Katalog

25 MAYIS 2007 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Irak sınırında 100 bin asker ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara’da 6 kişinin yaşamını yitirdiği saldırının ardından Kuzey Irak’a operasyon konusu yeniden dile getirilirken askeri yığınak hızlandırılıyor. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Irak sınırında mühimmatlarıyla birlikte 100 binden fazla askeri bulunduğu belirtiliyor. Türkiye’nin Irak Özel Temsilcisi Oğuz Çelikkol da pazar günü Irak’a gidecek. Heyette bir de askeri yetkilinin yer alacağı ifade ediliyor. 9 Şırnak’ta askeri aracın mayına çarpması sonucu 6, Van’da meydana gelen kazada ise 1 asker yaşamını yitirdi PKK mayını 6 askeri şehit etti DİYARBAKIR / ANKARA (Cumhuriyet) Şırnak’ta mayına basan askeri araç içindeki 3’ü uzman çavuş 6 asker şehit oldu, 10 güvenlik görevlisi de yaralandı. Van’ın Özalp ilçesinde bir asker, keşif ve gözetleme faaliyeti sırasında meydana gelen kazada şehit oldu. Siirt 3. Komando Tugay Komutanlığı’nda görevli askerleri, Şırnak’ın kuzeyindeki Bestler Dereler bölgesinde bulunan Çelik Karakolu yakınlarına götüren askeri araç, dün sabah 09.30 saatlerinde teröristlerce önceden döşenmiş uzaktan kumandalı mayına bastı. Meydana gelen patlama sonucu uzman çavuşlar Vedat Dayıoğlu (Antalya Kaş), Bayram Bulat (Konya Doğanhisar), Atıf Günkan (Niğde Bor), piyade onbaşı Bekir Çakır (Adana Tufanbeyli), piyade er Samet Kırbaş (Tekirdağ Çorlu), piyade er Mahir Yıldırım (Aydın merkez) şehit oldu. Patlamada 10 er yaralandı. Siirt ve Şırnak’taVedat Dayıoğlu Bayram Bulat Atıf Günkan Bekir Çakır Samet Kırbaş Mahir Yıldırım güvenlik güçlerimiz üzerine düşen görevi bugün de yarın da yapmaya devam edecektir” dedi. Şırnak merkeze bağlı dağlık kesimlerde ve Uludere ilçesinde de güvenlik güçleri tarafından yapılan arazi arama ve tarama faaliyetleri sırasında örgüte ait cephane ele geçirildi. VAN’DA 1 ŞEHİT Esnafın borçları erteleniyor ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, Anafartalar Çarşısı’ndaki esnafın BağKur ve SSK primlerinin ertelenmesi konusunda talimat verdiğini bildirdi. Başesgioğlu, “Buradaki esnafımızın BağKur ve SSK primlerinin ertelenmesi konusunda talimat verdim. Bu konuda esnafımız, çalışanlarımız herhangi bir mağduriyet yaşamayacak’’ diye konuştu. ki askeri hastanelere kaldırılan yaralılardan 3’ünün durumunun ağır olduğu belirtildi. Şehitler için dün Siirt 3. Komando Tugay Komutanlığı’nda tören düzenlendi. Törene İçişleri Bakanı Osman Güneş, Vali Hüseyin Avni Mutlu, Jandarma Asayiş Kolordu Komutanı Korgeneral Abdullah Atay, 3. Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Abdullah Barutçu ve çok sayıda yarttaş katıldı. Törende konuşan Korgeneral Atay, “Bu olaylar, bazı çev SİİRT’TE TÖREN relerce kanlı yüzü saklanmak istenen terör örgütünün kalleşliğinin tescil edilmiş örnekleridir. Bugün eğer bu ülkede gururla başımız dik, kimsenin kölesi olmadan yaşıyorsak, sizler gibi şehitlerimizin sayesindedir’’ dedi. Daha sonra Siirt Müftüsü Mahmut Gürlen, şehitler için dua okudu. OPERASYON BAŞLATILDI Törenin ardından şehitlerin cenazeleri memleketlerine gönderildi. Patlamanın ardından olay bölgesi havadan ve karadan güvenlik kordonuna alındı. Seyir halindeki askeri araçlar durdurulup, başka mayınlara karşı detektörlerle arama yapıldı. Bölgeye çok sayıda korucu ve komando sevk edilirken, Bestler Dereler, Çırav ve Herekol Dağları kırsalına hava destekli geniş çaplı operasyon başlatıldığı bildirildi. Diyarbakır’da bulunan İçişleri Bakanı Osman Güneş, “Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu tür tacizlerle, bu tür hain saldırılarla sindirilecek, kenara itilecek bir devlet değildir. Bu hain saldırılar mutlaka karşılığını görecektir. Bu konuda Van’ın Özalp ilçesindeki Harabekışla Hudut Takım Komutanlığı’nda görevli er Ökkeş Onaylı, sınır hattında katıldığı keşif, pusu ve gözetleme faaliyeti sırasında meydana gelen kaza sonucu yaralandı. Olay yerinde yapılan müdahaleye karşın Onaylı kurtarılamadı. Öte yandan Irak sınırına askeri birliklerin yığınağı devam ediyor. Trabzon’dan askeri birlikler, Hakkâri’nin Çukurca ilçesine bağlı Kavuşak köyüne yerleşti. Kuzey Irak sınırı boyunca termal kameraların yerleştirildiği bölgede, tanklar arazide manevra tatbikatları yaptı. Cumhuriyet 10 Nisan 2007’de PKK’nin büyük kentlere patlayıcı sevk ettiğine dikkat çekmişti. Akkuş’un cezaevinden tahliye olduktan sonraki yaşamına ilişkin bilgi bulunmuyor Saldırı çok önceden planlandı MEHMET FARAÇ Mağdurlara yardım ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Derviş Günday, Ankara’daki patlamada yaşamını yitiren 6 kişinin ailelerinden birer kişinin işe alınacağını açıkladı. “Bu ülke hepimizin. Türkiye Cumhuriyeti’nin sonsuza kadar yaşaması için toplumumuzun her kesimine görev düşmektedir. Bugün birlik olma günüdür. “ diye konuşan Günday, patlamada işyerleri zarar gören Anafartalar Çarşısı esnafına bütçe imkânları doğrultusunda yardım yapılacağını da belirtti. Bombacının 9 kayıp yılı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başkentte 6 kişinin öldüğü, 121 kişinin yaralandığı bombalı saldırıyı gerçekleştiren canlı bomba Güven Akkuş’un saldırı öncesinde birlikte olduğu ve keşif yaptığı belirtilen örgüt üyesi kadın aranırken bombacının örgütsel bağları araştırılıyor. Otelde kalmadığı anlaşılan Akkuş’un başkentte nerede konakladığı ve kimlerle bağlantı kurduğu da mercek altına alındı. Cezaevinden çıktığı 1998 yılında yasal yollardan Hollanda’ya gittiği belirlenen Akkuş’un resmi kayıtlara göre bugüne değin Türkiye’ye yasal yollardan giriş kaydına rastlanmadı. Salı günü başkentte Anafartalar Çarşısı’nda gerçekleşen terör saldırısının canlı bomba Güven Akkuş tarafından gerçekleştirildiği belirlenirken soruşturmada bombacının örgütsel bağlantısına yoğunlaşıldı. Akkuş’un cezaevinden çıktıktan sonra saldırı gününe kadar geçen 9 yıllık “karanlık” dönemi saldırının sis perdesini aralayacak. Güven Akkuş’un Türkiye İhtilalci Komünistler Birliği (TİKB) örgütüne üyelikten 1996 yılında cezaevine girdiği belirlendi. Üyesi olduğu için cezaevine girdiği TİKB ise canlı bombanın 1997 yılında kendileriyle uzak bir taraftarlık ilişkisi geliştirdiğini, ancak cezaevinden çıktıktan sonra hiçbir örgütsel ve siyasal bağlarının kalmadığını savundu. Akkuş’un cezaevinde örgüt değiştirerek PKK’ye geçtiği belirtiliyor. Ancak, Akkuş’un cezaevinden çıktıktan sonraki yaşamı tam anlamıyla “karanlık”ta kalıyor. Soruşturma kapsamında Akkuş’un PKK ile ilk teması nerede ve nasıl kurduğu sorusunun yanıtı aranıyor. Cezaevinden tahliye edildiği dönemde avukatları ve aile üyelerince Akkuş gö Ankara’daki intihar eyleminin aylar öncesinden planlandığına ilişkin dikkat çekici veriler bulunuyor. Yüzden fazla militanın intihar saldırısı için kendilerine başvurduğunu ileri süren PKK’nin askeri kanat sorumlusu Bahoz Erdal, Öcalan’a tıbbi müdahale yapılmaması halinde her gün canlı bomba eylemi düzenleneceği tehdidinde bulunuyor. Bu kapsamda, Öcalan’ın geçen hafta “Sağlığım kötü, bir şeyler yapılmalı” sözlerinin de eylemi tetiklediği düşünülüyor. Ulus’taki intihar eyleminin adım adım geldiğini kanıtlayan verileri görmek için PKK’lilerin son dönemde yaptıkları açıklamalara bakmak yetiyor. PKK yöneticilerinden Duran Kalkan, 19 Mart 2007’de, “PKK’de binlerce fedai olduğunu” öne sürerek şöyle konuşuyor: “Eğer Apo öncülüğünde bu meseleler çözümlenmezse başka çözüm olmayacaktır. Olursa çözüm, Apo’yla olacaktır; olmazsa, PKK binlerce fedaidir ve bu fedailik sisteminbaşında patlayacaktır. Bir gün bile gecikmeden, biraz demokratik tutuma ve çözüm yoluna girilmelidir. Bunun başlangıcı da Apo’nun tarafsız bir heyet tarafından muayene edilip tedavi sürecinin hemen başlatılmasıdır.’’ İntihar eylemlerinin başlayacağına yönelik ipuçlarından birini de 29 Mart tarihli açıklamasında, PKK’nin askeri kanat sorumlusu Bahoz Erdal veriyor. Ateşkesin anlamını yitirdiğini belirten Erdal, PKK’nin yayın organı Özgür Politika gazetesinde yaptığı açıklamada, önce Öcalan’ın sağlığına dikkat çekiyor, sonra da açık açık intihar eylemlerine başlayacaklarını söylüyor: “Öcalan’ın yaşamı tehlikededir. Kritik noktaya ulaşmıştır. Sağlığına tekrar kavuşması için gerekli tıbbi müdahale derhal gerçekleşmezse gelişecek savaşı hiç kimse durduramaz ve kontrol edemez. Açıkça uyarıyoruz; eğer Türkiye’nin Iraklaşması, çılgınca bir savaş sürecine girmesi ve her gün canlı bombaların patlaması istenmiyorsa Öcalan’a acilen tıbbi müdahale yapılmalıdır. Fedai eylem önerisinde bulunan yüzlerce yoldaşımızın yazdığı raporlar, bu durumu çarpıcı bir biçimde ortaya koymaktadır!” PKK’nin web sayfalarına 25 Nisan’da yansıyan Yücel Halis imzalı “Artık zamanı geldi” başlıklı bir yazı da tehlikeyi haber veren ipuçlarını barındırıyor. Halis, stratejik tesislere yönelik sabotajların yanı sıra kamu yöneticilerine suikast yapılacağı tehditlerini de savuruyor: “Ekonomik altyapıyı çökertmek, savaşın doğası gereğidir. Turizm tesisleri, fabrikalar, ulaşım ve ikmal hatları, depolar, havaalanları, stratejik tesisler, enerji kaynakları, devlete ait ulaşım araçları hedeflenerek tahrip edilecektir... Haininden işbirlikçisine, generalinden valisine, cumhurbaşkanından başbakanına kadar fedai tarzında yönelimler önemlidir.” Tüm bu tehditlere karşın PKK, Ankara’daki saldırıyla ilgilerinin olmadığını ileri sürüyor. Oysa örgüte ait bir web sitesinde önceki gün yer alan Cafer Demirel imzalı şu yazı çok şey anlatıyor: “Toplumsal savaş, kural kaide tanımaz. Toplumsal savaş bir kaos ve facia durumudur, dost düşman tanımaz. Bombalar Ankara’nın göbeğinde patlamaya başladığı halde halen sağı solu suçlayan ahmaklara bir diyeceğim olmayacaktır. Bizden söylemesi, Ankara dinler mi, inler mi kendisi bilir!” PKK’nin bu tehditlerine Öcalan’ın patlamadan üç gün önce yaptığı “Sağlığım giderek kötüleşiyor” açıklaması da eklendiğinde, canlı bombayı Ulus’a sevk eden mekanizmanın nasıl işlediği çarpıcı biçimde ortaya çıkıyor. Son saldırıya her ne kadar TSK’nin sınırdaki yığınağı, DTP’lilere yönelik uygulamalar ve bazı PKK’lilerin teslim edileceğine ilişkin iddialar gerekçe gösterilse de aslında yukarıdaki tüm tehditler de kanıtlıyor ki, Öcalan’ın İmralı’da başı her ağrıdığında, Türkiye korkunç acılar yaşıyor. CANLI BOMBANIN İPUÇLARI Tepki pankartına izin verilmedi ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ulus’taki Anafartalar Çarşısı önündeki terör saldırısının ardından Ankara Ticaret Odası’nın (ATO) hazırlattığı “Yıkılmadık ayaktayız” pankartı Altındağ İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün izin vermemesi üzerine indirildi. ATO Başkanı Sinan Aygün, çarşı esnafının isteği üzerine pankartın büyüğünü hazırlattıklarını, daha sonra Altındağ İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün bunun asılmasına izin vermediğini öğrendiklerini kaydetti. Güven Akkuş’un Türkiye İhtilalci Komünistler Birliği (TİKB) örgütüne üyelikten 1996 yılında cezaevine girdiği belirlendi. rüldü. Babası, ağabeyi ve amcaoğlu intihar eden saldırgan bir süre İstanbul’da yaşayan ablasının yanında kaldı. Hollanda’daki amcasının yanına gideceğini söyleyen Akkuş, 1998 yılında yasal yollardan bu ülkeye gitti. Güven Akkuş’un bugüne değin yasal yollardan Türkiye’ye girişine ilişkin herhangi bir kayda rastlanmadı. Akkuş’un yasadışı yollardan Türkiye’ye girdiği değerlendiriliyor. bir bayanla gördüklerini söylediler. Bu nedenle Akkuş’un olaydan önce keşif yaptığı kuşkusu da değerlendirilmeye alındı. İntihar saldırılarında genel olarak saldırgana gözcülük yapan ya da saldırıdan vazgeçme olasılığına karşı bulunan kişilerle bombacıyla keşif yaptığı belirtilen kadın örgüt üyesi aranıyor. Patlamanın şiddetiyle Anafartalar Çarşısı’nın karşısındaki iş merkezinin çatısına fırlayan, canlı bomba Akkuş’a ait olabileceği kaydedilen kafatası parçaları, emniyet laboratuvarında incelendikten sonra Adli Tıp Kurumu yetkililerine teslim edildi. Ceset parçalarından alınacak DNA örneklerinin, birbiriyle ve Güven Akkuş’un yakınlarından alınacak DNA örnekleriyle karşılaştırılacağı öğrenildi. Adli Tıp Kurumu’ndaki incelemeler tamamlanınca terörist Akkuş’un cenazesinin ailesine teslim edileceği, ancak şu ana kadar ailenin böyle bir talepte bulunmadığı kaydedildi. Milli Güvenlik Kurulu’nun 10 Nisan’daki toplantısında askeri istihbarat birimlerince hazırlanan ve PKK’nin canlı bombalarla eylem hazırlığı içinde olduğuna ilişkin değerlendirmeyle kurul üyelerinin bilgilendirildiği belirtildi. Raporda, PKK’nin sözde ateşkesinin sona ereceği 18 Mayıs’tan sonra büyük kentlerin hedef alınabileceği uyarısı yapıldı. İKİNCİ BOMBACI ARANIYOR Canlı bombanın kimliğinin belirlenmesinin ardından güvenlik görevlilerinin fotoğrafını gösterdiği Anafartalar Çarşısı esnafı, Akkuş’u birkaç kez yanında Güvenlik birimleri hükümeti uyarmış Ulus’taki saldırı öncesinde hem MİT hem de Genelkurmay, hükümeti, yazılı ve sözlü olarak uyardı. Bu kapsamda mayısın ilk haftasında Başbakanlık’a Genelkurmay Başkanlığı’ndan bir rapor gittiği belirtildi Karagözoğlu’ndan hükümete tepki MAHMUT GÜRER Başvuru süresi uzatıldı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle maddi zarara uğrayan kişilerin uğradıkları zararın tazmini için tanınan başvuru süresini bir yıl uzatan yasa önerisi TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildi. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, terör mağdurlarından zararlarının tazmini için şimdiye kadar 12 ilde yapılan başvurulardan 61 bin 436’sının sonuçlandığını bildirdi. Şahin, mağdur yurttaşlara şimdiye kadar 267 milyon 488 bin YTL ödeme yapıldığını söyledi. ‘Destek olmadılar’ ANKARA / MERSİN (Cumhuriyet) Hükümet tarafından görevinden alınan PKK ile Mücadele Özel Temsilcisi Edip Başer’in yardımcısı emekli Tümgeneral Yaşar Karagözoğlu, koordinatörlük görevleri boyunca hükümetten kimsenin kendilerine yardımcı olmadığını söyledi. Karagözoğlu, “Görevim süresince Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer’den 2 kez randevu istedim. Telefonuma bile çıkmadı” dedi. Yaşar Karagözoğlu, hükümetin Terörle Mücadele Koordinatörlüğü’ne görevleri boyunca “üvey evlat” muamelesi yaptığını söyledi. Öte yandan CHP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Özyürek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, Terörle Mücadele Özel Temsilcisi emekli Orgeneral Edip Başer’in görevden alınma gerekçesini kamuoyuna açıklamasını istedi. ANKARA Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ve Genelkurmay Başkanlığı’nın Ulus’taki bombalı saldırının öncesinde hükümeti yazılı bilgi ve çeşitli birifingler aracılığıyla kent merkezlerini hedef alan bombalı saldırılar yapılabileceği yönünde uyardığı ortaya çıktı. Bu kapsamda doğrudan Başbakan Tayyip Erdoğan’a da bilgi verildiği ve 17 Mayıs’tan sonra büyük eylemlerin gerçekleştirilebileceğinin iletildiği öğrenildi. Cumhuriyet’in edindiği bilgiye göre, Ulus’taki saldırı öncesinde hem MİT hem de Genelkurmay, hükümeti, yazılı ve sözlü olarak uyardı. Bu kapsamda mayısın ilk haftasında Başbakanlık’a Genelkurmay Başkanlığı’ndan bir rapor gittiği belirtiliyor. Raporda, PKK’nin 18 Mayıs tarihi itibarıyla tek taraflı olarak ilan ettiği ateşkesi sona erdireceğinin vurgulandığı ifade ediliyor. Bunun yanı sıra, Başbakanlık, İçişleri ve Dışişleri bakanlıkla rı bürokratlarının katılımıyla gerçekleştirilen bir toplantıda da askerin konuya ilişkin bilgi verdiği öğrenildi. Toplantıda şehir merkezlerine yönelik saldırıların olabileceği yönünde bilgilerin kurumlara bildirildiği ifade edildi KONTROLSÜZ ŞİDDET! MİT ERDOĞAN’A BİLGİ VERDİ MİT tarafından da Başbakan Erdoğan’a, tek taraflı ateşkesin terör örgütü tarafından 18 Mayıs’ta sona erdirileceği ve Irak’ta ortadan kaybolan patlayıcılar aracılığıyla büyük kentlere yönelik saldırıların yapılabileceğinin yer aldığı bir raporun doğrudan sunulduğu belirtiliyor. İstihbarat kaynaklarından edinilen bir diğer bilgiye göre ise İzmir’de, Cumhuriyet Mitingi’nin bir gün öncesinde gerçekleştirilen ve 1 kişinin yaşamını yitirdiği saldırının ardından diğer metropol kentlerde de güvenlik önlemleri artırıldı. Bu kentlerin İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Adana, Antalya, Diyarbakır ve turistik bölgeler olduğu öğrenildi. Saldırının yapıldığı gün de Ankara’da normalin üzerinde güvenlik önlemi alındığı belirtildi. Ancak olası saldırının Kızılay’da yapılacağı beklentisi vardı. Saldırı ise önlemlerin yetersiz olduğu Ulus’ta gerçekleştirildi. CUMHURİYET 09 K