22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 5 HAZİRAN 2005 PAZAR HABERLER DUIVYADA BUGUN ALt StRMEN Sahnede Bli Yıl Sevgılı, Bir dostum var, ne zaman bır şey önersen, kabul bi- le e*se, hep "Inşal- lah " der. Onceleri bu tavrını baştan sav-mak olarak gö- rür, doğrusu ya biraz da alınırdım. Zamanla haJclı olduğunu öğrendim. Bir şeyi mutlaka yapmak ıstediğin zaman bil» araya tesadüfler ya da aksilikler giriyor ve çok arzu etmene rağmen yapamıyorsun. Ferhan Şensoy ıle konuşurken aylar önce öğrendim Erol Günaydın'ın ellinci sanat yılı için jübıle düzenleneceğını. - Aaa ben o gün mutlaka gelirim, dedim. Ve şımdi gidemiyorum, çünkü bir süreliğı- ne Parıs'teyım. Burada katılmam gereken programlar var. "Tnşallah"\ dilinden düşürmeyen dostum getdi aklıma. Ne kadar haklıymış... Erol Günaydın'ı 51 yıldır tanıyorum. Ben Galatasaray üsesi 7. sınıfında iken "Boyalı Kuş" (Kosinski'nin romanı ile ilgisı yotc, zaten daha o zaman yazılmamıştı bile o kitap) adlı bır oyun oynanacaktı. Nlasıl oldu da ben de olayın içıne girdim, şirr»dı hatırlamıyorum. Zaten sonra proje de rafa kalktı. Ama lyı anımsıyorum, bizi çalıştır- mal< ve oyunu sahneye koymak görevi Erol Günaydın'a verilmiştı. Onunla böyle tanıştık. Sanınm kendısi hatırlamıyordur bile olayı veya benim de orada olduğumu. Çünkü Iİ- h a n Selçuk'un da belirttiği gibi, ilk karşılaş- malan ünsüz olan taraf anımsar, ünlü olan değıl. • • • Galatasaray Lisesi bütün tarihi boyunca güçlü bır tıyatro geleneğine sahip olmuş, Türk tiyatrosuna değerli yazarlar, oyuncular arrnağan etmiştir. Sen belki de Şehir Tiyatrosu'nun ünlü oyunculanndan Reşit Baran'ı anımsamıyor- sundur. Doksan yaşında bile sahneye çıkmış olan Mecdet Mahfi Ayral'ın da Galatasaraylı oldtığunu bilmem bılır mısın? "Türk tiyatrosuna çok büyük katkılan olan, epik tiyatroyu ve kabare türünü ülkemize ılk getiren HakJun Taner'in de tutkusu bu lise- nın sıralannda başlamıştı. Tabıı bütün bu saydığım isimler, sahnede ün •kazananlar. bir de geçenlerde yıtırdiğimiz Coşkun Kırca gibi, diplomasi, siyaset ve kültür alanında isim yapmış olup da öğrencı- lik yıllarında yakalandığı tiyatro tutkusunu ömrünün sonuna kadar içinde taşıyan, ama sahneden uzak kalmış olanları kamuoyu bıl- mez. Profesör Mümtaz Soy- sal da bunlar- dan biridir. G a l a t a s a - ray'daki tiyatro geleneği hep sürdü, sürecek de görünüyor. Geçenlerde Orta Oyuncular'da izlediğim enfes "Kiralık Oyun"da, hepsi ayn ayn yıllar- da Sultani'de okumuş olan üç değerli Gala- tasaraylı, Ferhan Şensoy, Rasim Oztekin ve Okan Bayükjen başrolleri paylaşıyoıiardı. • • • Ellilı yıllarda Galatasaray Lısesi'ndekı oyuncu kadrosu içinde, Erol Günaydın'ın ayn bır yeri vardı. Daha lıse yıllannda, profesyo- nellerin ve eleştinnenlerin dikkatini çekmış bir yetenekti. Erol Günaydın'dan başka, yıne ömrünü tı- yatroya vakfetmış olan Ergun Köknar ellıncı sanat yılını kutlayamadan ayrıldı aramızdan ne yazık kı. O sıralarda bizim mutlaka bu alanda kalıp ünlü oyuncu olacağına inandığımız ıkı önemlı isım daha vardı. Erdoğan Soral ve Yiğit Okur. Beyabi Erdoğan sonradan akademik kanyen seçtı. Yazılannı arada Cumhuriyet'te okuyorsundur. Yiğit Okur ise uluslararası bır avukat olarak ün kazandı önce, sonra da alt- mış yaşından sonra, yazınımızın ünlüleri ara- sına katıldı. Atila Alpöge (tek T, tek L Atila) Genç Oyuncular'ın kurucusu olarak, çok önemlı bır girişimin önderierinden olarak tiyatro tarihı- mize geçti. Çetin Ipekkaya, Ayfoerk Çölok ve şu sı- rada Paris'te St. Joseph Hastanesı'nde amansız bir hastalıkla pençeleşen Mehmet Ulusoy, onların ardından gelen isimlerdır. Hatta onlardan birkaç sınrf küçük olan Şev- ket Attuğ da ellıli yıllarda sahneye ılk adımla- nnı atıyordu. Erol Günaydın, Tevfik Fıkret Salonu'nda ılk adımlannı attığı sahnede ellı yılını geçirdi. Ellı yıl sahnede kalmış olmak bile başlı ba- şına bir mazhanyettir. Bu gece, saat 20.30'da Atatürk Kültür Merkezi'nde, Erol Günaydın'ın ellinci sanat yılı kutlanıyor. Ne yazık ki gidemiyorum. Erol Abimin ellinci sanat yılını kutluyor, kendısine sahnede geçecek daha uzun bir ömür diliyorum. asirmen<a cumhuriyet.com.tr Kıbns politikasını Suriye-Lübnan ilişkisine benzetmesinin Türkiye'yi yaraladığı vurgulandı Erdoğan'abüyüktepkiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyç Erdoğan' ın. AKP ık- tidaruıdan önceki Kıbns po- litikalannı Suriye ve Lüb- nan arasındaki duruma ben- zetmesine tepkiler sürüyor. Emekli Büyükelçi ve DYP Genel Başkan Yardımcısı Nflzhet Kandemir, Erdo- ğan'ın açıklamalannın, "hü- kümetin bugüne kadar izle- diği tesfimiyetçi politikanın" devamı olduğunu söyledi. ANAP Genel Başkanı Er- kan Mumcu, Erdoğan'ı çok büyük gaflet içinde olmak- la suçladı. Kandemir. TSK'ninKıb- ns'ta bulunmasının, 1960 sözleşmeleriyle bağlantılı yasal bir durum olduğunu vurguladı. Bu sözleşmelenn • Emekli Büyükelçi ve DYP Genel Başkan Yardımcısı Nüzhet Kandemir, Erdoğan'm açıklamalannm, "hükümetin bugüne kadar izlediği teslimiyetçi politikanm" devamı olduğunu söyledi. ANAP Genel Başkanı Erkan Mumcu ise Erdoğan'ı çok büyük gaflet içinde olmakla suçladı. hükümlerini bilmek duru- munda olan kişinin Başbakan olduğunu vurgulayan Kande- mir, u Başbakan milM bir da- vada Kıbns'ı Lübnan ve Su- riye ile kanşüracak durum- daysa bundan üzüntü duy- mâk gerekir" dedı. Başbakan Erdoğan'ın bir an önce açıklamasını düzelt- mesını isteyen Kandemir, "Kendisi yapmış olduğu bu hatayı bir an evvel düzeken ikinci bir beyanda buhınma- hve milli Kıbnsdavanuzia ör- rüşen birdurumu vetutumu ortaya koymahdır'' dedi. Erkan Mumcu, Erdoğan'ı eleştirerek "Suriye'nm Lüb- nan'daki durumuyla Türki- ye'nin Kıbns'taki durumu arasmda bir benzeıük kur- mak. hıyanet demeye ditim varmıyorama çokbüyükgaf- lettir. Sayın Başbakan, dö- nüp kuzu kuzu miDetinden özür dfiemebdir" dedı. DYP Genel Başkanı Meh- met Ağar, Başbakan Erdo- ğan'ın Kıbns'a yönelik be- yanlannın adadan Türk as- kerlerinı çekmenin altyapı- sını hazırlamaya yönelik bir tuhım olabileceğini belirtti. Erdoğan'ın Türkıyenin Kıb- ns'a ılişkin siyaset ve tutu- munu Lübnan'ı işgal eden Suriye'nin durumuyla kıyas- lamasının kabul edilemez ol- duğunu vurgulayan Ağar, u Akla gelen vahim olasıhk, bu tarz bevanlann. adadan Türk askerlerini çekmenin bir altyapısuu hazuiamak amacına yönelik oünasıdır" dedi. MHP Genel Başkanı Dev- let Bahçeh' de yazılı açıkla- masında açıklamanın kabul edilemez olduğunu söyledi. Türkiye'nin Kıbns politika- sınm büyük yara aldığına dikkat çeken Bahçeli, "Tûrk düşmanlanna verilen sözier itiraf edilmektedir" dedi. MHP Genel Başkan Yar- dımcısı Mehmet Şandır da Erdoğan"ın sözleriyle Tür- kiye'nin Kıbns politıkasuıın büyük bir yara aldığını vuıy guladı. : Başbakan Erdoğan. önce- ki gün yaptığı açıklamada, kendi hükümetlerine kadar uygulanan Kıbns politıkala- rını eleştirmişti. Erdoğan, "Biz on yıllarca Kıbns'la A- gin mevcut pob'tikalan sür- dürmüş oba> dık bugün bizim durumumuz nereye benzer- di bilrvor musunuz? Aynen Lübnan ile Surtve arasuıda- ki duruma benzerdi. \"e biri- leri gelir dayaür, 'Kıbns'tan çıkın' derdi Bir yere kadar dayanır, ondan sonra da ku- zu kuzu çıkardık" demıştı., Değişimin Habercisi Türk firmalanf 2 milyar euroluk pastadan nasıl pay alacak? AB'nin 2005'te Türkiye'de desteklediği projeler 'HAYIR' Anayasa'ya mı ürkiye'ye mi? lyhk gazeteniz bayinizde Abonelik (0212) 264 39 39 BAŞBAKANLIK GENELGESİ Bürokrata hediyeyasağı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Baş- bakan Recep Tayyip Erdoğan. kamu görev- hlerine "hedhe yasağı" getırdi. Erdoğan, yayımladığı genelgeyle hıçbir kamu gö- revlisine özel günler gerekçe gösterilerek hediye verilmeyeceğinı bıldirdi. Resmi Gazete'de yayımlanan genelge- ye göre Başbakan veya bakanlann karayo- lu ile yapılacak yurtiçi seyahatlennde kar- şılama ve uğurlama, hükümet bınasının önünde gerçekleştırile- cek. Karşılama ve uğur- lamalara vali, il jandar- ma komutanı, belediye başkanı, emniyet müdü- rü ve heyette bulunan ba- kanlarla, ılgilı il müdür- leri dışında kamu görev- lisi katılmayacak. Kamu görevlileri, hedi- ye alma ve menfaat sağ- îama konulannda yönet- melik hükümlerine uy- gun hareket edecek. Ka- mu kurum ve kuruluşla- nnda çalışan personel ta- rafindan, kurum amiri ve- ya kurum üst düzey yö- neticileri ile bakan veya diğer siyasilere plaket, şilt ve benzerleri verile- meyecek. tĞNELt FIRÇA ZAFER TEMOÇtN ABD'nin Ankara büyükelçisi Eric Edelman Türkiye'deki Amerikan karşıtlarını hedef gösterdi: IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyetcom.tr Israil'de uzun zamandır gaze- tecilik yapan bir arkadaşım hafta sonu Türkiye'deydi. Onunla Isra- il-Filistin konusunda konuştuk. Yaser Arafat'ın ölümünden son- ra ne gibi gelişmeler olmuştu? Israil'ın yerleşim bölgelerinden çekilme politikası ne anlama ge- liyordu? Israil'de gazeteci olmak nasıl bir duyguydu? Gazeteci arkadaşımın anlattik- lan şunlar: Aâustos ayında Gazze'den 8 bin îsrailli yerleşimci çekilecek. Bunu bir gösteriye dönüştürmek isteyen Israil yönetimi, dünyanın dört bir yanından gelmesi bekle- nen 4000 gazeteciyi ağıriamaya hazırianıyor. Ancak bu arada Batı Şeria'da yerleşim bütün hızıyla sürüyor. Şu anda işgal sonrası Batı Şeria'ya yerleşen îsrailli sa- yısı 250 bini buldu. Israil yönetimi "Yol Haritası" adını verdiği stratejiye uygun ola- rak bu bölgelerde yeni yerleşim yapılmayacağını söylemesine rağmen yerleşim devam ediyor. Ömeğin Kudüs'e çok yakın işgal îsrail'den Gazeteci îzlenimleri altındaki Ma'ale Adumim yerle- şim bölgesinde 3000 yeni evin yapıiması planlanıyor. Bu yeni evlerin yapılmasıyla Kudüs'le bu bölge arasındaki boşluk kapanı- yor. Boylece Batı Şeria, bu yerie- şimle tam ortasından bölünmüş hale geliyor. Bu arada Sharon büyük bir geri çekilme planı yaptığını söy- lüyor.. ancak yeni yerleşimlerle kıyaslandığında gerı çekilmesi planlanan bölgelerde çok az sa- yıda Yahudi yerleşimci bulunu- yor. ömeğin Batı Şeria'dan çeki- leceği söylenen îsrailli yerleşimci sayısı yalnızca birkaç bin kişiyle sınırlı. • • • Sharon sanki büyük bir gerı çekilme yapıyor ve işgali sona erdiriyor havası yaratıyor. Bu yal- nızca Gazze bölgesi için doğru, ancak diğer bölgelerde yerleşim devam ediyor. Duvar konusunda çok şey ya- zıldı, söylendi. Israil kendi gü- venliği gerekçesiyle bunu yaptı- ğını savunuyor. Ancak uluslara- rası mahkemelerde mahkûm edildiği halde, bu kararlan uygu- lamıyor. Kimse de bu konuda di- ğer Arap ülkelerine uygulanan yöntemler neden Israil'e uygu- lanmıyor diye sormuyor. Bu tür çifte standarda ise insanın vic- danı isyan ediyor. • • • Duvann insanlığa aykın olma- sının yanı sıra Filistinliler, en çok işgal altındaki topraklann bu şe- kilde Israil toprakları ıçine katıl- masına tepki gösteriyoriar. Boy- lece işgal meşrulaştınlmış oluyor. Itirazları bu noktada yoğunlaşı- yor. Mahmut Abbas'ın yönetime gelmesinden bu yana intihar sal- dınlan çok azaldı. Abbas, bu ko- nuda kararlı bir şekilde mücadele ediyor. Israil yönetimi Abbas'ın elini güçlendirecek ciddi bir adım atmıyor. Sharon, Abbas'ın şidde- ti engelleme çabalarına destek vermediği gibi onun bir şey yap- madığını da söyleyerek Abbas'ı zor durumda bırakıyor. • • • Filistinliler ne yapmalı soruma gazeteci arkadaşım şu karşılığı verdi: Tilistinlilerin yapabileceği cok bir şey yok. Burada inisiyatif Israil'in elinde. Çözüm ancak Is- rail'den geçer. Tabii Israil'in çö- züm yolunda adım atmasım da ancak ABD yönetimi sağlayabilir. Bush yönetimi, Israil'i çözüme zonamak yerine, onlar ne yapar- sa desteklemeyi tercih ediyor." Israil'de gazetecilık yapmak, vicdani açıdan çok zor. Haberleri geçerken dengeli olmaya çalışı- yoruz. Ancak, Israil'deki olaylar- da bir denge yok. Asıl mağdur taraf Filistin. Dengeli haber ver- mek çabası, objektif gerçeği giz- lememize neden oluyor diyebili- rim. Israil'de gazeteci olmak zor. Hele de yabancı gazeteci olmak daha da zor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle