21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 EYLÜL 2005 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER ABDÜLCANBAZ TURHAN SELÇUK HAt H u l NıU Kötüorganizasyon öldürdüAtatürk Barajı'nda yapılan triatlon yanşlarında altyapı eksikliği, kurtarma ekibinin olmaması, müdahalede gedkümesi, takip teknesinin yakıtımn bitmesi, triatlon tecrübesi olmayan ildsporcunun ölümüne neden oldu Spor Servisi -GAP Spor Şenhkle- ri kapsamında Adıyaman'uı Kahta ılçesınde yapılan tnatlon yanşlann- da boğularak hayatını kaybeden To- kat bölgesinden Ali Esmer ile Mer- sin bölgesinden Menderes Çoban'uı bir dızi ihmale kurban gıttığı ortaya çıktı. Sadece 750 metrelık yüzme parku- runda kurtarma ekıbinın bulunma- ması, sporculan takıp edecek tekne- nın yakıtının bıtmesı ve GAP Şenlı- ğı kapsamında yer almayan Kahta'da valiliğin ncası üzenne hiçbır altyapı sağlanmaksızın triatlon yanşı düzen- lenmesi ölümlerde rol oynadı. Ayn- ca yanşı feribottan izleyen bır grup görevlinin, boğulmak üzere olan spor- culara müdahale etmekte gecikmesi de dramın boyutlannı büyüttü. Hayatını kaybeden ikı sporcunun yanşlara duatlon diye gelmesı, triat- lon deneyimlennin bulunmaması, buna karşın hıç kımsenın kendileri- ne bu yönde soru sormayıp kontrol yapmadan ölüme göndermelen de bir başka organizasyon eksıklığı ola- rak dikkat çekti. Organızasyonda sporculan yanş mahalline taşımak ve acil durumlarda kullaıulmak üze- re hazır bulundurulan motorlann yak- laşık 5 yıldan bu yana kullanılmama- sı ve yardım gereklı olduğu anda ma- zotlannın bulunmaması ise orgaruzas- yonun bır başka vahim boyutu. Teftiş kurulu görevlendirildi Gençlık ve Spor Genel Müdür Yar- dımcısı Yunus Akgül de, "Gerekli araştırmalan yapmaya başladık. Biz de kenditeftişkurulumuzugörevfen- dirdik. Müfettişlerimizolayyerine gi- dmkgerekuincelemeteriyapaeaklar. Buradasorumlulukfederasyonlarda ve vaüliklerdeAncak. ll GençiikSpor Müdüriüğü'nün de ihmati varsa ge- reken ceza\ı alacaklar" ifadelerini kullandı" dedi Yüzme Federasyonu Başkanı Se- ma Küçüksöz, yarışmalar öncesinde yaptığı araştırmalarda, orada bulunan iki botun da mazotu olmadığı gerek- çesiyle çalıştınlmadığını kaydetti. Küçüksöz, "Oradakileriuyanbm. Ama cevap olarak 'mazorumuz yok çalışnramayız' dediler. Felaketin ge- leceği önceden belliydi. Yanşmalar strasmdada birilerisu kayağıyapıyor- du. Bu nasıl bir mannk, anlamak im- kansız" dedı. Şenlik adı altındayapılan bu yanş- malann maksadıru aşöğuu ifade eden Serrva Küçüksöz, şöyle konuştu: "Ne halktan bir kişi izlemeye ne de yanş- mava katıldL Sadece hakemlerin, fe- derasyon yetküilerinin ve kaühmeı çocuklann bulunduğu bir şenlikolur mu? Kendi kendine şenlik yapılmaz. Okulun açümasına bir gün kala biz 85sporcuyla oradayer aldık. Çocuk- lann gösterdiği fedekârbğuı karşıhğı bu mu olmalıydı? Bu şartlar altında bir daha bu şenüklere katdmamızın imkânı yok. Bu üzünrüyü atlatma- mız kola> obnayacak." Yaptım oldu zihniyetinin sonucu FEVZİ AÇIKALEs Triatlon Federasyonu 2000 yılında ilk kez oluşturulurken. kural gereği atama yoluyla işbaşına geldi. Dönemin Genç- lik ve Spor Genel Müdürü, federasyon başkanı içüı düşündüklen kişinin para- sı(!), bu işlere merakı(!) ve zamanı ol- duğunu ve daha da önemlisi Istanbul medyası tarafindan destek gördüğünü(!) behrtmişti. Türkiye'de ilkkez kurulan fe- derasyonlara başkanlık etmek gibi bir hobisi olan Kıhçoğlu, tahmin edıldiği gıbı federasyon başkanı oldu. 0 ana ka- dar Triatlon sporu ile tanışmamış olan Kılıcoğlu, "Sporu bümediğini ama büen- leretesfimedeceğûü" sö\ leyerek ısterıs- temez bıraz bilgi ve deneyim sahibı olan- lann gönlünü de okşayarak onlan etra- finda topladı ve çahşmaya koyuldu. Dört yühk bırbaşkanlık döneminin aı- dından yenıden seçım günü gelince Kı- hçoğlu, biı hanedanı devam ettirircesi- ne bu kez oğlunu(!) aday gösterdi ve se- çılmesını sağladı. Triatlon sporuna ba- basına olan yakınlığı(!) >r üzünden aşina olanKorhanKıbçoğjhı dört yıllığına baş- kanlığı teslim aldı. Tnatlonda yüzme star- t topluca verildiğı ve ilk anda kargaşa oluştuğu için. mutlaka hem tüplü hem de tüpsüz dalgıçlann yanşı yanş boyunca çok iyı ulemesi gerekiyor. Son üç >ıldırTMOK yenne GSGM ta- rafindan düzenlenen ve "Yurdunherye- rine sporuyayma" tutkusu adı altındapo- htik bu gösteriye dönen şenliklerdeki eşgüdümsüzlük, daha önceki yapılama- yan(!) spor dallannda ortaya çıkmışken, tnatlon yanşmasuıa izin vermek faci- aya çıkanlmış bir davetiye gibiydi. Her spor yanşında umulmadık kazalar ola- bilır ama triatlon yanşında iki triatletin boğularak(!) ölmesi birffajedıdaha doğ- rusu traji-komık bir durumdur. LIÇOĞLU Küçük bir kız aa ve hüzün dolu gözkmle baraj gölüne bakıyor. Bir gün önce yaşanan acmm hâlâ izkrini taşıyan yüreği buruk. thmalin neden olduğu genç ölünikri düşünüyor, yaşanu anlama>a çahşıyor yaş dolu minik gözleriyte. (AA) Boğularak ölen Esmer ve Çoban hn cenazeleri toprağa verildi Aileler yetkilileri suçladıVurtHaberleriServia-11. GAP Spor Şenhkkri kapsamında Adıyaman'ın Kâhta üçesmde düzenlenen tnatlon yanşmasında boğulanyüzücüler AK Esmer (19) ve MenderesÇoban'uı (24) cenazeleri memleketlerinde toprağa verildi. Menderes Çoban ve Ali Esmer'in cesetlerinde yapılan otop- sının ardından düzenlenen raporda spor- culann "suda boğulma" nedeniyle öl- dükleri ıfade edildi. Esmer'in cenazesı dün Şanhurfa'mn Harran ılçesine bağh Bellitaş Köyü'nde agıtlarla karşılandı. Genç sporcunun an- nesı Havva Esmer fenahk geçuirken yakmlan da gözyaşlanna boğuldu. Es- mer'in amcası HaKl Esmer, yeğeninin ölümünde ihmal olduğumı saN'unarak "Kurtarmateknelerinde mazot otmadt- ğıiçinzamanmdamüdahaleyapılmadı- ğnuÖğrendik.Hakkımız)ara>'acağK,>'a- sal yoDara başvnracağız'' dedi. Şanlı- urfa Gençlık ve Spor îl Müdürü Şeref Şeffi ıse olayda ihrnal ohnadığını ıddia ettı. MenderesÇoban'ın cenazesi de Mer- sin'ın Demirtay Mahallesi'ndeki Ab- dülkadir Geylanı Camii'nde kıhnan na- mazın arduıdan Akkent Mezarhğı'nda toprağa venldı. Çoban'm tabutunun üzerine yanşmalarda kazandığı madal- yalar konulurken sporcu arkadaşlan da cenazeyi taşıyan aracı bisikletleriyle takıp etti. Inşaat işçısi baba Nurettin Çoban, 7 çocuğunun enbüyüğü olan Menderes'in ıyi bir vüzücü olduğu- nu belirterek "Oğhımun herhangi bir rahatsızhğı yoktu. Ferdi olarak 4 >ildır bu sporuyapıyordu. Acunızçokbüy-ük. Allah knnse>e böyle acı göstermesin" dedi. TriatlonMersinÜTemsücisıve Ka- file Başkanı Metin Üner ise Çoban'uı Esmer'ikurtarmaya çalışırken boğuldu- ğunu sa\aındu. Kâhta Cumhuriyet Savcılığı da olay- la ilgili sonışturma başlattı. Adıyaman Valisi Halil Işık da yanş öncesinde gü- venlik önlemleri aldıklannı; doktor, sağ- lık personeli ve ambulans görevlendır- diklerini vurguladı. Faturayı suya kesti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Adıyaman Genç- lık ve Spor îl Müdürü Sait Ahmet Bağcı. yaşamını yi- tırenlenn "müli yûzücü ol- madığuu" söyledi. Triatlon Federasyonu Kurucusu ve Asbaşkam HaBl Kıhçoğlu da AB Esmer ile Menderes Çoban'uı "triatlonda milli sporcuotaıadıklaruu,suyun bataklıkolmaihtimali oldu- ğunu" kaydetti. Adıyaman Gençlık ve Spor tl Müdürü Bağcı. tek- nik olarak hıçbir eksiklik bulunmadığuıı söyledi. Triatlon Federasyonu Asbaşkam Kıhçoğlu ıse her türlü önlemin alınmasma karşuı 8 sporcunun bogulma tehlikesı geçudığim belirt- tı. "Suda herhangi bir ola- ğanüstü durum olup ouna- dıgı ihtimauni gündemimi- ze aldık, bu araşnrünor. Bir şeküde alaboraya da suyun bir kısmının bataldıkohna- a gibi ihtimaller var" dıyen Kıhçoğlu, dalgıçlann bu ve benzeri ihtimallen araştu-- dığuu kaydetti. Kıhçoğlu, "YüzmeAÖa- ma FederasyonuBaşkanıSe- ma Küçüksöz'ün yaptığı açıklamalarda gerçegi yan- sıtmamaktadır. Kurtarma botunun motoru ohnadıgL mazotu obnadığıgibikkfialar doğru değüdir" dedi. DUZYAZI ORHAN BtRGİT Bay Müfteri! Cumhuriyet okurlan, Fehmi Koru ya da Taha Kı- vanç'ı Sevgilı Uğur Mumcu'nun yazılarından tanırtar. Koru. ıkinci kimliği ile birkaç gün önce, "6-7 Eyiül'de ne oldu" sorusunun yanrtlannı araştınrken benden de sözetti. Soz etmekle kalmadı. 0 "çapulculuk eytemi"nin önde gelen isimlerinden olduğumu yazmaya kalkıştı. Adım üstünde 6-7 Eylul 1955, hem de 4 Aralık 1945, yani Tan Matbaası olaylan ile ilgili olarak bu kadar id- dialı bir biçimde komplo teorileri düzmek isterken öte yandan anılanmı yazmamı merakla beklediğini de söy- lüyor. önce, o merakı gidereyim ve yazmam için dua et- mesine gerek olmadığını da belirteyim. Yaşadığım ve her sanıyesinin hesabınt alın açıklığı ile vereceğim ya- nm yuzyıllık bir dönemi iki ciltte toplayan anılarımın bi- rincı kitabı, basılmak için "Doğan K/fap"ta sıra bekli- yor. Yayınevinin sorumlulan, umanm Taha Kıvanç'tan gelen dualı beklentiyı dikkate alarak "Evvel Zaman lçinde"nin baskısını öne çekerter. Bu köşenin babamdan kalan bir "mal" olmadığını çok iyi bilecek kadar kıdemi ve deneyimi olan bir ga- zeteci olduğum için, zorda kalmadıkça kendimden söz etmek istemem. Fakat Kıvanç, adeta avuç açtı. Dahası, kendisinden bu tür davranş bektemedtğim genç yazar dostum, Can Dündar da "Miiliyet"te onu izle- meye kalkıştı. • Önce okurlardan özür dilemeliyim Okuyucum beni, yanm yuzyıllık bir gazeteci ve si- yaset adamı olarak mı anımsasın? Yoksa çapulculuk eylemlerinin müzmin bır sabıkalısı olmasına karşın bu ilerlemış yaşında çevresine ahkâm kesmekten çekin- meyen bir haddini bilmez mi? Bu ıkılemi açığa kavuşturmalıyım. 0 son karan vermest için, okurdan özür dileyerek bugun ve yannki "Düzyazı "lan iftiractyayanıta ayıımak zorunda kaldım. Yenı Şafak yazan, 7 Eylül günü başlayan ve üç gün süren bir dızi yazının ikı bölümünü ayırmış bana. Kem söz sahibinindir özdeyişinı anımsatarak, Koaı ya da Kıvanç'tan -neyin nesı ise- bir alıntı ile başlamalıyım: "Orhan Birgrt 50. yıldönûmü vesilesiyle gündeme fırtayan '6-7 Eylül Olaylan' olarak tarihe geçmiş ça- pulculuk eyleminin önde gelen isimlerindendi. CHay- larbazı insanlan bulurya. Orhan Birgit'in adı, aralık ayında 60'ncı yıktönümü kutlanacak Tan Matbaası Bas- kını' adlı bir başka çapulculuk eyleminde de geçer. Her iki olayla ilgili yargtlanan tek isim, 1965'te millet- vekili seçilip 1980'e kadar birkaç kez bakanlık yap- mış olan CHP'li politikactdır," Adının altında "Aydınlık Türkiyenin Habercisi" ya- zısı olan Yeni Şafak'ın yazannın birden yargıç cüppe- sini sırtına geçirerek hakkımda bir değil, iki çapulcu- luk olayının eylemcisi suçlaması yapması için bir şey- ler bilmesi gerekmez mi? Yazılannı okursanız ne denli boş atıp dolu tutma ça- basında olduğunu görürsünüz Fehmi Taha'nın! önce alıntı yaptığım o beş satırlık paragraftaki yalanlannı dü- zettmeliyim. 6-7 Eylül 1955 olayında "çapulculuk ey- lemi" savı ile değil, dönemin ulusal basını ile gençiik örgütlerinin Kıbns'taki soydaşlanmızın haklannı iç ve dış kamuoyuna belletmek amacıyla oluşturduğu Kıb- ns Türk'tür Cemiyeti'nde Yeni Sabah gazetesinin tem- silcisi olarak seçimle görev aldığım nedeniyle yargı- landım. Ve Istanbul Sıkıyönetim Mahkemesi'nde baş- layan, 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde sonuçlanan da- vadan aklanarak çıktım. Tan Matbaası baskınının üzerinden 4 Aralık 2005'te 60 yıl geçmiş olacak. Yeni Şafak'ta iki köşeye birden düşüncelerini aktaracak kadar birikim sahibi olduğu anlaşılan Taha Fehmi'nin gazetesindeki gücünü anla- mak için künyede adının aynca "genel yayın danış- manı" olarak yer aldığını da bilir misiniz?.. Böylesine binkım sahibi bir kişi, sonunda gerçek- ten çapulculann eline geçmiş bir protesto mitinginin 60. yıldönümünü "kutlanacak" nitelikte bir olay gibi görmeye kalkışıyor. Gazetesi de bu cehaletine yatak- lık edıyor! Ben o olayda yargılanmak şöyle dursun, polis tara- findan sorguya bile çekilmedim. Niçin yargılanacak- tım ki?.. 18 yaşındayım ve Istanbul'a geleli ikı ay ka- dar olmuş. Hukuk Fakültesi'nin birinci sınıfındaydım. O sabah 'Anayasa Dersi'ne giren bir son sınıf öğren- cisi, büyük amfıdeki öğrencilere Hüseyin Cahit Yal- çın'ın, "Kalkın Ey Ehli Vatan" adlı başyazısını okuya- rak Beyazıt alanındaki mıtinge çağırdı. Ben de giden- ler arasındaydım. Bu protesto gösterisinin öncüleri arasında olduğu- mu yazıp söyleyenler, aynı meslekte daha sonra ya- kın dost olarak çalıştığım kimi gazetecilerdi. Benim ilerieyen yıllarda politikada da isim yapmamın bu yan- lış gözlemin gerçek nedeni olduğunu, rahmetli arka- daşım Uğur Mumcu'ya anlattım. Uğur da "4O'U yıl- lann Cadi Kazanı" adlı kitabında o anlattıklanma yer verdi. Cumhuriyefte kapı yoldaşım Sayın Server Ta- nilli de, o yanılgılı suçlamaya, 10 Aralık 1999 günkü köşesinde yer vermişti. Gönderdiğim düzeltme yanı- tını, dürüst bir gazeteciye yakışır şekilde 1? Aralık 1999 günkü köşesinde ilerti. Taha Kıvanç, SayınTanilli'nin ilkyazısını iftirasınada- yanak yaparken, benim yanıtıma yer vermek dürüst- lüğünü esirgiyor. Bazı meslektaşlarımın, neden kendisi için "Liboş" dediklerini bilemediğim bu müfteıiye vereceğim ya- nıtlan yann sürdüreceğim. ENTERNET / MEHMET SUCU mehmet@ cumhuriyet.com.tr CeBIT Bilişim Euroasia sonunda bitti. Yaklaşık 150 bin kişinin gezdiği fuarda 10 bin 892 katılım- cı şirket temsilcisi yeni üriin ve hizmetlerini tanrt- tı. TUYAP Beylikdüzü Fuar ve Kongre Merke- zi'nde, 6-11 Eylül 2005 tarihleri arasında düzen- lenen CeBIT Bilişim Euroasia'yı, ağırtıklı olarak şir- ketlerin üst ve orta düzey yöneticileri ve yeni giri- Şimcilerziyaret etti. TÜBİTAK şemsiyesi altında 40 üniversite ile 33 kamu kuruluşunun kendi uygula- malarına ilişkin sunumlanna sahne olan CeBIT Bi- lişim Euroasia'da, toplamda 124 proje sunuşu ve ziyaretçiler için hazıtianmış 37 özel seminer ger- çekleştirildi. Fuann hemen yanında ise medyanın pek de fazla ilgi göstermediği bir başka etkinlik daha var- dı. Fuarla iç içe gerçekleştirilen Bilişim Zirvesi'05 ve Forum(?< Bilişim adlı toplantılarzincirinde, bu alan- daTürkiye'nin önemlı isimleri konuştu ve gelece- ğe ilişkin görüşlerini paylaştı. Yine aynı tarihlerde Türkiye Bilişim Derneği (TBD), Türkiye Bilişim Vakfı ve TÜBİSAD üyelerin- den ûluşan e-Dönüşüm Türkiye lcra Kurulu STK CeBIT'ten Bilişim Srvesine Izleme Komitesi, her yıl hazıriadığı rapoıiann ikin- cisini yayımladı. Raporun başlangıcında, geçen yıl- ki raporda yer verilen konulann durumu ele alını- yor. Rapor özetle şu ifadelere yer veriyor. "e-Dönüşüm Türkiye /cra Kurulu Yönetsel Ya- pı/anmas/" ana başlığı altında, lcra Kurulu'nda si- vil toplum kuruluşlannın temsil edilmesinin çok önemli bir adım olduğuna, ancak bu kuruluşlann karar veıme mekanizmalarına katılamadığına dik- kat çekiliyor. Raporun "Kısa Dönem Eylem Planı (KDEP) ile İlgili Yaklaşım" başlığı altında planın değiştirilmez- liğinin sorun yarattığı belirtiliyor. Raporun ana başlıklanndan ikincisi "Genel Bi- lişim Politikalan" adım taşıyor. Bu başlık altında- ki ilk bölüm ise yazılım konusunu ele alıyor. Yapı- lan değerlendirmede, "Yazılım alanında yapılma- sı gereken konulann tamamı [teknoparkiann ku- ruluş esaslanna göre çalışmalan ve yönetmelik- lehnin değiştirilmesi, bannma maliyetlerinin dü- şürülmesi, STK'lerin teknopark işletiminde etkin hale getihlmesi, d/ş t/caret ve dış ülkelerde pa- zar/ama konulanna ağırlık ve destek venlmesi, ni- telikli uygun maliyetli işgûcü yetiştirilmesi, vb.) kamudaki ilgili birimlerin etkin karar almasını ge- rektirdiği için, daha fazla vakit kaybetmemek ge- rekmektedir" deniyor. Ulusal bilgi toplumu stratejisi uzlaşmayla hazırianmalı Ulusal bilgi toplumu stratejisine de değinilen raporda konuyla ilgili olarak şöyle deniyor "Bilgi toplumu ve bilgi ekonomisinin geliştirilmesine yönelik bir strateji olmaksızm yürütülen e-dönü- şüm çalışmalannın tutarlıhk, doiayısıyla da sürek- lilik içermeyeceği açıktır. Nitekim, KDEP eylemleri halihazırda birbihyle ilişkisiz olarakyürütülen eylemlerin sıralanmasın- dan ibarettir ve tutarlı bir dönüşüm hamlesi ya- ratacak ivmeyi sağlayamamıştır." Raporda, ulusal stratejinin geliştirilmesindeki merkezı planlama kontrolünde kamu önceliğinin yarattığı dengesizliğin giderilerek çalışmalann, il- gili tüm aktörlerin karar süreçlerine katılabileceği biryönetişim sürecinde, konsensüs aranarak ge- liştirilmesi, bunun için de Kurul'da acilen karar alınması ve strateji oluşturma sürecinin bu kara- ra göre yenıden tasarlanması önerisinde bulunu- luyor. Teknoparkve teknoloji bölgelerine yönelik yak- laşımlar raporun bir diğer konusunu oluşturuyor. Teknoparkiann kuruluş amacının üniversite, sana- yi ve teknoloji şirketlerinin üretime yönelik çalış- malannı güçlendirmek olduğu ifade edilen rapor- da konu ile ilgili olarak şu ifadelere yer veriliyor. "Özellikle stratejik bir sektör olarak algılanmasını istediğimiz yazılıma yönelik destekler ve iyileştir- melersonuçlanmadan, bu bölgelerin başka işlev- ler için de kullanılması acelecilik ve yine belirsiz- liklere yol açacaktır." Faks: 0 212 677 08 21 obirgitfS e-kolay.net E DEDİLER? Altyapı eksik TOGAY BAYATU: (Türkiye Milli Olimpiyat Ko- mitesi Başkanı): Boğazıçi Yüzme Yanşlan'nı düzenlerken 20 tane bot bu işle ilgüeniyor. Saglık ekipleri de her an yanşanlann yüzüp yüzmedikle- rini kontrol ediyor. Lısans kontroUerinin mutlaka yapıhyor ohnası lazım. Hatayı yapan organizas- yon komitesi. Federasyonun denetlemesi lazun. Bu yanş zaten aslında GAP'a dahil degil. Adıya- man Valiliği'nin ısran üzerine organize edihyor. HALUK TOYGARU (Yüzme Federasyonu Es- ki Başkanı): Böyle bir organizasyon yapıyorsa- nız gereklı altyapısını da sağlamanız gerekli. Bu olay içın neler gerekiyorsa onlan yerine getir- mek durumundasuuz. Kurtancılık yapacak mo- torun mazotunun oknaması büyük tedbirsizlik. Şu anda başta olan spor yönetimi suf GAP Sen-^ hkleri yapılsın diye organizasyon yapıyorlar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle