Katalog

24 TEMMUZ 2007 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Yeni hükümeti Irak, Kıbrıs ve AB konularında oldukça sıkıntılı bir dönem bekliyor 7 DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT AKP’nin dış politika açmazı BAHADIR SELİM DİLEK Eve Dönüş Hazırlığı Yüksek Seçim Kurulu’nun yayımlayacağı kesin seçim sonuçları tablosu, gerçeği ne ölçüde yansıtacak? O tabloya bakarak, seçimi kazanarak parlamentoya giren üç parti ile bağımsızların arasından önce dört grubun, 23. dönem parlamentosunda yer alması demek, Meclis Başkanlık Divanı’nda AKP, CHP ve MHP’nin yanı sıra DTP’nin de temsilcilerini bulundurması demek olacak. Yine aynı tabloda, CHP’nin 112 milletvekili kazanmış olduğu yazılmış olsa da, bu sayının fiili durumu yansıtmadığını anlamak için bu parti listesinden Ankara milletvekili seçilen Emrehan Halıcı’nın kısa açıklamasını okumak gerekecek. Halıcı, kendisi ile birlikte önceki günkü seçimi kazanan 13 eski DSP’li için, “CHP listelerinde bağımsız aday olanlar” deyimini kullanmayı, öyle anlaşılıyor ki kamuoyunun ana muhalefet partisinin gerçek sayısal durumunu bilmesi için gerekli görüyor. Böylece, yeni parlamentoda şimdilik var olan parti sayısı beşe; hatta Sıvas’tan bağımsız aday olarak seçimi kazanan BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ile altıya yükseliyor. Eski ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras, İstanbul 1. Bölge’deki başarısının arkasında önemli sayıda Güneydoğulu seçmenin bulunduğu söylentilerinin etkisi altında kalmazsa, eski Türkiye İşçi Partili milletvekillerinden neredeyse otuz yıl sonra, sosyalist düşüncenin temsilcisi olan partisinin TBMM’de sesi olarak bir tür bayrak göstermiş olacak. TALABANİ’DEN ERDOĞAN’A KUTLAMA BAĞDAT (ANKA) Irak Devlet Başkanı Celal Talabani, AKP’nin seçimde elde ettiği zaferden dolayı Başbakan Tayyip Erdoğan’ı kutladı. Talabani, mesajında “Dost ve kardeş Türkiye halkı, Partiniz AKP’yi zafer tacıyla ödüllendirdi” dedi. KYB’nin resmi internet sitesine göre Talabani, mesajında “Türkiye tarihinde eşi görülmemiş bu seçimlerde dost ve kardeş Türkiye halkı, Partiniz AKP’yi zafer tacıyla ödüllendirdi” dedi. Talabani şunları söyledi: “Halkınızın size vermiş olduğu bu güvene layık biri olduğunuzdan kuşkumuz yoktur. Ekonomik, siyasi ve demokratik konularda Türkiye’nin örnek bir ülke olabilmesi açısından size verilen bu görev ve emaneti demokrasi kervanında en iyi şekilde yerine getireceğinize inanıyoruz.” Talabani, Irak ve Türkiye arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi gereğini vurgularken de ilişkilerin geliştirilmesinin, “Irak ve Türkiye başta olmak üzere, tüm Ortadoğu barışı ve istikrarına büyük katkısı olacağını, terör ve şiddeti de ortadan kaldıracağını, demokratik gelişmelerin önünü de açacağını” söyledi. rine AKP’nin iktidarını koruması yönünde açıklama bile yaptı. Hatta AKP yönetimi, askerin Irak’ın kuzeyindeki PKK varlığına karşı operasyon yapılması için siyasi direktif talebine bile kulak tıkamayı tercih etti. Böylece, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın, “yarar sağlar” demesine karşın sınırötesi operasyona yeşil ışık yakmadı. geleri gözetmek zorunda kalacak. Irak’a yönelik askeri operasyon ve AKP’nin kuzey Irak politikası önemli bir soru işareti olarak ortada kalacak. Seçimlerden önce Kürt gruplar ile siyaseten görüşmeme kararı alan AKP hükümetinin, seçim sonrasında izleyeceği politika merak konusu oldu. Kürt grupların, “Recep Tayyip Erdoğan, Başbakanlık koltuğuna yeniden oturursa, bizimle görüşmek zorunda” yönündeki yaklaşımlarının karşılık bulması beklenirken, yeni hükümetin Irak’ta diplomatik alanda daha fazla mevzi kaybedilmemesi için daha aktif bir politika izlemesi gerekecek. Ancak, Kürt grupların beklentilerinin karşılanmaması durumunda, AKP’nin Irak’ta daha aktif politika izlemesi söz konusu olamayacak. ABD’nin Irak’tan asker çekmesi tartışmalarıyla birlikte AnkaraWashington ekseninde yeni bir pazarlık dosyası açılacak. Yeni hükümet, ABD’nin, Irak’tan askerin Türkiye üzerinden çekilmesi konusundaki talepleri ile de karşı karşıya kalacak. Yeni hükümet, Irak konusundaki en önemli sınavını ise yıl sonundaki Kerkük referandumunda verecek. Ancak yıl sonundan önce Irak’ın yeni petrol yasası ve Başbakan Nuri El Maliki’nin Ankara zi ANKARA Seçimlerin ardından kurulucak yeni AKP hükümeti, dış politikada sıkıntılı bir dönemi karşılamak zorunda kalacak. Seçim öncesinde AKP’nin özenle gündemin alt sıralarında tutmaya çalıştığı dış politika başlıkları, yeni AKP hükümetini açmazda bırakacak. Gelecek dönemde AKP’yi özellikle Irak, Kıbrıs ve Avrupa Birliği (AB) konularında sıkıntılı bir dönem bekliyor. Seçim sonuçlarının netleşmesi ile birlikte, gerek Iraklı Kürtlerin, gerek Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin (GKRY) gerekse Yunanistan’daki siyasilerin beklediği oldu. AKP yeniden TBMM’de çoğunluğu elde etti. Ancak, seçim öncesinde rafta tutulan önemli dış politika başlıkları, gelecek dönem teker teker yeni hükümetin önüne gelecek. Seçim öncesinde, özellikle Iraklı Kürt grupların Türkiye’ye yönelik bütün açıklamalarına karşın, Güneydoğu ve Doğu Anadolu’daki Kürt potansiyel oylarını dikkate alan AKP hükümeti, gerek bölgesel Kürt yönetimi lideri Mesut Barzani’ye, gerekse Irak’ın Kürt kökenli Cumhurbaşkanı Celal Talabani’ye karşı net bir tutum içine girmedi. Talabani de bunun üze yaretine ilişkin gelişmeler, AKP’yi sıkıntıya sokabilecek nitelik taşıyor. Seçimlerden önce, GKRY Meclis Başkanı ve AKEL partisi lideri Dimitris Hristofyas, kendi çıkarları için AKP’nin yeniden iktidara gelmesi gerektiğini açıklamıştı. Özellikle, Türkiye’nin Gümrük Birliği ek protokolünü imzalamayıp, limanlarını ve havaalanlarını Rum uçak ve gemilerine açmamasının yarattığı krizin, AKP’nin geri adım atmasıyla çözüleceği beklentisi içinde olan GKRY’nin bu yaklaşımına ilişkin yeni hükümetin tutumu büyük önem kazandı. Ek protokol bilmecesi AKP’nin AB yolunda ilerleyebilmesi için, ek protokol engelinin aşılmasının zorunlu olduğunu gören Rum yönetiminin, yeni hükümete bu konuda adım atabilmesi için manevra alanı sağlaması bekleniyor. AB ile ilişkilerde ise yeni hükümetin önünde yine Kıbrıs bağlamında kısmen askıya alınmış olan müzakere süreci bulunuyor. Yeni AKP hükümeti ya Rumların ve Brüksel’in beklediğini yapıp ek ptorokolü imzalayacak ve müzakere sürecinin devam etmesini sağlayacak ya da izolasyonların kaldırılması koşulunu gündemde tutacak. Politik nezaketin gereği mi? Halıcı’nın, DSP’lilerin eve dönüşleri için belirli bir tarih vermemeye özen göstermesini, belki bir tür politik nezaket olarak açıklamak da olasıdır. TBMM’ye sadece 112 milletvekili sokabilmiş olmanın düş kırıklığı içinde olduğu anlaşılan CHP’nin kendilerini kampanya süresince aday listelerinde “konuk” olarak taşımasından ileri geldiği anlaşılan bu bekleme süresinin bir an önce açıklık kazanması, bence her iki tarafın da yararınadır. CHP listelerinden seçilen DSP milletvekillerinin hangisi ve ne ölçüde, kendilerini parlamentoya taşıyan listeler için sürükleyici olabildiler? Bunun yanıtını matematiksel olarak bilmek mümkün değildir. CHP yönetimi, bundan önceki seçimlerde kendileri dışındaki öteki iki parti; yani DSP ve SHP’nin de yarışa katıldıkları için, sol oyların bölündüğü eleştirisini yapıyordu. 22 Temmuz seçimine DSP katılmadı; ama CHP’nin istediği sayıda aday verdi. SHP, benzer bir güç birliği için uzun süre beklediği halde çağrı almadı. Yine de “bölen” olma sorumluluğunu üstlenmeyerek seçime katılmayacağını açıkladı. Böylece CHP, kampanyasını adeta tek kaleli bir karşılaşmanın avantajları ile sürdürdü. Ne ki sonuna kadar da o sınırlar içinde kaldı. Tarihinde belki de ilk kez İstanbul, Ankara ve İzmir’de miting yapmaktan korktu. Öylece, bu tek kaleli maç başarısızlıkla sonuçlandı. Beklenti içinde olan yığınlar, kendilerine somut çözümler gösterebilecek yeni ve kalıcı umutların filizlenmesini beklemek durumu ile karşı karşıya kaldılar. DSP de SHP de, hatta elbette CHP’nin yeni kadroları da bu beklentiyi geciktirmemelidirler. Parlamentoya “bağımsız” kisvesi altında ve CHP listelerinin konuğu olarak giren DSP’li 13’lerin durumlarını açıklamaları ve 19 Ağustos DSP Kurultayı bu açıdan önem taşıyor. Kuzey Irak’ta kritik dengeler Bağımsız olarak DTP’lilerin de grup kuracak sayıda TBMM’ye girmesi ile birlikte gelecek dönemde AKP, özellikle kuzey Irak konusunda kritik den SONUÇLAR DÜNYA BASININDA AB’NİN YORUMLARI: ‘Türkiye’de ılımlı İslam kazandı’ Dış Haberler Servisi Türkiye’deki seçimler dünya basınında geniş yankı bulurken yapılan yorumlarda sonuçlar “AKP’nin zaferi” olarak değerlendirildi ve “Türkiye’de ılımlı İslam kazandı” denildi. Alman Bild gazetesi, “Türkiye’deki seçimlerde toprak kayması gibi zafer. Erdoğan mutlak çoğunlukla kazandı” başlığını kullandı. Berliner Morgenpost, “Türkler reform politikasını seçti” başlığıyla yayımladığı haberde, “AKP’nin seçim programının temelde, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin politikadaki etkisini azaltmayı amaçladığı” iddia edildi. İngiliz The Guardian gazetesi, “sonuç ordunun baskısına yanıt niteliği taşıyor’’ başlığını kullandı. Independent sonucu, “halkın ordunun siyasete müdahalesine karşı verilmiş ültimatomu’’ olarak değerlendirdi. The Times “halkın AKP’nin İslami bir devlet kuracağına dair ürkütücü planları bulunduğuna dair kaygıları reddettiğini” yazdı. Financial Times da sonuçların laikler ve ordu için darbe niteliği taşıdığını savundu. Sonuçlar, Yunan basınında “Erdoğan’ın büyük zaferi” olarak nitelendirildi. Yunan basını, bağımsız adayların Meclis’e girmesini demokrasinin zaferi olarak tanımlarken AKP’nin ilerde bağımsız milletvekilleri ile işbirliğine gidebileceğine dikkat çekti. Yorumlarda “Erdoğan’ın Türk Silahlı Kuvvetleri’ni hezimete uğrattığı” öne sürüldü. Adesmevtos Tüpos gazetesi “Askerler ve Kemalistlere tokat” başlığı ile gelişmeleri duyururken, Vradini gazetesi “Türkiye yeni dört yol ağzında”, Apoyevmatini gazetesi, “Erdoğan’dan askerlere tokat” başlıklarını kullandılar. İtalyan Corriere della Sera, La Repubblica ve La Stampa gazeteleri “Türkiye’de ılımlı İslam kazandı”, sağ çizgideki Il Giornale “Türkiye, İslam’ı seçti” başlığını kullandı. Fransız Liberation, “AKP’nin cumhuriyet rejimi içinde önemli değişime uğrayan bir parti olduğu” yorumunu yaptı. Belçika’nın Le Soir gazetesi haberi “Türkiye’de laiklik yenildi’’ başlığı ile verdi. Rusya’da devletin resmi günlük yayın organı “Rossiyskaya Gazeta”, “asker kadro dışı” başlığını kullandı. İspanyol El Mundo “Erdoğan, ordu ile bilek güreşini oy sandıklarında kazandı” dedi. Katalonya bölgesinin gazetelerinden Lavanguardia da “Oy sandıkları, ılımlı İslam’ı güçlendiriyor” manşetini kullandı. Amerikan The Washington Post, AKP’nin zaferinin, birçok seçmen ve gözlemci tarafından “ordunun nisan ayındaki siyasete müdahale girişimine karşı Erdoğan’ın desteklenmesi” olarak değerlendirildiğini yazdı. Gazete, bu sonuçla “laikler ve ordunun da azarlandığı” değerlendirmesi yaptı. New York Times, sonucu “Türkiye’nin eski tüfeklerine iğneli bir paylama” olarak yorumladı Seçmenlerin AKP’yı bir tehdit olarak görmedikleri mesajını verdiklerini kaydeden gazete, “Türkiye’nin güçlü askerlerinin nasıl bir tepki göstereceği belli değil” dedi. Los Angeles Times, seçmenlerin “İslami etkileri olan iktidar partisine” kesin bir zafer verdiğini yazdı. Açık başlı afişlere baba engeli YUSUF ZİYA CANSEVER VAN Van’da 7 milletvekilinden 5’ini kazanan AKP’nin vekilleri arasında başı örtülü olan Gülşen Orhan da bulunuyor. Van’ın Bahçesaray ilçesinde üniversiteden mezun olan tek kadın olan Orhan’ın başı açık çekilmiş fotoğraflarının bulunduğu afişlere babası izin vermemişti. 1970 yılında Bahçesaray’da doğan Orhan, 1987’de Ankara Üniversitesi İnşaat Bölümü’nü kazandı, ancak okuyamadı. Bahçesaray Belediye Başkanı Naci Orhan’ın kızı olan Gülşen Orhan, 18 yaşındayken amcasının oğlu Abdulmevla Orhan’la evlendi. Bir erkek çocuğu annesi olan Orhan, 1999’da eşini trafik kazasında kaybetti. Orhan, 2003 yılında yeniden okumaya karar vererek üniversite sınavlarına hazırlandı. Ankara Üniversitesi Dil ve TarihCoğrafya Fakültesi Arkeoloji Bölümü’nü kazanan Orhan, üniversiteden bu yıl mezun oldu. Böylelikle yılın 7 ayı boyunca kar nedeniyle yolları kapanan Bahçesaray ilçesinin üniversiteyi bitiren ilk kadını oldu. Seçim sürecinde babasının da etkisiyle AKP’den Van 5. sıra milletvekili adayı oldu. Ancak Miski aşiretinden olan baba Orhan, kızının başı açık fotoğraflarının bulunduğu afişlerin asılmasına izin vermedi. Çalışmalarını saçının ön bölümlerini gösteren bir başörtüsüyle sürdüren Orhan, milletvekili seçilmeyi başardı. Halk AKP’ye ödül verdi BRÜKSEL (Cumhuriyet) Avrupa Birliği (AB) Türkiye’deki genel seçim sonuçlarını memnuniyetle karşıladı. AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso yaptığı yazılı açıklamada “Genel seçimlerden etkileyici zaferle çıkan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı kutluyorum” dedi. Seçim sonuçlarının ekonomik ve siyasi reformlarla ilerleme sağlayan Türk halkı için önemli bir ana denk geldiğini söyleyen Barroso, Erdoğan’ın AB yolunda ilerleme konusunda kişisel söz verdiğini belirtti. AB Komisyonu Genişleme Komiseri Olli Rehn ise seçimlerden sonra oluşacak yeni hükümetin AB reformlarını tam kararlılıkla başlatarak sonuç alması gerektiğini söyledi. AB Komisyonu Başkan Yardımcısı İtalyan Komiser Franco Frattini seçim sonuçlarının Türkiye’ye iyi bir denge kazandırdığını söyledi. Frattini, “Edindiğim ilk izlenime göre, aşırılığa doğru sapma olasılığı bertaraf edilmiştir. Seçimden önce üçte iki çoğunluk elde ederse cumhurbaşkanını hiç kimseyle istişare etmeksizin seçeceğini söylemiş olan Erdoğan’ın aşırı gücü dengelenmiş vaziyettedir” diye konuştu. Avrupa Parlamentosu Karma Parlamento Eşbaşkanı Joost Lagendijk, “AKP’ye verilen güçlü destekle Türk halkının siyasete müdahale eden Türk ordusuna açık bir yanıt verdiğini” iddia ederek “Halk orduya karşı çıkan AKP’yi ödüllendirdi” dedi. Lagendijk AKP’nin, cumhurbaşkanı seçimlerinde gerginliğe yol açmadan dikkat ve uzlaşı içinde davranması gerektiğini söyledi. AP Liberal Grup Başkanı Graham Watson da “Seçim sonuçları, Türkiye’nin, AB ile yakınlaşmasını sağlayacak demokratik reform yolunda ilerlediğini teyit etti” dedi. Liberal gruptan İngiliz üye Andrew Duff, “Türk generallerinin seçim sonuçlarıyla siyaset dışında kalması ve laikliğin sandıkla korunacağı mesajını alması gerektiğini” söyledi. Yunanistan’ın Dışişleri Bakanı Dora Bakoyanni, sonuçların Erdoğan’ın arkasında göz ardı edilemeyecek bir halk desteği olduğunu gösterdiğini belirtti. Bakoyanni, Fener Rum Patrikhanesi’nin ekümenik statüsünün tanınması ve ruhban okulunun açılması taleplerini yineledi. İsveç Dışişleri Bakanı Carl Bildt, “AKP’nin AB yolunda reformlar için çok güçlü yetki aldığını” söyledi. İngiltere Dışişleri Bakanı David Miliband ise “seçimlerin ardından Türkiye’de oluşturulacak yeni hükümetin AB açısından önemine” dikkat çekerek “Türkiye’de istikrar ve güven bütünüyle bizim çıkarımızadır’’ değerlendirmesinde bulundu. Faks: 0 216 302 82 08 obirgit?ekolay.net İtalyan komünistler, DTP’ye sevindi ? ROMA (AA) İtalyan Komünist Partisi (İKP), Türkiye’de DTP’li bağımsızların Meclis’e girmesini sevinçle karşılarken AKP’nin oylarını artırmasından üzüntü duyduğunu açıkladı. İtalya’da hükümet ortaklarından biri olan İKP’nin Dış İlişkiler Sorumlusu Jacopo Venier, “Türkiye’de AKP’nin seçimi açık arayla kazanmasının kendilerini hayal kırıklığına uğrattığını” söyledi. Venier, “Başbakan Erdoğan’ın partisinin güçlenmesini kaygıyla karşıladıklarını” belirterek, “Ülke, İslamcılığa boyun eğmiş görünüyor. Kürtlerin, son derece antidemokratik olan seçim yasasındaki baraj engelini harika bir taktikle aşarak kazandıkları başarı ise son derece olumlu bir gelişme” dedi. Bahçesaray’da üniversiteden mezun olan tek kadın sıfatını taşıyan Orhan, AKP’den milletvekili seçildi. AKP’nin Kuzey Irak politikası Güneydoğu’da oylarını patlattı Merkez sağda hasar büyük ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanlığı seçiminde “mağdur” rolünü oynayarak seçmenden büyük destek alan AKP, Türkiye’de tüm seçim bölgelerinde oyunu artırırken 8 il hariç, tüm kentlerden de birinci parti çıktı. Cumhurbaşkanlığı seçimindeki tavrı nedeniyle parti yönetimine tepkili olan Demokrat Parti (DP) ve Anavatan Partisi seçmeninin AKP’ye yöneldiği görülürken, genç seçmenler de tercihlerini AKP ve MHP’den yana yaptı. 22 Temmuz seçimlerinde merkez sağ tam anlamıyla “hezimet” yaşarken CHP solun da tıkan Güneydoğu ması dikkat çek ve Doğu ti. CHP’nin oy illerinin larını güçlükle korumasına kar çoğunda şın, geçen se silindi. çimlerde milletvekili çıkardığı Diyarbakır, Mardin, Tunceli dahil Doğu’da neredeyse tamamen silindi. İzmir, Tekirdağ, Kırklareli, Muğla, Edirne ve Tunceli’de birinci parti olan CHP, Doğu ve Güneydoğu’da sadece Adıyaman ve Ardahan’da birer milletvekili çıkarabildi. Tunceli’de ise CH, bağımsızların güçlP olması nedeniyle milletvekili çıkaramadı. CHP’nin oy kaybının temel nedenleri arasında bölgeye yönelik yeni bir politika oluşturamaması ve seçmenle buluşamaması gösteriliyor. AKP ise bu seçimlerde en büyük çıkışını Doğu ve Güneydoğu’da yaptı. AKP’nin yüzde 60’lar düzeyinde oy alması dikkat çekerken oy oranındaki bu artışın nedeni olarak ise bu partinin seçimler öncesinde askere rağmen Kuzey Irak’a operasyonda direnerek, bölge halkının tepkisini çekmeme politikasının yattığına dikkat çekiliyor. Tarikatların güçlü olduğu bölgede, cemaat önderlerinin seçmeni AKP’ye yönlendirmesi ve okuma yazma bilmeyen seçmenin DTP’li bağımsızlara oy verme konusunda yeterince organize olamamasının kaybedenlerden oldu. Seçmen GP Genel Başkan Cem Uzan’ın vaatlerini “gerçekçi” bulmayınca bu partinin yüzde 5 dolayındaki oyu MHP’ye yöneldi. MHP, GP’nin yanı sıra, ilk kez sandığa giden genç seçmenler ile, 3 Kasım seçimlerinde sandığa gitmeyen “küskün seçmenin” dönüşüyle, oylarını yaklaşık ikiye katlamasına karşın, beklenen “patlamayı” yapamadı. MHP’yi sevindiren ise iddialı olmadığı İzmir’de 4 milletvekili çıkarması oldu. MHP, İstanbul ve Ankara’da da 4’er sandalye kazandı. Etnik kimliğe dayalı siyaset MHP’nin, yapan DTP ise partinin yüzde 10’luk barajı, “bağımkalesi olan sız milletvekilillerde bile liği” taktiğiyle kaybı aşarak 13 yıl büyük oldu. aradan sonra parlamentoda temsil olanağı buldu. DTP’lilerin de aralarında bulunduğu toplam 27 milletvekili bağımsız olarak Meclis’e girdi. Sonuçlara bakıldığında terör ve fındık konusundaki şikâyetlerin sandığa yansımadığı görüldü. Yeni vekillere Meclis kılavuzu ? ANKARA (ANKA) TBMM’de yeni dönem hazırlıklarına ilişkin bilgi veren TBMM Genel Sekreteri Ali Osman Koca, YSK’nin kesin listeleri açıklamasını ve Meclis takviminin de başlamasını beklediklerini söyledi. Koca, ilk kez Meclis’e giren milletvekilleri için bir kılavuz hazırladıklarını belirtti. Kılavuzda Meclis kampusunun tanıtımı yapılırken milletvekillerine yasama faaliyetleri ve nasıl gerçekleştirildiği, özlük hakları ve destek faaliyetlerinin neler olduğu konusunda bilgi veriliyor. Okuma yazma sorunu AKP’ye yarar sağladı. da AKP oylarını olumlu etkilediğine dikkat çekiliyor. 2002 seçimlerinde yüzde 9.54 oy alan DYP, DP adı altında girdiği seçimde yüzde 5.4’e geriledi. Seçimlere katılmayan ANAVATAN ise 2002’de yüzde 5.13 oy almıştı. İki partinin kaybettiği yüzde 10 dolayında oyun önemli bölümünün AKP’ye yönlendiği tahmin ediliyor. Genç seçmenlerin bir bölümünün de AKP’yi tercih etmesinin bu partinin oyundaki artışı yüzde 12’ye çıkardığına dikkat çekiliyor. GP de bu seçimlerde en fazla kan Parmağı boyadan kurtarmak için ? Haber Merkezi Türkiye genel seçimleri atlattıktan ve boyalı parmak ile oy kullandıktan sonra, internet siteleri sürülen boyayı pratik olarak çıkarma yollarını sunmaya başladı. İnternet sitelerindeki en pratik olan metot şu: “Limon suyu, yarım çay kaşığı tuz ve 45 damla sirkeyle karıştırılıp 30 dakika bekletilecek. Ardından bir süre zeytinyağında bekletilmiş parmak, karışıma sokulduktan sonra yıkanacak.” Meclis’te 48 kadın Yeni Meclis’te kadın parlamenterlerin sayısı da ikiye katlandı. Toplam 49 kadın milletvekili seçildi. Kadın milletvekillerinden 28’i AKP’den, 10’u CHP’den, 8’i DTP’den ve 2’si de MHP’den parlamentoya girdi. CUMHURİYET 07 K