Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
16 HA2\ RAN 2005 PERŞEMBE CUMHURİYET
Yedi yıldız
Başbakan, yedi
y-ıldızlı birotel açtı.
Turizm Yazarlan ve
Gazetecileri Derneği
Başkanı Kerem
Köfteoğlu ise "Dünya
Tunzm Örgütü,
Uluslararası Otelci ve
Restorancılar Birliği
il*e Türkiye'den Kültür
v e Turizm
Bakanlığı'nın
yönetmeliklerinin
hıçbtrinde 'yedi
yıldızlı' diye bir
tanım
bulunmuyor.
Aynca bu tür
ssınıflandınmalan kendi
kendilerine yapanlann
Küttür ve Turizm
Bakanlığı tarafından
cezalandınlması
gerekiyor" dedi.
Fakat burası
Türkiye... Bırakın
Bakanlığın ceza
kesmesini, kurdeleyi
Başbakana kestirip
kendi kendilerini
ödüllendıririer bile!
SAYFA
17
- Anadolu takımlan süper
ligden çekilecekmiş...
"üg zaten çekilmez
haldeydi!"
DIŞİŞLERİ Bakanı Abdullah Gül olayı, ancak
ilkel toplumlarda karşılaşılabilecek bir davranış
olarak tanımlıyor. Olay ne? Erzurum'da Atatürk
Üniversrtesi'nin diploma törenine türbanlı veliler
alınmamış. Hatta velilerden biri türbanını boynunu
açık bırakacak şekilde "başörtüsü" gibi bağladığı
halde kapıdan geri çevrilmiş. Dışişleri Bakanı Gül,
itkellik olarak tanımladığı bu olayın bazılannın
vicdanlannın sesini dinlemesine yol açmasını
temenni ediyor. Protokol kurallannı çok iyi bilen
Dışişleri Bakanı böyle söyleyince akan sular
durmalı... Ancak Dışişleri Bakanı'na olay yanlış
aktarılmış olmasın. Çünkü söz konusu tören,
Bakanın memleketi Kayseri'nin bir köyünde bahçe
içinde yapılan sünnet töreni, düğün veya nişan
değil. Universite salonunda düzenlenmiş bir
diploma töreni. Bu tür törenlerin hep bir adabı,
edebi olmuştur; olacaktır da. Ömeğin, kırmızı dipli
İlkellikbalmumuyia davet edilseniz bile şalvann altına
şıpıdık tertik giyip diploma törenine katılamazsınız.
Türbanını üstten baglayıp "başörtüsü" yaptığını
sanan basma fistanlı kadının kocası gibi bu tür
davetlere kemeri göbek altına düşürülmüş
pantolonun üstüne yaka bağır açık bir gömlekle
de katılamazsınız. Aynca bu tür törenlerin bir
"davet sahibi" vardır ve davet sahibi gerekirse illa
türbanlı olması gerekmez, giyimi uygun olmayan
davetlileri kapıdan geri çevirebilir. Işte bu nedenle
bazı davetiyelerde, "koyu renk elbise" uyansı
yapıldığı da olur. Bütün bu kurallar tabii ki bir
"yönetmelik" ya da "genelge" ile kâğıda
dökülmemiştir. Davetlere katılma kurallan, çağdaş
toplumlarda bir yaşam biçimine dönüşmüştür.
Çağdaş toplumlarda bir universite salonunda
düzenlenecek diploma törenine ya da bir otelin
balo salonunda düzenlenecek mezuniyet
yemeğine giderken ne giyileceği, nasıl giyileceği
bellidir. Bayanlar, kuaföre gitmese bile saçını şöyle
güzelce tarar, kendince bir şekil verir. Erkekler
kravat takan tıraş olur. Sonuçta köy bahçesinde
kavak ağacının altında davul zuma eşliğinde halay
çekmeye gitmiyorsunuz. Törensel bir etkinliğe
katılmak üzere bir "salon"a giriyorsunuz... Eskiden
"salon adamı" derierdi... örneğin eski Dışişleri
Bakanlanndan Ihsan Sabri Çağlayangil tam bir
salon adamıydı. Bugünkü Dışişleri Bakanı ise
salon kurallannın uygulanmasını ilkellik olarak
tanımlıyor. Vah Türkiye'm vah! Çağdaşlık bu ise
bunlar türbanlı eşlerinin yanında "manevi"
değerierine biraz daha sahip çıkarak yakında
entari de giyerier!
Kıbns Hava Yollan
satılıyormuş.
Karası satıldı,
havanın adı mı
olur?
Özgür
Süleyman Ekim:
"Türbanın özgür
olduğu yerde
özguriük özgür
değildir."
SESSİZ SEDASIZ (!) Bodur
AKP'Ü Üsküdar
Belediyesi, Kısıklı'da
bir çalışma yaptınyor.
Alemdağ Caddesi'ne
kenanna taş yani
bordür taşı
döşenecek ve
kaldınm yani tretuar
yapılacak.
Hasanoğlu Inşaat işi
almış çalışıyor.
Yaptığı işle ilgili tabelasını da yola
koymuş: "Yol-Bodur ve Teletuar
Inşaatı Işleri."
Tabeladan belli olduğu gibi
müteahhıt, aldığı işin adını bilmiyor.
USKUDAR BELEDirESI
FEN ISLERI MUDURLUÖU
YOL-BODUR ve TELETUAR
INSAATI IŞLERI
YUKLENICI FIRMA :
HASANOĞLU INSÂÂT
Tabela ınşaat alanında durduğuna
göre acaba belediye yaptırdığı işin
adını biliyor mu? Bu sorulann en
doğru yanıtını Üsküdar'da oturan
eski belediyeci Başbakan verebilir.
Yüksek Yerilim Hattı
erdincutkuı"yahoo.com
AB'ye almasalar da olur ABD'de hem A var
hem de B var!
Bitkilerin Günlügü
FATOŞ GÜLDÜREN
Peyz&j Mıman
Bahann gelmesiyle birlikte
canlanan doğa, bizlere yeşi-
lin h«er tonunu olanca çıplak-
lığıyla sunmakta adeta... Ye-
şil bir örtünün üzerinde çi-
çekt erini açmış bitki grupla-
n ise bizlerin yaşamına ayn
bir renk ve bambaşkabir gü-
zellik katmakta...
Günümüzde doğadan bu
kadar uzak yaşarken evimi-
zin bahçesinde, balkonun-
da, "terasında yetiştirdiğimiz
doğıa harikalan bitkilerimizin
bakımına ne kadar önem ve-
riyor ve ne kadannı uygulu-
yoruz.
Bilindiği gibi, bitkilerin
ekolojik istekleri farklılık gös-
terirken yanlış yapılan en kü-
çük bir uygulama, bitkilerin
solrnasına, canlılığını yitir-
mesine, hatta ölümüne ne-
der» olurken geri dönüşümü
olmayan sonuçlar doğur-
maktadır. Bitkileriniz için uy-
gulayacağınız küçük öneri-
ler ile bitkilerinize rahat bir
yaşama ortamı sağlayabilir,
bitkilerin diline tercüman ola-
blirsiniz.
Bu aylar bitkilerin büyü-
mek için birbirleriyle adeta
yanştığı dönemdir. Çim alan-
lan ise taze, yeşil yapraklan
ile bahara merhaba demiştir
bile... Dalından kopanpyedi-
ğiniz sebzeleriniz ise dikim
yataklannın hazırlanıp fide-
lerinin dikimini beklemekte-
dr.
Bu ay içerisinde bahçeni-
ze ve bitkilerinize uygulaya-
cağınız önerileri şöyle sırala-
yabiliriz:
• Sıcak havanın kendisini
göstermesi ile birlikte yaba-
ni otlann kontrolden çıktığı
bu dönemde yabani otlaria
mücadele etmenin tam za-
manı. Thordon adlı yabani ot
ilacını bitkilerin yapraklanna
ceğdirmeden, rüzgârsız bir
havada, gün bitimine doğru
Lygulayabilirsiniz.
• Yabani otlardan annmış
bir bahçede ikinci adım, çim
alanlann bakımıdır. Çimleri-
riz her geçen yıl daha fazla
kardeşlendiği için sıklaşır,
sıklaştıkça altta kalan kar-
deşler sararmaya başlar, çi-
ninizin uzun ömüriü ve yeşil
kalması için havalandırma-
nın tam zamanı.
• Havalandırılrriış çim ala-
nında yapılacak diğer bir iş-
lem, organik gübrelemedir.
Gübrelemeyi, günün erken
saatinde, homojen bir şekil-
de elinizle alana dağıtabilir-
siniz.
• Çim alanlarda dikkat
edilmesi gereken bir diğer
unsur ise çim biçiminin doğ-
nj yapılmasıdır. Kardeşlen-
menin, büyümenin, gelişme-
nin, renk değişiminin hızlı ol-
duğu bu dönemde çimleri-
nizin aynı yönde biçilmeme-
sine özen gösteriniz.. Sürek-
li aynı yönde biçilen çimler
sararmaya ve eski canlılığını
yitirmeye başlar.
• Sıcak havanın kendisini
göstermesi ile birlikte bitki-
lerde oluşan fungusidi (man-
tar hastalığı) engellemek için
periyodik olarak fungusid
uygulamasını her ay kimya-
salları değiştirerek yapınız.
Kullanabileceğiniz fungusid-
ler; Prevekur, Captan'dır.
Fungusid uygulamasını ya-
parken dikkat edilmesi ge-
reken unsur ise havanın rüz-
gârsız ve sıcak olmamasıdır.
Sıcak havada yapılan uygu-
lamalarda bitkilerinizin yeni
sürgünlerini ve hatta tüm
yapraklarını yakabilir, bitki-
nin ölümüne neden olabilir-
siniz.
• Bitkilerinizin üzerinde
uçuşan, bitki dallan arasında
yuva yapmış, yapraklann
üzerinde un gibi beyaz larva-
lannı bırakan zararlılar ile
kimyasal mücadelenin tam
zamanı. Kullanabileceğiniz
Insektisid'ler ise supraside,
d.v.p., dihipterex vb'dir. In-
sektisid uygulamasında dik-
kat edilmesi gereken unsur,
havanın yağışsız, rüzgârsız
ve sıcak olmadığı zamanlar-
dır.
• Gül bitkilerinizde oluş-
maya başlayacak olan külle-
me hastalığı için harekete
geçilmelidir. Topas kimyasa-
lı, güllerde külleme ve pas
hastalığı için en uygun olan
kimyasaldır.
• Artık canlılığını yitirmeye
başlayan çuhave hercai me-
nekşelerinizin yerine dikece-
ğiniz mevsimlikleri seçebilir,
dikim yataklannı hazırladık-
tan sonra bahçenize renk
katan yeni mevsimliklerinizi
dikebilirsiniz. Dikimini yaptı-
ğınız yeni mevsimlik bitkile-
rinizin canlandıncı ve coştu-
rucu vitaminlerini vermeyi
unutmayın.
• Sebze bahçelerinizin di-
kim yatağını hazırlamadan
önce taprağını havalandınp
gübresinin verilmesi işlemin-
den sonra fidelerinizi ayın
sonuna doğru dikebilirsiniz.
Elena'nın doğduğu gün
dikilmişti bahçenin avlusuna
tilia (ıhlamur), Elena ile bera-
ber sevgi ile büyümüştü..
Şimdi Elena ve torunlan tili-
anın gölgesi altında serinle-
menin tadını çıkanyorlar..
Kimimize göre evimizde
beslediğimiz hayvanlardır,
çocuklanmızdan sonra ge-
len; kimimize göre ise evi-
mizde yetiştirdiğimiz bitki-
ler...
Bitkilerinize, çocuklannıza
gösterdiğiniz özeni ve sev-
giyi gösteriniz ki ne onlar
sevgisiz kalsın ne de siz..
KİM KİME DUM DUMA BEHIÇAK behicak" turk.net
Ç İ Z G İ L Î K KÂMİL MASARACI kamilmasaraci ı mynet.com
HAYAT EPtK TtYATROSU MVSTAFA hayatepik(âmynet.com
YURTTAŞLAR
"DOKUNULMAZUICLAftlN
KAUDIRIUAASI" İÇÎU
HARIL HARIL
ÎAAZA TOPLUYORLAR
MERAKETMEYİN
8ANA bOKUNAMAZLAR..
ZIRA BEM SAMtMtYETTEN HOSLANJMAM!
KEH! KEHIKEH!
İLAHÎ
' SAYIN BAKANIM.
ÖLÜCEM
6ÜLMEKTEN
EHİL
EHÎ!
TARtHTE BUGÜN MLMTAZARIKM 16 Hasiran ıcuic.mumtas-arikan.com
TÛRK BEYAZPERDESİNfN K£AU..
1979 'DA BUGÜU, ÜA/LÜ SIHEMA OyUNCUSU AyHAN fp/C,
6ÜA/EÇ ÇAgPbMS/ SONUCU BEYİN KAN/UAASIAIDAN
ÖU>Û. 13S1 YtUNPA, PEJSSİ GESSAMU6/ r*Pı4Bt£N
KATtLPtĞl Bi/Z S'M£M4 Y/LP/ZI YA&ŞM4S/YO4 BE-
YAz. PEfipeYE eeçM/frr. luc FILMI "YAVUZ SUL-
TAN SEÜM VE YEM/ÇE& HASAN
n
PI. AYNI VIL, LÛTFİ
AKAP'IM YÖNETİMthJPE ÇEVRİLeti 'KANUN NAMtNA*
DA OYNADI. BU FİLMDSKİ ROLÜ İLE SÜYÜK ÜN YA-
PAfiJ fŞtK,UZUN yiUAR. 8OYUNCA TÜ£K &İME-
MASIMltJ EN SEVlLEM EISKEK CYUNCUSU OL-
OU. DÜZENLİ YAŞANTîS! VE f'Ş prSİPLİUİrüE
ÇOK TUTULPU. AYHAN tŞlK, POPÜlMR. OL-
MASlMlN öSiMDEiY
ÇALfÇrtSI
PE PiKK
Ayhan
Memduln Ün'in
"Namüsum
BM\V 2000
SATILIK
model 3.28 ci full temız
0532 455 89 32
65 .000 km.
TC
AVANOS ASLİYE HUKUK
MAHKEMESt'NDEN
EsasNo. 2003/167
Davacı Oruç Paçal vekili Avukat Ünsal Eren tarafından davalı Şadi Paçal aleyhıne mahkememize açmış olduğu nafaka davasuıın
mahkememizde yapılan duruşmasında verilen ara karan gereğince,
Bütün araştırmalara rağmen açık adresı tespıt edıleme>en Nevşehır ılı, Avanos ilçesi, Büyükayhan Köyü nüfusuna kayıtlı bulunan
Mehmet ve Kamıle oğlu Avanos 25.05 1958 d.lu Oruç Paçal duruşmanın bırakıldığı 08.09.2005 gün ve saat 9.10'da Avanos Adlıyesı
Asliye Hukuk Mahkemesı duruşma salonunda hazır bulunmanız ya da kendınizi bir vekılle temsil ettırmeniz, duruşmaya asil olarak ka-
tılmanız ve herhangi bir vekılle kendinızı temsil ettırmediğinız takdirde davanın yokluğunuzda sürdürülerek karar venleceği ıhtaren ta-
rafinıza tebliğ olunur. 31.05.2005
Basın: 27836
DÜZ ÇIZGt
ÜMİT ZİLELİ
Parça Parça Türkiye!
Avrupa Parlamentosu'nun Yunan milletvekili Ge-
orgios Karatzaferis, Parlamento Başkanlığı'na
sormuş:
- Türkiye, Avrupa Birliği'ne parça parça alı-
namaz mı?
Ne kadar ufku geniş bir soru, değil mi? Yunan mil-
letvekilinin gerekçesi ve AB'ye ilk etapta alınmasını
önerdiği yer de son derece ilginç, onu da okuyalım:
- Türkiye'nin Avnıpa'daki topraklan Anado-
lu'ya oranla daha gelişmiştir. Kritetier yerine
getirilirse pilot proje olarak önce Istanbul ve
Avrupa kıtasında bulunan bölümü ûye yapma
fıkrine nasıl bakarsınız?
Nasıl fikir ama! Karatzaferis'in, Istanbul'un yanı-
na "Avnıpa'daki topraklar" diye eklediği bölüm
de, 1922'de "sopa zorvyla" kovulduklan Trakya!
Adam kendi mantığında sonuna dek haklı tabii; bir
daha böylesine bir acz, böylesine birzillet içinde Tür-
kiye'yi nerede bulacak? Üstelik biliyor ki, Türkiye'nin
üzerine bir karabasan gibi çökmüş işbirtikçi "kirii
ruhlar" böylesine bir olasılık karşısında zil takıp oy-
narlar! Hem de Türkiye'nin "kalbinin sökülüp alın-
ması" anlamına gelen böylesine bir işgali "Başımı-
za konan talih kuşu" diye allayıp pullayıp Türk
ulusuna satmak için kollan sıvarlar...
- Üstelik yine biliyor ki, Avrupa Parlamentosu Baş-
kanı da tamamen aynı fikirde!
• • *
Nereden mi biliyorum?
Yazdım da ondan! Hem de yedi ay önce...
"AB'nin 'Kürt Devleti' Rüyası" başlıklı yazımdan o
bölümü okuyalım:
"AP Başkanı Istanbut'dan aynlmadan önce ay-
nen söyle dedi:
- Istanbul'u tek başına düşündüğümüzde,
çok rahatlıklaAB ûyesiolabilecek birülke olur-
du."
Başkanın bu sözleri bana yıllar önce Sevgili Ha-
san Pulur'un köşesinde yer alan Japon tarihçi Yu-
zo Nagata'nın, kendi deyişiyle "acı ve çarpıcı Is-
tanbul anısını" anımsattı. Nagata'nın ağzından din-
leyelim:
- Amerikalt bir Türkologla Galata Köprü-
sü'nden geçiyorduk, durdum ve "Istanbul'a bak,
ne kadar güzel" dedim. Amerikalı da, "Evet, bir
de Tûriderin olmasa" dedi.
Bu sütunda yıllardır yazdığımız, "Türklerin olma-
yan bir Istanbul'u, sonra Izmir'i, Antalya'yı AB'ye
alıriar. Tabii kent devletleri olarak, amaç budur" te-
zimizi, Borrell bir cümleyle doğrulamış oldu, sağ ol-
sun!"
• • •
Yaa, işte böyle!
Bitmedi; okuriar anımsayacaktır, mart ayı başın-
da iki hafta süreyle Ankara Üniversitesi Tıp Fakül-
tesi öğretim Üyesi Prof. Dr. A. Nezih Erverdi'nin
"Türkiye ve Dünya Analizi" başlıklı incelemesini
"ABD'nin Anadolu Hedefi" başlığıylasütunumata-
şımıştım. Orada ABD'nin hedeflen gayet net biçim-
de sıralanıyordu. Onlan da anımsayalım:
"ABD'nin Tûnvye toprakJannm da içinde bulun-
duğu bölge için üçü temel, üçü de mümkünse ula-
şılabilirnitelikte hedeflen bulunmaktadır. Temel he-
deflen
a) Büyük Israil'in oluşturulması b) Büyük Er-
menistan'ın oluşturulması c) Büyük Kürdistan'ın
kurulmasıdır.
Mümkünse ulaşılabilir hedefler ise: a) Istan-
bul merkezli Ortodoks devletinin kurulması b)
Pontus Rum ve Ege Yunan devtetlerinin kurul-
ması c) Konya merkezli hilafet devleti kurulma-
sıdır."
Şu tesadüf zincirine bakın! ABD'nin temel hedef-
len ile AP Başkanı ve Yunan milletvekilinin tatlı düş-
leri nasıl da cuk oturuyoıi Dilerseniz, "Türk kimli-
ği" taşıyan iki "köşeyazan"n\n yıllar önce hiç sıkıl-
madan sarf ettiği şu sözcükleri de yukandaki emel-
lerin üzerine ekleyebilirsiniz, tam anlamıyladört ba-
şı mamur olur:
- Türkiye, yalnızca Türklere bırakılamayacak
kadar önemli bir ülkedir!
e posta: umitzileli v< gmail.com
B U L M A C A SEDATYAŞAYAN
SOLDANSAĞA:
l/"Azarlama,
paylama" an-
lamında argo
sözcük. 2/
Türk gölge
oyununda ka-
ra derili hala- 5
yıkyadacari- 6
yeye verilen -,
ad. 3/Bir yer-
de biriken sı- 8
vılandışanya 9
akıtmakta
kullarulan oluk ya da
boru... Kullanma sü-
resi. 4/Kimiyerlerde 2
kadınlann boydan 3
boya örtündükleri
çarşaf,.. 256 kareli 5
bir zemin üzerinde 6
oynanan, damaya
benzer oyun. 5/Halk 8
dilinde bulgur pila- 9
vına verilen ad... Bir meyve... Balık yakalama
aracı. 6/ Çıkılması güç kayalık yer... Kalay ele-
mentinin simgesi. 7/Gün-gece eşitliği... Bir gös-
terme sıfatı. 8/Siyasal bir amaca ulaşmak için si-
lah kullanan gizli topluluk... Ateş. 9/Uzun tütün
çubuklan kullanıldığı dönemlerde odarun ortası-
na yerleştirilen kül çanağı.
YUKARIDAN AŞAĞIYÂ:
1/ Gelinin erkek kardeşine, oğlan evi tarafindan
yaptınlan takım elbise. 2/ Ispermeçet balinası. 3/
Kiraya verilerek gelir getiren mülk... Halat ucu.
4/Osmanlılarda gümrük vergisi... Duygu ve dü-
şünceleri belirtecek biçimde yüzde beliren kımıl-
danışlar. 5/ Bir zaman birimi... Eski dilde kan...
Uzaklık işareti. 6/ "Bir kez gönül yıktın ise / Bu
kıldığın — degil" (Yunus Emre)... Kurşun bo-
rulann ağzuıı açmakta kullanılan ucu sivri takoz.
7/Bir çeşit el matkabı... Kenar süsü. 8/Köylerin
ya da çeşitli askeri birliklerin başı olarak seçilen
Kazak başkanlanna verilen ad... "Aynlık ateşten
bir —- / Nazlı yârdan hiç haber yok" (Türkü). 9/
Büyük ve süslü çadir... Kaz Dağı'nın antik
dönemlerdeki adı.