Katalog

SAYFA CUMHURİYET 29 TEMMUZ 2005 CUMA 14 KULTUR kultur@cumhuriyet.com.tr Yargıtay Genel Kurulu, korsan yaymcılık konusunda 'örnek karar' aldı Hetkesşikâyet edebilecekANKARA (ANKA) - Yargıtay Ceza Genel Kurulu, korsan kitap satan kişi- lerin, yayınevi veya yazann şikâyeti ol- madan da yargılanabileceğine hükmet- ti. Yargıtay, korsan yayıncılığa darbe vuran bir karar aldı. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun, hâ- kimler için önıek niteliğindeki karan- na göre, korsan kitap satan kişiler, ya- yınevi veya yazann şikâyeti ol- madan da yargılanabilecekler. ^~~~ Geçen yıl yapılan ihbar üzeri- ne, bir matbaa ve araçta yapı- lan aramalarda, Cezmi Ersöz ün "tçime Gir Ama Sigaranı Sön- dûrme" ve "Yfaıe SeninJe Gel- di Hayat" adlı yapıtlannın da bulunduğu 5 bin 425 kitap ele geçirildi. Kitaplar, yayınevinin adıyla, dağıtım merkezinin ad- ~ " ^ resiyle, kapaklanyla asıllan- nın aynısıydı. Yalnız üzerlerinde band- rol bulunmuyordu. örnek dava sonuçlandı Ankara Başsavcılıgı, Fikri ve Sınaı Haklar Mahkemesi'nde, sanıklar hak- kında dava açtı. Yargılama sonunda, matbaayı işleten, aracı kullanan sanık- lar Mehmet Özmen, Eyiem Kavas ve Özlem Ahcı, 2 yıl ağır hapis cezasına mahkûm oldu. Sanıklara 60 milyar li- ra da para cezası kesildi. Mahkeme, sa- nıklara. "dava açıiması şikâyete bağlı olmayan" Fikri ve Sınai Haklar Yasa- sı'nın 81 'nci maddesıne göre ceza ver- di. Oysa şimdiye kadar bu madde, sah- te bandrol lcullanan veya bandrolü sah- • Yargıtay Ceza GeneJ Kurulu, korsan kitap satan kişilerin, yayınevi veya yazann şikâyeti olmadan da yargılanabileceği üzerine hâkimler için örnek niteliğinde bir karar aldı. verdi. Yargıtay Başsavcılığı ise "uygu- lamada birlik sağlanmasr için, oyçok- luğuyla alınan bu karara itiraz etti. fti- raz üzerine dosya Yargıtay Ceza Genel Kurulu'na taşındı. Genel Kurul, ikı top- lantı sonunda, yerel mahkeme ve daire- nin kararlannı yerinde buldu. Ceza Ge- nel Kurulu'nun karan ile şimdiye ka- dar süren uygulama da değişti. Korsan kitap nedeniyle gelirleri dü- """"~~" şen yayınevleri, avukat gö- revlendirerek toplu korsan ki- tap satışı tespiti yapmaya ça- lışıyor ve sadece tespit ede- bıldikleri hakkmda şikâyette bulunuyorlardı. -.„ Korsana darbe te belgelerle alan yayıncılar için uygu- lanıyordu. Bu nedenle de yasanın bu hükmünün uygulanması için yayıncının veya yazann şikâyeti gerekmiyordu. Karann temyiz edilmesi üzerine, dos- yayı inceleyen Yargıtay 7'nci Ceza Da- iresi, "Korsan kitap basıp dağıtanlara yazann veya yayınevinin şikâyeti olma- dan da ceza verflebilir" şeklinde karar ~ ~ ^ ~ Yargıtay karan ile korsan kitap basılıp dağıtıldığını, hat- ta bunlann sokakta satıldıgıru gören va- tandaşlann şikâyeti üzerine de basım ve- ya satışı yapan kişiler hâkim karşısına çıkanlabilecek. Yine şimdiye kadar olan uygulamaya göre belediye zabıtalan sa- tılan korsan kitaplan toplamakla yeti- niyor, yazann veya yayınevinin şikâ- yeti olmadığı için de satışı yapanlar hakkında yasal süreç başlatılamıyordu. Yaymcı ve yazarlar karardan hoşnut: 'Uygulanırsa sonuç verirKültür Servisi - Yargıtay Genel Kurulu'nun korsan yayıncılann, yaymcı ya da yazarın şikâyeti olmadan da cezalandınlabileceği yolundaki karan konusunda yazar ve yayıncı öıgütlerinin temsilciJeri ile yazarlara görüşlerini sorduk. ENVER ERCAN (Türkiye Yazarlar Sendi- kası Başkanı) - Bu olumlu bir gelışme. Kor- san kitap basımının engellenebılmesı için ya- zar ve yayıncının yanı sıra okurun da duyarlı davîanması gerekir. Hatta en baştan okurun bu- nu bir haysiyet meselesi olarak görmesi gere- kir. Şimdi bu yasa okurun korsan yayıncılığa karşı sergileyeceği tavnn önünü açmış oldu. TYS adına umutluyum. TUÖRUL PAŞAOÖLU (EdebKatfiim Eser- leri Sahipleri Meslek Birligi V önetitn Kurulu Üyesi) - 4 Mart'ta yapılan son yasa değişikli- ğiyle açık alanlarda (iskele, meydan, ana cad- de üzerinde) her tür kültür ürününün satılma- sı yasaklandı. Bu sadece kitabı değil müzik ve film CD'si ile VCD'yi de kapsıyor. Burada önemli olan şey bandrolün olup olmaması. Kitabın yasal ya da korsan olarak işportada sa- tılması yasak. Bu kamu suçu oluşturuyor; ya- ni herhangi bir şikâyet olmaksızın güvenlik kuv- vetlerinin ya da zabıtanın müdahale etmesi gerekiyor. Bununla ilgili bir idari para cezası var. Bu mahkemeye intikal ettikten sonra ora- daki ürünler bandrollü veya bandrolsüzse bu- nunla ilgili de iki yıl hapis cezası var. Geçmiş- te bu şikâyete bağlı bir suçtu. Yayıncılann ve meslek birliklerinin şikâyeti gerekiyordu. Bu karar zaten vardı ama uygulanmıyor. Eldeki yasalar sokaktaki korsan satışını engelleme- ye yeterli, önemli olan güvenlik güçlerinin bunlan uygulayabilmeleri. CEM MUMCU (Yazar- Okuyan Us Yayın- olumlu bir şey. Mahkemelerin öngördügü yük- lan Genel Yaym Yönetmeni) - Sevmdırici bir sek cezalar var, fakat bunlar uygulanmıyor. Ne- şey. Benim çok fazla korsan kıtaplanm dola- den? Korsancılık hırsıziıkla eşdeğerde tutul- şıyorveyapacak bir şey olmadığı için r 7T y ması gereken bir şey. Denetimın olma- durumukabulIeniyorum.Ensonki- ' I ) , , Ş ması çok kötü. Yeni yasa uygulanırsa bu I herkes için çok lyı olacak. FERİDUN ANDAÇ (Dünya Kilapla- n Yayın Yönetmeni/Yazar) - Korsan kitap ^atanlann, dolayısıyla üretip piyasaya sürenlerin yazann veya yayınevinin şi- kâyeti olmadan yargılanabilmesi yö- tapçıda kendi kitabımın bandrollü korsanını buldum. Bazı yayınevleri Kültür Bakanlığı'ndan basacaklan kitaplar için bandrol alıyor ve aldık- lan bandrolleri çok satan kitaplann sahtelerini basıp onlan orada kulla- nıyorlar. Bazı kitaplann korsan bas- kılan orijinal kitaptan daha pahalı- ya veya aynı fiyata satılıyor. Korsa- na çözüm bulunursa kitap fiyatlanrun düşeceeinı düşünüyorum. HASAN ÖZTOPRAK (Yazar- tnküap Yayınlan Editörü) - Zabıta sokakta satış yapılmasını yasakla- mıştı. Tezgâhta satılan kitaba zabıta müdahale etmiyor. Buna da beledi- yeler izin vermedi. Korsan kitaplar için 'Kültür hizmeti yapıyor' dendi. Yeni düzenlemeyle bırlikte eğer za- bıta korsancının kıtaplanna el koy- duğu zaman dunım adliyeye intikal edebilecekse bu olumlu bir şey. Da- ha önce korsan depolanna baskın ya- pıldığı zaman orada başka yayınev- lerinin de kitaplan çıktığında şikâyet eden yayınevinin kitaplan için bir şeyler yapılabiliyordu ama depoda bulunan diğer yayıne\ine ait kıtap- lar için bir şey yapılmıyordu. Gerekçe olarak da diğer yayınevlerinin yetkililerinin ora- da olmaması gösteriliyordu. Yeni düzenleme- de bu sorunlar ortadan kalkacaksa bu çok nünde alınan karar olumlu. Ama bu ko- nunun sorunun şu yanı çok daha önemli bence; bu kitaplann satıldıklan yerleri de- netleyen yerel yönetimlerin buradaki iş- levı ne olacak? Buna bir yanıt getiriyor mu alınan karar? Eğer siz yeterli kararlı de- netim yapamıyorsanız, bir anlamı yok. Sonra bu denetimi yapanlann da bu yön- de yetışmiş kişiler olması gerekir. Geç- mişte Kadıköy Belediyesi, korsan olarak topladığı Jdtapİan "sosyal betediyecilik''(!) yapıyoruz diyerek götürüp cezaevlerine verdı! Böylesi bir mantığı güdenlerin eli- ne bıraktığınız işin adı; kediye ciğeri emanet etmektir. Konunun üç boyutu var: Yerel yönetimlerin bu konuda yet- ki denerim ağının biçimlendırilmesi, hu- kuksal sürecin nasıl ve ne yönde sürdü- rülebileceğinin açıklanması. telif hakla- nnın yeniden gözden geçınlmesi... Böylesi bir yaklaşımın tanımı, görev ve yetkileri ıyice belirlenmedikten; Telif Haklan Yasası'na bir cezai hüküm konma- dıktan sonra bunun önünün alınabileceğini sanmıyorum. Sorun yalnızca kitapta da değil. DVD, VCD, CD'lerde de aynı şey yaşanmak- ta. Sinema, müzik sektörünün de bundan bi- zar olduğu bilinir. Bence, yasanın çıkması ve- ya belli bir karann alınması çok da önemli de- ğil. Biz yayıncılan/yazarlan ilgilendıren so- nuçtur. Bu sonuca gidecek yollann kimler ta- rafından, nasıl izlenip denetlendiğidir. Asıl eksiklığimiz budur... TURCAY FİŞEKÇİ (Yazar) - Korsan kı tapla ilgili bugüne dek atılan adımlar, bu ko- nuda hiçbir olumlu gelişme sağlayamadı. Korsan yayıncılık, yayıncılık sektörünü bo- gup yok ermeye, yayın alanının dengelerini bozmaya giderek daha da yakın. Getırilecek yeni yasal önlemlerin de bu süreci durdura- bileceğini, daha güçlü yaptınmlar sağlaya- bileceğini. yayıncılann derdıne derman ola- bileceğini sanmıyorum. Sorun ülke genelin- deki kayıt dışı ekonominin bir parçasıdır. Matbaalar faturasız kitap basabildiği, yayın- cılar, dağıtıcılar, kitapçılar, faturasız-fişsiz sa- tış yapabildiği sürece korsanı önlemek müm- kün olmayacaktır. ERDAL ÖZ (Can Ya>ınlan) - Bu konuda- ki en büyük sıkıntımız korsan kitap basan ve satan kişilerin işledikleri suçun 'şikâyete bağ- hsuç' olmasıydı. Yargıtay'ın bu örnek kara- n zaten bu konuyu ciddiye almayan, alama- yan, yargı temsilcilerine de bir uyan niteli- ğindedir. CEZMİ ERSÖZ (Yazar) - Çok iyi bir ge- lişme. Sevindim. Yeniden, eskisi gibi olma- sa bile büyük şehirlerde korsan kitap tez- gâhlannm akşam saatlerinde kurulduğunu duydum. Bu kararla birlikte karar verecek mercilerin çok dürüst davranmalan gereki- yor. Öncelikle rüşvet olayının ortadan kalk- ması gerekiyor. YAZIODASI SELtM tLERİ Estetih (2) 0 günlerin ünlü Hayat mecmuası hemen her hafta Dior'un defilelerinden fotoğraflar yayımlarken; kom- şumuz terzi Melahat Hanım, yıllaröncesinin moda der- gilerinden patronlar çıkarmaya çalışırdı. Sevgili komşumuz Melahat Hanım'ın, yılı, mevsimi geçmiş, sayfa uçlan kıvnk, yıpranmış, yabancı moda dergilerinden patron çıkanp diktiği hanım giysilerinin estetikle ilintisi olabilir miydi? Estetikle ilintiyi bilemem ama, gizli bir şiir söz ko- nusuydu. Bu giysiler annemin, komşu hanımlann bedenleri- ne bir türlü oturmaz, ya bol, ya dar gelirdi. Ben anne- mi yeni giysileri içinde yine de çok güzel görürdüm. Yıllar sonra, Gombrich'in Sanatın Öyküsü kitabtn- da şunlan okudum, içim sızladı: "Rubens, küçük oğlunun resmini yaparken oğlu- nun gûzelliğiyle övünç duyuyordu ve ona bizim de hay- ran kalmamızı istiyordu. Ama hoşa giden ve etkileyi- ci konulara duyulan bu eğilim, eğerbizi, daha az çe- kici konulan yadsımaya sürüklerse, bu dunım, ger- çekten önümüzü kapatabilir. Büyük Alman ressamı Albrecht Dürer de annesi- nin resmini, kuşkusuzRubens'in tombulyavrucuğu- na duyduğu eş birsevgiyle çizmiştir. Yaşlı kadının ve onun eriyip gitmekte olan yaşamının gerçekçi çizimi, bizi belki etkileyip itebilir ama, bu ilk tiksinti duygu- sunu yendiğimiz takdirde, resim yeterince katkıda bulunacaktır bize, çünkü Dürer'in bu çizimi, acıma- sız içtenliğiyle görkemli biryapıttır." (Bedrettin Cö- mert çevirisi.) Melahat Hanım'ın diktiği giysilerin annemi niye gö- zelleştirdiğini biliyordum artık. Hayatımızda estetik belki de birtakım yıpranmış gü- zelliklerle özdeşlik kurabiliyordu... Halide Edib'in okul kitaplanna geçmiş Sinekli Bak- kal Sokağı tasviri, o, salkımlı, küpeçiçekli, çeşmeli, ca- mili, sokak çocuklu tasvir çok hoşuma gider Yalnız- ca bu tasvirden yola çıkarak Istanbul'a özgü kent es- tetiğinden konuşabiliriz. Aynı yazar, değişen kent estetiği karşısındaki yılgın- iığını, yıllar sonra, Akile Hanım Sokağı'nda acı yakın- malaria dile getirecektir. Istanbul'un tarihi silueti bile değişmekte, her şey Amerikan modalannın tutsağı ol- maktadır. Bir şehrin bize sunduğu güzelduyuyu nerede, nasıl yitiriyorduk? Çocukken, her işitişte ürperdiğim sokak adlan var- dı: Kadife Sokak, Akasya Sokağı, Çamlık Çıkmazı, Konca Gül Araiığı... Sonra, tenha Kısıklı'daki birbostan "GülseverBos- tan" diye anılırdı. 0 kadar hoşuma giderdi ki, bu anı- şı o kadar çok severdim ki, kendimi tutamaz, ellerimi çırpardım. Mevsimlik bitkilerle donanmış Gülsever Bostan'da bir gül ağaççığı varlığını hâlâ koruyordu. Çiçeklerini açı- şı handiyse törensi bir anlama dönüşmüştü. "Gülse- ver Bostan'ın gülleriyine açmış..." Haberi alanlar hiç üşenmeyip bostana, çiçekleri görmeye giderlerdi. Kadıköyü'ndeki Kadife Sokak'ı da çok severdim. Ora- da, Dürer'in annesini çağnştınryaşlı büyüklerimizotu- rurlardı. Tahtalan karaımış güzel ahşap evleri, sardunyala- nn açtığı toprak saksılan nice zamanlar var ki haya- tımdan kopmuş, çıkıp gitmiş görüyorum. Şehrin an- cak fakir semtlerinde, o da tek tük, yine öyle, eskisi gibi alçakgönüllü, çelebi. Büyüyen, sözüm ona yenilenen şehir ise bana hep, Necatigil'in eşsiz şiirini, "Panik"\ hatırlatıyor. 1950'lerin Istanbul'undaki estetik, şüphesiz, kınk dökük bir estetikti. Ama biz ondan doğup onunla bes- lenerek büyüdük. Kınk dökük bir şeyler yazdık. Şimdiyse, "Panik'teki dehşet zehirliyor. Öneriler Kitap/Ay'a Seyahat, Gökhan Akçura, Everest Yayın- lan, 2005. (Akçura'nın bütün yaprtlan gibi zevkle oku- nuyor.) 0J Arkın Allen Buz Yaz'da • Kültür Servisi - DJ Arkın Allen, davulda Scott Russell, vurmalıda Hüseyin Ceylan'dan oluşan 'DJ Arkın Allen Drum Trio' yaz turnesinın son ayağında Istanbul'da Buz Yaz'da. Değişık türdeki müzikleri bir araya getirmesiyle büyük ün kazanan DJ Arkın Allen Drum Trio pikaplann sözünü canlı \Tirmali şovuyla birleştinyor. Başta Montreux Jazz Festivali olmak üzere dünyanın en önemli festivallerinde çalmış olan Arken, 'Club Global' ve 'Ortadoğu- Kuzey Afrika' dallannda 'BBC Radio 3 Ödülleri'ne 2 kez aday gösterilmişti. Yann yapılacak gösterinin bilet fiyatı 30 YTL. Jürı Başkanı Turhan Selçuk Gürbüz Doğan Ekşioğlu Miroslavv Hajnos Vladimir Kazanevdcy Salih Memecan JuriOchakov5*y MetinPeker TonguçYaşar D i ^ o Herrera Yayo arîfcâtürler yanşıyor! jûn buluşuyor! 2TIMTERNATIOHAL btarfcu) B%Oqehir Beteciiyesi Yerebatan Samıa Çık^ı Suit&nahmet btanbui T: 0(212) 513 6061 F: 0(212)527 2618 karikaturculerdemegt©ttnetnettr Tefcüffian Ceyu$rurxey FATfH 3. SULH HUKUK MAHKEMESİ SATIŞ MEMURLUĞU'NDAN GAYRİMENKUL SATLŞ İLANI Dosya No: 2005 5 Satış Fatih ilçesı, Kasım Günani Mahallesi, Paşa Hamamı mevkiınde bulunan 297 pafta. 1843 ada, 20 parsel sayılı 324.00 m2 miktariı kargır apartmanın 60 912 arsa paylı 3. kat 17 no'lu daıremn tamamı ızale-ı şüvu ve açık artırma ile satışı yapılacaktır. Tapu kaydı: Satışa konu daire verasete ıştırak olarak Suzan Yaacıoğlu \e Şerafettın Kuru adlanna kayıtlı olduğu, kaydında Zeytınbumu 1. lcra Müdürlüğü'nün 2001 2080 sayılı dosyasında Şerafettın Kunı hıssesi üzerinde hacız oldu|u görülmüştür. îmar Dururau: Fatih Belediyesi Imar Nfüdürlüğü'nün 16.6.2005 tarih ve 3867 sayılı >azılan ile satışa konu 20 parsel sayılı yer, tstanbul 1 No'lu Kültür ve Tabıat Varlıklannı Koruma Kurulu'nun 26.1.2005 tarih se 402 sayılı karan ile onaylanan, 21.5.2005 tasdık tanhJi 1 1000 ölçeklı Fatih Koruma amaçlı ımar planında. 3. derece koruma bölgesınde ıskan sahasında kalmakta olup H=9.50 mt. ırtıfa aldığı, Işlem dosyasında kısmı 2. bodrum, 1 bodrum + zemin + 3 normal + 1 teras kattan ibaret binaya aıt 1985 A-218 tanh sayılı yapı kullanma ızın belgesının mevcut olduğıu bıldırilmjştir. Halihazır dunımu: Satışa konu taşınmaz, Fatih Kasım Günani Mahallesi, Paşa Hamanu Sokağı ile Hasan Hüseyin Yokuşu So- kağı'tun kesıştiği köşe başında bulunan 20 kapı numaralı 2 bodrum. zemın, 3 normal kat. çekme katlı betonarme karkas tarzda ya- pılmış apartmanın. gınş kapısı paşa hamamı sokağında yapılmış binanın 3. normal katında, 17 kapı no'lu daire olduğu, daıre gınşte antre. hol, salon, kondor. 2 oda, banyo, WC, balkon, mutfak bölümlerinden oluştuğu, salon \e oda zemınleri marley, ıslak bölümler karo mozaık döşelidır. Banyo duvarlan 10 sıra, W'C duvarlan 8 sıra, mutfak tezgah üzen fayans kaplı olduğu, daırenin pencerelen çıft camlı P\'C doğramadan yapılmış, dış kapısı çelik kapı olan daırenin 78.00 m2 kullanım alanlı olduğu, elektnğı ve suyu mevcut, soba ile ısmldığı, doğalgaz harn kapıya çekılnuş ancak daireye baglantı yapıimamıştır. Muhammen bedeli: Satışa konu taşınmazın bulunduğu mevkıi. ımar durumu, ulaşım durumu, meskûn ve işyerlen olan bağlan- tısı. cnarda emsal oluşturulabılecek emlak alım-satım rayıçlen. yıpranma payı, kira getınsı, kullanılan malzeme ve işçilık nazara alındığında serbest pıyasa şartlanna göre 24.6.2005 tarihi ıtibanyle 60.000,00 YTL değer konulmuştur. Artırma zamanı ve yeri: Ük açık artırma Faüh 1. Sulh Hukuk Mahkemesı dunışma salonunda 26.09.2005 günü saat 14.00'ten 14.15'e kadar vapılacaktır. tlk açık artırmada teklıf edılen bedel. muhammen değerm 0 o60ını bulmadığr takdırde en çok artıranın taahhüdü baki kalmak kaydıyla artırma on gün uzatılarak a>™ yerde 06.10.2005 günü aynı saatlerde artırması >apılacaktır. Artırma şartnamesı 16.09.2005 gününden ıtıbaren açık olup, masraf venldiğinde ısteyene posta ile gönderilecektir Ikıncı açık artırmada en çok artırana ıhalesi yapılacaktır. Ajıcak artırma bedelının muhammen değerinın o o40'ını bulması ve satış ısteyenın alacağına rüçharu olan alacaklann toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çe\ irme ve paylaştırma masraflarını geçmesı lazımdır. Böyle bedelle ahcı çıkmazsa satış duşecektır Artırmaya iştirak edeceklenn tahmın edilen kıymetın %20"sı nispetmde pey akçesi ve>a bu mıktar kadar mıilı bir bankanm temı- nat mektubunu vermelen lazımdır. Satış peşın para iledır. Ahcı talep ettığınde 10 günü geçmemek üzere satış memuru tarafından mehılvenlebilir. Ga\Tİmenkul kendisıne ıhale edılen kişı, peşınen \eya mehıl \erildiği takdırde, verilen mehil içerisinde ihale bedeuni ödemezse namına yapılan ıhale fesholunarak, ttK'nun 133. maddesi hükmü uvgulanır. thaleye katılıp daha sonra ihale bedelını >atırmamak suretiyle ılialemn feshıne sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri tekJif ettikleri bedel ile son ıhale bedeli arasmdakı farktan ve diğer zararlardan ve aynca temerrüt faizlerinden müteselsilen mesul olacaklardır. Ihale farkı ve temerrüt faızı aynca hükme hacet kalmaksızm daıremızse tahsıl olunacak, bu fark varsa öncelikle temınat bedehnden alınacaktır Ihale damga \ergisi, emiak alım tapu harcı, %1 KD\', tahlıye ve teslim masraflan alıcıya aıt olup. diğer ilışkiler satış bedelinden karşılanacaktır Jpotek sahibı alacaklann. ilgihlenn ve ırtıfak hakkı sahıplennın haklannı, faız ve masrafa dahıl olan ıddialanrun dayanağı olan belgelerle 15 gün içinde daıremıze bıldırmelen ıcap eder, aksı halde, haklan tapu sıcılı ile sabıt olmadıkça satış bedelının paylaşma- sından hanç bırakılacakjardır. Satışa iştirak edenlenn, şartnameyi görmüş ve münderecannı kabul etmiş sayılacaklan, başkaca bilgi almak ısteyenlenn 2005 5 satış sa>ilı dosya numarasıyla memurivetımıze müracaat etmelen, alıcılann satış şennde \e zamanında hazır bulunmalan, ışbu ga>- nmenkul satış ılanı taraflara teblığvenne kaım olmak üzere ilan olunur 21.0" 7 .20Ö5 Basın- 35 7 10