19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 EKİM 2006 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Önergeye İngilizce yanıt ? MUĞLA (AA) CHP Muğla Milletvekili Dr. Ali Arslan’ın kolesterol ilaçlarına getirilen kısıtlamayla ilgili verdiği soru önergesine, Sağlık Bakanlığı’ndan İngilizce yanıt geldi. Yanıtta kolesterol hastalığı, risk grupları, kullanılan ilaçlar gibi bilgilere yer verildiğini belirten Aslan, Bakanlığın çeviri yapma zahmetine bile katlanmadığını söyledi. Sağlıkta Dönüşüm Projesi’nin ulusal sağlık politikalarından yoksun ve Dünya Bankası kaynaklı olduğuna dikkat çeken Arslan, Bakanlığın internet sitesinde yer alan logonun bile İngilizce olduğunu vurguladı. 5 Aziziye Eğitim Kurumları’nın internet sitesinde Gülen’in vaazları bulunuyor Gülen propagandası ZEYNEP ŞAHİN Cargill’e af girişimine tepki ? BURSA (Cumhuriyet) ABD’li Cargill’in Orhangazi Karapınar Mısır İşleme Tesisi’nin yargı kararlarına dayanılarak kapatılmasının ardından AKP’nin bu firmaya özel af girişimi büyük tepki çekti. Bursa’daki 22 siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu ortak açıklama yaparak AKP’li Altan Karapaşaoğlu’nun ‘‘Tarım Arazileri Üzerine İzin Alınmadan Kurulan Sanayi Tesislerinin İşlemlerinin Tamamlanması için Ek Süre Verilmesine ilişkin Yasa Teklifi’’nin geri çekilmesini istedi. Açıklamada teklifin herkes Şeker Bayramı tatilindeyken 26 Ekim’de Meclis’ten geçirilmesi kaygısı dile getirildi. ANKARA Milli Eğitim Bakanlığı’na (MEB) bağlı Özel Aziziye Eğitim Kurumları’nın internet sitesinde bizzat öğrenciler aracılığıyla Fethullah Gülen propagandası yapılıyor. Mustafa Dane adlı öğrencinin hazırladığı sitede, ‘‘İman Kütüphanesi’’ başlığının altında Gülen’in vaazlarına ayrılmış bir bölüm bulunuyor. MEB bünyesinde ve okullarda yaşanan skandallara her geçen gün bir yenisi ekleniyor. Bunlardan birisi de Erzurum’da anasınıfı, ilköğretim ve lise kademesinde eğitim veren Özel Aziziye Eğitim Kurumları’nda ortaya çıktı. Okulun 8. sınıf öğrencilerinden 14 yaşındaki Mustafa Dane’nin, Fethullah Gülen propagandası yaptığı internet sitesi, hem okuldan onay aldı hem de yönlendirilen linkler arasında gös ? Lise 1. sınıf öğrencisinin hazırladığı ve içinde ‘iman kütüphanesi’ bulunan internet sitesi, Aziziye Eğitim Kurumları’nın onayından geçerek kullanıcılara tavsiye edildi. Sitede, Gülen’in vaazları için ayrı bir bölüm ayrıldı. terildi. Aziziye Eğitim Kurumları’nın, ‘‘www.aziziye.k12.tr’’ adresli internet sitesinin ana sayfasındaki ‘‘Linkler’’ bölümünde, kullanıcılar çeşitli konu başlıkları altında kimi internet sitelerine yönlendiriliyor. Bu başlıklardan biri olan, ‘‘Öğrenci Siteleri’’nde ise 7 adres yer alıyor. Bunların içinde, okulun öğrencilerinden Mustafa Dane’nin ‘‘www.mustafadane.com.tr.tc’’ adresli sitesi de bulunuyor. Bu sitenin ana sayfasında da yine Linkler başlığıyla başka adresler öneriliyor. Adresler arasında, ‘‘www.iman.kutuphanesi.com’’ adlı link de yer alıyor. Dane, linkin açılış sayfasında, ‘‘Kütüphanede Kuranı Kerim’den Peygamber Efendimiz’e, ilmihal bilgilerinden, vaazlara kadar istediğiniz her şeyi bulabilirsiniz. Bunlardan başka istediğiniz şeyler olursa bize ulaşın’’ sözleriyle ziyaretçileri karşılıyor. ‘‘Kuranı Kerim, Fethullah Gülen Vaazları, Peygamber Efendimiz, Yazılar, İlmihal Bilgileri, Dualar ve Sureler, Çocuklar İçin, Faydalı Linkler, Bize Ulaşın’’ başlıklarının sıralandığı adreste, Gülen vaazlarına tıklandığında, ‘‘Fethullah Hoca’dan Allah razı olsun. Bizlere vaazlarını sunuyor. Bizlere imanı ve İslamı anlatıyor. Ben de hocamızın vaazlarını siteme sizler yararlanabilesiniz diye koydum.’’ yazısı ve Gülen’in bir fotoğrafı çıkıyor. Ancak, eklenmediğinden ya da hazırlık aşamasın da olduğundan, ilgili bölümden vaazların açılması ise olanaklı olmuyor. Dane’nin hazırladığı sitedeki linkler arasında, ‘‘www.egitimportali.com’’ da bulunuyor. Söz konusu portala girildiğinde de bu kez Samanyolu Eğitim Kurumları’nın internet sitesi açılıyor. TBMM’de yaşanan ‘başka’ ilkler! Abi yardımları(!).. Dane’nin ana sayfasındaki başlıklar arasında yer alan ‘‘Abilerim, Hocalarım’’ bölümünde ise bazı üniversite öğrencileri tanıtılıyor. Bu öğrencilerin pansiyonda kalırken kendilerine yardımlarından bahseden Dane, Mehmet adlı ‘‘abi’’sini şöyle anlatıyor: ‘‘...Mehmet abimiz pansiyonumuzun gülü... Dini imanı sağlam olan abimizin bizlerin üzerinde ibadet yönünden büyük emeği vardır. Allah onun derslerinin ve hayatının hep güzelliklerle dolmasını sağlasın. Amin.’’ NAMAZ SAATLERİ Diyanet kutuplara el attı FIRAT KOZOK TBMM Başkanı Bülent Arınç, Meclis’in 5. yasama yılının başlaması nedeniyle bir basın toplantısı düzenledi. Uzun uzun bu yasama döneminde yaptıklarını anlatan Arınç, milletvekilleri için yapılacak yeni bina, elektronik kütüphane ve yasama etkinlikleri otomasyon projesiyle ilgili bilgiler verdi. Arınç, ‘‘Bu dönem TBMM, ilklerin yaşandığı bir Meclis olmuştur’’ diye de ekledi. Pek çok yeni proje ilk kez bu dönemde başlatıldı ya da yaşama geçirildi. Ancak Arınç’ın değinmediği ve TBMM’de daha önceki dönemlerde hiç yaşanmamış başka bazı ‘‘ilkler’’ de var. Bunları da biz aktaralım: ? TBMM tarihinde ilk kez türban krizi yaşandı. Arınç’ın, 23 Nisan resepsiyonuna türbanlı eşi Münevver Arınç ile birlikte ev sahipliği yapmak istemesi krize yol açtı. ? İlk kez bir TBMM Başkanı, türban krizi nedeniyle gazetecilerin sorularına sinirlenerek ‘‘Bunun karşılığı şeyini şey ettiğimin şeyidir’’ yanıtını verdi. ? Türban krizi nedeniyle ilk kez Cumhurbaşkanı, Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanları bir resepsiyona katılmadı. ? İlk kez ‘‘tarafsız’’ olması gereken bir TBMM Başkanı, bu kadar çok politika konuştu ve açıklamalarıyla gündemi belirledi. Arınç’ın laikliğin yeniden tanımlanması isteği, devletin zirvesinde tartışma yarattı. ? TBMM’ye ilk kez kara çarşaflı ziyaretçiler alındı. Arınç, bu durumu ‘‘3 yıl içinde 2 kişi TBMM’ye çarşaflı olarak gelmiş. Ne yapayım, Bahreyn’den, Mısır’dan gelmişler. Meclis’te yabancı misafirlere standart mı uygulayacağız? Benim eşim, başı örtülü BM Genel Kurulu görüşmelerini takip etti. Protokol müdürü, ona ayrıca bir nezaket, yakınlık gösterdi. Dünyanın hangi parlamentosunda böyle bir yasaklama var?’’ diye savundu. Uyuşturucu operasyonu ? İstanbul Haber Servisi Pendik liman sahasında bir TIR’da yapılan aramada 208 kilo 656 gram eroin ele geçirildi. İstanbul Gümrük ve Muhafaza Başmüdürü Selahattin Aldemir, Kaçakçılık, İstihbarat ve Narkotik Gümrük Muhafaza Müdürlüğü’nde yaptığı açıklamada İzmit’te bir fabrikadan ihracat yükü alarak çıkış yapmak üzere Pendik liman sahasına gelen bir TIR’da yapılan kontrolde, aracın yükünün içinde farklı bir yoğunluk fark edilince arama yapıldığını söyledi. Konuya ilişkin yapılan yazılı açıklamada da Pendik Ro Ro sahasından İtalya’ya, oradan da Fransa’ya 19 rulo konveyör bezi götürmek isteyen TIR’da ele geçirilen 208 kilo 656 gram eroine ilişkin, sürücü S.Ö. ile B.B, İ.Ç, S.T, S.S. ve M.E’nin gözaltına alındığı belirtildi. Tunç Yumruk operasyonu ? TUNCELİ (AA) Tunceli ve Elazığ il emniyet müdürlükleri tarafından ortaklaşa düzenlenen ‘‘Tunç Yumruk’’ adlı operasyonda, aralarında alacak meselesi bulunan kişinin evine 2 hafta önce bomba koydukları iddiasıyla 5 kişi gözaltına alındı. Tunceli Emniyet Müdürlüğü’nden yapılan yazılı açıklamada, 7 Eylül’de Atatürk Mahallesi’nde ikamet eden İ.A’yı alacak meselesi yüzünden korkutmak amacıyla evine bomba koydukları iddia edilen M.Ö ve S.B. Tunceli’de, K.D. ve H.A. ile O.M ise Elazığ’da yakalandı. ANKARA Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, büyük bölümünü kutupların oluşturduğu 6690 derece enlemlerinde namaz kılacakların, namaz saatlerini nasıl belirleyeceğine ilişkin formüller geliştirdi. Ancak matematik problemini aratmayan yöntemlerin nasıl uygulanacağı merak konusu. Din İşleri Yüksek Kurulu, namaz zamanının oluşmadığı bölgeler ile yatsı namazı zamanının geç oluştuğu bölgelerde tespitin nasıl yapılacağına ilişkin bir dizi karar aldı. Yüksek kurul, şu saptamaları yaptı: 6690 derece enlemleri arasında kalan bölgelerde gündüz veya gecenin oluşmadığı (güneşin tamamen veya kısmen batmadığı/doğmadığı) dönemlerde, gündüz ve gecenin oluştuğu 64 derece enleminin esas alınarak en kısa gece veya gündüzün 3 saat kabul edilmesinin uygun olduğuna, Bu bölgelerde, gecenin oluşmadığı dönemlerde, güneşin batışından 1 saat sonra yatsı vaktinin, 2 saat sonra da imsakin başlamasının, gecenin oluşup üç saatten fazla sürdüğü dönemlerde, vakit alameti belirlenemediği takdirde, güneşin batışı ile doğuşu arasındaki sürenin 1/3’ü güneşin batışına eklenerek yatsı, 2/3’ü eklenerek imsak vakitlerinin takdir edilmesinin, uygun olduğuna, Bu bölgelerde gündüzün oluşmayıp takdir edildiği dönemlerde ise öğle namazının vakti için, takdir edilen gündüzün ortasına 4 dakika ilave edilmesi ve takdir edilen öğle ile akşam namazının ortası da ikindi namazının vakti olarak belirlenmesinin uygun olduğuna, Hazırlanacak takvimlerin toplumda kabul görmesi amacıyla, personelimizin eğitimine yönelik seminerler düzenlenmesinin yararlı olacaktır. CHP’li vekil bakanı niye öptü? TBMM Sağlık Komisyonu’nda, yabancı doktorların Türkiye’de çalışmalarıyla ilgili yasa tasarısı görüşülürken CHP’li Sami Tandoğdu, Sağlık Bakanı Recep Akdağ’a ‘‘Tıpta uzmanlık sınavını kaldırır ya da kolaylaştırırsanız sizi öpeceğim’’ diye seslendi. Akdağ, bu öneri üzerine gülümsemekle yetinirken, gazetecilerle sohbet eden Tandoğdu sözlerini açtı: ‘‘İki çocuğum var. İkisi de birçok genç gibi doktorluğa sempati duymuyor. Nedeni, zorunlu hizmet ve tıpta uzmanlık sınavı. Bu nedenle de Türkiye’de doktor açığı var. Tıp fakülteleri her yıl 5 bin mezun veriyor. Bu iktidar döneminde 20 bin genç doktorluk diploması aldı. Nerede bu doktorlar? Gençler, diploma aldıktan sonra üniversiteye hazırlanır gibi en az 1 yıl süreyle TUS’a hazırlanıyor. Bu etik değil. Sınavda çocuk 3 tercih yapıyor. Mesela kalp cerrahisi, dahiliye, çocuk bölümlerini tercih ediyor. Sınav sonucunda ‘Sen cildiyeci ol’ diyorlar. Böylece çocuk idealizmden uzaklaşıyor. Tıbbiye de cazip görülmüyor.’’ Daha önce de Akdağ’ı ‘‘öptüğünü’’ aktaran Tandoğdu, bir de ‘‘öpücük alacağı’’ olduğunu sözlerine ekledi: ‘‘Zorunlu hizmeti kaldırdıklarında gidip bakanı kutlayarak öpmüştüm. Tekrar getirdiklerinde ise tebriğimi geri aldım, ama öpücüğümü alamadım. AKP’yi iktidardan attıktan sonra öpücüğümü geri alacağım.’’ Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül ve sanatçılar, Şişli’deki tarihi Bomonti Bira Fabrikası’nın “kültür ve sanat merkezi”ne dönüştürülmesi gerektiğini söylediler. (Fotoğraf: ALİ AÇAR) ‘Bomonti Bira Fabrikası kültür merkezi yapılsın’ İstanbul Haber Servisi Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, tiyatrocu Hadi Çaman ve Suna Keskin’ in de aralarında bulunduğu sanatçılarla basın toplantısı düzenleyerek Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca satılan Şişli’deki tarihi Bomonti Bira Fabrikası’nın “Kültür ve Sanat Merkezi” olmasını istedi. Şişli Belediye Başkanı Sarıgül ve sanatçılar, dün, tarihi Bomonti Bira Fabrikası önünde basın açıklaması yaptı. Sarıgül, burada yaptığı konuşmada, “Semte adını veren tarihi binanın, Şişli ve İstanbul için yeri çok önemlidir. Buranın tarihini ve anılarını unutturmadan, fonksiyonel hale getirilmesi amacıyla kültür ve sanat merkezi haline dönüştürülmelidir” dedi. Sarıgül tarihi fabrikanın yalnızca ticari alan olarak değil, aynı zamanda sanatsal ve kütürel hizmet veren bir yapıya sahip olması gerektiğini vurgulayarak “Tarihi yerin içerisinde yapılacak proje ile sinema ve tiyatro salonlarının yanı sıra konservatuvar ve sanat galerisi de yer almalı. Bir ülkenin gelişmesi, güçlenmesi ileri demokratik ülkeler seviyesine çıkması, sanatını ve kültürünü yaşatmasıyla oluşur” dedi. Tarihi fabrikanın sanat ve kültür merkezi haline dönüştürülmesi için projelerinin hazırlandığını kaydeden Sarıgül, Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç’u davet ederek projelerini sunacaklarını belirtti. Sarıgül’ün ardından konuşma yapan tiyatrocular da tarihi yapının sanatsal etkinliklere destek veren bir yapıya dönüştürülmesini istediklerini söylediler. Hadi Çaman, fabrika arazisinin ticari kaygılarla değerlendirilmemesini istediğini belirterek “Tarihi yapı, Şişli ve İstanbul halkına hizmet eden sanat merkezi haline getirilmeli” dedi. Suna Keskin de yetkililerin “sanatçıların sesine kulak vermesi gerektiğini” söyledi. ‘100 kiloyu ve 65 yaşı geçen vekil olamasın!’ Milletvekili seçilme yaşını 25’e düşüren anayasa değişikliği yürürlüğe girdi, ancak milletvekilleri arasında bu konuda yaşanan atışmalar bitmedi. AKP Adıyaman Milletvekili Hüsrev Kutlu, kuliste gazetecilerle sohbet ederken başından geçen bir olayı anlattı. Milletvekili seçildiği zaman 39 yaşında olan Kutlu, o dönemde bir parti toplantısında ‘‘65 yaşını geçenler milletvekili seçilemesin’’ demiş. Kutlu, bundan sonra başına gelenleri şöyle anlatıyor: ‘‘O sıralar tam da bu yaşta milletvekili seçilen AKP Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Özlek yanımdaydı ve bana ‘Sen kaç yaşındasın’ diye sordu. ‘39 yaşındayım, ama beklerim 65 yaşına kadar beklerim’ dedim. Bir başka toplantıda konuşurken, milletvekilimizin gönlünü almak için ‘100 kiloyu ve 65 yaşını geçenler milletvekili olamasın’ dedim. Özlek, kaç kilosun, diye sordu. 120 kilo olduğumu söyleyince bana takıldı: ‘Tamam bize sınırlama getiriyorsun, ama bu arada kendini de engelliyorsun.’ Ben de, ‘Sayın vekilim, ben 100 kilonun altına düşerim de, sen bu yaşı nasıl küçülteceksin?’ karşılığını verdim.’’ ‘Başınıza fındık kadar dolu yağar inşallah’ CHP, geçen hafta TBMM Genel Kurulu’nda Vakıflar Yasa Tasarısı’nın görüşülmesini engellemek için büyük çaba harcadı ve başarılı oldu. CHP İzmir Milletvekili Enver Öktem’in, emeklilerle birlikte 200 bin astsubayı ilgilendiren yasa önerisinin doğrudan gündeme alınması istemi görüşülürken sert tartışmalar ve renkli atışmalar yaşandı. Öktem, kürsüden iktidar partisi milletvekillerine ‘‘beddua!’’ etti: ‘‘Gerçekten bu hukuksuzluğu gidermediğimiz takdirde kış ayı yaklaşıyor; yağmur var, kar var, dolu var dilerim o zaman, eğer ret oyu verirseniz, dilerim o zaman başınıza fındık büyüklüğünde dolu yağar.’’ AKP’li Şükrü Ünal, ‘‘Tam Kadir Gecesi duası’’ diye Öktem’e tepki gösterdi. Bir süre önce TBMM lokantasına asılan 5 resmi için 20 bin YTL aldığı haberleri basında yer alan AKP’li Recep Garip kürsüye çıktığında, CHP Grup Başkanvekili Haluk Koç, ‘‘Sen resim yap! Resim yap! Sen git resim yap!’’ diye laf attı. CHP’li Rasim Çakır da, ‘‘Önce tabloların hesabını vereceksin’’ diye bağırdı. Garip, bu laf atmaları duymazdan gelerek astsubayların özlük haklarıyla ilgili önerinin ‘‘zamanı geldiğinde’’ görüşüleceğini söylemekle yetindi. AKP’li milletvekilleri de, Öktem’in ‘‘bedduası’’nı hiçe sayıp önerinin gündemde ön sıralara çekilip görüşülmesine ‘‘hayır’’ dedi. Peşmergeler ağır silah alıyor İstihbarat birimleri tarafından hazırlanan raporlarda, Kürdistan Bölgesel Hükümeti Başkanı Mesud Barzani’nin tank ve uçaksavar aldığı belirtiliyor MAHMUT GÜRER ANKARA Irak’ın kuzeyini kontrol eden Irak Kürdistan Demokratik Partisi (IKDP) lideri Mesud Barzani’nin çok sayıda ağır silah aldığı öğrenildi. İstihbarat birimlerinin raporlarına göre, Barzani’nin aldığı silahların büyük bölümünü uçaksavar ve tanksavarlar oluşturuyor. Peşmerge lideri Mesud Barzani, Türkiye’nin sınıra yığınak yapmaya başlamasının ardından silahlanıyor. İstihbarat birimleri tarafından Barzani’nin ‘‘bağımsız Kürdistan’’ söylemlerinin arttığı günlerde, Kuzey Irak’taki son duruma ilişkin hazırladıkları raporlarda, peşmerge liderinin silahlanma sürecini hızlandırdığı belirtiliyor. Raporlarda, silahların bölgedeki belirli sığınaklarda saklandığı ifade edildi. PKK’ye yönelik olarak henüz sadece istihbarat işbirliği yapıldığı dile getirilen raporlarda, ABD’nin askeri bir müdahalesinin de henüz söz konusu olmadığı kaydedildi. PKK telaş halinde Raporlarda, PKK’nin İran tarafından gerçekleştirilen operasyonların artması ve ABD ile Irak merkezi hükümetinin bu duruma ses çıkarmaması nedeniyle panik halinde olduğu dile getirildi. İran’ın Irak’ın kuzeyine PKK/PJAK için ‘‘açık operasyon’’ yapmak için Tür ‘Yeterli adım yok’ Raporlarda özellikle, ABD ile gerçekleştirilen ‘‘özel temsilcili süreçte’’ halen hiçbir somut adımın atılamadığına da işaret edildi. Türkiye ile ABD arasında kiye’nin ilk adımı atmasını beklediğine işaret edilen raporlarda, PKK’ye ilişkin şu saptamalara yer verildi: ? PKK, İran ve Türkiye’nin örgüte ortak bir operasyon gerçekleştirmesi olasılığına karşı önlem alıyor. Örgütün askeri kanadı aynı bölgelerde değil, farklı yerlerde bulunuyor. ? PKK artık İran sınırına yakın bölgede konuşlanamıyor. İran askeri sık sık PKK’ye karşı sınır ötesi operasyon düzenliyor. Buna karşın operasyonlarda örgüte büyük zayiatlar verilemiyor. Türey Köse, Ayşe Sayın, Emine Kaplan [email protected] CUMHURİYET 05 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle