27 Aralık 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 19 MAYIS 2007 CUMARTESİ 22 BUGÜN 19 MAYIS ATATÜRK’Ü ANMA, GENÇLİK VE SPOR BAYRAMI AMA ANLAMINI NE KADAR BİLİYORUZ SPOR spor?cumhuriyet.com.tr ‘ ? Haydi gençler görev başına M.Kemal Atatürk NEVZAT DİNDAR e yine bir 19 Mayıs günündeyiz... Ülkenin dört bir yanında okullarda spor gösterileri ve törenler yapılacak. Ne var ki Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün hediye ettiği “Gençlik ve Spor Bayramı”nın anlamını 2007’de olmamıza karşın anlayabilmiş değiliz. Atatürk, Türk gençliğine ülkenin geleceğini emanet edebilecek kadar güveniyordu. Ne yazık ki bugün okul sıralarında şiddet, kötü alışkanlıklar alıp başını gitmiş ve bu değerli mirasa hakkını veremiyoruz. Yine Ata’nın üzerinde durduğu noktalardan biri de spor olgusuydu. Bunu da “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur” diyerek göstermiştir. Gençlerin alkol, şiddet ve diğer kötü alışkanlıklara yöneldiği bir ortamda “Gençlere ne kadar değer veriyoruz” sorusu akıllara geliyor. Onları sadece seçim malzemesi yapmak, “25 yaş yasaları”nı çıkartmak yeterli olmasa gerek. Gençliği insan yerine koyup yaşam kalitesini arttırmak isteyen bir politika maalesef olmadı. Oysa devletin kurumlarıyla beraber buna “ön ayak” olması gerekirdi. Ancak ülkemize baktığımız zaman serbest zaman kültürünün olmadığını acı bir şekilde görüyoruz. Çağdaş toplumlarda serbest zaman kültürü önemli bir yer tutuyor. Gelelim diğer sorunlara... Merkeziyetçi yönetim. Yukarıdan emreden ama sormayan bir anlayış. Vergi mükellefi aileler kendileri ve çocukları için taleplerini ortaya koyamıyor. Kent merkezlerine baktığımız zaman ilçe temsilcileri halktan kopuk. Yarışmaya dayalı skor kültürü, tabanla irtibatı olmayan gerçek spor sahiplerinden uzak bir sistem... Burada üzerinde durulması gereken noktalardan biri de devletin gençlik ve spor politikasının olmayışı. Belki kâğıt üzerinde var ama icraatta yok. Elbette devletin görevi sadece yaz kampı yapmakla bitmiyor. Diğer dikkat çeken noktalardan biri de lisanslı sporcu sayısının ülke nüfusuna göre az olması. 80 milyonluk Almanya’da lisanslı sporcu sayısı 29 milyon. Oysa ülkemizde bu rakam 1 milyon ya var ya yok. Eleştirilmesi gereken noktalardan biri de belediyeler olsa gerek. Belediyelerin spor felsefesi temelde yanlış. 7’den 70’e herkesin spor yapması için bir sistem kurulmamış. Mevcut sistemin elden geçirilmesi de önemle üzerinde durulmalı. Sadece performans sporları ele alınıyor. Burada doğrusu yerel yönetimlerle Gençlik Spor Genel Müdürlüğü’nün bu işi paylaşmaları. GSGM performansı, yerel yönetimler yaygın sporları ele almalı. Ne var ki bu sistemi kuramadık. Diğer taraftan kurumsallaşma yetersiz. Asıl tehlikelerden biri de yasanın çıkması durumunda Türk Spor Kurumu’nun yetkiyi merkezi yönetimden alıp belediyelere vermesi olacak. İşte o zaman siyasileşme büyük sıkıntılı duruma gelir. Evet, önümüzdeki aylrda seçim var. Ancak gençlerin yine göz ardı edildiği bir ortamdayız. Siyasi partilerin daimi gençlik komisyonları maalesef bulunmuyor. Bu konuda sürekli çalışma yapan, spor bilimcilerini bir araya getiren, yurtdışından uzmanları getiren bir parti yok. Sonuçta da hep övündüğümüz gençlerimiz yine arka planda kalıyor... Oysa onların her biri gelecek vaat ediyorlar. V N E D E D İ L E R ? Spor politikası yok İSMAİL ÜNAL (Beşiktaş Belediye Başkanı): Gençlik ve spor konusunda örnek çalışmalarımız var. Beşiktaş sınırları içinde 8 tane üniversite bulunuyor. Çeşitli üniversitelerimizle ortak yürüttüğümüz Avrupa Birliği projelerimiz var. Yine kültürsanat etkinlikleriyle ilgili olarak AB fonlarından yararlanıyoruz. Gençliğe büyük önem veriyoruz. Yeni yılda 180 kız, 80 erkek öğrenci yurdu hizmete girecek. 500’ü aşkın öğrenciye burs verdik. Beşiktaş Belediyesi olarak kültürsanat dallarında yapılan çalışmaları destekliyoruz. Ulusal bayramları önemsiyoruz. Çağdaş ve cumhuriyetçi gençlerimizin de yanımızda olacağını biliyoruz. Kardeş belediyelerle yaz programları uyguluyoruz. Yazın başından itibaren 600 öğrencimiz Turunç’ta bu programdan yararlanacak. Hem tatil hem de sosyal projeler üretme noktasında çalışmalarımız yoğun. Mustafa Kemal’in gençliğiyle Beşiktaş kentini ayakta tutacağız. Yarın (bugün) 20.00’de bütün yurttaşlarımızı “Mustafa Kemal’le Aydınlık Yürüyüşü”ne bekliyoruz. RIZA SÜMER (Türkiye Gençlik Federasyonu Genel Başkanı): Başta sağlık, spor olmak üzere yurttaşlarını spor alanlarına çekmek isteyen bir kurumun her şeyden önce spor tesis ve alanlarını yaşanılan yörelerde üretmesi bir zorunluluk... Bu kentleşmede, yerleşim birimlerinin kurulmasında veya genişletilmesinde sosyal ve kültürel yapılar demek, spor tesis ve alanları demek. Böylesine sağlıklı bir politikayı üretecek ve sürdürülebilir hale getirecek olan güç, salt siyasal ve bürokratik güçlerden oluşamaz. Gönüllü ve demokratik oluşumların da bu süreçte yer alması, insan gücünün verimli kullanılması anlamına gelir. SERAP İNAL (İstanbul Üni. BESYO Müdürü) Spora ilgi az. Gençlik spor yapmayı öğrenemiyor. Eğitimin sisteminde eksiklikler var. İlköğretimden itibaren çocuklara sporun öğretilmesi gerekli. Öğrencilere beden eğitimi derslerinde matematik dersi yaptırılıyor. Çocuk o yaşta sporun gereksiz olduğu düşüncesine kapılıyor. Devletinde spor politikasında eksiklikler var. Mert Eray ÖNEN (Kocaeli Üniversitesi BESYO Öğr. Gör.) Ulusal spor politikaları olmadan spor tabana yayılmaz. Bu anlamda her türlü spor disiplininin tanıtılması, özendirilmesi ve sevdirilmesi için özel sektör ve devlet işbirliğinin arttırılması gerekir. GÖRÜŞ / HALİT DERİNGÖR Haydi FairPlay’cilik Oynayalım Süper Lig devam ediyor, F.Bahçe 3 hafta önce şampiyonluğunu ilan etti. Hem de bugünkü futboluyla! Türk futbolunun nerelerde olduğunu düşünün. Ama bugün, G.Saray ile derbi oynayacaklar. Çok önemli... Fanatikler için, G.Saray’ı yenmeden alınan şampiyonluk, şampiyonluk değildir. Hatta şampiyon olmayalım da, tek G.saray’ı yenelim diyenler de var. Maç öncesi bir tartışma başladı ya da başlatıldı. Nedir o? Alkış tartışması... Maçtan önce, G.Saraylı futbolcular, F.Bahçeli futbolcuları alkışlasınlar! Ve de böylelikle iki takım fairplay’i başlatmış olsun. Örneği de var... İngiltere’de Chelsea ile Manchester birbirlerine tarihsel rakip... Geçen yıl Chelsea şampiyon oluyor ve de Manchester United’lı futbolcular Chelsea’lileri alkışlıyor. Bu yıl Manchester şampiyon, Chelsea de aynı şeyi yapıyor. Hatta hakemler bile bu seremoniye katılıyorlar. Ne güzel görüntüler. Anlı şanlı medyamızda bu görüntüler yer alıyor. Ancak bu harika olayı ortaya getirenler sanırım İngiltere ile Türkiye arasındaki sosyopsikolojik olayı algılayamamışlar. Hepimizin bildiği gibi İngiltere demokrasinin beşiği. Yalnız demokraside değil futbolda da öyle... “Futbol, yürüyen, koşan ahlaktır”0felsefesi de onlardan çıkmıştır. Ama biz 200 yıldır hâlâ demokrasiyi benimseyememişiz, emekliyoruz. Onların takımları sahada sportif mücadele yapıyorlar. Yenmek veya yenilmek dünyanın sonu olmuyor. Bizde ise tam tersi... Bir spor mücadelesi değil de sanki kan davası... Kayıtsız şartsız kazanmak istiyoruz. Bu yolda her şeye başvuruyoruz. Sınır tanımıyoruz. Özetle; bizdeki spor mücadelesi bir aşiret mücadelesinden öteye gitmiyor. Bu nedenlerle yıllardır ağzımızda gevelediğimiz ve özlemini duyduğumuz fairplay bir türlü gelemiyor. Avrupa’dan ithal edilecek bir mal olsa, bastır parayı getir! Veya ‘grip aşısı’ gibi bir şey olsa, insanların kanına enjekte edilsin, olsun bitsin. Böyle de olsa, bizim bünyemize etki eder mi etmez mi bilemiyorum. Biz sadece fairplay hususunda geyik muhabbeti yapmaktan ileriye gidemiyoruz. Birtakım orijinal hareketleri sergilemek suretiyle fairplay’i kazanmak istiyoruz. Ama kolay mı? Fairplay basit bir olay değil, toplumsal bir olay... Yalnız sahada oynayan sporcular için değil, toplumsal ahlak ile yakın ilgisi vardır. “Ön tekerlek nereye giderse arka tekerlek de oraya gider.” Anlamlı bir atasözüdür bu... Parlamentodaki olayları gördükten sonra sahadaki sporculardan nasıl fairplay isteyebiliriz ki? Bu bir ütopya olmaz mı? 1996’da Trabzon’da Trabzonspor’u yenip şampiyon olan F.Bahçe’nin gol kralı Aykut şöye bir demeç vermişti; “Sevinemiyorum, Trabzonlu meslektaşlarımız için üzülüyorum.” Bu fairplay sözcükleri sonucunda kulüpten dışlandı. G.Saray Başkanı Özhan Canaydın, F.Bahçe’nin G.Saray’ı 60 yendiği maçta yanında oturduğu Aziz Yıldırım’ın elini sıkıyor ve alkışlıyordu. O günden bu güne başkanın iki yakası bir araya gelmedi. Bu fairplay’ce hareketi karşısında koltuğu sarsıldı. Böyle bir durumda fairplay’i palyatif birtakım ucuz tedbirlerle Türkiye’ye getirebilir miyiz? Bunun yanıtını sizlere bırakıyorum. Peki, girişimlerde bulunmayalım mı? Bulunalım... Her başlangıçta umut vardır. Ama fairplay’i sadece sahadaki sporculardan değil, önce kendimizden başlatalım. eposta: hderingör@hotmail.com. www.halitderingor.net Galatasaray, şampiyon F.Bahçe’yi Ali Sami Yen’de ağırlıyor K A B L O K E S M E O L AY I Ne de olsa derbi maç ürkiye’nin hatta dünyanın en önemli derbisi olarak nitelendirilen Galatasaray Fenerbahçe maçı bugün Ali Sami Yen Stadı’nda saat 19.00’da oynanacak. Dev karşılaşmayı Bülent Demirlek yönetirken mücadeleyi Lig TV naklen yayımlayacak. Ancak bugünkü derbi her zamankinden daha iddiasız geçecek. Çünkü Fenerbahçe ligin bitimine 3 hafta kala İzmir’de oynadığı Trabzonspor maçıyla şampiyonluğunu ilan etmiş, G.Saray ise ezeli rakibinden 8 puan geride kalarak hedefin Fenerbahçe’den ‘Yıldırım’ ifade Spor Servisi Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, dün sürpriz bir şekilde Kadıköy Adliyesi’nde geldi. Yaklaşık 1.5 saat adliyede kalan Yıldırım’ın Cumhuriyet Savcısı Ömer Faruk Alpsan’a Şükrü Saracoğlu Stadyumu’nda oynanan Denizlispor Fenerbahçe maçında Lig TV kablolarının kesilmesiyle ilgili ifade verdiği öğrenildi. Yıldırım, adliye çıkışında gazetecilerin sorularını, “Siz ne yapacaksınız buraya niye geldiğimi?” diyerek yanıtsız bıraktı. Görüntü almak isteyen kameramanlardan birinin sırtına Yıldırım’ın cipinin aynası çarpınca korumalarla basın mensupları arasında gerginlik meydana geldi. T den uzaklaşmıştı. Turkcell Süper Lig’de 3. sırada yer alan Sarı Kırmızılıların tek amacı 2. olan Beşiktaş’ı geçerek Şampiyonlar Ligi kapısını açabilmek... Galatasaray’da sakatlıkları nedeniyle Okan, Arda ve Aydın, derbide forma giyemeyecek. Sarı Kırmızılılarda ayrıca Hasan Şaş, Mehmet Topal ve Cihan’ın da oynama olasılıklarının düşük olduğu ancak kesin kararın maç saatinde verileceği bildirildi. Fenerbahçe’de ise sakatlığı bulunan Appiah ile cezalı Selçuk kadroya alınmadı. DEMİRÖREN’DEN BİRLİK ÇAĞRISI eşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören, düzenlediği basın toplantısında gençlere önem veren bir teknik edem aradıklarını belirterek, “Beşiktaş olarak Beşiktaş’ı başarıya taşıyacak birini arıyoruz. Onun için ilk başta kişiliğini bildiğimiz, Beşiktaş’ı bilen, Türkiye’de daha önce takım çalıştıran, gençlere önem veren birini arıyoruz” diye konuştu. En kısa zamanda yeni teknik direktörlerini açıklamak istediklerini ifade eden Demirören, “Teklif götürdüğümüz hiçbir hoca Beşiktaş’ı reddetmedi. Ama biz uzun vadede Beşiktaş’a faydalı olacak teknik adamı arıyoruz” şeklinde konuştu. Demirören, “Fenerbahçe takımını kutluyorum. Ve buradan Beşiktaşlılık duruşuyla sesleniyorum: Biz önce 4 büyük kulüp başkanı olarak bir araya gelelim, sonra diğer kulüpleri de çağıralım ve Türk futbolunu nereye getirebileceğimizi tartışalım” dedi. P O L AT ’ TA N YAY L I M AT E Ş İ alatasaray Başkan Yardımcısı Adnan Polat, Fenerbahçe yönetiminin şampiyonluğu fairplay ruhu içinde kazanmadığını söyledi. Polat, son dönemdeki şampiyon Fenerbahçe’nin Ali Sami Yen Stadı’nda alkışlanması isteğine değinerek, “Biz geçen sene şampiyon olduğumuz vakit Fenerbahçe, 100 yıllık dostumuz olmasına rağmen bırakın alkışı ve tebriği, internet sitelerinde dahi tek kelime edilmedi. Biz Fenerbahçe camiasının ve taraftarının şampiyonluğunu kutluyoruz ama yönetim için aynı şeyi söyleyemiyoruz. Son 3 haftadır medyaya yansıyan haberlerini tekrar düşünürseniz, neden fairplay içinde şampiyon olamadıklarını görürsünüz’’ dedi. Adnan Polat, Galatasaray TV’ye, Fenerbahçe aleyhine açıklamalarda bulunan futbolcuları Sabri’yi uyaracağını söyledi. Bu arada Galatasaraylı bir grup taraftar, kulüp başkanı Özhan Canaydın’ı, gazete ilanıyla istifaya davet etti. DERELİ’DEN DAVA Spor Servisi Hakem Selçuk Dereli, Türkiye Kupası kapsamında oynanan FenerbahçeBeşiktaş maçından sonra hakarette bulunduklarını iddia ettiği Fenerbahçe Kulübü’nün 4 yöneticisi hakkında 100’er bin YTL manevi tazminat istemiyle dava açtı. Kadıköy nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine sunulan 4 ayrı dava dilekçesinde, Selçuk Dereli’nin 19 yıldır futbol hakemliği yaptığı belirtildi. Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım ile asbaşkanlar Ali Koç, Mahmut Nedim Uslu ve Murat Özaydınlı’nın, Dereli’nin önünü keserek hakaret içeren sözler sarf ettikleri ileri sürülen dilekçede, yöneticilerin söylediği iddia edilen sözlere yer verildi. B G 100. yılını kutlayan F.Bahçe, 9 Haziran’da muhteşem bir gösteriye ev sahipliği yapacak. Yüzlerce dansçı ve gönüllünün katılacağı “Yıldızlar Geçidi” gösterisinin tanıtımı dün Faruk Ilgaz Tesisleri’nde yapıldı. Toplantıya İtalyan sanatçı Festi, F.Bahçe Asbaşkanı Ali Koç ve 100. Yıl Komitesi Başkanı Ender Alkaya katıldı. (GÖRKEM ÇÖTELİOĞLU) CUMHURİYET 22 CMYK ‘ Gençler cesaretimizi takviye edecek ve sürdürecek sizlersiniz. Siz, almakta olduğunuz terbiye ve eğitimle insanlık ve medeniyetin, vatan sevgisinin, fikir özgürlüğünün en kıymetli örneği olacaksınız. Yükselen yeni nesil, istikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle