21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 HAZİRAN 2006 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER dishab?cumhuriyet.com.tr 11 Blair, Erdoğan’ı; Erdoğan, Ahmedinejad’ı aradı. Gül de Tahran’a kritik ziyarette bulunacak Y ASADIŞI EMRE UYMADI İran için yoğun diplomasi ANKARA/ANTALYA (Cumhuri dedi. Ahmedinejad da bunun üzeriyet) İran’ın nükleer dosyasına iliş ne Erdoğan’a teşekkür ederek Gül’ü kin sıkıntı nedeniyle yoğun bir dip memnuniyetle ağırlayacağını ve Erlomasi trafiği yürütülüyor. İngilte doğan’ın mesajını dikkatli bir şekilre Başbakanı Tony Blair, Başbakan de dinleyeceğini söyledi. Recep Tayyip Erdoğan’ı arayarak sıErdoğan ayrıca, Ahmedinejad’a kıntının çözümü için Türkiye’nin ‘‘AB üçlüsüyle Türkiye başta olmak çabalarını sürdürmesini istedi. Erdo üzere üçüncü bir ülkede gerçekleştiğan da İran Cumhurbaşkanı Mah rilecek bir toplantının düşünülmesi mud Ahmedinejad’ı aradı ve ‘‘Sorun halinde her türlü desteği vermeye hadiplomatik yolla çözülmeli’’ mesajı zırız’’ dedi. verdi. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül de bu akşam saatlerinde TahGül, Erdoğan’ın meran’a gidecek, temassajını iletmek üzere yarın gerçekleşrdoğan, Ahme larını bu akşam saatlerinde tirecek. Gül, Tahran’dadinejad’a ‘‘Ya ki temasları çerçeveTahran’a gidiyor. şanan bu sıkıntı bit sinde Cumhurbaşkanı İran’ın nükleer programı nedeniyle meli. Sorunun diplo Ahmedinejad, Ulusal dün LondraAntalyamatik yoldan halle Yüksek Güvenlik KonTahran arasında teleGenel Sekreteri dilmesi gerekiyor. Dı seyi fon diplomasisi yürüAli Laricani ve eski şişleri Bakanı Gül be Cumhurbaşkanı Haşitüldü. İngiltere Başnim mesajımı size ge mi Rafsancani ile bir bakanı Blair, sabah saatlerinde AKP kampı tirecek’’ dedi. Ahme araya gelecek. Dışişlenedeniyle Antalya’da dinejad ise Erdo ri Bakanlığı, ziyaret önbulunan Erdoğan’ı dini lider Ayetulğan’ın mesajını dik cesi aradı. Blair, Erdolah Ali Hamaney’den katli bir şekilde din de randevu talep etti. ğan’dan Türkiye’nin leyeceğini söyledi. çabalarını sürdürmeAncak İran tarafı, ‘‘Yasini istedi. Erdoğan da nıtımızı, siz Tahran’a Blair’e ‘‘Elimizden gegeldiğinizde iletiriz’’ leni yapmaya devam edeceğiz’’ dedi karşılığını verdi. ve Dışişleri Bakanı Gül’ün İran’a Hamaney, İslam ülkesinden olmagideceğini söyledi. Erdoğan, Blair ile yan, devlet ve hükümet başkanları dıyaptığı görüşmenin ardından akşam şında ve dini sıfat taşımayan kişilersaatlerinde İran Cumhurbaşkanı Ah le görüşmüyor. Hamaney şimdiye medinejad’ı aradı. Erdoğan, Ahme kadar sadece, ‘‘iki kutsal mekânın dinejad’a ‘‘Yaşanan bu sıkıntı bit bekçisi olarak kabul edilen ve bu çermeli. Sorunun diplomatik yoldan hal çevede dini sıfatı olduğu düşünülen’’ ledilmesi gerekiyor. Dışişleri Bakanı Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Gül benim mesajımı size getirecek’’ Suud El Faysal ile görüşmüştü. ABD’li subay Irak’a gitmiyor ? 28 yaşındaki teğmen Watada, Irak’a gitme emrine itaatsizlik eden ilk subay oldu. Dış Haberler Servisi ABD’li genç bir subay, savaşın yasadışı olduğunu söyleyerek Irak’a gönderilme emrine itaat etmemesinin ardından tutuklandı. Irak savaşından bu yana ilk kez bir subayın Irak görevini reddettiği belirtilirken 28 yaşındaki teğmen Ehren Watada’nın yakınları genç subayın emre itaatsizlik gerekçesiyle tutuklandığını açıkladılar. Yakınları, Fort Lewis’deki Stryker muharebe birliğinde görev yapan Watada’nın Irak savaşının yasadışı olması nedeniyle bu emre itaat etmediğini ve subayların yasadışı emirlere uymama görevi bulunduğunu savundular. Honolulu kökenli Watada, üç yıllığına orduya girmişti ve sözleşmesi 2006 sonunda bitiyordu. B E asra’da düzenlenen intihar saldırısında kent merkezi kana bulandı. 10 kişi yaşamını yitirirken çok sayıda araç da yandı. (Fotoğraf: AFP) ‘Savaşa gitmek istememesi yurtseverlik’ Annesi, ‘‘Oğlum ocak ayında istifa etmek istemişti’’ dedi ve oğlunun kararını ‘‘yurtseverlik’’ olarak gördüğünü söyledi. Oğluyla gurur duyduğunu belirten Carolyn Ho, ‘‘Bir subay olarak yasadışı emirlere direnmenin görevi olduğuna inanıyordu’’ dedi. Avukatı dışında kimseyle görüştürülmeyen Watada’nın, askeri mahkemede yargılanacağı tahmin ediliyor. Teğmene destek amacıyla oluşturulan komite, 4 gün sonra büyük kentlerde gösteriler yapılması çağrısında bulundu. ABD’li barış annesi Cindy Sheehan, birkaç hafta önce yazdığı bir makalesinde, ‘‘Askerlerimizin yasalara aykırı emirlere uymaları yasaktır. Askerlerimizin aralarında Irak’ta konuşlandırılmanın da bulunduğu yasadışı emirlere uymamaya başlaması ve ‘Bu savaş bir suç, bense suçlu değilim. Beni korkutsanız da sizin insanlık suçlarınıza ortak olmayacağım’ demeleri gerekiyor’’ demişti. Washington İran’ı suçladı Dış Haberler Servisi ABD’nin Irak’taki birliklerinin komutanı General George Casey, Tahran’ı Irak’taki isyancılara destek vermekle suçladı. Ocak ayından bu yana özellikle Şii aşırı gruplara İran’ın destek verdiğini bildiklerini söyleyen Casey, ‘‘İranlıların örtülü özel operasyon birliklerinin Irak’taki gruplara silah, bomba malzemesi ve eğitim verdiğinden eminiz’’ dedi. Komutan, İranlıların Irak’ın içinde Irak ve ABD birliklerine yönelik saldırıları doğrudan yönettiğine dair bir kanıt olmadığını, ancak Tahran’daki kimi unsurların İran özel birliklerinin çabalarına destek verdiğini düşündüklerini belirtti. Bağdat’ın kuzeyinde, Bakuba’da bir Sünni camisinin yakınlarında yol kenarına yerleştirilen bir bombanın patlaması sonucu en az 12 kişi öldü, 20 kişi yaralandı. Basra’da, şehir merkezinde bomba yüklü bir araçla düzenlenen intihar saldırısında 10 kişi öldü, 18 kişi yaralandı. Bağdat’ta olağanüstü hal ilan edildi. Başbakan Nuri el Maliki’nin bürosundan yapılan açıklamada, başkentte 14.0006.00 saatleri arasında da sokağa çıkma yasağı konulduğu belirtildi. Banka kayıtları gözaltında ? WASHINGTON (AA) Amerikan terörle mücadele yetkililerinin, 11 Eylül’den sonra, uluslararası bir veri tabanına girerek binlerce ABD’linin bankacılık işlemlerini inceledikleri bildirildi. New York Times’ın haberine göre, kayıtlar Belçika’daki ‘‘küresel bankacılığın sinir merkezi’’ olarak bilinen Dünya Çapında Bankalar Arası Mali Telekomünikasyon Derneği (SWIFT) aracılığıyla incelendi. Ancak hükümet yetkilileri, bunun yalnızca El Kaide bağlantılı olduğu tahmin edilen kişiler için yapıldığını söylediler. Tazmin Komisyonu’ndan gaf Mahkeme kararı yok sayıldı BAHADIR SELİM DİLEK El Kaide operasyonu ? DUBAİ (AA) Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da güvenlik güçlerinin düzenlediği terörle mücadele operasyonunda 6 militanın öldüğü bildirildi. El Arabiye televizyonunun verdiği haberde, Riyad’ın batısındaki bir semtte düzenlenen güvenlik operasyonunun devam ettiği duyuruldu. Televizyon, silahlı çatışmanın, militanların saldırılar düzenlemek üzereyken çıktığını belirtti. Kardeş Karzai’ye rüşvet suçlaması ? WASHINGTON (AA) Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai’nin kardeşi Veli’nin uyuşturucu kaçakçılığına bulaştığı öne sürüldü. Amerikan ABC televizyonu, ABD ordusunun gizli belgelerine dayandırdığı haberinde, Veli Karzai’nin, işlerini kolaylaştırmak karşılığında kaçakçılardan rüşvet aldığını iddia etti. ABC, Veli Karzai’nin iddiayı reddettiğini kaydetti. ABC, ele geçirdiği belgenin ‘‘sahici’’ göründüğünü belirtti. ANKARA KKTC Mal Tazmin Komisyonu’nun, Abdullah Paşa Vakfı’na ait evi sahiplendiği tapu kaydıyla belgelenen Mira KsenidiAresti’ye, 460 bin Kıbrıs Lirası ödenmesi önerisini, Aresti’nin kendisi veya avukatı aracılığı ile herhangi bir resmi başvuru yapmadan getirdiği ortaya çıktı. Komisyonun bu tutumu, KKTC’nin dava sürecindeki resmi tutumuna aykırı olmasının yanı sıra hukuki açıdan da çelişkili bir durumu ortaya çıkardı. KKTC makamlarının, dava konusu olan evin, aslında Abdullah Paşa Vakfı’nın malı olduğunu belgeleyen tapu kaydını, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) iletmiş olmasına karşın, Tazminat Komisyonu’nun, ‘‘Aresti’yi haklı gibi gösterecek olan’’ tazminat ödenmesi önerisi tartışma yarattı. Komisyon bu önerisiyle, KKTC mahkemelerinin Maraş’ın vakıf malı olduğu kararını da görmezden gelmiş oldu. minat önerisini açıkladı. Ancak komisyonun böyle bir öneri getirmesi, KKTC’nin davaya ilişkin daha önce yaptığı resmi girişimleri de yok saymış oldu. Çelişkili karar 6 Ekim 2005’te KKTC Dışişleri Bakanlığı hukukçusu Zaim Necatigil, Aresti’nin evinin Abdullah Paşa Vakfı’na ait olduğunu belgeleyen tapu kaydını AİHM’ye iletmişti. Yani KKTC davaya ilişkin resmi pozisyonunu, evin vakıf malı olduğu ve Aresti’nin bu ev üzerinde hak iddia etmesinin yasal dayanağı olmayacağı değerlendirmesi üzerine kurmuştu. Ancak Komisyon, aldığı kararla, KKTC resmi makamlarının görüşü ile ters düştü. Kararının çelişkisi bununla da sınırlı kalmadı. Magosa Kaza Mahkemesi’nin 27.12.2005 tarihli kararının gerekçesinde, ‘‘1963 Aralığı’ndan itibaren, Kıbrıs Cumhuriyeti’ni gasp eden Rum yönetimi altında vakıf mallarının da hayli hayli gasp edildiği aşikârdır. Kıbrıs Türk halkının ve özelde vakıfların uğradığı haksızlıkları çok rahatlıkla adli itibar olarak alırız. Davacıların talep ettikleri, Kapalı Maraş bölgesindeki 1472 adet tapuda belirtilen malların, Abdullah Paşa Vakfı’na ait olduğu yönünde bir tespit kararı verilmesi gerektiği kanaatine varırız’’ denilmesine karşın, Komisyon bu kararı yok sayıp evi Aresti’nin mülkü gibi gösteren öneriye imza attı. Böylece komisyonun daha ilk kararında hem hukuki hem de siyasi açıdan çelişkili karar verdiği ortaya çıktı. Aresti istemedi AİHM tarafından Türkiye’ye verilen sürenin dolmasına bir gün kala, KKTC’deki Mal Tazmin Komisyonu, kuzeyde mülkü bulunan 3 Ruma ilişkin kararı açıkladı. AİHM’nin, Mal Tazmin Komisyonu’nu ‘‘kabul edilebilir bir iç hukuk yolu’’ olarak kabul etmesi için yapılan bu diplomatik manevra, kritik bir gafı da beraberinde getirdi. Aresti’nin ne kendisinin ne de avukatının başvuruda bulunmasına karşın komisyon, taz CUMHURİYET 11 CMYK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle