25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 19TEMMUZ2005SALI 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul Edıme Kocaeli Çanakkale Izmır Manısa Aydın Denızlı PB PB PB PB A A A A 32 31 29 33 35 35 36 36 Sinop Zongulöak PB 27 Antalya Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas PB PB PB PB PB A PB 27 25 26 31 28 30 28 PB 26 Adana A 35 A 36 Kars Mersın Dıyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van A A A A A A A 34 40 40 36 39 33 30 B 27 YL-dun kuzey ke- sımlen parçalı bulutlu, Istanbul, Edıme, Kırk- larelı, Bolu, Karabuk ve Kastamonu çevre- lerı sapanak ve gök guruttülu saganak ya- ğışlı, dığer yerler az bulutlu ve açık geçe- cek. Hava sıcaklığı Trakya'da değışmeye- cek, dığer yerlerde bı- raz artacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsinkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y Y Y Y PB PB Y Y 23 26 20 26 26 27 28 30 Münih Y 28 Zürih Beriın Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Y Y A Y PB Y A A 28 30 34 30 29 27 32 33 Y 30 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahıre Y A PB A PB A PB A 26 40 23 36 28 32 35 34 A 39 Parçalı Dulutlu Sıslı > Çok bulutlu . Yağmuriu Kartı Sulukar > Gok gurültülü GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada rum yapan bilim adamlannın söylemlerine yer veriyor. Prof. Şerafettin Turan gibi yakın tarih üzerin- deki eserleriyle ün kazanan ilim adamımız ise "Vahdettin Ingilizlerin kucağına atlayarak mem- leketi kurtarmak istemiş. Anlaşılan yöntemi fark- lıydı" diye başladığı değerlendirmesinde, altı çi- zilerek okunacak şu saptamayı yapıyor: "Şimdi Türkiye'de Osmanlı'yı göklere çıkarma modası var. Geçmişi överek orada yaşamaya ola- nakyok." Kimi bilim adamlarıyla birleşen medyanın des- teğiyle bu iktidar Osmanlı hanedanının son vâ- rislerine iade-i itibar belgeleri hazıriamaya da ko- yulabilir. Padişahlık başköşeye oturtuldu mu gerisi -ne işe yarayacaksa- halifeliğin ihyasına kadar uzanır. • • • Bilmem dikkatinizi çekiyor mu; iktidar Güney- doğu'yu ve şimdilerde kıyı kentlerini kasıp kavu- ran terör olaylarıyla Ingiltere'deki terör olayı ka- dar meşgul değil. Sanki olağan günler yaşanıyormuş gibi sessiz- lik içinde. Genelkurmay'da Başbakan'la hangı ka- rarlara vanlmışsa sadece şehitlerin cenaze tören- lerine katılıyor ve Türkiye'de giderek boyutlanan terör olaylarını izledikleri izlenimini veriyorlar. Gazeteci arkadaşlar anlattı: Fransız Büyükel- çiliği'ndeki 14 Temmuz törenlerine katılan Dışiş- leri Bakanı Abdullah Gül'e sormuşlar; terör üze- rinde görüşlerini söylemesini istemişler. Bakan, "provokasyon" demiş, gazeteciler ne- yi ima ettiğini veya söylemek istediğini anlama- dıkları için bir kez daha soruyu yinelemişler. Al- dıklan yanıt tek bir cümle: "Türkiye'nin AB'ye girmesini istemeyenlerin provokasyonu!" _••• BirtarihteTurgut Özal da Güneydoğu'da baş- layan terörü -tatilini geçirdiği kıyı kentinde- "kü- çük, önemsiz bir olay" diye yorumlamış, o za- manki iktidarın PKK terörünü hafife alrnası eşkı- yayı daha da cesaretlendirmiş, büyüye büyüye otuz bin can yitirmemize neden olmuştu. Bugün iktidarda bulunanlann suskunluğu özal'ın terörü küçümsemesine benziyor. llk haberlere göre Rusya'ya giden Başbakan, Putin'i PKK'yi terörist diye tanımlatmaya çalışa- caktı. Ne ki Putin RTE'yi karşıladığı sıradaki açık- lamalarında her konuya değindi ama, PKK ile il- gili görüş bildirmedi. Ticaret bacminin genişletilmesinden doğalga- za değin pek çok konuyu ele alacaklarını söyler- ken Rus Devlet Başkanı, Başbakan'dan "bölge- mizdeki durum hakkında, özellikle Irak konusun- da görüşlerini öğrenmek istediğini" söylüyor. Putin de Türk kamuoyu gibi, bu hükümetin Irak politikası, Amerika'nın bölgeye getirmek is- tediği yeni düzen hakkında görüşlerimiz nedir, öğrenmeye çalışıyor. Görüşmelerden sonra yapacağı açıklamalarda Putin, bölge ve Irak konusunda bizim hüküme- tin izlediği politikayı öğrenir, açıklarsa bu vesile biz de öğrenmiş oluruz! AL GÖZÜM SEYRETLE IŞIL ÖZGENTÜRK YücelBey, OyaHanım sevgim size ulaşsın! • Baştarafı Arka Sayfada Su da öyle. artık bizi tutabilirsen tut. Üç katlı lojma- nı bir müze halüıe getiren her eserin hikâyesini tek tek öğrenmeye çalışıyoruz. Bunu ne zaman buldunuz. bu nereden, bu muhteşem tablolara, bu muhteşem çerçe- veleri yapan usta kim, Ankara'nın neresinde yaşıyor? Yücel ve eşi, hiç yorulmadan, hiç üşenmeden her eserin bulunma, buralara taşınma hikâyesini bize an- latıyorlar. Zaman uçup gidiyor. Onlar anlatırken gen- cecik iki insanın yaptığı uzun doğu, batı, kuzey, güney Türkiye yürüyüşlerinde herhangi bir köy evüıde bulu- nan ve yoğurt yapmada kullanılan bir Hitit kabının, özenle kente getirilmesinin, kaydınm, Yücel ve eşinin henüz yirmi yaşlanndayken oluştunnaya başladıklan koleksiyonda yerini almasının muhteşem macerası, uzun zamandır unuttugum eneıji dolu heyecanla gelip beni buluyor. Bu arada bir Selçuk kapısmdan yapılmış masarun üs- tünde duran koleksiyon kayıt defterieri bir tarihi eser gibi gözümü alıyor. Dev gibi kahn, deri kaplı iki def- ter Çevremizdeki herşey, herboncuk, herkap, hertab- lo. her büst tüm macerasıyla orada kayıtlı. Yücel Bey'e ilerde artık üç katlı lojmanın her yeri- ni kaplayan bunca parçayı nasıl değerlendümek iste- diğini soruyorum. Bu zenginliği, Van Kalesi'nin tari- hini ezbere bilen ve turistlere gönüllü rehberlik yapan çoban Ali de. tzmir'de arkeoloji tezini Urart uygarlı- ğuıın takı dili konusunda yapmayı hayal eden, Sev- gi'nin tarih delisi kızı Ebru da görmeli. Herkes gör- meli, herkes yeni bir hikâyenin kahramanı olmak için yola çıkmalı. Yücel ve eşi. gülümseyerek, bütün bunlan kurmayı hayal ettikleri Van Üniversitesi Arkeoloji Bölümü'ne ya da bir müzeye bağışlayacaklannı söylüyorlar. Ka- rar yıllar öncesinden alınmış ve asla değişmeyecek. Ve şimdi ben. Kekova'da, keyfine düşkün bir Likya kralınm güneşle aym karşı karşıya geldiği bir yamaç- ta, denizi kucaklayan mezarının hemen altına, kendi- sini ziyarete gelenler rahatça otursun ve en güzel şa- raplan içip anısına kadeh kaldırsınlar diye yaptırdığı taş sedirde doktorumun izniyle şarap içerken, Van'da- ki o muhteşem koleksiyon ve o güzel iki insanın he- yecanı gözlerimi yaşartıyor ve bu ülkede yapılan bü- tün güzel işleri yok etmeye, kendi çıkarlanna çomak sokuldu diye gelecek kuşaklann tüm hayallerini acı- masızca karartmaya çalışanlara lanet okuyorum. Ar- dımdan Likya kralı sesleniyor: "Zaman en güçlü tan- rıdır ve gerçek asla buluta girmez." Likya kralına te- şekkür ediyorum Yücel Bey ve Oya Hanım bütün sev- gim sizinle. geçmiş olsun. lsilozgeDturk(rt supronline.com Barrosso, ülkedeki ekonomik yükselişin firsat olarak görülmesi gerektiğini söyledi AB Çin'de çözüm anyorHaber Merkezi - CHP Istanbul Milletve- kili Bülent Tanla "Türkiye geleceğini AB'de,AB de geleceğini Çin'de anyor kar- maşık bir durumla karşı karşıyayız" dedi. Çin Halk Cumhuriyeti'nin başkenti Pekin ile Şanghay ve Hong Kong kentlerine 5 gün- lük bir ziyaret düzenleyen AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barrosso ileriye baka- rak Çin'in ekonomik yükselişinin bir tehdit değil, bir firsat olarak görülmesi gerektiğini belirtti. Komisyon başkanı, Çin - Avrupa Uluslararası îş Okulu'nda yaptığı konuşma- da, Avrupa'daki tüketici ve iş çevrelerinin Çin'de yapılan mallara daha düşük bir bedel ödediğini söyledi. Barrosso, Pekin'de Cum- hurbaşkanı Hu Jintao ve Başbakan Wen Ji- abso ile görüştükten sonra Şanghay'a geçe- rek, Belediye Başkanı Han Zheng ile görüş- tü. Barrosso yaptığı konuşmada, Çin'in 25 yılda gösterdiği ekonomik gelişme karşısrn- da hayretler içinde kaldığım ve bazı hallerde "korktuğunu" belırterek, dünyanın Çin'in bu hızlı gelişmesinin etkilerini daha fazla his- setmeye başladığım kaydetti. 'Çin'in entegrasyonu nefes kesici' Barrosso, Çin'in ekonomik yükselişinin ve bunun uyandırdığı ilginin bir çerçevesinin çi- zilmesi gerektiğini belirtti. Çin'in ekonomik yükselişini değerlendirirken tarihinin de dik- kate alınmasının gerektiğini belirten Barros- so, Çin'in uzun süren bir nekahat döneminde olduğunu belirtti. Aynca 1820 yılmda Çin'in dünya üretiminin üçte birini gerçekleştirdiği- nin altını çizdi.Çin'in dünya ekonomisine en- tegrasyonunun nefes kesici olduğunu belirten Barrosso, Çin'i uykudan uyanan bir ejderha- ya benzeterek bu durumun heyecan verici ol- duğunu bildirdi. AB-Çin ticaret ve yatırım ilişkilerini bu olguya bir kanıt olarak göste- ren Barrosso, Çin-AB ticaret hacminin 2004 yılında 175 milyar Avro olarak gerçekJeşn'gi- ni belirtti. Tekstil ürünlerindeki uluslararası kota sisteminin kaldınlması konusundaki sür- tüşmeye değinen Barrosso, Çin-AB tarafın- dan gerçekleştirilen yaklaşımı "Diyalogla ya- pıian işbiriiği modelinin işlediğine ilişkin mükemmel bir örnek" olarak niteledi. Çin Ticaret Bakanlığı'nın davetlisi olan CHP milletvekili Bülent Tanla, Hürriyet'ten Yalçın Bayer, Vatan'dan Necati Doğru, Mil- liyet'ten SerpilYümaz, Cumhuriyet'ten Hik- met Çetinkaya da bir haftadır Pekin, Xiang ve Şanghay'da incelemelerde bulunuyor. Bomba turiznıi etkilemedi Çeşme ve Kuşadası'nda düzenlenen bombalı saldınlann ardından rezervasyon iptalleri yaşanmadığını belirten turizmciler bölgenin turistler için güvenli olduğunu söylediler İZMİR (Cumhuriyet £ge Biirosu) - Londra'daki patlamalann ardmdan Türkiye'de düzenlenen saldınlara ya- bancı yayın organlanmn duyarlı yak- laştığı, panik ortamuun yerini sakınli- ğe bıraktığı vurgulandı. Çeşme Otekiler Birliği Başkanı Veysi Öncel, Kuşadası'ndaki olaydan etkilenilerek rezervasyon iptalinin ya- şanmadığmı söyledi. Bombalı saldın- nın ertesi günü Çeşme'nin canlılığını koruduğunu bildiren Öncel, "Rezer- vasyonlar artmakta. Olaylann yeni- den yaşanmaması en büyük dfleği- miz.Yabancı basının da bu olaya du- yarlı yakJaşması bizi mutlu etti" de- di. Güvenlik önlemlerinin arttınldığı- na dikkat çeken Öncel, önlemleri des- tekleyeceklerini kaydetti. Muğla Valisi Hüseyin Aksoy da, Muğla'da otellerdeki doluluk oranlan- nın arttığma dikkat çekerek "Geçen yılla bu dönemi karşılaştırdığımız- da yaklaşık yüzde 24-30 oranında bir turist artişınuz var.Artışın ağus- tos'ta daha üst seviyeye çıkmasını bekliyoruz. Kuşadası'nda yaşanan üzücü olay rezervasyon iptallerine yol açmadı. Muğla turistler için gü- venli bir yer" dedi. Bodrum Otelciler Derneği Başkanı Haül Özyurt ve Fet- hiye Otelciler Birliği Başkanı Yavuz Torunoğullan da bölgede turizm se- zonunun en iyi dönemini yaşadıklan- nı kaydettiler. Kuşadası'ndaki saldında yaşamını yitiren Irlandalı Tana VVhalen'in ce- nazesi, özel uçakla üUcesıne gönderil- di. Patlamada yaralan Ingiliz Toli Punshow ve oğlu Sam Punshow'un hayati tehlikeyi atlattığı bildirildi. Patlamalar panik yarattı Izmir'in Çeşme ilçesinde akşam sa- atlerinde duyulan patlama sesleri pa- niğe neden oldu. Yetkililer patlamala- nn limanın önünden geçen kanalizas- yonda metan gazı sıkışmasından kay- naklandığrnı öne sürdüler. Deniz Tııtum için hadn tören Kuşadası'ndaki saldında yaşamım yitiren Deniz Tutum'un (21) cenazesi, toprağa verildi. Cenazede anne Sevim Tutum'un güçlükle ayakta durabildiği görüldü. Hanım Camisi'nde kılınan cenaze namazının ardından binlerce yurttaşın elleri üzerinde taşınan tabuta balkonlardan çiçekler atılırken yurttaşlar Türk bayrakJarını sallayarak saldırıyı kınayan sloganlar attı. (Fotoğraf: AA) ALMAN BASINI: BOMBALARIN AMACI TURİZMÎ VURMAK Iptaller terorizme destek olur BERLİN (AA) - Almanya'da yayımlanan Bild gazetesi, Kuşadası'ndaki terör saldın- sıyla ilgili haberinde, "Her rezervasyon ip- talinin teröristlere destek olacağına" işa- ret etti. Kuşadası 'nda düzenlenen saldın, AJ- man gazetelerinde yer ahnaya devam ediyor. Bild gazetesi, haberinde, "Her rezervas- yon iptali teröristlere destek olur. Bomba- lann amacı da bu.Turistleri korkutmak ve ülkenin en önemli gelir kaynağını yok et- mek" ıfadelerine yer verdi. Frankfurter Rundschau gazetesi, "Sal- dırganlar turizmi vurma>ı hedefliyor" başhğıyla verdiği haberde, Türkiye'nin en hızlı şekilde büyüyen sektörünün turizm ol- duğuna işaret edilerek "Kürt bölücüler te- rörü ne kadar Batı'ya taşırlarsa turistler de o kadar yoğun şekilde kendilerini kan- lı bir ibtilafin aravında bulacak.Ancak bu- nunla birlikte PKK'ye yönelik baskı da artacaktır. Sadece Türkiye'de değil, bu ör- gütün binlerce üyesinin yaşadığı Batı Av- rupa'da da" şeklinde görüş belirtildi. Almanya'da yayımlanan Die Welt gazete- si de Türkiye'deki son terör saldınlannın Türklere eski kanlı terör dönemini hatırlattı- ğını belirtti. Gazete, Irak'tan da çok sayıda teröristin Türkiye'ye sızdığına işaret etti. SağlıkBakanıAkdağ, CHP'HAkın hn sorusunu ilginç bir hesapyöntemiyle yanıüadı 'Çernobil fonuna gerek yok' BÜLENT SARIOGLU ANKARA - Çernobil kazasıy- la bağlantıh kanser olgulannı araştıran CHP Zonguldak Millet- vekili Harun Akın, Sağlık Ba- kanlığı'ndan ilginç bir hesapla- ma ve şaşırtıcı yamtlar aldı. Akm, Sağlık Bakanı Recep Akdağ'm yanıtlaması istemiyle verdiği önergede, "Karadeniz Bölgesi'nde kanser haritası çı- kanldı mı? Çernobil faciasın- dan zarar görenlere yardımcı olmak için fon ayırmayı düşü- nüyor musunuz? Bu hastalığa yakalanan vatandaşlanmıza yardımcı olmak amacıyla Uk- rayna devletinden maddi taz- minde bulunmayı düşünüyor musunuz" sorulannı yöneltti. Akdağ, bakanlığın üç temel biri- minden konuyla ilgili bilgi iste- di. Tedavi Hizmetleri Genel Mü- dürü Ismail Demirtaş yanıt ya- zısında, "Kazanın sonuçlanna ilişkin çalışmalar Kanserle Sa- vaş Dairesi Başkanbğı'nca yü- rütüunektedir. Genel müdüriü- ğümüzce ek bir çalışma yapıl- mamaktadır" demekle yetindi. Gıda Güvenliği Daire Başkanı Cengiz Kesici de "Başkanlığı- mızı ilgilendiren husus olmadı- ğından görüşünıüz bulunma- maktadır" yamtım gönderdi. 'Tüm bölgeler için geçerli' Akdağ, millervekiline gönder- diği yanıtta "Kaza sonrasında ülkemize ulaşan radyoaktif yüklü bulutlann bıraktığı rad- yasyon miktarına göre 50 yılük süreçte 100 bin nüfus için 1 va- ka beklenmektedir" dedi. Ak- dağ, şu değerlendirmeyi yaptı: "Kanser hastalıklarının çoğu kanser yapıcı etkene uzun yd- lar maruz kalındıktan sonra ortaya çıkar. Çernobil kazası- nın üzerinden 19 yıl geçmiştir. Bilindiği gibi radyasyonun etki- sine bağlı olarak tiroit kanser- leri, lösemiler ve beyin kanser- leri gelişebilmektedir. Elimiz- deki mevcut kanser kavıtlan incelendiğinde bu bölgede gö- rülen tiroit kanserleri, lösemi- ler ve beyin kanserleriyle diğer bölgelerimizde görülme ora- nında değişiklik bulunmamak- tadır. Ülkemizde dünya ile pa- ralel olarak bir kanser artışı gözlenmektedir. Bu artış tüm bölgelerimiz için geçerlidir." Akdağ, özel fon önerisini ise "50 yü için 100 bin nüfustaki bir vakanın hangisi olacağımn tespit edilmesi günümüz bilgi- lerine göre mümkün olama- maktadır. Bu nedenle böyle bir fonun ayrüması çok anlamlı ol- mayacaktır" diyerek reddetti. Akdağ, Karadeniz Bölgesi'nde kanser sorununun ortaya konula- bihnesi ve alınacak önlemler ko- nusunda özel bir çalışma başlatıl- dığım, Trabzon ve Samsun ille- rinde "Aktif Kanser Kayıt Sis- temine" geçildiğini bildirdi. Kanserle Savaş Dairesi Baş- kanvekili Prof. Dr. Murat Tun- cer'in yazısında da, "EUmizde- ki bilgUer Çernobil'e ilişkin bir kanser artışı olduğunu kanıtla- mamaktadır. Kanser artışı ül- kemizdeki sigara kullanım ar- tışıyla ilişkilidir" dedi. karadeniz: Yüzde 55.98 Kanserle Savaş Dairesi'nin ve- rilerine göre, kanser insidansının bölgelere göre dağıhmı şöyle: "Doğu Anadolu: 53.28, Güney- doğu Anadolu: 27, Marnıara: 43.96, Ege: 70.48, Akdeniz: 54.92, İç Anadolu: 36.72, Kara- deniz: 55.98." Karadeniz Bölge- si'nde 2000 yılına ilişkin kanser olgulannın dağılımı şöyle: "Ak- ciğer: 652, mide: 329, meme: 231, deri: 117, mesane: 103, ko- lon: 62, kemik iliği: 55, rektum: 37,Ienfberi:22,beyin:20." GUNDEM ML STAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada 1- Bu arama niçin yapıldı? 2- Van Cumhuriyet Başsavcılığı'nın verdiği ara- ma emri nasıl gerçekleşti? Kimler böyle bir istem- de bulundu? 3- Aramanın yapıldığı saatlerde Prof. Aşkın yurt- dışındaydı. Gelmesini beklemeden operasyona gi- rişileçek kadar acil olan neydi? 4- Üniversitelerle ilgili her konuda görüşü olan hükümet üyeleri bir rektörün evinin aranması kar- şısında neden sessiz? 5- Milli YÖK Bakanı Hüseyin Çelik olayla ilgili bir açıklama yaptı. Metni elimize alırken, tıpkı gi- rişteki gibi yine yanıldık! Sayın Çelik'in böyle bir olayı her şeye karşın kınayabileceğini; insan hak- larına, demokrasiye, Kopenhag kriterlerine, evren- sel hukuk normlarına, ağzından düşürmediği bilu- mum pek çok şeye ters olduğunu açıklayacağını düşündük. Değilmiş. Sadece olayla hiçbir bağlan- tısının olmadığını açıklamak için açıklama yapmış. Kendi açıklamasında yer aldığı gibi 1fJ0. Yıl Üni- versitesi'nin her şeyiyle ilgilenen Sayın Çelik aca- ba bir üniversite rektörünün böylesine küçük dü- şürülmek istenmesiyle neden ilgilenmiyor? • • • Prof. Aşkın, yurtdışından döndükten sonra kısa birkaç açıklama yaptı. Yasal hakları çerçevesinde olayın peşini bırakmayacağını söyledi. Konunun sı- cak yanı ayn... Prof. Aşkın'ın bizim de tanık oldu- ğumuz bir başka yönünü paylaşalım... Rektör, uluslararası alanda tanınmış pek çok ho- cayı geçici olarak da olsa üniversiteye kazandır- mak için ciddi bir çaba harcadı. Başarılı sonuçlar aldı. Bu hocalara şunu önerdi: "Bir yıllığına, olmadı yanm yıllığına Van'a gelin. Buradaki öğrencilerde sizi görsünler. Genel hatla- nyla da olsa birikiminizden yarahansınlar. Sizin için de iyi bir deneyim olacaktır." Bu çağrıya uyanlar, olumlu izlenimlerle döndü- ler. Prof. llhan Başgöz, geçici değil, kalıcı olarak Van'da çalışmayı benimsedi. • • • Dün hükümetin kurumları ele geçirmek ya da etkisizleştirmek için uyguladığı yöntemlerden ba- zılarını paylaştık. Bu, üniversiteler için de geçerli. Hükümet üniversite rektörierini şöyle görmek istiyor AKP'nin üniversite temsilcisi! Rektörlerin çok büyük bir dilimi buna karşı çık- tı. Hükümet-üniversite gerginliğinin altında yatan bundan başka bir şey değil. Kimi üniversitelere diş geçirmenin çok zor olduğunu görüyor, firsat kol- luyorlar. özellikle Anadolu'daki üniversitelerde da- ha farklı bir uygulama sergileniyor. Üniversite yö- netimi şehirle birlikte kuşatılıyor. Van, Malatya, Samsun'da bunun tipik örrtekleri yaşanıyor. Rektörlerbu kuşatmaya hukuk zeminin- den ayrılmadan, bilim insanı kimliğini yitirmeden yanıt verince son çareye başvuruluyor: Soruşturma açmak! Yasama dokunulmazlığının arkasına sığınarak her türlü soruşturmadan ayn tutulanlar,rektörferisanık sandalyesine oturtmak için her şeyi yapıyorlar. Bu tür sandalyelere oturmak çoğu zaman ya- pana nasip olur! ankcum© cumhuriyet.com.tr Papa'dan taziye mes^ı • VATtKAN (AA) - Katolik Kilisesi'nin ruhani lideri Papa 16. Benediktus, Kuşadası'nda düzenle- nen terörist saldınyla ilgili olarak Türkiye'ye tazi- ye mesajı gönderdi. Vatikan Başbakanı Kardinal Angelo Sodano tarafından kaleme alınan mesajda, Papa'nın "korkunç saldın"yı kınadığı ve "çok sa- yıdaki yaralı ve yakınlan için dua ettiği" belirtildi. Van'da 1 iıfazr kuşkusu • VAıN (AA) - Van'ın Dereüstü ile Kıratlı köyleri arasmdaki Beyaztepe mevkisinde, başı kesilmiş erkek cesedi bulunduğu ihbannı alan jandarma ekipleri, durumu başsavcılığa iletti. 20 gün önce öldürüldüğü belirlenen kişinin kafasımn canlıyken kesildiği, üzerinde bulunan kıyafetler nedeniyle PKK'li bir teröriste ait olabileceği ve olayın örgüt içi hesaplaşmadan kaynaklanabileceği bildirildi. DYP'den iktidara terör tavsiyesi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP Ge- nel Başkan Yardımcısı Saffet Ankan Bedük yaptı- ğı yazılı açıklamada, Kuşadası'nda meydana gelen olayın terörün hiçbir değer, kural, smır tanımayan çirkin yuzünü bir kez daha ortaya koyduğunu be- lirtti. Bedük, "tktidara tavsiyemiz, hemen uyan- malan ve teröre karşı bir genel seferberlik halinde mücadele için kollan sıvamalandır" dedi. Sadak, Erdoğan'ı yemeğe çağırdı • SttRT (Cumhuriyet) - Siirtli Aslancı ve Çelik aileleri arasında 1998 yıunda başlayan kan davası- nın, eski DEP milletvekili Selim Sadak'm girişi- miyle banşla son bulması dolayısıyla bir banş ye- meği düzenlenmesi kararlaştınldı. Sadak, Başba- kan Recep Tayyip Erdoğan ve AKP Siirt milletve- killerini de yemeğe davet etti. Erdoğan ve millet- vekillerine birer mektup gönderen Sadak, "Katıl- manız dostlanmıza ve banşa güç verecektir" dedi. ktarn BcHten işçilerin cenazesi • tSTANBUL (ANKA) - Libya'da idam edilen iki Türk vatandaşı Selim Arslan ve Yunus Öz- kan'ın cenazeleri Türk Hava Yollan'nm tarifeli uçağıyla Trablus'tan Istanbul'a getirildi. Cenazeler Atatürk Havalimanı'nda aileleri tarafrndan teslim alındı. Selim Arslan'm cenazesi toprağa verileceği Istanbul'da kalırken Yunus Özkan'm cenazesi ise uçakla memleketi Adana'ya gönderildi. Kadmlar özgürlük, eşiflik istiyor • Istanbul Haber Servisi - Dünya Kadın Yürü- yüşü Istanbul Ağı, kadınlann, eşit, özgür, daya- mşma, adalet ve banş üzerine kurulu bir dünyada yasaması gerektiğini belirtti. Galatasaray Lisesi önünde basın açıklaması yapan kadınlar, "Erkek şiddetine son", " Yaşasın kaduı dayamşması" şeklinde slogan attıktan sonra olaysız dağıldı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle