25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 NİSAN 2006 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 KIDEM TAZMİNATI FONU SIRADA Ücretsiz sağlık bir düş Başbakan’ın ‘Sosyal güvencesi olmayanlar da dahil 18 yaşına kadar her yurttaş genel sağlık sigortası kapsamına alınıyor’ açıklamasına karşın yasaya göre katkı payı ödenmesi zorunlu MİYASE İLKNUR İşveren prim kesintisinde ‘cimri’ AYŞE SAYIN H ükümetin hazırladığı Sosyal Güvenlik Yasası’nın maddeleri arasında çalışanların aleyhine birçok madde yer alıyor. Yasada prim gün sayısının arttırılması ile çalışanların emekli aylıklarında düşüş olacağı gibi çalışanlar arasında da eşitsizlikler daha da arttırılıyor. Ayrıca 18 yaşına kadar gençlerin tüm sağlık hizmetlerinin ücretsiz olacağı açıklanmasına karşın yasada katkı payı ödenmesinin zorunlu olduğu belirtiliyor. CHP İstanbul Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal güvenlik reformu olarak sunulan yasada çalışanlar aleyhine ve anayasanın eşitlik ilkesine aykırı birçok hükmün bulunduğuna dikkat çekti. Yasa ile kademeli olarak arttırılan prim gün sayısı nedeniyle çalışanların emekliliklerinde daha düşük aylık alacaklarını ve sağlık hizmetlerinde kısıtlamalara gidilerek eskiye dönüş olacağını ve kamu çalışanlarının diğer çalışanlara göre emekliliklerinde daha avantajlı konuma geldiğini belirtti. Kılıçdaroğlu, ‘‘Eğer bir sosyal sigorta sistemi, kişilerin emekliliklerinde yoksulluk sınırının altında aylık almalarını öngörüyorsa, o sisteme ‘sosyal güvenlik sistemi’ denemez. Olsa olsa o sistem, ‘yoksullara asgari ödenek sağlama sistemi’ olur... Kaldı ki bu dahi olmayacak, çünkü halen uygulanmakta olan asgari aylık sistemi, bu yasayla tümüyle ortadan kalkacaktır’’ diye konuştu. Uzun yıllar SSK Genel Müdürlüğü görevinde bulunan Kemal Kılıçdaroğlu, yasada çalışanların aleyhine olan maddelerin doğuracağı sakıncaları şöyle açıkladı: ANKARA Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nca hazırlanan ‘‘Kıdem Tazminatı Fonu’’ kurulmasına ilişkin yasa taslağı ile çalışanların ‘‘tazminat yükünden’’ kurtulacak olan işveren, fona kesilecek yüzde 8’lik prim ödemesine de yanaşmıyor. Çalışanların ancak emeklilik, ölüm halinde mirasçılarının kullanımı ya da en az 10 yıl prim ödemeleri koşuluyla tazminata hak kazanabileceklerini öngören taslakla ilgili, Çalışma Bakanlığı ve işveren arasında ‘‘fona kesilecek prim oranı konusundaki’’ pazarlık sürüyor. Bakan Murat Başesgioğlu, fona kesilecek prim oranının brüt maaşın yüzde 8’i olması gerektiğini belirterek, ‘‘İşveren yüzde 3 istiyor. Ancak bununla fonun dönmesi mümkün değil’’ dedi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Başesgioğlu, sosyal güvenlik yasasından sonra Kıdem Tazminatı Fonu Yasası’nı da hızla Meclis’ten geçirmek istediklerini bildirdi. Taslakla ilgili Cumhuriyet’e bilgi veren Başesgioğlu, işverenlerin, işçinin brüt ücretinin yüzde 8’i tutarında bir oranı kıdem tazminatı olarak verdiklerini belirterek, ‘‘Ancak bu oran, nemalandırılmak suretiyle yüzde 8’in altına inebilir mi, buna bakıyoruz. Mutlaka sağlama almamız lazım. Fonu döndürmeye yetecek bir oran olmazsa, bu savunulamaz. Kendi ayakları üstünde duran, mali yapısı sağlam bir fon kuracağız’’ diye konuştu. Yasa taslağına göre fondan tazminata hak kazanabilmek için işçinin ya ölmesi ve yerine mirasçılarının yararlanması, ya emekli olması ya da en az 10 yıl prim ödenmesi gerekiyor. Taslak, hem prime esas alınacak ücret konusunda hem de tazminata hak kazanma konusunda var olan düzenlemenin oldukça gerisinde. Buna göre kıdem tazminatı, mevcut yasadaki gibi işçinin aldığı son ücret üzerinden değil, ortalama alınarak hesaplanacak. Taslakla işveren, işçilerin işten çıkarılmalarına karşı bir güvence olan kıdem tazminatı ödeme yükümlülüğünden kurtulmuş olacak. Böylece işverenin eli, tazminat da fon tarafından karşılanacağı için işçi çıkarma konusunda güçlenmiş olacak. İŞTEN ATMA KOLAYLAŞACAK! YASADAKİ OLUMSUZLUKLAR İşçiler için getirilen prim ödeme gün sayısı ile ilgili düzenleme: Prim ödeme gün sayısının 7000 günden aşamalı olarak 9000 güne çıkarılması Türkiye gerçekleriyle hiçbir şekilde bağdaşmamaktadır. Esnek çalışmanın, sendikasızlaştırmanın, kayıt dışı çalışmanın, taşeronlaşmanın ve en önemlisi yoğun işsizliğin yaşandığı bir ülkede, bir işçinin 9000 gün prim ödemesi açıkça söylemek gerekirse, hiçbir şekilde gerçekçi değildir. Bu düzenlemenin anlamı, sendikasız işçilere düşük prim ödeme gün sayısı üzerinden emekli olmanın yolunu açmaktır. Bu da işçilerin yaşlılıklarında düşük emekli aylığı almaları sonucunu doğuracaktır. 1 ? Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘‘Artık yeşil kartkırmızı kart yok. Sosyal güvencesi olmayanlar da dahil 18 yaşına kadar her yurttaş genel sağlık sigortası kapsamına alınıyor’’ sözleri gerçeği yansıtmıyor. Yasada katkı payı ödenmesi koşuluyla sağlık hizmeti verileceği belirtiliyor. Yasada prim gün sayısının arttırılması ile emekli aylıkları düşecek, kamu ve özel sektörde çalışanlar arasında ciddi bir ücret farkı ortaya çıkacak. CHP İstanbul Milletvekili Kılıçdaroğlu, bu yasa ile emeklilerin yoksulluk sınırının da altında bir aylığa mahkum edildiğini belirtti. Sağlık Bakanlığı ile kurum arasında yetki ve görev çatışmasına yol açacaktır. Bu düzenleme, sigortalının kendi primleri ile koruyucu sağlık hizmetini gerçekleştirmesi sonucunu doğurur ki, böyle bir düzenlemenin sosyal devlet mantığı ile bağdaşmayacağı açıktır. Yasa ile oluşturulan “Sağlık Hizmetlerini Fiyatlandırma Komisyonu’’nun oluşumu da yanlıştır. Kurum, bu komisyona ancak gözlemci olarak katılmalı, oy hakkı olmamalıdır. Çünkü ancak bu durumda, kurum, daha bağımsız olarak sağlık hizmetlerini rekabet ortamı içinde alabilecektir. Sağlık fiyatlarının belirlendiği bir komisyonun içinde yer alan kurum, kendisine dayatılan fiyatı tartışmasız olarak kabul etmek durumunda kalacaktır. Emeklilik yaşı konusunda haksız uygulamalara yol açacak düzenleme: Örneğin aynı tarihte işe başlayan ve prim ödeme süreleri de eşit olan sigortalılar aynı yaşta emekli olamayacaklardır. Genç yaşlarda çalışmaya başlayanların 65 yaşından önce emekli olmalarını engelleyen ve sigortalıların işe başladıkları tarihteki yaşlarına göre emeklilik yaşlarını farklılaştıran sistem, eşitlik ilkesine açıkça aykırıdır. 2 10 EMEKLİLİKTE AYLIK FARKI... Norm ve standart birliği sağlamak amacıyla getirilen yasa, kamu çalışanları açısından kısa dönemde ağır yükler getirmekte, sistemdeki açıkların kısa dönemde bu kesimler tarafından finanse edilmesini öngörmektedir. Çünkü, prime esas kazançta SSK ve BağKur’lular için alt ve üst sınırlar getirilirken, kamu çalışanları açısından böyle bir sınırlama getirilmemiştir. Bu durumun doğal sonucu olarak, kamu çalışanları SSK ve BağKur’lulara göre daha yüksek emekli aylığı alacaklardır. 3 ‘‘Asgari işçilik uygulaması’’ ile kurum daha güçlendirilmiş konuma getirilebilirdi. Ancak bu yapılmamış, kayıt dışı çalışmayı önleyecek mekanizma düzenlemede kurulamamıştır. Kaldı ki, bugün oldukça yaygın olan kayıt dışı çalışmayla ilgili olarak ciddi hiçbir önleme yasada yer verilmemiştir. Bu demektir ki, sistem zaafını kendi bünyesinde sürdürmeye devam edecektir. 11 Kuyumcu aileye infaz ? SAKARYA (AA) Adapazarı’nda kuyumcu ile 2 kızı öldürülmüş olarak bulundu. AdapazarıKarasu yolunun Söğütlü Çok Programlı Lisesi’nin karşısında kalan tepede terk edilmiş bir otomobilde 3 ceset bulunduğu ihbarını alan ekipler yaptıkları incelemede, cesetlerin Adapazarı’nda kuyumculuk yapan İsmail Bilaloğlu (65) ile kızları Neriman (30) ve Hatice Bilaloğlu’na (25) ait olduğunu belirledi. Kapıları kilitli olan otomobil, olay yerine getirilen çilingir yardımıyla açtırıldı. Cesetlerde çok sayıda kurşun izi belirlendi. EŞİT AĞIRLIK TEMSİLİNE SON Asgari işçilikle ilgili olarak asgari işçilik oranlarının saptanması ve asgari işçilik oranlarına vaki itirazların incelenerek karara bağlanması amacıyla kurum bünyesinde; kurum teknik elemanlarından dört üye, yönetim kurulunda temsil edilen işçi ve işveren konfederasyonlarınca görevlendirilecek iki üye, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nden bir üye olmak üzere toplam yedi teknik elemandan oluşan ‘‘Asgari İşçilik Tespit Komisyonu’’ kurulması öngörülmüştür. Bu düzenleme ile sosyal tarafların komisyonlarda eşit ağırlıklı temsiline açıkça son verilmiştir. Çünkü, komisyonda bu haliyle bir işçi temsilcisine karşın, TOBB temsilcisi dahil edildiğinde iki işveren temsilcisi olacaktır ki, bu İLO standartlarına da aykırıdır... Emekli aylıklarının bağlanmasında, bir yandan aylık bağlama oranı düşürülürken öte yandan emeklilere refahtan pay verilmemesi uygulaması da sürdürülmektedir. Bu düzenleme ile emekli, emekli olduğu tarihteki gelire mahkum edilmekte, ülkenin refah düzeyindeki artıştan pay alamamaktadır. Bu anlayışın, sosyal devlet ilkesiyle bağdaşır olmadığı açıktır. 4 12 Kohen’e dava ? İstanbul Haber Servisi Diyarbakır vergi rekortmenlerinden işadamı Serkan Şahin’in öldürülmesine ilişkin tutuklanan, eski ortağı tekstilci Erol Kohen’in de aralarında bulunduğu 8 sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması istendi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, sanıkların Şahin’i ‘‘tasarlayarak adam öldürmeye katılma ve bu fiile azmettirme’’ suçunu işledikleri belirtildi. ÇİFTE STANDART... Fiili hizmet zammı uygulamalarında da ciddi haksızlıklara yol açan düzenlemelere yer verilmiştir. Örneğin, PTT çalışanlarına haklı olarak fiili hizmet zammı verilirken aynı işi özel sektörde yapan kişilere bu hak verilmemiştir. Bu çifte standardın hiçbir anlamlı gerekçesi olamaz. Aynı şekilde devlet tiyatrolarında çalışan sanatçılar fiili hizmet zammından yararlanırken, özel tiyatrolarda çalışanlar bu ayrıcalıklı durumdan yararlanamayacaklar. Bu çifte standardın, sosyal devlet ilkesiyle bağdaşmayacağı açıktır. Çünkü aynı işi yapanların benzer koşullarda emekli edilmeleri sosyal sigorta mantığının da bir gereğidir. 5 ELEŞTİRİLERE KARŞIN... Türk Tabipleri Birliği, DİSK ve KESK’in Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasa Tasarısı’yla ilgili ülke çapında yaptırdığı ‘‘Referandum 2006’’ adlı araştırmada, yüzde 99.4 oranında ‘‘hayır’’ oyu çıkmıştı. 27 Mart1 Nisan arasında yapılan araştırma, AKP hükümetinin, ‘‘tasarının halkın büyük çoğunluğu tarafından kabul gördüğü’’ iddialarının yanlış olduğunu da ortaya koydu. Yorumlarda tasarıyla ‘‘emekliliğin hayal olduğu ve sağlığın paralı hale getirileceği bir düzen yaratılmaya çalışıldığı’’ vurgulandı. bir yasaya tabi oldukları için, bu uygulamadan yararlanamayacaklardır. Acaba, 5953 sayılı yasaya tabi bir kameramanın taşıdığı kamera ile bir TRT çalışanının taşıdığı kamera farklı mı? sanın yasalaşmasından sonra ciddi sağlık sınırlamalarıyla karşı karşıya kalabilecektir. Yasaya göre, borcu olan BağKur’lular, hangi koşullarda olursa olsun sağlık hizmetlerinden yararlanamayacaklardır. Böyle bir düzenlemenin, ihtiyari sigorta uygulamalarında bir anlamı olmakla birlikte, zorunlu sigorta uygulamalarında kesinlikle başvurulmaması gereken bir yol olduğunu belirtmek gerekiyor. Bugün için aynı uygulamanın yürürlükte olması, Yasa ile getirilen düzenlemeye asla haklılık kazandırmaz. Köy Enstitülerinin yıldönümü ? İstanbul Haber Servisi Köy Enstitülerini Araştırma ve Eğitimi Geliştirme Derneği (KAVEG), Köy Enstitülerinin 66. kuruluş yıldönümü nedeniyle yarın saat 10.30’da Yıldız Teknik Üniversitesi Oditoryumu’nda bir dizi etkinlik düzenleyecek. Genç kuşakla Cumhuriyetin eşsiz kazanımı Köy Enstitüleri yöneticileri, öğretmenleri ve mezunlarının bir araya geleceği etkinliklerde paneller gerçekleştirilecek. Ahmet Soner’in ‘‘Seyyar Enstitü Kepirtepe’’ belgeseli de gösterilecek. GERİYE DöNÜŞ... Yasa ile ‘‘genel sağlık sigortası’’ uygulamasına geçilmesi öngörülmekle birlikte, yasanın, sağlıkta sunulan hizmetlerde bir geriye dönüşe de ortam hazırladığını belirtmek gerekiyor. Çünkü yasada, kuruma verilen yetki ile, kurumun sağlıkta ciddi sınırlamalar getirmesine olanak sağlanmaktadır. Bunun sonucu olarak, halen sağlık sigortası hizmeti alan bir sigortalı, ya 8 Fiili hizmet zammında, benzer çifte standart uygulaması basın çalışanları için getirilmiştir. Yasaya göre 5953 sayılı yasa kapsamında olan basın mensupları fiili hizmet zammından yararlanırken, aynı işi yapan TRT çalışanları sadece farklı 7 Primlerin tahsilatı, sosyal güvenlik kurumları için öteden beri ciddi bir sorundur. Bu yasa ile bu soruna kalıcı ve köklü bir çözüm getirilmemiş, ancak zorunlu sigortalılık alanı daraltılarak bu sorun aşılmaya çalışılmıştır. Ama bu yöntemin sosyal devlet uygulamasıyla bağdaşmayacağı açıktır. 13 İnam’dan ‘Gönül’ konferansı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye Ekonomi ve Sosyal Araştırmalar Vakfı, ODTÜ Felsefe Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ahmet İnam’ın katılacağı ‘‘Gönül’’ konulu bir konferans düzenliyor. Türkiye Ekonomi ve Sosyal Araştırmalar Vakfı tarafından gerçekleştirilecek konferansa ODTÜ Felsefe Bölümü Başkanı Prof. Dr. İnam katılacak. Gönül konulu konferans bugün saat 14.00’te vakfın konferans salonunda başlayacak. Ayrıntılı bilgi için (0312) 438 81 81 numaralı telefon aranabilir. 6 9 Yasada, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı koruyucu hekimlik alanına da girmektedir. Bu düzenleme, Anayasanın 86. maddesinde geçen ‘‘TC Emekli Sandığı’’ ifadesi, bu tasarılar yasalaştığında olmayan bir kurum haline gelecektir. Bunun da anayasal açıdan değerlendirilmesi gerektiği açıktır... 14 CUMHURİYET 09 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle