18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 NİSAN 2007 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr 13 ANKARA PAZARI YAKUP KEPENEK Bakkallık ölüyor Ekonomi Servisi Araştırma şirketi Nielsen’in her yıl gerçekleştirdiği perakendeci sayıları tespit çalışmasına göre 1998’de 2 bin 135 olan hiper, süper ve zincir market sayısı 2007 itibarıyla 7 bin 221’e ulaştı. Nielsen’in, alışveriş alışkanlıklarını incelediği araştırmasına göre, Türkiye 1990’lı yıllardan itibaren özellikle ürün dağıtım ağının şekil değiştirmesiyle birlikte hızlı bir süpermarketleşme sürecine girdi. 10 yılda sayıları yaklaşık 3.5 kat artan süpermarketler, geleneksel perakendeciliği de yavaş yavaş geriletmeye başladı ve özellikle bakkalların ticaretteki ağırlıkları azaldı. Çığlığı Duymak Anıtkabir yürüyüşünden bu yana bir haftadan fazla bir süre geçti. Yürüyüşün değişik biçimlerde yorumlanması bir yana; ondan çıkarılması gereken en önemli sonuç, sergilenen Cumhuriyet duyarlılığıydı. Bu duyarlılık, mitinge katılan “siyasetçilere” yöneltilen çok önemli bir önermeyi içeriyordu: “Birleşiniz!” Bu önerme şöyle de söylenebilirdi: “Laik cumhuriyeti ve sol değerleri savunan siyasetçiler birleşiniz!” Bu çağrının yapılmasının ana nedeni de, geniş kitleleri harekete geçiren temel etkenin, “laikliğe dayalı” yaşam tarzının yitirileceği kaygısı ya da korkusuydu. Mitingdeki çağrı, aslında, solda siyaset yapan partilerin üzerinde anlaşabilecekleri programın içeriğini de veriyor. Laikliğe dayalı yaşam tarzının altyapısının oluşturulması. Soldaki partiler, demokratikleşme ve ekonomik kalkınmayı birlikte gerçekleştirecek, toplumun geleceğine güveninin temelini oluşturacak; düşmanlığı değil, dostluğu; ayrışmayı değil, barış içinde birlikte yaşamayı esas alacak bir tasarımlar demeti üzerinde anlaşmalıdır. Yıllardır ülke bir büyük çelişkiyi yaşıyor. Sağcı büyük partiler özellikle 1980’li ve 1990’lı yıllarda belirginleşen bir süreçte gerçekte ilerici olmasalar da ilerici görünüyor ya da öyle algılanıyor. Oysa niteliği gereği sağ ilerici olamaz. Birileri ilerici gösterse de, AKP de kendini ilerici olarak tanımlamıyor; “ılımlı İslamcı” ya da “muhafazakâr demokrat” gibi, net bir görüntü vermeyen kimlikler kullanıyor. Buna karşılık soldaki partiler de, CHP dahil, demokrasi ve ekonomi bağlamında yenilikçilikten ve ilericilikten uzaklaşmış “görüntüsü” veriyor. Bu durumda, siyaset içerde ve dışarda yanlış algılanıyor; “taşlar yerine oturmuyor”. Türkiye solu, son gelişmelerin de katkısıyla, büyük tarihsel yanlışı düzeltmelidir ve düzeltebilir. Düzeltmenin yolu, solun temel değerlerinden ödün vermeden, gerek siyasal gerekse ekonomik alanda ilerici bir tutumla çağı, yani dünyadaki gelişmeleri yakalamaktan geçiyor. Günümüzün küreselleşme sürecinde, yalnızca yerli ve ulusal çıkarları koruyan ve kollayan değil, ek olarak bu sürece etkin bir biçimde katılan ve katkı yapan bir “sermaye birikimi modelini” oluşturmak gerekiyor. Bu ekonomik gelişme modeli, bütüncül bir yaklaşımla, “üretimi” temel alan ve bu üretimi bilim ve teknoloji eksenine yerleştiren bir öze sahip olmalıdır. Yaklaşım, kaçınılmaz olarak, iletişim, enerji, bankacılık gibi gelişmenin stratejik sektörlerinde kamu kesiminin yerinin belirlenmesini olanaklı kılar. İşgücünün niteliğinin güçlendirilmesi; tarım, sanayi ve hizmet sektörlerinin yeniliği esas almasının sağlanması; bunların eğitim, bilim ve araştırma ile tamamlanması ve bütün bunların kurumlaşma ve uzun dönemli amaçlarla donanımı, bu bağlamda ana noktaları oluşturuyor. Siyasal alanda yapılacak çok iş var: Özgürlük ve eşitliği güçlendirmek, 12 Eylül’ün yasal ve kurumsal kalıntılarını özgürlükçü bir anlayışla ve kurumlaşmayı öne çıkararak ayıklamak, artı özgürleşmeyi ekonomi ile temellendirmek. Yani kişisel ve örgütsel özgürlüklerin ekonomik olanaklarla tamamlanmasını sağlamak. Çalışma ve eğitim haklarını; sağlık ve en az gelir düzeyine sahip olma “hakkına” dayalı toplumsal koruma ağının toplumun en alt gelir kesimlerini kapsamasını sağlamak gerekiyor. Siyasetin tıkanıklığının en önemli nedenlerinden biri örgüt içi demokratik katılımcı süreçlerin işlemesindeki yetersizliklerdir. Bu bağlamda, yalnız siyasi partiler ve seçim yasalarının bu anlayışla yenilenmesine değil, bunlarla birlikte sendika, oda, dernek ve kooperatiflerin, giderek şirketlerin üyelerinin ve ortaklarının haklarını koruyan ve güçlendiren yasal düzenlemelere büyük gereksinim vardır. Kamu yönetiminin halka hizmet, etkinlik ve verimlilik ilkeleriyle yeniden düzenlenmesi; ülkenin kötü yönetilen dış ilişkilerinin düzene girmesinin ve yerel yönetimlerin rant dağıtım alanı olmaktan çıkarılmasının da böyle bir programın başlıca tamamlayıcılarıdır. Solda siyaset yapan partilerin üst yöneticileri, başta CHP olmak üzere, demokratik ve ekonomik alanlarda ilerici öncülüğü esas alan bir “onarım ve gelişim” programı üzerinde hiç zaman yitirmeden “birleşmelidir”. Mitinge katılan ve katılamayan milyonlardan yükselen gözyaşlarına karışan çağrıyı duymamanın tarihsel ve toplumsal sorumluluğu çok, ama çok ağır olur. ??? Geçen günlerde iki değerli insanımızı, Ali Dinçer ve Eralp Özgen’i yitirdik. Tüm sevenlerine başsağlığı diliyorum.. ? Türkiye’de süpermarket sayısı son 9 yılda 7 bin 221’e çıkarken bakkal sayısı 167 binden 130 bine düştü. Araştırma şirketi Nielsen’in tespitlere göre, herhangi bir nokta açılan süpermarket, çevredeki bakkalların kapanmasına yol açmasa bile işini düşürüyor. Bakkallara ve orta marketlere bakıldığında, sayılarının 9 yılda yaklaşık 167 binden 130 bin civarına düştüğü görülüyor. Kapanan dükkân sayısı yaklaşık olarak yüzde 22’yi bulurken herhangi bir noktada açılan süpermarket, kaçınılmaz olarak çevresindeki bakkal sayısını etkiliyor. 2500 m2 satış alanına sahip bir hipermarketin açılması çevrede 217 bakkalın kapısına kilit vuracağı anlamına gelmiyor, ancak süper ve hipermarket sayısındaki artış her ihtimalde direkt olarak bakkal sayısındaki düşüşü artırıyor. Araştırmada, “Genel olarak günümüz Türk perakende sektörü yaklaşık yüzde 48 oranındaki geleneksel perakende pazar payıyla, 1980’lerin Avrupa perakende pazarına çok benziyor. Buna karşın, AB’de modern perakendecilerin pazar payı her geçen gün arttı ve 1985’te yüzde 59 iken 2004’te bu oran yüzde 86’ya çıktı. Öte yandan AB ülkelerinde her bir milyon nüfusa ortalama 15 hipermarket ve 150 süpermarket düşerken bu rakam Türkiye’de henüz 4 hipermarket ve 12 süpermarket civarında” denildi. Süpermarketlerin sigara hariç tüm hızlı tüketim ticaretinden aldığı pay ise 2006 itibarıyla 1998 senesine göre 24 puan artarak yüzde 52.4 oldu. Buna karşılık orta market ve bakkallar 25 puan düşüşle yüzde 37 ve uzman perakendecilerin aldığı pay 1 puan artarak yüzde 10 oldu. Geleneksel formattaki perakendeciyi, yani bakkal ve büfeleri ayakta tutan en önemli tüketim maddesi sigara. Sonra diğer günlük tüketilen ürünler geliyor. DÜNYA EKONOMİSİNE BAKIŞ / ERGİN YILDIZOĞLU LONDRA [email protected] http://erginyildizoglu.blogspot.com Revizyonizm ve Restorasyon Bir Yugoslav atasözü der ki: “Geçmiş en belirsiz dönemdir, çünkü her gün yeniden yazılır.” Bugünlerde, yine geçmiş yeniden yazılmak isteniyor. Cumhuriyetin ilk dönemini faşizm olarak betimlemeye yönelik bir “revizyonist” çaba söz konusu. Önemli olan, bu çabanın içeriği değil (onunla akademik düzeyde hesaplaşmak kolay), arkasındaki gündem... Üstelik, bu “revizyonizm”, küresel çapta bir restorasyon sürecinin parçası: Fransız Devrimi’nin, sömürgeciliğin ve emperyalizmin, Rus Devrimi’nin ve de insanlığın biyolojik tarihine ilişkin bir revizyonizm bu. Birincisi, aslında Fransız Devrimi diye bir şey olmadığını savunuyor. İkincisi, sömürgeciliği ve emperyalizmi, uygarlaştırıcı, barış getirici bir süreç olarak yorumluyor. Üçüncüsü, Rus Devrimi’nin aslında sıradan bir siyasi darbe olduğunu ileri sürüyor. Dördüncüsüyse evrim kuramının yerine yaradılış kuramını koyarak bilimsel paradigmayı altüst etmeye çalışıyor. Bir taraftan modern tarihin devrimci atılımları, halk iradesi, “öznesi” tarihten silinmeye çalışılırken, emperyalizm ve sömürgecilik meşrulaştırılıyor; bu “restorasyonu” desteklemek için, Aydınlanma düşüncesinin temel taşları sökülerek Kopernik Devrimi yıkılmaya çalışılıyor. Çünkü, kentsoylu uygarlık, bugün, nihilist bir konjonktürdedir; varlığını açıklayacak hiçbir ahlaki, tarihsel, siyasi gerekçesi kalmamıştır: Birileri bu boşluğu, tarihin tekerleğini geri çevirerek, halkın değil, Tanrı’nın iradesine dayanarak aşmayı planlıyor. Bu nedenle, “uygarlıklar çatışması”, çeşitli dinlere atıfla betimlenen insan kümeleri arasında değil, bizzat kendi geleneğine ihanet etmeye başlayan kentsoylu uygarlıkla, onun geleneğinin mirasına sahip çıkmaya çalışanlar arasındadır. Bu yeniden yazma sürecine, ben de, Türkiye’nin son 25 yılına bakarak, bugün gündemi belirleyen üç sorunun (Kürt sorununun, siyasal İslamın, ekonominin ve kültürün “yabancılaşmasının” uluslararası sermayenin mülkiyeti belirleme süreçleri altına geçişi) tarihine ilişkin bir tezle(!) katılmak istiyorum göre yeniden düzenlendiler. Kamu işletmelerinin, mali sektörün, sanayi piyasalarının, arazilerin yabancı sermaye tarafından mülk edinilmesi; sokakları, ekranları yabancı sermayenin iktidarını taşıyan imajlarının doldurması, yeni kuşakların kimlik oluşturma süreçlerini belirler, kimlik krizlerine yol açar hale gelmesi hep bu sürece ait olgulardı. Diğer iki sorun 12 Eylül öncesinde Kürt sorunu, sosyalist hareketin sorunları kümesine aitti. O zaman Kürt sorununun paradigması bölünmeye, ayrılmaya değil; daha derin, eşitlikçi, demokratik ve adaletli bir bütünleşmeye ilişkindi. Kürt sorununu çözmeye çalışan Türk ve Kürt kökenli sosyalistlerin, devletle olduğu kadar Kürt eşrafıyla, aşiret liderleriyle, yerel seçkinleriyle de (ki bunların hepsi zamanın siyasal iktidar matrisine iktidar blokuna ve destek sınıflarına aittiler) başları her zaman dertteydi. 12 Eylül sonrasında gündeme gelen ekonomik yeniden yapılanma süreci verili bölüşüm ilişkilerini dağıtmaya başlarken bu iktidar matrisi bozulmaya, Kürt seçkinleri, eşrafı ve kentsoylu kesimleri başlarının çaresine bakmaya çabalarken, artık sosyalist hareketten kopmuş (sosyalist hareket imha edildiğinden) PKK’yi de içeren yeni Kürt hareketine doğru yöneldiler. 1990’larda PKK bu destekle enerji kazanırken, karşısında da “Susurluk süreci” denen şey şekilleniyordu. O dönemde AB süreci hızlanır, Gümrük Birliği bölüşüm ilişkilerine bir darbe daha vurur, ABD’nin bölge politikaları emperyal biçimler almaya başlarken Kürt sorunu uluslararası bir boyut kazanmaya başladı: Türkiye’yi yönetemeyenler sorunu çözmeye ilişkin inisiyatifin de ellerinden kaçtığına şahit oldular. Neoliberal politikalar orta büyüklükte yerel sermaye ile büyükuluslararasılaşmış sermaye arasındaki bölüşüm ilişkilerini yeniden şekillendirir, kentlerdeki emekçi kesimleri daha da yoksullaştırır, kırsal yapıları tahrip eder, kent proletaryasının bileşimi kırdan yeni gelen muhafazakâr kesimlerin etkisiyle değişirken, siyasal İslam, tabanını ilk kez emekçi kesimlere, varoşlara doğru genişletmeye başladı. Sonuç Refah Partisi’nin yükselişi, belediyeleri ele geçirmesi, ErbakanÇiller hükümeti... Sonra, yine uluslararası etkiler devreye giriyor; AB karşıtı, milliyetçiMüslümanhalkçı özellikler taşıyan siyasal İslam, uluslararası sermayenin, ABD’nin bölge projelerine göre yeniden şekillenmeye zorlanıyor.. karşımıza, ABD’nin ve AB’nin gözbebeği ılımlı İslam AKP çıkıyor. Küreselleşmenin hem ülkede hem de küresel çapta karşılaştığı krizle AKP arasında iki boyutlu organik bir bağ var. Birincisi küreselleşme 1997’den sonra, giderek ivmesini ve istikrarını kaybetmeye, ABD hegemonyasının ekonomik, kültürel zemini sarsılmaya başlayınca, öne çıkmaya başlayan emperyal projenin en önemli ideolojik tutkalları “uygarlıklar çatışması” ve “terorizme karşı savaş” oldu. Bu ikisinin kesiştiği yerde neoliberal, küreselleşmeci (ABD kuklası) bir siyasal İslamın oluşturulmasını amaçlayan bir dönüşüm gündeme geldi. Bunun siyasi biçimi olarak, rejim değişiklikleri projelerini görüyoruz. AKP bu dönüşümün ilk örneği olarak görülebilir. AKP’den; 1990’ların başında ekonomik model dağılırken, hızla çürüyen, tökezleyen devletin “dümenindeki” seçkinleri değiştirmesi; dini motiflere dayanarak, iktidar blokunun hegemonyasını restore etmesi bekleniyordu. Geçen hafta vurguladığım gibi AKP; bir istikrar partisi değil, oluşan kriz ortamında, dışarıdan “zorlanan” bir “olayın” (ekonomik kriz) içinden çıkan bir olguydu. 14 Nisan, şimdi, karşıt bir sürecin gündeme geldiğini gösteriyor. Ama ne bu sürecin yaşayabileceğinin bir garantisi var, ne de yaşarsa alacağı biçimi bilmek olanaklı… Meclis lojmanlarına kuleli proje ANKARA (AA) Yıkımı tartışmalara neden olan TBMM eski lojman alanına yapılacak proje belli oldu. Dubleks 400 lojmanın yıkıldığı alanda, Ankara’nın en yüksek binalarının yer alacağı 1800 konut ve sosyal tesislerden oluşan bir proje uygulanacak ve mayısta satışa sunulacak. ACE Mimarlık Mühendislik Müşavirlik LTD. ŞTİ.’nin sahibi mimar Can Ersan tarafından tasarlanan proje uyarınca, 32 katlı 12 kule de yapılacak. [email protected] SAYI: 2006/8 TAL. Satılmasına karar verilen taşınmazların cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: Taşınmaz Iğdır ili, Aralık ilçesi Karşıyaka Mahallesi, Kır Mevkii, 29 ada, 36 parsel, cilt: 17, sayfa: 1.590, yüzölçümü: 2.680 m2 olarak tapuya kayıtlı, imar durumu: i53alldlb paftasından, taşınmaz üzerinde 3. sınıf A grubu yapı olmak üzere 22mxl.8 m ebadında 2 katlı betonarme karkas ev, yine aynı ada ve parsel üzerinde temeli taştan üzerinde 7 sıra briket bloklardan oluşan 138,00 m 1. sınıf A grubu yapı olarak ihate duvarı ve yine aynı nitelikte temeli taştan üzerinde 4 sıra briket bloklardan oluşan 84 m ihate duvarı mevcut olup, taşınmaz 15 seneliktir. Bu parselin 2.460 m2’si bahçe, bu bahçe üzerinde 100 adet kavak ağacı, 30 adet kavak fidanı, 1 adet elma (23 yıllık) ağacı, 4 adet (67 yıllık) kayısı ağacı, 2 adet ceviz ağacı (67 yıllık), 8 adet dut ağacı (35 yıllık) bulunmaktadır.Taşınmazın üzerindeki arazi, ev, ağaç ve yapılarla birlikte KIYMET DEĞERİ: 172.873,60 Satış Şartları: 1 Iğdır ili, Aralık ilçesi, Karşıyaka Mahallesi, Kır Mevkii, 29 ada, 36 parsel sayılı taşınmazın 1. satışı 08.06.2007 gün saat: 10:0010:10 saatleri arasında; Aralık Adliye Binası İcra Dairesi Önünde açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen değerin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakların toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak şartıyla taşınmazın satışı 18.06.2007 günü saat 10:0010:10 saatleri arasında aynı yerde ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da rüçhanlı alacaklıların alacağını ve satış giderlerini ve muhammen bedelin %40’ını geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranında pey akçesi 34.575,00 YTL veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. YTL dışındaki paralar ve başka teminat kabul edilmez. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. %18 KDV, tellaliye resmi, damga vergisi, tapu harç ve masrafları alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarının dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanununun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İki ihale arasındaki farktan ve %10 faizden alıcı ve kefilleri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 5 Şartname, ilân tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satış ilanı ilgililerin adreslerine tebliğe gönderilmiştir. Adreste tebligat yapılamaması halinde ve adresi bilinmeyenler için de işbu satış ilanının ilanen tebligat yerine kaim olunacağı ilan olunur. 7Satışı iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2006/8 TAL. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilân olunur. 09.04.2007 (İİKm.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkısahipleri de dahildir. *: Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64’e karşılık gelmektedir. (Basın: 17347) ARALIK İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI ADAPAZARI 1. İCRA DAİRESİ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI Dosya No: 2006/438 TAL. Bir borçtan dolayı ipotekli olup satılmasına karar verilen taşınmazın tapu kaydı ve yeri : Sakarya İli, Adapazarı İlçesi Güneşler Köyü 30N1 pafta, 1584 parselde kayıtlı, 892.24 m2 alanlı arsa vasfındaki taşınmaz. TAŞINMAZIN İMAR DURUMU : Belediye Başkanlığı’ndan alınan imar durumu yazılarında, ticaret sahası olarak ayrılan alanda kalmakta ve 2 katlı yapı iznine tabidir. TAŞINMAZIN HALİHAZIR DURUMU: Satışı yapılacak olan taşınmaz her ne kadar tapu kaydında arsa olarak geçiyor ise de üzerinde ön tarafı üç katlı, arka kesimi tek katlı ve kuruyemiş imalathanesi, deposu ve yönetim birimlerinden oluşan bir bina bulunmaktadır. Taşınmaz Güneşler beldesi eski Ankara yolu üzeri No: 42 adresinde bulunmaktadır. Konum olarak Güneşler Belediyesi hizmet binasının yaklaşık 100 metre kadar doğusunda ve aynı sırada yer almaktadır. Şehrin çarşı merkezine yaklaşık 2000 metre mesafededir. Tüm altyapı ve belediye hizmetleri mevcuttur. Dolmuş ve minibüs hattının geçtiği ana cadde üzerinde yer aldığından ulaşım sorunu yoktur. Parsel üzerinde yer alan bina birbirine bitişik iki binadan ibarettir. Önde cadde cephesinde yer alan bölüm 3 katlı ve betonarme olarak inşa edilmiştir. Arka kesim ise tek katlı ve depo imalathane olarak kullanılmaktadır. Öndeki bölümde yazıhane ve ofisler bulunmakladır. Dış cepheleri hazır renkli kum sıvalıdır. Üzerinde çatısı olmayıp açık teras şeklindedir. Dış pencere ve kapı doğramaları renkli alüminyumdan yapılmıştır. Zemin kattaki iki ofiste zeminler ahşap laminant kaplı duvar ve tavanlar alçı sıva ve saten boyalıdır. Ayrıca tavanlarda alçı kartonpiyer mevcuttur. İç ortadaki merdiven boşluğu seramik merdiven zeminleri ise mermer kaplıdır. Tüm katlar aynı özelliktedir. En üst katta iki oda dışında lavabo WC bulunmaktadır. Orta katta ise ayrıca küçük bir çayocağı ve mutfak bölümleri vardır. Binada faal vaziyette kalorifer tesisatı mevcut olup asansör yoktur. Bu kısmın oturma alanı 90 m2 olup üç katın toplam inşaat alanı 270 m2’dir. Arka kesimde depo ve imalathaneye öndeki binanın iç ortasından girilebilmektedir. Ayrıca sol yan cepheden ana giriş kapısı vardır. Arka binanın çoğunluğu tek gözlü ve yaklaşık 7 metre yükseklikte olup yan duvarları yarı yüksekliğe kadar tuğla örülü ve sıvalı sonraki kısımları ise alüminyum labri kaplıdır. Bu bölümün zeminleri paridyen (parça mermer) kaplıdır.. Üzerinde demir borudan makaslı çatısı mevcut ve eternit örtülüdür. Bu kısmın dış cepheleri kısmen sıvalı ve boyalı kısmen de renkli aliminyum lamri kaplıdır. Deponun en arka kısmında yapının yüksek olmasından dolayı iki katlı bir bölüm oluşturulmuştur. Bu bölümlerin tüm zemin ve duvarları seramik kaplanmıştır. “Tavanları ise sıvalı ve boyalıdır. Bu bölümün üst katına kenarda bulunan içten merdiven ile çıkılmaktadır. Üst katıda tamamen aynı özelliktedir. Bu depo ve arkasındaki iki katlı bölümün bulunduğu yapı toplam 500 m2 kullanım alanına sahiptir. Böylece öndeki ofis bölümleri ile birlikte yapının toplam kullanım alanı 770 m2’dir. TAŞINMAZIN KIYMETİ: Satılmasına karar verilen gayrimenkule 350.000,00YTL değer biçilmiştir. (Sakarya 2. İcra Hukuk Mahkemesi 2006/319 E. ve 2007/15 K. karar sayılı ilamı ile kesinleşmiştir.) SATIŞ ŞARTLARI: 1 Taşınmazın Satışı 01.06.2007 günü saat 11.00’den 11.10’a kadar Adapazarı 1. İcra Dairesi’nin 2006/438 Talimat sayılı dosyasından Adapazarı mezat salonunda açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen değerin % 60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak şartıyla 11.06.2007 günü saat 11.00’den 11.10’a kadar Adapazarı 1. İcra Dairesi’nin 2006/438 Talimat sayılı dosyasından ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da rüçhanlı alacaklıların alacağını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin % 40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşeçektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Tellaliye resmi, damga vergisi, tapu harç ve masrafları alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2006/438 Tal. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. (İİK m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir İşbu satış ilanı tapu kaydında ad ve adresleri geçip de tebliğ edilemeyen ilgililere tebliğ yerine kaim olmak üzere ilan olunur.17.4.2007 Basın: 21421 Madde ve hareket Önce madde vardı; insanlar düşünmeye başlamadan önce, karınlarını doyurmak, cinslerini üretmek ve barınmak zorundaydılar. Bu nedenle, biz de ekonomiden başlayalım. 1980’li yıllarda, ülkenin ekonomik ve siyasi yapısı, demokratik süreçlerin, halk iradesinin, seçilmiş temsilcileri yoluyla ekonomi yönetimine yansımasını engelleyecek biçimde yeniden şekillendirildi. Artık geniş kitleler ne isterse istesin, ekonomi IMF programlarında ifadesini bulan “ekonomik yasalara” göre düzenlenecekti. Diğer bir deyişle sermayenin gereksinimlerine göre… Bu süreç işlemeye, hâkim olmaya başlayınca sermayenin yaşam koşulları (en kısa sürede en büyük kâr ve birikimi gerçekleştirme önceliği), tüm diğer kalkınma, eğitim, sanayileşme, eskinin deyişiyle “sosyal devlet”, “nurlu ufuklar”, “büyük Türkiye” projelerini tasfiye etmeye, piyasa ilişkileri kamu alanını tahrip ettikten sonra günlük yaşamın mikrokozmosunu sömürgeleştirmeye, “yaşam dünyasını”, hatta dili kendi gereksinimlerine göre yeniden şekillendirmeye başladı. Bu değişimin aklını ve enerjisini sağlayan kaynaklar uluslararası sermaye olduğundan, onun gereksinimlerinin ifadesi olan ahlaki, estetik değerler giderek sürece damgalarını vurdular. 1970’lerin sonunda, bir önceki 25 yılın bölüşüm ilişkileri, sınıf ittifakları hızla çöküyordu. Bu ilişkiler ve ittifaklar, 1980’li yıllarda, çok geniş sınıf ve tabakaları, bölgeleri dışlayacak biçimde yeniden, özellikle açık şiddet ve mali şiddet yoluyla gittikçe merkezileşen, daralan bir sermaye grubunun, uluslararası bağlantılarının gereksinimlerine Dosya No : 2005 506 Bir borçtan dolayı hacizli bulunan, Tapu Kaydı: Kocaeli ili Gebze ilçesi Güzeller Mahallesi G22B20D4a pafta, 3502 ada, 13 No’lu 260 m2 miktarlı arsa niteliğindeki taşınmaz. Özellikleri taşınmaz şehir merkezine yakın imar yoluna cepheli etrafı tamamen meskenle çevrili, üzerinde betonarme üç katlı yapı bulunmaktadır. Binanın zemin katında iki adet dükkân bulunmaktadır. Dükkânların demir doğrama ve demir kepenkleri takılmış ince sıvaları yapılmış, natamam haldedir. Üst kattaki bir ve ikinci normal katlarda birer daire bulunmaktadır. Bu daireler oturulur durumdadır. Aynı nitelikte ve ölçülerdedir. Bina zeminde 101 m2 miktarlı olup üst kattaki çıkmalarla birlikte toplam 341 m2 inşaat alanı vardır. Daireler üç oda salon mutfak, banyo tuvalet ve antreden mevcuttur. Salon ve odaların zemini marley, ıslak hacimlerinki seramik kaplıdır. Mutfak da betonarme mutfak tezgâhı, üstü ve duvarlar tavana kadar, banyo ve tuvaletin duvarları yarıya kadar fayans kaplıdır. PVC ,ısı camlı dış doğramalar, iç kapı ve kasaları ahşap doğramalıdır. Plastik badanalı bu daireler soba ile ısıtmalıdır. Bina çatısızdır. İmar Durumu : 1/1000 ölçekli imar planında konut alanında kalmaktadır, ayrık nizam 4 kattır. H=12,50 metre TAKS:0,40 dır. Değeri: 145.094,00 YTL Satış Saati: 14.2014.30 Açık artırma suretiyle satılarak paraya çevrilecektir. Satış Şartları: 1 Satış 29.05.2007 Salı günü yukarıda yazılı saatler arasında Gebze 1. İcra Müdürlüğü’nde açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen kıymetinin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla 08.06.2007 Cuma günü yukarıda yazılı saatler arasında Gebze 1. İcra Müdürlüğü’nde ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da bu miktar elde edilememişse taşınmaz en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak üzere artırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok artırana ihale edilecektir. Şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetinin %20’si nispetinde pey akçesi (YT Lirası veya devlet tahvili dışındaki döviz kabul edilmeyecektir) veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, tapu satım harcı satış bedelinden ödenecek, damga resmi, tahliye ve teslim masrafları ile KDV, tapu alım harcı alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4 İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın Dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarası ile Müdürlüğümüze başvurmaları ile satış ilanın tebliğ edilemeyen alakadarlara tebliğ yerine kâim olacağı ilan olunur. 16.04.2007 (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basın: 20880 GEBZE İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI Dosya No: 20071 Sat (2007/1 Sat.) Tapu Kaydı: G.O.P. ilçesi Gazi mahallesi, 967 ada, 12 parsel sayılı 242 M2’lik arsanın kat irtifakına ayrık 25/242 arsa paylı 1. kat 5 nolu daire Özellikleri: Gaziosmanpaşa ilçesi Gazi mahallesi 3/157 pafta, 967 ada, 12 parsel, 1419 sokak N0=26 kapı sayılı yer olup, üzerinde B.A.K. Sistemle inşa edilmiş bir bina bulunmaktadır, binanın cephesinin sıvasız, kaplamasız olduğu, bina giriş kapısı demir doğrama olup merdiven sahanlık ve basamaklarının kaplamasız, korkuluklarının olmadığı, borçlu adına kayıtlı 1 normal kat (5) nolu soldaki dairenin salon, iki oda. mutfak, banyo ve WC’den ibaret olduğu, doğramaları ahşap, ıslak zeminleri seramik kaplamalı, banyo ve WC duvarları tavana kadar seramik kaplı olduğu, mutfak tezgâhı ve dolaplarının olduğu, oda döşemelerinin marley kaplı olduğu, inşaat alanının 77,50 m2 olduğu anlaşılmıştır. İmar Durumu: Gaziosmanpaşa Belediye başkanlığı imar ve şehircilik müdürlüğünün 21.2.2007 tarih ve 458700 sayılı yazılarına göre Gaziosmanpaşa ilçesi Gazi mahallesi 3/157 pafta, 967 ada, 1 parsel 23.10.1996 tasdik tarihli ve 1/1000 ölçekli Gazi mahallesi revizyon imar planında iki nizam 4 katlı (H: 12,50 m) konut alanında kalmakta olduğu belirtilmiştir. Tasdikli projesine göre taşınmaz üzerine B.A.K. sistemle iki bodrum kat. zemin kat ve üç normal katlı toplam onbir bağımsız bölümden oluşan bir bina yapılması düşünüldüğü anlaşılmıştır. Değeri: 75.000,00 YTL Satış Saati: 14.10 14.20 Tapu Kaydı: Gaziosmanpaşa ilçesi Gazi mahallesi 967 ada, 12 parsel sayılı 242 m2’1ik arsanın kat irtifakına ayrılan 25/242 arsa paylı 1 kat 6 nolu daire Özellikleri: Gaziosmanpaşa ilçesi, Gazi mahal. 3/1 57 pafata, 967 ada, 12 parsel 1419 sokak N0= 26 kapı sayılı yer olup, üzerinde B.A.K. sistemle inşa edilmiş bir bina olduğu anlaşılmış, binanın cephesinin sıvasız kaplamasız olduğu, bina giriş kapısı demir doğrama olup merdiven sahanlık ve basamaklarının kaplamasız, korkuluklarının olmadığı anlaşılmıştır. Borçlu adına kayıtlı 1 normal kat (6) nolu sağdaki dairenin salon, iki oda, mutfak, banyo ve WC’den ibaret olduğu; doğramaları ahşap. ıslak zeminleri seramik kaplamalı, banyo ve WC duvarları tavana kadar seramik kaplı olduğu, mutfak tezgâhı ve dolaplarının olduğu, oda döşemelerinin marley kaplı olduğu, inşaat alanının 77.50 m2’dir. İmar Durumu: Birinci sırada satışı istenilen gayrimenkulün imar durumu ile aynıdır. Değeri: 75.000,00 YTL Satış Saati : 14.30 14.40 Açık artırma suretiyle satılarak paraya çevrilecektir. Satış Şartları: 1 Satış 05.06.2007 Salı günü yukarıda yazılı saatler arasında GAZİOSMANPAŞA 1. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’nde açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen kıymetinin % 60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla 15.06.2007 Cuma günü yukarıda yazılı saatler arasında GAZİOSMANPAŞA 1. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’nde ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da bu miktar elde edilememişse taşınmaz en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak üzere artırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok artırana ihale edilecektir. Şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin % 40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetinin % 20’si nispetinde pey akçesi (YT Lirası veya devlet tahvili dışındaki döviz kabul edilmeyecektir.) veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, tapu satım harcı satış bedelinden ödenecek, damga resmi, tahliye ve teslim masrafları ile KDV, tapu alım harcı alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4 İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın Dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarası ile Müdürlüğümüze başvurmaları ile satış ilanı tebliğ edilemeyen alakadarlara tebliğ yerine kaim olacağı ilan olunur. 17.04.2007 (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basın: 20888 TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI GAZİOSMANPAŞA 1. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN Ortaklığın giderilmesi kararına göre; Esas No: 2005/261 Davacı Oğuz Tillioğlu vekili tarafından davalılar Hüseyin Türe ve ark. aleyhine açılan Tapu iptaliTescilMüdahalenin önlenmesi davası sebebiyle, Davalılar Hüseyin Türe ve Fatma Adaklı ve Haydar Uçar’a gönderilen dava dilekçeleri ve duruşma gününe ilişkin davetiyenin bila tebliğ döndüğü, tüm aramalara rağmen adresinin tesbit edilemediğinden haklarında duruşma gününün ve dava dilekçesinin ilanen yapılmasına karar verilmiş olmakla, davalılardan Hüseyin Türe ve Fatma Adaklı ve Haydar Uçar’m duruşma günü olan 07/06/2007 günü saat 09.10’da mahkememiz duruşma salonunda hazır bulunmaları, ya da kendilerini bir vekille temsil ettirmeleri, aksi takdirde H.M.U.K’nun değişik 213. maddesi gereğince yargılamaya yokluğunda devam edileceği ve karar verileceği hususu tebligat yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 29/03/2007 (Basın: 39548) MERSİN 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ CUMHURİYET 13 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle