Katalog

30 NİSAN 2006 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Baykal, ‘Bana küseceğine kendine kızsın’ diyerek Erdoğan’a sert yanıt verdi 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA ‘Haddini bildiririz’ Karayalçın Trabzon’da ? TRABZON (Cumhuriyet) SHP lideri Murat Karayalçın, dün Trabzon’un Tonya ilçesinde yapılan açıkhava toplantısında partililere seslendi. Karayalçın, fındık üreticilerine yapılacak ödemelerle ilgili ‘‘AKP’nin banka banka dolaşarak Fiskobirlik’in kredi almasını önlediği iddiaları ortaya atılmaktadır. Eğer bu doğruysa CHP’li dostlarımız İş Bankası Yönetim Kurulu’ndaki üyelerini harekete geçirmeli, hemen Fiskobirlik’e gerekli krediler sağlanmalıdır’’ diye konuştu. Karayalçın, önümüzdeki seçimlerde de solda ittifak yapılması halinde iktidar olacaklarını öne sürerek ‘‘CHPDSPSHP ittifakına diğer sol partiler de katılır. Sağı bir daha böyle bulamayız’’ dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP lideri Deniz Baykal, Terörle Mücadele Yasa Tasarısı’ndaki (TMY) Abdullah Öcalan’a af tartışmasıyla ilgili kendisine ‘‘küsen’’ ve ‘‘Bizi anlayacak kalitede değil’’ diye hakaret eden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a sert tepki gösterdi. Erdoğan’ın açıklamalarının ‘‘kızgınlık, hınç ve hakaret’’ dolu olduğunu belirten Baykal, ‘‘O hakaretin cevabını biz veririz, haddini de bildiririz. Ama onun zemini, zamanı var’’ dedi. Baykal, Bilkent Üniversitesi’nde yapılan ‘‘girişimcilik’’ toplantısından ayrılışında ve Acı, Hüzün ve Umut... Çehovyen hüznünü belleğinde taşıyan bir İstanbullu, Boğaziçi Köprüsü’nden geçerken neler düşünür? Umudun ve acının kol kola dolaştığı bu kentin en kalabalık alanlarını, ıssız ve yalnız sokaklarını terk ettikten on beş yıl sonra geriye döndüğünde nasıl bir duyguya kapılır? Ayşe Emel Mesci, ‘‘Tiyatroda Düş Zamanı’’nda (Cumhuriyet Yayınları) bir kadının yaşamındaki kesitleri, duyarlılığı, hüznü, acıyı ve umudunu anlatıyor... İstanbul’un kuşları, güvercinleri, martıları, Pina Bausch’un ‘‘İstanbul’’u sahnede uç noktalara vardırılan dişileril ilkelerin çatışması ekseninde biçimlendirilen oyununu anlatırken uzun bir ‘‘sürgün’’ün kendi iç evrenindeki yankılarını da okura anlatıyor Ayşe Emel Mesci ... Bir kentin sessiz başkaldırısı, yapıtın açık örgüsü içinde yer alıyor, kadının bastırılmış duygusu, oyunun belki ana işlevi oluyor... Kırılmış beden resimleri... İhanet, terk ediş! Bir sorgulama... Ayşe Emel Mesci, usta bir tiyatro sanatçısı olduğu kadar usta bir yazar!.. Yıllardır Cumhuriyet’te yazıyor; tiyatroyu, edebiyatı kendi iç evreninde çoğaltıyor Ayşe Emel Mesci... 68 kuşağının renklerini gördüm kitabı okuyunca... Erkek egemen bir dünyada savaşım veren dik başlı, kendine güvenen bir simgenin var oluş nedenlerini çok iyi anladım... ??? Ayşe Emel Mesci’nin ‘‘Tiyatroda Düş Zamanı’’nı okuyup masamın üzerine koydum... Dışarıda serin bir İstanbul akşamı... Eminönü’nden kalkan Üsküdar vapuru, gezginci satıcılar, koşuşturan insanlar... Kaç ay olmuştu Eminönü’ne gitmeyeli? Yavaş yavaş Şişli’ye alışmıştım... Demek ki Eminönü’nü, Sirkeci’yi, Cağaloğlu’nu, Sultanahmet’i özlemiştim... Kanat çırpan martılar karşılamıyordu artık beni Harem İskelesi’nde... Yorgo Seferis’in dizelerini de özlemişim üstelik... ‘‘Işıkta üç kırmızı güvercin alınyazımızı çiziyorlar ışıkta, renkleriyle, davranışlarıyla sevdiğimiz kişilerin.’’ Ayak seslerinin ardından yayılan sessizlik, o sürgün yılları... Bir türkü belki de Ege kıyılarından... ‘‘Eğil eğilebilirsen karanlık denize, unutup O öteki, o gömülü hayatta uykunu çiğneyen çıplak ayakların uyduğu flüt sesini. ...... Yaz yazabilirsen elindeki son deniz kabuğuna tarihi, adını, yeri ve fırlat denizdeki batsın.’’ Ayşe Emel Mesci beni mavi duygulara taşıdı kitabında... Kendi düşlerimle baş başa bıraktı... Mehmet Ulusoy’u, Onat Kutlar’ı, Oğuz Aral’ı, Yılmaz Güney’i ve öteki dostları anımsattı... ??? Şimdi Jose Marti’nin ‘‘Savaşçı ve Şair’’ kitabını okuyorum. (Edebiyatçılar Derneği YayınlarıDerleyen Orhan Tüleylioğlu) Ayşe Emel Mesci anılar denizinde dolaştırdı beni, Jose Marti ise Küba’ya götürdü... Küba’nın ulusal kahramanı ve simgesidir Jose Marti... ‘‘Göklerin mavisi çan sesi ve güneş Beni üzüyor ve gözlerimi Yakan bir acı, onu avutmaya gelen Şiiri de sakatlıyor ve azgın başıboş Ah, deniz, köpüklerinin üstünden seninUçup gidiyor Göçmen bir martı gibi Küba’ya’’ Kurşun bir güneş altında çürüyen bir ağaç, bir nisan sabahında mayısı kucaklıyordu... Ah o sürgün yılları, devrim hayalleri... Karmakarışık düşler!.. Gizemli hüzünler, acılar, umutlar, sevinçler... Sahi.. yaşam hep minik öykülerle mi doludur? ??? SÖZCÜKLER Sözcükler, A. Turgay Fişekçi’nin yönetiminde iki aylık edebiyat dergisi. Mayıshaziran sayısı çıktı. Tahsin Yücel’den Ferit Edgü’ye, Demir Özlü’den Refik Durbaş’a, Cevat Çapan’dan Roni Margulies’e dek pek çok şair, öykücü ve romancının yazıları var. Okunması gereken bir edebiyat dergisi. ? Erdoğan’ın kendisine hakaret ettiğini söyleyen Baykal, ‘‘Siz konunun esasını unutturmak, olayı bir kavga, dövüş zeminine çekmek isterseniz karşınızdakine hakaret edersiniz. Başbakan bunu yapıyor. Ben, 6. maddeye gel diyorum, o madde oraya nasıl girdi’’ dedi. daha sonra FilizFikret Otyam çiftinin sergi açılışında gazetecilerin TMY tartışmalarına ilişkin sorularını yanıtladı. Başbakan’ın kendisine ‘‘çok ama çok küsmesine’’ hem üzüldüğünü hem de sevindiğini belirten Baykal, ‘‘Üzüldüm. Çünkü Başbakan’ı ana muhalefet partisi liderine küskün görmek iyi değildir. Ben Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’nın kırgın ve küskün olmasını istemem, buna sebep olmak da istemem. Sevindim, demek ki benim üstünde durduğum konuya yönelik anlayışı bizimkinden farklı değilmiş’’ dedi. Bu düzenlemeyi tasarıya kimin soktuğu sorusuna yanıt istediğine dikkat çeken Baykal, ‘‘Niçin daha önce bunu söylemediniz’’ eleştirisinin de haksız olduğunu ifade etti. Baykal, hükümetin bu tasarıyla ilgili bilgi vermediğini de anımsattı. Bir gazetecinin TMY Tasarısı’nın 6. maddesinin Fethullah Gülen’e doğrudan af getirdiği yönünde değerlendirmeler yapıldığını ifade etmesi üzerine Baykal, ‘‘Bu düzenlemenin bugüne dek uygulanmamış bir formül olduğunu biliyorum. Terör örgütünün kurucularına pişmanlık yasası kanalıyla af imkânı getiren bir düzenleme. Başka kimler yararlanır, kimler yararlanmaz, incelemedim. Söyleyecek fazla bir şeyim yok’’ yanıtını verdi. Başbakan’ın ‘‘hakaret’’ ettiğini de belirten Baykal, şu görüşleri dile getirdi: ‘‘Sen bana hakaret edersen birisi de çıkar, sana hakaret eder. Siz konunun esasını unutturmak, olayı bir kavga, dövüş zeminine çekmek isterseniz karşınızdakine hakaret edersiniz. Başbakan bunu yapıyor. Ben, 6. maddeye gel diyorum, o madde oraya nasıl girdi? ‘Ben sokmadım, ben sokmadım..’ Peki, kim soktu kardeşim, ben mi? Altında senin imzan var. Sen bunun hesabını ver. Sen bunu bırak, bana hakaret et. Böyle şey olur mu?’’ DEĞİŞİKLİK GÖRÜŞÜLECEK ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Terör tasarısı AKP yönetiminde ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP, Abdullah Öcalan ve Fethullah Gülen’e af getirdiği iddiaları üzerine tartışmalara neden olan Terörle Mücadele Yasa Tasarısı’nı yarın toplanacak Merkez Yönetim Kurulu’nda (MYK) değerlendirecek. AKP’de, 6. maddenin tasarı metninden çıkarılması, maddede değişiklik yapılması gibi seçenekler üzerinde duruluyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan dün partisinin Tekirdağ İl Kongresi’nde yaptığı konuşmada TMY’de önyargılı olmadıklarını belirterek tartışmalı maddenin geri çekilebileceği yönünde mesaj verdi. AKP yöneticileri, Baykal’ın ‘‘Tasarı Öcalan’a af getiriyor’’ iddiasının doğru olmadığını düşünmekle birlikte kamuoyunda da tereddüt oluşmasını istemiyor. Bu nedenle hukukçu milletvekilleri ile akademisyenlerden görüş alarak, tasarının af getirip getirmediğini değerlendirecek olan AKP’nin, eğer tartışmalı bir durum ortaya çıkıyorsa gerekli değişiklikleri yapabileceği belirtiliyor. Parti yöneticileri, ‘‘Söz konusu 6. madde tamamen tasarı metninden çıkarılabilir. Ya da tasarının, tartışılan etkin pişmanlığın terör örgütü yöneticisi ve üyelerine de uygulanmasını öngören fıkrası değiştirilerek netlik getirilebilir. Etkin pişmanlığın, tasarının yürürlüğe gireceği tarihten sonra işlenecek suçlara uygulanması gibi bir düzenlemeye gidilebilir’’ görüşünü dile getiriyor. TMY Tasarısı, 3 Mayıs Çarşamba günü TBMM Adalet Komisyonu’nda görüşülecek. Komisyonun, AB Uyum Komisyonu’nda oluşturulan alt komisyonun raporunu beklemeden çalışmalarına başlayabileceği belirtildi. DSP liderinden sert uyarı ? K. MARAŞ (Cumhuriyet) DSP lideri Zeki Sezer, ‘‘Türkiye’nin bütünlüğünü bozmak isteyenler ayaklarını denk alsınlar’’ dedi. Sezer, Arsan Sinema Salonu’nda yapılan basın toplantısında, Türkiye’nin birlik ve beraberliğini bozmaya hiç kimsenin gücünün yetmeyeceğini söyledi. Türkiye’nin, karanlığa götürülmek istendiğini belirten Sezer, ‘‘Türkiye bugün AleviSünni, TürkKürt, başı açık başı örtük diye parçalara ayrılmaya çalışılıyor. Milli birlik ve bütünlüğümüze dokunmak isteyenlere sessiz kalamayız. Bu niyette olanlar ayaklarını denk alsınlar. Onlara değil Türkiye’yi, dünyayı dar ederiz’’ diye konuştu. [email protected] Mumcu: Ali Dibo değil Kemal Dibo ? HATAY (Cumhuriyet) Anavatan Partisi lideri Erkan Mumcu, ‘‘Hükümetin derdi milleti kamplara bölerek kutupların arkasında husumetin siyasetini yaparak iktidar olmak’’ dedi. Mumcu, partisinin Hatay’daki mitinginde yaptığı konuşmada, AKP hükümetine yüklendi. Mumcu, hastane binalarının inşası yerine kiralanmasının daha az maliyetli ve doğru olacağını üç yıldır söylediklerini belirterek ‘‘Ama illa ihale yapacaklar. İhale tatlı iş. Ali Dibo oyunu var’’ dedi.Mumcu, şöyle devam etti: ‘‘Hatay’ın mayınlı arazilerini tarıma açarken, işi Ali Dibolara havale ediyorlar. Pardon ama bu Ali Dibo değil. Bunda Ali Diboların günahı yok. Bunlar Abdullah Dibo var, yoksa Kemal Dibo muydu?’’ Çözümün dağları bombalamakta olmadığını söyleyen Türk, Kurtuluş Savaşı’nı örnek gösterdi DTP operasyona karşı çıktı DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Demokratik Toplum Partisi (DTP) Eşbaşkanı Ahmet Türk, sınıra yapılan askeri yığınağın bölgedeki sorunun çözümü olmadığını belirterek ‘‘İktidar, çözümü dağları bombalamakta aramaktan vazgeçsin. Çare, tıpkı Kurtuluş Savaşı sırasında olduğu gibi, halkların eşit, özgür, demokratik ve gönüllü birliğindedir’’ dedi. DTP eşbaşkanları Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk, Diyarbakır’da, aralarında 56 belediye başkanı ve partinin merkez yöneticilerinin de bulunduğu genişletilmiş ? DTP Eşbaşkanı Ahmet Türk, ‘‘Çare, tıpkı Kurtuluş Savaşı sırasında olduğu gibi halkların eşit, özgür, demokratik ve gönüllü birliğindedir’’ dedi. çalışma toplantısına katıldılar. Class Otel’deki toplantının açılış konuşmasını yapan Türk, son 67 yılda demokratik, barışçıl ve adil çözüm konusunda ısrarcı olduklarını ifade etti. 7. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın, çatışmaların yoğun yaşandığı dönemde ülke sorunlarının çözümünde samimi bir arayış içinde olduğunu savunan Türk, ‘‘Özal, bölge milletvekilleriyle, seçilmişlerle görüştü. Düşünce alışverişinde bulundu. Diyaloğa her zaman açık oldu. Ancak bugünkü AKP iktidarında bunu görmek mümkün olmadı’’ dedi. Başbakan’ın aydınlarla yaptığı toplantı sonrasında Diyarbakır’daki açıklamalarını önemsediklerini belirten Türk, ‘‘Umutlandık. Ne yazık ki hiçbir somut sonuca doğru götürülmedi’’ diye konuştu. AKP Sıvas Milletvekili Selami Uzun’un TMY tartışmaları Ahmet Türk. sırasında ‘‘20 yıldır dağlarımızı bombalıyoruz’’ dediğini anımsatan Türk, şöyle devam etti: ‘‘İktidar, çözümü dağları bombalamakta aramaktan vazgeçsin. Yeni TMY sorunun çözümü olamaz. Yüz binlerce askerin bölgeye, sınıra yığılması da çare değildir. Çözüm, dil, kültür, yayın ve eğitim, örgütlenme ile yönetime katılma hakkının anayasal ve yasal güvencelere kavuşturulmasıdır. Çözüm, halkın iradesinin özgür tecellisi ile kabulündedir. Barış ve diyalog arayışlarımızda sonuna kadar kararlı ve ısrarlı olacağız.’’ hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 78’LİLER KATLİAM DOSYASININ PEŞİNDE EMNİYET 1 MAYIS’I 20 KAMERAYLA İZLEYECEK Kaçırılan kız öğrenci atıldı ‘Mağdurlar yargılandı’ Kadıköy’de yollar kapalı İstanbul Haber Servisi 78’liler Girişimi ‘‘1 Mayıs 1977 Katliamının Dosyası Açılsın’’ kampanyası kapsamında önceki akşam Makina Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi’nde panel düzenledi. İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy’un yönettiği panelde konuşan avukat Rasim Öz, 30 yıldır davanın peşinde koştuğunu anlatırken ‘‘Aslında 1 Mayıs katliamı davası açılmadı, mağdurları yargılandı’’ dedi. Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (DİSK) uzun yıllar sonra ilk kez 1 Mayıs’ı 1976’da kitlesel bir biçimde kutladığını ve 1977’deki kutlamaya 500 bin emekçinin katıldığını belirten Öz, katliamın hazırlıklarının aylar öncesinden başladığını, basında DİSK’in hedef gösterildiğini ifade etti. Rasim Öz, kitlenin üzerine çevredeki binalardan ateş edildiğine ve güvenlik güçlerinin haberi olmadan kimsenin o binalara çıkamayacağına dikkat çekti. Eski Madenİş Sendikası Eğitim Müdürü Süleyman Üstün, İşçi Bayramı’nın tarihçesini anlatırken 1 Mayıs 1886’da ABD’nin Chicago kentinde işçilerin gösterisine yapılan saldırının planıyla 1977’de Taksim Meydanı’ndaki senaryonun benzerliğini anlattı. 78’liler Girişimi Sözcüsü Celalettin Can, kendisinin olay anında Cumhuriyet Anıtı çevresinde olduğunu, bir el ateşin ardından duyulan 3 el ateşten sonra yanındaki arkadaşı Tahir Taş’ın ‘‘Vuruldum’’ dediğini anlattı. Taksim’in İstiklal Caddesi girişinin yanında bulunan Sular İdaresi’nin üzerinden ateş edildiğini gördüğünü belirten Can, dönemin emniyet müdürü Mete Altan’ın olay yerinde olduğunu anlattı. İstanbul Haber Servisi İstanbul’da 1 Mayıs kutlamalarının yapılacağı Kadıköy’de bazı yollar, saat 07.00’den itibaren trafiğe kapatılacak, sürücüler alternatif yollara yönlendirilecek. İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nden yapılan yazılı açıklamaya göre Haydarpaşa Garı, Çayırbaşı, Haydarpaşa Numune Hastanesi Tıbbiye Caddesi, Taşköprü Caddesi, Karacaahmet Tepe Nautilus ve Taşköprü Salı Pazarı önünde toplanacak yürüyüş kortejleri ile Kadıköy İskele Meydanı’nda 09.0017.00 saatleri arasında düzenlenecek kutlamalar nedeniyle saat yarın 07.00’den itibaren bazı yollar trafiğe kapatılacak. Söğütlüçeşme Caddesi’nden rıhtıma inen ara sokaklar, Taşköprü Caddesi, Kışla Caddesi, Orgeneral Şahap Gürler Caddesi, Albay F. Sözdener Caddesi ise ihtiyaç duyulduğunda kapatılacak. Tıbbiye Caddesi’nden gelen trafik akımı, Burhan Felek Caddesi’nden E5 yönüne, Behiçbey Sokak’tan gelen trafik İbrahimağa ışıklar istikametine; Söğütlüçeşme Caddesi’nden gelen trafik Kuşdili Caddesi Salı Pazarı istikametine yönlendirilecek, Moda’dan gelen sürücüler ise Mühürdar kavşağından geri yönlendirilecek. Şehir Hatları vapurlarının seferleri ise sabah saat 10.00’dan miting bitene kadar durdurulacak. Kutlamaları izlemek üzere, İstanbul Emniyet Müdürlüğü yerleşkesinde oluşturulacak Asayiş Harekât Merkezi’nde üst düzey emniyet yetkililerinin yanı sıra jandarma, MİT, sağlık ve belediye yetkilileri de görev yapacak. Kadıköy’de bulunan 10 MOBESE kamerası ve 10 mobil kameradan görüntüler, canlı olarak merkeze aktarılacak. Bir darbe de okuldan EMEL KILIÇ ‘Susma’ eylemi ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Siyah giyinmiş bir grup kadın, ‘‘Hayat hakkı’’ için Kızılay’da ‘‘susma’’ eylemi yaptı. Yüksel Caddesi’ndeki İnsan Hakları Anıtı önüne gelen kadınlar, nisan ayı boyunca cumartesi günleri yaptıkları susma eylemini sona erdirdi. Anıtın çevresinde oturarak, yarım saat susma eylemi yapan gruptakiler, ‘‘Hayat hakkı için susuyoruz’’, ‘‘Biz sustuk silahlar konuştu’’, ‘‘Biz sustuk 3 yaşında bir çocuk öldü’’ yazılı dövizler taşıdı. Bağcılar’da kaçırılıp bir süre alıkonulan liseli bir kız öğrencinin aşağılanarak okuldan atılmasını, veli ve öğretmenler ‘‘çağdışı’’ bir uygulama olarak niteledi. Milli Eğitim’de uygulamalar konusunda tartışmalara neden olan olay, Bağcılar Orhangazi Lisesi öğrencisi C.C’nin altı ay önce kaçırılarak zorla alıkonulmasıyla başladı. Derslerinde başarılarıyla tanınan ve öğretmenleri tarafından sevilen C.C, yaşadığı trajik olayın ardından derslerine devam etti. Ancak okulun ilahiyat mezunu okul müdürü Halil İbrahim Bozkurt, kaçırılan öğrenciyi, çocuğun kişilik haklarına saldırı olarak algılanabilecek şekilde suçlayıcı ifadelerle sorguladı. Daha sonra öğrenciyi devamsızlık yaptığı gerekçesiyle okuldan attı.CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Ali Özpolat, öğrencinin kaçırıldığı halde devamsızlık yaptığı gerekçesiyle okuldan atılması ile ilgili Meclis’e, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi. CUMHURİYET 05 K