Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
31 EKİM 2007 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr İlerleme Raporu’nda Türkiye’nin ekonomik uyumunda hâlâ yaşamsal eksiklikler olduğuna dikkat çekildi 13 EKONOMİ POLİTİK ERİNÇ YELDAN AB’ den eşgüdüm uyarısı ? Ekonomi konusunda hükümet ve kurumlar arasındaki görev dağılımından dolayı eşgüdüm eksikliği var. Ortauzun vadeli reform ve bütçe çalışmaları yapılamadı. ? Kamu harcamaları 2007 yılının ilk çeyreğine kadar kontrol altına alındı. Buna karşılık cari açık artıyor. Bu olumsuz gelişmelere karşın Türkiye cari açığını finanse edecek mali yapıya sahip. ? Sermayenin serbest dolaşımı konusunda bazı kısıtlamalar genel olarak kalksa da radyo ve televizyon, elektrik, turizm, savunma, denizcilik, havacılık, havayolları ve kara taşımacılığı gibi toplam 11 önemli alanda kısıtlamalar sürüyor. Ekonomi Servisi Avrupa Komisyonu’na göre, gerçekleştirilen ekonomik reformlar sayesinde Türkiye’nin, AB’nin ekonomik müktesebatına uyumunun kısmen sağlandığı, ancak bazı hayati eksikliklerin devam ettiğine işaret ediliyor. Buna göre, ekonomi konusunda hükümet ve kurumlar arasındaki görev dağılımından dolayı eşgüdüm eksikliğinin bulunduğu ve ortauzun vadeli reform ve bütçe çalışmalarının yapılamadığına dikkat çekiliyor. ntvmsnbc’nin haberine göre, raporda kamu harcamalarının 2007 yılının ilk çeyreğine kadar kontrol altına alındığı ve vergi konsolidasyonunun arttığına işaret ediliyor. Buna karşın, cari açığın arttığının altı çizilen İlerleme Raporu’nda, tüm bu olumsuz gelişmelere karşın Türkiye’nin cari açığını finanse edecek mali yapıya sahip olduğu belirtiliyor. Sermayenin serbest dolaşımı konusunda bazı kısıtlamaların genel olarak kalktığı kaydedilen raporda, radyo ve televizyon, elektrik, turizm, savunma, denizcilik, havacılık, havayolları ve kara taşımacılığı gibi toplam 11 önemli alanda kısıtlamaların devam ettiği vurgulanıyor. Enflasyon Hedeflemesi Alternatifleri Geçen haftaki yazımda enflasyon hedeflemesi (EH) diye anılan yeni merkez bankacılığı uygulamalarının başlangıç koşullarını tartışmış ve söz konusu politikalara ilişkin yeni önerileri sizlerle paylaşmış idim. Kısaca anımsamak açısından, EH politikalarının birçok uygulayıcı ülkede sadece fiyat istikrarını sağlamakla görevli merkez bankası anlayışı yerine, merkez bankalarının faizlerindeki hareketliliği azaltmak, faizlerin ortauzun dönemdeki seyrine ilişkin tahminlerde bulunarak, bunları piyasa “oyuncularıyla” paylaşmak gibi bir dizi yeni kurumsal yükümlülük ile birlikte anılmaya başlandığını görmekteyiz. EH’ye ek olarak düşünülen bu yeni tür “süper muhafazakâr” merkez bankacılığının ana amacının, finans sermayesinin küresel ekonominin giderek artan çalkantılı koşullarında karşılaşmakta olduğu belirsizlikleri hafifletmek ve risklerini azaltmak olduğu savunulabilir. Finansal piyasalarda çalkantıların şiddetlendiği ve geleceğe ilişkin öngörülerin giderek güçleştiği günümüz koşullarında finans sermayesi merkez bankalarının politikalarında ani “sürprizler” ile rahatsız edilmek istememektedir. “Yeni” merkez bankacılığı, fiyat istikrarı gözeten enflasyon hedeflemesi politikaları yanına bir de “faizlerde istikrar” ve “faiz hedeflemesi” politikalarını eklemeye çalışmaktadır. Ancak, süregelen çağrılar gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde farklı öneriler içermekte; gelişmiş ülkelerin merkez bankaları faizlerini düşük bir oranda sabitlemeye davet edilirken, “yeni yükselen piyasa ekonomilerinin” (emerging markets siz “gelişmekte olan ekonomiler” diye okuyunuz) merkez bankaları faiz oranlarını yüksek oranda tutmaya koşullandırılmaktadır. Ülkemizde uygulamaya konulan IMF programının ana eksenini de yüksek oranlı faiz uygulamaları oluşturmaktadır. ??? Küresel ekonomide “yeni” merkez bankacılığı tartışmaları böylesine gündemdeyken, acaba Türkiye ve benzeri gelişmekte olan ülkeler bu tartışma ortamını kendi ekonomilerinin özgün yapısal koşullarını gözetecek bir düzeye taşıyabilirler mi? Acaba bu küresel tartışma ortamı söz konusu ülkelerde merkez bankalarının kalkınma, sanayileşme, istihdam ve yatırım stratejilerinin yürütülmesinde önemli bir aktör olarak görevlendirilmesi için bir fırsat olarak kullanılabilir mi? Bu tür sorular bir süredir Massachusettes Üniversitesi, Amherst’deki meslektaşlarla birlikte yürütmekte olduğumuz uluslararası bir projenin ana gündemini oluşturmaktaydı. Massachusetts Üniversitesi’nin Politik İktisat Araştırmaları Enstitüsü’nün web sayfasında yer alan proje sonuçları, merkez bankalarının sadece fiyat istikrarını izlemekle yükümlü katı EH politikaları yerine, cari dengeyi gözetecek, istihdam ve yatırımları yönlendirecek döviz kuru ve faiz politikalarını izlemeleri gerektiğini önermektedir. Proje kapsamında yer alan ülkelerde söz konusu politikaların örnekleri ayrıntılı olarak tartışılmaktadır. Söz konusu projede sunulan araştırma yazılarına, http://www.peri.umass.edu/Alternativesto.382.0.html web adresinden ulaşılabilir. ??? 84. yılını kutladığımız Cumhuriyetimizin kuruluş coşkusunun sadece iktisat ve siyasette değil, yaşamın her alanında bağımsızlık mücadelemize örnek olması dileğiyle. OPEC: PİYASA KONTROLDEN ÇIKTI, BİZİ SUÇLAMAYIN Ekonomi Servisi Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü’nün (OPEC) petrol bakanları, petrol fiyatlarının piyasaları sarsan ve dünya ekonomisini tehdit eden yükselişine yol açan etkenler üzerinde kontrol sahibi olmadıklarını ve fiyatların varil başına 93 dolara kadar çıkmasından kendilerinin de kaygılandığını söylediler. OPEC Başkanı Muhammed bin Dhaen el Hamli, bu yükselişten, ithalatçı ülkelerin ekonomilerine zarar verebileceği ve talepte artışı düşürebileceği nedeniyle kaygı duyduklarını söyledi. Londra’da bir enerji konferansına katılan bakanlardan Katar Petrol Bakanı Abdullah el Attiyeh ise “Lütfen 93 dolarlık petrol fiyatı için bizi suçlamayın... Piyasa kontrolden çıktı” dedi. Aynı zamanda Birleşik Arap Emirlikleri Petrol Bakanı olan El Hamli, “Piyasa giderek OPEC’in denetiminde olmayan güçlerin, jeopolitik olayların ve finansal yatırımcıların artan etkisinin kontrolüne giriyor. Elbette yüksek petrol fiyatlarından biz de kaygılıyız” dedi. OPEC’in arz darlığı durumlarında her zaman devreye girerek açığı karşılayacağını belirten El Hamli, buna rağmen ağustos ortasından bu yana fiyatlarda görülen yüzde 34’ük artışın bazı spekülatif yatırımlar ve uluslararası gerilimlerden kaynaklandığını ifade etti. Önceki gün 93 doları da geçen ABD ham petrolünün varil fiyatı dün 91 dolara kadar gerilerken petroldeki arz sıkıntısı, en büyük tüketicilerden olan Çin’in doğu bölgesindeki bazı büyük benzin istasyonları önünde uzun kuyrukların oluşmasına neden oluyor. (AP) IMF RAPORU B İ L G İ T O P L U M U N A D O Ğ RU / ÖZLEM YÜZAK ozlem.yuzak@cumhuriyet.com.tr Araplar yatırım atağında Ekonomi Servisi Uluslararası Para Fonu’na (IMF) göre, Körfez ülkeleri gelecek beş yılda petrol, gaz, altyapı ve gayrimenkulde 800 milyar dolarlık yatırım yapacak. IMF’nin “Bölgesel Ekonomik Görünüm: Ortadoğu ve Orta Asya” raporunda, bir dönem Türkiye’nin “ağabeylik” yapacağı belirtilen Kafkasya ve Orta Asya ülkelerinde büyümenin yüzde 10’ları geçtiği ve iki haneli rakama oturduğu belirtildi. Ne çevre kaygısı, ne toplumsal fayda, ne uzun vadeli ekonomik getiri hesaplaması, ne de etik değerler; bunların hiçbiri Kaz Dağları’nda süregelen altın arama çalışmalarını engelleyemiyor. 11 şirketin 36 ayrı noktada sürdürdüğü sondajla altın aramaları Kaz Dağlar’ını delik deşik ediyor. Kuzey Ege’nin Efe’si bu kez çaresiz. Bu denli mitolojik, ekolojik, turistik zenginlik, topraklarından çıkacak bir avuç altına kurban mı verilecek? Niçin? Ne uğruna? Kaz Dağı’nda altın çıkarılırsa; 1 trilyon ton toprak işlenecek, 400 bin ton siyanür kullanılacak. 2 milyon 580 bin dönüm orman, 10 milyon zeytin ağacı etkilenecek. Su kaynakları azalacak ve kirlenecek. Orman köylülerinin geçim kaynağı azalacak ve göçe zorlanacak, Zeytincilik ve zeytinyağı üreticiliği ciddi zarar görecek. 20 bin zeytin üreticisi, 80 bin zeytin işçisi ile 30 bin aile etkilenecek. Bölgede siyanürle altın çıkarıldığı haberleri yayıldığında ürünlerine alıcı bulamayacaklar. Her yıl zeytinden, zeytinyağından ve diğer tarım ürünlerinden elde edilen 650 milyon dolar gelir ve ayrıca turizm Kıymayın Kaz Dağları’na... gelirleri kesilecek. Bir altın madeninin ömrü 10 yıl… Kaz Dağı’nda altın çıkarılırsa; 10 yıl sonra siyanür çukurlarıyla üzerinde ot bitmeyen toprak dağları kalacak. 10 yılda verilen zarar yüzlerce yıl temizlenemeyecek. Tüm bunlar arama faaliyetlerini sürdüren firmalar açısından zerre kadar önem taşımıyor: TEC COMINCO, TÜPRAG, Stratex, Fronteer, Ariana Global Madencilik AŞ, Kanadalı AMDL (Anadolu Madenlerini Geliştirme Limited), Mediterranean Resources, Valhalla Resources, Silvermet Inc. ve Aldridge Minerals, Eldoradogold... En önde, dört sahayı Teck Cominco ile birlikte geliştiren Fronteer geliyor. Altını çıkaracaklar ve devlete de yüzde bilmem ne kadarını bırakacaklar. Eh tabii vergi toplamayı beceremeyen ve vergi gelirlerini sürekli olarak düşüren Maliye açısından bu önemli. Allah’ın dağından gelen bedava para... Onun bile ekonomik getirisi ne kadar rantabl? Maden şirketleri çıkardıkları altını yurtdışında kurdukları şirketlere, üstelik dünya borsalarındakinden daha düşük fiyatla satıyorlar. İhraç edilen bu altın yurtdışındaki rafinerilerde işlendikten sonra Türkiye’ye ithal ediliyor. Türkiye 6 milyar dolarlık altın ithal ediyor. Ancak işlenmiş altın ihracatı yalnızca 2 milyar dolar. Ham altın fiyatı, rafinerilerde işlendikten sonra ithal edilen altının fiyatının yaklaşık yarısı kadar. Bir bilgi daha: Siyanür yöntemiyle 1 ton topraktan ancak 1 gram altın çıkarılabiliyor. Ama mukayesili ekonomik getiriye bakılmıyor ki... Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler Eşme’deki altın madeninde ilk altını dökerken, “Engellerle karşılaşsak da bunlara aldırmayarak Türkiye’nin zenginliklerini ekonomiye kazandırmak için çalışmaları sürdüreceğiz” demişti. Aynı söylemi Kaz Dağları için de sürdürüyor. Prof. Dr. Çağlar Keyder Açık Radyo’da Ömer Madra ile yaptığı söyleşide, altın aramanın toplumsal maliyeti üzerine bakın ne söylüyor: Dünya Bankası bile ar tık, herhangi bir projeyi değerlendirirken, eskiden yapıldığı gibi kârzarar hesabı olarak düşünmüyor olayı, diyor ki “Nerede bunun çevre muhasebesi, çevre değerlendirmesi, yani nasıl bir etkisi olacak çevrenin üzerine?” ve de “Nerede bunun toplumsal muhasebesi?” Yani toplumsal etkileri ne olacak diye muhakkak her projeye bir ek olarak bunları da istemeye başladı. Biz bunu düşünemiyoruz, Dünya Bankası dahi düşünüyor... Kaz Dağı ekonomi açısından altın çıkarmanın çok ötesinde, büyük varlığı ve potansiyeli olan bir bölge. Zeytinyağı ve turizm geliştirilip ‘marka’ haline getirildiğinde, bölgeye ve ulusal ekonomiye kazanımlarının ne boyuta ulaşabileceğini siz düşünün... Kaz Dağları’na yalnızca o bölgede yaşayanların, çevrecilerin, birkaç sivil toplum örgütünün sahip çıkması ve direnmesi son derece anlamlı ama yeterli mi? Sanmıyorum... Direnişin örgütlenerek tüm ülkeye yayılması gerek. Bu her şeyden önce bizim ulus olarak “artık kendi kırmızı çizgilerimizi belirlememiz ve değerlerimize sahip çıkmamız” açısından önemli... T.C. HENDEK İCRA MÜDÜRLÜĞÜ TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI Dosya No: 2006/724 Talimat Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adeti, önemli özellikleri: TAŞINMAZIN TAPU KAYDI: Sakarya ili, Hendek İlçesi, Karaçökek köyünde kain, Tapunun 0 Ada, 231 Parsel sayısında kayıtlı, 3050.00 m2. yüzölçümünde TARLA AHŞAP EV ve SAMANLIK cinsinde taşınmaz. TAŞINMAZIN HALİ HAZIR DURUMU: Taşınmaz üzerinde 12.00x12.00 ebatlarında 144.00 m2. taban alanlı iki katlı ikinci sınıf yapı cinsinde betonarme ev vardır ve bu evin zemin katı 3 oda, salon, mutfak, banyo wc ve girişten ibaret olup, halihazır vaziyette oturulur durumdadır. Binanın ikinci katı 160.00 m2. kullanım alanlıdır ve bu katı %40 tamamlanmış kaba inşaat halindedir. Taşınmaz üzerinde ayrıca 16.62x6.00 ebatlarında 100.00 m2. taban alanlı iki katlı ahır ve samanlık mevcut olup, yine taşınmaz üzerinde yaklaşık 35 yaşlarında 70 adet fındık ocağı vardır. TAŞINMAZIN İMAR DURUMU: Belediye imar sahası dışında Karaçökek köyündedir. TAŞINMAZIN MUHAMMEN KIYMETİ: Taşınmazın arz ve üzerindeki binalar ve fındık ağaçları ile birlikte toplam değeri 99.316,00.YTL.’dir. SATIŞ GÜNÜ VE SAATİ: 1. Satış Günü 07/12/2007, Saat: 14.20 14.30 2. Satış günü 17/12/2007, Saat: 14.20 14.30 SATIŞ ŞARTLARI: 1 Satış 07/12/2007 günü, saat 14.20’den 14.30’a kadar, Hendek İcra Müdürlüğü’nde açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmalarda tahmin edilen değerin %60’ını rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak şartıyla 17/12/2007 günü, aynı yer ve saatlerde ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da rüçhanlı alacaklıların alacağını, tahmin edilen değerin %40’ını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si nispetinde pey akçesi veya bu miktara kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istediğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Tellaliye resmi, damga vergisi, tapu harç ve masrafları alıcıya aittir. İhale pulu, KDV , Tapu alım harç ve masrafları alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılar ile diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki hakları, özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını, dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi taktirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse, İcra ve İflas Kanununun 133üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İki ihale arasındaki farktan ve %10 faizden alıcı ve kefilleri mesul tutulacak ve hiçbir hükîne hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup, gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin, şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başka bilgi almak isteyenlerin 2006/724 Talimat sayılı dosya numarası ile müdürlüğümüze baş vurmaları ilan olunur. (İ.İ.K m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. (Basın: 56886) MUĞLA 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN MENKULÜN AÇIK ARTIRMA İLANI 2006/235 TLMT Bir borçtan dolayı hacizli bulunan ve aşağıda cins, miktar ve kıymetleri yazılı mallar satışa çıkarılmıştır. Birinci artırmanın 22/11/2007 günü saat 14.2014.30’da Salipaşalar Köyü, Paşapınarı Mevkii Seç Mermer A.Ş. Bayır adresinde yapılacağı ve o gün kıymetlerin % 60’ına istekli bulunmadığı takdirde 27/11/2007 günü ve aynı saatte 2. artırmanın yapılarak satılacağı; şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen değerinin % 40’ını bulmasının ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olmasının ve bundan başka paraya çevirme ve payların paylaştırma giderlerini geçmesinin şart olduğu; mahcuzun satış bedeli üzerinden % 18 oranında KDV’nin alıcıya ait olacağı ve satış şartnamesinin icra dosyasından görülebileceği; fazla bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla başvurmaları ilan olunur. 05.10.2007 YTL Adet Malın cinsi (Önemli nitelik ve özellikleri) 40.000.00 2 Bonbieri Venturi Marka Mermer Kesme Makinası 15.000.00 1 Ergenler Este Marka Mermer Kesme Makinası 8.000.00 1 Vahdet Marka Yarma Makinası 40.000.00 5 Parça Bonbieri Venturi Marka Fayans Hattı 15.000.00 1 Doğan Marka 40 Top Kapasiteli Dış Vinç 5.000.00 1 Doğan Marka 3 Ton Kapasitesi İç Vinç 7.000.00 2 Markasız Arıtma Silosu 15.000.00 1 Tamsan Marka 1000 Lt. kapasitesi Kompresör 7.500.00 1 Komatsu Marka 3.5 Tonluk Forklift 7.000.00 1 1250 KW gücünde Sanayi Tipi Trafo 1.500.00 1 Granit Marka Yan Kesme Makinası Basın: 57319 İletişimde indirim 2009’a kaldı Ekonomi Servisi Seçim ekonomisi nedeniyle bozulan mali dengeleri düzeltmek için ek tedbir alması zorunluluğu doğan hükümet, önemli gelir kalemi olan özel iletişim vergisinde söz verdiği indirimi 2009’a erteledi. Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, 1999’da yaşanan Marmara depremi sonrasında getirilen özel iletişim vergisinde indirimle ilgili çalışmaların tamamlandığını, 2008’de alınacak indirim kararının 2009’da uygulamaya konulacağını açıkladı. Gazi Üniversitesi tarafından düzenlenen “İletişimin Dünü ve Bugünü” konulu panele katılan Yıldırım, ADSL fiyatlarında Türkiye’nin Avrupa’nın en ucuz ülkeleri arasında yer aldığını savundu. Tarihi zarar CEO’yu emekli ettirdi Ekonomi Servisi Dünyanın en büyük aracı kuruluşu Merril Lynch’in yönetim kurulu başkanı ve üst yöneticisi Stan O’Neal emekliye ayrıldı. ABD mortgage (tutsat) piyasasındaki kriz nedeniyle üç aylık dönemler itibarıyla Merril Lynch’in 93 yıllık tarihinin en büyük zararını (2.3 milyar dolar) görmesinden sorumlu tutulan 56 yaşındaki O’Neal’in görevden ayrılması birkaç haftadır beklenmekteydi. MUĞLA 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN MENKULÜN AÇIK ARTIRMA İLANI 2004/403 TLMT Bir borçtan dolayı hacizli bulunan ve aşağıda cins, miktar ve kıymetleri yazılı mallar satışa çıkarılmıştır. Birinci artırmanın 22/11/2007 günü saat 14.0014.10’da Salipaşalar Köyü, Paşapınarı Mevkii Seç Mermer A.Ş. Bayır adresinde yapılacağı ve o gün kıymetlerin % 60’ına istekli bulunmadığı takdirde 27/11/2007 günü ve aynı saatte 2. artırmanın yapılarak satılacağı; şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen değerinin % 40’ını bulmasının ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olmasının ve bundan başka paraya çevirme ve payların paylaştırma giderlerini geçmesinin şart olduğu; mahcuzun satış bedeli üzerinden % 18 oranında KDV’nin alıcıya ait olacağı ve satış şartnamesinin icra dosyasından görülebileceği; fazla bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla başvurmaları ilan olunur. 05.10.2007 YTL Adet Malın cinsi (Önemli nitelik ve özellikleri) 40.000.00 2 Bonbieri Venturi Marka Mermer Kesme Makinası 15.000.00 1 Ergenler Este Marka Mermer Kesme Makinası 8.000.00 1 Vahdet Marka Yarma Makinası 40.000.00 5 Parça Bonbieri Venturi Marka Fayans Hattı 15.000.00 1 Doğan Marka 40 Top Kapasiteli Dış Vinç 5.000.00 1 Doğan Marka 3 Ton Kapasitesi İç Vinç 7.000.00 2 Markasız Arıtma Silosu 15.000.00 1 Tamsan Marka 1000 Lt. kapasitesi Kompresör 7.500.00 1 Komatsu Marka 3.5 Tonluk Forklift 7.000.00 1 1250 KW gücünde Sanayi Tipi Trafo 1.500.00 1 Granit Marka Yan Kesme Makinası Basın: 57325 11. Real Hipermarket Ankara’da açıldı Ekonomi Servisi Metro Group şirketlerinden Real Hipermarket’in Türkiye’deki 11., Ankara’daki 2. mağazası, Etlik’teki Antares Alışveriş Merkezi’nde açıldı. Açılış töreninde konuşan Real Hipermarketleri Genel Müdürü Ulf Groth, büyük formatlı mağazacılık alanında çok yakın zamanda lider olmayı hedeflediklerini söyledi. Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker, şehirlerde sağlıklı ve hijyenik gıdaya ulaşmada hipermarketlerin büyük önem taşıdığını kaydetti. CUMHURİYET 13 K