Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 20 HAZİRAN 2005 PAZARTE
HABERLER
Siyaset, cumhurbaşkanlığı seçimlerine kilitlendi, CHP'nin son kozu 'sine-i millet'
Çankaya senaryolarıTÜREYKÖSE
AJVKARA - Siyaset, 2007 yılı
Mayıs ayında yapılacak cumhur-
başkanlığı seçim senaryolanna ki-
litlendi. Kulislerde, Başbakan Re-
cep Taftyip Erdoğan'ın parlamen-
toda sahip olduğu çoğunluğu ko-
ruması olanaksrz bir erken seçime
kolay yanaşmayacağı ve kendisi
ya da bir başka AKP'linin Çanka-
ya Köşkü'ne çıkması yolunu so-
nuna dek zorlayacağı konuşulu-
yor. Cumhurbaşkanlığı seçiminin
odağında yer aldığı bazı senaryo-
lar şöyle:
Erdoğan çanKaya'ya çıfcar
Olası birerken seçimde partisi-
ninoyyitireceginibiten Başbakan
Erdoğan, cumhurbaşkanlığı seçi-
mini bu parlamentonun yapması
konusunda ısrarh olur. Erdoğan
bu konuda yaptığı açıklamalarda,
bu konunun gûndemlerinde olma-
dığını söylemesine karşın "cum-
hurbaşkanmı bu Mecfis'in seçece-
ğfai" yineliyor.
• Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin 2 yıl sonra
gerçekleştirilecek olmasına karşın siyaset bu seçimlere
göre planlaruyor, hesaplar buna göre yapılıyor. Erdoğan'ın
erken seçime yanaşmaması durumunda, CHP lideri
Baykal'uı da son koz olarak partisinin 160 milletvekilini
istifa ettirerek seçime zorlayacağı ifade ediliyor.
BaskablrAKP'll
2007 mayısında yapılacak cum-
hurbaşkanlığı seçüninden 6 ay son-
ra genel seçimlere gidilecek. Er-
doğan Köşk'e çıkarsa AKP için-
de büyük biryanş ve olası kopma-
lar kaçınılmaz olacak. Bunu en-
gellemek isteyen Erdoğan, AKP
içinden başka bir kişiyi cumhur-
başkanlığına aday gösterecek.
CHP'nin de erken seçimi isteme-
diği, bu nedenJe "eşinin başı açık
olan bir aday" formülüne olumlu
yaklaşabileceğı belirtiliyor.
Erfcen seçlm
Erdoğan, gnıbundaki erken yo-
rulma ve AB'deki olumsuz geliş-
melerüzerine 2006 ilkbahan ya da
sonbahannda erken seçime gider.
Erdoğan'ın merkez sağ partilerin
gûçlenmesini önlemek için buyola
başvurabiJeceği belirtiJiyor.
CHP slne-1 mlllete döner
Bu senaryoya göre, Erdoğan'ın
erken seçime yanaşmayacağını gö-
ren Baykal, sine-i millete döner.
CHP'nin tüm milletvekilleri isti-
fa eder. Bu durumda bir ara seçim
seçeneği gündeme gelir. Ancak
genel seçimJere 1 yıl kala ara se-
çim yapılmıyor. CHP'lilerin isti-
falannın genel kurulda oylanma-
sı da gerekiyor. AKP'liler diler-
lerse bu istifalan kabul etmeyebi-
lirler. Ancak muhalefetin "çekfl-
d@" bir parlamentonun meşru-
iyetinin kalmayacağı, bu nedenle
Erdoğan'ın erken seçime gitmek
zorunda kalacağı belirtiliyor.
BasKanlıfcstetemlne doflnı
Bazı siyasetçiler, Erdoğan "ın
gönlünde başkanlık sistemi oldu-
ğunu vurgularken bu yönde atıla-
cak adımlar ıçin en uygun orta-
mın bu parlamentoda bulunacagı-
nın alnnı çiziyor. Erdoğan'ın cum-
hurbaşkanını halkın seçmesi yö-
nünde bir anayasa değışüdiği için
girişimde bulunacağı, ANAP'tan
da buyolda destek alabıleceği kay-
dediliyor. Ancak bu fonnülde
Cumhurbaşkanı AhmeOfecdetSe-
zer'in böyle bir anayasa değişik-
liğini referanduma götürmesi ola-
süığı hesaplan kanştnyor.
AKP'II olmayan aday
Gelecek yasama yılında AKP
içindeki çöziihne sürer. Cumhur-
başkanını bu parlamento seçer.
Ancak AKP'li olmayan bir cum-
hurbaşkanı seçilir. CHP'li Bülent
Tanla. bu formülü savunuyor.
ı T.C.
YEDITEPE UNIVERSİTESÎ HUKUK FAKÜLTESÎ
AVRUPA HUKUKU VE ULUSLARARASI HUKUK
YAZ AKADEMİSİ
4-29 TEMMUZ 2005
Her yıl olduğu gibı bu yıl da Yedilepe Ünıversitesı Hukuk Fakültesi'nde
gerçekleştırilecek olan "Avrupa Hukuku ve Uluslararası Hukuk Yaz
Akademısi". konulannda diinyanın önde gelen isimlerınden olan değerli
bilım adamlan, Avrupa Komisyonu uzmanları. Adalet Divanı yargıçları,
Avrupa Parlamentosu uyeleri ve düşunürlerin vereceği ders, konferans ve
seminerlerle sürdürulecektır.
Yaz Akademisinde görev alan bilim adamlan ve ijleyecekleri konuların
önemlilerı aşağıda belirtilmektedır. Semınere katılım koşullan ve burs
olanakları «ww.yeditepe.edu.tr de açıklanmaktadır.
Yüksek Yargı Başkanlarıyla yapılan toplantılarda bu tur Uluslararası Hukuk
Seminer ve Konferanslanna gereksimm duyulduğu özellikle vurgulandığı
için yüksek yargı mensuplarımızın, ilgilenen yargıç ve savcılarımızın ve
ülkernızin defişık yörelerindeki kamu üniversitelennde görev yapan araştırma
görevlısı, yardımcı doçent, okutman ve öğretirn üyelerinın katılımlanna
öncelık verilecektir.
Hukuk. Uluslararası İlışkiler, Sıyasi Bilimler, İktisat, İşletme ve benzeri
konularda öğrenim goren öğrencıler yanında henüz meslek ve fakulte seçimi
konusunda kararsız olan lise mezunu üniversıte adaylarının da Yaz
Akademisine katılırn imkanj vardır. Mali olanakları kısıllı olan kişıler İstek
Vakfı Burs Programına başvurabılır. Konulann arzettığı özellikJer nedeniyle
seminer ve konferanslar İngilizce olup, çeviri yapümayacaktır. Aynca ılgi duyan
diğer meslek mensuplan da programa katıiabüirler. Biitün oturumlan uledıklen
yapılan yoklamalarla belırlenenlere "Katüım Belgesi" verilir.
YEDITEPE UNIVERSITY FACULTY OF LAW
EUROPEAN & INTERNATIONAL LAVV
SUMMER ACADEMY
4-29 JULY 2005
Prof. Dr. Claudio Grossman
Dean, Washington College ofLav, Amencan Vnivenity
"Recent Developments ın Intemarjonal Hurnan Rights Law"
Prof. Dr. Carl Otto Lenz
Formtr Judge andAdvocate Gentral oftht Europtan Court of Justice
"Basic Principles of European Union Law and E.C.J." (4-8 July)
Prof. Dr. Dr. h.c. Peter-Christian Muller-Graf
Director, Institute ofGerman and European Economic Law
Ruprecht-Kaıis-Vniversitat HeUUlberg
"The Approach of German Legal Traditıon to the European
Constıtutıonal Dıscourse"
Prof. Dr. Ilias Bantekas
Professorial Fellote, Harvard University
"Introduction to United Nations Law", "Intemational Foreign Investment Law"
"InternafionaJ Criminal Law" (8-12 July)
Prof. Dr. Guy Harpaz
Facuity ofLaw, Hebrev L'niversity, Jerusalem
"Competinon Policy ConsideraOons and the EU's Anti-Dumping Policy"
"The EU Mediterrenean Relations: Neıghbourhood Policy and Beyond"
(11-14 July)
Prof. Dr. Thomas Giegerich
Chair ofPublic Law, EC Lav and Public Intemational Law,
Bremen Institute ofTransnational Constitutional Law, Brtmen Vnirtnity
"Freedoms of the EC Intemal Market and Fundamental Rights - Selected Issues
Quasi-Federal System of the EC/EU"( 11-17 July)
Rt Hon. Richard Balfe
Fonrur Member ofthe European Parliament
"The Role of the European Parliament in the EU Derision Making"
"EU Turkey Relations" (11-15 July)
Prof. Dr. Carlos J. Moreiro Gonzalez
Jean Monnet Chair ofEV Lav Institutefor Intemational and Europtan Studies
Universidad Carios III de Madrid
"EU Economic Lavv : Law of Financial Services and practical
implementation of EU Lavv" (18-22 July)
Dr. Koen Van de Casteele
Directorate General CompetiSion (SAC), European Commission, Brusseb
"Link betvveen Enlargement and State Aıds: Concept of State Aids, Compaöbılıry
Grounds and Procedural Issues- Case Studies"
(18-22 July)
Prof. Dr. Marc Maresceau
Director, European Law Institute, Ghent University
"Extemal Relations Law of EU",
"EU Pre-Accession Strategıes: a Politjca) and Legal Analysis",
"Bilateral Agreements of the EU: Typology of Comparative Analysis", "EU
Enlargement and Implicarions for Neighbourhood Policy"
(18-22 July a total of 15 hours)
Prof.Dr. Paul Taylor
Director, External Programmes, LSE Fortner Dirtctor ofEurope Institute
Former Head of International Relations Dept.
London School of Economits
"Relationshıps bersveen Regional and Global Organizations"
" How to Reform the United Naüons"
Prof. Dr. Frtcd KeHerman
T.CM. Asser Institute, The Netherlands
Visiting Professor, Moscow University
"Impact of EU accessıon on the national legal orders of
the new Member States and Candidate countries as well as on the
European Constinınon" (25-29 July)
Prof. Dr. Stefan Talmon
SLAnne's College, Oxford Unireraty
"EU as an Actor m Internarional Law",
"The Securiry Council as World Legislator",
"The Proliferarion Security Imnatıve and Fight against
VVeapons of Mass Destruction",
"The Cyprus Conflıct and the quesrion of Recogninon ın
Intemational Law"
"Everything is in a State of Flux: The Use of Force since the
Second Gulf War" (25-29 July)
Dr. Michael Rupp
Administrator, European Parliament
"The EU Enlargement Process and Accession Negotiations:
Lessons to be leamed for the Accession Process of Turkey"
Prof.Dr. Peter ME. VoKen
Director, Centrefor European Security Studies
"European Security and Conceptual approaches to Security: EU and VS"
Dr. Soner Çağaptay
Washington InstüuU ofSear East
"Ankara Knockıng on Brussel's Door Turkey's EU Path How long ıs thejoumey?"
"Has the US opened the Pandora's Box?" The Future of US-Turkısh Relaoons;
A Revaiuarion"
"Whomakes AmencanPoücy?l>obıes, Govemment Agencies, Repubbcans. Democrats..?"
www.yeditepe.edu.tr
Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi, İçerenköy, Kayışdağı
Tel. 0 216 - 578 07 05
law@yeditepe.edu.tr
Yeditepe Ümversitesiıtde gerçtUestiriltcek diğer Vluslararası Sempozyum,
Seminer, Kongrelerden bazüan:
- Summer School, American University, Washington College of Lavv,
June, 2005
- Uluslararası Stratejik Yönetim Konferansı, 23-25 Haziran 2005
- Atlantik Brücke 27-30 Haziran 2005 Otuz ülkeden 120 öğrencınin
katılacağı Seminer.
- Turfcey's Future As a Country of Immigrauon and Emigration, 29-30
June 2005
- SecondAnnual Conference ofthe International Consortium on Legal
Education 3-5 Temmuz 2005 (Yeditepe Üniversitesinde düzenlenen
konferansa 47 ülkeden Hukuk Fakültesi Dekanlan katılıyor)
- IV th International Congress: Health Challenges of the Third MilJenium"
21-26 August 2005
- IV th Intemational Congress of Ethnobotany (ICEB, 2005) 21-26 August
2005
- 34 th Engineering Education Syrnposium, 12-15 September 2005
- Intemational Conference: Knowledge Management in the World: New
Models for Scholarly Communication, 13-14 December 2005
2000'Lİ Y1LLARDA
ERDAL ATABEK
• ••
Sezer, RTLK Yasasj'nıTB\I\r>'egerigöndermişti
RTÜKiçin
ikinciturANKARA (Cumhu-
mBtBürosı)-Cumhur-
başkaru AJuııet Necdet
Sezer'in geri gönderdi-
ği RTÜK üyelerinin se-
çimine ilişkin anayasa
değişikliğinin ikinci njr
oj'laması, yann TBMM
Genel Kurulu'nda yapı-
lacak. Yasa, RTÜK'ün
9 üyesinin siyasi parti
gruplannın millerveki-
li sayısına göre TBMM
tarafindan seçilmesini
öngörûyor.
TBMM, bu haftakı
çalışmalanna yann Se-
zer'in bir kez daha gö-
rüşülmek üzere geri
gönderdiği RTÜK üye-
lerinin seçimine ilişkin
anayasa değişikliğinin
2. tur oylamasını yapa-
rak başlayacak. Yasa.
RTÜK'ün 9 üyeden
oluşmasım ve üyeleri-
nin, siyasiparti grupla-
Danıştay
türban
vizesini
reddetti
nrunmilletvekili sayısı
esas alınarak TBMM
tarafindan seçilmesini
öngörüyor. Yasanın ilk
tur görüşmeleri, geçen
harla yapılmıştı. Dok-
torlara yeniden zorunlu
hizmetgetiren yasa öne-
risi, Shü Havacılık Ge-
nel Müdürlüğü Teşkı-
lat ve Görevleri Hak-
kmda Yasa Tasansı, top-
rakkoruma ve arazı kul-
lanrmını düzenleyenya-
sa tasansı ile kalkınma
ajanslan kurulmasmı
öngören yasa tasansı da
bu hafta görüşülecek.
Uzun süreden beri
TBMM'nın gündemin-
de bulunan Çevre Ya-
sası'nda değişiklik ön-
gören yasa tasansı ile
Sezer tarafindan gen
göndenlen TÜBÎTAK
Yasası'nın da bu hafta
ele alınması bekleniyor.
Diinyanın Sonu
Üniversite giriş sınavları dün yapıldı.
Adaylara bu süreçte "sınavı kazanamamanı
dünyanın sonu olmadığı" söylendi.
Bu sözü, konuşmalanfnda ben de söylerim
Bir sınav elbette dünyanın sonu değildir, ya
şam sınavlarla yaşanmaktadır.
Ama farklı düşünmek de doğru olabilir, be\\
de her sınav dünyanın sonudur.
Yeni bir dünyanın kapısını açmak için belki dı
yaşanan dünyanın sonuna gelmek gerekir.
Üniversite sınavını kazananlar için de dünya
nın sonu gelmiş olabilir.
Şimdi yeni bir dünyanın kapısından girecek-
lerdir.
Üniversite bittiği zaman da dünyanın sonu ge-
ne gelecektir.
Iş bulmak, çalışmak ya da işsiz kalmak yeni
dünyalardır.
Bir dünyanın sonuna gelmeden yeni bir dün-
yaya giremeyiz ki.
Kristof Kolomb, farkına bile varmadan eski
dünyanın sonuna gelmişti. Yeni bir dünyaya
adım attığını bilemeden yeni birçağı başlattı.
Herkes kendi Kristof Kolomb'unu yaşar.
Üniversiteye giremeyen öğrenci de dünyanın
sonuna gelmiştir.
Şimdi yeni bir karar verecektir.
Yeniden çalışıp sınava hazırlanmak, umutsuz-
luğa kapılıp herşeyden vazgeçmek, önüne baş-
ka eğitim olanaklannı koyup onlan başarmayı is-
temek ya da akıntıya kapılmak.
Hepsi de yeni dünyalardr.
Aslında lise bittiği zaman dünyanın sonu gel-
miştir, artık o dünyada yaşanamayacaktır.
Bir genç kız, baba evinden ayrıldığı zaman
dünyanın sonu gelmiştir, şimdi yeni bir dünya-
nın kapılan açılmaktadır.
Bir sevgiliden ayrılan için dünyanın sonu gel-
miştir, yeni dünyaların kapılarını açıp açmamak
onun önünde durmaktadır.
Dünyanın sonuna gelmek elbette kolay değil-
dir.
Dünyanın sonu ayaklannızın altında uzandığı
zaman sisli karanlıklar, sonu görünmeyen uçu-
rumlar ürkütücüdür.
Ama o sislerin içinde, uçurumlann hemen ba-
şında yeni kapılar vardır. Açmanız için elinizi
uzatmanız gereken yerde yeni dünyalar başla-
maktadır.
Sizin bakmanız gereken yer doğadır.
Her gece kendi şafağını içinde saklar.
Her gündoğumu arkasından gelecek gecenin
habercisidir.
Güneş hergün doğar, her gün batar, sonra ye-
niden doğar.
Ama biz doğaya bakmayız.
Ya doğan güneşimizin hayranlığıyla yaşamak
isteriz ya da basan gecenin karanlığryla umut-
larımızı yitiririz.
Bunlan daha önce böyle düşünmediğimi an-
lıyorum.
Konuşmalarımda "hiçbir şeyin dünyanın so-
nu otmadığtnı" söylerdim.
Bundan sonra "Yaşanan her dönemeç dün-
yanın sonudur" demek istryorum, sonra da ek-
leyeceğim ki "Yeni dünyalan keşfetmek için
dünyanızın sonu gelmeli".
Dünyanın sonunun gelmesinden korkmayın,
Her son yeni bir başlangıçtır.
Yeter ki siz yeni bir başlangıca hazır olun.
Yaşam sizde başlıyor ve sizinle sürecektir.
Bilmemiz gereken bu...
e-mail: erdalatak@superonline.com
erdalatak@gmail.com
faks:0212 513 9O98
Haber Merkezi - Personel ve öğrenci-
lerin türbanla okula girmesine izin veren,
Fettauiiah Gülen cemaatine yakınlığıyla
bilinen Fatih Üniversitesi fıp Fakülte-
si'nin eski dekanı Prof. Dr. Uğur Dfl-
men'e verilen disiplin cezasını iptal eden
idare mahkemesiniri karan Danıştay'dan
döndü.
Dilmen'in kız öğrencilerin derslere
türbanla girmesi ve çahşan personelin
türban takmasına izin vermesi bir öğren-
cinin şikâyetiyle ortaya çıkmıştı. Yükse-
köğretim Denetleme Kurulu Başkanlı-
ğı, yaptığı araştırma sonucu Dihnen'e,
"türfoana göz yumduğu" gerekçesiyle
yönetim görevinden ayırma cezası ve-
rildi.
Dilmen'in işlemin iptali için dava aç-
tığı Ankara 1 'inci Idare Mahkemesi, di-
siplin cezasını iptal etti. Yüksek Ögretim
Kurulu Başkanlığı'nın karan temyiz et-
mesi üzerinedosya, Danıştay'a gitti. Dos-
yayı görüşen Danıştay 8'inci Dairesi, tür-
bana göz yuman Dümen'in "yönetiıngö-
revinin elinden alınması" gerektiğini
kararlaştırdı.
IR N0KTASI /ORAL ÇALIŞLAR
Büyükada ve Ada Vapurlan
VEDITKPE
İ NİM'RSİTKSİ
Bilgi için bkz. u\v\v.yeditepe.eclu.tr HLKLK
Sürekli koşuşturmakla geçen bir
kış dönemini dahageride bıraktık. Ar-
tık yaz geldi diyebiliriz. Yaz demek,
bizim için Büyükada demek, Adalar
demek. Herkesin yaz için bir tercihi
vardır. Bizim değışmeyen tercihimiz
Büyükada. Istanbul'un hemen yanı
başında, bir zevkli, sakin yaşam me-
kânıdır Adalar.
• • •
Bu yıl yaz gecikti, biz de Büyüka-
da'ya gelmekte geciktik. Şu an bile
yazımı yazarken hava kapalı. Akşam
bütün haşmetiyle yağmurya^dı. Se-
rin serin hâlâ rüzgâresiyor. Üşüdük,
ceketleri üzerimize aldık. Yaz, böy-
le bakırtca hâlâ tam anlamıyla gel-
medi.
Yazın gelmesiyteAdalar'da da nü-
fus artıyor ve sorunlarda kaçınılmaz
olarak artıyor. Ancak bu kez, biraz da-
ha can sıkıcı bir durumla yüz yüze-
yiz. Telefonum çaldı, karşımda Be-
hiç Ak. Behiç ve Leyfa da Büyüka-
da'nın sakinleri oldular. Onlarkışın da
Büyükada'da kalıyorlar. Behiç, Ada-
lar'da geleneksel vapuıiarın kaldırı-
lıp kapalı deniz otobüslerine dönül-
mek istenmesine tepki amacıyla bir
bildiri hazırladıklannı söyledi. Ipek'in
ve benim de bu bildiriyi imzalama-
mızı istedi. Imzaladık.
• • •
Haftalardır Adalar'da, geleneksel
ada vapuriannın kaldınlacağı endi-
şesi yaşanıyor. Belediyenin hazırlat-
üğı afişlercfe eski vapurtann yerine ka-
palı deniz otobüslerinin geörileceği-
nin reklamının yapılması, bu endi-
şeyi daha da arttınyor. Karşılaştığım
adalılar, "Aman bir şey yapın" di-
yorlar. Biz gazetecilerden destek
bekliyorlar.
Istanbul Büyüksehir Belediye Baş-
kanı Kadir Topbaş'la geçenlerde
karşılaştığımda ilk sorduğum soru,
"Neden bu vapurlan kaldırmak isti-
yorsunuz" o\ûu. Kadir Topbaş, eski
bir Istanbullu. Istanbul'un gelenek-
sel vapurlannın ne anlama geldiğini
hepimizden iyi o bilir. Aynca Türkiye
gibi bir güneş ülkesinde, deniz ula-
şım araçlannın da buna uygun olma-
sı gerekiyor.
Kadir Topbaş'a, neden Iskandi-
navülkelerinden kapalı, karanlık de-
niz otobüslerini aldıklarını sordum.
Neden yeni gemi üretmediklerini de...
Eğerbiz üretmiyorsak, ozaman Ital-
ya, Yunanistan, Ispanya gibi ülkele-
rin kullandığı tarzda deniz ulaşım
araçlanna yönelmemız gerektiğini
anlattım.
• • •
Topbaş, Adalar'a sefer yapan va-
purtarın çok yavaş gittiğini ve işleri-
ne yetişmek isteyen insanların daha
hızlı ulaşım araçlannı tercih ettikle-
rini belirtti. Zaten yıllardan beri hızlı
deniz otobüsteri Adalar'a sefer ya-
pıyorlar. Sabah ve akşam dönüşü, is-
teyen adalı bunlan kullanıyor. Aslın-
da bu deniz otobüsleri de zaman
içinde bütün adalara uğradığı için
Büyükada'ya yapılan yolculuğun hız-
fı tarafı da pek kalmadı denebilir. Asıl
sorun, istanbul'daki deniz ulaşımının
"hız" gerekçesiyle tamamen kapalı
ve karanlıkdeniz otobüslerine dönüş-
türülmesi. Topbaş, "Böyle bir şey
olmayacak" dedi. Eski vapurların
korunacağını, ancak bu arada hızlı
ulaşım sisteminin de artarak devam
edeceğini sözlerine ekledi. AJınacak
deniz otobüslerini de kendisinin se-
çeceğine ve dahaaydınlık olanlan ter-
cih edeceğine söz verdi.
• • •
Sorun burada başlıyor. Eskiden
bu büyük vapurlar Türkiye'de irnal.
ediliyordu. Şimdi de dünyanın en
güzel deniz ulaşım teknelerinin Tür-
kiye'de üretildiği söyleniyor. Hal böy-
leyken, dünyanın bize en uzak olan
yöresinden, güneşin neredeyse hiç
doğmadığı ülkelerden Türkiye'ye
gemi ithal etmek nasıl bir iştir? Nasıl
bir mantıktır?
Bir yandan, otomotiv ve beyaz eş-
yada büyük bir üretim patlaması
yaşıyoruz, öte yandan kendi üret-
tiğimiz gemileri bırakıp Iskandinav
ülkelerinden gemi ithal edip gemi
üretimini öldürüyoruz. llginçbirters-
lik değil mi?
• • •
Gelin bu sevdadan vazgeçelim ve
kendi koşullarımıza uygun gemiler
üretmeye devam edelim. Onu
yapamıyorsak, Akdeniz ülkelerinin
ürettiklerini kullanalım. Ancak
gemilerimizden vazgeçmeyelim.
Herkese mutlu ve bol güneşli bir
yaz diliyorum.