Katalog

SAYFA CUMHURİYET 4 KASIM 2007 PAZAR 18 SPOR NÖBETÇİ GOLCÜ SEMİH F.Bahçe’nin galibiyet golünü atan Semih Şentürk, kendisine verilen fırsatları en iyi şekilde değerlendirmeye çalıştığını ifade ederek, “Sonuçta bu takımda her zaman forma şansı bekleyen isimlerden biriyim. Hocam da bana Kezman’ın yokluğunda şans verdi. 4 maçtır oynuyorum, 4 gol attım ve elimden geleni yapıyorum. Önemli olan benim gol atmam değil, F.Bahçe’nin kazanması. Kezman’ın yokluğunda hocam bana şans veriyor ve ben de elimden geleni yapıyorum’’ dedi. ZICO DERBİ SEVİYOR Beşiktaş’ı 21 yenen Zico yönetimindeki F.Bahçe’nin, derbilerde ezeli rakiplerine karşı üstünlüğü göze çarpıyor. Türkiye’deki 2. sezonunu geçiren Zico, F.Bahçe’nin başında çıktığı 8 derbi maçta 5 galibiyet, 2 beraberlik, 1 de yenilgi yaşadı. Zicolu F.Bahçe, ezeli rakiplerine 8 derbide toplam 10 gol atarken, kalesinde 6 gol gördü. ‘CANIMIZ YANIYOR’ Beşiktaş Teknik Direktörü Ertuğrul Sağlam, Fenerbahçe karşısında çok gol pozisyonu üretmelerine rağmen bunları değerlendirememelerinden yakındı. Maçın hakemi ve iptal edilen gol ile ilgili bir soruya Sağlam, “Bugüne kadar hakemlerle ilgili konuşmadık. Bu sezon hakemlerden yana canımız çok yandı, ama maalesef futbolun içinde böyle şeyler var” dedi. SarıLacivertliler, Beşiktaş’ı Saracoğlu’nda 6.5 yıl aradan sonra Deivid ve Semih’le devirdi Kadıköy’ de söz F.Bahçe’nin F.Bahçe: 2 Beşiktaş: 1 HAKEMLER: İsmet Arzuman (5), Emre Eyisoy (5), Alper Ulusoy (5) F.BAHÇE: Volkan(6), Gökhan (7), Lugano (6), Edu (6), R.Carlos (7), Deivid (6), Deniz (5) (dk. 76 Appiah), Aurelio (6), Vederson (6), Alex (6) (dk. 71 Tümer 6), Semih (7) BEŞİKTAŞ: Hakan (5), Ali (4), Gökhan(4) (dk. 17 Diatta 4), İ.Toraman (5), İ.Üzülmez (4), Burak (2) (dk. 64 Higuain 4), Cisse (6), Koray (6) (dk. 83 Batuhan), S.Özkan (6), Delgado (6), Bobo (6) GOLLER: Dk. 3 Bobo, dk. 29 Deivid, dk. 60 Semih SARI KARTLAR: İ.Toraman, Cisse, Burak, İ.Üzülmez (Beşiktaş); Semih, Deivid, Appiah (F.Bahçe) HİLMİ TÜRKAY Bizim çocuklar, derbiye 3 gün kala maçın hakemini soruyorlar. Hiç düşünmeden Cüneyt Çakır diyorum. Bir telefon görüşmesinin ardından Arif Kızılyalın, ‘Hüseyin Göçek’ ismini ortaya atıyor. Sonra Fırat Aydınus, o da değil Cüneyt Çakır... Serviste yoğun bir çalışma, bir iddia koyuyoruz ortaya herkesin elinde telefon, yakın olduklarını arıyorlar. Aradan zaman geçiyor, Cumhur arkadaşımız ‘İsmet Arzuman’ diyor... İddiayı kazanan yok, tartışmalar başlıyor aramızda. Arzuman 2,5 yıldır derbi yönetmemiş, üstelik yaştan dolayı da FIFA listesinden düşmüş. Ama karar açıklanmış artık konuşmaya gerek yok maçı Arzuman yönetecek. Bir gün sonrası; F.Bahçe Kulübü’nden büyük tepki. Sayfalar dolusu bir açıklama: “Objektif karar değil.” Beşiktaş tarafı sessiz, hakeme sözleri yok, eleştirileri F.Bahçe’ye... MHK konuşmuyor. Zaten özünde bu var, top federasyonda. Ulusoy’un bir jesti mi yoksa... Ortalık gerginleşiyor, oysa buna hiç gerek yok. Topunu oyna, kazan; hakem galibiyetini elinden mi alacak?.. F.Bahçe’nin anlık tepkisini anlayamadım doğrusu. Arzuman o kadar kötü de bir isim değil üstelik. Kamuoyuna karşı bu serzenişleri nedendi? Tamam hakemlerimiz formsuz ama onlar da insan, onlar da hata yapabilir. Madem Fair Play’den söz ediyoruz konuşmayalım herkes kendi işine baksın; eğer Türk futbolunu kalkındırmak istiyorsak... Evet Kadıköy’de büyük bir randevu. Bu maçlarda ne olacağını önceden bilmek çok zordur. Çünkü favoriler çoğu zaman hep kaybetmişlerdir. İki takımı yakından izleme fırsatı buldum. Kafam karışık... F.Bahçe’de Kezman; Beşiktaş’ta Tello, Nobre ve Serdar Kurtuluş sakatlıkları nedeniyle yok. Atmosfer mükemmelin de ötesinde. Saat 19.00, Arzuman’ın oyunu başlatan düdüğü, söz artık futbolcuların... Gol için fazla beklemeye gerek yok, henüz dakika 3, Deniz’in hatasıyla başlayan posizyonu Bobo iyi izliyor ve topu F.Bahçe ağlarına gönderiyor. Beşiktaş, daha iyi görünüyor çünkü Sarı Lacivertlilerin hata sayısı fazla. Ama mücadele derbiye yakışır nitelikte, tempo yüksek, pozisyon çok sayıda... Top bir an olsun durmuyor, iki kale arasında adeta mekik dokuyor. Görüyorum ki bu maç tek golde kalmayacak. Deivid yanıltmıyor bizi, skora denge geliyor. İlk bölümün üstünü yok ancak Beşiktaşlılar hücumlarda bencilce davranmamış olsa soyunma odasına önde gidebilirlerdi. F.Bahçe ikinci bölümde özellikle Semih’le öne geçtikten sonra çok rahat oynamaya başlamıştı. Her şey istedikleri gibi gidiyordu. Ancak bir hataları daha ilk golde olduğu gibi pahalıya mal olacaktı. Bobo, yine Volkan’la karşı karşıyaydı ancak vuruşu bu kez kötüydü. Güzel bir Kadıköy akşamında her şey baştan sona olumlu geçti. Oyun içinde futbolcular arasında ufak tefek gerginlikler olduysa da bu karşılaşmanın yüksek tempoda oynanmasına bağlanabilir. Her derbi maçta olduğu gibi bu 90 dakikada da biri sevinecek diğeri üzülecekti. Bu kez sevinen taraf F.Bahçe oldu. Ancak son saniyede Beşiktaş’ın attığı gol neden sayılmadı doğrusu anlamış değilim. Kimilerine göre Arzuman daha önceden faul yapıldığını görmüş düdüğünü çalmış. Umarım öyledir!.. M A Ç TA N N OT L A R / GÖRKEM ÇÖTELİOĞLU SAMİ GÜREL MAÇIN ELEŞTİRİSİ Gol Atan Galip!.. ARİF KIZILYALIN Futbol realist bir oyun; golü atarsın, maçı kazanırsın. Dün olduğu gibi. Fenerbahçe, ezeli rakibi Beşiktaş’ı 6.5 yıl aradan sonra Kadıköy’de yenmenin keyfini yaşadı. Niçin kazandı Sarı Lacivertliler? Çünkü çerçeveyi tutturmuşlar, 3 kez ciddi ciddi geldikleri Beşiktaş kalesine meşin yuvarlağı 2 kez bırakmışlardı. Üstelik ölü toplardan ürettikleri gollerle. Peki Beşiktaş ne yaptı Kadıköy’deki derbide? Maçın ilk bölümünde rakibine oranla daha iyi mücadele etti, pozisyon buldu, öne geçti ama rakibin en önemli silahına karşı önlem üretemeyince Şükrü Saracoğlu’ndan başı önde ayrıldı. Oysa yine kazanabilirdi Siyah Beyazlılar Kadıköy’de. Ama ev sahibinin yakaladığı fırsatların iki misli pozisyon ürettikleri halde sadece bir gol bulabildiler. Bobo’nun oyunda kaldığı sürece Burak’ın ve çocuk yaştaki Batuhan’ın “egoizm” dürtüleri olmasa dünkü maç için çok farklı şeyler konuşabilirdik. Sonuçta golü değil, golleri atanın kazandığı bir derbi akşamıydı. Oyunun geneline baktığımızda Beşiktaş’ın göbekteki üçlüsü Cisse, Serdar Özkan ve Koray’ın ilk yarıda Deniz Aurelio Vederson’a soluk aldırmadığını özellikle Deniz ve Vederson’un top kayıplarının Siyah Beyazlıları ön plana taşıdığını söyleyebiliriz. Buna karşılık Tello’suz Beşiktaş’ın kanatları hiç kullanamadığı, Gökhan Gönül’ün ise savunmada değilse bile hücumda daha etkili olduğu notlarımıza takılmış. Ancak yukarıda da ifade ettiğimiz gibi bunların çoğu sonuçsuz kapışmalardı ve Beşiktaş 11’i yakaladıklarını atamadığı gibi Gökhan Zan’ın sakatlanıp oyundan çıkmasının ardından her Fenerbahçe ölü topunda inanılmaz bir panik havası yaşadı. Anlaşılan Ertuğrul Sağlam, her an sakatlanmaya müsait Gökhan’ın yerine Diatta’yı yeterince çalıştırmamıştı. Ve belki de Gökhan’sızlığın faturası yenilgiyle ödendi. Dün akşamın tartışmasız yıldızı Deivid’di. İlk golde benim diyen santrforlara şapka çıkartacak güzellikte bir kafa vuruşu yaptı. Pivot santrfor oynayıp rakibi sürekli yıpratan Semih’in golünde ise Hakan Arıkan’ı sarsan şutun sahibiydi Deivid. Sözün özü sonucu direk etkilemişti tartışılan Brezilyalı. Onun yanı sıra yanındaki arkadaşlarının açığını kapayan Aurelio ve Gökhan da alkışı hak edenlerden. Sonradan oyuna girip ayağındaki topu rakibe veren ve Beşiktaş’ı pozisyona sokan Appiah’ın maç içinde hem arkadaşlarından hem de tribünlerden özür dileyişi ise gecenin gözden kaçmaması gereken ayrıntısıydı. Hakem Arzuman mı? Maç öncesi ismi üzerine yapılan spekülasyonlara bakılırsa kart kullanımları (Deivid’i atmalıydı) dışında durumu idare etti diyebiliriz. Ancak... Ancak eski FIFA kokartlı hakemin kafaları karıştıran 2 kararı var. İlkinde, Fenerbahçe’nin beraberlik golünde Aurelio’nun ceza alanı içinde hava topuna yükselip rakiplerini dağıtmasına ses çıkartmadı. Devamında seken top Deivid’le gol oldu. 90 artı 5’te ise Gökhan’la Bobo arasındaki benzeri pozisyonda düdüğüne asıldı. Ama onu duymayan Serdar Özkan, Bobo’dan gelen topu Higuain’e ortalayıp golü attırınca ortalık birbirine girdi. İki pozisyon için de “fauldü”, “değildi” demek yersiz. Düdük ondaydı.. Kararı verdi.. Ve Fenerbahçe de bitiş düdüğüyle yıllar sonra Beşiktaş’ı yendi... Özlem V e Fenerbahçe’nin altı buçuk yıllık hasreti sona erdi. Turkcell Süper Lig’de Beşiktaş’ı 21 yenen Sarı Lacivertliler, ezeli rakibi karşısında tam 2 bin 442 gün sonra Kadıköy’de galip geldi. Fenerbahçe, dün geceki galibiyetin öncesinde Kadıköy’de ezeli rakibiyle yaptığı 6’sı lig, 1’i de Türkiye Kupası olmak üzere son 7 resmi maçı da kazanamazken bu süre içinde 3 yenilgi, 4 beraberlik almıştı. Fenerbahçe, Beşiktaş’ı kendi evinde bundan önce en son 24 Şubat 2001 tarihinde yapılan lig maçında 31’lik skorla mağlup etmişti. sona erdi Alex ilk golün asistini yaparken karşılaşma boyunca etkili bir görüntü çizdi. SarıLacivertliler Avrupa’da ve Türkiye’de son 16 maçtır yenilgi yüzü görmüyor. (Fotoğraflar:FATİH ERDOĞDU) PUAN DURUMU Takımlar O Galatasaray 10 Sıvasspor 10 Fenerbahçe 11 Beşiktaş 11 Kayserispor 10 İstanbul BŞB 10 Trabzonspor 11 MKE A.Gücü 10 G.B. OFTAŞ 11 G.Antepspor 10 Konyaspor 11 Denizlispor 10 Ç.Rizespor 10 G.Birliği 10 V.Manisa 10 Bursaspor 10 Ankaraspor 11 Kasımpaşa 10 G 7 7 6 6 4 5 4 4 4 4 3 3 3 2 2 1 1 2 B 3 1 4 3 4 1 4 3 2 1 4 3 1 3 3 5 4 1 M 2 1 2 2 4 3 3 5 5 4 4 6 5 5 4 6 7 A 20 17 17 13 15 14 14 12 11 13 12 14 9 11 12 9 8 7 Y 5 8 10 9 11 10 11 12 11 14 20 14 19 15 18 12 14 15 P 24 22 22 21 16 16 16 15 14 13 13 12 10 9 9 8 7 7 Avj +15 +9 +7 +4 +4 +4 +3 1 8 10 4 6 3 6 8 Saracoğlu’nda gergin dakikalar Günler öncesinden yaşanmaya başlamıştı gerginlik... F.Bahçe’yle Beşiktaş arasındaki dev derbi mücadelesi öncesi hakem krizi çıkmıştı. 2.5 yıldır derbi yönetmeyen ve yaşı nedeniyle FIFA kokartı düşen İsmet Arzuman’ın düdük çalacak olması nedeniyle yöneticilerin karşılıklı açıklamaları gündeme damgasını vurmuştu. İşte bu gerginlik kendini Şükrü Saracoğlu Stadı’nda da gösterdi. Beşiktaşlı taraftarlar Kadıköy’e taksilerle gelirken yerlerine polis eşliğinde geçmişlerdi. Ancak iki takımın yandaşları birbirini görür görmez önce karşılıklı atışmalar başladı. Misafir ekibin taraftarları küfürleşmelerin ardından tuvalet fayanslarını koparıp F.Bahçeli yandaşların üstüne attı. Tam bir arbede yaşanırken güvenlik görevlileri tribünlere girdi ve olay çıkaran 10 seyirciyi gözaltına aldı. 15 Sarı Lacivertli taraftarın yaralandığı görülürken sağlık görevlileri müdahale etti. Karşılaşma devam ederken stadın bazı yerlerinde küçük çapta gerginlikler de yaşandı. Beşiktaş atkısı yakmak isteyen bir grup taraftar polis tarafından önlendi. Maç öncesiyse İstanbul’da geniş güvenlik önlemleri vardı. Beşiktaş İskelesi önünde bulunan polis ekipleri, üzerlerinde Beşiktaş forması ve atkısı bulunan Çarşı Grubu’na ait bazı taraftarların vapura binmesine izin vermedi. Polise direnen bir yandaş gözaltına alındı. Şükrü Saracoğlu Stadı’nda kapılar 14.00’te açılarak olası bir birikme önlendi. Bileti olmayanlar stada yaklaştırılmadı. Büyük Maçların Takımı MEHMET GÜÇLÜ Teknik Direktör Zico maçtan önce bu tür mücadelelerde küçük detayların bile belirleyeceği olabileceğine dikkat çekerek, kazanmak için öncelikle hatasız oynamaları gerektiğinin altını çizmişti. Brezilyalı hoca oyuncularını da bu konuda mutlaka uyarmıştır. Ama gelin görün ki karşılaşmanın hemen ilk dakikalarında Deniz’in hatasından kaynaklanan Beşiktaş’ın şok golüyle Fenerbahçe’nin planları biranda alt üst oldu. Büyük maçlarda büyük futbol oynamasına alıştığımız Sarı Lacivertli takım, sahanın her yerinde pres yapan rakibinin hırslı futbolu karşısında ilk yarım saat pasif kaldı. İlerleyen dakikalarda Gökhan Zan’ın sakatlanarak yerini Diatta’ya bırakması ve savunmanın bir diğer kilit ismi İbrahim Toraman’ın erken gördüğü sarı kart F.Bahçe lehine gelişen olaylardı. Alex’in kornerinden gelen topu Deivid’in kafayla filelere gönderdiği an, Beşiktaş kalecisi Hakan ve Ali Tandoğan’ın hatalı olup olmadıkları sorgulanabilir. F.Bahçe ilk yarının son çeyreğinden itibaren gerçek kimliğini hissetirmeye başladı. Sarı Lacivertli futbolcuların üzerinde mutlak kazanma baskısı yok. Skor ne olursa olsun rahat oynuyorlar. Bu rahatlık, bu telaşsız oyun F.Bahçe’nin futbolunu olgunlaştırıyor. İlk 45 dakikada olduğu gibi ikinci yarıda da bu bir kez daha açıkça görüldü. Oyunun başlarında çok koşan çok basan Beşiktaşlı oyuncular ilerleyen bölümde etkilerini giderek yitirirken ortaya daha iyi yardımlaşan, daha iyi top çeviren ve pozisyonlar bulan bir F.Bahçe çıktı. Beşiktaş’a bitirici darbeyi ikinci yarıda Semih vurdu. F.Bahçe için başta büyük maçların büyük takımı demiştik. Kadıköy’de dün gece bu bir kez daha kanıtlandı. ‘YENİLGİYİ KABUL ETMEDİK’ F enerbahçe Teknik Direktörü Zico, 10 geriye düşmelerine rağmen mağlubiyeti kabul etmediklerini vurgulayarak “Çok tempolu bir maç izledik. Bulduğumuz pozisyonların daha fazlasını değerlendiren ekip olarak galip ayrıldık. Maçın hemen başında yediğimiz golden sonra, süren dakikalarda oyuncularım galibiyet hedefini ortaya koydular. Özellikle Beşiktaş gibi kaliteli bir ekibe karşı bu tip geri pas ve zamanlama hataları yapmamamız gerekiyor. Maçta bunları tekrarladık ama inancımızı hiç kaybetmedik. Mağlup duruma düşünce oyuncularım bunu kesinlikle kabul etmediler. Rakibimizin ligde önüne geçip yolumuza devam ediyoruz.” Son dakikada sayılmayan Beşiktaş’ın gol pozisyonuyla ilgili soruya sinirlendiği görülen Zico, “Buna gol pozisyonu diyemeyiz. Çünkü çok önce faul çalınmıştı” şeklinde konuştu. Fenerbahçe Kulübü Asbaşkanı Mahmut Uslu ise, takımlarının galibiyetine rağmen, maçın hakemlerini eleştirdi. Uslu, şunları söyledi: “Hakemlerden biz de memnun değildik. Beşiktaş da bu sene hakemlerden dolayı mağdur oldu. Bu çifte standardın ortadan kalkmasını istiyoruz.” CUMHURİYET 18 CMYK