Katalog

20 KASIM 2007 SALI CUMHURİYET SAYFA KÜLTÜR kultur?cumhuriyet.com.tr Kerim Silivrili yaşama veda etti ? Kültür Servisi Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Üniversitesi emekli öğretim üyesi, geleneksel Türk el sanatlarının son ustalarından Prof. Kerim Silivrili, 16 Kasım Cuma günü yaşama veda etti. Silivrili, son yolculuğuna, dün üniversitedeki tören ve ikindide Erenköy Galippaşa Camisi’nde kılınan cenaze namazının ardından, Sahrayıcedid Mezarlığı’nda uğurlandı. 15 GÖKÇE İÇİN ‘SANAL MÜZE’ Zeppelin, Ertegün için çalacak ? Kültür Servisi Led Zeppelin’den Jimmy Page, sahnelere dönecekleri 10 Aralık’taki konserleri için uzun zaman önce hazırlıklara başladıklarını açıkladı. Page, Londra’daki konserde Atlantic Records’un kurucusu Ahmet Ertegün’ü anacaklarını belirtti. The Nublu Orchestra albümü ? Kültür Servisi Tom Waits’in ekibinden Kenny Wollesen, Brazilian Girls’den Didi Gutman ve saksofon virtüözü İlhan Erşahin gibi isimlerin bir araya geldiği “The Nublu Orchestra” albümünü, yenilikçi ve modern tınılarla yüklü olarak çıkaracak. 40 Kuşağı’nın en acılı şairiydi, hiç yakınmadı OSMAN ÇUTSAY Savaş ve tiyatro Kültür Servisi Çek yazar Oldrich Danek’in yazdığı, Yücel Erten’in yönettiği “Savaş İkinci Perdede Çıkacak” oyunu bu akşam 20.00’de İstanbul Devlet Tiyatroları Oda Tiyatrosu’nda tiyatro severlerle buluşacak. Oyun, İkinci Dünya Savaşı yıllarında son anlarını yaşadığı hastanede geçmişini ve meslek yaşamını anımsaması üzerine kurulu. (0212 245 25 90) Zihnimizdeki yalnızlık... Kültür Servisi İFSAK 141. Dönem Temel Fotoğraf Semineri çalışması olan “Kent Ütopyasının Sonu / Kalabalıkta Yalnız Olmak” adlı fotoğraf sergisi İFSAK Lokal Sergi Salonu’nda açıldı. 15 katılımcıdan oluşan topluluk, zihnimizde öncelikle dinamik bir kalabalıklığı çağrıştıran kent olgusunun bir diğer yüzüne, insanı yalnızlaştıran, endişeye mahkum eden gerçekliğine bakmayı hedefliyor. Sergi 7 Aralık tarihine dek görülebilir. Bu yılki kutlama 212223 Kasım günlerinde yapılacak Dünya Felsefecileri İstanbul’da ZEYNEP ALTAY NESCO Dünya Felsefe Günü’nün uluslararası kutlaması bu yıl 212223 Kasım günlerinde İstanbul’da yapılacak. UNESCO, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu ve Türkiye Felsefe Kurumu tarafından düzenlenen etkinlikler The Marmara Oteli ve Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleşecek. Dünya Felsefe Günü’nün amacı, felsefe eğitimi ve öğretiminin yaşamımıza sağladığı yararlardan başka, felsefe bilgisinin ve felsefe bilgisine dayanarak olan bitene bakmanın kamu yaşamında ve dünya problemlerini ele almada oynayabildiği aydınlatıcı role dikkat çekmek. Bu yılki kutlamalar için UNESCO İnsan ve Toplum Bilimleri için Genel Direktör Yardımcısı Pierre Sané, İnsan Güvenliği, De U ? Dünya Felsefe Günü resmi açılışı 22 Kasım saat 9.30’da Atatürk Kültür Merkezi’nde. “Diyalog: Ne üzerinde, kimler arasında?” başlıklı açılış konuşmalarını İoanna Kuçuradi, Pierre Sané ve Otfried Höffe yapacaklar. mokrasi ve Felsefe Bölümü Şefi Moufida Goucha da İstanbul’a gelecekler ve “Bir Özgürlük Okulu Olarak Felsefe. Felsefe Öğretimi Yapmak ve Felsefe Yapmayı Öğrenmek” başlıklı UNESCO etüdünün tanıtımını da yapacaklar. Dünya Felsefe Günü resmi açılışı 22 Kasım saat 9.30’da Atatürk Kültür Merkezi’nde yapılacak. “Diyalog: Ne üzerinde, kimler arasında?” başlıklı açılış konuşmalarını İoanna Kuçuradi, Pierre Sané ve Otfried Höffe yapacaklar. İki gün sürecek kutlamalarda 13 yuvarlak masa toplantısının yanı sıra “Üç filozofa saygı” başlığı altında Alan Gewirth, Richard Rorty, Iris Marion Young üzerinde durulacak. Felsefeyi Paylaşmak başlıklı felsefe kahvesi sohbetleri ve kitap sergisi düzenlenecek. 2007 Dünya Felsefe Günü pulu, 21. Dünya Felsefe Kongresi bildiri kitapları tanıtılacak. 22 Kasım akşamı AKM’de İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası şef Fedor Gluşenko yönetiminde solist Emre Elivar’la konser verecek. Dünya Felsefe Günü etkinlikleri 23 Kasım’da Federico Mayor ve İbrahim Özdemir’in vereceği kapanış konferansı ve ödül töreniyle sona erecek. Geniş bilgi için http://www.wpd2007.org/felsefegunuprog.htm Lola Greco Antalya’da... Kültür Servisi Fazıl Say’ın sanat yönetmenliğini üstlendiği 8. Uluslararası Antalya Piyano Festivali’nde bu akşam, Isaac Albeniz’in “Iberia Suiti” adlı yapıtı Lola Greco’nun dansları eşliğinde sunulacak. Greco’ya piyanoda, ‘’Isaac Albeniz’’ madalyası ile ödüllendirilen Rosa Torres Pardo eşlik edecek. Sahne tasarımını Eduardo Arroyo’nun üstlendiği resital, yarın da Antalya Kültür Merkezi’nde izlenebilir. HAMBURG Cumhuriyet dönemi Türk şiirinde yeni bir çığır açan “40 Kuşağı”nın toplumcu şairlerinden Enver Gökçe için, ölümünün 26. yılında “sanal müze” kuruldu. Hamburg’da yaşayan yazar Celil Denktaş, yıllar içinde bir araya getirdiği belge ve kayıtlarla oluşturduğu “www.envergokce.org” adresli internet sitesinin öyküsünü şöyle anlatıyor: “1970’li yıllarda dönemin ODTÜ’lü devrimci öğrencileri olarak Enver Gökçe ile bağlantı kurmuştuk. Özellikle “Dost Dost İlle Kavga” kitabı elimizden düşmüyordu. 1977 yazında, İbram Erdem ve Özgen Seçkin ile birlikte kendisiyle uzun bir söyleşi yaptık. Ses kayıtlarını çözüp hazırladığımız kitapta Enver Gökçe düzeltmeler de yapmıştı, ama kitap 26 Kasım 1981’deki ölümünden sonra basılabildi. Söyleşiyi 2005’te de “Yeni” seçkisinin ikinci sayısında yayımladım. Kurduğum sitede, yeni kuşaklar şairin kendi sesinden anılarını, vasiyetini, hayata ve sanata bakışını, şiirlerini dinleyebilecek. Sitede eski dostlarından Mihri ve Sevim Belli, Arif Damar, Muzaffer İlhan Erdost, Ayten ve İhsan Atar, İhsan ve Mehmet Hasırcı’nın sesinden ‘Enver Gökçe ve zamanı’ ile ilk kez yayımlanan gençlik fotoğrafları da var.” Bir tür sanal müze olarak tasarladığı sitenin daha da geliştirileceğini söyleyen Denktaş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Enver Gökçe çok genç yaşımızda, bizlere, çektiği bütün acılara rağmen hayatı, sanatı ve halkımızı sevmeyi öğütlemişti. Gürül gürül bir şiirin kırgın ama dirençli adamıydı. Bizi çok etkilemişti. Ondan kalanları derleyip toplamak ve sanatı üzerine yeni çalışmaları teşvik etmek için bir ilk adım atıyoruz. Bunu bir görev sayıyoruz.” Savaşa karşı müzikle barış RAMİZ AYDIN’IN RESİM SERGİSİ 24 KASIM’A DEK TERAKKİ SANAT GALERİSİ’NDE Kültür Servisi Bu akşam, Taksim Kemancı’da, Irak’taki savaştan kaçan rock topluluğu Acrassicauda konser verecek. Savaşın yalnızca ölümlerden ve bombalardan ibaret olmadığını, geride kalanları da farklı acılara ve hayatlara sürüklediğini hatırlatacak. Savaş mağdurlarıyla dayanışma anlamını taşıyan bu gece, konserler serisinin ilk ayağını oluşturuyor. Önümüzdeki günlerde, Türkiye’nin çeşitli illerinde de bu konserler devam edecek. 2000 yılında kurulan topluluk, 2006 yılında savaştan kaçmak için müzik aletlerini satarak Suriye’ye geçti. Şimdiye kadar Bağdat’ta altı, Suriye’de iki konser veren topluluk, uzun bir aradan sonra ilk defa sahneye çıkacak. Karşıtların yumuşaklığı OSMAN ŞAHİN ozkır sıcağının altında pamuk toplayan kadınlı erkekli ırgatların yaşam dolu sevinçleri; açık, koyu, puslu sıcağın parçalarının uyumlu renk oyunları bir derinlik ve gizem veriyor insana. Yarım yuvarlak renk lekeleri, değişik renklerde yumuşatılmış geometrik çizgiler ve renklerden oluşan tabloların hiçbirinde, renkler diğerini bastırmıyor. Renklerin kavgası yok orada. Aksine dinlendirici, yaratılmış bir doğa gerçeği.. emekçiler, pamuk tarlaları, ağaç kümeleri ve sonsuz topraklarla baş başa kalıyoruz. Bir sis, bir soluk gibi mavi gri lekeler eritilerek evrensel bir düzeye çıkarıyor resimleri. Ve bu resimler farkında olmadığımız duyguları ateşliyor. Örneğin, ‘Bozkır Yolunda Gelin Alayı’ tablosu, inanılmaz bir dinginlik veriyor insana. Ata binmiş kadınlar, erkekler, yürüyenler, davul zurna çalanlar; grilerle pembelerin sıcacık renk tonlarıyla parçalanmış ufuk bulutunda patlayan güneş ışığı; bulut aralarından fışkıran, çizgileşen ışık huzmelerinin yoğunluğu insanı kendine çekiyor. Kalabalık figürlerdeki renk yakınlıklarıyla B renk karşıtlıklarının yumuşaklığı.. açık gri, koyu grilerle, güneş ışığının açık turuncu, sarı lekelerinin harmanlanması özellikle görülmeye değer. ESEN, ÇİZGİ VE RENK... Tabloların küçücük bir bölümünden bile insan gözünü ayıramıyor. Burada ister istemez, ünlü ressam Cezanne’ın “Ben resmimim bir santimetre karesinin bile hesabını veririm” sözü aklıma geliyor. Ramiz Aydın’ın asıl amacının konu resmetmek olmadığı kesin. Ressam, konu peşinde değil. Konunun resim yapmaya yetmediğinin farkında. Konunun verdiği zengin D çağrışımla içindeki yaratı çekirdeğini açıyor.. desen, çizgi ve renklerle biçimlendirerek resmini yaratıyor. Konuyu, resim yapmanın bir aracı kılıyor böylece. Sergide yer alan resimleri ikiye ayırmamız mümkün. Birinci grup resimlerde köy ve kır yaşamları anlatılıyor. Bu resimlere, uzun, yanık Anadolu türkülerinin yoğunluğu sinmiş gibi. İkinci grup resimlerde ise modern kent yaşamının getirdiği rahatlık içinde, giyimleri kuşamlarıyla, Batı kültürü ile donanmış, viyolonsel ve keman çalan genç kadın figürleri var. Kır ya da kent insanı olsun, hiçbirinde insanlar umutsuz, yılgın görünmüyor. Hepsi de yaşamla barışık insanlar. Arkadaki koyu gri bulutlarla ışıklı gökyüzünün ve güneş lekelerinin altında, sevgilisini, kocasını ya da ‘geleceği’ bekleyen ‘Genç Kız’ tablosu, bir bekleyiş’in tablosu. Tümbekli tepelerle gökyüzü arasını dolduran genç kız figürü, tepelerle gökyüzünü birbirine bağlayan ‘umudun, geleceğin ve bekleyiş’in resmi olarak kalıyor içimde. Zaten hepimiz her an, her gün bir şeyler beklemiyor muyuz? Ramiz Aydın’ın resimleri görülmeye değer. Görülmeli. Etnik müziğin peşinde... YILDIZ ÇELİK zcan Deniz, ‘Kültür Köprüleri’ tasarısıyla Anadolu topraklarındaki etnik toplulukların renkli, hüzünlü, coşkulu müziklerini yarın akşam 21.30’da Babylon’da sahneye taşıyor. Özcan Deniz’e, piyanoda Orhan Şallıel; tabla, darbuka, bendir, dholo’da Hamdi Akatay; kahon, talking, drum, bendir, det, kanjira’da Mehmet Akatay; bağlama, tar, cümbüş, buzikide Ö Mustafa İpekçioğlu; kontrbasta Nurhat Şensesli; davulda Erhan Seçkin; ney, duduk, kaval, zurnada Gürkan Çakmak eşlik edecek. “Etnik müziği önümüzdeki 10 yılın değeri olarak düşünüyorum. Balkan, Doğu Anadolu ve Ege kültürüyle büyümüş, Kazancı Bedih ile Urfa’yı, Kazım Koyuncu ile Karadeniz’i keşfetmiş bir kişiyim. Çok zengin müzik kültürümüzü ve kendi müzik birikimimi izleyiciye aktarmayı bir sorumluluk olarak görüyorum’ diyen Deniz’i, her çarşamba TRT1 de ‘İki Renk’ adlı izlencede de izleyebilirsiniz. CUMHURİYET 15 K