Katalog

25 MAYIS 2007 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER TBMM Genel Kurulu’nda, yabancıların Türkiye’de çalışmasına ilişkin yasa tasarısı kabul edildi 7 DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT ‘Yabancı mimar’ takıyyesi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP hükümeti, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’nin (TMMOB) itiraz ettiği yabancıların çalışmasını düzenleyen yasa tasarısında “göstermelik” değişiklik yaptı. Yabancı mimar ve mühendislerin Türkiye’de çalışmasıyla ilgili işlemlerde TMMOB’nin görüşünün alınmamasına ilişkin madde metinden çıkarıldı, ancak mesleki hizmetler kapsamında görev yapacak yabancılara akademik ve mesleki yeterlilik ile ilgili işlemleri tamamlanıncaya kadar 1 yıla kadar ön izin verilmesine ilişkin düzenleme korundu. TBMM Genel Kurulu’nda, önceki gün yabancıların çalışma izinlerini düzenleyen yasa tasarısı kabul edildi. AKP’li milletvekillerinin verdiği önergeyle, TMMOB’nin Türkiye’nin kapılarının akademik ve mesleki yeterliliği kanıtlanmamış yabancı mühendis, mimar ve şehir plancısına sonuna kadar açılacağı gerekçesiyle karşı çıktığı tasarıda değişiklik yapıldı. Tasarının AB üye Sinirleri Laçka Olmuş Türkiye Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), 22 Temmuz seçimleri için parti genel başkanları ile yüz yüze görüşmelere iktidar partisiyle başladı. İşadamları, AKP Genel Başkanı’ndan öncelikle önümüzdeki yasama döneminde partisinin enerji sorunu ile istihdam politikaları ve sanayi stratejisinin temel unsurları üstündeki görüşlerini anlatmasını istiyordu. Düşünce trafiğinin, son günlerde bütün medyanın adeta tek ses halinde yinelediği, 22 Temmuz akşamında sandıktan dört partili bir parlamentonun çıkacağının güçlü olasılığına kilitlendiği anlaşılan Erdoğan, belki de başbakan olarak karşılarında son kez konuştuğu iş dünyası temsilcilerine, bilinç altına yerleşmiş olan “düzenle olan kavgası”nı anlatmayı yeğledi. Anayasa Mahkemesi üyelerini, anayasanın 102. maddesini kendisi gibi okuyup anlamadıkları için topa tuttu. Tarihin onları yargılayacağı tehdidini savurdu. Sonra yargının öteki organlarına yöneldi ve tarafsız olmalarını istedi. Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi için alelacele düzenlenmiş olan anayasa değişikliği teklifini on üç gündür Çankaya’da beklettiğini söylediği Cumhurbaşkanı Sezer’i, bu konuda taraf olmakla suçladı... Ve 2002 seçimleri için çok geçerli olan bir eski plak, sahibinin sesi tarafından işadamlarına dinletildi. Erdoğan, koalisyonlu iktidarlar dönemine yeniden dönmenin ekonomiyi çökerteceğini anlatmaya çalışırken önümüzdeki seçimin galibi çıkarsa Türkiye’nin anayasal düzenini nasıl değiştireceğinin de şifrelerini ortaya koymuş oldu. ‘Birikim yok ediliyor’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP’nin ısrarcı olduğu yabancı mühendis ve mimarların çalışmasını düzenleyen yasanın Türkiye’deki mühendislik ve mimarlık birikimini yok edeceğine dikkat çekiliyor. TMMOB Başkanı Mehmet Soğancı, “AKP, sermaye talepleri doğrultusunda ne kadar yasa varsa çıkarmaya uğraşıyor. Bu da Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer’in işi. Çalışma Bakanlığı elinde buldu... Bakanın da düzenlemeden rahatsız olduğunu görüyoruz” dedi. karılması gerektiğini dile getirdiler. TMMOB yetkilileri, “Bu maddeyle 1 yıllık ön izin veriliyor. Bu sürede zaten bir yabancı mimar ve mühendis çok rahatlıkla Türkiye’de işini bitirebilecektir.” görüşünü dile getirdiler. si ülkelerden ya da Bakanlar Kurulu’nca belirlenecek diğer ülkelerden gelecek yabancı mimar ve mühendislerin çalışma izinlerinin verilmesinde TMMOB’yi devre dışı bırakan madde tasarı metinden çıkarıldı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, bu düzenlemenin erken olduğu kanaatine vardıkları için değişikliğin yapıldığını söyledi. Ancak TMMOB yetkilileri, söz konusu maddenin metinden çıkarılmasının bir anlamının olmadığını, tasarının 7. maddesinin de metinden çı Rus dansçılara sınır yok Tasarıda yapılan bir başka değişiklikle, Turizmi Teşvik Yasası kapsamında belgeli işletmelerde çalıştırılacak yabancıların sayısının toplam personelin yüzde 10’unu aşamayacağına ilişkin hüküm kaldırıldı. Buna göre, turizm tesislerinde istenilen sayıda Ruslar başta olmak üzere yabancı dansçılar çalıştırılabilecek. Tasarı, şu düzenlemeleri öngörüyor: Türkiye dışında ikamet eden yabancılar, çalışma izni başvurularını bulundukları ülkelerdeki Türkiye Cumhuriyeti temsilciliklerine yapacak. Temsilcilikler, bu başvuruları doğrudan bakanlığa iletecek. Bakanlık ilgili mercilerin görüşlerini alarak başvuruları değerlendirecek, durumu uygun görülen yabancılara çalışma izni verecek. Mesleki hizmetler kapsamında görev yapacak yabancılara, akademik ve mesleki yeterlilik ile ilgili işlemleri tamamlanıncaya kadar ilgili mevzuat hükümleri saklı kalmak kaydıyla ve 1 yılı geçmemek üzere ön izin verilebilecek. Usulüne uygun olarak yapılan başvurular, belgelerin tam ve eksiksiz olması kaydıyla bakanlık tarafından en geç 45 gün içinde sonuçlandırılacak. Köylüleri saldırıyı kınadı ? SIVAS (AA) Ankara Ulus Meydanı Anafartalar Çarşısı önünde meydana gelen patlamanın faili Güven Akkuş’un nüfusuna kayıtlı olduğu bildirilen Sıvas’ın Zara ilçesine bağlı Çaypınar köyü halkı, yaptıkları açıklamayla saldırıyı kınadı. Köy sakinleri adına yapılan yazılı açıklamada, “Bu olaya sebebiyet veren canlı bombayı ve terörün her türlüsünü kesinlikle lanetliyoruz” denildi. UNICEF RAPORU Çocuklar yoksulluğun pençesinde ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Türkiye’deki 15 yaşından küçük çocukların yüzde 27.7’sinin yoksulluk içinde bulunduğunu, bu oranın kırsal alanlarda yüzde 40.6’ya kadar çıktığını bildirdi. UNICEF tarafından hazırlanan bültende, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2005’te Türkiye’deki nüfusun yüzde 20.5’inin gıda ve gıda dışı yoksulluk içinde yaşadığına işaret edildi. Ancak 15 yaşından küçük çocuklar söz konusu olduğunda, bu oranın yüzde 27.7’ye çıktığı ifade edilen bültende, “Başka bir deyişle, 15 yaşından küçük olan 5.6 milyon çocuk gıda ve gıda dışı yoksulluk içindeydi. Bu durum, ailelerin veya bakım hizmeti sağlayanların bu çocuklara yeterli yiyecek, giyecek, barınak, eğitim ve koruma sağlayamadıkları anlamına gelmektedir’’ denildi. Bültende ayrıca kırsal alanlarda, 15 yaş altındaki çocukların yüzde 40.6’sının gıda ve gıda dışı yoksullukla karşı karşıya bulunduğuna dikkat çekildi. Birçok çocuğun çalıştığı ve sokaklarda yaşadığı ifade edilen ve çocukların önemli bir bölümünün beslenme yetersizlikleriyle karşı karşıya olduğu vurgulanan bültende, dolayısıyla bu çocukların büyüme ve gelişmelerinin olumsuz etkilendiği de belirtildi. Bununla birlikte bültende, Türkiye’nin sağlık, eğitim ve sosyal güvenlik gibi harcamalara gayri safi milli hasılasının (GSMH) yüzde 20’sinden azını ayırdığı kaydedilerek “Oysa bu oran, birçok Avrupa ülkesinde yüzde 30’un üzerindedir’’ denildi. Neyin taraflısıymış yargı? Bir seçkin seçmenler topluluğu karşısında, Türk yargısının tarafsız olmadığını söylerken Erdoğan başbakan olarak bürokraside yaptığı atamaların büyük bir bölümünün idari mahkemelerden, Danıştay’dan dönmesinden doğan şikâyetlerini açığa vurmaktadır. Bu mahkemelerin, iktidarın yasalar dışındaki tüzük ya da yönetmeliklerle devletin yerleşmiş düzeninde delikler açmaya yönelik işlemlerine geçit vermemesi de, Erdoğan için taraf tutulma olarak nitelendiriliyor. Başbakan’ın, kendisini eleştiren gazetecilere karşı sürekli olarak açtığı davaların adli yargıdan üst üste dönmesi karşısında duyduğu tepki, işadamlarına önümüzdeki beş yıllık dönem için öne çıkarttığı icraat tasarımlarının ilk sıralarında yer aldığına göre, yeni bir AKP iktidarının, “bağımsız yargı” düzenini de altüst etmeyi amaçladığı söylenilebilir. Nihayet, sadece 102. maddenin ışığında TBMM İçtüzüğü’nü büyüteç altına alarak Cumhurbaşkanlığı seçimi için 367’lik bir nitelikli çoğunluk istemesinden dolayı değil; Anayasa Mahkemesi, Türkiye Cumhuriyeti’nin laik, demokratik, sosyal hukuk devleti olmasını korumak yönündeki kararları ile de bu cumhuriyetin bugünkü başbakanına göre taraf olmakla suçlanmaktadır! Siz hiç böyle bir başbakanın, günün birinde bu ülkenin direksiyonunda olabileceğini düşünmüş müydünüz? Konseyden soruşturma ? İstanbul Haber Servisi Basın Konseyi, Ulus’ta yaşanan terör saldırısını, ulusal medya kurumlarının yansıtma biçimiyle ilgili soruşturma başlattı. Basın Konseyi’nden yapılan yazılı açıklamada, bazı medya kurumlarının yaşanan insanlık dışı saldırıyı yansıtırken Basın Meslek İlkeleri’ni ihlal ettiği belirtildi. AÜ Hukuk’tan çağrı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Yönetim Kurulu, Ulus’taki terör eylemini lanetleyerek birlik çağrısında bulundu. Fakülteden yazılı bir açıklama yapılarak geçen salı günü Ulus’ta gerçekleştirilen terör saldırısı lanetlendi. Bursa Gazeteciler Cemiyeti (BGC) tarafından yaptırılan Basın Kültür Sarayı bünyesindeki “Bursa Basın Müzesi’’ törenle açıldı. BGC Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Kolaylı, törende yaptığı konuşmada, temeli 2004 yılının Mart ayında atılan Basın Kültür Sarayı’nın içerdiği sosyal, kültürel hizmet alanlarıyla Türkiye’de bir ilk olduğu Basının tarihsel serüveni nu söyledi. Bursa Basın Müzesi’nde, basının evrensel gelişiminin kısaca anlatıldığı bölüm ile Bursa’nın ilk gazetesi olan Hüdavendigar’ın basıldığı matbaanın bulunduğunu anlatan Kolaylı, müzede ayrıca basın sektöründe kullanılan cihazlar ve Bursa basınının tarihsel serüveninin de sergilendiğini kaydetti. (Fotoğraf:AA) ‘78’liler’den kınama ? İstanbul Haber Servisi Ankara’daki intihar eylemi sırasında 6 yurttaşın yaşamını yitirmesi 78’liler Türkiye Meclisi, 78’liler Federasyonu ve 78’liler Kültür ve Sanat Vakfı Girişimi tarafından yapılan açıklama ile kınandı. Açıklamada, “Saldırıyı, seçimlere yönelik halkın demokratik irade ve taleplerini bastırma amaçlı olarak değerlendiriyoruz” denildi. Ona göre Çankaya’da nasıl biri olmalı? Bu anlayışların sahibi olan Başbakan’ın görevi, 22 Temmuz seçimlerinden sonra da, üstelik o seçimlerden kazara güvenoyu almış olarak devam edecek olursa, on birinci Türkiye Cumhurbaşkanı’nın kendisinden aldığı direktifler ile hareket etmesinin, AKP Genel Başkanı’nın isteklerinin başında olduğu da son konuşması ile bir kez daha kanıtlandı. Bir yasa teklifi ya da tasarısını, içtüzüğe yeni yorumlar getirerek, parlamentodaki sayısal çoğunluğunun oyları ile gündeme almamak dahil komisyonlarda bekletmekte, Erdoğan sonuna dek özgür görüyor kendisini. Ama bugünkü Cumhurbaşkanı, üstelik sistemi altüst edecek olan bir anayasa değişikliğini onaylayıp onaylamayacağı için yine anayasanın kendisine tanıdığı on beş günlük düşünme, inceleme süresini kullanmaya kalkışırsa, iktidar otobüsünün frenleri boşalıyor. Türkiye Cumhurbaşkanı kavramını ya parlamentoda çoğunluk sağlamış bir tek parti liderinin güdümünde adeta Çankaya noteri gibi görev yapacak bir zat olarak algılamak istediğinin ipuçlarını veriyor Erdoğan. Ya da 5+5’li bir devlet başkanlığı düzenini kendi kişiliğiyle bütünleştirerek sadece yargıyı değil öteki bütün anayasal kurumları da, tarafsızlaştırarak emirkumandası altında hizaya getirme düşleri görüyor. Gazeteniz Cumhuriyet, aylarca önce, “Tehlikenin farkında mısınız” sorusunu kamuoyumuzla paylaşmak isterken, aslında AKP’ye de Erdoğan’a da yardımcı olmak istedi. Freni boşalmış bir otobüsün direksiyonunda, sinir sistemleri altüst olmuş bir sürücüden kurtulacak Türkiye hepimizin ortak ülkesidir. Cumhurbaşkanı ‘Hazine’ye büyük yük getireceği’ne dikkat çekti Sezer’den ‘nükleer’e veto ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, nükleer santral kurulmasını öngören yasanın 3 maddesini anayasaya aykırı bularak iade etti. Sezer iade gerekçesinde, nükleer santralların, kurulması kadar yüksek maliyetli olan söküm işlemi konusunda Hazine’den kaynak aktarılacağı hükmünün “Hazine’ye büyük mali yük getireceği”ne dikkat çekti. Sezer, AKP hükümetinin, tartışmalı düzenlemelerinden “Nükleer Güç Santralları Kurulması ve İşletilmesini” öngören yasaya geçit vermedi. Sezer yasanın kamu şirketlerinin de enerji santralları kurabileceği hükmüne yer verilen 6. maddesinin iade gerekçesinde, bu amaçla kurulan kamu şirketinin kim veya kimler tarafından denetleneceğinin düzenlemede yer almadığına dikkat çekti. Anayasanın 165. maddesinde “sermayesinin yarısından fazlası doğrudan doğruya veya dolaylı olarak devlete ait olan kamu kuruluş ve ortaklıklarının” TBMM’ce denetleneceğinin hükme bağlandığına dikkat çeken Sezer, “Bu kural uyarınca, yasada tanınan yetkiye dayanılarak kurulacak şirketin, sermayesinin yüzde 50’si kamuda kaldığı sürece, TBMM’nin denetimine bağlı olacağında duraksama bulunmamaktadır. Bu nedenle TBMM adına şirket denetiminin hangi kurumca yapılacağının yasada belirtilmesi gerekmektedir” görüşüne yer verdi. İHD’den protesto ? İstanbul Haber Servisi İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi üyesi bir grup, önceki akşam Taksim Gezi Parkı’nda bir araya gelerek Ankara’da alışveriş merkezi önünde gerçekleştirilen intihar eylemi sonucu 6 yurttaşın yaşamını yitirdiği saldırıyı protesto etti. Grup ölenlerin anısına mum yaktı. Van’da tren kazası ? VAN(Cumhuriyet) İran’dan Türkiye’ye gelen Devlet Demir Yolları’na ait yük treni, Van’ın Erçek beldesi yakınlarında raydan çıktı. Kazada 7 vagon kullanılamaz hale geldi. Devlet Demiryolları yetkililerinden alınan bilgiye göre, İranTürkiye arasındaki Kapıköy Sınır Kapısı’ndan Türkiye’ye yük taşıyan 54685 No’lu Devlet Demiryolları’na ait 37 vagonlu tren, gece saatlerinde Erçek beldesi yakınlarında henüz belirlenemeyen bir nedenle kaza yaptı. Can kaybının yaşanmadığı kazada, katarın ortasındaki 7 vagon raydan çıktı. Demiryolunun her iki tarafına devrilen vagonların içerisinde Türkmenistan ve İran’dan getirilen pamuk ile muhtelif malzemelerin bulunduğu belirtildi. Faks: 0 212 677 08 21 obirgit?ekolay.net T.C. İSTANBUL 1. İFLAS DAİRESİ Dosya No: 2007/12 Müflisin Adı ve Adresi İkametgahı İFLASIN AÇILDIĞINA DAİR İLAN Müflisin Adı ve Adresi: Safran Boya Ve Kimya San. A.Ş İkametgahı: Mimar Hayrettin Mah., Balipaşa Yokuşu, No: 126/1, Kumkapı/İst. İstanbul Ticaret Sicil Memurluğu’nun 527316/474898 sayısında kayıtlı, yukarıda ad ve adresi yazılı şirketin İFLASINA İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2006/359 esas sayılı dosyasından 18.05.2007 günü saat 16.15’te karar verilerek tasfiye işlemlerine dairemizde başlanmıştır. İİK’nun 166. maddesi gereğince ilan ve tebliğ olunur. 21.05.2007 (Basın: 27618) CUMHURİYET 07 K