Katalog

17 EYLÜL 2006 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER btanbul, Fransn kanak TVS'te • PARİS (AA) - Fransız TV5 kanalı, yann tstanbul'un tanıtıldığı 24 saatlık bir program yayımlayacak Fransız kanalı, her ay tanıttığı bır dünya kentinde, bu hafta îstan- bul'a yer verecek Kanalın, programın tanıtımı amacıyla internet sıtesınde verdığı bılgıde, "tarihi tstanbul kentı- nin 27 yüzyıldır var olduğu" anımsatılarak "şehrin Av- rupa ve Asya arasrnda bır bağ ve Türkiye'nın kültür baş- kenti olduğu" ıfade edıldi. Programda. kentin kültürel ve tarihi zenginlıklerınden günlük yaşama kadar, iş, sa- nat, edebıyat ve basuı dünyası ekrana getınlecek. Kuş grlbi uyarısı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Veteriner He- kimleri Birliğı Merkez Konseyı Başkanı Dr Mustafa Al- tuntaş, kanatlı hayvanlarda ortaya çıkan ve viral bir has- tahk olan 'kuş gnbi'ne karşı, başta avcılar olmak üzere tüm halkın duyarlı ve dikkatli olmasını ıstedi Altuntaş, hastalığın hayvanlarda ortaya çıkmasının temel kaynağı- nın *göç eden su kuşlan' olduğunu. bu kuşlann virüsü taşıdıklanıu ve göç yollanndakı kanatlılar ıçın potansi- yel bir tehlıke oluşturduklannı bıldirdı 3 Tenor Konseri' • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara, yeni sanat mevsimıne "3 Tenor Konserfyle giriyor Bılkent Ünı- versitesi, Anadolu Çağdaş Eğıtim Vakfi (ANAÇEV) ve Sanat Akademi lşbirliği ile düzenlenen konserde Devlet Opera ve Balesı solist sanatçılan thsan Ekber, Ömer Yılmaz ve Şenol Taluılı yer alacak. Şeflığini Rengım Gökmen'ın yapacağı 3 Tenor Konsen'nde Donizeth. Puccinı, Verdı, Massenet, Anurov ve Selman Ada opera- lanndan aryalar, sevilen Napohten şarkılar, Kerkuk. Se- lanik, Azen ve Türk türkülen seslendırılecek Konser. 24 Eylül günü 20.30"da Bılkent Odeon'da gerçekleşecek SÖZÇtZGÎNİN Turhan Selçuk X.-T j^jrıuı gıuıu A U . J U ua uıuvvuı vyu^wıı ua £^ıyvıvıt9vwtıv. *-• - ^ „ ^ ., , •*• ^ ^ Kazı sonuçlarına göre, bugün pamuk ve tahıla ağırlık verilen bölgede antik dönemde zeytinyağı egemendi Hierapolis'te zeytinyağı işliğiÖZGENACAR ANKARA - Italyan Arkeoloji Heyeti, Denizli'nin Hıerapolis antik kentinde il- ginç bır zeytinyağı işliği buldu. Kazı Baş- kanı Profesör Francesco D'Andria, "2005 kazüannda çahşmamızı kentin antik çağ- daki üretim ekonomisi üzerinde yoğun- laşürdık. Bu çauşmalar ilk meyvesini bir zeytinyağı işliği olarak bize verdi" dedi. Pamukkale'deki Hierapolis kentinın "FrontinusKaptsT yanında yapılan bırka- zıda, bir yağ işliği, ahşabın takıldığı bü- yük bır blok ve hemen altında kanallar- dan oluşan zeytin ezme düzlüğü, bu ka- nallardan yağın aktığı su çörteni benzen bir ağızlık ortaya çıkanldı. Bu ağızdan çıkan zeytinyağı büyük boyda 'pitos(kûp)' içine akmaktaydı. Daha altta da yağ de- polamaya yarayan bir zeytinyağı sarrucı saptandı. Kentte, "ûretiın ekonomisi" bağlantıh yüzey araştınnalannda da bazı zeytinya- ğı üretme çiftlik ve sarnıçlanrun yerleri belirlendi. Araştınnalara göre kent yöre- si bugünkü doğal görünümünden farklıy- dı. Antik dönemde, çevredeki arazileri zeytin ağaçlan kaplamakta, boş araziler- de ise zeytinyağı üretimi ekonominin önemli bir girdisini oluşturmaktaydı. Bu- gün aynı çevrede, tahıl çiftlüderi ile pa- muk tanmı öne çıkmış durumda. Tanıtımda Meksika rüzgârları esti Kaa BaşKanı Profesör i-iaiu-esco D'Andria, "Hierapo- lis'te zeytinyağı oldukça öneme sahipti. Bu yağ, gerek bes- lenme ve gerek kandfllerde de aydınlatma amacı ile kulla- nıhyordu. Aynca kentte, bugünkü yağh pehfivan güreşleri gibiyanşmalarda kazanan sporculara ödül olarakbir 'an> fora (testi)' dolusu yağ hediye edibnekteydi" diye konustu. Haber Merkezi - Fersan, Meksika'nın ünlü biben Jalepeno ile ürettiği biber turşusunu Meksikah Mariachi Grubu ile tanıttı. Meksika'nın ünlü acı biberi 'chiü'nin on üç çeşidinden biri olan Jalepeno çok acı olmasına karşın ağzı yakmayan lezzetiyle biliniyor. Diğer biberlere oranla daha etli olan Jalepeno'yu Türkiye'de üretmek için 4 yıldır araştırma yapan Fersan, Meksika'nın ünlü lezzetinın tanıtımında da Meksika rüzgân estirdi. Dilimli olarak ve servis edilmeye hazır halde ambalajlanan Jalepeno, kavanozlarda ve poşetlerde satışa sunuldu. Fersan Yönetim Kurulu Başkanı Arcan Çetengil, tanıtımda yaptığı konuşmada bu yıl 25. yaşuu kutlayan firmanın 2006'da 30 milyon dolar ciro hedeflediğüü de söyledi. Yeni Grand Vitara ile yaşanacak çok şey var... \HTARJ\ zvaeok bMwPlwraon ııl. Je kusursuz yol tutuşu veçekişgücü. EtoktmkAntt-Mokai Sistwni (ABS) va EMctronik Frwı Gâcû Dafrlııııı (EBO) ıte Ostûn dıreksıyon hakurayetı. 2.0 Lt 16 V &anan» MotOf Soçsnajt Gücün, to<"kun ekonomık beoap tükeiımtfitp opomat Dırteşımı. Şası ıİ8 araç gövdesmı tamamen birieşiıren bu sislem ite çok daha sessa ve güveil! bır suruş Akılı Aıuhtar SiıtMni ÛB c6bıni7dekı anehtan uzaktan tanır, kapıiarı bır dokuıuşta açıhr g Yoıcuiann maksjTTAan guvenfığını sağismak ıçın ıç yan, ön ve perde hava yastıkları OtooıMlıHBSalıM«m Sittami ile uzun yolcuiuklarda daha koiay ve keyıflı bır sürü*. 3 KadMiMİI A n d V h M S ı ç ı m j l ile farkh vıtas seçenekieri arasnda kotay ^SUZUKI IrVay of Lîfe I Yeni Grand Vitara ustun teknolojısı, suruşu bır keyıf halıne get rer benzers z donanımı ve 57,000 YTL*'den başlayan fıyat seçenekieri ile hayata yepyenı tatlar getırmek ıçın yaratıldı! Bu 4x4'lük yol arkadaşı ile hayatı dolu dolü yaşamak ıçın daha ne bekliyorsun? * Grand Vıtars JLX-A MT w;tn tavsıVB edıte^i anahtar îeslım satjş f7atKjır Suzuki Otomobil Pazarlıma v» Tîcan* A. Ş. www sjzukı com tr ADANA Mıçı CMomotiv 0322 459 54 82 • AOAPAZARI Asyalı 0264 278 34 35 • ANKARA Bekt»?l>r Mot Araf. Gazosr-anpaşa 10312 446 20 81 • Kanguru Otomofiv Bahçelıevler 103121 223 24 24 • ANTALYA Durmazlır Otomotiv 0242ı 340 55 75 • BAUKESİR Uytunlar Mot Araç. LTD (0266 3 T 3 23 €£ • BURSA Nı^ancı Otomotıv (0224ı 211 54 55 • ÇANAKKALE A&B Otomotiv '02861 213 51 00 • DENtZÜ Varolan Otomobilcilik 10258) 251 84 84 • ESKİŞEHİR Dojanay Otomotiv [0222ı 224 22 22 • GAZIANTEP Aymen Motorlu Araçlar (0342ı 338 43 00 • İÇEL / MERSİN Turgutlar Otomotiv (03241 327 47 91 • İSTANBUL Gök^enler Otomotiv Acıbatiem (02'6) 545 ^B 01 • Natan A.Ş. Avcdar (0212ı 509 10 10» Özhamurkar Otomotiv Bcstancı ıO216 658 94 50 • ÖzhamurVar Otomotiv Fener>olu ıO216 B50 49 00 • Ralli Otomotiv Gayretteoe ıO212 288 12 30 • Yapar Otomotiv Küçükyah 02161 367 67 30 • Kaya Otomotiv Levert (02'2) 280 98 89 • Oğutlar Otomotiv Umranıve (0216) 52" 21 S£ • IZMlB Oto t»ık Boınova (0232) 462 80 15 • Aıl Otomotiv Gaaern.' (02321 254 7070 • Ç*nbw» Otomotiv Narhd«re (0232) 239 29 00 • KAYSERİ Takin-Sar Oto (03"' 320 98 00 • KOCAEÜ Türksoy Otomotiv (02621 335 4« 90 • KONYA Daıusıklar Otomotiv 10332) 238 98 84 •MOöLAŞafatc Otomotiv f.*arma"s '0252ı 412 7C 91 • TBÜBDAĞ Enuğn Otomotiv Çoriu (0282^jb' 5 35 47 lAABZONIfik Otomotiv (0462) 221 " 04 • KD^EREĞU Atyalı Özdamiriar Ot> ıO372l 322 68 86 ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Misyonerlik.. Çok garip şeyler yaşıyoruz. Türkiye'nin dağ gibi sorunlan dururken, ıpe sapa gelmez sorunlan üretip, bunların çözümü konusunda zaman tüketıyoruz. Türkiye'nin (bence), en zeki toplumsal bilimci ve ikti- satçılanndan bıri, "sabetayistliğe" kafasını taktı. Al- lah'tan sabetayist diye ilan ettıği ve o tarakta bezi olmayan bazı insanlar, bu nitelendirmeyi ciddiye al- mıyorla/ da, mahkeme kapılannda sürünmüyor. (Za- ten geçmişte yeterince sürünmüştü). • • • Bir başka gariplik, seçmenlerine selam gönder- mek isteyen ve Türkiye'yi Avrupa'dan sürme politi- kası mirasına sahip çıkan kımı polrtikacılann, Türki- ye'yi sıkıştirma ve Kıbns konusundaki mantık dışı baskılannı, içimizden bazılannın "Sevfi rıort/atmaDc istemek" olarak algılamalan oluyor. Sevr'in öngör- düğü üzere, Doğu Anadolu'da bağımsız bir Erme- nistan ve Güneydoğu Anadolu'da özerk bir Kürdis- tan kurma amacına yönelik politikalara, kargalar bile güler. En bağnaz Türkiye düşmanlan bıle, Sevr'de öngörüldüğü üzere Doğu Trakya'yı (Edime, Kırklare- lı, Tekirdağ vılayetlen ve Çatalca'nın batısındakı Is- tanbul topraklan) ve lzmir hinterlandını Yunanıstan'ın alabıleceğini düşünmezler. Bugün belki Sevr'in ön- gördüğü ekonomik yapı, yanı kapitülasyonlar, yaşa- ma geçmiş durumdadır ama; 2. Dünya Savaşı son- rası koşullarında başlayan, körükörüne ABD'nin müttefıkı olma polrtikası, bu durumu ortaya çıkart- mıştır. Bugün (lehımize bazı değişikliklerle), Lozan Banş Antlaşması yürürtüktedır. Ve unutmamak gerekir ki, 1. Dünya Savaşı sonrasında imzalanan anlaşmalar ıçinde, halen yürürlükte olan tek antlaşma Lozan'dır. Ve gene sadece Lozan Antlaşması'nın çizdıği devlet sınırian geçerlıdir ve yürürlüktedir. Bunlann nedeni, Lozan'ın "haklı" ve "akılcı" bir antlaşma oimaadır. Fakat kimileri Lozan'ı bir "hezi- met" olarak nitelendirmiyor mu, çok üzülüyorum. Şimdılerde, Atatürk'e dil uzatmak istemeyen kimi yakın tarihçiler, Lozan'ı başansız olarak değeıiendir- dikten sonra, bunun suçunu Ismet Paşa'ya yık- maktadırlar. Insaf... O günlerde iletişim bugünlerdeki kadar kolay ol- masa da; Ismet Paşa, Ankara'yla sürekli haberieş- me halinde idi. Ve Mustafa Kemal'in onayı olmaksı- zın; bırakın belli konularda ödün vermeyi, nefes bile alamazdı. Lozan heyetimizin yurda döndükleri za- man, bu ıki büyük devlet adamımızın yaptıklan ko- nuşmalan okuduğumuzda, Atatürk'ün Lozan'ın nasıl arkasında durduğunu kolayca görürüz. • • • "Garip şeyler yaşıyoruz" derken, asıl değinmek istedığım konu, Türkîye'dekı Hmstiyan propaganda- sı konusuydu. Fakat Lozan'a takıldık kaldık. "Türkiye'de yoğun bir Hıristiyanlık propagandası yapılıyor ve bu propaganda etkili oluyor" gıbisınden iddıalara çok gülüyoaım. Herhalde halkımızın hızla Hıristiyanlaştığını düşünüyoriar kı, bunlar boş dü- şünceler. Her şeyden önce, kımi vatandaşlanmızın ve özel- likle gençlenn üç-beş kuruş ve bazı çıkariar karşılı- ğında Hıristiyanlığı seçeceğini düşünmek, Istamiyete ve yüzlerce yıllık Islam kültürüne ve bınkimine haka- ret olur. Müslümanhğın gereğini fazla yerine getirme- yenlerde bile bu kültür dennden derine yaşar ve ko- layına vazgeçilemez. Ikinci husus, Türkiye Cumhuriyeti'nin nitetiğiyle il- gilidir. Türkiye Cumhunyeti, eğer anayasasında yaz- dığı gibi "laik" bir devlet ise, tüm dinlere karşı eşit uzaklıktadır ve hiçbiri konusunda taraf değıldir. Hal- kımızın çok büyük bir çoğunluğu Müslüman olması- na karşın, hiçbir yasal belgede; "Müslümanlık pro- pagandası serbest, diğer dinlenn propagandası ya- sakbr" gibısinden bir ıfade yoktur. Zaten laik bir dev- letin yasalannda, böyle bir ifade bulunamaz. Bazı "Islama" (üstelik kimileri laik ve AtatürkçüL) bilım insanlan ve yazartara baktığımız zaman; nere- deyse, "Dinimiz elden gıdiyor" diye kıyameti kopar- tıyoriar. Dinimizin elden gitmesı bu kadar kolay mı?.. Kaldı ki, böyle bir durumda devlet, hangi gerek- çeyle müdahale edecektir? Müslümanhğın, (hem de devlet desteğiyle) propagandası sonuna kadar ser- best, Hıristiyanlık propagandası yasak... Çok aklı başında bildiğim kimi arkadaşlanm da bunu dile getirmiyorlar mı, inanın çok şaşınyor ve üzülüyorum. Diyanete veriten kamp özeleştiriıf • ANKARA (AA) - Tanm ve Köyişleri Bakan- lığı'nın, Diyanet Işleri Başkanlığı'na bedelsız dev- ri tartışma yaratan Seferihisar kampı, 6 milyon 107 bin YTL'ye Şeker Sanayü Mensuplan Hayır ve Eği- tirnMüesseseleriKurmaDemeği'nesatıldı. 41 dö- nüm arazi üzerine kurulu bulunan ve 4 bloktan olu- şan 550 yatak kapasiteli kamp, bir süre önce Tanm ve Köyişleri Bakanhğı'ndan alınarak ihaleye çıka- nlmışti. Yapılan ihalede Yol İş Sendikası, 3 milyon 10 bin YTL'lik teklif ile söz konusu tesisi aknaya hakkazanmışn. Ancak, daha sonra, ihalede bir tek- nik eksiklik olduğu belirlenmiş ve tesisin yeniden ihale edilmesi karan alınmıştı. Bu süreçte Seferi- hisar kampı, bu defa bedelsiz olarak Diyanet Işleri Başkanlığı'na devredilmişti.