19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 13 NİSAN 2007 CUMA 13 NİSAN 2007 CUMA CUMHURİYET SAYFA 12 DIŞ HABERLER dishab?cumhuriyet.com.tr DIŞ HABERLER dishab?cumhuriyet.com.tr 13 Bağdat’ın ‘en iyi korunan’ yeri olan Yeşil Bölge’de patlayan bomba 2’si vekil 8 kişinin ölümüne yol açtı ‘H ABUR YETMİYOR’ Irak meclisinde intihar saldırısı U lusal Meclis’in lokantasında öğle arasından kısa süre sonra gerçekleşen saldırıda ölenlerden birinin Sünni Ulusal Diyalog Cephesi milletvekili Avad, diğerinin ise bir Kürt İttifakı milletvekili olduğu belirtildi. Bir güvenlik görevlisi, intihar bombacısının büyük olasılıkla bir milletvekilinin koruması olduğunu söylerken, bombacının, bombalı yeleğin yanı sıra bomba dolu bir evrak çantası taşıdığı kaydedildi. kâtının başarısızlığını değil, ‘’teröristlerin ve aşırılık yanlılarının kararlılıklarını’’ gösterdiğini öne sürdü. ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice ise saldırının “Irak halkının demokrasi ve istikrar üzerine kurulu bir geleceğe sahip olmasını istemeyen teröristlerin’’ işi olduğunu söyledi. Meclisten yapılan açıklamada ise bugün yapılacak olağanüstü oturumda “terorizme meydan okunacağı’’ belirtildi. Saldırı, Güney Kore’de bulunan başbakan Nuri el Maliki tarafından da kınandı. Dış Haberler Servisi Bağdat’ta güvenlik önlemlerinin en fazla olduğu Yeşil Bölge’de bulunan Irak meclisine yapılan bombalı intihar saldırısında en az ikisi milletvekili 8 kişi öldü, 20 kişi yaralandı. Irak devlet televizyonundan yapılan açıklamada, Ulusal Meclis’in lokantasında öğle arasından kısa süre sonra gerçekleşen saldırıda ölenlerden birinin Sünni Ulusal Diyalog Cephesi milletvekili Muhammed Avad, diğerinin ise bir Kürt İttifakı milletvekili olduğu belirtildi. Saldırıda 10 milletvekilinin yanı sıra en az 10 güvenlik görevlisinin de yaralandığı, yaralanan milletvekillerinden 5’inin meclisteki ana Sünni grup olan Irak Uzlaşı Cephesi üyesi oldukları belirlendi. Adı açıklanmayan bir meclis güvenlik görevlisi, intihar bombacısının büyük olasılıkla bir milletvekilinin koruması olduğunu söylerken saldırıyı gerçekleştiren direnişçinin bombalı yeleğin yanı sıra bomba dolu bir evrak çantası taşıdığı belirtildi. Suriye kapıları genişletiliyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara, Kürt lider Mesud Barzani’nin açıklamalarının ardından yaptırımlar konusunda ilk adımı atıyor. Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, Habur Sınır Kapısı’nın ihtiyaca yanıt vermediğini belirterek Suriye sınırındaki gümrük kapılarının kapasitelerini artıracaklarını söyledi. Cilvegözü Sınır Kapısı’nın bir bölümünü bu ay içinde devreye sokacaklarını belirten Tüzmen, “Nusaybin Sınır Kapımız için yeni yer tespitini yaptık. Öncüpınar Sınır Kapısı’nın kapasitesini artırmak için Suriye tarafında yapılması gereken işler var. Suriye tarafı çalışmalarını tamamlayınca Öncüpınar kapımızın kapasitesini bugünkünün 5 katına çıkaracağız’’ diye konuştu. Tüzmen, Suriye üzerinden Irak’a en yakın kapı olan Akçakale Kapısı’yla ilgili de şunları söyledi: “Akçakale Sınır Kapımızın faaliyete geçmesi için, mayınlı bölgenin temizlenmesi gerekiyor. Bu konu Maliye Bakanlığı’mızı ilgilendiriyordu. Ama biz bir an önce bu işin sonuçlandırılması için Milli Savunma Bakanlığı’nın bu işi yapması konusunda karar aldık. Sanırım ... Akçakale Kapısı’nı iki ay içinde tam kapasite ile faaliyete sokacağız.’’ Terminatör ‘Soykırım Haftası’ ilan etti ? NEW YORK (ANKA) ABD’nin Kaliforniya eyaleti Valisi Terminatör lakaplı eski Hollywood yıldızı Arnold Schwarzenegger, sözde Ermeni soykırımının yıldönümü kabul edilen 24 Nisan’ı kapsayan 2229 Nisan arasını “Ermeni Soykırımı’nı Anma Günleri” olarak ilan etti. ABD’deki Ermeni basınında çıkan haberlere göre Schwarzenegger, konu ile ilgili açıklamasında, “Belgelere dayalı 20. yüzyıldaki ilk soykırım Ermeni soykırımıdır” dedi. İsrail’in Türkiye’ye füze savunma sistemini satma planlarını Washington engelledi BIÇAK SIRTI EROL MANİSALI Arrow ABD’ye takıldı ? İsrailli yetkililer, ABD onay vermediği için Türkiye ile bu konuda sürdürülen görüşmelerden çekilebileceklerini dile getirdiler. Haberde ABD’nin, Arrow füzelerinin “düşman devletlerin’’ eline geçebileceğinden kaygılandığı belirtiliyor. Dış Haberler Servisi İsrail’in Türkiye’ye füze savunma sistemi satma girişimine ABD’den itiraz geldiği bildirildi. İsrail gazetesi Yediot Ahronot’da konuyla ilgili çıkan haberde, İsrail’in Arrow gelişmiş füze savunma sistemini satmak için Türkiye ile bir buçuk yıldır gizli görüşmeler yaptığı, ancak ABD’nin satışa karşı çıkması nedeniyle görüşmelerin henüz anlaşmayla sonuçlanamadığı belirtildi. İsrail, prensipte füze savunma sistemini satmayı kabul etmiş olsa da satışın gerçekleşmesi ve nihai anlaşmanın sağlanması için Washington’ın onayı gerekiyor. Haberi doğrulayan İsrailli yetkililer, ABD onay vermediği için Türkiye ile bu konuda sürdürülen görüşmelerden çekilebileceklerini dile getirdiler. Haberde ABD’nin, Arrow füzelerinin Türkiye’ye satılması durumunda “düşman devletlerin’’ eline geçebileceğinden kaygılandığı belirtiliyor. Washington’ın finanse ettiği bir ABDİsrail ortak projesi olan Arrow füze sistemi, İsrail tarafından 2002’de Hindistan’a, geçen yıl da Güney Kore’ye satılmıştı. AKP ve TÜSİAD’ın İşbirliği Alanları AKP iktidara geldikten sonra en önemli siyasi ve iktisadi konularda TÜSİAD ile ortak görüşleri paylaştı. Bu ifadeyi, “TÜSİAD AKP’yi destekledi” veya, “TÜSİAD ve AKP işbirliği içinde oldular” biçiminde ifade edersem gerçeği daha açık ortaya koymuş olurum. AKP iktidarı ve TÜSİAD başlıca hangi siyasi ve iktisadi konularda işbirliği yaptılar? 1) Kıbrıs konusunda AKP ve TÜSİAD’ın “yakın işbirliği ve dayanışma içinde olduklarını” gördük. Bunlar hangi alanlarda gelişti? (*) Kıbrıs’ta C.T.P’nin desteklenmesi; M. A.Talat’ın önce başbakan sonra da cumhurbaşkanı yapılmasında AKPTÜSİAD işbirliği görüldü. Bu bağlamda Annan Planı’na evet kampanyası birlikte yürütüldü. Rauf Denktaş’ın politikalarına karşı çıkılmasında ve alternatif olarak “Washington ve Brüksel’in desteklediği M. A.Talat ve onun politikalarının iktidara getirilmesinde” tam bir bütünleşme gördük, 2) AKP hükümetinin Güneydoğu’daki yaklaşımları ve “K. Irak yönetimini görüşebilir kabul etmesi” TÜSİAD tarafından desteklendi. Bu destek daha çok, “kendi medyaları kanalı ile” verildi. 3) Hükümetin AB ile imzaladığı 17 Aralık 2004 ve 5 Ekim 2005 çerçeve belgeleri, işbirliğinden öteye, “AKP ve TÜSİAD birlikte omuzladılar ve yürüttüler”. Oysa bu belgelere iç politikada D.Y.P . hariç, AKP dışındaki bütün siyasal partiler karşı çıktılar. İş çevrelerinin önemli bir kısmı bile, “yanlış” dediler. 4) 1 Mart tezkeresi ve Lübnan’a asker gönderme işinde TÜSİAD, AKP hükümetine yine destek verdi. 5) Özelleştirmeler, her şeyin piyasaya devri, ekonominin dışa tamamen açılması konusunda AKP iktidarının yürüttüğü politika ve uygulamalar TÜSİAD tarafından tam destek gördü. Hatta ilginçtir, “Batı tekellerinin Türkiye pazarını ele geçirmeleri konusunda AKP’nin yürüttüğü inanılmaz uygulamalar bile” TÜSİAD tarafından desteklendi. Uzun vadede kendi zararlarına olduğu biline biline... Bu bağlamda ekonomiyi Batı kapitalizmi piyasalarına tek yanlı bağlayan IMF bağlantıları, AKP ve TÜSİAD’ın ortak payandası oldu. (**) 6) Erken seçim ve Cumhurbaşkanlığı konularında AKP ve TÜSİAD’ın işbirliğine tanık olduk ve oluyoruz. 7) AB ve ABD’nin Ermeni sözde soykırımı dayatmalarında AKP’nin edilgen tavrına TÜSİAD’ın da katıldığını gördük. Buna belki, Papa’nın Türkiye ziyaretindeki dayanışmayı da eklememiz gerekir. Daha birçok konuda işbirliği yaptılar ama, ilk akla gelenler bunlar. Wolfowitz itiraf etti ? WASHINGTON (AA) Dünya Bankası Başkanı Paul Wolfowitz, adının karıştığı aşk skandalıyla ilgili olarak, söz konusu kurum çalışanını kayırdığı için özür diledi. Dün düzenlediği basın toplantısında Wolfowitz, “Bir hata yaptım” dedi. Wolfowitz, Dışişleri Bakanlığı’na geçtikten sonra hâlâ Dünya Bankası’ndan maaş almayı sürdüren Şaha Rıza’nın maaşının artırılmasına ilişkin anlaşmanın sorumluluğunu üstlendiğini belirtti. Dünya Bankası’nın Yönetim Kurulu ile dün sabah görüştüğünü açıklayan Wolfowitz, “Önerecekleri her türlü çözümü kabul edeceğim” dedi. Financial Times, Wolfowitz’in Rıza’nın maaşına yıllık 61 bin dolar zam yaptırarak yaklaşık 200 bin dolara yükseltilmesi yönünde bizzat talimat verdiğini yazmıştı. W Kök hücre kavgası ASHINGTON Dış Haberler Servisi ABD Senatosu, cenin kök hücreleri konusundaki araştırmaları teşvik eden yasa tasarısını kabul etti. Başkan George W. Bush, “Yasa önüme gelirse veto ederim’’ dedi. Bush yönetiminin işbaşına gelir gelmez kök hücre araştırmalarına getirdiği kısıtlamaların kaldırılmasını öngören tasarı, önceki gece Senato’da yapılan oylamada senatörlerin 34’e karşı 63 oyuyla kabul edildi. Buna karşın tasarıya verilen kabul oyları, Başkan Bush’un veto etmesini önleyecek üçte ikilik çoğunluğa ulaşamadı. Bilinmeze dönüş Afganistan’ın Zebul vilayetindeki çatışmalarda güvenlik güçlerinin 24 Taliban militanını öldürdüğü bildirildi. Kandahar yakınlarında yola yerleştirilen bir bombanın patlaması sonucu 2 Kanada askeri öldü, diğer 2’si yaralandı. BM Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin Afganistan’dan kaçan sivilleri yeniden evlerine döndürme yönündeki çalışmaları sürüyor. Pakistan’a sığınan 170 aile önceki gün çoluk çocuk kamyonlara doluşarak geleceği bilinmezliklerle dolu ülkelerine döndü. (Fotoğraf: REUTERS) I RAK’IN GELECEĞİ TOPLANTISI Çelik köprü havaya uçtu Parlamentoya yapılan saldırıdan saatler önce Bağdat’ı ikiye bölen Dicle Nehri’nin üzerindeki El Sarafiye Köprüsü bomba yüklü bir kamyonla havaya uçuruldu. Aralarında 4 polisin de bulunduğu 10 kişinin öldüğü ve 26 kişinin yaralandığı saldırıda, çelik köprü tamamen yıkılırken çok sayıda araç nehre yuvarlandı. Sünni Meclis Başkanı Mahmud Meşhedani, “Bağdat’ın iki yakasını birbirinden ayırmak için bir komplo’’ olduğunu öne sürdü. Köprünün yıkılmasının Bağdat’ın kuzeyindeki trafikte ciddi aksamalar yaratacağı bildirildi. Kerkük yakınlarında yola yerleştirilen bir bombanın patlaması sonucu 6 Iraklı öldü, 21’i yaralandı. Yetkililer, saldırının bölgeden geçmekte olan bir otobüsü hedef aldığı ve yolcuların öğrenci ve okul görevlileri olduğunu belirttiler. Askerlerin görev süresi uzadı Amerikan Savunma Bakanlığı Pentagon, Irak ve Afganistan’daki askerlerin görev süresinin 12 aydan 15 aya çıkarıldığını bildirdi. 100 bin askerin hayatını etkileyecek olan bu süre İkinci Dünya Savaşı’ndan beri en uzun görev süresi olacak. Demokratlar, Devlet Başkanı George Bush’un “başarısız stratejisi”ne devam etmesinin orduyu kırılma noktasına sürüklediğini savunurken askeri uzmanlar da görev süresinin 15 aya uzatılmasının, her şeyi daha da zorlaştıracağını iddia ediyorlar. ABD’nin asker sayısını artırmasına, görev süresini uzatmasına karşın şiddet hız kesmiyor. Dün Bağdat’ta bir köprü havaya uçurulurken, Kerkük’teki saldırıda 6 sivil öldü, 21 kişi yaralandı. (Fotoğraflar: AP/REUTERS) Washington’da diyalog telkini WASHINGTON (Ajanslar) Washington’da düzenlenen bir toplantıda ABD’li uzmanlar “Türkiye, PKK probleminin çözülmesini istiyorsa Iraklı Kürtlerle diyalog kurmalı’’ görüşünü savundu. ABD’deki Alman Marshall ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi’nin düzenlediği ve önceki gün başlayan “Irak’ın geleceği 2007’’ konferansında konuşan Rand Corporation’ın uzmanı Stephen Larabee, Irak’ta Bağdat kaynaklı güçlü bir merkezi hükümetin “gerçekçi olmadığını’’ savundu. “Türkiye, sınırlarında, kendi ordusu ve bayrağı olan bölgesel Kürdistan yönetiminin varlığını kabul etmeli’’ diyen Larabee, Kuzey Irak’taki bölgesel Kürt yönetimiyle diyaloğa girmenin, bağımsız bir Kürt devletini desteklemek anlamına gelmediğini öne sürdü. Washington Institute’ten David Pollock da PKK probleminin diyalog yoluyla çözülebileceğini savundu. Konferansta bir paneli yöneten emekli Büyükelçi Özdem Sanberk, Kuzey Irak’ta PKK kampları varlığını sürdürürken diyalogdan bahsetmenin güç olduğunu söyledi. Konferansa katılan ABD Dışişleri’nin Irak Koordinator Yardımcısı Barbara Stephenson, Kerkük’te referandumun bu yıl sonuna kadar yapılıp yapılmaması konusunda ABD’nin bir tutumu olmadığını belirtti. Hindistan füze denedi ? BUBANESVAR (AA) Hindistan dün başarılı bir balistik füze denemesi yaptı. Askeri yetkililer, nükleer başlık taşıma kapasitesi bulunan “Agni3” adlı füzenin, Orissa eyaletinin başkenti Bubanesvar’ın kuzeydoğusundaki Wheleer Adası’ndan fırlatıldığını bildirdi. Füzenin, Çin’in başkenti Pekin veya Şanghay kentini vurabilecek menzile sahip olduğu belirtildi. 4 bin km. menzilli füzenin ilk denemesi geçen temmuzda başarısız olmuştu. Bush: Veto ederim Tasarının kabulü üzerine yazılı açıklama yapan Bush, “Bu tasarı, benim ve birçok insanın endişe verici bulduğumuz ahlaki sınırı aşıyor. Tasarı, Kongre’nin yasal prosedürü sonunda masama gelirse veto ederim’’ dedi. Yasanın vergi mükelleflerinin parasını canlı insan embriyolarının yok edilmesine ya da tehlikeye atılmasına neden olacağına inandığını söyleyen Bush, ABD’deki milyonlarca insanın ahlaken buna karşı olduğunu öne sürdü. Bush, kök hücre politikasının bu alandaki çalışmaları “ihtiyatlı’’ bir biçimde desteklediğini iddia etti. ABD’de bilim insanları, cenin kök hücrelerine ilişkin araştırmalara getirilen Bush kısıtlamalarının bir an evvel kalkmasını bekliyor. Cumhuriyetçilerin çoğunlukta olduğu geçen seneki Kongre, önceki gecekine benzer bir yasa tasarısını kabul etmiş, Bush da “ceninin yaşam hakkı’’ adına ilk veto hakkını kullanmıştı. Yabancı savaşçılara yol göründü Bosna, ABD’nin isteği doğrultusunda, aralarında Türklerin de bulunduğu yaklaşık 400 kişiyi vatandaşlıktan çıkarıyor Dış Haberler Servisi Bosna, içsavaşın ardından ABD’nin “terorizme karşı savaş” çerçevesinde isteği üzerine başlattığı soruşturma sonucunda, 400 kadar “yabancı savaşçı’’yı vatandaşlıktan çıkardı. Hükümet, vatandaşlıktan çıkarılan “yabancı savaşçılar’’ın Türkiye, Mısır, Suriye, Cezayir, Tunus, Sudan ve Rusya’dan geldiklerini bildirdi. İngiliz yayın kuruluşu BBC’nin haberinde, çoğu Afganistan’da savaşmış ve 1990’ların başında patlak veren Bosna savaşında, Boşnak kuvvetlerine destek için ülkeye gelen yüzlerce gönüllü savaşçının bir bölümünün, savaşın ardından ülkeye yerleşerek Bosna vatandaşlığına geçtiği hatırlatıldı. Bosna’ya yerleşen yabancıların Boşnak kadınları ile evlendiği ve Balkanlar’da alışılmışın dışında, daha dindar bir İslam kültürünün yayılmasına neden olarak bölgede gerginlik yarattığı ifade edildi. Başta ABD olmak üzere bazı ülkelerin bu yabancıların İslamcı terorizm için zemin oluşturabileceği uyarısında bulunduklarını belirtilirken, Bosna Adalet Bakanı Barisa Çolak’ın da vatandaşlıktan çıkarılan 367 kişinin bu hakkı yasadışı yollarla elde ettiklerini söylediği kaydedildi. Büyük bir güvenlik açığı Yoğun güvenlik önlemlerine ve ocak ayından beri süren Bağdat Güvenlik Planı’na karşın yabancı ülkelerin büyükelçiliklerinin ve Irak hükümetinin binalarının bulunduğu Yeşil Bölge’ye yapılan saldırı, büyük bir güvenlik açığı olarak görülüyor. Beyaz Saray ulusal güvenlik sözcüsü Gordon Johdroe, saldırıyı kınadıklarını açıkladı ve olayın ABD’nin Bağdat’taki güvenlik hare Sezer, saldırıyı kınadı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Cezayir’de yaşanan terör saldırıları nedeniyle Cezayir Devlet Başkanı Abdülaziz Buteflika’ya mesaj göndererek, “Türkiye’nin, terorizmle savaşında dost Cezayir’in yanında olduğunu yineliyorum’’ dedi. Saldırıların kınandığı mesajda şu ifadeler yer aldı: “Ölenlere Tanrı’dan rahmet, acılı ailelerine sabır ve yaralılara sağlık, size ve kardeş Cezayir halkına başsağlığı dilerim.’’ Washington ve Brüksel gözlüğü... AKP iktidarı ile TÜSİAD arasındaki işbirliğinin ABD ve AB’nin taleplerini yansıtan politikalarda olduğunu görüyoruz. ABD ve AB’nin talepleri onları adeta bütünleştirmiştir. Bu işbirliğinin nedenlerini sorguladığımızda Washington ve Brüksel bağları (ve ekseni) esas oluyor. Bu işbirliğinde galiba iki noktada önemli çelişkileri bulunmaktadır. TÜSİAD’in çelişkisi şurada; AKP iktidarı çok özel nedenlerden dolayı, “Batı tekellerinin Türkiye pazarı içinde egemenliklerini sağlayan kararları ve kanunları” art arda çıkardı. TÜSİAD’ın büyüklerinin orta ve uzun vadede bundan büyük zararlar göreceğini söylememe bile gerek yok. İlerde karşılacaklan büyük iktisadi kayıplarına rağmen AKP’yi neden desteklediler? İktisadi mantığı yoksa, siyasi mantığını (gerekçesini) sorgulamak gerekir. Siyasi mantığı ne olabilir? Kendilerinin Batı kapitalizmi ile düşündükleri (veya oluşturdukları) kader birliğinin vazgeçilmez iktisadi bedeli mi? Galiba öyle; Batı kapitalizmi “ikinci halka küresel piyasaları” oluştururken bu piyasaları siyasi, iktisadi, askeri ve kültürel bir bütünlük içinde belirliyor. Türkiye’de onun bir parçası olacaksan, “Batı’ya bu haracı ödemek zorundasın”. Tazminat başvuruları hızla artıyor Dış Haberler Servisi Irak ve Afganistan’da yakınlarını çatışmayla ilgisi olmayan bir şekilde kaybeden, mülkleri zarar gören yüzlerce sivilin, ABD ordusuna tazminat başvurusunda bulunduğu belirtildi. New York Times gazetesi, Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği’nin, tazminat alabilmek üzere ABD ordusuna sunulan 500 kadar iddiayı kamuoyuna açıkladığını yazdı. Bu rakamın, toplamın küçük bir bölümünü yansıttığı belirtildi. Haberde, Irak ve Afganistan’daki ailelerin çatışma dışı ölüm ya da yaralanma ve mülk zararı karşılığında ABD ordusundan 32 milyon dolardan fazla tazminat aldığı da kaydedildi. Toplam şikâyet ya da tazminat miktarının belli olmadığı, bunlarla ilgili ayrıntıların Kongre’ye bildirildiği ifade edildi. Ordu sözcüsü Binbaşı Anne D. Edgecomb, “askerlerin sivilleri hedef almadığını, yine de Irak ve Afganistan’da düşmanın izlediği taktiklerin sivilleri tehlikeye atabildiğini” söyledi. ABD ordusunun, çatışma dışı ölüm, yaralanma, mülk zararı gibi durumlarda “iyi niyet göstergesi” olarak bir tazminat önerdiği ve ölen her kişi için yaklaşık 2 bin 500 dolara kadar bir ödeme yapabildiği kaydedildi. A NKARA, ABD VE IRAK’A BİLDİRDİ Notadaki ‘kırmızı çizgiler’ MAHMUT GÜRER ANKARA Kürt lider Mesud Barzani’nin “Türkiye Kerkük’e karışırsa, biz de Diyarbakır’a karışırız” açıklamasının ardından verilen notayla ilgili olarak ABD ve Irak ile yapılan görüşmelerde Ankara’nın “kırmızı çizgilerini” de sıraladığı bildirildi. Türkiye’nin koşullarını ABD’ye bu ülkede bulunan Türkiye’nin Irak Özel Temsilcisi Oğuz Çelikkol, Irak’a ise Bağdat Büyükelçisi Derya Kanbay aktardı. Ankara “kırmızı çizgilerini” şöyle sıraladı: ? PKK’lilerin iadesi: Irak’ta bulunan ve yeri belirlenmiş olan, yakalanan ve yakalanma olasılığı bulunan tüm PKK’ye bağlı terörist unsurların yakalandıkları gibi Türkiye’ye iade edilmesi gerekmektedir. Başta Türkiye tarafından adresleri dahi bildirilen 165 terör örgütü mensubu olmak üzere Irak tarafından yeri saptanmış olan PKK’lilerin teslim edilmesine bir an önce başlanmalıdır. Aralarında “yeni bir komisyonun kurulması” ve “az sayıdaki teröristin iadesi”nin de yer aldığı herhangi bir yeni teklifin getirilmesi Türkiye tarafından kabul edilemez. Terörle Mücadele Özel Temsilciliği’nin Irak tarafı, bu ülke tarafından zaten işlevsiz ha le getirilmiştir. ? Sınır güvenliğinin sağlanması: TürkiyeIrak sınırı uzun zamandan bu yana, Irak ordusunun değil, PKK’nin elindedir. Bu sınır bir an önce gerekirse örgütle silahlı çatışmaya girilerek tekrar “Irak Merkezi Hükümeti”nin denetimi altına alınmalıdır. Sınırdan gerçekleşen ve Türkiye için tehdit doğuran herhangi bir unsur, BM’den kaynaklanan hakların kullanılmasını beraberinde getirecektir. ? BM kararlarının uygulanması: Başta Kerkük olmak üzere Irak’taki normalleştirmenin gerekli ortam hazırlanmadan gerçekleştirildiği ortadadır. Irak işin içine BM’yi de alarak normalleştirmeyi bu şekilde gerçekleştirmelidir. Bunun yanı sıra teröre yataklık eden Mahmur Kampı bir an önce kapatılmalı, buradan PKK unsurları temizlenmelidir. ? İlişkilerin devamlılığının sağlanması: Iraklı yetkililerin Türkiye’ye yönelik açıklamalarda bulunurken, bunun beraberinde getireceği sonuçları da tartmaları gerekmektedir. Barzani tarafından yapılan bu tür açıklamalar Türkiye’nin toprakları üzerinde hak iddia etme anlamına gelir ki, bu iki komşu ülke ilişkilerinin devamlılığına sekte vuracaktır. Müslüman mahallesinde salyangoz satan AKP AKP’nin sorununa gelince; İslamcı bir yapılanma ile yola çıkıp Batı kapitalizminin taleplerine boyun eğmek ise gerçekten en büyük çelişki. “Müslüman mahallesinde salyangoz satmak” dersem daha uygun düşer. Batı kapitalizmi ile derin ilişkileriyle birlikte AKP iktidarının ve TÜSİAD’ın yaşadığı bu çelişki ve çelişkinin getirdiği garip ortaklık, “Azgelişmişlik kuramında enine boyuna araştırılması gereken” bir oluşum. Önümüzdeki yıllarda gündemi dolduracak bir konu... (*) Avrupayla Derin Bağlar, sayfa 259, Truva, 2007 (**) IMF Gözetiminde On Uzun Yıl, Yordam Kitap, 2007 ??? Bir not: Yarınki miting gerçek demokrasi ve oligarşiye karşı duruşun bir simgesi olacaktır. Gücümüzü ortaya koyalım: Ulusun gücü karşısında kimse duramaz... www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali Darfur krizi Google Earth’te ? WASHINGTON (AA) Tüm dünyanın uydudan çekilmiş fotoğraflarını gösteren Google Earth, Sudan’ın sorunlu bölgesi Darfur’daki durumla ilgili kullanıcılarını aydınlatıyor. Amerikan Holokost Müzesi ile ortaklaşa yürütülen projede, çatışmalardan etkilenen 1600 köy fotoğraflar, bilgiler ve görgü tanıklarının anlatımlarıyla gösteriliyor. İnternette Google Earth programını bedava indirerek yararlanabilen kullanıcılar, imleçlerini Afrika üzerinde “uçurduktan” veya arama bölümüne Sudan yazdıktan sonra “Crisis in Darfur” (Darfur Krizi) uygulamasını izleyebilirler. BM rakamlarına göre, Darfur’da 4 yıldır süren içsavaşta 200 binden fazla insan ölürken, 2 milyondan fazlası da yerinden oldu. ABD’nin Sudan özel temsilcisi Andrew Natsios, Washington’ın BM Genel Sekreteri Ban KiMun’a Sudan yönetimini Darfur bölgesine BM askerleri yerleştirilmesine ikna etmesi için zaman tanımak amacıyla, bu ülkeye yönelik tek yanlı yaptırımları erteleme kararı aldıklarını belirtti. CUMHURİYET 1011 CMYK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle