Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 10 MAYIS 2007 PERŞEMBE 4 DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN HABERLER Erdoğan, anayasa değişikliği yapılmamasına karşın 25 yaşındakileri aday göstereceklerini söyledi Genç Siyasetçinin İlginç Yorumu 5 Mayıs günü bu köşede, donanımlı, iyi yetişmiş ve 2 Mayıs günü, “Türk Milleti’ne Sivil Duyuru” adlı bir bildiri ile siyasete resmen adım atmış genç iktisatçı Günhan Karakullukçu’dan söz etmiş, konuyu sürdüreceğimi belirtmiştim. Şimdi, politik eyleminin odağına halkın kendi milletvekilini kendi seçmesi düşüncesini oturtan çiçeği burnunda siyasetçinin, yayımladığı duyurudaki ilginç saptamalarını, kendi satırlarından özetleyerek aktarmak istiyorum: “193850 arası (bana göre, 193250 arası. A.S.) devam eden I. Tek Parti Dönemi 19551960 arası devam eden II.Tek Parti Dönemi ve 19891991 arası devam eden III. Tek Parti Dönemi‘nden sonra, bugün IV. Tek Parti Dönemi’ni yaşamaktayız. Bugün Türkiye’de çok partili rejim değil, fiilen tek parti rejimi vardır. İktidar ve ana muhalefet partileri ikisi birlikte bu yaşadığımız Tek Parti Dönemi’nin tek yumurta ikizleridirler, aynı partinin iki hizbidirler. Türkiye’de 1.Tek Parti Dönemi, iktidar ve muhalefet partilerinin samimi işbirliği ile hazırlanan, 5545 sayılı Milletvekili Seçimi Kanunu ile 1950 yılı Şubat ayı içinde fiilen son bulmuş ve 14 Mayıs 1950 Milletvekili Genel Seçimleri ile Türkiye’de yeni bir dönem başlamıştır...” ??? Karakullukçu daha sonra, bu dönemin 1955 yılı Kasım ayında iktidar milletvekilleri ile iktidar partisi örgütünün iktidarı fiilen elinde tutan birkaç kişi tarafından itibarsızlaştırılması, kapıkululaştırılması süreci başlamasıyla, 2. tek parti döneminin başladığını vurgulamakta, bu dönemin Türkiye demokrasisinin toptan boğulduğu karanlık bir darbeye sürüklenmesine yol açtığını, 2. tek parti döneminin karanlığının darbenin karanlığının anlaşılmasını zorlaştıracak kadar koyu olduğunu söylemektedir. Karakullukçu’ya göre, 3. tek parti dönemi görece kısa sürmüş, arkasındaki seçmen desteğini fiilen kaybettiğini bilen Başbakan’ın (Turgut Özal) 1989 yılında kendisini TBMM grubuna Cumhurbaşkanı seçtirmesi ile başlamış ve 1991 Milletvekili Genel Seçimleri ile son bulmuştur. Ona göre, 1991 yılında iktidar olanlar, Türkiye’ye en büyük hayal kırıklıklarından birini yaşatmış, Türkiye’de çok partili rejimin derinleşmesinin başarılması yerine, sonunda yeniden tek parti rejimine mahkum olmamıza giden yolu açmışlardır. Bugün de 4. tek partili dönemi yaşadığımızı ve bunun mutlaka kapatılması gerektiğini ileri süren Günhan Karakullukçu’nun görüşlerine katılmamak elde değil. Zaten kendisi de, siyasi eylemini bu noktaya odaklamış bulunuyor. Bazı partilerden teklif aldığını, ama milletvekili adaylarının, parti genel başkanları ve çevresindeki birkaç kişi tarafından tayin edildiği bu yapı içinde yer almak istemediğini belirtiyor. ??? Gerçekten de, bugünkü yapının bir demokrasi olduğunu, milletin seçtiklerinin kararlarının geçerli olduğunu söylemek olası değil. Bir zamanlar “Numaracı Cumhuriyetçiler”in sıkı sıkıya sarıldıkları, “seçilmişleratanmışlar” ayrımının bizde hiç geçerli olmadığını, Uğur Mumcu yıllar önce belirtmişti. Bırakınız bir yana, atanmışların da, yasal ölçütlerine uyulması koşuluyla, demokrasiler içinde anayasal bir yerleri olmasını, ama seçilmiş dediklerimiz de gerçekte birer atanmıştan başka bir şey değillerdir. Sekiz yıl kadar önce, Adalet Bakanlığı da yapmış olan parlak ve gerçekten demokrat siyasetçi Hasan Denizkurdu (bu siyasi yapıyla doku uyuşmazlığı yüzünden politik yaşamını kendisi erken noktaladı) “atanmışların” seçilme kriterlerinin, seçilmişlerin atanma ölçütlerinden “daha nesnel olduğu”nu söylüyordu kendisiyle yaptığım bir televizyon söyleşisinde... Kimse yadsıyamaz ki, bugün bize, seçilmiş diye sunulanlar, aslında parti genel başkanları tarafından atanmış kişilerdir. Partilerin üyeleri, kendi milletvekili adaylarını seçmiyorlar, parti yandaşlarının tek yaptıkları şey, liderin atadığı adayın milletvekilliği sürecini tekemmül ettirmekten, (tamama erdirmek) başka bir şey değil. Bu yüzdendir ki, demokrasiyi getirecek gerçek bir seçimin olabilmesi için ortaya iki sandık konması, birinde bütün parti üyelerinin adaylarını saptaması, ardından yapılacak seçimde, ikinci sandıkta adaylar arasından seçim yapılması gerekir. 22 Temmuz seçimlerinde böyle bir şey olmayacak, onun için de sonucu ne olursa olsun, o seçimler de, gerçek demokratik seçim niteliğini taşımayacak. Devam edeceğim. AKP’den 25 yaş manevrası ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP, seçim takvimini etkileyeceği gerekçesiyle askıya aldığı 25 yaşla ilgili anayasa değişikliğinin ikinci tur görüşmelerini bugün gerçekleştirecek. 25 yaşla ilgili hüküm paketten çıkarılarak yalnızca bağımsız adayların birleşik oy pusulasında yer almasına ilişkin hüküm oylanacak. Anayasa değişikliği yapılmamasına karşın Başbakan Tayyip Erdoğan, 25 yaşındakileri aday göstereceklerini belirterek “Neticesi ne olur bilemem” dedi. Eski Adalet Bakanı Cemil Çiçek ise 25 yaşın anayasal bir norm olduğunu, genel seçimlerde uygulanabileceğini savundu. Yüksek Seçim Kurulu Başkanvekili Ahmet Başpınar ise milletvekili seçilme yaşının 25’e indirilmesine ilişkin düzenlemenin 22 Temmuz’da yapılacak seçimde uygu ? AKP, 25 yaşla ilgili anayasa değişikliği paketinin ikinci tur görüşmelerinin bugün yapılmasına karar verdi. Görüşmeler sırasında bir önerge verilerek 25 yaşla ilgili hüküm paketten çıkarılacak. Eski Adalet Bakanı Cemil Çiçek 25 yaşın anayasal bir norm olduğunu, bu nedenle genel seçimlerde uygulanabileceğini savundu. lanıp uygulanamayacağı yönündeki sorular üzerine, konunun gündemlerinde olmadığını kaydetti. AKP, 25 yaşla ilgili anayasa değişikliği paketinin ikinci tur görüşmelerinin bugün yapılmasına karar verdi. Görüşmeler sırasında bir önerge verilerek 25 yaşla ilgili hüküm paketten çıkarılacak. Bağımsız adayların birleşik oy pusulasında yer almasına ilişkin hüküm oylanarak TBMM’den geçirilecek. Bu düzenlemeyle seçime bağımsız adaylarla girmeye karar veren DTP’nin önünün kesilmesi hedefleniyor. Mevcut sisteme göre bağımsız adaylar, birleşik oy pusulasında yer almıyor ve pusulaları ayrı bastırılıyor. Seçmenler, adayların pusulalarını elden alarak zarfa koyuyor. Doğu ve Güneydoğu’da okumayazma oranının düşüklüğü dikkate alınarak elden verilen pusularla oy kullanmak yerine birleşik oy pusulasında bağımsız adaya oy vermenin DTP’ye verilecek oyu düşüreceği belirtiliyor. lerin milletvekili adayı gösterilmesine karar verdi. Erdoğan, “25 yaşındakileri aday göstereceğiz. Neticesi ne olur bilmem” diye konuştu. Eski Adalet Bakanı Cemil Çiçek ise “AKP, 25 yaşındaki adayların başvurusunu kabul edecek. O konuda bir sorun yok. Çünkü anayasa değişti ve seçilme yaşı 25 olarak belirlendi. Anayasa üst norm olduğu için anayasa hükmü uygulanır. Anayasa hükümleri Seçim Yasası hükümlerinin üstündedir” dedi. AKP bu konuda son kararı ise Yüksek Seçim Kurulu’na bırakıyor. TBMM’de, ge Son karar YSK’nin Erdoğan, dün bakanlarla yaptığı toplantı sonucunda anayasa değişikliği olmamasına karşın 25 yaşındaki çen yıl ekim ayında anayasa değişikliği yapılarak milletvekili seçilme yaşı 25’e düşürüldü. Bu değişikliğin ardından da Milletvekili Seçilme Yasası’nda buna koşut düzenlemeyle birlikte bağımsız adayların birleşik oy pusulasında yer almasına ilişkin değişikliğe gidildi. Anayasaya göre, seçim yasalarında yapılacak değişiklikler 1 yıl içinde yapılacak seçimlerde uygulanamıyor. Bu düzenlemelerin 22 Temmuz’daki seçimde uygulanabilmesi için anayasanın söz konusu hükmünün değiştirilmesi gerekiyor. AKP bu değişiklik için paket hazırlamıştı. Ancak paketin seçim takvimini etkileyebileceği kaygısıyla ikinci tur görüşmeleri ertelenmişti. AKP şimdi ise anayasal değişiklik yapılmamış olmasına karşın 25 yaşındakileri aday göstereceğini açıkladı. YÜKSEK SEÇİM KURULU: İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN AKP HIZLI ÇALIŞIYOR Cep telefonuyla propaganda yasak ? Seçim ve propaganda döneminde uygulanacak yasaklar belirlendi. Buna göre, 12 Temmuz tarihinden itibaren makam otomobilleri kullanılmayacak. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yüksek Seçim Kurulu (YSK), seçim ve propaganda döneminde uygulanacak yasakları belirledi. Buna göre, 3 Kasım seçimlerinde yoğun olarak Genç Parti tarafından kullanılan cep telefonuyla propagandaya da yasak getirildi. YSK yasakları iki ayrı başlık altında düzenledi. Buna göre düzenlemeler seçimin başlangıç tarihi olan 4 Mayıs 2007’den itibaren seçim dönemine ilişkin yasaklar ile 12 Temmuz’da başlayacak propaganda dönemine ilişkin yasaklardan oluşacak. Seçim döneminde belediye ya da özel kişi veya kurumlara ait billboard, ilan ya da reklam panoları, talep eden siyasi parti veya bağımsız adaylara talep etmeleri halinde eşit miktar ve sürede kiralanacak. Seçim zamanında, genel yollar üzerinde, mabetlerde, kamu hizmeti görülen bina ve tesislerde seçim çalışması yapılamayacak. Propaganda için kullanılan el ilanları ve diğer matbualar üzerinde, Türk bayrağı, dini ibareler bulundurulmayacak. Seçim propagandalarında, Türkçe’den başka dil ve yazı kullanılmayacak. 12 Temmuz’dan itibaren başbakan, bakanlar ve milletvekilleri, yurtiçindeki seçim propagandasıyla ilgili gezilerinde makam otomobillerini kullanamayacak. RTÜK Başkanı Zahid Akman, YSK kararı ile artık siyasi parti reklamlarının televizyonlarda yayımlanamayacağını belirterek yasağa uymayan ulusal kanallara 15 güne, yerel kanalara ise 7 güne kadar yayın durdurma cezası ve ulusal kanallara TL üzerinden 5 milyara, yerel kanallara ise 100 milyona kadar para cezası verileceğini kaydetti. Karambolde yasa çıkarıyorlar ? Hükümet, cumhurbaşkanı seçimi ve erken seçim tartışmaları arasında daha önce olsa görüşmeleri günlerce sürecek yasa tasarılarını saatler içinde TBMM’den çıkarıyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP hükümeti, gündemin cumhurbaşkanlığı seçimi ve erken seçime kilitlenmesinden yararlanarak tartışmalı yasa tasarılarını hızla TBMM’den geçiriyor. İnternete sansür getireceği gerekçesiyle eleştirilen internet suçlarına ilişkin yasa tasarısı ile yıllardır tartışılan ve sivil toplum örgütlerinin sert tepki gösterdiği nükleer santral kurulmasına ilişkin yasa tasarısı hızla TBMM’de kabul edildi. AKP hükümeti, cumhurbaşkanı seçimi ve erken seçim tartışmaları arasında daha önce olsa görüşmeleri günlerce sürecek yasa tasarılarını saatler içinde TBMM’den çıkarıyor. Bu tasarılardan bazıları şöyle: İnternet suçları: İnternete sansür getirdiği gerekçesiyle eleştirilen, Adalet Komisyonu’ndaki görüşmeleri günlerce süren tasarı, geçen hafta bir gün içinde TBMM’de kabul edildi. Tasarıyla, internet ortamında yapılan ve intihara yönlendirme, çocukların cinsel istismarı, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma, sağlık için tehlikeli madde temini, müstehcenlik, fuhuş, kumar oynanması için yer ve olanak sağlama suçları, Atatürk aleyhine işlenen suçlar hakkında yasada yer alan suçlarda erişimin engellenmesine karar verilebilecek. namikzafer@yahoo.com İstifalar tamamlandı Ömer Dinçer’in aday adaylığını değerlendiren CHP lideri Baykal, bakanların yerine müsteşarların getirilmesinin yapay ve göstermelik olduğunu söyledi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer’in, AKP’den milletvekili aday adayı olmasını değerlendirirken “Bu, AKP’nin kadrolaşma politikasının yansıması. Şaşırtıcı değil” dedi. Baykal, görevinden ayrılan bakanların yerlerine müsteşarların getirilmesinin de “yapay, göstermelik” olduğunu söyledi. 22 Temmuz’da yapılacak genel seçimler için istifalar önceki gün akşam son dakikalara kadar sürdü. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in damadı Mustafa Kemal Kısacıkoğlu Eximbank’taki görevinden CHP milletvekili adayı olmak için istifa etti. Aday adaylığı için görevlerinden istifa eden kamu çalışanları ve bazı kentlerin önde gelenlerin adları şöyle: AKP: Bartın İl Özel İdaresi Genel Sekreteri İbrahim Kayış, Antalya Tarım İl Müdürü Bedrullah Elçin, Antalya Bayındırlık İl Müdürü Ali İhsan Öztürk, Atatürk Devlet Hastanesi Başhekimi Abdurrahman Arıcı, Antalya Su ve Atıksu İdaresi (ASAT) Genel Müdürü Faruk Karaçay. CHP: Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü İbrahim Uysal, İstanbul İl Başkanı Şinasi Öktem, Antalya Devlet Hastanesi Başhekim Yardımcısı Ulvi Sarıbaş, Antalya Devlet Hastanesi Ortopedi Uzmanı Arif Bulut, Akdeniz Üniversitesi Organ Nakli Merkezi Müdürü Prof. Alper Demirbaş, Prof. Meral Sağır, Prof. Duran Canatan, Bartın Vali Yardımcısı Dr. Celal Dinçer, Bartın Belediye Başkanı M. Rıza Yalçınkaya. Bartın Vali Yardımcısı Dr. Celal Dinçer ile Beşiktaş Belediye Başkan Yardımcısı Mimar Koray Bayraktaroğlu MHP: Bartın İl Özel İdare İçme Suları Şube Müdürü Turay Haliloğlu. tada, paralellik ortada, onun düşünceleri ortada, ekleyecek bir şey yok” dedi. Baykal, anayasanın, seçimlere giderken kritik üç bakanlık olan İçişleri, Adalet ve Ulaştırma bakanlıklarının, bağımsız bakanlıkların elinde olmasını öngördüğüne dikkat çekerken de şu görüşleri dile getirdi: “Bu, seçimi adaletli hale getirmek amacını taşıyan bir uygulama. Ama ne görüyoruz? Bakanlar ayrılıyor, yerine müsteşar geliyor. O müsteşarı oraya getiren, bakan. Zaten bakan, müsteşar hep birlikte davranmışlar. Bunlar çok yapay, göstermelik düzenlemeler. Gerçekten seçime giderken bağımsızlığı, tarafsızlığı güvence altına almaya ihtiyaç var. Ama bunu, sadece bu üç bakanlığa bakarak sağlamak mümkün değil. Ortada sözde özerk kuruluşlar var. Bir TMSF var. Türkiye’nin çok önemli bir gazetesine, televizyonuna el koymuş, istediği gibi yönlendirecek, sonra Adalet, Ulaştırma bakanlıklarında bakanı indirip yerine müsteşarı getirerek ‘seçimi daha bağımsız bir seçim haline getirdik’ diye kendimizi inandıracağız.” AKP’ye sert eleştiri Baykal, seçim sürecinde yaşanan gelişmeler konusunda AKP’yi sert bir dille eleştirdi. Baykal, Ömer Dinçer’in milletvekili adayı olmak üzere Başbakanlık Müsteşarlığı’ndan istifasına ilişkin soru üzerine, “Bu, AKP’nin kadrolaşma politikasının yansıması. Şaşırtıcı değil. Başbakanlık Müsteşarı, AKP’den aday. Zihniyet, anlayış or Devletten 15 yıl enerji alım garantisi Nükleer santral kurulması: Türkiye’de nükleer santral kurulması yıllardır tartışılıyor. Sivil toplum örgütleri, hükümetin nükleer santral kurma kararı almasından itibaren santral kurulması planlanan Akkuyu ve Sinop’ta mitingler düzenleyerek tasarıya tepki gösterdi. Tasarı ise CHP’nin muhalefetine rağmen önceki gün TBMM’de kabul edildi. Tasarıya göre, Türkiye’de nükleer santral kurulması, işletilmesi ve enerji satışına izin verilecek. Nükleer santral yapacak özel şirketlere, devlet 15 yıl süreyle enerji alım garantisi verecek. Alım garantisi olmadan da şirketler, nükleer santral yapabilecek. asirmen?cumhuriyet.com.tr YSK BAŞKANI MUAMMER AYDIN Adaylıktan çekilme dilekçesi TBMM’de okundu Cumhurbaşkanı, zamanlamayı eleştirdi ‘Seçmen azalmadı fazlaları temizledik’ İLHAN TAŞCI Cumhurbaşkanlığı seçim süreci sona erdi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP’nin Cumhurbaşkanı adayı Abdullah Gül’ün adaylıktan çekilmesine ilişkin dilekçe TBMM’de okundu. Böylece Cumhurbaşkanlığı seçim süreci sona erdi. Başbakan Tayyip Erdoğan, Meclis’in ay sonuna kadar çalışacağını belirtirken Deniz Baykal, “derhal seçime gidilmesi gerektiğini” söyledi. Genel kurulda dün yapılması gereken Cumhurbaşkanlığı seçimi oylaması, Gül’ün adaylıktan çekilmesi üzerine gerçekleştirilemedi. Genel kurulda Gül’ün “11. Cumhurbaşkanlığı adaylığından çekiliyorum” ifadesinin yer aldığı dilekçesi okundu. TBMM Başkanvekili Nevzat Pakdil, “Cumhurbaşkanı adayı kalmadığından, cumhurbaşkanı seçimi yapılma imkânı kalmamıştır” açıklamasını yaptı. Seçim dönemi nedeniyle istifa eden adalet, içişleri ve ulaştırma bakanlıklarına atanan Fahri Kasırga, Osman Güneş ve İsmet Yılmaz da dün TBMM Genel Kurulu’nda yemin ederek resmen görevlerine başladılar. Sezer’den anayasa paketine veto sinyali ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in, “Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesine ilişkin anayasa değişikliğinin çok sıkışık bir dönem içerisinde değerlendirildiğini, daha uzun vadeli bir değerlendirme yapılması gerektiğini ifade ettiği’’ belirtildi. Sezer dün Gazi Üniversitesi Öğretim Üyeleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Nurettin Abacıoğlu ve beraberindeki heyeti Köşk’te kabul etti. Abacıoğlu, görüşmeden sonra gazetecilerin soruları üzerine, Sezer’e “demokratik, laik, sosyal hukuk devleti ve Cumhuriyetin temel ilkelerinin ayakta tutulmasıyla ilgili önemli bir mücadele vermesi’’ nedeniyle teşekkür ettiklerini kaydetti. Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesini öngören anayasa değişikliğinin görüşmede gündeme gelip gelmediğinin sorulması üzerine Abacıoğlu, şunları kaydetti: “Var olan parlamenter sistemin bir halk oylaması biçimiyle çözüme ulaşabileceği, kanısında olmadığını ifade etti. Bunun da çok sıkışık bir dönem içerisinde değerlendirildiğini daha uzun vadeli bir değerlendirme yapılması gerektiğini ifade etti.’’ Sezer ayrıca TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Tuğrul Kutadgobilik ve beraberindeki yönetim kurulu üyelerini de kabul etti. ANKARA Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Muammer Aydın, 4 milyon dolayında mükerrer seçmen iddiasının gerçeği yansıtmadığını belirterek değişik nedenlerle seçmen kütüğünden toplam 1 milyon 310 bin kişiyi sildiklerini bildirdi. YSK Başkanı Aydın, önceki gün askıya çıkan seçmen listesindeki toplam sayının 41 milyon 269 bin 183 olduğunu belirterek “Bunun 39 milyon 668 bin 817’si TC kimlik numarası olan seçmen. 1 milyon 600 bin 366’sı ise kimlik numarası olmayan, ancak oy kullanabile cek seçmen” dedi. 2004 yerel seçimlerinde 43 milyon seçmenle listeye çıkıldığını anımsatan Aydın, seçmen sayısının azalma gerekçesini şöyle açıkladı: “Türkiye’nin her yerinde bilgisayar ortamında seçmen kütüğünü düzenledik.. Bu sisteme geçerken de bazı kayıtları sildik. Şimdi ise tüm Türkiye genelinde seçmen kütüğünü bilgisayar ortamında düzenledik. Bunların neticesinde seçmen kütüğünde mükerrer olan, ölen, asker olan, hükümlü, kısıtlı, itiraz yoluyla silinenler; Mernis ve kütük karşılaştırmasıyla mükerrerlerin silinmesi de var.” Seçim yatırımı 17 yeni üniversite: YÖK ve üniversite çevrelerinden gelen eleştirilere karşın 17 yeni üniversite kurulmasına ilişkin tasarı TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edildi. Hükümet, erken seçimden önce tasarıyı TBMM’den geçirmeyi planlıyor. 4’ü İstanbul’da olmak üzere 5 vakıf üniversitesi kurulmasına ilişkin yasa tasarısı da TBMM Genel Kurulu’ndan geçti. CUMHURİYET 04 K