18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 20 KASIM 2007 SALI 10 KAVŞAK ÖZGEN ACAR DIŞ HABERLER dishab?cumhuriyet.com.tr Kasırganın vurduğu bölgelerde yardım bekleyenler salgın hastalık tehlikesiyle karşı karşıya Bedevi ve Medeni Protokol! “Protokol” sözcüğü, kökeni Yunanca olup sonrasında Latince üzerinden Batı dillerine girmiş bir sıfat tamlamasıdır. “Proto” sözcüğü “ön, birinci” anlamına gelen bir ön takıdır. “kol” ise Türkçeye “kola (tutkal)” anlamında “kolla” sözcüğünden girmiştir. Antik dönemlerde kitap ciltleme olmadığı için, yazılar tomarlara dönüştürülür, bunların dışına bir kâğıt yapıştırılarak içindekinin ne olduğu yazılırdı. Dışa yapıştırılan bu kâğıda “protokolla” denilirdi. Bir anlamda, bugün resmi bir dosya gönderilirken, başta sunu amaçlı eklenen “kapak yazısı” ya da bir kitabın başına yazılan “önsöz” niteliğindeydi. Sonraki yüzyıllarda bu sözcük, uluslararası görüşmelerde bir anlaşmaya gidilirken ya da şirketlerin kendi aralarında imzalayacakları anlaşma öncesinde ulaştıkları ilkeleri kâğıda dökmeleri anlamında “protokol” olarak tanımlanmıştır. İnsanlar “bedevi (köylü)” konumundan çıkıp “medeni (kentli)” olmaya başladıklarında “kent kurallarını, ilkelerini” yazıya döktüklerinde “yasalar” oluşmaya başladı. “Medeni kentli (uygar)” insanların çoğalması ile kentleri birleştiren “devlet” kavramı gelişti. Devlet olgusu, devlet çarkını döndürmede yetki ve sorumlulukla orantılı olarak “mevki sıralaması” gereğini doğurdu. Bunu “protokol” kavramı yerine getirdi. Laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde “mevki sıralaması (protokol)”, Cumhurbaşkanı 1., TBMM Başkanı 2., Başbakan 3. sıra olarak öngörülmüş ve sonrasında dizin tamamlanmıştır. “Protokol” sözcüğünün kökeni olarak yine bir başka Yunanca sıfat tamlamasından söz edilir. Bildiğiniz gibi “proto (ön, birinci)”, “kolos (kıç)” sözcükleri “protokolos” tamlamasını oluşturduğunda “öndeki (ya da) birinci kıç” anlamına gelir ki bunun devleti temsil için uygulanan “protokol” sözcüğü ile hiç ilgisi yoktur. Bangladeş’te zamanla yarış Dış Haberler Servisi Bangladeş’te resmi rakamlara göre 3 bin 100 kişinin ölümüne neden olan Sidr kasırgasının ardından mahsur kalan milyonlarca kişiye yardım ulaştırılması için zamanla yarışılıyor. Ölü sayısının artmasından kaygı duyulurken kasırganın ardından 5 gün geçmesine rağmen hâlâ felaket bölgelerine yardım götürülememesi üzerine salgın hastalık tehlikesi başgösterdi. Dünyanın en yoksul bölgelerinden biri olan ülkenin güneyindeki köylerin tamamen haritadan silindiği ve faciadan ? Dünyanın en yoksul bölgelerinden biri olan ülkenin güneyindeki köylerin tamamen haritadan silindiği kasırgada, yetkililer ölü sayısının 5 bini bulabileceğini belirtiyor. Kızılhaç can kaybının 10 bine yaklaşmasından kaygılı. kurtulanlara acilen gıda ve su yardımı gerektiği bildiriliyor. Yardım çalışmalarına ordu da katılırken kapanan yollar felaket bölgesinde mahsur kalanlara ulaşılmasını engelliyor. Kasırgayla beraber 6 metre yüksekliğe kadar çıkan dalgaların vurduğu sahil bölgelerindeki 40 bin evin yüzde 95’i yıkılırken çok sayıda cesedin sokaklarda yattığı belirtiliyor. Yaralıların çoğuna ise tıbbi müdahalede bulunulamadığına dikkat çekiliyor. Yetkililer, ulaşılamayan bölgelerde cesetler bulunabileceğini ve ölü sayısının 5 bini aşabileceği uyarısı yaptı. Kızılhaç yetkilileri ise ölü sayısının 10 bine yaklaşmasından kaygılı. Örgüt, felaketten 900 bin ailenin etkilendiğini ve bunun da yaklaşık 7 milyon kişi olduğuna dikkat çekti. Kasırga felaket bölgesindeki pirinç hasadının tamamını yok ederken diğer ürünler de yüzde 5095 oranında zarar gördü. Ağaca bağlayıp kurtardı Sidr kasırgasının ve dev dalgaların vurduğu küçük bir adada yaşayan bir kadın, iki yeğenini ağaca bağlayarak kurtardı. Zabbar Mia, herhangi bir kaçış yolu olmadığını anlayınca 13 yaşındaki Riaz ve 5 yaşındaki Sumon’u palmiye ağacına bağladı. Dev dalgalar karşısında direnen ağaç çocukların felaketten sağ çıkmasını sağladı. Ancak adada yaşayan 70 çocuğun onlar kadar şanslı olmadığı ve çok azının kurtulduğu bildiriliyor. Bölge sakinleri, ülkenin kasırga alarm sistemi bulunmasına rağmen hiçbir uyarı almadıkları gerekçesiyle yetkilileri suçluyor. ‘K OMPLO HAZIRLIYOR’ Bedevi Çadırından Bedevi Oteline! düşünmemiştim. Orada Erbakan’ın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, geçsıkıntısını da hissettim doğrusu. Kenmişte “protokol” konusunda ağzı yandimi onun yerine koydum. Sonuçta mış, deneyimli bir siyasacıdır. Anım‘devlet’ ortada. Karşınızdaki devlet sayalım! başkanı. Konuğunu bu denli güç duAmerikan Panam 103 uçağı İsruma düşürecek bir konuşmayı kesinkoçya üzerinde Lockerbie’de düşülikle onaylayamazdım. Çok tepki gösrülmüş, kurtulan olmamış, ayrıca düşterdim.” tüğü ilçede insan ölümlerine de neGül’ün nasıl “çok tepki gösterdiği” den olmuştu. Uçağın düşmediği, Libaçıklanmadı. Böylesine acı bir devya ajanlarınca düşürüldüğü kanıtlanlet protokolü deneyiminin tanığı Gül’ün mıştı. Libya, dünyada kara listedeyo olaydan ders almayıp geçen hafta di. Ayrıca Libya, terör örgütleri Hizne yaptığına, TV ekranlarında tüm bullah ile PKK’ye maddi destek ve siTürk halkı da tanık oldu. Mekke’de Oslah yardımı yapıyordu. Kaddafi darmanlı Ecyad Kalesi’ni yıkan, laik devbesinin yıldönümündeki resmi geçit leti tanımayan, resmi ziyaretinde Atatörenine PKK’liler de katılmıştı. türk’ün anıtkabrini ziyaret etmeyen Refah Partisi’nin Genel Başkanı Suudi Arabistan Kralı Abdullah bin Necmettin Erbakan koalisyonun başAbdülaziz el Suud’a Türkiye Cumbakanıydı. Müteahhitler, Libya’dan huriyeti devlet protokolünün 1 nualacaklarını alamıyorlardı. Erbakan, marası Gül, “Devlet Şeref Nişanı” verTrablusgarp’a gidip “protokoldeki dendi. Londra’da Belediye Başkanı’nın gi Libya Başbakanı” ile sorunu gödahi ayağına giden “bedevi” kralın, rüşmek istedi. Büyükelçi Ateş Balkan, TC’nin 1 numarasını kaldığı otelde uluslararası koşullar ve Albay Muamayağına getirtmesi komer Kaddafi’nin tunusunda TC devlet tarsız davranışları neprotokolünden sorumdeniyle Erbakan’a gellu Büyükelçi Oya Tuzmemesini önerdi. Ercuğlu’nun ne kadar bakan’ın ısrarı üzerine, üzüldüğünü tahmin programa Kaddafi ile edebiliriz. Çünkü, tek görüşme konulmadı, kadının bulunmadığı Başbakan Libya’ya uçSuudi Kralı’nın özel tu. Yanında partisinuçağının merdivenleden Devlet Bakanı Erbakan ile Kaddafi. rinden “Atatürk kızı” olGül de vardı. manın gururu ile çıkıp Büyükelçinin korkKral Abdullah’ı karşılatuğu başına gelmiş; ması “medeni” ve “beKaddafi, bir oldubitti devi” ayrımının en güile Erbakan’ı Sirte kenzel örneğini yaratmıştı. tinde bir “bedevi” çaGül, bununla da yedırında ayağına getinmemiş, beraberinde tirtmişti. Heyetteki ‘3 numara’ Başbakan Türk diplomatlar, 5 Recep Tayyip ErdoEkim 1998’deki bu ğan ile Dışişleri Bakanı görüşmeyi “protesto” Ali Babacan’ı da kralın ederek Sirte’ye gitayağına götürmüştü. memişlerdi. Otelde “bedevi” protoKaddafi, Erbakan’a kolünün uygulanmasıağzını açmış, gözünü na göz yummuştu. Kral, yummuştu! Türkiye’ye kendi resminin ve Suudi hakaretler yağdırmış, bayrağının önünde saKemalist laikliğe bir ğına Gül’ü, soluna Erdoğan’ı alarak küfretmediği kalmış, Kürtlere bağımsızlık verilmemesini kınamıştı. Devlet resim çektirirken, Türk bayrağı bir kıyıya itilmişti. Bakanı Gül’ün, heyetteki bazı TürkOysa TC protokolüne göre yan yaleri “deli saçmasına aldırmayın” sözna duran iki ülke bayrağının önünde, leri ile yatıştırmaya çalıştığı sonradan “mevki sıralamasında” ortada oturan yazıldı. İşin ilginç yanı, TC’nin protoev sahibi 1 numaranın; sağına kralı, koldeki 3. adamı Erbakan, bu sözlesoluna da başbakanı alması gerekirri “yağmur yağdı yarabbi şükür” patavatsızlığı ile karşılayıp Kaddafi’ye bir di. Anlaşılan yabancıların “bellrock (çankaya)” dedikleri Pembe Köşk’e de “teşekkür” etmişti. “Bedevi” çadıbir bedevi ürünü olan “türban protorındaki bu olayın tanığı Gül daha sonkolünden” sonra “bedevi protokolü” ra o günü şöyle değerlendirecekti: de girmişti. Çankaya’da artık “proto“Kaddafi ile görüşme programda kolla” değil de “protokolos” uygulayoktu. Bir oldubitti yaşandı. Ama konarak bedevi çadırlarına uygun kıç yanuşmaya başlayınca ‘protokolde’ balama mı uygulanıyordu doğrusu anna ayrılan yerden kalktım. Çünkü kolayamadık! nuğa karşı böyle konuşacağını hiç Morales ABD elçisini suçladı Dış Haberler Servisi Bolivya’nın ilk yerli kökenli Devlet Başkanı Evo Morales, ülkesindeki ABD Büyükelçisi Philip Goldberg’i, hükümetine karşı komplo hazırlamakla suçladı. Viacha kasabasında basın toplantısı düzenleyen solcu lider, ABD Büyükelçisi’nin hükümetinin meşruiyetini zedelemek için çalıştığını belirterek Washington’a “politika değil, diplomasi yapması” için çağrıda bulundu. Morales hükümeti geçen ay, Goldberg’in şu anda silahlı soygun nedeniyle Bolivya’da hapis yatan ünlü Kolombiyalı suçlu John Jairo Vanegas ile birlikte fotoğraflarının ortaya çıkması üzerine büyük tepki göstermişti. Venezüella Devlet Başkanı Hugo Chavez ve Küba lideri Fidel Castro’nun yakın müttefiklerinden Morales’in seçilmesinden beri Bolivya ile ABD ilişkileri gergin durumda. Yardım yağıyor Bangladeş’e uluslararası yardımlar hız kazanırken ABD, kurtarma çalışmaları için 2 milyon dolar gönderdi. AB de 5 milyon Avroluk ek yardım yapılacağını açıkladı. Suudi Arabistan ise 100 milyon dolarla katkıda bulunacağını duyurdu. Kızılhaç, Sidr kasırgasının 7 milyon kişiyi etkilediği tahmininde bulundu. (Fotoğraf: AP) Rejimin tutuklanan lider kadrosuna dönemin devlet başkanı Samphan da eklendi Kızıl Kmerler adım adım mahkemeye Dış Haberler Servisi Kamboçya’da 197579 yılları arasındaki Kızıl Kmer iktidarı döneminde devlet başkanı olan Khieu Samphan, Birleşmiş Milletler’in (BM) desteklediği soykırım mahkemesi tarafından tutuklandı. Yüksek tansiyon rahatsızlığı olan 76 yaşındaki Samphan, geçen çarşamba günü, Başbakan Hun Sen’in emriyle hastaneye kaldırılmıştı. Samphan’ın hastaneden güvenlik güçleri tarafından alındığı açıklandı. Geçen hafta da Kızıl Kmer döneminin iki bakanı Ieng Sary ve eşi Ieng Thirith tutuklanmıştı. Kızıl Kmer rejiminin ideoloğu olarak tanınan Nuon Chea ile cezaevlerinden sorumlu olan Duch da bu yılın başlarında tutuklanmıştı. Kızıl Kmerler’in lideri Pol Pot 1998’de kalp krizinden ölmüştü. Samphan’ı ünlü Fransız avukat Jacques Verges’nin savunacağı öğrenildi. Fransa’da üniversite eğitimi alan Samphan, Verges ile 50’li yıllarda tanışmıştı. Fransız avukat, “Çakal” Carlos, Nazi Klaus Barbie, eski Sırp lideri Slobodan Miloşeviç ve eski Irak Başbakan Yardımcısı Tarık Aziz’i de savunmuştu. Kızıl Kmer döneminin liderleri, insanlığa karşı suç işlemek ve soykırımla itham ediliyorlar. 197579 arasında yaklaşık 2 milyon insan idam edilerek, aç bırakılarak ya da aşırı çalıştırma sonucu ölmüştü. Geçmişte Pembe Köşk Protokolleri! Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Bir zamanlar Pembe Köşk’te ilginç Köşk’te konuğu bir yabancı devlet “protokol” örneklerine de tanık olunadamı onuruna resmi bir yemek vedu. İki örnek verelim: riyordu. O gün ANAP içinde ABD Büyükelçisi, Cumkarışıklık çıkmış, bir grup milhurbaşkanı Fahri Koruletvekili istifaya kalkmıştı. İstürk’e güven mektubu sutifa tehdidinde bulunan milnacaktı. Köşk’ün bahçesinletvekilleri palas pandıras de tören kıtası yerini almış, köşke gittiklerinde resmi yeTürk ve ABD bayrakları yermek sürüyordu. Özal ile gölerine konulmuş. Kabulü yarüşmek istiyorlardı. “Protokolpacak Korutürk ve görevlimrotokol” tanımayan ANAP ler fraklarını giymişlerdi. milletvekilleri; resmi yemek olNe var ki ABD heyetinde duğunu, cumhurbaşkanının bir telaş havası esiyordu. o an kendilerini kabul edeBir Amerikan diplomatı, Protokol Genel Müdürü Büyü Fahri Korutürk. meyeceğini söyleyen Protokol Müdürü Büyükelçi Üstün kelçi Şefik Fenmen’e,“GüDinçmen’i dışlayıp Özal’a ven mektubunu getiren uçahaber gönderdiler. ğın geciktiğini, cumhurbaşÖzal’ın yanıtı, “Peki gelkanına içinde mektup varsinler, yemek salonunun uymışçasına boş bir zarf vegun yerlerine birkaç masa sırilmek durumunda kalınakıştırıp otursunlar, yemekten bileceğini” söyledi. Genel sonra görüşelim” oldu. İki Müdürün durumu aktardıdevlet başkanı, iki ülke onuğı Korutürk’ün ilk işi, papruna şampanya kadehlerini yonunu çıkartıp “Mektup kaldırdığında, Köşk personegeldiğinde teşrif etsinler” demek oldu. Amerikalılar Turgut Özal. li havalarda taşıdıkları masa ve sandalyeleri, konukların önlerine bakıp Köşk’ten kös şaşkın bakışları içinde salona getirikös ayrılmak zorunda kalmışlardı. O yorlardı. Çankaya’da o gün galiba zaman Çankaya’da “protokolla” ge“protokolos” uygulanıyordu! çerliydi. DOSYA NO: 2007/174 ES İpoteğinin paraya çevrilmesi, cinsi, kıymeti, adedi, vasfı: İl Kırşehir İlçesi Mucur Cinsi Konut Mevkii Hamidiye Hisse Tam Ada/Parsel 263/19 MUCUR İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI Miktarı Muammen Bedeli 849 m2 18.000.00 YTL ANKARA GAYRİMENKUL 22. SATIŞ İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN KIYMET TAKDİR RAPORUNUN İLANEN TEBLİĞİ DOSYA NO: 2006/276 Alacaklı Şakir AKŞAHİN’e borçlular Mustafa UZUNOĞLU ve Nurettin UZUNOĞLU hakkında yapılan icra takibi nedeni ile borçlu Mustafa UZUNOĞLU adına kayıtlı Ankara ili, Mamak İlçesi, Gülveren Mahallesi imarın 36073 Ada, 3 9 Parselini teşkil eden 972 ve 838 m2 arsa vasıflı taşınmazlar birbirine bitişik ve bu iki parsel üzerine kurulu Abdulhakhamit Cad. Osmaniye Sokak No732/A kapı nolu gecekondu ile müştemilatının borçluya ait 32/972 ve 34/838 hissesi üzerinde bulunan muhtesatlarının, bilirkişilerce tanzim olunan 25.04.2006 tarihli raporla kıymet takdiri yaptırılmış olup, toplam 32.220,00.YTL kıymet takdir edilmiş, dosyamız borçlusu Mustafa UZUNOĞLU’nun mirasçıları bulunan İbrahim UZUNOĞLU, Selver KAPUSUZOĞLU, Yasin KAPUSUZOĞLU, Ramazan KAPUSUZOĞLU, Beşir KAPUSUZOĞLU ve Ayşegül TANRIKOL’un, adresi tespit edilemediği ve kendilerine tebligat yapılamadığından ilanen tebligat yapılmasına karar verilmiştir. Karar gereğince adresi tespit edilemeyen ve kendisine tebligat yapılamayan yukarıda isimleri yazılı Mustafa UZUNOĞLU mirasçılarına işbu ilanın yayımı tarihinden itibaren varsa itirazlarının 7 gün yasal süreye ilaveten 15 gün toplam 22 gün içinde, itiraz edilmediği takdirde tebliğ edilmiş sayılacağı ve kesinleşeceği 25.04.2006 tarihli kıymet takdir raporunun, tebliğ yerine kain olmak üzere ilan olunur. 06.09.2007 Basın: 61584 Elmek: oacar?superonline.com Faks: 0312. 442 79 90 Mucur, Hamidiye Mahallesi sınırları dahilinde bulunan taşınmaz 5 katlı kârgir apartmanın üçüncü katında bulunan 5 No’lu bağımsız bölüm, üç oda, salon, mutfak, antre, tuvalet ve banyodan ibaret olup, sobalı, zeminin bazı kısımları marley yarısı ise mozaik, mutfak fayansla kaplı olup, banyo fayans, kapı, pencere, ahşap duvarlar kireçten ibaret bulunmaktadır. Belediye hizmetlerinden yararlanmaktadır. Hisse miktarı tamdır. 1 Birinci Satış 07/01/2008 tarihte, saat 14.0014.10 arasında, belirtilen gayrimenkullerin satışı, Mucur İcra Müdürlüğü’nde açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen kıymetin % 60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla 17/01/2008 günü, aynı yerde ve aynı saatte ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da miktar elde edilememişse, gayrimenkul en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak üzere artırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok artırana ihale edilecektir. Şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetin % 40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka, paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin % 20’si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinden 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, ihale pulu tapu harç ve masrafları alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. KDV’si alıcıya aittir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını, hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını, dayanağı belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4 İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle, ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri, teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilsen mesul olacaklardır, ihale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın, dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup, masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Yapılacak gazete ilanının, açık artırma ilanın tebliği edilemeyen tapu ilgilerine, İİK. 28 m.ye göre ilanın tebliği yerine kaim olmasına, 7 Satışa iştirak edenlerin, şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin Mucur İcra Müdürlüğü’nün 2007/174 sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 26/10/2007 (İc. İf.K.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. (Basın: 59795 CUMHURİYET 10 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle