Katalog

2 MAYIS 2007 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA 1 MAYIS 11 Polisten D müdahale Valiliğin 1 Mayıs önlemleri kentte trafiği kilitledi, ulaşım durdu, yurttaşlar işlerine gecikmeli ulaştı ağıtıldıkça yeniden toplanan gruplar Taksim’de gösterilerini sürdürdü. Aynı anda İstiklal Caddesi, Sıraselviler Caddesi, Tarlabaşı Bulvarı’ndan meydana girişte yapılan gösterilere polis “sırayla” müdahale etti. Gün boyu yapılan gösterilerde, “Emekçiye değil çetelere barikat”, “Kahrolsun faşizm”, “Çeteler halka hesap verecek”, “1 Mayıs şehitleri ölümsüzdür”, “1 Mayıs’a değil çetelere barikat”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz” sloganları atıldı. Çeşitli sivil toplum örgütlerince yapılan yazılı açıklamalarda da, Vali Güler’in tüm kutlamalara açık olan Taksim Meydanı’nı emekçilere kapatmak uğruna İstanbullulara “zulmettiği” vurgulandı. Taksim ve Beşiktaş bölgesinde başlayan ulaşım yasaklarının köprülere ve Anadolu Yakası’ndaki otoyollara kadar yayıldığına dikkat çekilen açıklamada, “Sözüm ona Taksim’de mitingi ‘trafik etkilenir’ gerekçesiyle yasaklayan Vali, tüm İstanbul’da bizzat kendisi trafiği felç etmiştir. Vali Güler istifa etmelidir” denildi. İstanbul’a büyük gözaltı ? Üsküdar Meydanı’nda trafiğin kapalı olmasını ve vapur seferlerinin iptal edilmesini protesto eden yaklaşık 500 yurttaş trafiği kesti, “Vali istifa”, “Ulaşım hakkı engellenemez” sloganları attı. Çeşitli sivil toplum örgütlerince yapılan yazılı açıklamalarda Vali Güler’in tüm kutlamalara açık olan Taksim Meydanı’nı emekçilere kapatmak uğruna İstanbullulara “zulmettiği” kaydedildi. İstanbul Haber Servisi İstanbul Valiliği’nin 1 Mayıs önlemleri yüzünden işlerine yürüyerek giden yurttaşlar, “Bu zulüm, bu çağda bu yasak anlayışla sorunları çözmeye çalışan yetkililerin suçudur. İstanbul Valisi Muammer Güler, Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ve varsa diğer ilgilileri istifaya davet ediyoruz” dediler. Üsküdar Meydanı’nda trafiğin kapalı olmasını ve vapur seferlerinin iptal edilmesini protesto eden yaklaşık 500 yurttaş, trafiği kesti, “Vali istifa”, “Ulaşım hakkı engellenemez” sloganları attı. Avukat Kamil Özbasan, 1 Mayıs kutlamaları çerçevesinde alınan güvenlik önlemlerinin neden olduğu trafik kaosu nedeniyle İstanbul Valiliği, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü hakkında suç duyurusunda bulundu. Üsküdar Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilen 2007/9776 hazırlık numaralı dava dilekçesinde, anayasal özgürlüklerin ihlali, kamu yararına aykırı işlem, kamuyu zarara uğratmak ve TCK hükümlerini ihlal suçlarının işlendiği kaydedildi. İşyerlerine yürüyerek ulaşmaya çalışan ve araçlarında trafiğe takılan yurttaşlar, tepkilerini şöyle dile getirdiler: Boğaziçi Köprüsü’nün Asya ayağı istikametine doğru yürüyen Elif Kazancıoğlu, sabah saat 07.00’den itibaren trafikte olduğunu belirterek “Kozyatağı’ndan 2 saat önce otobüse bindim. Şu anda saat 09.15. Trafik ileryemeyince ben de otoyol kenarından yürümeye başladım. Ben böyle sorumsuzluk görmedim. İstanbul Valisi 1 Mayıs’ta YURTTAŞ TEPKİLİ Taksim’e izin verilmeyeceğini ve önlem alınacağını söylüyordu. Aldıkları önlem bu mu? İnsanları perişan ederek önlem alınmaz” dedi. İki saattir aracında beklediğini ifade eden Ufuk Korhun, “Polis bize yeterli açıklamayı yapmıyor. Trafik kilitlendiği için yola devam edemiyoruz. Böyle giderse saatler sonra işimize varacağız. Polisin aldığı olağanüstü önlemler yüzünden olan bize oluyor” diyerek tepkisini dile getirdi. Sabah 07.30’dan 10.30’a kadar Boğaziçi Köprüsü yolunda otobüs içinde mahsur kalan Mustafa Akkoç ise yaşanan trafik keşmekeşinin tek sorumlusunun İstanbul Valisi Güler olduğunu ifade ederek “İşçiler kendi bayramlarını kutlamak için tabii ki alanlara inecekler. Bu ülkede demokrasi İSTİFAYA ÇAĞRI... olduğunu söyleyip sonra da insanlara sokağa çıkmayacaksınız demek tamamen saçmalık. Yerel yönetim, kriz zamanlarını iyi yönetemiyor. Valiyi ve emniyet müdürünü istifaya davet ediyorum” dedi. “Çıldırmak üzere olduğunu” belirten Veli Yıldırım adlı bir yurttaş ise “Bu önlemleri kim aldıyla kusura bakmasın derhal istifa etsin. Böyle bir önlem olmaz, olamaz. Fazla konuşmak istemiyorum. Bu yöneticilerin bağlı olduğu bakan da istifa etsin” dedi. 1 Mayıs günü İstanbul’da yaşanan tüm olumsuzlukların suçlusunun İstanbul Valisi Muammer Güler olduğunu vurgulayan avukat Erol Belbez de şunları söyledi: “Taksim İstanbul’da ‘SUÇLU VALİ GÜLER’ gösteri yapılacak yerlerden değil, tedbirleri alarak trafiğin engellenmesini önlemek istedik, benim sorumluluğum yok gibi açıklamalar yapıyor. Ben bir hukukçuyum ve yetkisinin olduğunu biliyorum. Tüm yaşananlar Vali’nin basiretsizliği, İstanbul’da hafta sonu 2 milyonun üzerinde insan bir araya geldi. Hiçbir olumsuz olay yaşanmadı. Bu demektir ki, birileri işi karıştırmazsa Taksim’de de olsa hiçbir şey olmaz. Vali, bu yetkisini kullanıp Taksim ve İstanbul’un Kartal vs. gibi birkaç semtini de gösteri yapılacak yerler kapsamına aldırabilirdi İl Genel Meclisi’ne... Vatandaşı çileden çıkaran, zulüm görmesine neden olan olayların hiçbiri de yaşanmazdı. Bütün dünyada olduğu gibi biz de de barış ortamı içinde 1 Mayıs kutlanırdı böylece. Bütün olayların sorumlusu Vali’dir.” DAYAK, GAZ BOMBALARI VE GÖZALTILAR Her şeye karşın 1 Mayıs heyecanı ETUC DİSK’e dayanışma mektubu ? Anadolu Yakası’ndan Avrupa’ya geçişte polisin arama yapması da köprülerdeki geçişi durdurdu. Servis aracından inerek Boğaziçi Köprüsü’ne kadar yürüyerek gelen yurttaş Salih Tekeci, İstanbul Valisi Muammer Güler ve Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah’ın ortamı gererek yurttaşları zor durumda bıraktığını söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Avrupa Sendikalar Konfederasyonu (ETUC) Genel Sekreteri John Monks, 1 Mayıs dolayısıyla DİSK yöneticilerine “dayanışma mektubu’’ gönderdi. Monks mektubunda, 1 Mayıs 1977’de İstanbul Taksim Meydanı’ndaki olayların 30. yıldönümü olması nedeniyle bu yılki etkinliklerin özel bir önem taşıdığını belirterek 1 Mayıs vesilesiyle DİSK yönetici ve üyelerini selamladı. John Monks, mektubunda şunları kaydetti: “1 Mayıs’ın emekçiler ve onların sendikaları için özel bir gün olarak tanınmasına ve 30 yıl önce yaşanan korkunç olayların bütünüyle araştırılmasına ilişkin sendikal taleplerinizi sahipleniyoruz. ETUC, Türkiye Sendikal Hareketi’nin, uluslararası sözleşmelerde ve anlaşmalarda, özellikle Avrupa Birliği’ne katılım sürecinin önemli bir parçası olarak görülen Avrupa Birliği Temel Haklar Anlaşması’nda yer alan sendikal hakların ve diğer insan haklarının kazanılması yolundaki çalışmalarını kararlı bir şekilde desteklemektedir.’’ İstanbul Haber Servisi Türkiye’de tüm iktidarların emeğin bayramını “öcü” gibi gösterme geleneği bu yıl da bozulmadı. Binlerce polis ve panzerlerle abluka altına alınan İstanbul’da her şeye karşın işçinin emekçinin birlik, dayanışma, mücadele günü kutlandı. 30 yıl aradan sonra 1 Mayıs’ta Taksim’e çıkan DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi başta olmak üzere 1977’nin tanığı sendikacılar ve siyasetçiler oldukça duyguluydu. Sendikacılar güvenlik terörü nedeniyle, emeğin sendikal, ekonomik taleplerini dile getirme fırsatı dahi bulamasalar da “Taksim’i yeniden 1 Mayıs’lara açmış olmanın” heyecanını yaşadılar. Taksim Meydanı’na girdikleri sırada hep bir ağızdan “1 Mayıs Marşı” okundu. Güvenlik güçlerinin sert engeline karşın emekçiler, sosyalistler, aydınlar, tüm ilericiler, gençler dayanışma, birlik ve mücadele gününü kutlamaya kararlıydı. “Yalnızca anma” yapacaklarını ifade eden konfederasyon, meslek odası ve demokratik kitle örgütlerine İstanbul Valiliği’nin ve emniyetin yanıtı gaz bombası, gözaltı ve dayak oldu. Binlerce çevik kuvvet ve gaz maskeli ekiple büyük abluka altına alınan Taksim Alanı’ndan geçen herkes kimlik kontrolünden geçirilirken çok sayıda basın mensubu da meydanda bekleyişe geçti. Su TV muhabirinin röportaj yaptığı bir işçi emeklisi, 1 Mayıs kutlamalarının engellenmesini eleştirirken polis şefleri tarafından uyarıldı. İşçi emeklisinin gözaltına alınması üzerine çevreden “Yaşasın 1 Mayıs” diye sloganlarla tepki gösterenler dövülerek gö TAKSİM’DEKİ MANZARA zaltına alındı. Polisin göstericilere sert tutumundan basın mensupları da payını aldı. Su TV kameramanı Yavuz Dönmez’in kamerası müdahele sırasında kırıldı. Gazeteciler, Taksim Meydanı’nda bekleyen bir polis panzerinin önüne fotoğraf makinelerini ve kameralarını bırakarak protesto etti. Televizyonların canlı yayın araçlarının ruhsatlarına el konuldu ve uydu çanaklarını açmalarına izin verilmedi. Taksim Gezi Parkı’nda polis ile birlikte askeri birlikler de konuşlandırıldı. Polisin, birkaç kişiyi yan yana gördüğü yere rasgele attığı bombalar nedeniyle Taksim’i gaz bulutu kapladı. İstanbul’da güvenlik güçlerinin aldığı 1 Mayıs önlemleri dolayısıyla ulaşımda yaşanan problemler, borsanın da yarım saat geç açılmasına neden oldu. ZeytinburnuKabataş hattında çalışan tramvaylar, Valilik emriyle sabah saat 07.00’den sonra yolcuları son durak olarak belirlenen AksarayYusufpaşa’da indirmeye başladı. Polisin, birkaç kişiyi yan yana gördüğü yere rastgele attığı bombalar nedeniyle Taksim’i gaz bulutu kapladı. İstiklal Caddesi ve ara sokaklar da gaz bombası tüpleriyle doldu. Okmeydanı’nda sürekli bomba atan memurları amirleri “Arkadaşlar idareli kullanın” diye uyardı. Güvenlik güçleri bir gruba müdahale ederken meydandaki diğer gruplar da polisi yuhaladı. Gözaltına alınanların serbest bırakılmasını isteyen bazı göstericiler Sıraselviler girişinde oturma eylemi yaptı. İstiklal Caddesi’ndeki güvenlik ablukası, birçok kişiye “sıkıyönetim” günlerini anımsattı. CUMHURİYET 11 K