Katalog

SAYFA CUMHURİYET 6 MAYIS 2005 CUMA OLAYLAR VE GORUŞLER AÇI MUMTA2 SOYŞAL Yabancı Sermaye SON YARIM YÜZYILIKİ kafa kanştıncı kavramların- dan biri "yabancı sermaye" kavramı oldu. Hangi amaç- la, nereye, nasıl geldiğine bakılmaksızın bir tartışmadır gidiyor: lyidir ya da kötüdLjr tartışması. "Durun bakalım; ülkeye giren her yabancı para ser- maye midir.. nereye, n/ç/n ge//yor?"diyesormayaveko- nuyu anlamaya çalışsanız suçlama hazırdır: Yabancı sermaye düşmanlığı. Oysa, bütün çabalara karşın hâlâyerli sermaye sıkın- tısı çeken, ama yabancı sermaye konusunda da dün ve bugün hep sorun yaşayanıbir ülkede bu konunun biraz daha ciddiyetle ele alınma D 3i gerekmez mi? çerçevesinde yatırım oğru dürüst kalkınma planı yapmış bir ülkeye bu plan çin gelen, yeni istihdam ya- ratan, ürünleriyle dışsatımılarttıran, ülkenin bütün kural- larına ve bu arada kazanç transferi için konmuş olanla- ra uyan bir yabancı serm«yeye kim karşı çıkmış ya da çıkar ki? Ama, ülkeye giren her yabancı para yatırıma yönelik sermaye midir? örneğin, büyük özverilerle kurulan ve kâr getiren Tüp- raş, Petkim, Erdemir, THY gibi kuruluşları sonuçta çe- şitli yollardan bütünüyle ele geçirmek için dıştan gele- cek para, yatırım sermayesi mi olmuş oluyor? Sıradan insanın gözünde, gelenin y£ ıtırımcı sermaye sayılması için yeni bir fabrika ya da işletrm î kurması gerekmez mi? Ken- di yatırımınızla kurulmuş b r tesisi sattığınız zaman üre- time ve istihdama katkıda bulunmuş oluyor musunuz? Hele satıştan elde ettiğihiz parayı borç ödemek için kullanacaksanız... Böyle bir işlemin, yani el|inizdekini satışa çıkarıp hazır paraya konarak borç ödemenin, içki parasını karşılamak için babadan kalma evdeki eşyayı satmaya kalkışan ay- yaş mirasyedinin yaptığından farkı ne? Üstelik, bu tür bir kolaylıgın, borcunuzu ödemek için asıl yapmanız ge- rekenlerden, yani kayıt dışı ekonomiyi ortadan kaldırmak ve sağlam bir vergi sistemilkurup kamu gelirini arttırmak gibi çabalardan sizi alıkoy^n, savsaklatıcı, tembelleşti- rici, uyuşturucu bir yani yok mudur? Yatırımcı sermaye- nin, zaten var olanı ele geç|iren değil, teknolojiye tekno- loji, üretime üretim, istihdarna istihdam, hizmete hizmet katan sermaye olması gerekmez mi? Böyle olmayan ve ulusal varlıkları ölmüş eşek fiyatına alan yabancı serma- yeye "hoş geldin" denir rni? Bu açıdan bakınca, verimsiz işletmesini yabancıya satıp aldığı parayla yeni b r yatırıma geçecek özel giri- şimciyi anlamak bir ölçüdo mümkündür de.. verimli ka- mu işletmesini satarak borç ödeyen devlete akıl erdir- mek çok zordur. r aldı ki, işletmesini yabancıya satıp yeni yatırım yap-|Xald l\manadan köşesine çekile rekyaşamın keyfini süren mi- rasyedi bile nihayet kişisel Dİrtercih yapmış sayılır; "Ulu- sal çıkarı niçin düşünmeiin?" diyerek onu sıkboğaz edemezsiniz. Ama, halkın varlıklarınıj yı göze alıp "Babalar gibi pervasızlığı hep mi cezası;;: kalmalıdır? r ok pahasına elden çıkarma- satarım" diyen bir Bakan'ın Satılan Yurt Toprakları... Ülkemizde toprak ve bina satın alarak yerleşen yabancıların sayısının artma- sı gelecekte milli egemenlik ile siyasal, coğrafi, sosyal ve ekonomik konu- larda onanlması zor sorunları beraberinde getirecektir. Ferruh ATBAŞOGLU Yargıtay 20. Hukuk Dairesi Onursal Başkam tal kararlarının gerekçeleri yayımlanıncaya kadar yasa yürürlükte kaldığı için o arada yer alan zaman dilimi içinde ülkemizin en güzel kesimlerinde yabancılara geniş top- rak parçaları satılmıştır. Gününıü/dc UMUTKA!M Y abancılann ülkemizde toprak edinmeleri 1924 tarih ve 442 sayılı Köy Kanunu'nun 87. maddesiyle 1934 tarih ve 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 35. ve 36. maddeleriyle hükme bağlanmış ve 1984 yılına kadar bu yasalar çerçevesinde uygulama yapılmıştır. Yasalarda yapılan değişikliğin ne olduğu- nu açıklayabilmek için anılan yasa madde- lerine değinmek gerekir. 1924 tarih ve 442 sayılı Köy Kanunu md.87: "Türkiye Cum- huriyeti tabiyetinde bulıınmayan gerek şa- hıslar, gerek şahıs hükmünde olan cemiyet ve şirketlerin köylerde arazi ve emlak alma- lan memnudur." Metni açıklanan bu maddeyle yasa koyu- cu, yabancı gerçek ve tüzelkişilerin köyler- de toprak edinmesini yasaklamıştır. 1934 tarih ve 2644 sayılı Tapu Kanunu Md. 35: "Tahdidimutazammınkanunihüküm- ler yerinde kalmak ve karşılıklı olmak kay- dıyla yabancı hakiki şahıslar Türkiye'de gay- rimenkul mallara temellük ve tevarüs ede- bilirler." 35. maddeye göre sınırlama ve yasak ge- tiren yasal kurallar saklı kalmak koşuluyla yabancı gerçek kişilere Türkiye'de toprak edinme hakkı tanınmıştır. Yine 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 36. maddesine göre, "Yabancı gerçek kişiler, bir köye bağh olmayan müstakil çiftliklere ve 30 hektar araziye sahip olabilecekler; an- cak 30 hektardan fazlası için Bakanlar Ku- rulu'nuniznininahnınasızorıınlıulur" De- ğinilen yasa hükümleri 1984 yılına kadar uy- gulanmıştır. 1984 yılında o günkü siyasal iktidar tarafından çıkarılan 3029 sayılı ya- sa ile 2644 sayılı Tapu Kanununun 35. mad- desi 442 sayılı Köy Kanunu'nun 87. mad- desine birer fıkra eklenerek "Yabancı ger- çek kişiler, şirketler ve cemiyetlerin, Bakan- lar Kurulu kararıyla köyler de dahil, her yerdetoprakedinmeleri karşıhkulıkilkesi de kaldınlarak" kabul edilmiştir. Ne var ki Anayasa Mahkemesi bu yasa- yı 13 Haziran 1984 gün ve 1984/14 Esas, 1985/7 Karar sayılı kararıyla iptal etmiştir. Anayasa Mahkemesi'nin uzun gerekçeli kararına karşın yine aynı siyasal iktidar 22 Nisan 1986 tarih ve 3278 sayıh yasayı çı- karıp yine Tapu Kanunu'nun 35. maddesi ile Köy Kanunu'nun 87. maddesine aynı fıkraları ekleyerek yasal değişikliği ikinci kez gerçekleştirmiştir. Anayasa Mahkemesi de hemen aynı ge- rekçelerleverdiği9.10.1986 gün ve 986/18 esas, 986/24 karar sayılı karanyla değişik- lik sağlayan yasayı tekrar iptal etmiştir. Burada öncelikle vurgulanması gereken önemli husus şudur: Anayasa Mahkeme- si'nin iptal ettiği bir yasayı hiçbir gerekli- lik ve zorunluluk olmadığı halde tekrar çı- karmak, anayasanın dolaylı olarak ihlali- dir. Birçok değerli bilim adamı da bu görüşü paylaşarak düşüncelerini açıklamışlardır. Doğal olarak, Anayasa Mahkemesi'nin ip- Günümüze gelerek olayı ele aldığımızda koşut (paralel) bir gidişin varlığını görüyo- ruz. Şöyle ki, bu kez 19 Temmuz 2003 ta- rih 4916 sayılı "Çeşitli Kanunlarda ve Ma- liye Bakanlıgı'nın Teşkilatve Görevleri Hak- kuıda Kanıın Hükmünde Kararnamede De- ğişiklikVapılnıasıHakkındaKanun'un" 19. maddesiyle 22.12.1934 tarihlı ve 2644 sa- yılı Tapu Kanunu'nun 35. maddesi değiş- tirilip yenidendüzenlenerek yabancı gerçek ve tüzelkişilere köyler de dahil olmak üze- re ülkemizde toprak edinme hakkı tanınmış, 1924 Tarih 442 sayılı Köy Kanunu'nun 87. maddesiyle, yine Tapu Kanunu'nun 36. maddesi yüürlükten kaldırılmıştır. Yeni yasal düzenlemeye göre, "karşılık- lı olmak ve yasal sımrlamalara uymak kay- dıyla yabancı gerçek kişilerie beraber, tüzel- kişiliğe sahip yabancı ticaret şirketlerine de taşmmaz mal edinme hakkı tanınmış, ayrı- cayabancı uyrııklıı gerçek kişilerin mirasyo- luyla taşınmaz mal edinmesinde karşıhklı- hk koşulu kaldırılmış, Türkiye Cumhuriye- ti ile arasında karşdıklıhk bıüunnıayan ülke vatandaşlannın kanuni miras yoluyla edin- dikleri taşınmazların intikal işlemleri yapı- laraktasfiye edih'p bedcle çevrilmcsi lıiikmü getirilmiştir." Burada önemli olan, evvelce köylerde ya- bancılann tarım arazisi edinmeleri yasak- lanmış olmasına karşın yeni yasal düzenle- meyle "Yabancı gerçekve tüzelkişilere köy- lerde tanm toprağı edinmeleri hakkuun ta- nınmış olmasıdır." Karşılıklıhk ilkesi kural olarak konmuş, aynca 30 hektarı aşan istemler için Bakan- lar Kurulu'nun izninin alınması koşulu ge- tirilmiştir. Ancak üzerinde durulması gere- ken önemli hususlar vardır. A- Yabancı ülkeler, köylerinde tarım top- rağı satışına çoğunlukla izin vermedikleri gibi, izin verenler de bunu çok sıkı kuralla- ra bağlamışlardır. O halde yabancı ülkeler tarım toprağı satışında böylesine hassas ve kıskanç davranırken bizim ülkemizde bu kadar cömert davranılması doğru olmadığı gibi, gelecekte yaratacağı sorunlan görme- mek yanlış bir yol izlendiğini göstermek- tedir. B- Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü'nün resmi verilerine göre yasa değişikliğinin gerçekleştiği 19 Temmuz 2003 tarihine ka- dar ülkemizde eski yasalann yürürlükte ol- duğu dönemde, 37867 yabancı uyruklu ger- çek kişi tarafından 36964 adet taşınmaz mal edinilmiş, yasanın değişiklik tarihi olan 19.7.2003 tarihindengünümüze kadar 51 ül- keden yabancı uyruklu 10524 kişi tarafın- dan 8908 adet taşınmaz satın alınmıştır. 442 sayılı Köy Kanunu 18. 3.1924 tari- hinde, 2644 sayılı Tapu Kanunu 22.12.1934 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Şimdi yıllara baktığımızda, 1924'ten, ya- sanın değiştiği 2003 yılına kadar geçen 79 yılda satılan 36964 taşınmaza karşın son 1.5 yıl içinde 8908 adet taşınmaz satılmış- tır ki bu fark yıllara oranlandığında, yaban- cıların yasa değişikliğini miiteakip Türki- ye'de taşınmaz mal edinmeye nasıl bir hız- la yöneldiklerini göstermektedir. Yine Tapu Kadosro Genel Müdürlüğü'nün resmi verilerine göre 2001 yılında yaban- cılar tarafından satın alınan taşınmaz sayı- sı 2041 ve oran yüzde 17'yken 2004 yılın- da yabancıların edindiği taşınmaz sayısı 6493 ve satış oranı yüzde 85 'tir. Bu olguyu rant kapısı ve mutluluk gös- tergesi sayanlar var olmakla beraber, Türk ve dünya siyasi tarihini, Kurtuluş Savaşı öncesi ve sonrasını, çevremizde olup biten- leri AB dayatmalarını izleyen ve araştıran- lar, toprak satışının gelecekte yaratacağı sa- kıncalan ve olumsuzlukları görebilirler. Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü'nün res- mi verilerine göre, yasa değişikliğinin yü- rürlüğe girdiği 19 Temmuz 2003 tarihin- den günümüze değin 8322 adet taşınmaz ya- bancılara satılmıştır. En çok taşınmaz edinen yabancı ülkeler sırasıyla lngiltere, Almanya, Hollanda, İr- landa, Yunanistan, Danimarka, Norveç, Avusturya, Belçika ve ABD'dir. Yine resmi verilere göre, en çok toprak satın alınan illerimiz Antalya-Muğla- Is- tanbul-tzmir-Hatay-Bursa-Mersin-Balıke- sir ve Gaziantep'dir. Yasa değişikliğinin asıl amacı, tüzelkişi- liği olan yabancı şirketlerin ülkemizde ya- tırım yapmalannı ve ekonomiye katkı sağ- lamalannı gerçekleştirmek olmasına kar- şın resmi verilere baktığımızda, İstanbul'da 1, Muğla'da 2 şirket olmak üzere 3 yaban- cı şirketin yatırım yapmak için toprak edin- diğinı görüyoruz ki bu da yasanın amacına ulaşmadığının göstergesidir. Yabancı şirketler ülkemizde toprak edin- meyip yatınm yapma yoluna gitmedikleri halde pek çoğu tarım toprağı olmak üzere gerçek kişilerin toprak satın alıp ülkemize yerleşmeleri herhalde ekonomiye katkı ola- rak değerlendirilemez. Ülkemizde toprak ve bina satın alarak yerleşen yabancıların sayısının artması ge- lecekte milli egemenlik ile siyasal, coğra- fi, sosyal ve ekonomik konularda onanlma- sı zor sorunları beraberinde getirecektir. Devlet, bayrağı, toprağı (ülkesi), milleti ve kurumlanyla oluşur, varlığını sürdürür. Devletin temel öğesi (ülkesi) yani toprağı- dır, topraksız devlet olamaz. O halde dev- let, hem toprağına sahip olmak, hem de top- rakları üzerinde milli hâkimiyetini, ege~ menliğini sürdürebilmek için bu ilkeleri ko- rumak zorundadır. tşte bu noktada devletin, toprağına sahip çıkması, başkalarının bu topraklar üzerin- de zamanlama yoluyla edinecekleri mülki- yet hakkının ve nüfus sayısının yüksek ra- kamlara ulaşması sonucu doğacak sakın- caları bugünden görerek toprağı koruma yolunda çok duyarlı ve kıskanç olması ge- rekir. Şöyle ki, günümüzde gerek ABD'nin büyük Ortadoğu projesı, gerek AB'nin iz- lediği siyasal, sosyal, ekonomik ve coğra- fi yol ve amaçlannın çok iyi değerlendiril- mesi gerekir, zira bu plan ve projeler, ülke- mizde gerçekleşen uyum yasalarının getirdiği de- ğişiklikler, düşündürücü ve dikkat çekicidir. Mükemmel bir 550 YTL. 2004 yılında Türkiye'nin en çok satan otomatik vitesli otomobil markası Honda'dan Yeni Honda Civic ES Otomatik...** otomobilden beklediğiniz ne varsa, daha fazlası Yeni Honda Civic ES Otomatik'te. Üstehk gümüş renk için daha da ekonomik şartlarla. l Elektrikli Sunroof > Alüminyum alaşımlı jantlar 1 Ön ve yan hava yastıkları 11.6 Lt, 110 PS VTEC-II motor ı ABS, EBD ve fren destek sistemi ı Elektrikli ve ısıtmalı dikiz aynaları l Sis farları l Akıllı otomatik vites ı Ön ve arkada disk frenler 'CIVIC 1 b tS otornalık vıtes modeiın Öncnlen pf şın mdınmlı perakende Stilıij tıyatıdır I loncla ûlomobıllennın modfl tckriık o/ellık ve renklerııuitj dcQı>ıklık yapmı hakkını saklı tuiar 01 01 ?()()() Unhındon ılıbdren satılan tum Honda modelterı 3 yıl/100 ()(iü km gjıanlibine sdhıptır 'Teslım Idrılıırıdekı lavsıye edılen potakende salış fıyalı geçerlıdır '/\nç uzonndokı lüni voryıler ve vergı mevzuatında olu^an lum degıştklıkler araç teslımatındj mu^ton nrafındın kar^ılanacakiır "Otornütıv Dibtrıbuthrlerı Derneğı 2004 yıiı vorılennn görp bınek otomobıller ardsmda en cok olomalık vıleslı olomobıl s>dlı^ı gerçekleştırmış rnarkt ı Hondj d r HONDA TÜRKİYE A.Ş. www honda com Ir Sonuç Bilinmelidir ki tarih, sadece geçmişi anlatan belgelerden ibaret değil- dir. Geçmişte dünyada ve ülkemizde yaşanmış acı olaylara bakılarak ge- lecekte neler olabileceği- ni, yabancıların aynı oyunlan tekrar oynayabi- leceğini, benzer olayla- nn her an, her koşulda yinelenebileceğini kanıt- larıyla gösteren, görme- sini ve ibret almasını bi- lenler için yol gösteren bir rehberdir. Anadolu'nun tarihi, derinliğine incelenme- den, tüm Batı ülkeleri ve komşularımızın gelece- ğe yönelik projelerini, şu anda çevremizde yaşa- nan kavgaların oluşum nedenlerini araştınpbun- lardan doğacak sonuçla- rı düşünmeden, toprak satışı konusunda cömert- lik sınırlarını dahi zorla- yan yasalar oluşturmak doğru ve yerinde bir dav- ranış olarak değerlendi- rilemez. Bu yazıyı ha- zırlarken Anayasa Mah- kemesi'nin konumuzu teşkil eden yasayı iptal et- tiğini öğrenmiş bulunu- yorum. Ne var ki iptal kararına karşın siyasal iktidarın yine benzer bir yasa hazırlayacağını tah- min etmek zor olmamak- la beraber, Anayasa Mah- kemesi'nin iptal gerekçe- si yayımlandığında ve yeni yasa çıkanldığında konuyu tekrar ele alaca- ğımızı belirtmek isterim. PENCERE Cumhupiyetin Dünyada Bir Eşi Yok... Yarın 7 Mayıs.. Gazetemizin kuruluş yıldönümü... Cumhuriyet her 7 Mayıs'ta kuruluş yıldönümü- nü alçakgönüllü birtörenlegazetenin bahçesinde kutlar, saat 12'dedostlartoplanmayabaşlar, kim- se davetli değildir, herkes çağrılıdır.. Başyazarımız Nadir Nadi afra tafrayı, gösteriş ve lüksü hiç sevmezdi; içtenlik ve dostluk üzerine birtoplantıyı yeğlerdi; gönlünden kopan gelir, bah- çede kuyruğa girer; döner, pilav, marul, birayla donatılmış masalar beklemektedir... Cumhuriyet'e yakışır bir kutlamadır bu... • Eski CUMOK'lar bilirler, yenileri için anımsata- lım; kuruluşundan tutun da yaşamı boyunca ba- şına gelenlere bakarsanız Cumhuriyet gibi bir ga- zete dünyada yoktur... Yıl 1920!.. Istanbul işgal altında.. Yunus Nadi Yeni Gün gazetesini çıkarıyor; ama, Ingilizlerin sürekli baskısı altındadır. Sonunda Na- di Bey Ankara'ya kaçar, Milli Kurtuluş Savaşı'nın başkentinde gazetesini çıkarmaya başlar... Zafer uzakta değildir... 29 Ekim 1923'te ilan edilen Cumhuriyet'i Mec- lis kürsüsünden dünyaya duyuran Yunus Nadi'dir... İstanbul'da Babıâli sarsılır; çünkü, Cumhuriyet'in ardından halifeliğin kaldırılması gelecektir... Mustafa Kemal Paşa, Nadi Bey'e der ki: - Çocuk, Istanbul'a git!.. Bizi savunacak bir ga- zete çıkaralım, adı Cumhuriyet olsun!.. • Elinizdetuttuğunuz gazete, işte bu gazetedir. Yu- nus Nadi 81 yıl önceyayımlanan ilk başyazısında: "- Bize göre gazete, sahiplerinin değildir" diye yazar.. Ve ekler: "- Okuyucunun malıdır!.." Cumhuriyet, CUMOK'larındır!.. Yazımızın başında "Cumhuriyet gibi bir gazete dünyada yoktur" dedik... Neresinden bakarsanız bakın, bu türncenin doğ- ruluğunu kanıtlayan olgular ve kanıtlar karşımıza çıkar. Cumhuriyet dünyada ilk 'Milli Kurtuluş Sa- vaşı'run ve Islam dünyasında ilk 'Aydınlanma' dev- riminin gazetesidir; kimliğimizin özünü oluşturan, bu büyük tarihsel olayların gazeteye yüklediği bi- linçtir... Bu bilincin aydınlattığı yolda yürümek kolay ol- mamıştır; şehitlehmizi anmak bile yaşadıklarımızı özetleyip vurgulamaya yeter... Uğur Mumcu.. Ahmet Taner Kışlalı.. Cavit Orhan Tütengil.. Muammer Aksoy.. Bahriye Üçok.. Onat Kutlar.. Hapse girenlerle işkence gören arkadaşlarımızı saymaya kalksak bu köşe yetmez... • Cumhuriyet yarın 7 Mayıs'ı açık alınla, onurla, vicdan rahatlığıyla kutlamaya hak kazanmış bir gazetedir.. 81 'inci yılımızı dirençli, bilinçli, sevinçli, kararlı, güvenli biristençle kutluyor; yurdun heryanınaser- pilmiş CUMOK'lara da "Kutlu olsun" diyoruz... Axess OMUTKA! ile her ANMA TOPLANTILARINA ÇAGRIMIZ "Tam Bağırasız vc Gerçektcn Demokratik Türkiye" yolunda şchit düşcn Deniz Gezmiş, Hiiscyin İnan ve Vusuf Aslaıı yiperin anısına diizenlenen "Dün ve Bugün 6 Mayıslarda Bağımsızlığın Önemi" konulu toplantılara katılıyor, dostlarımızı çağınyoruz. (1. ve 2.) Topiantıda Konusmacımız: Namık Kemal Boya l.Toplantı: 6 Mavıs 2005 Saat 14:00 Şıslı Beledıye Bşk.lığı Çalışanları ile düzenlenen toplantı Şışlı Beledıye Bşk.lığı Bınası 15. Kat Salonu Gayrettepe. 2.Toplantı: 6 Mayıs 2005 Saat 18:00 Kadıköy CHP Gençlık Kolu ile düzenlenen Toplantı Caferağa Banş Manço Kültür Merkezı Salonu - Kadıköy (3, ve 4.) Topiantıda Knnuşraacımız: Cüneyt Akalın 3. Toplantı: 6 Mayıs 2Ö0S Saat 18:00 CHP Maltepe Uçe Bşk.lığı ile düzenlenen Toplantı Maltepe CHP Lokalı- Maltepe 4.Toplantı: 8Mayıs2005Saat 14:00 Şahkulu Sultan Dergâhı ile Düzenlenen Toplantı Şahkulu Dergâhı. Göztepe-E5 Kavşağı - Kadıköy. (ADD) ATATÜRKÇÜ DİŞÜNCE DERNEĞ1 68'LİLER BtRLIĞİ VAKFI İSTANBULClIMHURtYETOKURLARI (CUMOK) CUMHURİYhTOKURI.ARINA ÇAĞR1 CUMHURİYE'I DEVRİMIERİNE TUTKUYLA BAĞLI YURT1AŞLARIMIZIN BAYRAĞI CUMHVRİYET GAZETEMİZİN DOĞUM GÜNfJNÜ KUTLUYOR, NASIL \ E NEREDEN GELİRSE GELSİN ONA YÖNELİK SALDIRILARA KAR^l ONU KORÜVACAĞ1MIZA SÖZ VERİVOR, BÜTÜN OKURLARI ONIIRLU YAZARLAR1MIZ VE ÖZVERİLİ ÇALIŞANLARIMIZ İLE KLICAKLAŞMAYA ÇAĞIRIYOR, 7 MAYIS 2005 SAAT 10.30'DA GAZETEMİZDE BDLIIŞUYORUZ. Adana, Ananıuı, Ankara, Antalya, Aııtak\a, Aydın, Ayvalık. Bodrunı. Burdur, Bursa, Çanakkale, Dalyan, Datça, Denizli, Cskişehir, Ga/iantep, Cönen, Istanbul, l/nıiı. Kars. Kastanıonu, Kocaeli, Kıışadası, Malatya, Mersin, Milas, Ordu, Salihli. Samsun, Silifke, Şerefiikoçhisar, Tckirdağ,Trabion,Turgutlu, Uşak, Van, Zonguldak Cumhuriyet Okurlan CUMOK Cumtnırlyet Okurlan