25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 ŞUBAT 2006 PAZAR CUMHURİYET SAYFA MÜZİK Bestecimüzikolog Emre Aracı, Donizetti Paşa anısına İDSO’yu yönetecek 7 Müzik ve tarih buluşması HATİCE TUNCER Şarkılar, sevgililer için söylenecek ertab Erener, önceki gece “Yıldızlar S TİM” etkinliği kapsamında, Türker İnanoğlu Gösteri Merkezi’nde şarkılarıyla dinleyicileri coşturdu. Erener, 14 Şubat Salı günü Beyoğlu’ndaki Balans’ta davul, basgitar, piyano ve dört kişilik grupla sahne alacak. Beşiktaş Kültür Merkezi ise 14 Şubat Sevgililer Günü’nde 3 farklı konser düzenledi. Bülent Ortaçgil ve Zuhal Olcay, pop müzik tarihimizin unutulmaz parçalarını bir araya getirdikleri ‘‘Başucu Şarkıları’’yla Maslak’taki Türker İnanoğlu (TİM) Gösteri Merkezi’nde olacak. Biletleri 30, 35 ve 40 YTL ’ den satılan konser saat 21.00’de başlayacak. (0212 236 18 18) Ajda Pekkan ‘‘sevgililer için’’ saat 21.00’de BKM’de sahmeye çıkacak. 14 Şubat’ı, Ajda Pekkan şarkıları ile kutlamak isteyenlere konserden önce şarap ikram edilecek. Pekkan konserinin biletleri 70 YTL ’ den satılıyor. Nil Karaibrahimgil de İzmir’de Levent Marina Platinum’daki ‘‘Sevgililer Günü’’partisinde saat 22.00’den itibaren sahne alacak. M üzikolog ve besteci Emre Aracı, Giuseppe Donizetti’nin (Donizetti Paşa) ölümünün 150. yılı nedeniyle İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası ve Avrupa Korosu ile birlikte 1718 Şubat tarihlerinde İstanbul’da Atatürk Kültür Merkezi’nde özel bir program hazırladı. Osmanlı döneminde, Avrupa müzik geleneklerinin etkilerini araştıran Emre Aracı’nın arşivlerden gün ışığına çıkardığı eserler ilk kez seslendirecek. Aracı, ‘‘müzik, diplomasi, edebiyatı’’ birleştiren programıyla, yıllarını verdiği çalışmaları dinleyiciyle paylaşacak. ? Müzik, Aracı’nın vazgeçilmez bir parçası ama hayatının odak noktası olmamış: ‘‘O yüzden de ben hiçbir zaman bir konservatuvar sistemine uyamadım. Orkestra şefliği yapıyorum ama orkestra şefi değilim. Dünyanın değişik yerlerinde orkestralar idare ettim, ama kendi konserlerimde kendi araştırdığım eserleri idare edip insanların bilgisine sunuyorum. Ben besteler yapıyorum ama hayatını bestekârlıkla geçiren bir insan değilim. Bir müzikten haz edip bundan bir kariyer seçtiğiniz anda sizi o sistem kullanmaya başlıyor.” İDSO’YA ABONMAN KARTI İngiltere’de yaşayan Dr. Emre Aracı, Donizetti Paşa anısına konserlerin öncesinde hazırlıklar için İstanbul’a geldi. Aracı’yla çocukluk günlerinden araştırmalarına ve albümlerine kadar uzanan bir söyleşi yaptık. Henüz 6 yaşındayken Rana Erksan’dan piyano dersleri alan Aracı, piyanoyu sevmemiş ve dersleri bırakmış. Ortaöğrenimini günümüzde Nişantaşı Anadolu Lisesi olan High School’da gören Aracı, arkadaş gruplarının dışında kalıp günün moda müzikleri yerine klasik müziğe yönelmiş: ‘‘Ben gözümü açtım, klasik müzik. Bunun öncesini ve sonrasını bilmiyorum. Ailem de beni hep tiyatrolara, balelere götürürdü. Çocuk yaştaydım, radyoda mı, bir tiyatroda mı Beethoven’in 5. Senfonisi’ni işittim, müzik zevkim başladı. Annem beni Türkiye Filarmoni Derneği’ne götürdü. Bana AKM’deki İDSO konserleri için abonman kartı çıkarıldı. Lise sonuna kadar konserleri düzenli takip ettim, hiç kaçırmadım.’’ Zarif bir diplomatik mesaj... E ŞEFLİK ÖZLEMİ Çocukluğundan beri içinde şeflik özlemi taşıyan Aracı, elinde bagetlerle müzik dinlerken şeflik taklidi yaparmış. Ortaöğrenimini tamamladıktan sonra hayallerini gerçekleştirmenin yollarını arayan Aracı, İngiltere’ye giderek Londra’da üç yıl önlisans eğitimi almış: ‘‘Niyetim orkestra şefliğiydi ama şimdi hayattaki gerçek yetkinliğimin o olmadığını görüyorum. Açıkçası, ben bir şef olarak eserlere farklı bir yorum getirmekle sınırlı kalmak istemezdim. Şu anda yaptığım müzik, diplomasi, tarih üçgeninin içerisindeki icraat beni daha çok heyecanlandırıyor. Şeflik çok daha üstün yetenekler gerektiren bir şey. Benim bir şef olarak dünyadaki şef kalibreleri içerisinde bu dünyaya verebilecek bir şeyim yok. Ama müzik tarihçesi ve müziği araştıracak bir kompozitör olarak fazlasıyla var. İnsanın kendisini tanıması lazım.’’ 1990 yılında kabul edildiği Edinburgh Üniversitesi Müzik Fakültesi’nden 1994’te mezun olan Aracı, Lady Lucinda Mackay ve Inchcape Vakfı’nın bursuyla ‘‘Ahmet Adnan SaygunHayatı ve Eserleri’’ konulu doktora tezini tamamladı. Üniversitede kurduğu ve beş yıl şefliğini yaptığı Edinburgh Yaylı Sazlar Orkestrası ile Türk bestecilerin eserlerinden ve kendi eserlerinden oluşan konserler düzenledi. mre Aracı, 2004’te İstanbul’da gerçekleştirilen NATO Zirvesi’nde Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in liderlere verdiği yemekte konser veren İstanbul Oda Orkestrası’nı yönetmişti: ‘‘Diplomasiye ve sanata ilgi duyan bir insan için böyle bir protokolün parçası olmak, müziğin titreşimini o insanların üzerine yağdırmak çok heyecan verici oldu. Fransa Devlet Başkanı Chirac’ı 14. Lui’nin sarayından çıkma, Lully’nin Türk Marşı’yla karşıladım. Versay Sarayı gezilirken de bu eser çalar. Böyle zarif bir diplomatik mesaj. O gece Dolmabahçe müzelikten sıyrılıp 19. yüzyılda bir geziye çıktı. Chirac, daha sonra bana el yazısıyla teşekkür mektubu gönderdi.’’ Şenlendirici ve Hüsnü Fasıl nlü klarnetçi Hüsnü Şenlendi TarişTat’ın piyasaya sürdüğü Fasıl Türk Rakısı tanıtımları kapsamında bir dizi konser verecek. Tanıtım çalışmaları için ünlü klarnet ustası Hüsnü Şenlendirici konserler dizisi başlatıyor. ‘‘Hüsnü Fasıl’’ konserlerinin ilki, 14 Şubat 2006 Salı günü Ankara’da Anatolia Sahnesi’nde gerçekleşecek. Şenlendirici, 17 Şubat Cuma günü Bursa Almira Hotel’deki konserinden sonra İzmir ve Eskişehir’de Hüsnü Fasıl’ı sürdürecek. AKM’de ‘Marşlar ve Valsler’ arşlar ve Valsler’’ ‘ ‘M adıyla AKM’de düzenlenen ‘‘Ölümünün 150. yılında Donizetti Paşa Konseri’’ 17 Şubat Cuma günü saat 19.30’da, 18 Şubat Cumartesi günü saat 11.00’de gerçekleştirilecek. Aracı’nın İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası’nı yöneteceği konserde, İstanbul Avrupa Korosu’nun şefliğini Gökçen Koray yapacak. Piyanist Aydın Karlıbel’in de katılacağı konserde İtalyan besteci Angelo Mariani ve Donizetti Paşa’nın Sultan Abdülmecid’e ithaf ettikleri Türkçe sözlü kasideleri yaklaşık bir buçuk asır sonra ilk defa seslendirecek. Konser, çocukluk yaşlarından itibaren yıllarca İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası’nın bütün konserlerini izleyen Emre Aracı için ayrı bir heyecanı ifade ediyor: ‘‘Donizetti Paşa çok önemli bir kişilik. Donizetti, 12 Şubat 1856’da İstanbul’da ölmüş, Saint Espir Katedrali’nin mahzeninde gömülüdür. Napolyon’un bandosunda görev yapmış, Elbe Adası’na sürülenler arasındaymış. Daha sonra tarih onu 2. Mahmut’a müzisyen yapmış. İstanbul’a muallim olarak gelmiş ve bandoya (Muzıkai Hümayun) birçok müzisyen yetiştirmiş. Franz Liszt gibi devrin en ünlü virtüözü İstanbul’a onun döneminde gelmişti. Liszt’in 1848’de Avrupa’da basılan Donizetti’nin marşı üzerine yaptığı Parafraz’ı bu konserde çalacağız. 5. Murat’ın nota kitapları arasında babası Abdülmecid’e Donizetti’nin yazdığı marşın notaları bulunuyordu. İsveç’te askeri bando hâlâ Donizetti’nin Mahmudiye Marşı’nı konserlerinde çalar. İtalyan, Hıristiyan ama paşa. Bu çok hoşuma gidiyor. Bir İtalyanın yazdığı marş Osmanlı’nın resmi marşı kabul edilmiş, bundan gocunulmamış. Bunları göstererek kültürümüzü anlatacağız.’’ Ü Emre Aracı, ‘Ben gözümü açtım, klasik müzik. Bunun öncesini ve sonrasını bilmiyorum’ diyor. tam zamanlı ders vermiyorum. Bir müzikten haz edip bundan bir kariyer seçtiğiniz anda sizi o sistem kullanmaya başlıyor. O sisteme sizin hükmetmeniz ise çok güç bir şey. Eski bir sahaf rafından bir nota bulmak, torunundan hikâyesini dinlemek, bestecinin yazmasına dokunmak, Paris’te Yahya Kemal’in gittiği kafedeki masasına oturup onun hatırasını hissetmek veya PereLachaise Mezarlığı’na gidip Chopin’in mezarını görmek. Bunlar benim için önemli. Yani hayatta bir ürün, değerleri bir araya getirip damıttığınızda ortaya çıkıyor.’’ YAŞAMIN BİR PARÇASI Müzik, Aracı’nın vazgeçilmez bir parçası ama hayatının odak noktası olmamış: ‘‘O yüzden de ben hiçbir zaman bir konservatuvar sistemine uyamadım. Orkestra şefliği yapıyorum ama orkestra şefi değilim. Dünyanın değişik yerlerinde orkestralar idare ettim, ama kendi konserlerimde kendi araştırdığım eserleri idare edip insanların bilgisine sunuyorum. Ben besteler yapıyorum ama hayatını bestekârlıkla geçiren, besteci olan bir insan değilim. Araştırmalarım var, ama bir kurumda İlgisizlikten yakınıyor racı, Türkiye’de çok başarılı virtüözler, müzisyenler olmasına karşın ilgisizlikten ve değer bilmemezlikten yakınıyor: ‘‘Son derece seviyesiz bir televole, popüler kültür var. Dünyanın her yerinde böyle ama karşısına çıkarılan değerler de söz konusu. Operanın Türkiye’de gördüğü desteği İngiltere’de görmüyorlar. 150 pounda bir opera seyredersiniz. Ama maalesef vurdumduymazlık içerisindeyiz. İzmir’den bir davet almıştım, İngiltere’den uçak biletimi ödediler, konservatuvardan ikiüç öğrenci izlemeye geldi. Ankara’dan önce konserimi Kars’ta verdim. Kars’ta eski bir Osmanlı hamamını restore eden bir Amerikan Vakfı, Fransa üzerinden İngiltere’ye bana davetiye gönderdi.’’ Telvin konserleri BKM’de başlıyor rkan Oğur, İlkin Deniz ve Turgut Alp Bekoğlu’ndan oluşan Telvin 15 ŞuE bat Çarşamba günü Beşiktaş Kültür Merkezi’nde konser verecek. 1995’ten bu yana birlikte müzik yapan ve ilk albümleri geçen ay Kalan Müzik tarafından yayımlanan Telvin, 19 Şubat’ta Bursa’da saat 17.00’de Eğitim Araçları Salonu’nda olacak. Telvin, 22 Şubat’ta İstanbul’da Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nde konser verecek. A İSTANBUL’DAN LONDRA’YA Geçen yıl yayımlanan ‘‘İstanbul’dan Londra’’ya albümündeki ‘‘Türk Kasidesi’’ kayıtları Aracı’nın en ilgi çekici çalışmalarından biri. Padişah Abdülaziz’in Kraliçe Victoria’nın davetlisi olarak gittiği Londra’da 1600 kişilik dev bir koro tarafından Türkçe seslendirilen ‘‘Türk Kasidesi’’nin (Inno Turco) kayıtları çok yoğun bir çalışmanın sonucu gerçekleştirilmiş: ‘‘Günümüz orkestrasyonunu bozmadan, imlasını düzelterek hiçbir notayı değiştirmeden, ama günümüz teknolojisine uygun şekilde yazdık. Silinmiş, çözülmüş partisyonları deşifre ederek tekrar bugün çalınabilecek hale getirdim. Milyonlarca nota geçti elimden. Prag Senfoni Orkestrası ve Çek Filarmoni Korosu’ndan solistlerle kaydettik. Bu albümde Osmanlı’da senfonik müziklerin de kabul gördüğüne ilişkin örnekleri sunmaktı. Tabii bu müzik saray ve çevresinde sınırlı kaldı. Cumhuriyet ise çoksesli müziği daha geniş kitlelere yaymaya gayret gösterdi ve daha bilinçli anlamda, genç müzisyenleri bir milli müzik ekolü yaratmak idealine yönlendirdi.’’ Aracı, Padişah Abdülaziz’e İngilizlerin gösterdiği ilginin ve bir kasideyle onurlandırmasının ardında politika yatsa da müziğin ortaya çıkardığı duyguyu daha önemli buluyor: ‘‘İnsanların politik nedenlerden de olsa ortaya çıkan kültür etkileşiminin, o gecelik yaşanan olayın pozitif titreşimlerinin olduğuna inanıyorum. Yarım saat için de olsa, bütün din, dil her şeyi bir kenara bırakıp bu müziğin coşkusuyla bir pozitiflik yaratılıyor.’’ ALBÜMLERİ mre Aracı son 6 yıldır, Osmanlı’daki Avrupa müziği konusunda çalışmalar yapıyor. Aracı, Kalan Müzik’ten yayımlanan ‘‘Osmanlı Sarayı’ndan Avrupa Müziği’’, ‘‘Savaş ve Barış: Kırım 185356’’ albümlerini Londra Osmanlı Saray Müziği Akademisi adı altında İngiliz müzisyenlerden oluşturduğu grupla kaydetti. ‘‘Boğaziçi Mehtapları’nda Sultan Portreleri’’ ve ‘‘İstanbul’dan Londra’ya19. Yüzyıl Osmanlı Koral ve Senfonik Müziği’’ albümlerinin kayıtları ise Prag’da gerçekleştirildi. Ateş Orga’nın yapımcılığını üstlendiği albümler, Nurol Holding ve Çarmıklı ailesinin destekleriyle hazırlandı: ‘‘Benim Osmanlı’nın Avrupa müziği yönüne gitmem, Cumhuriyet’in çoksesli müzik politikası ve kültürü oldu. Şu anda Türkiye’deki çoksesli müzik beni 19. yüzyılda bu topraklardaki çoksesli müziği araştırmaya gitti. Örneğin, Dolmabahçe Sarayı’nda Batı’daki birçok değişik mimari tarzın bir araya gelmesinden eklektik mimari yapı ortaya çıkmış. Müzikte de bunun bir karşılığı olması gerektiğini düşündüm. ’’ Kurtlar Vadisi müzik piyasasında urtlar VadisiIrak filminin müzikleri Pana Film, Loopus Entertainment ve Doğan Müzik Dağıtım’ın işbirliğiyle piyasaya çıktı. Albümde Gökhan Kırdar’ın film için hazırladığı şarkıların yanı sıra Aysun Gültekin’in in seslendirdiği ‘‘Altın Hızma’’, ‘‘Candamı Gurban’’ adlı türküler de yer alıyor. Yapımcılığı da üstlenen Kırdar, albümdeki tüm parçaların düzenlemelerini de yaptı. E K Vega yollara düştü ony Müzik’ten aralık ayında Hafif Müzik adlı albümlerini çıkaran Vega 14 Şubat’ta Ankara’da Baraka Rock Bar’da sahne alacak. 17 Şubat’ta Ooze Bar’da İzmirlilerle buluşacak olan Vega, şubat ayı boyunca Bursa, Balıkesir ve Eskişehir’de konserler verecek. S CUMHURİYET 07 K (Fotoğraf: FATİH ERDOĞDU)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle