14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
C İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına İLHAN SELÇUK FIRAT KOZOK Genel Yayın Yönetmeni: İbrahimYıldız ? Yazıişleri Müdürleri: Mehmet Sucu, Güray Öz (Sorumlu) ? Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara İstihbarat: Cengiz Yıldırım ? Ekonomi: Hasan Eriş ? Dış Haberler: Özgür Ulusoy ? Kültür: Egemen Berköz ? Spor: Abdülkadir Yücelman ? Makaleler: Sami Karaören ? Düzeltme: Abdullah Yazıcı ? BilgiBelge: Edibe Buğra ? Yurt Haberleri: Mehmet Faraç Yayın Kurulu: İlhan Selçuk (Başkan), Emre Kongar (Başkan Yardımcısı), Orhan Erinç, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, İbrahim Yıldız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsilcisi: Mustafa Balbay Atatürk Bulvarı No: 125, Kat:4, Bakanlıklar Tel: 4195020 (7 hat), Faks: 4195027 ? İzmir Temsilcisi: Serdar Kızık, H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3 Tel: 4411220, Faks: 4418745 ? Adana Temsilcisi: Çetin Yiğenoğlu, İnönü Cd. 5 S. Aksoğan İş H. Kat 1 Tel: 363 12 11, Faks: 363 12 15 Antalya Temsilcisi: Ahmet Oruçoğlu Cumhuriyet Meydanı Yıldız Apartmanı B Blok No: 80/5 Tel: 0242 2480057 Faks: 0242 2430509 ? İdare Müdürü: Hüseyin Gürer ? Mali İşler: Bülent Yener ? Satış: Fazilet Kuza ? Cumhuriyet Reklam: ? Genel Müdür: ÖzlemAyden ? Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Pal Tel: (0212) 251 98 74 75 /251 98 81 82 Faks: (0212) 251 98 68 Rezervasyon: (212) 343 72 74 Faks: 212 343 72 53 İmsak: 5.23 Güneş: 6.55 Öğle: 11.58 İkindi: 14.24 Akşam: 16.49 Yatsı: 18.13 Yayımlayan ve Yönetim yeri: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş, Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2. 34381 Şişli/İstanbul. Tel: (0/212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0/212) 343 72 64 Yaygın süreli yayın Baskı: Merkez Gazete Dergi BasımYayıncılık San. ve Tic. AŞ Fatih Mah. Hasan Basri Cad. Samandıra Kartal/İstanbul Dağıtım: Merkez Dağıtım Pazarlama San. ve Tic. A.Ş. www.cumhuriyet.com.tr 24 KASIM 2006 MİLLETVEKİLLERİ TEPKİLİ İktidar rahatsız ANKARA Papa 16. Benedictus’un Türkiye ziyareti AKP ve SP’de de ciddi rahatsızlık yaratıyor. SP, kendisine yakın Milli Gazete aracılığıyla hem Papa’ya hem de hükümete yüklenirken AKP’li milletvekilleri toplumsal tepkinin siyasi iradeye de yansıması gerektiğini vurguluyor. Saadet Partisi, Papa’nın Türkiye’ye gelişinden 2 gün önce, 26 Kasım’da, İstanbul’da miting düzenleyecek. “Papa Türkiye’ye Gelmesin” mitingine katılımın yüksek olması için parti teşkilatı yoğun çalışma yürütüyor. SP İstanbul İl Başkanı Osman Yumakoğulları, Müslümanlığa yönelik hakaretlere sessiz kalamayacaklarını belirtirken partiye yakınlığıyla bilinen Milli Gazete de Papa’ya karşı muhalefete sayfalarında geniş yer veriyor. Kemalizmin gericilik olduğunu savunan ‘Profesör Doktor’ Atilla Yayla, gördüğü tepkiler üzerine kendini Galile’ye benzetmiş. ‘Dünya dönüyor’ dediği için Kilise’nin gazabına uğrayan ve yargılanıp hapsedilen Galile’ye... Çağ ortaçağ... Karanlıklar çağı... Bilimsel buluşlarla dogmaları ve otoritesi sarsılan Kilise, bilim adamlarına kan kusturuyor. Bu hışımdan hemen her bilim adamı nasibini alıyor. Kopernik, Galile, Bruno... Hatta bunlar içinde en az ‘kahraman’ olan da Galile’dir. Kilise’deki ahbapçavuşlar aracılığıyla paçayı kurtardığı söylenir. Hatta bir söylentiye göre Engizisyon önünde diz çökerek, bilimsel düşüncesinden vazgeçtiğini bile söylemiş, af dilemiştir. Bir başka söylentiye göre de, ayağa kalkarken, ‘Yine de dünya dönüyor’ diyerek meydan okumuştur. Bruno ise inadım inat dediği için Roma meydanında GENİŞ AÇI HİKMET BİLA Galile Çıkıp Gelse... cayır cayır yakılmıştır. Neyse, rivayetler muhtelif. Kesin olan, ‘bu adamlar’ın, tüm baskılara rağmen bilimin, bilimsel düşüncenin öncülüğünü yapmış olmaları. Bunu da bilime inandıkları için yapmışlar. Aç kalmışlar, susuz kalmışlar, hapse atılmışlar, sürgün yemişler, hatta yakılmışlar ama bilimsel düşünceden ödün vermemişler, araştırma ve gözlemlerine dayadıkları bilimsel doğruları saptırmamışlar. Gerçek bilim adamlarını gerçekleri çarpıtmak için beslemeye kimsenin gücü yetmemiş. Bugün de bilim, hâlâ o gerçek bilim adamlarının onurlu direnişleri üzerinde yükseliyor. İster istemez insanın aklına takılıyor. Acaba, Galile mezarından kalkıp gelse ne yapardı? ‘Kendini bana benzetmeye utanmıyor musun? Ben fikirlerimi savunmak için, dünya dönüyor demek için, Avrupa fonlarından 450 bin Avro mu aldım?’ diyerek bizim ‘profesör doktor’u asasıyla kovalardı herhalde... Sonra da ‘yemleme ifade özgürlüğü’ savunucusu köşe yazarlarına yukarıdan bir bakış atar, mezarına dönerdi. ??? Dünkü Akşam’da Burhan Ayeri, ‘profesör doktor’u bakın nasıl çözümlüyor: “Görüyoruz ki, kafasında plan ladığı hedefe adım adım yürüyor. Belli ki, yönettiği sivil toplum örgütüne yapılan 450 bin Avro’luk yardımları artırma peşinde. İzmir’deki son çıkışı gaza bastığının işareti. Arada boş durmuyor. Hangi kanal kendisinden bahsederse, hangi köşe yazarı aleyhinde yorum yaparsa hemen arıyor. Taktiği papağanlara özgü; tartışalım, ya siz beni ya ben sizi ikna ederim. (....) Bu adama bizler böyle çullandıkça sonucun ne olacağını söyleyelim: Yine bir İskandinav ülkesinden özgürlük savaşçısı ödülü alır. Ondan sonra da ilk demeci, ‘Bir milyon bir Ermeniyi kestik. Otuz bin bir Kürt’ü doğradık. 301. madde hemen kalkmalı’ olur.” Ayeri’nin çizdiği bu ‘Atilla Yayla profili’ Galile’ye de ne kadar benziyor değil mi?! Tıpatıp maşallah! Hık demiş Galile’nin burnundan düşmüş! [email protected] GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY 16. Benedictus’un Ayasofya’da ayin düzenlemek istediği ortaya çıktı ‘Pişkinlik olarak algılıyorum’ AKP’li milletvekilleri de Papa’ya yönelik tepkilerini içten içe dile getirmeye başladı. AKP’li İbrahim Hakkı Aşkar, ziyareti doğru bulmadığını belirterek “Milletin, toplumun bir tepkisi var. Bunun, siyasi iradeye ve devlet iradesine yansıması gerektiğini düşünüyorum. Bu topluma hakaret edip özrü bile zul eden birisinin gelmesini pişkinlik olarak algılıyorum, doğru bulmuyorum” diye konuştu. Papa’nın konumunda olan bir kişinin, milletler ve devletlerarası diyalog için çaba göstermesi gerektiğini vurgulayan AKP’li Nurettin Aktaş, “Bütün toplumlarda Batı’ya karşı infial olduğu dönemde üzerine düşen görev, diyaloğu sağlamaktı. Ama o aksine bunu körükledi, buna çanak tuttu” dedi. Ankara Milletvekili Ersönmez Yarbay ise Papa’nın ziyaretinin Türkiye açısından önemli olduğunu söyledi. Yarbay, “Papa’ya gereken özen gösterilmelidir. Biz onun söylediklerinden etkilenecek değiliz” diye konuştu. Sıkıntılı ziyaret ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Papa 16. Benedictus’un Türkiye’ye gelmeden önce, özellikle İstanbul programına ilişkin yaşanan gelişmeler, Papa’nın ziyareti üzerindeki tartışmaları güçlendirdi. Papa’nın asıl niyetinin, Türkiye’de resmi temas yapmaktan çok, 30 Kasım’daki Aziz Andreas Yortusu’na katılmak olması, Ankara’daki sıkıntıyı artırırken, Papa’nın geçen sene yortu ayininin Ayasofya’da yapılıp yapılamayacağına ilişkin nabız yokladığı, Dışişleri Bakanlığı’nın tepkisi üzerine ısrarını sürdürmediği ortaya çıktı. Cumhuriyet’in ulaştığı bilgilere göre, Türkiye ziyaretini, Papa’nın “resmi ziyaretten çok Fener Rum Patriği Bartholomeos ile bir araya gelerek mesaj verme ve birlikte ayin yapma” niyetine bağlayan Ankara, ziyaretin programlanması aşamasındaki önerilerini Vatikan’a kabul ettiremedi. Gerek Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın gerekse Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün, Papa’nın Türkiye’yi ziyaret etmek istediği tarihlerde Ankara’da olamayacağı, henüz ziyaretin program müzakereleri yapılmadan netleşmişti. Yani Papa’nın programı yapılmadan önce Vatikan, Erdoğan ve Gül’ün Ankara’da olmayacağını biliyordu. yemek dışı bir ortamda bir araya gelinmesi önerisi getirirdi” değerlendirmesini yaptılar. 16. Benedictus’un Ayasofya’ya yapacağı ziyaret de Türkiye için bir başka tedirginlik unsuru oldu. 1967 yılının Temmuz ayının son haftasında Türkiye’ye gelen Papa VI. Paul, İstanbul’a geçerek Ayasofya’yı ziyaret etmişti. Kendisine mihmandarlık yapan dönemin Dışişleri Bakanı İhsan Sabri Çağlayangil’in yanında, Papa Ayasofya’da birden yere diz çöküp haç çıkartmış ve “İşte Cennet burası” diye bağırmıştı. Benzer bir olayın bu ziyarette de yaşanmasından korkulurken, 16. Benedictus’un geçen yıl Türkiye ziyaretinde, “Ayasofya’da ayin yapabilir miyiz? Aziz Andreas Yortusu’nu Ayasofya’da kutlayabilir miyiz?” diye nabız yokladığı da ortaya çıktı. Sezer’le görüşecek 16. Benedictus’un Türkiye ziyareti 28 Kasım’da başlayacak. Önce Ankara’ya gelecek Papa için iki farklı güzergâh belirlendi. Papa’yı Esenboğa’dan zırhlı bir araç alacak. Papa’nın Ankara’daki ilk durağı Anıtkabir olacak. Ardından Çankaya Köş kü’ne giderek Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ile bir araya gelecek. Papa, Ankara’daki temasları çerçevesinde Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu ile de bir araya gelecek. Papa, devlet başkanı statüsünde ağırlanıyor olmasına karşın görüşme Bardakoğlu’nun makamında gerçekleştirilecek. Aslında protokol uyarınca Bardakoğlu’nun “bürokrat” sıfatıyla Papa tarafından kabul edilmesi gerekiyordu. Papa, 4 günlük Türkiye ziyaretinde devlet başkanı ve başbakanlara uygulanan “A tipi” koruma önlemleriyle korunacak. GELMEDEN ÖNCE KONUŞACAK İlk mesaj Vatikan’dan ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Papa 16. Benedictus’un Türkiye ziyareti sırasında Sultanahmet Camisi’ni de dolaşmak istediği bildirildi. Papa’nın Türkiye ziyaretiyle ilgili Ankara’ya ulaşan perde gerisindeki bazı bilgiler şunlar: ? Papa İstanbul ziyareti çerçevesinde Ayasofya’nın yanı sıra Sultanahmet Camisi’ni dolaşmayı da planlıyor. Ancak ziyaretin bu aşaması kesinlik kazanmadı. ? Papa salı günü yapacağı Türkiye ziyareti öncesinde pazar günü İtalya’daki ayinde Türkiye’ye ilişkin olumlu bir mesaj vermeyi planlıyor. ? Papa’nın Türkiye’de vermeyi planladığı mesajı ise Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu ile görüşmesi sırasında gerçekleştirmesi öngörülüyor. ? Papa’nın daha önce Türkiye aleyhine vermiş olduğu mesajların akademik düzeyde yapılmış değerlendirmeler olduğu, bunun Papalığın görüşleri olarak algılanmaması gerektiği Ankara’ya yansıtıldı. rilere yardım ve yataklık edecek durumda! Son dönemdeki reklamlardan birine gönderme yaparak söylemek gerekirse, sol için benim bir fikrim var: Solda dirlik! Bunu açmadan önce, solun sürdürmekte olduğu tartışmalara kısaca değinelim... DSP Genel Başkanı Zeki Sezer diyor ki: “Baykal, Ecevit’in ölümünden sonra bana bir başsağlığı telefonu etmedi. Törende elimi sıkmadı!” Sayın Sezer, herkesin birbirinin canını sıktığı bir ortamda el sıkmanın lafı mı olur! SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın diyor ki: “İtalyan solu, zeytin dalı sembolüyle iktidara geldi. Gelin bir benzerini biz gerçekleştirelim...” Sayın Karayalçın, örnek çok güzel de... Türkiye’de zeytin dalı denince, üzerindeki zeytin tanelerinden çok, o dalın sopa olarak kullanılıp kullanılmayacağı akla gelmiyor mu? CHP Genel Başkanı Deniz Baykal diyor ki: “Taban kaynaşıyor. Irmak yatağına akıyor...” Sayın Baykal, ırmağın yatağına doğru akması güzel de, yan kolların bir an önce ana yatağa akması sağlanmazsa, o kollar kuruyacak, yok olacak. Ana yatak da güçsüzleşecek... ??? Gerçek o ki, solda tartışmasız en büyük parti CHP. Bu bağlamda CHP’ye ciddi sorumluluk da düşüyor. Ankara kulislerinde CHP’nin yakın gelecek için şöyle bir politika çizdiği konuşuluyor: Mayıs ayında cumhurbaşkanlığı seçimi yapılır, bizim olumsuzlukları anımsatmamıza karşın Erdoğan aday olur, seçilir. Türkiye’de bir gerilim dönemi başlar. Biz de, ‘demiştik, uyarmıştık’ deriz. Haklılığımızı anlatırız. Bu gürültülü ortamda Kasım 2007’de genel seçimler yapılır. Gerilime karşı çare olarak CHP görülür. Seçmen bize oy verir, birlik böyle sağlanır! Bu strateji ilk bakışta gerçekçi görünse de bize sağlıklı gelmiyor. CHP’nin birinci görevi; Çankaya’ya, Atatürk’ü özümsemiş, gerçekten içine sindirmiş bir kişinin çıkmasını sağlamak. Meclis’teki çoğunluk buna el vermiyor ama, kamuoyu yoklamaları gösteriyor ki, toplumdaki çoğunluk el veriyor. CHP, genel seçimlerden önce cumhurbaşkanlığı seçimlerinde halka gitmenin, halkla bir arada olmanın yolunu aramalı, bulmalı! ??? Cumhurbaşkanlığı seçimi için daha çok tuş yıpratacağız, biz önerimize gelelim... Solda, zorlamayla gerçekleştirilen birlikteliklerin sandıkta olumlu sonuç vermediğini yaşayarak gördük. Ben bir yurttaş olarak, birlikten önce dirlik öneriyorum: Sayın parti yöneticileri, sayın genel başkanlar, gelin önce birbirinize çatmamayı deneyin... Önce halkla birlik olmayı deneyin. Sağın en sıradan partisinin bile “kalem” diyebildiği yerler var. Yüzde 3040’tan az oy çıkarmadığı kentler var. Sol partilerin tartışmasız yüzde 40 oy alırım dediği kaç kalesi var? Gelin, önce o kaleleri çoğaltın... Sonra kaleden kaleye şahin de uçurulur, güvercin de... 40 CHP’li SHP’ye geçiyor... SHP’de bayram; `patlama yapıyoruz...’ 30 DSP’li CHP’ye geçiyor... CHP’de bayram; `yuvada buluşuyoruz...’ 35 SHP’li DSP’ye geçiyor... DSP’de bayram; `güvercine geldiler...’ Ne olur kendinizi güldürmeyin... Toplumda çoğalın, solu güldürün! ankcum?cumhuriyet.com.tr Dava sonrasında gerginlik ?İstanbul Haber Servisi Silivri’de Hıristiyan ve Protestan düşünceleri yaymak amacıyla faaliyet göstererek Türklük ve İslamiyet aleyhine açıklamalarda bulundukları öne sürülen 2 kişinin yargılanmasına başlandı. Silivri 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada sorgusu alınan sanık Hakan Taştan, suçlamaları reddetti. Duruşma sonrası basın açıklaması yapmak isteyen Büyük Hukukçular Birliği Başkanı Kemal Kerinçsiz ve karşı grup arasında gerginlik yaşandı. Sözlü sataşmanın ardından çıkan kavga, polisin müdahalesiyle büyümeden önlendi. Yortu ısrarı Dışişleri Bakanlığı, Vatikan heyeti ile Ankara’da yapılan müzakerelerde, Papa’nın Erdoğan ve Gül ile bir araya gelmesi için ziyaretin 28 Kasım1 Aralık tarihlerinin iki gün öncesine veya iki gün sonrasına alınmasını istedi. Ancak Papa, yortunun yapılacağı tarihte Türkiye’de bulunma ısrarını korudu. Bunun üzerine, Papa’nın Türkiye’deki programı, Erdoğan ve Gül ile görüşmesinin bulunmayacağı şekilde kesinleştirildi. Ankara’nın Papa’yı dini lider olarak değil, Vatikan Devlet Başkanı olarak ağırlayacağının iletilmesi üzerine, Türkiye’nin uyguladığı protokol gereklerince Papa’nın programına Anıtkabir ziyareti de dahil edildi. Bu durumu Vatikan da “Türkiye’ye bir jest” olarak uluslararası basına sızdırdı. Gül’ün son dakikada yaptığı yemek davetini de Papa, “Yemek, dünyevi zevke girer” gerekçesiyle geri çevirdi. Konuyla ilgili olarak bilgi veren kaynaklar, “Eğer Türkiye’de Erdoğan veya Gül ile görüşememek, Papa’nın kafasında gerçekten bir sorun olsaydı, yemekte değil, Papa’nın ziyaret edeceği Meryem Ana Evi’ne özellikle yabancı gazeteciler büyük ilgi gösteriyor. Selçuk, Papa için hazır DENİZ DOĞAN ‘Rüya’ Cem Safran Sahnesi’nde ? Haber Merkezi Yazar Tülin Tankut’un yazdığı, Selma Köksal ve Gülsüm Soydan’ın sahneye taşıdığı “Rüya” adlı oyun perşembe günleri saat 20.00’de, Oyuncular Tiyatro Grubu Cem Safran Sahnesi’nde tiyatroseverlerin ilgisini bekliyor. “Rüya” iki kişilik bir kadın oyunu. Tülin Tankut, kadınların ve kadınlığın çeşitli hallerini bu iki karakter üzerinden yansıtmak istemiş eserinde. Oyuncular Tiyatro Grubu Cem Safran Sahnesi, Beyoğlu İstiklal Caddesi’nde; ayrıntılı bilgi için 0212 245 13 14 numaralı telefon aranabilir. TÜRKİYE ZİYARETİ TARTIŞILIYOR Rusya ve Çin’e giremiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 16. Benedictus’un Türkiye ziyareti, Papa’nın geçmişini, kişiliğini ve dünya görüşünü de gündeme taşıdı. Opus Dei tarikatında yer alan 16. Benedictus’un, Rusya ve Çin’e girmesine izin verilmiyor. Papa’nın Almanya ziyareti sırasında yaptığı ve Müslüman dünyasında büyük tepki çeken açıklama, Türkiye ziyaretinin, “dinler arası hoşgörüşü geliştireceği” yönündeki gerekçesini de tartışmalı durumuna getirdi. Papa’nın siyasi gelişmelere din ekseninden bakarak mesajlar veriyor olması, “Papa gerginliği körüklüyor” yorumlarının öne çıkmasına neden oldu. AB’nin, Hıristiyan Kulübü olması gerektiğine inanan Papa’nın, Avrupa’nın, anayasasına “Hıristiyanlığın kökleri ve değerleri” ibaresini koymamasını protesto etmek için, Avrupa Kıtası’nın koruyucusu Aziz Benedictus adını seçtiği yorumları da yapılıyor. AB, Papa’nın, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile polemiğe girmesine neden olmuştu. SELÇUK Katolik dünyasının ruhani lideri Papa 16. Benedictus’un Türkiye ziyareti kapsamında 29 Kasım günü uğrayacağı Selçuk’taki Meryem Ana Evi’nde ve ilçede olağanüstü hareketlilik yaşanıyor. 29 Kasım günü saat 12.00’de, Türkiye’nin değişik illerinde yaşayan 500 Katoliğin katılacağı ayini izlemek için Türkiye ve dünya medyasının önemli basın kuruluşları ile haber ajansları izin başvuruları yapıyor. Meryem Ana Evi’ni her yıl yaklaşık 350 bin yabancı, 150 bin de yerli turistin ziyaret ettiğini belirten Selçuk Belediye Başkanı H.Vefa Ülgür gelişmeleri şöyle açıkladı: “Meryem Ana Evi’ne ilgi çok büyük. Papa’nın gelişiyle Sel çuk, İzmir ve bölge turizminin gelecek sezonda önemli artış göstereceğine inanıyorum. Papa henüz gelmeden birçok yerli ve yabancı basın kuruluşu ilçemize akın etti. Dünyanın en çok izlenen TV kanalları çekimler yapıp bizlerle röportajlar gerçekleştiriyorlar. Belediye basın büromuzun telefonları ziyaretle ilgili sorular nedeniyle hiç susmuyor. Şu ana kadar yirmiyi aşkın yabancı haber ajansını ilçemizde ağırladık. Yerli medyamız yine öyle. Papa’nın ilçemize yapacağı ziyarete büyük önem veriyorlar. Selçuk Belediyesi olarak bu tanıtım fırsatını elimizden geldiğince kullanmak istiyoruz. Basın birimimizi tamamen bu olaya yönlendirdim. Trilyonlarca para harcasak böyle bir tanıtım olanağını yaratamayız.” Maganda cinayetine 16 yıl hapis ? MALATYA (Cumhuriyet) Galatasaray Üniversitesi öğrencisi Begüm Kartal’ın bir düğünde açılan ateş sonucu ölmesi olayıyla ilgili davanın karar duruşması Malatya 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Tutuksuz sanıklar Mehmet Dinç ve Yaşar Ulu’nun beraatına karar veren mahkeme, tutuklu sanık Osman Ulu’yu, “olası kasıtla adam öldürmek’’ suçundan 16 yıl 8 ay hapse mahkum etti. Kartal’ın babası Hasan Kartal, cezanın yetersiz olduğunu savunarak “Elbette katile verilecek hiçbir ceza kızımı geri getirmeyecek. Bir insanın hayatına kasteden birinin cezası müebbet olmalı. Benim kızımın hayatının bedeli 16 yıl olmamalıydı’’ dedi. İlçede yaşayan yurttaşlar, bir yarışma programında sorulan soruya tepki gösterdi Haymanalılar özür bekliyor Haber Merkezi ATV’de yayımlanan “Milyoner’’ adlı yarışma programında ‘’eski dilde eşek sürüsü’’ sözcüğünün karşılığı sorulurken seçenekler arasında “Haymana’’nın yer alması, Haymanalıların tepkisini çekti. İlçe halkına hakaret edildiğini belirten Haymanalılar televizyon kanalı ve sunucunun Haymanalılardan özür dilemesini istedi. ATV’de yayımlanan Milyoner adlı yarışma programında yarışmacılara, ‘’Aşağıdakilerden hangisi eski dilde eşek sürüsü anlamındadır’’sorusu yöneltildi. Sorunun seçenekleri ise ‘’a)Kerata, b)Haymana, c) Haylaz, d) Hergele’’ olarak sıralandı. Seçenekler arasında Haymana’nın yer alması üzerine ilçe halkı şaşkınlık yaşadı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Eşref Erdem, Haymana’nın Sakarya Meydan Savaşı’nın cephelerinden birini oluşturduğunu, Haymana ve Haymana halkının Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyetin en önemli destekçilerinden olduğunu vurgulayarak programı kınadı. Erdem, ATV kanalının Haymanalılardan özür dilemesini istedi. Haymana Belediye Başkanı Bünyamin Adacı da yarışma programındaki sorunun seçenekleri arasında Haymana’yı görünce şaşırdıklarını belirterek ‘’Program sunucusu ve yapımcılarını, Haymana halkından özür dilemeye davet ediyorum’’ dedi. Danimarka’da provokasyon ? KOPENHAG (ANKA) Danimarka’da Türkçe yayımlanan “Haber’’ gazetesine göre, Brondby kasabasında bulunan Müslüman mezarlığında kimliği henüz belirlenemeyen saldırganlar, kazılacak mezarların yerine bırakılan işaretleri yerlerinden kaldırıp yerine domuz kafaları bıraktı. Olaya tepki gösteren Müslüman Defin Derneği Başkanı Ahmed Said Kassem, “Müslümanlara yönelik birçok hakarete şahit olduk, ancak bu kadar büyük bir provokasyonla ilk kez karşılaşıyoruz’’ dedi. CUMHURİYET 08 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle