18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 MAYIS 2005 PAZAR CUMHURİYET SAYFA J\_ LJ |_j J. LJ M\ [email protected] 15 Kendini yadsımayan ve özgün oyunculuğuna gölge düşürmeyen bir sanatçı Bir Serra Yılmaz klasiğiNECDET ADABAG Serra Yılmaz ın 'Son Hajrem' oyunun- da unutulmaz bir oyunculukörneği vermiş olmasından ötürü başlıkta'] îir Serra Yıl- maz Klasiği' tanımını kulhındım. Kendi- ni yadsımayan, özgün oyunculuğuna göl- ge düşürmeyen ve her zamanki başarımı- nı yansıtan sanatçımn bu oyunculuğu kar- şısında yazımın başlığına bı ndan daha uy- gun olanını bulamadım. Çüıkü gerçekten bir Serra Yılmaz klasiği idi. Bu tanımın ar- dından oyunculuğuna ilişkin fazla bir şey söylemek de gerekmez. Avr apa sanat dün- yasında kendisine yer edincn bir sanatçı- nın sanattaki başansını dile getirecek çok söz olmasa gerek. Serra Yılmaz yer yer Türkçe konuşsa da rolünü tlalyanca oyna- dı. Dili çok iyiydi, tonlama' 'e vurgulama- sı, telaffuzu yerindeydi ancak temposu dü- şüktü sanki Italyancayı az b len bizler için yavaş konuşuyordu. Sanatçı yaşamını ital- ya'da sürdürdüğüne göre zaman içinde sa- nıyorum gerekli hızı kazam caktır, kazan- malıdır çünkü Italyanlann carşısında be- lirli bir uyumsuzluğa neden olduğu için temposuzluğu göze batıyorcu. Oyunu sah- neye koyan Floransa Pupi e Fresedde - Teatro di Rifredi' tiyatroiuydu. Birkaç yıl önce gene Ankara Italyaı Kültür Mer- kezi'nın çağnlısı olarak Ankara'da 'Car- mela ve Paolino' adlı bir oy jn sergilemiş- ti. 0 oyun çok etkileyiciydi. Bu oyun bu- günlerde Ankara Devlet Tiyatrosu'nda sahnelenmekte. Harem gerçeğl... Oyun, adından da anlaşıl ıcağı gibi Ha- rem'den söz ediyordu. Hare n deyince pa- dışahın gözüne girmek çabasında olan ve büyük bir sessizlik ve giz ijinde devinen birbirinden güzel yabancı \(e yerlı kadın- lar, o kadınlara yol yordamj gösteren kal- falar ve harem ağalannın vırlığı akla ge- lir hemen. Harem, Osmanlının bir gerçe- ğidir; toplumsal bir olgu olarak araştınl- ması, yazılması, sahneye ya da perdeye yansıtılması gerekir. Harem gerçeğine de- ğinmek aynı zamanda güzel sir sanatsal et- kinlik de olabilır. Çünkü Harem kendi ıçın- de olayı sanatsal kılacak ögeler taşımak- tadır. Giz dolu bir dünya heı zaman sanat- saldır. Aynca aşk var, sevgi heyecan, düş kırıklığı, kavga, kin, öfke var. Bu nedenle konuyla ilgili olarak ele alın; ın sanatsal ya- pıtlarda işin bu yanını da göz) ardı etmemek Geıleri • sergi • At@lue • a«»neıtevi bihrat mavitanheykel sergisi 30 nisan - 22 mayıs'O5 îıarmony s a n a t g a l e r i si icadıye caddesı 70 kuzauncuk tel 0 2 1 6 553 21 6 7 faks 0216 553 89 22 www harmonygalerı com gaierımız pazartesı harıç hergun II 00-19 00 saatlerı arası açıktır loransa Pupi e Fresedde -Teatro di Rifredi Tiyatrosu'nun sahneye koyduğu 'Son Harem' adlı oyunda Serra Yılmaz unutulmaz bir oyunculuk örneği vermişti... Oyunda öne çıkarılmak istenen tek bir izlek vardı; o da kadınm tutsaklığıydı. gerektiğine inanıyorum. Oysa 'Son Ha- rem' oyununda öne çıkarılmak istenen tek bir izlek vardı; o da kadının tutsaklığıydı. Oyun iki bölüme aynlmıştı. Her iki bö- lümde de kadın anlatılıyordu: Osmanlı da kadın Harem'deki yaşamıyla verilirken Cumhuriyet Türkıyesı'ndeki kadın bir apartman dairesine girmiş ve oradan çıka- mamış bir kadın imgesiyle verilmek isten- mişti. Her iki kadın da karanlık odaya hap- sedilmişti. Perdeye yansıtılan sahnelerde Cumhunyet'ın kuruluşundan sonraki dö- nemde kadının toplumdaki konumu çeliş- kili karelerle verilirken Atatürk Türki- yesi'nin sanki kadına özgürlük kazandıra- madığı anıştırılmak ve bu olay bir tarihsel gerçek olarak sunulmak istenmektedir. Oysa çok iyi bilinir ki Anadolu'nun ken- dine özgü geleneği gereği yeğlediği aile yapısımn kadının öne çıktığı anaerkil bir aile yapısı ve bu geleneğine esin kaynağı olarak da Kybele'yi seçmiş olduğudur. Ne ki kadımmızı Ortaçağ karanlığı- na sürükleyerek kafes ardına kapatan- lar Osmanlılar olmuştur. Ardından Atatürk Devrimleri ile Türk kadını bir kez daha gün ışığına çıkarak çoğu Ba- tılı hemcinsinin önüne geçmiştir. Oy- sa Cumhuriyet döneminde kadını arka plana itmek isteyen anlayış karşıdev- rimcilerin ve onlann uzantısı olanlann ürünüdür. Beni şaşkınlığa düşüren, bu oyunu yazanların ya da esinlendiklerı kitapların ve oynayanların bu gerçeği görmezden gelerek kadının varsayılan tutsaklığının Atatürk ve Cumhuriyet'e dayalı olarak Cumhuriyet sonrası da sürmüş olduğunu düşünmüş olmaları- dır.Böylesi bir yaklaşım Atatürk ve Cumhuriyet'e Kanat Gerenler'e büyük bir haksızhk olduğu gibi tarihsel ger- çeğe ters düşmek anlamım taşır. Çün- kü tarih, Osmanlıdan sonra Atatürk ve Devrımlerinin özgür ve çağdaş bir ka- dın yaratmak fikrine nasıl sarıldıkları- nı anlatmaktadır. işSanafta Kültür Servisi - Çağdaş müziğin ve elektro-akustik tarzın dünyaca ünlü isimlen Paris'ten İstanbuPa geliyor. Iş Sanat, Pa- ris'te bulunan CCMIX 'Centre de Creation de Musicale Iaıı- nis Xenakis' ve Institute Français'nin katkılanyla Istanbul'da mayıs ayı içerisinde üç etkinlık yapılacak. Dünyaca ünlü isım- ler yarın bir açıkoturumda buluşacak. Oturumda kendi yapıt- ları, uyguladıklan teknikler ve bunlann ardında yatan felsefe- yi anlatacaklar ve salı günü lş Sanat Konser Salonu'nda kon- ser verecekler. Konserde uygulanacak teknik nedeniyle salona özel sistenıler kurulacak; daıresel 8 hoparlör, elektro-akustik işlemeleri gerçek zamanda sunan bilgisayarlar yerleştirilecek. Fransa'nın en ünlü perküsyon sanatçılarından Roland Au- zet'nin yapıtlannın seslendirileceği enstrümanlara monte edil- miş mikrofon ve sensörler bulunacak. Mıkro-ses kompozısyo- nu uygulamalannın dünyada en iyi örneklerini sunmuş olan Pa- ris Üniversıtesi profesörlerinden kompozitör Horacio Vaggi- müziktınılan one, notebook'uyla iki yapıtını seslendirecek. Çağdaş elektro- akustik müziğin önemli ismi 'Audible Eco- Systems' ıçeriğı- nin yaratıcısı Agostino DiScipio ise yıne Türkiye'ye ilk defa getinlecek olan Kyma sisteminden yararlanacak. Mikrofonlar sayesinde mekân akustiği ile etkileşim içensınde kendi kendi- ni geliştirebilen ekolojik ses kompozisyonlannı Roland Au- zet'nin performansı eşliğınde sunacak. CCMIX direktörü ve kompozitör Gerard Pape, Paris Uni- versıtesi'nden Sinan Bökesoy'un gelıştırdığı 'Stochos' yazı- hmını kullanarak oluşturduğu 'Ascension' adlı elektro- akus- tik yapıtını yine Roland Auzet'nin eşliğinde sunacak. Sinan Bökesoy'un NIME04 konferansında sunduğu 'RuinsA39' ad- lı yapıtı, video projeksiyonlar ile Japon sanatçıların hazırladı- ğı gerçek zaman işlemeli görsel tasanm eşliğınde sunulacak. Konserde aynca Bülent Arel'in bir yapıtı Sinan Bökesoy'un çok kanalh ses dağılımı içeren yorumuyla seslendinlecek. ESİNTİLER ZEYNEP ORAL Kans'ta Aşk Şöleni: Âşıklan Atışması. KARS - Kars'ta kızgın bir güneş var, güneş âşık... Kenti çepeçevre saran yüksek dağlar karla kaplı, kar âşık... Akşama doğru güneş iyice alçaldığın- da, ortaya yayılan kızıllıkta, Hitit, Hu- ri, Urartu, Kimmer, Gregoryen, Iskit, Sasani, Bizans, Selçuk ve Osman- lı'dan esen bir rüzgâr Kars Kalesi'ni okşuyor, rüzgâr âşık, bulutlar âşık... Nereye baksam aşk ve âşıklan gör- mem boşuna değil. Gönlümün gözle- ri, yalnız onları görüyor, onları dinliyor, onları duyuyor... Kars'ta, Birinci Türkiye Âşıklar Bay- ramı var! (Yaşam sürprizlerle dolu: Bir gün önce Istanbul'da Vladimir Ash- kenazy'nin sihırli piyanosunu dinliyor- dum, bu akşam Kars'ta Anadolu'nun tüm birikiminı omuzlamış türküleri din- lemeye doyamıyorum.) Ülkenin her köşesinden (her köşe- si demem laf gelişi değil, tam 81 ilden) gelmiş 190 halk ozanı yani, "Âşıklar", Kars'ta birbiriyle yarışıyor; türküleri, atışmaları, sazı, sözü, eleştirıyi, cina- sı, taşlamayı, hüneri, dil ve akıl çabuk- luğunu gönül ve can yoldaşlığını ya- rıştırıyor. Evet, bu bir yarışma ama bence daha çok bir paylaşma... 16. Yüzyıl'dan bu yana süre gelen sözlü şiir geleneğinin "Âşıklığın" paylaşıl- ması... Bugüne dek bu yarışma, yani Âşık- lar Atışması Konya'da yapılırmış, en fazla 50 Âşık katılırmış. Şimdi ilk kez Kars'ta yapılmasını, çok büyük bir or- ganizasyonla titiz seçimlerle böylesi büyükbirkatılımsağlanmasını, bura- lılar, "Âşıklaryuvayadöndü", "40yıllık düş gerçekleşti" diye sevinçle karşı- lıyor ve Kars Kültür Merkezi'nin salo- nunu hınca hınç dolduruyor... Âşıklar Bayramı, yörenin en usta sa- natçısı, herkesin sevgilisi, çok kısa bir süre önce 66 yaşında hayata gözleri- ni yuman Âşık Murat Çobanoğ- lu'nun adını taşıyor. Zaten şölen de o- nun mezarını ziyaretimizle başladı. Tüm Âşıklar ellerinde bir karanfil, omuzlarında sazlarıyla gelmişlerdi. Murat Çobanoğlu gibi Devlet Sanat- çısı olan yine Karslı Âşık Şeref Taşlı- ova'yı dinlerken gözyaşlarını tutamı- yorlardı. Bu görkemlı olayın mimarı, Kars Be- ledıye Başkanı Naif Alibeyoğlu. 0- nun isabetli deyişiyle "Âşıklık, bu söz- lü edebiyat, halkın içinde mayalanır; toplum bilınciyle bilenir; kültürümüzün toplumsal dınamığini oluşturur..." Yarışmayı izlerken, bu sözlerin ger- çekliğini daha iyi anlıyorum. Güncel, sıradan bir olaydan destansı epik ko- nulara uzanan çok geniş bir yelpaze- ye yayılıyor atışmalar. Şikâyet, eleşti- ri bol, ama başkaldırı, direniş daha da bol! Sahne ve salon birlikte soluk alıp veriyor. (Daha önce izlediğim opera ya da klasik müzik yarışmalarında, jü- riyi etkilememek için izleyicilerin alkış- laması yasaktı, burada serbest!) İlk kez böyle bir yarışmaya tanıklık ediyorum. Çok ilginç! Kafkas Üniver- sitesi, Karadeniz Üniversitesi, Dicle Üniversitesi ve Atatürk Üniversitesi öğretim üyelerinden, araştırmacılar- dan, müzik uzmanlarından oluşan jü- ri de sahnede. Yarışmacılar iki iki sah- neye çıkıp birbirine rakip oluyor. Yarış- maya katılan 190 ozanın en genci 13, en yaşlısı 80 yaşında. Ve sıkı durun: 190 yarışmacı içinde bir tek kadın var: {"Bir tek" denmez ama vurgulamak için söylüyorum:) Âşık Sarıcakız. Es- kişehir doğumlu ama Istanbul'dan ka- tılıyor. (Ayrıntılar, dönüşümde.) En çok sayıda katılım Erzurum'dan... Yarışma on bir ayrı dalda. Kolay iş değil: Orneğin "Irticalen Divan Dalın- da", jüri üyesi bir dize veriyor, (buna "ayak vermek" deniyor) sahnedeki iki yarışmacı o dizeye uygun doğaçlama yapıp hem kafiyeyi tutturacaklar, hem divanı (13 heceyi) tutturacak; hem an- lamlı olacak, hem de sazlarıyla aynı öl- çüyü tutturacaklar, bir dörtlük biri, bir dörtlüköteki, sırayla... "Cinaslı Tecnis dalında": Dörtlü koşmanın arasınaye- di heceli cinas yerleştirme, kelime oyunu yapmak zorundalar. Hele bir "Leb Deymez -dudak değmez- Dalı" var ki, hayret bir şey: İki dudak birbi- rine değmeyecek.. yani kimi sözcük- ler, harfler (örneğin, b, m, p vs.'li söz- ler) kullanılmadan söylenecek ne söy- lenecekse... 'kaçamak'yapılmasın di- ye iki dudak arasına bir toplu iğne ya da kürdan yerleştiriliyor. O nedenle yalnız ses, söz ve saz marifeti değil; akıl, zekâ, çabukluk gerektiren bir ya- rışma dedim başlarken... Yarışma bu akşam sona eriyor. Ben bir gün önce Kars Sanat Merkezi'nde kurulmuş basın odasında bu yazıyı ya- zarken yukarıda alkış kıyamet kopu- yor. Aklım orada, Âşıklarda... En iyisi bu yazıyı Aşık mı değil mi bil- mem ama, Karslı bir ozanın Kağız- manlıSadıkMiskini'nin "Paydos" şi- iriyle bitireyim: "Aşkın kâfiri oldum, di- ne imana paydos/Dostyüzünü gül bil- dim, bağa bağbana paydos/Kendimin efendisi, kendimin kölesiyim/Eylemem kula kulluk şaha sultana paydos." Bunca başarılı °°aşıklar bayramına emeği geçen herkesi kutluyorum. www.zeynep(a zeyneporal.com Faks:0 212 25716 50 . /ıı/ir/v/{/n/ıı@,m/)<yo/ıfı/ıı:ı-o//ı (O2/2) MEHMET GÜNYELI FOTOGRAF SERGİSİ 30 Nisan-13 Mayıs 2005 fotOgrafeVÎ KOÇ ALUANZ SANAT GALERISİ istiklal Caddesl Tütüncü Çıkmazı No:4 Galatasaray • İstanbul Tel: 0 212 249 02 02 KARSU TEKSTİL GALERİSİ SAİT GÜNEL HÜLYA GÜNEL Resinr ı Sergi: Seramik Sergisi 20 Nisan - 1 4 Mayıs ?005 Gâzetecıler Sltpsı Tel- 212.288 33 89/ Yazarlar Sk. No:26 80300 Esentepe / İSTANBUL = aks' 0212.267 24 44 e-maıl- [email protected] GALERİ SELVİN VE ARTİSAN SANAT GALERISİ I$BIRLIGI İLE DUZENLENEN ÂBİDİN ELDEROĞLU Retrospektif Sergi 4 MAYIS - 4 HAZİRAN AKTİ6ANMÜFİDE KÜLEY (POYRACIK) SOKAK 32/1 NİŞANTAŞI / TEL: 0212 247 90 81 SANAT ODASI \ GÜNGÖR İBLİKÇİ "Anadolu Kitabeleri 2" | Resım Sergisi 7 - 2 7 Mayıs 2005 ' Sergı süresrnce hergün " I I 00- 19.00 (Pazar dahil) Necmettın Oktem Sk No 13-2 Erenkoy | Tel + Fax (0216) 355 35 87 Bu seraıyı (www lebrızcom) Onlıne • l Sergi Salonu nda da ızlayebılırsınız | Sizi, intemet sitemde Kolaj Sergime davet ediyorum. Aynca, Görüşler - Yorumlar - Yazılar Can Kıraç w w w . c a n k i r a c . c o m ÖZEL KOLEKSİYONLARDAN Fahir Avni Turgut Aydın İbrahim Ferruh Sabri Şeref Örhan N.Melih Nazlı Devrim Eren B. Rahmi Leyla Nedim Ergin Nuri Zeki Faik Necdet E. Hakkı Avni Fikret Mehmet Yavuz Burhan Eşref Adnan Şenol Komet >6 -30 > (g®&> A n t i k AKSOY ARBAŞ ATALAY AYAN BALABAN BAŞAĞA BERKEL BİGALI PEKER DEVRİM ECEVİT ERBİL EYÜBOĞLU EYÜBOĞLU GAMSIZ GÜNSÜR İNAN İYEM İZER KALAY KÖSEOĞLU LİFİJ OTYAM PESEN TANYELİ UYGUR ÜREN VARINCA YOROZLU •Mayıs >'O5 S a n a t G a l e r i s i > C u m h u r l y e t C a d N i s p e l S o k N o . 4 E l m a d a ğ - T a k s i m İ s t a n b u l > 0 2 1 2 2 2 474 31 > l n f o « a n t l k s a n a t . c o m AYŞEN ERTE "Kuş Evleri ve Kapı Tokmaklan" Gravür Resim Sergisi 9- 13 Mayıs 2005 Özel SAINTE PULCH^RIE Fransız Lisesi Sergi Salonu Çukurlu Çeşme Sk No 7 Kuçukparmakkapı Beyoğlu Tel 021? 244 ?5 36 muhsin bilyap resim atelyesl daimi sergisi wda cd. earraf all ek. no.27 kadıkoy *l. 330 &110 • www muhsinbilyap.com AI.MEI.EK • cSa/ıat\f/tı/ru<,i » 917 Mayıs 2005 - Ayasofra MÜMSI GALERİ ve SERGİ llanlarınız için (0212)293 89 78 ZULFU LIVANELI Bestelerinden İLAN HASSON "Karlı Kayın Ormanı" Resim Sergisi 21 Nisan- 14 Mayıs 2005 Tel: (0212) 269 80 14 Fax (0212)284 35 66 BEDRI RAHMI EYUBOGLU "Farklı Dönemlerinden Bir Seçki" 23 DİSAri-18 MAY1S'O5 Galfnmız Pazar 14 00-18 00 dıger gunler 11 00-19 00 arası açıitır Kızıltoprak, Rubhye Sok No 47 Kadıkoy/İST Tel (0216)418 38 06 Fax (0216) 418 T.H 07 önce desen vardı... . güzel sanatlar fakültelerinin ilgili bölümlerine hazırlanmak, • kendinizi desen konusunda geliştirmek, * yaşamınıza boyut katmak, istiyorsanız... hafta içi ve hafta sonu grupları ile gün içerisinde veya akşam saatlerinde gerçekleştirilen desen çalışmalarımıza sizleri bckliyoruz. ayrıntılı bilgiyi vakfımızdan edinebılirsiniz. UQUİARAŞTIRMACI ^ GAZETECİLİK Parıs Caddesı No 14 Kavaklıdere - Ankara Tel: (0312) 417 77 20 pbx Faks (0312)417 57 46 e-posta umag@umag org tr www umag org.tr HOTEL MAVİDENİZ TÜRKİYFNİN CBUNET KÖŞESİ, MAVİ BAYRAK ÖOÜLLÜ, MARMARİS TURUNÇ KOYUNDA DENİZE SIRR, VÜZME HAVUZU, HAVUZ BAR, 8NACK BAR, SABAH, AKŞAM ZENGtol AÇIK BÜFL ODALARDA; MÜS1AKİL aöTBİKÜ ŞOFBEN, KÜMA, MÜZİK, TELEFON, TV, 8AÇ KURUTMA. 0-2 YAŞ ÜCRETStZ AYNI ODADA ÜÇÜNCÜ KİŞİ % 50 İNDİRİMÜ Yarım Pansiyon Mayıs-Ekım Hazıran-Eylül Temmuz-Ağustos Bungalov 30.00 YTUKDV 40.00 YTL+KDV 50.00 YTL+KDV Otelodası 40.00 YTL+KDV 55.00 YTL+KDV 70.00 YTL+KDV KAMPANYA(OI-IBTEMMUZ) 7 gece kal 6 gece öde REZERVASYON Tel: 0 252 476 71 80-91 Faks: 0 252 476 70 07 www.hotalmavld8nb.com lntoCahotolmavlitenlz.com
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle