Katalog

20 HAZİRAN 2005 PAZARTESİ CUMHURİYET JLLJVvfIN UIVJJ. [email protected] 'Telgrafintelinebaykuşkonmasın' Dünyada kamupayına dikkatçeken ATO Başkanı, '3 milyardolar için 10 milyar dolarlık Türk Telekom satılır mı?' dedi UÇUNCÜ GOZ POWERBUS T GERİ GÖRÜŞ SİSTENIİ ^ SIN1FINDA İLK KEZ l 3 TEMSA POWERBUST#* 0322 355 62 90 ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Tıcaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, Türk Telekom özel- leştirmesinın ya hıç yapılma- masını ya da halka arz yoluy- la yapılması gerektiğini belır- terek "Gelişmiş ülkelerin hep- sinde bu model uygulanmış, geri kalmış ülkelerde ise ya- bancüann eüne geçmiş" uya- nsında bulundu. ATO Başkaru Sinan Aygün, yaptığı yazıh açıklamada, Türk Telekom'un özelleştiril- mesinin zaman ve yöntem olarak uygun olmadığını sa- vunarak "Bu özelleştirme de- rin dondurucuya alınmalı. Telgrafin tellerine baykuş konmamalT dedı. Yabancılann hâkim olduğu telekom şirketlerinin ekono- mik açıdan zayıf ülkelerde ol- duğuna dikkat çeken Aygün. "Tele yabancüar zayrf ekono- milerde cirit abyor. Ucuza ka- paüp pahalıya ödetfyor. Türk Telekom gibi stratejik ve kök- lü bir kurum, uluslararası rant lordlanna saölmamair diye konuştu. Telekelepir saüş ATO Başkanı Sinan Aygün. Türk Telekom'un 2004 itiba- nyla net kânnın 2.5 katrilyon lira, kamuya aktardığı kayna- Llkelerdeki telekom şirketlerinin özelleştirme durumu şöyle: îlke adı kamu paMİ%) \vusturya 4" 7 .2 Belçıka 51.6 Fınlandıya Fransa ' 58 9 Almam a 26 \ unanıstan 33 7 Luksemburg 100 Hollanda 19 3 Norveç 53 19 Isveç 64 4 tsvıçre 62.7 tngıltere 0 ttalya altın hisse Ispanya altın hisse Estonya 27.3 Letonya 51 Lırvanya 10 03 Romanya 46 Bulganstan 35 Halka ınCo 1 52 8 38 86 46 34 9 55 49.9 . 68.7 46 81 35 6 37.3 100 83 79.9 23.7 _ 25 30 _ \abancı >at (°o) - 12 - 5 6 - 56 49 49 60 54 65 ğın ise 5.6 katrilyon lira oldu- ğunu anımsatarak şunlan söy- ledi. "Türk Telekom, 55 bin çabşan ile 250 bin ldşiyi besli- yor. Kurumun teknolojik alt- yapısıdayeni Teklif edilen pa- ra Telekom'un 2-3 yılhk kân- na eşit Türk Telekom yeni sa- hibine 1 katrilyon liraİık yeni yaünmla gidecek. Yani 3 mil- yar dolar için 10 miryar dolar- hk işletme saübr mı? Bir za- manlar 30 milyar dolar etâği söylenen Telekom, bu ederin yüzde 10'una elden çıkanlır mı? Buna oka olsa telekelepir satış denir." Sinan Aygün, Türk Tele- kom'un Türk halkı tarafindan sevilme oranının yüzde 73 ol- duğunu, buna karşılık dünya- daki özelleştinlen kurumlann kendi halkı tarafindan sevil- me oranlannın yüzde 10-15 'e düştüğünü belırterek "Halkın mah Telekom halkta kalmab- dn-" dedi. Aygün, telekom şirketleri içindeki kamu payuıın Is- veç'te yüzde 64.4, Isviçre'de yüzde 62.7. Fransa'da yüzde 58.9, Norveç "te yüzde 53.19, Beiçıka'da yüzde 51.6, Avus- turya'da yüzde 47.2, Yunanis- tan"da yüzde 33.7 olduğuna dikkat çekti. Aygün'ün açık- lamasında halka arz yoluyla yapılan telekom özelleştirme örneklen de şöyle sıralandı: "Ingiltere'de yüzde 100, Ital- ya'da yüzde 83, İspanya'da yüzde 79.9, Hollanda'da yüz- de 68.7, Almanya'da yüzde 55, Avusturya'da yüzde 52.8, Nor- veç'te yüzde 46.81, Finlandi- ya'da yüzde 46, Belçika'da yüzde 38.9, ls\içre'de yüzde 373, Isveç'te yüzde 35.6. Bu ülkelerin sadece dördünde kü- çük hisselerle yabancı yatmm- cı bulunuyor. İspanya ve İs- veç'te telekom şirketinin yüz- de 5.6'SL, Hollanda'da yüzde 12'si, Almanya'da yüzde 2'si yabancı vannmalann etinde." ParisHavacûıkFuan 'ndariyaretçirekoru Fransa'nın başkenti Paris'te bu yıl 46'ncısı düzenlenen havacûık fuarmda zharetçi rekoru kınldı. Bu kez önceki yıl- lara oranla çok daha fazla zh aretçi çeken Paris Havacıhk Fuarı'm 350 binden fazla kişi ziyaret ederken sadece önceki gün 110 bin kişinin fuan gezdiği bildirildi. Havacıhk fuarma yönelik bu ilginin ne- deni fuarda sergiknen dünyanın en bü- yük yolcu uçağı Airbus'ın A380 modeU- ne gösterilen ilgi oldu. Fuar, 13-16 Hazi- ran tarihleri arasında sadece profesyo- neüerce ziyaret edihniş ve cuma günü halka açdmışü. Fuann yöneticüerinden Louis Le Portz, toplam ziyaretçi sayısının 450 bine jükselebfleceğini söyledL (AA) DÜINTA EKO1\OMİSL\E BAKIŞ / ERGtN YILDIZOĞLU LONDRA ergin.yildizoglu^ gmail.com Avrupa Biriiği Başkanı Jean-Claude Juncker'e göre "Avrupa knzde değil, derin krizde". Bizde de kimi "görmüş geçirmiş" yazarlar, köşelerinde "alda- tıldık" diyerek yakınıyorlar. Birinci sap- tamayı anlamak hiç de zor değil. Ikinci- si ise çok garip. Uluslararası ilişkiler satranç gibidir, "aldatıldık" gibi ifadeler, eğer okuyucu- yu yanıltmak için özellikle kullanılmıyor- larsa, işlevsizdir. Bu alanda yalnızca, bellihatalarsözkonusudur. "Ah, vah al- datıldık" yerine, "fatura" bu hatalan ya- pan politikacılara, ellerindeki iktidan kul- lanmayı beceremeyerek (ya, bu iktidar yalnızca bir görüntüyse?) taviz üzerine taviz verenlere çıkanlmalıdır. Derin krtz' "Krize" dönersek, Juncker'e hak ver- memek elde değil. Avrupa Biriiği'nin bir anayasası olacaktı, olamadı. Üye ülke- ler bir bütçe oluşturmayı bile beceremı- yorlar. Genişleme sürecinin geleceği be- lirsizleşti. Tarihçi Niall Ferguson gibi "Avrupa'nın önlenemez çöküşünden" söz edenler haklı çıkmış görünüyorlar. Biraz daha yakından bakınca, tüm bu olup bitenlerin aslında AB sürecinin do- ğasından kaynaklandığı görülebilir. Ozetle, daha önce de irdeledığim gıbi, Avrupa çapında şekillenen -güçlü tran- satlantık bağlara sahıp- bir "trans-Avru- pa'sermaye sınrffraksıyonu, bir "iktidar bloku" oluşturmaya, Birlik sürecini şekil- lendirmeye (neoliberal hegemonya pro- jesı") çabalıyor. Bu fraksiyonla çıkan çeli- şen çeşitli sınıf ve tabakalar dıreniyorlar. Bu iki basınç arasında sıkışan siyasi li- derlerbirincısıni gerçekleştırecek; ikinci- sini, birinci projeye onay verecek biçim- de yönlendirecek çözümler anyorlar. Orneğin "trans-Avrupa" fraksiyon (TAF), birtaraftan AB sürecini serbest pi- yasa kurallanna göre düzenlemek isti- yor, diğer taraftan, yeni ekonomik coğrafyaların AB'ye katılmasını, burala- nn, pazariannın, ucuz işgücünün, besin ve doğal kaynaklannın, stratejık avantaj- lannın, küresel alanda konumunu güç- lendirmek için kullanılmasını istıyor. Bu yüzden, neoliberal projeyi savunanlar, aynı zamanda genişlemeyi, Türkiye'nin üyeliğini de savunuyorlar. Anayasa, hem neoliberal projeye hem de genişlemeye yasal-kurumsal bir dayanak sağlaya- caktı. Olmadı. Bu kesim hemen taktik değiştirmeye başladı. TAF'ın temsılcile- ri, anayasadakı neoliberal hedeflerin ka- zanılması amacıyla, dikkatlerinı ulus devletlere çeviriyorlar. Bu bağlamda, halkın demokratik tepkisini, genişleme korkusunu sahiplenerek meşruiyet zemini- ni anyorlar. örneğin, eski AVHJ- pa Komisyonu Başkanı, eskı DünyaTicaret örgütü Başkanı, şimdi, dünyanın en büyük ço- kuluslu şirketlerinden Goldman Sachs ve enerji devi (Yuvarlak Masa üyesi) BP'nin yönetim ku- rulu başkanı ve nihayet Trilate- ral Komisyon ortak başkanı Pe- ter Sutherland'ın Financial Tı- mes'taki yazısı çok anlamlıydı. Sutherland, Avrupa halklannın Anglosakson modele tepkisini anlayışla karşılıyor, politikacılann halktan kopukluğundan yakınıyor, "ekonomik li- beralizm ve toplumsal sorumluluk ara- sında doğnj dengenin kurulması", "seçmenin yerel basının" -dolayısıyla ulusal zeminin- "dikkate alınması ge- rektiğini" vurguluyordu (15/06). Neoli- beral projenin bir kurumu olarak göre- bileceğimız, anayasa yanlısı. Lızbon Konseyi'nın başkanı Paul Hofheinz de cuma günü verdiği bir demeçte "Ana- yasanın birçok zaafı vardı, en büyüğü de yeterince demokratik olmamasıydı" İki Farklı Durum, İki Farklı Tutum diyordu. Neoliberal projenin savunucu- su, genişleme yanlısı, Borroso da "Biz dınleyeceğiz, 'D', planı demokrasidir" diyordu (Financial Times, 18/06). Bütçe tartışmalan bu çelişkileri tam anlamıyla yansıttı. Tony Blair, Ingilte- re'nin 4.6 milyar Avro'luk gen ödeme imtiyazından vazgeçmek için, bütçenin yüzde 34'ünü oluşturan tanm destekle- rinin kaldırılmasını istedi. Le Monde'a göre Blaır ve Maliye Bakanı Brown, ta- nm desteklennın kaldırılmasını, kaynak- lann, emek piyasasının esnekleştirilme- si, enerji ve hizmetler piyasalannın libe- ralleştinlmesı, bir serbest birtransatlan- tikfinans piyasasının oluşturulması, ya- tınmlann AB'nin uluslararası rekabet gü- cünü arttıracak projeJerde kullanılması- nı istiyorlardı (18/06). Diğer bir deyişle, Blair/ Brown ikilisi, kaynaklann, AB yok- sullanndan, köylülerinden, yerel serma- yeden alınıp trans-Avrupa fraksiyonun hegemonya projesinin hizmetine veril- mesini istiyor. Bu çatışma içindeTürkiye, liderlerinin hatalanndan do- layı gittikçe daha zayıf, daha ikti- darsız bir noktaya doğru sürükleniyor. Türkiye Gümrük Biriiği Anlaşması'nı imzaladı pıyasalannı açtı, IMF reform- lan, Kopenhag kriterieri ekonomik coğ- rafyasını TAF'ın gereksınimlerine uygun bir yönde şekıllendiriyor. Kısacası, TAF'ın, Türkıye'den beklediğı pek bir şey kalmadı. Böylece onun açısından bu- günkü durumun, "özei statü", uzun, so- nu gelmez göruşme süreçleri vb. ile ko- runması yeterii; üyelık şart değil. Bir yeni gellşme ml? Anayasanın reddedilmesiyse, TAF için ölümcül bir sorun de- ğil. Daha önce de vurgulamış- tım. Nice Anlaşması var. Bun- da yapılacak kimi düzenleme- ler, ulusal zeminde yasal adım- lar açığı kapatabilir. Bütçe an- laşmazlığına gelınce, o da çok büyük birsorun değil. 1999büt- çesi uygulamaya girmesi gere- ken tarihten ancak üç hafta ön- ce ımzalanabilmişti, 2007'ye daha çok var. Ancak bütçe tar- tışmalan sırasında yaşananlar, yeni bir durumun söz konusu olabileceğini düşündürüyor. Tartışmalara bakınca Fransa'nın elini çok iyı oynayarak, Ingiltere ile yeni katı- lan ülkeler arasında bir çatlak yaratma- yı başardığı görülüyor. Anayasa tartış- malan Chirac'ı ve Fransa'nın AB içinde- ki konumunu yıprattı. Almanya, Fran- sa'nın yanında yer alarak, Chirac'ın ma- nevralanndan faydalandı, hem de birAl- manya-lngiltere ekseni arayışında olan Ingiltere'nin eleştirilerinden korundu. Schröder'ın yerine Angela Merkel ge- çerse, Ingiltere Almanya ekseni olasılı- ğı, dolayısıyla, Ingiltere-Almanya-Fran- sa üçgeni içinde Almanya'nın konumu daha da güçlenecek. Biri Insitute for Internatıonal Econo- mıcs (IIE) dergisınin yaz sayısında, dı- ğeri de Der Spiegel'de çıkan iki yazı, yukandaki bağlamda yeni bir yöneJı- meışaretediyordu. IIE'deAdam Pos- nan (ABD'nin Almanya Marshal Fo- nu'ndan finanse edilen bir araştırma kapsamında yazdığı) "ABD yapmaz- sa Almanya mutlakayapmalıdır" baş- lıklı yazısında "Dünyanın bir ekono- mik hegemonyacıya gereksinimi ol- duğunu", ABD'nin bu görevi yerine getirmediğini, "bu yüzden, küresel- leşmenin korunma ve bakımım" Al- manya'nın üstlenmesı gerektiğini, AB sürecini nasıl finanse ettiyse şımdı de küresel "kamu hizmeti" sunmaya yö- nelik harcamaları üstlenmekten kaçın- maması gerektiğini savundu. Posnan, dünyanın en büyük ihracatçısı olan Al- manya'nın ekonomik gücüne, AB için- deki ağırlığını vurguluyor, Almanya'nın bu gücünü, AB içine hapsetmek yeri- ne, AB'yı küreselleşmeyı koruyacak, geliştırecek polıtıkalara yöneltmekte kullanması gerektiğini savunuyordu. Tüm bu yaklaşımlar, küreselleşmenın esas olarak bir ABD projesı olduğu, TAF'ın transatlantik boyutu, küresel- leşmeci eğilimi anımsanınca özellikle anlam kazanıyorlar. Spiegel'deki yazı ise, Almanya'nın silahlı kuvvetlerinin artık savunmayla sınıriı işlevini terk ederek "müdaha/eye" yönelık bir güç haline geldiğini, kapasıtelerini ve dün- ya üzerınde halen sürdürmekte oldu- ğu mısyonlan ayrıntılı bir biçimde, an- latıyordu. Alman ordusu ulusal çıkarı- nı artık kendi sınırlan ötesinde de sa- vunmaya başlamıştı (17/06). 80 yıl sonra Almanya yenıden, bu kez küre- selleşmeyı koruma adına, hegemon- ya adaylığına mı soyunuyor? Üzerin- de düşünmeye değer! DtDtMASLİYECEZA MAHKEMESİ'NDEN EsasNo 2002 277 KararNo 2003 67 Hâkim EroIOfluoğlu 34417 Kâtıp. Engın Kızılırmak Sanık llker Çetın, Ahmet \ e Emıne'den olma 1975 Mersın d lu. Ankara. Polatlı, Karaahmet Köyü nufusuna kavıth olup halen adresı meçhul Suç Hızmet nedenıvle emnıvetı suııstımal SuçTanhı 24 06 2Ö02 KararTanhı 01 06.2005 Sanık tlker Çetın hakkında \apılan yargılama sonunda hızmet nedenıyle emnıvetı suııstımal suçundan dolavı Yeni TCK nedenıyle resen \apılan ınceleme sonunda 21 02.2003 tanhındekı TCK'nın 510 md 'ne göre \enlen 1 >ıl hapıs cezası ile mahkûmıyetıne ılışkın önceki hükmun a\Tien ınfazına daır ışbu kararm adresı meçhul olan sanıga teblıgat kanunu uyannca ılanından ıtıbaren takdıren 10 gün sonra tebhg edılmış sayüacağı \e bır hafta ıçensınde tem\ız edılmez ise kesinleşeceğı hususu ılgılısıne ılanen teblığ olunur 03 06 2005 Basın 28470 BEYOĞLU1. AÎLE MAHKEMESİ'NDEN EsasNo 2004 155 Davacı Gûlav Pur tarafindan davalı Cenk Pur aleyhıne açılan boşaruna da\ asının > argılaması sonunda. Davalı Cenk Pur'un tehlıgata yarar adresı tum aramalara rağ- men tespıt edılemedığınden 05 05 2005 tanhlı duruşmada hazır bulunması ıçın Cumhunyet gazetesımn 30 04 2005 tanhlı nusha- sında ılan yolu ile teblıgat yapılmış olup. mahkememızın 05 05 2005 tanhlı celsesuıde davanın kabulûne. tstanbul. Beyoğlu Camıkebır Mahallesı, C "'. H ^0. BSN 2O'de nufusa kayıtlı Huse- yın \e Fadıme kızı 09 05 1977 doğumlu Gülay Pur ile aynı yer BSVlO'da nüfusa kayıtlı Okta) \e Rukıye oğlu 01 05 19^5 do- ğumlu Cenk Pur'un Türk Medenı Kanunu'nun 166 maddesı gere- ğınce şıddetlı geçımsızlık nedenıyle boşanmalanna karar \enlmış olup. ışbu karar gazetede ılan tanhınden ıtıbaren 1221 gün sure ile ıtıraz ve temvız edılmedığı takdırde kesinleşeceğı ılanen teblığ olunur Basın 28595 TC UŞAK tŞ MAHKEMESt'ÎSDEN Esas No 2004 615 Karar No. 2005 305 Davacı SSK Başkanlığı vekılı Av \\ şe Apay dın tarafindan dav alı Songul Çetmer aleyhme açılan ıstırdat davasına esas olmak uzere, Davalmın teblığe yarar açık adresı tespıt edılemedığınden. Sıvas ılı. Merkez ılçe. Merkezpasa Köyü nufusuna kayıtlı Hamdı ve Şemsı kızı. 18.03 1977 d lu Songül Çetıner'ın aleyhıne açılan ıstırdat da\a- sı. mahkememızın 29 04 2005 tanh. 2004 615 esas. 2005 305 sayılı karan ile davanın kabulûne karar venlerek 1 355.41 YTL alacağın dava tanhınden ıtıbaren yasal faızı ile davalıdan alınıp davacıya ve- nlmesıne karar venlmış olmakla ışbu ılanın neşır tanhinden ıtıbaren 8 gün ıçensınde temvız etmesı. etmedığı takdırde hûkmün kesinleşe- ceğı ılanen teblığ olunur. 09 05 2005 Basın 28480 AYDES AİLE MAHKEMESİ'NDEN EsasNo 2004 614 Karar No- 2005 402 Dav alı Fahrettın Demırci'ye teblıgat yapüamadığı \e adresı de tespıt edılemedığınden ılanen teblıgat vapılmasına karar venlmıştır Mahkememızce 13 05 2005 gün ve 2004 614 esas, 2005 402 karar sayılı karar ile Bartın. Merkez. Kabagöz. Cılt 60. Hane 22'de kayıtlı Behıç ve Halıme'den olma Banın, 19 10.1960 d lu Penbe Demırcı ile a>m nüfusa kayıtlı Mustafa ve Mukadder'den olma Bartın. 05 06 1958 d lu Fahrettın Demırci'nın MK'nın 166 1 maddesı ge- reğınce boşanmalanna. Müşterek çocuk Mukaddes'ın velayetının anneye venhnesıne. her ayın ılk haftası Cumanesı saat 9 00'dan Pazar saat I7 'ye kadar. dını bayTamlann 2 gunü saat 9 00"dan 3 gunü saat 17 OO've kadar ve her vıl 1 Temmuz saat 9 00"dan 31 Temrnuz saat P OOŞe kadar babaya ve- nlmek suretıv le şahsı munasebet tesısıne, Müşterek çocuk Mukaddes için dava tanhınden hüküm kesınleşinceye kadar aylık 100 YTL tedbır nafakasınm davalıdan alınıp davacıya odenmesıne, hûkum kesınleştıkten sonra ıştırak nafakası olarak dev amma. Davacı kadm ıçın 3 000 YTL maddı, 3 000 YTL manevı tazmınatın davalıdan tahsıhne. faz- laya ılışkın talebın reddıne karar venldığı ılanen teblığ olunur Basın 284"" 1 BİGAİCRAMÜDÜRLÜĞÜ'NDEN TAVZİHİLANI Dosya 1999 484 Tal 24063 basın numarası ile 26 Mayıs 2005 tanhınde Cumhurıyet gazetesınde yayınlanan ılanı- nızın satış sartlan bölümünün 2 maddesınde "Alıcı ıstedığınde 10 gunü geçmemek uzere me- hıl venlebıiır" cümlesı sehven '"20 gun" olarak yazılmıştır "Alıcı ıstedığınde 10 gunıj geç- memek uzere mehıl verılebılır" şeklınde düzeltılmesı, A>Tica ılanın satış şartlan bölümunun n maddesı hıç vavınlanmamış olup vayınlanması ge- reken madde. "7- Satış ılanı ılgılılenn adresıne teblığe göndenlmış olup teblıgat yapılmaması veya adreslen bılınmeyenlere de ılanen teblıgat yerine kaım olacagı ılan olunur" şeklındedır Duzeltılerek ılan olunur Basın Tashıh DİDİM ASLİYE CEZA MAHKEMESİ'NDEN Esas No 2002 215 KararNo 2005 96 Hâkim. EroIOfluoğlu 34417 Kâtıp Engin Kızılırmak Sanık Serhun Alakuş. Ahmet ve \ üksel'den olma 1978 Sıve- rek d lu. Şanlıurfa. Sıverek. Camıkebır Mah nufusuna kayıtlı olup halen adresı meçhul Suç Toplu gümrük kaçakçıhğı SuçTanhı 25 06 2002 KararTanhı 04.03 2005 Sanık Serhun Alakuş hakkında yapılan yargılama sonunda toplu gümrük kaçakçıhğı suçundan dolayı 1918 SY'nın 27 3 ve 33 son md gereğınce netıceten 17 683.60 YTL APC ile diğer sanık Kemal Erdoğan yanında müteselsılen mahkûmıyetıne daır ışbu karann adresı meçhul olan sanıga teblıgat kanunu uvaruıca ılanından ıtıbaren takdıren 10 gün sonra teblığ edılmış sayılacağı ve bır hafta ıçensınde temyız edılmez ise kesınleşecegı hususu ılgılısıne ılanen teblığ olunur 25.05.2005 Basın. 28481 DtDÎM ASLİYE CEZA MAHKEMESİ'NDEN EsasNo 2002 181 KararNo 2005 •'6 Hâkim EroIOfluoğlu 344V Kâttp Engın Kızılırmak Sanık: Serhun Alakuş. Ahmet ve Yüksel'den olma l^S Sıverek d lu. Şanlıurfa. Sıverek. Camıkebır Mah nufusuna kayıtlı olup ha- len adresı meçhul. Suç Nası ızrar SuçTanhı 07 112001 KararTanhı 25 02 2005 Sanık Serhun Alakuş hakkında yapılan yargılama sonunda nası ızrar suçundan dolayı TCK'nın 516 ılk. 65 3. 517 ve 522 1 md ge- reğınce netıceten 2 ay 20 gün hapıs cezası ve 31.64 YTL APC ile mahkûmıyetıne ve bu cezanm ertelenmesıne daır ışbu karann adresı meçhul olan sanıga teblıgat kanunu uyannca ılanından ıtıbaren tak- dıren 10 gün sonra teblığ edılmış sayılacağı ve bır hafta ıçensınde temyız edılmez ise kesınleşeceSı hususu ılgılısıne ılanen teblığ olu- nur'25.05 2005 " Basın 28479 GAZİOSMANPAŞA3.AİLE MAHKEMESÎ'NDEN Esas \ o 2004 193 Davacı Pınar Altıntaş tarafindan davalı Avhan Altmtaş alevhıne açılan şıddetlı geçımsızlık nedenıvle boşanma davasının vapılmakta olan yargıla- masında venlen ara karan gereğınce. Kuşçuağzı Kartaltepe Caddesı No 42 4 Keçıören-Ankara. Bevaz Sokak No 13 1 Keçıoren-Ankara ve Pınarba- şı Mahallesı. Beşıktaş Sokak No 1 Keçıoren-^nkara adreslennde ıken bu adreslerden meçhul kalan davalı Avhan Alhntaş'a dava dılekçesı ve duruş- ma gunu teblığ edılemedığınden. davacı Pmar Altıntaş tarafindan \enlen dılekçe ile aralanndakı şıddetlı geçımsızlık nedenı ile taraflann boşanmala- nna karar venlmesım talep ettığmı ve bu davanın 18 04 2005 tanhlı oturumuna taraflann katılmaması uzenne dosv-a ışlemden kaldınlmış. davacırun 18 04 2005 havale tanhlı dılekçesı \le yenılenerek bu defa duruşmasmın 11 07 2005 gunü saat 11 00'de vapılmasına karar venldığı HUMK'nun 213 ve 509-510 maddelen gereğınce öznı olmaksızm bellı gun ve saatte mahkemede hazır bulunmadığı takdırde yargılamaya >okluğunda devam edıle- ceğı ve yokluğunda cereyan eden ışlemlere ıtıraz edılemeveceğı teblığ >enne geçmek uzere ılan olunur 14 06 2005 Basın 28366 ANKARA PAZARI YAKUP KEPENEK Vergi Vergi, ekonomi ile polıtikanın kesişmeyeridır. Sağ- lıklı bir vergi yapısı, hem ekonomi hem de siyasetın sağlık göstergesidir. Vergi hem üretimı arttırmalı hem de hakça olmalıdır. Vergi adaleti olmadıkça, demok- rasi gelişemez. Bır ülkenin vergi yapısı, o ülkenın de- mokrasısınin aynası sayılır. • • • Geçen hafta yayımlanan beyana bağlı vergilerle il- gili veriler; ülkemizde, vergi yapısının ve dolayısıyla demokrasinin çarpıklığının da derecesini gösteriyor. Asgari ücretli, 488 YTL olan aylık gelirinin 65 YTL'sini vergi olarak veriyor. Çok kazandığı bilinen gırişımciler, serbest meslek sahıplen ve diğer serbest çalışaniarın ortalama gelirterı asgari ücretın de attın- da görünüyor. Bildirimlere göre, örneğin kuyumcu- lar, ayda 414,53 YTL kazanıyor ve 101,93 YTL ver- gi veriyor; diş doktorlan ayda 382,76 YTL kazanıyor ve bunun 87,28 YTL'sini vergi olarak odüyor; kürk- çülerin durumu daha kötü, 221,39 YTL kazanıyor ve 50 YTL vergi veriyoriar. Yıllardır, hemen her yıl birkaç kez bu büyük adaletsizlik basında yer alıyor; yine bir- kaç "ah, vah" ile geçıştinliyor. Aynca, "asgari ücre- ti fazla bulan" IMF yöneticileri, "Çok gelıriiden ne- den çok vergi almıyorsunuz" diye soramıyor. Sora- mazlar, çünkü onlann görevi, sermaye için ucuz iş- gücü cenneti yaratmaktır. • • • Gelir sahıplen neden vergi vermek istemiyor? Soru, yanlış değil. Ancak nedenleri çok sayıda ve bunlar iç içe geçmiştir. Vergi, öncelikle, bir toplum- sal kültür işidir. Doğruluğun, dürüstlüğün, erdemin egemen ya da en azından yaygın olduğu bir toplum- sal ortam gerekiyor. Ancak bu ortamın yaratılmasında, devletin karar- lı ve tutariı olması ana etkendir. Vergi hakça olmalıdır kı yurttaş gönül rahatlığryla vergi versin. Oysa, vergiler, gelıre artan oranlı, yani hakça değil. Vergilerın en adaletsiz türü olan dolay- lı vergilenn toplam içindeki payının yüzde 70'ler do- layında olması bunun kanıtıdır. Yine devlet vergi ola- rak topladığı her kuruşu hem etkin kullanmalı hem de bunun hesabını açıkça vermelidir. Bunlara ek ola- rak, devlet, vergi toplamada kararlı olmalıdır. Vergi- de kesinlik ilkedir. Vergi kültürünün yerieşik olduğu toplumlarda geçerli bir deyim vardır. "Her derdin çaresi vardır; ölüm ve vergi hariç". Oralarda vergi, kesinlikle alınır. • • • Son günlerde çıkarılan Gelir Idaresi Yasası, vergi yönetıminin yeniden yapılanmasını amaçlıyor. Yö- netiminin yeniden yapılanması, adaletli bir vergi dü- zeninin gerçekleştirilmesinin yollannı açar mı? So- run, yalnızca kurumsal yeniden yapılanma değil, bu- nunla koşut olarak, vergi konusunda köklü biranla- yış değişikliğini topluma yerleştirmektir. Ek olarak da, yönetim vergi verenın kaydını tutmakla yetinme- melı, vergisini veımeyen ya da kayıt dışındakilerı de adım adım ızleyerek kapsam içine almalı; uygulama- da da açık, eşitlikçi, dürüst ve kararlı olmalıdır. Vergi adaletsizliğini azaltmak için uğraş vermedik- çe, demokrasinin yerleşip kökleşmesi de güç ola- caktır. [email protected] MİLLİ PİYANCO ÇEKİLDİ, 600 bin YTL: 198479 200 bin YTL: 013673 100 bin YTL: 062640 10 bin YTL: 003623 098555 149199 246406 348124 429746 443319 453652 502889 534340 5 bin YTL: 000207 003336 00597 3 011051040396 04"T 451 055299 146700 156138 286931 316173 336778 353154 363815 3^5369 514321 521062 539858 542845 583994 800 YTL: 006019 015447 021331 021496 034926 035377 036460 044692 051444 05427 6 054332 054826 060963 065283 066327 0"7952 079381 084343 090783 094716 100110 104864 106282 119942 138835 147715 151488 153315 154081 164547 170226 180285 184402 18557 3 187 714 188829 193939 214627 244808 247502 250348 252420 257422 259332 270200 2^9437 298961 301047 307 7 74 309034 310483 311683 313307 314659 340083 346760 348563 355661 367539 378946 383198 385031 392182 398731 404432 421820 429407 434684 441202 445444 450660 450810 459923 470052 47 1599 471961 4^2870 481129 486208 491205 493854 496795 505492 506339 510806 516269 517737 532586 533822 538390 542885 546485 549560 549822 554141 584269 587961 588058 595196 598432 600 YTL: 001367 007497 010786 013918 021892 027773 030875 033486 047552 052985 063647 065723 077716 078952 084803 087641 088331 098402 098888 100545 100564 122329 135807 143168 145620 163050 164071 165288 P2879 173253 185981 188665 193676 202048 202902 220460 223408 228464 239328 241206 2537 02 256098 26534 7 267790 276091 295139 295406 298156 303587 312872 316157 324695 339032 340770 343172 353755 354555 360282 364160 386218 393177 394329 398491 399722 403162 404896 40^700 423906 4357 01 43^397 442528 4539 7 4 457835 459380 463114 473098 481596 4-9P57 49817 1 499975 500747 504969 505291 511336 523440 524165 527814 544240 558522 559574 562259 566392 57 6696 584743 585470 585541 588925 594311 598426 598551 400 YTL: 049478 051588 052506 056898 058865 060055 061929 063692 064986 085164 096623 102316 103466 106450 122665 123104 128255 148853 150012 152077 165708 183424 185430 188997 201993 229335 235055 235536 235646 244584 263387 265282 267415 269519 27 2219 27 287 8 302418 303247 305554 313502 316537 317153 317944 320164 321590 321659 321786 322953 326202 326968 3319 7 7 332140 332405 345612 354597 37 3394 37 9782 380924 386055 390773 396673 404232 408904 410650 417760 425127 434521 451833 453477 47 3216 474462 48277 8 483345 487335 490773 492169 492651 493152 502749 505173 512492 512534 529049 532546 534181 536414 537 575 537805 540648 546080 555024 560037 562287 562889 5 7 0470 576952 582230 582520 584257 59^173 100 YTL: 06485 13448 17998 24691 35829 44656 68002 8 7 533 95784 99253 50 YTL: 0172 1048 2132 6129 6145 8753 9200 9330 9508 9585 50 YTL: 205 298 337 480 583 716 879 905 923 951 16 YTL: 06 697 4 88 Amortl: 2ve5