Katalog

SAYFA CUMHURİYET 3 AĞUSTOS 2006 PERŞEMBE 3 AĞUSTOS 2006 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA 10 DIŞ HABERLER dishab?cumhuriyet.com.tr PERŞEMBENİN GELİŞİ HAKAN AKSAY aksay@rusya.ru DIŞ HABERLER dishab?cumhuriyet.com.tr Castro: İyiyim, moralim yerinde ? HAVANA (AA) Küba Devlet Başkanı Fidel Castro, geçirdiği ameliyatın ardından, ‘‘iyi ve moralinin yerinde olduğunu’’ anlatan bir mesaj yayımladı. Küba televizyonunda okunan açıklamasında Castro, ‘‘şu anda durumunun istikrarlı olduğunu, ancak sağlığının gerçekten iyi olması için biraz daha zaman gerektiğini’’ söyledi. Moralinin çok iyi olduğunu vurgulayan Castro, dünyanın her yerinden ve çeşitli ülkelerin liderlerinden gelen iyi dilekler için de minnettarlığını ifade etti. Castro, kanamanın ardından bağırsak ameliyatı geçirmiş ve geçici olarak yetkilerini kardeşi, Savunma Bakanı Raul Castro’ya devretmişti. 11 Mutsuz Toplumlar Mutluluk, pek çok insana göre hayatın anlamı ve temel amacı. Ama bu tür açıklamalar bilim adamlarını tatmin etmiyor. İngiltere’deki Leicester Üniversitesi’nden Profesör Adrian White başkanlığında bir grubun, 178 ülkede 80 bin kişiyle görüşerek yaptığı araştırma, mutluluğun nelere bağlı olduğunu ve kimin kendini ne kadar mutlu saydığını ortaya koyuyor. Araştırmada Danimarka, İsviçre, Avusturya, İzlanda ve Bahama Adaları en mutlu ülkelerin başında geliyor. ABD 23., İngiltere 41., Çin 80., Japonya 80. sırada... En mutsuz ülke Burundi. Rusya 167. (yani sondan 11.), Türkiye ise 133. sırada. Ortalama insan ömrü İrlanda, İsviçre, Avustralya, İsveç ve İtalya’da 80 yılın üzerindeyken Türkiye’de 68.7, Rusya’da ise 65.3 yıl... Mutluluk hangi faktörlere bağlı? Araştırmacılara göre üç konu öne çıkıyor: Sağlık, eğitim, para... İngiliz araştırmacılar kendi halkından yükselen bir talebi dile getirmeden edememiş: ‘‘Hükümet, bizi yalnızca zengin değil, aynı zamanda da mutlu etmeye çalışmalı!’’ Burada iç huzur, ekonomik istikrar, bölgesel barış ve başka sorunlar gizleniyor. Ülke büyüklüğünün genellikle mutluluk getirmediği, en mutluların çoğunun küçük ülkeler olması da ilginç bir konu... Araştırmayı yayımlayan bir internet sitesi, ‘‘Bilim adamları insanların neyi mutlu ettiğini hâlâ tam olarak bilmiyor’’ diye bir cümle kullanmış. Sahi, siz biliyor musunuz?.. Fransa, uluslararası güçle ilgili yapılması planlanan BM toplantısını boykot etti Örgütün yüzlerce füze attığı, Hayber 1’in 70 km. içeri girerek bugüne kadarki en uzun mesafeye ulaştığı bildirildi Castro ve Akbabalar Bazen isim, cisimden büyüktür. Küba buna örnek. Toplam 11 milyon nüfuslu bir ülke. Büyüklüğü Türkiye’nin BD yaklaşık yedide biri. yönetimi, Bulgaristan kadar. Ama yarım önemi topraklarından asırlık kat kat fazla... ezeli Fidel Castro 80 yadüşmanı şında. 80 yaşında bir Fidel adam hastalanmaz mı? Castro’nun Ameliyat olmaz mı? Elölümünü bette. Ama Castro başbekliyor. ka!.. O yaşayan bir efsane... 47 yıldır ABD’nin 47 yıldır iktidarda olması bile tek burnunun ucunda bir ‘‘baş bebaşına ürkütücü bir veri. lası’’... Castro elbette bir gün ölecek Castro’yu seversiniz veya sevve Küba adım adım değişecek. mezsiniz; ama önemini görmezAma bu değişim ne kadar ‘‘Irak den gelemezsiniz. Önceki yıl düusulü’’ olacak, ABD adaya ne şüp dizini kırdı, dünya gazetelekadar burnunu sokacak, asıl korine manşet oldu! Şimdi de bünu bu!.. tün dünya Castro’nun ölüp ölmeGörev süreci boyunca 9 ABD yeceğini konuşuyor; haberler, Başkanı ‘‘eskiten’’ Castro, şimyorumlar, dedikodular gırla gididilerde ölürse Bush bütün PR yor... Sanki akbabalar, Castro’nun kadrosunu seferber ederek bucesedinin üzerinde uçuşuyor... nu kullanacak. Göreve başladıkHani, Castro, ‘‘Ölmeden metan kısa süre sonra ‘‘tesadüfen’’ zara koydular beni’’ türküsünü (?) 11 Eylül yaşansöylese yeridir... Kendi deyişiymış, ardından le 637 kez Bush elinden suikast degeleni ardına nemesi yakoymamıştı; pılmış Castiyi en in en özellikle de ro’ya karşı. İnsanları ikna etm Ortadoğu’da. Batılı kaynakyollarından biri, onları Eğer Castro ların en az 8 dinlemektir. ölürse Bush kez onun ölDean Rusk yine şahladüğünü ilan nacak ve ettiğini biliyoözellikle de Latin Amerika’da fırruz. 2005 tınalar estirecek. Mart’ında CNN’in internet site23 Latin Amerika ülkesinin sinde Castro’nun ölüm haberi 14’ü siyasi yelpazenin solunda. saatlerce kalmıştı... Bunlar, kendi aralarında ortak dil Castro, artılarıyla ve eksileriybulamayan Araplara benzemile uzun uzun incelenmesi gereyor. ABD’nin yıllarca ‘‘kendi arken bir lider. Bir yanıyla emperka bahçesini düzene sokamayalizme karşı başkaldırının, devması’’ boşuna değil. Belki yeni rimin, sosyalist ideallerin simgebir Castro efsanesi yaşanmayasi olarak algılanıyor. Diğer yancak. Ama Venezüella lideri Hudan, pek çokları için Castro, ülgo Chavez, Bolivya lideri Evo kesinde kurduğu düzenle, sivil Morales ve ötekiler yabana atıtoplum ve demokrasinin gelişmelacak gibi değil... sinin önündeki en büyük engel. ‘İşgal gücü’Paris’e takıldı Dış Haberler Servisi İsrail Başbakanı Ehud Olmert, uluslararası barış gücü Güney Lübnan’a konuşlanıncaya kadar Hizbullah ile savaşacaklarını söyledi. Fransa’nın, uluslararası güce katkıda bulunmak isteyen Birleşmiş Milletler (BM) üyesi ülkeleri bugün bir araya getirecek toplantıya ‘‘erken’’ olduğu gerekçesiyle katılmayacağını açıklaması ile barış gücü konusundaki çatlaklar derinleşti. Washington’dan ateşkese ilişkin çelişkili açıklamalar geliyor. İsrail Başbakanı Olmert Lübnan’ın güneyine, Hizbullah’ın silahsızlandırılması çağrısı yapan BM kararını da uygulayacak bir güç konuşlandırılmasını istediklerini yineledi. İsrail’in bölgedeki operasyonunun şimdiden örgütün altyapısını ‘‘tamamen yıktığını’’ savu A ? İsrail, istediği şekilde bir güç gelmeden ateşkese yanaşmıyor. Fransa ise böyle bir güç için koşulların oluşmadığını söyleyerek bugün yapılması planlanan toplantıya katılmayacağını bildirdi. nan Olmert, bölgeye muharip birliklerden oluşan etkili bir uluslararası güç konuşlanıncaya kadar savaşı sürdüreceklerini ve ateşkes olmayacağını kaydetti. Olmert, bu gücün Suriye’den Lübnan’a silah kaçakçılığını önlemek için LübnanSuriye sınırına da konuşlandırılması gerektiğini söyledi. ten kaçındığını savundu ve ‘‘Her bir sivili öldürdüğümüzde bunun bir hata olduğunu düşünüyoruz ve bundan ötürü çok üzülüyoruz’’ dedi. Lübnan konusunda Amerikanİsrail ortak planından uzaklaşan Fransa, Lübnan’a asker vermek isteyen ülkelerin belirleneceği BM toplantısı için erken olduğunu açıkladı. Güce komuta edeceği söylenen Fransa’nın toplantıyı boykot etmesiyle, uluslararası güç planları belirsizliğe itildi. Dışişleri Bakanlığı sözcü yardımcısı Denis Simonneau, ‘‘Fransa’nın istikrar gücünün kurul ması için gereken koşulların sağlanmaması nedeniyle bu toplantının erken olduğunu düşündüğünü’’ belirtti. Simonneau, ‘‘toplantının şartlar yerine geldiğinde yapılması gerektiğini’’ söyledi. Hizbullah İsrail’e füze yağdırdı L übnan’ın güneyinde 7 bin askerle harekât yürüten İsrail ile Hizbullah arasında şiddetli çatışmalar yaşanıyor. İsrail’in, Bekaa Vadisi’nde Baalbek bölgesine indirme yapmasının amacının Hizbullah’ın üst düzey bir yetkilisini kaçırmak olduğu öğrenildi. Lübnanlı kaynaklara göre İsrail, gerilla diye sivilleri kaçırdı. Ahmed el Gota ile adları verilmeyen iki Hizbullah yetkilisinin ele geçirildiğini öne sürdü. İsrail Genelkurmay Başkanı, 5 Hizbullah gerillasının ele geçirildiğini ve 10’unun da öldürüldüğünü açıkladı.Lübnan ve Hizbullah bu haberi yalanlayarak İsrail’in kaçırdığı kişilerin siviller olduğunu belirttiler. Yakalanan diğer iki kişinin isimleri Bilal Nasrallah ve Muhammed Şükür olarak verildi. Hastanenin yıkılmasına yol açan hava saldırısında bölgedeki 4’ü çocuk 19 kişi öldürüldü. Meclisin Hizbullah üyesi milletvekillerinden Nuvar Es Sahili, İsrail ordusunun 400’den fazla tank ve binlerce askerle bölgeye girdiğini belirterek ‘‘İsrail ordusu, her yerde direniş görecek’’ dedi. ‘10 köy boşaltılsın’ Lübnan’ın güneyini kontrol altına almak için saldırılarını arttıran İsrail ordusu, dün sınırdan 20 kilometre içerideki 10 köyün boşaltılmasını istedi. İsrail ordusunun 7 bin askerle katıldığı açıklanan harekâtta dün de Hizbullah gerillalarıyla yoğun çatışmalar yaşandı. Tarafların 5 cephede savaştığı bildirildi. Hizbullah, çatışmada 4 İsrail tankı ve bir buldozerinin tahrip edildiğini belirtirken, İsrail ordusu konuyla ilgili açıklama yapmadı. İsrail’in Sayda kentinin doğusuna düzenlediği hava saldırısında 3 Lübnan askeri öldü. Hizbullah da İsrail topraklarını hedef alan füze saldırılarını arttırdı. Lübnan kaynakları, dün Hizbullah’ın İsrail’e 300’den fazla füze fırlattığını söylediler. Hayber 1 olduğu belirtilen bir füzenin 70 kilometre içerideki Beyt Şean’ı vurduğu ve bugüne dek ulaşılan en uzun mesafeye eriştiği belirtildi. İsrail, saldırıda 7 kişinin yaralandığını açıkladı. Hayfa’nın kuzeyindeki Akko’dan Nahariye’ye, Tiberya’dan Kiryat Şimona’ya uzanan bir alana düzenlenen füze saldırıları sonucu yaralananlar olduğu bildirildi. Nahariye bölgesinde füze saldırısı sonucu bir kişi öldü. İsrail yayına girdi Güney Lübnan’da önceki gün yaşanan çatışmalarda da Hizbullah saldırısı sonucu 3 İsrail askeri öldü, 25’i yaralandı. Yine dün İsrail’in sınır kasabası Zarit yakınına düzenlenen havan topu saldırısında da 5 İsrail askeri yaralandı. Hizbullah, İsrail Adalet Bakanı’nın, çatışmalarda öldürülen Hizbullah militanı sayısının 300 olduğu yönündeki açıklamasını yalanladı. Örgütün açıklamasında, bakanın Lübnan’ın güneyinde savaşan İsrail askerlerine moral vermek için bunu söylediği belirtildi ve Hizbullah’ın ölen savaşçılarını saklamadığı, şehitleriyle gurur duyduğu vurgulandı. Psikolojik savaşa önem veren İsrail, Hizbullah’ın televizyonu El Manar’ın akşam haberlerinde birkaç dakika yayına girerek, ceset resimleri gösterdi ve liderleri Hasan Nasrallah’ı kayıplar konusunda yalan söylemekle suçladı. İsrail Dostluk Grubu 70 üye istifa etti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiyeİsrail Parlamentolararası Dostluk Grubu’ndan istifalar sürüyor. Gruptan AKP’li 55, CHP’li 12 ve ANAVATAN’lı 3 olmak üzere toplam 70 üye istifa etti. İsrail’in Lübnan’a yönelik saldırısının sürmesi üzerine Türkiyeİsrail Parlamentolararası Dostluk Grubu üyelerinden bazıları da tepki olarak gruptan istifa etti. Dostluk grubuna 263 milletvekilinin üye olduğu öğrenildi. Dostluk grubu Başkanı Hüseyin Tanrıverdi, İsrail’in, BM, ABD ve Batılı ülkelerin desteğiyle Ortadoğu’da terör estirdiğini, yaptıklarının, kendisini nasıl bir sonuca iteceğini yakın bir gelecekte göreceğini belirtti. Tanrıverdi, Kana’da gerçekleştirilen katliamın, Hitler’i bile aratır nitelikte olduğunu vurguladı. CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç, da Parlamentoda gazetecilere yaptığı açıklamada, ABD’nin bölgede hegemonya kurduğunu, Türkiye’nin de içinde bulunduğu bölgede bir katliam yaşandığını söyledi. Koç, ‘‘Türkiye’de hiç kimsenin, bunu onaylayacak bir politikanın şubesi olmaması gerekir’’ dedi. ABD’den çelişkili açıklamalar İsrail’in baş destekçisi ABD’den de ateşkes konusunda farklı açıklamalar geldi. Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, dün PBS televizyonuna yaptığı açıklamada, Lübnan’da ateşkes sağlanmasına ‘‘sadece günler kaldığını’’ söyledi. Rice, ‘‘Bu hafta içinde ateşkes sağlanması çok mümkün. Burada haftalardan değil günlerden söz ediyoruz’’ diye konuştu. Rice ateşkesten önce özellikle Hizbullah’ın İsrail’e saldırılarını önlemek için Lübnanlıların ülkenin güneyindeki denetimini güçlendirmesi gibi koşulların oluşması gerektiğini kaydetti. Beyaz Saray ise Lübnan’da acil ateşkesin gündemde olmadığını bildirdi. Beyaz Saray Sözcüsü Tony Snow, bu evrede acil ateşkesin gündemde görünmediğini, tarafların bu yönde ilerlemediğini belirtti. Dönem Başkanı Finlandiya’nın çağrısıyla önceki akşam Belçika’da toplanan Avrupa Birliği (AB) dışişleri bakanları da İngiltere ve Almanya’nın itirazı üzerine acil ateşkes çağrısı konusunda uzlaşmaya varamadı. AB Komisyonu’nun insani yardımlardan sorumlu üyesi Louis Michel, ‘‘İsrail vazgeçilmez kendini savunma hakkına sahiptir. Ama bu, İsrail’e Beyrut’u haritadan silme,Kana ve diğer saldırılardaki gibi dramatik yan etkilere neden olma hakkı tanımaz’’ dedi. Eski Belçika dışişleri bakanı da olan Michel, İsrail saldırıları karşısında etkin ve tutarlı bir tutum takınamayan AB’yi de eleştirerek ‘‘Bütün bunlar söylenmeli, ama biz yeterince söyleyemiyoruz. İsraillilerin böyle saldırılar düzenlemeye hakkı olduğunu düşünmelerine izin vermiş oluyoruz’’ diye konuştu. Olmert: Sivilleri düşünüyoruz Olmert, İsrail’in Lübnan’da yüzlerce sivilin ölümüyle sonuçlanan operasyonunu savunarak Hizbullah İsrailli sivilleri hedef alırken İsrail’in Lübnanlı sivilleri öldürmek Kuzey Kore’de ağır bilanço ? SEUL (AA) Kuzey Kore’de geçen ay ortasında meydana gelen sel felaketinde 10 bin kişinin ölmüş ya da kaybolmuş olabileceği bildirildi. Güney Koreli insan hakları kuruluşu Good Friends yayımladığı bildiride, ‘‘yaklaşık 4 bin kişinin kayıp olduğunu, ölen veya kaybolanların sayısının 10 bini bulmasından endişe duyulduğunu’’ açıkladı. Kuzey Kore medyası, ülke çapında ‘‘yüzlerce kişinin öldüğünü ya da kaybolduğunu’’ duyurmuştu. Ancak Good Friends, can kaybının bundan çok daha yüksek olduğunu belirtiyor. S ivil kayıpların artmasına karşın, Batı acil ateşkes konusunda bir adım atamıyor. AB’nin önceki günkü toplantısında bir uzlaşmaya varılamadı. AB yetkilisi Javier Solana, gazetecilerin sorularını yanıtlarken sıkıntılı anlar yaşadı. Lübnan’daki yabancı gazeteciler de evlerini terk etmek zorunda kalan sivillere yardımcı oluyorlar. (Fotoğraflar: AA / AP) Dış Haberler Servisi İsrail Lübnan’daki saldırılarını şiddetlendirirken yetkililer ‘‘taarruzun gelecek hafta sonuna dek süreceğini’’ bildirdi. Hizbullah’ın füze saldırıları ve İsrail ordusuna verdirdiği kayıplar da artıyor. İsrail Adalet Bakanı Haim Ramon, ‘‘Lübnan’a taarruz gelecek hafta sonuna, 12 Ağustos civarına dek sürecek’’ dedi. İsrail Genelkurmay Başkanı Yardımcısı Tümgeneral Moşe Kaplinski de bölgede uluslararası güç kontrolü ele alıncaya kadar, İsrail ordusunun aylarca Güney Lübnan’da kalabileceğini söyledi. Kaplinski, ordunun, İsrail sınırına 40 kilometre kadar uzaklıktaki Litani Nehri’ne kadar girmek üzere yapılan harekât planı doğrultusunda hareket ettiğini kaydetti. Yüksek rütbeli bir subay önceki gün harekâtın gidişatı göz önüne alındığında ‘‘hafif bir hayal kırıklığı yaşadığını’’ belirtmişti. İsrail Genelkurmay Başkanı Dan Halutz, Beyrut dahil Lübnan’ın iç kesimlerinde hava saldırılarını yeniden başlatmayı düşündüklerini söyledi. İsrail ordusunun önceki gece Bekaa Vadisi’ndeki Baalbek bölgesine indirme yapmasının amacının, Hizbullah’ın El Hikme Hastanesi’nde tedavi gördüğü düşünülen üst düzey yetkilisi Muhammed Yazbik’i kaçırmak olduğu, ancak Yazbik’in baskın sırasında hastanede olmadığı öğrenildi. Hizbullah, hastanenin, birkaç gün önce tamamen boşaltıldığını açıkladı. Operasyon öncesinde savaş uçakları bölgeyi bombalamış ve daha sonra helikopterle indirilen komandolar Hizbullah militanlarıyla uzun süreli bir çatışmaya girmişti. İsrail radyosu, baskında Hüseyin Nasrallah, Hüseyin el Burci ve E l Hikme Hastanesi’nin tamamen yıkılmasına yol açan hava saldırısında 4’ü çocuk 19 kişi öldü. Hizbullah’ı hedef aldığı söylenen saldırıdan geriye, yeğeninin cansız bedenini taşıyan Lübnanlı Bedevi’nin görüntüleri kaldı. (Fotoğraf: AFP) Kana açıklaması Kofi Annan BMGK’yi kınadı Dış Haberler Servisi Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Kofi Annan, BM Güvenlik Konseyi’nin, İsrail’in Kana’ya düzenlediği ve çoğu çocuk 50’den fazla sivilin öldüğü bombardımanı kınamamasını eleştirdi. Katliamın ardından olağanüstü toplanan BM Güvenlik Konseyi saldırıyı kınamamış ve bir başkanlık açıklamasıyla yetinmişti. Konseyden yapılan açıklamada ‘‘derin şok ve üzüntü’’ duyulduğu ifade edilmişti. Katar’ın El Cezire kanalına yaptığı açıklamada, Kana bombardımanının İsrail’in saldırıları arasında en ölümcülü olduğuna dikkat çeken Genel Sekreter Annan, ‘‘BM’nin açıklaması istediğimden daha yumuşaktı’’ dedi ve Konsey’in saldırıyı kınamamasını eleştirdi. Bush, Clinton’laşıyor mu? Rivayet o ki son zamanlarda reytingleri iyice düşen ABD Başkanı George Bush’un ‘‘cinsel aktivitesi aniden artmaya başlamış’’... 40 yaşında içkiyi ve berduşluğu bırakarak kendini dine veren, şu sıralarda da insanlığı terorizmden kurtarmak için canla başla savaşan adamcağıza attıkları iftiraya bakın! Güya başkanlık süresi biter bitmez eşinden boşanacakmış, çünkü Laura Bush artık ona dayanamıyormuş. Hatta eşinin sabahları çok erken kalkmasından ve sık sık bir şeyleri yanlış anlamasından bir toplantıda, şakadan çok alayla bahseden ‘‘First Lady’’nin konuşması televizyon ekranlarından gösterilip duruyormuş. Sözde, bunun nedenlerinden biri de, Bush’un yıllardır yanından ayırmadığı Condoleezza Rice ile (‘‘bizim Condi’’) arasında ‘‘aşkı memnu’’ doğmasıymış... Şimdi bir de Alman Başbakanı Angela Merkel’e ‘‘sarkıntılık’’ iddiası çıktı. Geçenlerde Petersburg’da yapılan G8 zirvesinde Bush, kameralar önünde Merkel’e ‘‘omuz masajını andıran’’ bir el şakası yapmıştı. Bunu ‘‘cinsel taciz’’ olarak niteleyen bazı Alman gazeteciler hâlâ konuyu tartışıyor. İnternette dolaşan 5 saniyelik ‘‘masaj videosu’’ sadece ABD’de 500 binden fazla kez izlenmiş... Kadın örgütleri protestolara başlamış... Bir gazetecinin yazdığı gibi, bir de bu masajı Bill Clinton yapmış olsaydı, kim bilir neler olurdu... 100 bin nüfuslu kentte şimdi 1015 bin kişi kaldı Kerkük’e ABD’den konut ? ERBİL (ANKA) ABD’nin Kerkük’te büyük bir konut projesini finanse edeceği bildirildi. Kürt Bölgesi Başkanı Mesud Barzani’nin başında bulunduğu KDP’ye yakınlığı ile bilinen Peyamner Haber Ajansı’na göre Kerkük İl Meclis Başkanı Rızgar Ali, Kerkük’te ABD’nin sağlayacağı parasal yardım ile 8 bin üniteden oluşan bir yerleşim projesinin gerçekleşeceğini açıkladı. Rızgar Ali, Kerkük İl Meclisi’nde yaptığı konuşmada, söz konusu yerleşim ünitelerinin kent merkezi ile sınırlı kalmayacağını, Dubız, Kara İncir, Haviçe ve Dakuk’u da içine alacağını söyledi. Sur, ölülerini gömemiyor Dış Haberler Servisi bin kişinin yaşadığı kent İsrail’in Lübnan’a yö te sadece 1015 bin Lübnelik operasyonu bütün nanlı kalırken binlerce hızıyla sürerken güney sokak kedisi günlerdir deki liman kenti Sur’da toplanmayan tonlarca çöbaşka bir acı yaşanıyor. pün arasında geziniyor. İsrail’in ağır hava bom Çöp kokusundan soluk bardımanı nedeniyle dün bile alınamayan kentteki yapılması planlanan toplu cenaze töreni ertelendi. Kana katliamınir zamanlar da ölenlerin de aralaLübnan’ın en canlı, rında bulunduğu 33’ü hayat dolu kentlerinden çocuk 93 kişinin topbiri olan tarihi Sur, artık luca defnedilmesi için yıkıntılarla dolu bir tasarlanan cenaze törehayalet kente dönüştü. ni için yeni bir tarih belirlenemedi. Cenazeler Sur Devlet Hastanesi’nin ölüm sessizliğini bozan bahçesinde bekletiliyor. tek şey, kedilerin ara sıBir zamanlar Lüb ra duyulan tiz çığlıkları. nan’ın en canlı, hayat doKepenkleri inik, kilit lu kentlerinden biri olan vurulmuş dükkânların sıtarihi Sur, artık yıkıntı ralandığı caddeler bomlarla dolu bir hayalet ken boş. 1990’da sona eren te dönüştü. Yaklaşık 100 iç savaşın ardından ülkenin yeniden hayata dönmeye başladığının göstergesi olan inşaat alanlarında çalışmalar tamamen durmuş. Turizm merkezine dönüştürülmesi planlanan liman bölgesindeki iş makineleri de kaderlerine terk edilmiş. Romalılardan kalma ören yerlerinde tek bir turiste bile rastlanmıyor, bekçiler de kaçıp gitmiş. Sur kentinin dış dünyayla bağlantısı da tamamen kesilmiş durumda. Deniz kenarından geçen anayol, bombardıman sonucu kullanılamaz hale gelmiş... Sur’u kuzeydeki başkent Beyrut’a muz çifliklerinin arasından geçen bir patika bağlıyor artık. Eski KKTC büyükelçisinden Fransa’ya tepki: Antlaşmaları’na aykırı olacağını söyledi. Türkiye’nin Rumların bu girişimini mutlaka engellemesi gerektiğine dikkat çeken Bulunç, şunları söyledi: ‘‘Anlaşma Kıbrıs konusunda Türkiye’nin hak ve çıkarlarını Rumların ipoteğine terk etme anlamı taşıyacaktır. Çünkü Rumlar Türkiye aleyhine politikalarını sürdürdükçe adadaki üssün varlığını kullanacaklar. Başta AB üyeliği olmak üzere, Rum Kesimi’nin NATO üyeliği konusunda da Türkiye’yi zora sokacaktır.’’ Böyle bir ittifakı AB’nin de Ortadoğu’daki etkinliğini arttırmak için kullanabileceğine dikkat çeken Bulunç, ‘‘Baf’taki Papandreu üssünün Fransızların kullanımına açılması AB’de Türkiye aleyhine bir ittifak oluşmasına da neden olacaktır’’ değerlendirmesi yaptı. Büyükelçi, hükümetin AB sürecini gözeterek hafif davranması durumunda ise askeri anlaşmanın engellenemeyeceğini kaydetti. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Namık Tan da haftalık basın toplantısında ‘‘Rum yönetimi herhangi bir konuda adanın tümünü kapsayan taahhütlerde bulunamaz’’ dedi. ‘ABD güvenliği devredecek’ MAHMUT GÜRER Atıcılık yarışı... Olimpiyatlarda sıra atıcılıktadır. Önce Alman hedefe bir arı yerleştirir ve 10 metreden vurur. İngiliz aynı mesafeden bir karasineği vurmayı başarır. Rus yarışmacı, hedefe koyduğu kibrit kutusunun açılmasını ister, oradan hızla uçan sivrisineğe nişan alır. Atış sonrası sivrisineğin çıkardığı sinir bozucu vızıltı sürmekte, hatta daha da artmış görünmektedir. Hakemler ‘‘Vuramadın, uçmaya devam ediyor’’ derler. Rus atıcı gülümser: ‘‘Uçmasına uçuyor, ama artık aşk hayatı bitti!’’ ANKARA KKTC’nin eski Ankara Büyükelçisi Ahmet Zeki Bulunç, Fransa’nın Kıbrıs Rum Kesimi ile imzalamayı öngördüğü askeri işbirliği anlaşmasının Türkiye’ye stratejik anlamda çok büyük zararlar vereceğini söyledi. Bu durumun Ortadoğu’da ‘‘FransızRum miğferi’’ kurulmasına neden olabileceğine dikkat çeken Bulunç, ‘‘Türkiye elinden geleni yapmalıdır’’ dedi. Rum Kesimi’nde bir Fransız üssü kurulması konusunu değerlendiren Bulunç, böyle bir anlaşmanın, aGaranti Ankara sessiz kalmamalı Talabani’nin yıl sonu rüyası BAĞDAT (AA) Irak Devlet Başkanı Celal Talabani, Irak güçlerinin yıl sonunda güvenliği tamamen devralacaklarını söyledi. Talabani, gazetecilere yaptığı açıklamada, Irak güçlerinin yıl sonuna kadar bütün vilayetlerde güvenliği sağlayacak duruma geleceğini belirtti. Konuyla ilgili başka ayrıntı vermeyen Talabani, Irak güçleri güvenliği sağlamada tam sorumluluk üstlenirken ABD güçlerinin destek görevinde kalıp kalmayacakları hakkında da yorum yapmadı. Irak’taki Amerikan güçleri, ülkedeki 18 vilayetin 17’sinde kontrolü ellerinde tutuyor. Sadece Semava’nın yönetimi tam olarak Irak güçlerine devredilmişti. B İsrail ordusunun Lübnan’a yönelik saldırıları tüm şiddetiyle sürüyor. (Fotoğraflar: AFP/AP) CUMHURİYET 1011 CMYK