10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 ŞUBAT 2007 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Dışişleri Bakanı Gül, Rice’ın davetlisi olarak 6 günlük resmi ziyaret için ABD’ye gitti 5 ‘Gündemimiz terör’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, ABD ziyaretinin en önemli ayaklarından birini PKK ile mücadelenin oluşturacağını belirtirken, Washington ziyaretinin “iki yakın müttefik” olan Türkiye ve ABD arasındaki işbirliğinin “Ortak Vizyon Belgesi” doğrultusunda derinleştirilmesine vesile olacağına inandığını söyledi. Gül, Hrant Dink cinayetinin zanlısı Ogün Samast’ın medyaya yansıyan görüntülerinin ardından jandarma ve polis arasındaki gerginliği, “Bu iki kurumumuzun birbirlerini kıskanmadan, dayanışma içerisinde çalışmaları gerekir” diye yorumladı. Trabzon’da futbol ve diğer “hassasiyetler” yeni fakülte bizim zamanımızda geldi. CHP Trabzon Milletvekili Şevket Trabzon, bütün ihtiyaçları Arz’ın Trabzon’da son dönemde arka arkaya yaşanan olaylarla ilgili karşılanmış, ekonomiden fevkalade fazla payını almış, milli geliri artmış, TBMM’de araştırma komisyonu Türkiye genelinde olduğu gibi, yüzde kurulmasına ilişkin önergesinin öncelikle görüşülmesi istemi kabul 11.5’ten, işsizliği yüzde 9.5’e düşüren vilayetlerin bir edilmedi. Şevket Arz, tanesidir. Bu olayları “Trabzon’un şehzadeler Trabzon’a, Trabzonluya yetiştirdiğini, Hasan mal etmek doğru değildir. İzzettin Dinamo’ların, Bu olayların ucu Bedri Rahmi dışarıdadır, bu olayları Eyüboğlu’ların yetiştiği tezgâhlayanlar şehir” olduğunu dışarıdadır.” İlin diğer vurguladı. Ermeni asıllı AKP’li milletvekili Asım Agop Baronyan’ın Aykan da, Trabzon’un “Bağdasar Kardeşler” adlı “hassasiyetleri”ni sıraladı: oyununun şu anda Şevket Arz “Birisi, bayrak ve vatan Trabzon’da, Ermeni hususunda Trabzon’da Rejisör Hrant Hakopyan kim yanlış bir şey yaparsa ile Trabzonlu oyuncular hemen cevabını alır ve bu tarafından ortaklaşa iki doğru bir anlayıştır. Bu aydır sergilendiğini de hassasiyetin de devam sözlerine ekledi. Arz, etmesini istiyoruz. İkincisi, işsizliğe dikkat çekerken, inancı konusunda bugün Trabzonlu Trabzonlu hassastır. Bu gençlerin tek şansının konuda bir yanlışlık olursa futbol olduğunu hemen tepki koyar. vurguladı. Türkiye’deki profesyonel futbol Kemalettin Göktaş Üçüncüsü de, Trabzonspor konusunda takımlarında 300 Trabzon hassastır. (...) dolayında Trabzonlu PKK’nin birkaç kez futbolcu bulunduğuna da Zigana Dağları’nı aşarak dikkat çekti. Trabzon’a inmek istediği AKP Trabzon Milletvekili ve orada tokatlandığı, geri Kemalettin Göktaş ise, gönderildiği ki, her işsizlikle ve ekonomik zaman bu tokadı Trabzon durumla ilgili saptamalara vurmaya da hazırdır onu tepki gösterdi: “Biz, özellikle burada belirtmek işbaşına geldiğimiz zaman istiyorum.” 1506 dolarla Trabzon’u Asım Aykan Araştırma Komisyonu teslim aldık. Şu anda kurulması sürecinin hızlanmasına Trabzon’un milli geliri 4 bin 500 dolar, fert başına milli gelir bu. (...) Sahil “hayır” denildi. Öyle ya, ortada bu kadar “hassasiyet” varken ve ilin tüm Yolu’nun, on dört yıldır yüzde 48’i gereksinimleri karşılanmışken bitmiş, üç senede, dört senede de yüzde 52’sini biz yaptık. Doğalgaz araştırma komisyonu kurmaya ne bizim zamanımızda geldi. 45 tane gerek var! ? Abdullah Gül, Washington ziyaretinin “iki yakın müttefik” olan Türkiye ve ABD arasındaki işbirliğinin “Ortak Vizyon Belgesi” doğrultusunda derinleştirilmesine vesile olacağına inandığını söyledi. ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice’ın davetlisi olarak 6 günlük resmi ziyaret için ABD’ye giden Gül, hareketinden önce Esenboğa Havaalanı’nda ziyaretine ilişkin bilgi vererek, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Bakan Gül, ABD ziyareti çerçevesinde ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney, Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, Başkan George Bush’un Ulusal Güvenlik Danışmanı Stephen Hadley ile görüşmelerde bulunacağını belirtti. Gül, ziyaretinin Kongre boyutunda da Kongre liderleri, Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Tom Lantos ile çeşitli kongre üyeleri, TürkiyeABD Parlamentolar Arası Dostluk Grubu üyeleri ve ABD Kongresi Türkiye Çalışma Grubu üyeleriyle bir araya geleceğini kaydetti. Washington temasları çerçevesinde, “Alman Marshall Fonu” adlı düşünce kuruluşunda düzenlenen bir konferansta Türkiye’nin gelece K. IRAK’A MÜDAHALE Newsweek: Ziyaretler rastlantı değil WASHINGTON (ANKA) ABD’nin, PKK’ye kayıtsız kaldığı, Türkiye’nin Kuzey Irak’taki PKK üslerine karşı sınır ötesi operasyon yapması olasılığının arttığı öne sürüldü. Newsweek’te bir makalesi yayımlanan, ABD’nin tanınmış düşünce kuruluşu Brookings Institution’dan Ömer Taşpınar, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın Washington ziyaretlerinin “rastlantı olmadığı”nı, görüşmelerde operasyon konusunun da ele alınacağını belirtti. Taşpınar, olası tek taraflı bir müdahale için “Türkiye’nin sıkıntılı Avrupa yolculuğunu adeta sona erdirebilir ve ABD ile dev bir kriz yaratır” yorumunu yaptı. Taşpınar, Türkiye’nin sınır ötesi operasyon gerçekleştirme olasılığının arttığını savunurken K. Irak’taki PKK varlığı ve ABD’nin bu konuda bir şey yapmamasının Türkiye ile İran’ı birleştirdiğini öne sürdü. Taşpınar, Batı’dan gelen tehdidin karşısında İran’ın Türkiye’ye yakınlaşma yoluna gittiğini belirterek “Nedeni, Ankara ve Tahran’ın kendilerini birleştiren ortak bir davaları var: Kuzey Irak’ta faaliyet gösteren Kürt gerillaları ve Amerika’nın bu konuda bir şey yapmamasıdır” diye yazdı. ği hakkında konuşma yapacağını belirten Gül, Ulusal Basın Kulübü’nde de TürkAmerikan ilişkileri üzerine bir konuşma yapacağını ve TürkAmerikan Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Brent Scowcroft ile görüşeceğini söyledi. Washington temaslarının ardından, 8 Şubat Perşembe günü New York’a geçeceğini kaydeden Gül, burada BM Genel Sekreteri Ban KiMoon ile görüşeceğini kaydetti. ABD temasları çerçevesinde Irak hakkındaki görüşlerini de paylaşacaklarını belirten Gül, “ABD şu anda Irak’ta büyük bir fonksiyon görüyor” diye konuştu. Gül, “Her tarafta büyük bir yangın var. Bütün bunlar bizim kaygımızı haklı çıkarıyor. Irak’ın içinde bu kadar kargaşa, ateş varken, başka illere yansımaması gerekir” diye konuştu. ABD temasları çerçevesinde terörle mücadele konusunun gündeme gelip gelmeyeceği sorusuna karşılık Gül, bu konunun görüşmelerin önemli ayaklarından biri olacağını söyledi. Yakın işbirliği “Ortak Vizyon Belgesi” ile ilgili gelişmelerin sorulması üzerine de Gül, “Ortak Vizyon Belgesi”nde birçok konuda yakın işbirliği içinde olmanın, beraber çalışmanın ve karşılıklı görüş alışverişinde bulunmanın öngörüldüğünü kaydetti. Gül, “Bu doğrultuda çalışıyoruz. Sadece Bakanlar, Başbakanlar seviyesinde değil, bürokratlar çerçevesinde de çok yakın bir işbirliği var. Beraber sayısız ortak çalışmalar yürütülüyor” diye konuştu. Gazeteci Hrant Dink’in katil zanlısı Ogün Samast’ın medyaya yansıyan görüntüleri ve bunun kurumlar arasında bir gerginlik yaratıp yaratmadığına ilişkin bir soruya da Abdullah Gül, “Olmaması lazım. Bu kurumların hepsi Türkiye’nin kurumlarıdır” dedi. Gül, “bu kurumların, Türkiye’nin kurumları olmanın ötesinde, çok sıkı çalışmaları, beraber işbirliği yapmaları, birbirlerini kıskanmamaları gereken ve büyük bir dayanışma içerisinde olmaları gereken kurumlar olduğunu” söyledi. Gül, bu kurumların istihbaratları çok iyi paylaşmaları gerektiğini belirterek kurumlar arasındaki işbirliği ve dayanışmanın “yanlış yapanlara” fırsat vermeyeceğini kaydetti. Başbakan Erdoğan, Aliağa’da düzenlenen toplu açılış törenlerine katıldı. (Fotoğraf: AA) ‘Adayınızı açıklayın’ YUSUF ÖZKAN / HAKAN DİRİK İZMİR Önce milliyetçiliği sahiplenen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, şimdi de “komünizm karşıtlığına” soyundu. Erdoğan, “Komünizm dünyada tutmadı. Ülkemizde hâlâ bu zihniyette olanlar var” dedi. Erdoğan, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin anayasada öngörüldüğü biçimde yapılacağını belirterek muhalefete adayına açıklaması önerisinde bulundu. Ulusal bilincin yükselmesi karşısında “Kurban olam ayına yıldızına” sloganlarıyla milliyetçi propagandaya başlayan Erdoğan, üç günlük İzmirManisa programının ilk gününde “Diğerleri gibi ırkçı, kafatasçı değiliz” demişti. Erdoğan’ın, dünkü programında, bu kez komünizm karşıtı söylemler dile getirmesi dikkat çekti. Erdoğan, “Komünizm dünyada tutmadı. Ne getirdi, ne götürdü belli. Ama bizim ülkemizde hâlâ bu zihniyette olanlar var. Hâlâ aynı mantığı kovalayanlar var. O devletçi mantığı hâlâ savunanlar var. Bir yere gelemiyorsun. Güncelleşemiyorsun, gelişemiyorsun” dedi. Erdoğan, Karşıyaka’da, hizmete giren bir bölümünün açılışını yaptığı Kuzey Çevreyolu’nda araç kullandı. Ardından da Aliağa’da açılışlara katıldı. Önceki akşam düzenlenen Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası’nın 2. kuruluş yıldönümü yemeğine katılan Erdoğan, muhalefete yüklenerek “Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimleri risk unsuru olarak toplumun önüne koyuyorlar. Vakti gelince bu parlamento cumhurbaşkanını seçecektir. Varsa bir tavsiyen yap. Bu ülkenin ilerlemesi için bugüne kadar ne tavsiye ettiniz. 3 yıldır ‘erken seçim’ diye vakit öldürüyorlar” dedi. Sağ da sol da “arayışta”... Başkent kulislerinde senaryolar, temaslar, yeni arayışlar tükenmez. Bunlardan bazıları dudak uçuklatacak cinsten olur, bazıları “nafile” gündemler oluşturur, bazıları güldürür, bazıları kızdırır. Bunlardan bir demet aktarıyoruz: Anavatan Partisi’nin içi karışıyor. Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu’nun Tansu Çiller’le görüşmesi tartışma yarattı. Anavatan Partisi MYKK toplantısında, Mumcu’nun Çiller’e cumhurbaşkanlığı adaylığı önerdiği savları ciddi ciddi konuşulmuş. Parlamentoda sadece 22 milletvekili olan, üstelik grubu sallantıda olan bir partinin genel başkanı, Çiller’e cumhurbaşkanlığı adaylığı önermiş! Anavatan Partisi’nin eski lideri Mesut Yılmaz düğmeye basıyormuş. Geçen yıl siyasete “döneceğini” açıklayan ancak bir türlü dönemeyen Yılmaz, başkentte temaslarını yoğunlaştırmış. Anavatan Partisi içindeki muhaliflerin neden Mumcu’yu sıkıştırdığı anlaşılıyor. Nitekim MKYK toplantısında Mesut Yılmaz’a yakınlığı bilinen Nejat Arseven, Mumcu’ya açıkça “Çekilin, ben partiyi sizden daha iyi yönetirim” demiş. Bu arada, Anavatan Partisi grubuna Genç Parti’nin “çengel” atabileceği söylentileri de yaygınlaştı. Sağda ve solda parlamento dışı partiler arasındaki ittifak kulisleri hızlandı. SPBBP ve Genç Parti’nin ittifaka hazırlandığı haberleri yayıldı. Ancak Genç Parti Genel Başkan Yardımcısı Emin Şirin, bu haberleri kesin bir dille yalanladı. Şirin “CHP, MHP ve/veya DYP ile ittifak yapabileceklerini” söyledi. DSP çatısı altında 10 Aralık Hareketi ile SHP’nin bir araya gelmesine yönelik kulisler de sürüyor. Ancak, sorunlar kolay aşılmıyor. Söylenenlere bakılırsa, Zeki Sezer’in genel başkanlığına itiraz yokmuş, ama başbakan adaylığı konusunda anlaşmazlıklar söz konusuymuş. Bu kapsamda, yine Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükererşen’in adı sık anılıyor. DSP’nin SHP’ye karşı biraz “mesafeli” durduğuna dikkat çekilirken; Zeki Sezer’in CHP’den gelmesi beklenen bazı isimlerle, bazı eski DSP’lilere ve DİSK içindeki bazı isimlere “rezerv koyduğu” da söyleniyor... CHP’li Özyürek, ‘Ben yeşilden yanayım’ diyen Abdullah Çalışkan’a tepki gösterdi ‘AKP şeriat özlemi içinde’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Özyürek, “Devrim ya kırmızıdır ya yeşil. Ben yeşilden yanayım” diyen AKP Adana Milletvekili Abdullah Çalışkan’ın sözlerinin AKP’nin şeriat özlemi içinde olduğunu gösterdiğini söyledi. Mustafa Özyürek, “Sayın Başbakan ve çevresi takıyye yaptığı için bu tip söylemlerden uzak duruyorlar. Ama Abdullah Çalışkan açık konuşmuş. Cumhuriyet düzeninin hâkim olması gereken bir ülkede hâlâ yeşil devrim özlemi çekmek kabul edilebilir değil” dedi. AKP Adana Gençlik Kolları 2. Danışma Meclisi toplantısında “Devrimin turuncusu olmaz. Devrim ya kırmızıdır ya da yeşil. Ben yeşilden yanayım” diyen AKP Adana Milletvekili Abdullah Çalışkan, CHP’nin tepkisine neden oldu. Bu sözleri alkışlarla karşılanan Çalışkan, “Yüreğinizdeki devrimci ateşinin asla sönmemesini diliyorum” demişti. CHP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Özyürek, Libya lideri Muammer Kaddafi’nin “Yeşil Kitap”ında yeşil devrimin esaslarını anlattığına dikkat çekerek “Yeşil devrim, şeriat demektir. Her türlü sosyal hayatta, hukuk, eğitim, devlet düzeninde, 4 kadınla evlenmeden tutun da kadınların şahitliğinin kabul edilmemesi, kızlara mirastan daha az pay verilmesine dek şeriat hukukunun hâkim kılınmasıdır” dedi. Yanıp tutuşuyorlar AKP’nin bu düzeni istediğini, yeşil devrim taraftarı olduğunu, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın bu özlemle yanıp tutuştuğunu herkesin bildiğini kaydeden CHP’li Mustafa Özyürek, “Başbakan ve çevresi takıyye yaptığı için bu tip söylemlerden uzak duruyorlar. Ama Abdullah Çalışkan açık konuşmuş, arzuladıkları şeriat düzenini devrim şeklinde ger çekleştirme isteklerini açıkça ortaya koymuş” diye konuştu. Atatürk ilkeleri ve Cumhuriyet düzeninin hâkim olması gereken bir ülkede hâlâ yeşil devrim ve şeriat düzeni özlemi çekilmesinin kabul edilebilir bir şey olmadığını vurgulayan CHP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Özyürek, “Buna karşı tüm Cumhuriyetçilerin, Atatürk ilkelerinden yana olanların bu tip arzulara fırsat vermeyeceklerini umuyorum. Bu toplumu yanlış yönlendirme, toplumu bölmek isteyen bir anlayış. Bunu kabul etmek mümkün değildir” görüşünü dile getirdi. AKP’lilerin kumar atışması TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda şans oyunlarına ilişkin yasa önerisi görüşülürken, AKP’liler kendi aralarında atıştı. AKP’li Musa Uzankaya, Milli Piyango İdaresi Kurumu’nun başına getirilen “milli” kavramını anlamadığını söyledi. “Bu şans oyunlarına bağımlılık konusunda çalışma var mı? Yoksa bu işi teşvik mi ediyoruz?” diye sordu. AKP’li İnci Özdemir ise, “Türkiye Yarış Atı Sahipleri Derneği Başkanı” sıfatını da taşıyan bir milletvekili olarak farklı kanıdaydı. Özdemir, kumarhaneleri savunmadığını ancak kaldırılmasıyla da kumarın ortadan kalkmadığını söyledi. Özdemir, şans oyunlarının kaldırılması durumunda bunun internet üzerinden oynanacağına dikkat çekti. Uzunkaya, “Bu bir sari hastalıktır. Toplum içinde ne kadar gayri meşru iş varsa devletin organize etmesi anlamına mı gelecek her şey” diye itirazlarını sürdürdü. AKP’li Orhan Seyfi Terzibaşoğlu ise, “İnsanlar kumar oynadıktan sonra engellemek istediğinde bunu engelleyemeyiz. Yoldan kaç araba geçiyor diye bile kumar oynanır” görüşünü dile getirdi... BAYKAL ’DAN KIBRIS AÇIKLAMASI MHP’DEN ERDOĞAN’A SERT TEPKİ: ‘İki devletlilik kaçınılmaz’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Rum yönetiminin son girişimiyle artık adada tek, birleşik devlet çözümü için olasılık kalmadığını, iki devletli çözümün Kıbrıs için kaçınılmaz hale geldiğini vurguladı. Baykal, dün yaptığı yazılı açıklamada, Güney Kıbrıs Rum yönetiminin, Doğu Akdeniz’de petrol arama dahil olmak üzere, Türkiye’yi yakından ilgilendiren girişimlerine dikkat çekti. Kıbrıs Rum yönetiminin girişimlerinin gerçek nedeninin, “Türkiye’nin Akdeniz’deki münhasır ekonomik alanını yok etmek olduğunu’’ savunan Baykal, KKTC’nin Akdeniz’deki egemenlik alanını ilan etmesini istedi. Baykal, Güney Kıbrıs Rum yönetiminin, özellikle AB’ye tam üye olduktan sonra her geçen gün kendi egemenliğini Kuzey Kıbrıs’a dayatma kararlılığını gösterdiğini belirterek KKTC’yi fiilen egemenliği altına almaya çalıştığını kaydetti. CHP lideri Deniz Baykal, şunları söyledi: “Rum yönetimi ortak bir devlette çözüm istemiyor. Bu durumda tek devlet çatısı altında çözüm umudu da kalmıyor. Artık Kıbrıs’ta çözüm, tek devlet olmaktan çıkmıştır. İki devletli çözüm Kıbrıs için kaçınılmaz hale gelmiştir.’’ Derin çetenin gücü yetmez ANKARA / İSTANBUL (Cumhuriyet) MHP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Şandır, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın devletin gücünü kullanarak MHP’ye siyasi linç ve suçlama kampanyası yürüttüğünü belirterek “Bu derin çetenin milletimizin iradesini çarpıtmaya gücü yetmeyecektir” dedi. Şandır, dün yaptığı yazılı açıklamada Erdoğan’a sert tepki gösterdi. Erdoğan’ın konuştukça battığını belirten Şandır, 301. maddeyi kaldırmak isteyenlerin karşılarında MHP’yi gördükleri için panik içinde etrafa saldırdıklarını kaydetti. Mehmet Şandır, “MHP’yi Meclis’e sokmamak için demokrasi suçu işlemek üzere bir çete oluşturulmuştur. Bu derin çetenin, milletimizin iradesini çarpıtmaya gücü yetmeyecektir” görüşünü aktardı. AKP’lilere devamsızlık fırçası AKP, 355 milletvekiliyle tek başına iktidarda, ama yine de TBMM Genel Kurulu’nda 184 olan toplantı yeter sayısını bulmakta sıkıntı çekiyor. Grup yönetimi, her yasa görüşmesinde milletvekillerinin cep telefonlarına en az 10 kez mesaj geçiyor. “Oylama var, derhal genel kurul salonuna” diye çekilen mesajların ardından, odalarından koşaradım kulise gelen milletvekilleri, grup başkanvekillerine derse geç kalmış öğrenciler gibi mazeretlerini anlatıyor... Geçen hafta genel kurul nöbetçisi olan AKP Grup Başkanvekili Salih Kapusuz, kuliste oturan milletvekili arkadaşlarını içeri girmeleri için birkaç kez uyardı, ancak sonuç alamadı. Bu nedenle çalışmalara ara verilmesine sinirlenen Kapusuz, kulise çıkarak “Yeter artık, içeri girin kardeşim. Biz sizin hamalınız mıyız? Çalışmalara katılmayacaksanız, içeri girmeyecekseniz niye buraya geliyorsunuz kardeşim? İçerde sıkıntıyı biz çekiyoruz” diye bağırmaya başladı. AKP’li milletvekilleri koşar adımla genel kurul salonuna girerken, kuliste buz gibi bir hava esti... Ağar: Irkçılık yok Erdoğan’ın açıklamalarını değerelnediren DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar ise “Bizim milliyetçilik anlayışımız içinde hiç ırkçılık olmamıştır. Türkiye’nin milliyetçiliği ülkeyi böldürmeyen bir milliyetçiliktir. Bu, Türkiye’nin bekasını, sınırlarının değişmezliğini, ülkenin bölünmez birlikteliğini savunan bir milliyetçiliktir’’ diye konuştu. Türey Köse, Emine Kaplan [email protected] CUMHURİYET 05 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle