Katalog

SAYFA CUMHURİYET 30 MAYIS 2005 PAZARTESİ HABERLER Ucuz konut isteyen 19 vekil açıklanmadı, onun yerine açık arttırmayla ev sahibi olanlann ismi verildi TOKPdekanşıkişler• TOKI Başkanvekili Bayraktar, 2003'te açık satış yöntemiyle satışa çıkanlan Bilkent konutlanndan 19'una ucuz fiyat \ r ererek talip olan milletvekilleri hakkında bilgi bulunmadığını söyledi. TOKl'nin konutlan milletvekillerinin talepleri doğrultusunda önce satıştan çekilmiş, gelen eleştiriler üzerine tekrar açık arttırmayla satılmıştı. ANKARA (ANKA) - Toplu Konut Idaresi Başkanveidli Erdoğan Bayrak- tar, sattıklan evleri alanlann mesleki bilgi envanterini tutmadıklannı ancak AKP"li Ergün Dağcıoğlu'nun 346 mil- yar, CHP'li Emin Koç'un 340 milyar, CHP'li Sefa Sirmenın 186.5 milyar ve AKP'li Mustafa Açıkalın ın 171.1 miJyarrirayaBilkent3. Etap'tabirerko- CHP KADIN KOLLARI Dokunulmadığa karşı imza kampanyası tstanbul Haber Servisi - CHP'li kadınlar. "Hukukun önü açılsın, Dokunulmazlıklar kaldınlsın" kampanyası kapsamında "Bir imza da sen ver" sloganı ile imza kampanyası başlatıyor. CHP, dokunulmazlıklann kaldınlmamasını yurt genelinde düzenleyeceği etkinliklerle protesto edecek. Eş zamanlı olarak başlatılacak etkinlik 30 Mayıs'ta CHP Beyoğlu Ilçe Merkezi önünde saat 12.00'de düzenlenecek açıklama ile başlayacak. Kampanya ile dokunulmazhklann milletvekillerin yargılanması önündeki engellerin, yolsuzluk ekonomisınin sosyal sınıflar arasındaki uçurumu her gün daha da derinleştirdiğine dikkat çekilmesi amaçlanıyor. Istanbul 11 Kadın Kolu Başkanı Marziye Gülenç'ın açılış konuşmasının ardından, Kadın Kollan Genel Başkanı ve îstanbul Mılletvekili Güldal Okuducu'nun kampanyayı başlatan konuşmasıyla sürecek etkinliğe, rnilletvekilleri, tl Başkanı Şinasi Öktem ve parti yöneticilerinin yanısıra ilçe başkanlan, belediye başkanlan, gençlik kollan yönetici ve üyeleri de katılacak. AKP'li Ergün Dağcıoğlu AKP'li Mustafa Açıkalın CHP'li EminKoç CHP'li Sefa Sirmen nut satın aldığını açıkladı. Cumhurbaşkanlığı De\ let Denetle- me Kurulu müfettışlerinın, milletvekil- lerinin konut almak içın TOKİ 'de usul- süzlük yapıldığına dair raponınu haber- leştirmemızden sonra CHP Izmir Mil- letvekılı Türkan Miçooğullan konu- yu bır soru önergeyle TBMM'ye taşı- mıştı. De\ let Bakanı ve Başbakan Yar- dımcısı MehmetAli Şahin, TOKİ Baş- kanvekili Erdoğan Bayraktar'ın yazı- srnı. önergeye yanıt olarak Miçooğul- lan'na gönderdi. Bakanlar Kurulu'nun 2001 'de aldı- ğı kararla Emlak Bankası'nın Ankara- Bilkent 3. Etap konutlan kapsamında 331 konurun TOKl'ye de\Tedildiğini anımsatan Bayraktar, C Bloklan kap- sayan 5 satış kampanyası sonucunda üst gelır grubuna hitap eden bu konut- lardan sadece 5'ının satılabilmesının yol açtığı güçlükleri anlattı. Bu nedenle TOKl'nin önemli bir stok maliyetinin yanı sıra bakım onanm masraflan, yıl- lık vergiler ve aylık yüksek aidat ne- deniyle ek yük altına girildiğıni belir- ten Bayraktar, "bir grup milletvekili SHPUderiKarav-alçırupartisinin IstanbulOiağan Genel KuruhTnakanldUFotoğraf: SERVET YALÇINKAYA) Murat Karayalçın, AKP ve CHP arasındaki tartışmayı eleştirdi: Kayıkçı kavgası yaşanıyor tstanbul Haber Servisi- SHP lideri Murat Karayal- çın. CHP ve AKP arasında son günlerde medyaya yan- sıyan tartışmalan "kayıkçı kavgasT olarak niteledi. SHP tstanbul 112. Oiağan Genel Kurulu dün Grand Cevahir Otel'de yapıldı. Kurulda konuşan Karayal- çın, CHP ve AKP arasındaki tartışmayla ilgili "As- hnda bu siyasi bir ayun" dedı. Hükumetin özelleştir- me polıtıkalannı eleştiren Karayalçın, "Başbakan Er- doğan, KlT'lerin zaran halkın sırtmda kambur gi- bi duruyor' diyor. Fakattophımsalyarann olduğu yer- de KtT'lerzararma işlevgörebflirier.Başbakan 'ın bu- nu hatıriaması gerekryor" diye konuştu. Bazı stratejik veya terk edilen kurumların satışı- nın karşısında olduklannı vurgulayan Karayalçın, "TÜPRAŞ ve PETKtM'in özelleştirilmesine karşı çıküğınır/ gibi, ERDEMİR'in özeUeştirilmesine de karşı çıkryoruz" dedi. SHP Istanbul ll 2. Oiağan Genel Kurulu'nda ger- çekleştirilen seçimlerde EyüpAltayh ve BeyzadeOz- kahraman başkanlığındaki 2 liste yanştı. ! AKP'nin 'kamuda reform' adı altında gerçekleştirdiği uygulamalan protesto edecekler Katnu çahşanları Ankara yotunda • Başta sağlıkçılar olmak üzere kamu çalışanlannın yürüyüşü bugün İzmir'den başlıyor. 3 Haziran'da Ankara'ya ulaşmayı planlayan kamu çalışanlannın eylemi Sağlık Bakanlığı önünde son& erecek. tZMÎR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Başta sağlıkçılar olmak üzere kamu çalışanlannın düzenlediği "Ankara Yürüyüşü" İzmir'den başlıyor. Bugün saat 12.30'da Konak Meydanf ndan yola çıkacak olan sağlık emekçileri, Manısa, Balıkesır, Bursa ve Eskişehir'i geçerek 3 Haziran'da Ankara'ya ulaşacak. AKP'nin "kamudajeform" adı altında gerçekleştirdiği uygulamalan protesto etmek için düzenlenen yürüyüş, Sağlık Bakanlığı önünde son bulacak. Sağlık çalışanlannı Ankara'ya uğurlayanlar arasında SES Genel Başkanı Köksal Aydın ve KESK Genel Başkanı Ismail Hakkı Tombul'un da olacağı bıldınldi. SES Izmır Şube Başkanı Ergıuı Demir, IMF ve niinva Bankası Havflrmalannın topluma reform olarak sunulduğunu vurgulayarak Genel Sağlık Sigortası Yasası'nın halkın sağlık ve emeklilik hakkının elınden alınması ve "paran kadar sağlık" anlamına geldiğini söyledi. Demir, u Ne mevcut kötü sağlık koşullanna ne de AKP ve IMF'nin dayatnıası sahte rpfnrma mahkiîm değiliy" dedi adma" AKP Milletvekili Ergün Dağ- cıoğlu'nun 8 Ekim 2003'te başvurdu- ğunu, C1, C2, C3 ve C4 tıpı konutlar- dan 19'u için yapılan başvumda baş- ka milletvekili ısminin zikredılmedi- ğıni kaydertı. 19 daire için önerilen para Bu konutlardan C3 Bloktakı ikısınin toplam tahminı bedelınin 719 milyar, C4 Bloktakı 19 dairenin ise toplam tahmini bedelinin de 6 trilyon 729 mil- yar olduğunu anlatan TOKİ Başkan Vekili Bayraktar. C1 ve C2 Bloktakı da- irelerin ise o tarihe satışta olmaması do- layısıyla fıyatlandınlmasının yapılma- dığını ifade ettı. Bayraktar. milletvekil- lerinın ise C4 Bloktakı 19 daire için önerdiği paranın ise 1 trilyon 911 mil- yar 939 mılyon 315 bin 871 TL daha az olduğunu açıkladı. Bu ise 19 mil- letvekilının, tahmini bedele oranla, ki- şi başına 100 miryar 628 tnilyon TL da- ha az para önerdiği anlamına gelıyor. Bayraktar 19 mılletvekili adına Dağ- cıoğlu'nun getirdiğı teklifi ve Tepe İn- şaat A.Ş. ile yapılan değerlendirme so- nucu reddedılmesı sürecini şöyle an- lattı: "TB.MMTokat.MiBetvekffi Ergün Dagcıoğiu'nun birgrup miDervekili adı- na talep ertigi söz konusu konutlardan C4 Bloktaki 19 adet daire için önerdi- ği toplam bedel 4 trüyon 817 miryar 60 nülyon 684 bin 129 tEdir. Ancak ida- remizvevüzde 38 hasılat payıortağıolan Bilkent Üniversitesi (Tepe İnşaat A.Ş.) ile büiikte söz konusu talep değerlen- dirme)e tabi tutulmuş. mali açıdan ye- terügörülmeyerek reddedibniştirT Bay- raktar, 19 Şubat 2004 tanhınde yapı- lan açık artırma ile C4 Bloktakı 10 da- irenin tahmini bedel olan 3.5 trilyon üze- rinden satıldığını bildirdi. Bayraktar, konutlan satın alanlann meslek envanterlerini rutmadıklannı ancak "millervekili olduklan bilgisine sahip olunan" dört kişinin 1 trilyon 43 milyar 684 milyona satın aldığı evle- rin niteliği, satın alma tarihleri ve fı- yatı ve şeklinin şöyle olduğunu açık- ladı: "- Sefa Sirmen: 156.96 brüt m3, 03.6.2003,186.573 YTL, Açık Saüş. - M.Mustafa Açıkalın: 133 brüt m3, 14.10.2003,171.111 YTL, Açık Saüş. - Ergün Dağcıoğlu: 236.62 brüt m3, 2722004,346.000 YTL, AçıkArnrma. -EminKoç: 233.78brütm3,21i>20M, 340.000 YTL, Açık Artirma." Cumhurbaşkanhğı DDK raporu Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetle- me Kurulu, TOKİ uygulamalan üze- rinde çalışırken milletvekillerinin de kanştığı usulsüzlükler saptamıştı. Mart ayında tamamlanan rapora göre 2003 'te Başbakanlık onayıyla Bilkent konutla- nnın açık satış yöntemiyle satışa çıka- nlmasına karar verildi. Açık satış, ilk gelenin konutu alması biçiminde uy- gulamyor. Satışı ilan edilen lüks konutlarla il- gili olarak milletvekillerinin giriştiği usulsüzlük rapora şöyle yansımıştı: "Sabşı ilan edilen konutiaria ilgili ola- rak 'bir grup milletvekili adına' bir milletvekili 8 Ekim 2003 tarihli bir di- lekçe>1e idareye başvurarak, Cl, C2, C3veC4tipikonutiardan 19'unun blok satış' yöntemiyle kendilerine saulma- sını istemişlerdir. Önerilen fryat İdare- ce belirlenen satış bedelinin çok altın- daolmasına karşın İdare Başkanınuı 8 Ekim 2003 günlü onayryla 21 konutsa- üştan çekilnüştir. Başbakanlık Yüksek Denedenıe Kurulu raporunda konu- nun eleştirilmesi üzerine, satıştan çeki- len konuüar 19 Şubat 2004 tarihinde 'açık artırma' ile satışa sunulmuştmf IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr Boğaziçi Üniversitesi'nde düzen- lenen ve tehditler nedeniyle ertelen- mek zorunda kalan "Ermeni Konfe- ransı" üzerine tartışmalar sürüyor. Birçok çevre, Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in tehdit edici konuşmasını önemsemek yerine, neden bu top- lantıya "resmi görüş"ü savunanlann da katılmadığını merak ediyor. Bana elektronik mektup gönde- ren bazı okurlanm da "Tamam, Ada- let Bakanı'nın söylediği pek güzel değil, ama böyle tek taraflı bilimsel toplantı olur mu" diye soruyorlar. Bu itirazlan bir yabancı izlese biz Türklerin çok yönlü bilimsel toplan- tılara meraklı bir millet olduğumuzu sanabilir. Çünkü Boğaziçi Üniversi- tesi'nde, üç üniversitemizin öğretim üyelerinin ortak çabasıyla düzenle- nen bu konferansta "resmi görûşün" olmamasını çok önemsedik. Birden tarafsız bilimsel konferans merakımız kabardı. • • • Ben de bu meraktan yola çıkarak geçmiş toplantılan araştırmaya baş- Tarafsızlık ve Ermeni Sorunu ladım. Ermeni sorunuyla ilgili daha ön- ce yapılmış toplantılan arşivlerden gözden geçirmeye çalıştım. Bulabil- diğim 10'dan fazla toplantı ve sem- pozyumun hiçbirine "resmi görüş"ü savunanlann dışında kimsenin katıl- madığını gördüm. Böyle olacağını biliyordum. Türki- ye'de farklılıkların, resmi görüş dı- şındaki görüşlerin hangi konuda olur- sa olsun ifade edilmesinden pek hoş- lanılmadığını bilmek için kâhin olmak gerekmiyor. Yaptığım taramanın bazı sonuçla- rını da sizınle paylaşmak istiyorum. 13-14 Nisan 2001 tarihinde Türk Par- lamenterier Birliği'nce "Tarih Boyun- ca Türk-Ermeni llişkileri Sempozyu- mu" TBMM'de düzenlenmiş. Bu sempozyuma politikacı, bilim insa- nı, diplomat, gazeteci ve emekli ge- neral olmak üzere toplam 27 kişi ka- tılmış. Konuşmacılar arasında Yu- suf Halaçoğlu, llber Ortaylı, Gün- düz Aktan, Şükrü Elekdağ, Doğu Perinçek, Aytunç Altındal, Oktay Ekşi gibi isimlere rastladım. Bu sempozyumdan bir hafta son- ra bu kez Çukurova Üniversitesi'yle Adana Valiliği ortaklaşa bir sempoz- yum düzenlemiş. "Ermeni Sorunu" başlıklı bu sempozyumda Adana Va- lisi ve Yusuf Halaçoğlu gibi isimler dü- şüncelerini açıklamışlar. 2002 yılında Marmara Üniversite- si "Geçmişten Geleceğe Ermeni So- runu Sempozyumu "nu organize edi- yor. 2003 yılında Konya Selçuk Üni- versitesi'nde "Dünden Bugüne Er- meni Meseiesi" konferansıyla karşı- laşıyoruz. YineTrabzon'da, Karade- nizTeknik Üniversitesi'nde "Ermeni Meseiesi" konferansının düzenlen- diğine tanık oluyoruz. • • • Araştırmayı daha sürdürebilir ve Ermeni sorunuyla ilgili düzenlenmiş daha birçok toplantıya ev sahiplıği yaptığımızı görebiliriz. Bütün bu top- lantıların tamamının benzer isimler ve benzer görüşlerle sınırlı olduğu- nu da saptayabilıriz. Boğaziçi Üniver- sitesi'nde düzenlenen ve ertelenmek zorunda kalan toplantının konuşma- cılannın hiçbirinin ise bu toplantı ve sempozyumlarda konuşmadığını söy- lesem sizin için sürpriz olur mu? Üs- telik bu toplantıda bildiri sunacak akademisyenler arasında konusu- nun uzmanı, akademi dünyasında ağırlığı olan isimler bulunduğunu da biliyoruz. Bu isimler için "Neden on- lar çağrılmamış; böyle bilimsel top- lantı mı olur" diye itiraz etmek hiç kim- senin aklına geldi mi? Başka türlü olmasını zaten bekle- mek ahmaklık olmaz mı? Fakat yü- rütülen tartışmaya bakınca sanki biz Türklerin tarafsız ve bizden farklı dü- şünenlere çok meraklı olduğumuz gibi bır sonuç çıkıyor. Gelin şu gerçeği kabul edelim: Ya- kın ve uzak tarihimizde yaşanmış ve birçok toplumsal acıya neden olmuş olaylar konusunda tarafsız ve objek- tif bir yaklaşımı kabullenmemiz çok kolay değil. Bakın, Sıvas katliamı da- ha çok yakın tarihte oldu. Bu olayın sorumlulan bunun acılanna ortak olu- yorlar mı, bu tarihsel felaketi kabul ediyorlar mı? Maraş katliamına gidelım, 6-7 Ey- lül olaylannı anımsayalım, Varlık Ver- gisi'ni düşünelim. Bu konularda bir yüzleşme ve eleştiri geleneği oluştu- rabildik mi? Ermeni sorununu da bu ruh haliyle yürütmeye devam ediyo- ruz. • • • Diyebilirsiniz ki diğer ülkeler san- ki bizden daha mı iyi? Bunu ayrıca tartışabiliriz. Onu o ülkelerin halkla- n düşünsün, tartışsın. Ancak biz ken- di tarihimizle yüzleşelim, acılan an- layalım. Mesele, "Ermenisoykınmı var mı yok mu" açmazına sıkıştınlma- sın. Gelin, olaylara biraz da değişik birpencereden bakmayı deneyelim. 2000 Ll YILLARDA ERDAL ATABEK Üniversite... Harvard Üniversitesi dekanlanndan Henry Ro- sovsky'nin yazdığı "Bir Dekan Anlatıyor" kitabını okuyorum. TÜBİTAK yayını olan kitap, üniversite ile ilgili herkes için önemli ve ilginç. Bizim üniver- site eğitiminden ne anladığımızı irdelemek için de iyi bir hareket noktası oluşturuyor. Biz 'üniversite eğitimi'nden ne bekliyoruz? Çoğunluğumuz için bu sorunun çok sade (ba- sit de denebilir) bır yanıtı var: Bir meslek sahibi ol- mak, işi olmak, para kazanmak. Onun için de üniversitelerimiz 'meslekyükseko- kulu' olmaya zorlanıyor. Çünkü işlevlerinden asıl beklenen bu. Oysa üniversite eğitiminin temel amacı bir mes- lek edindirmek değil, öğrencinin bir bütün olarak yetkinleşmesidir. Meslek kazanımı, bu bütün ola- rak yetkinleşmenin bir parçasıdır. Ne demektir, "bir bütün olarakyetkinleşme"? 1. Eleştirel bir bakış açısı kazanarak olaylara, in- sanlara, dünyaya bakabilmek, 2. Olgunlaşan duygularla başarılan ve başansız- lıklan anlayabılmek, 3. Sorumluluk üstlenerek yaşama müdahale edebilmek, 4. Dünya kültürünü özümseyerekyetkinliğinin te- meli yapabilmek, 5. Ahlaki bir sorumlulukla kendi bencilliğinden kurtulabilmek. Açıkça görülecektir ki böyle bir 'bütünsel yet- kinleşme', bir meslekte yetki belgesi alabilmekten çok daha önemli gelişme hedefidir. Böyle bir yetkinleşmeyi sağlayamadan meslek sahibi olan insanın yaşamı, ancak "para kazanmak, bunun için heryolu kullanmak, kazandığı parayla da başkalanndan daha üstün olduğunu kanıtlamak" için uğraşmakla geçecektir. Günümüzde yaşananlar da bunu doğruluyor. Sözü geçen kitapta, John Buchan'ın 'temel kültür eğitimi'ritn kazanımları için güzel bırtanımı var. Üç kazanımdan söz ediyor Buchan, alçakgö- nüllü olmak, insanlık, mızah duygusuna sahip ola- bilmek. Kanımca üçü de çok önemli, üçü de 'bü- tünsel yetkinleşme'nin bir başka yolla açıklanma- sı. Haziran ayında üniversite sınavlan var. Gençler, aileleri, bütün toplum bu konuyla ilgileniyor. Yılla- nn emeğı, duygular, kaygılar, beklentiler hep bu sı- nav için yapılan yatırımlar. Bütün bunların ne için yapıldığını sormamız gerekmiyor mu? Gençlerin, ailelerin çektiği sıkıntılar, kaygıların yarattığı acılar, onca emek, onca para, geçen yıl- lar... Kazanılan bir meslek, bu beklentileri karşılaya- biliyor mu? Belki de arkada işsizlik bir korku olarak bekliyor. Bütün bunlan yenebilmenin yolu, 'bütünselyet- kinleşme 'den geçiyor. Her olaya "Bunu neden yapıyoruz?" diye sora- bilme gücünü kazanmak gerekiyor. "Benyapıyorum, çün/a)..."diyebilecekbilinçlika- rarlılığın yolu buradan geçiyor. Bunu yapamadığımız zaman, "Ama herkes öy- leyapıyor", "Ama herkes öyle diyor" kolaylığı ya- şanacaktır. Ünıversitelerimizin 'meslek yüksekokulları' ol- maktan çıkıp gerçek üniversiteler olması, toplumun kurtuluşu için zorunlu koşullann başında gelmek- tedir. Herşey bilinçli insanlar, bilinçli toplum olabilmek için değil mi? Özel notum Geçirdiğim kaza nedeniyle yurtiçi ve yurtdışın- dan telefon, e-mail ile arayıp destek dileklerini ile- ten okurlanma, dostlanma, arkadaşlanma sonsuz şükranlanmı sunuyorum. Hepsi de gücüm oluyor- lar ve yalnız olmadığımızı kanıtlıyorlar. e-mail: erdalatak@superonline.com erdalatak@gmail.com Ayvacık'ta kaçak teknesi batü • ÇANAKKALE (AA) - Çanakkale'nin Ayvacık ilçesine bağlı Küçükkuyu beldesinden Yunanistan'ın Midilli adasma yasadışı yollardan kaçmak için denize açılan 9 Moritanyalının bulunduğu tekne, rüzgânn etkisiyle alabora olarak battı. Kazada, Türk tekne sahibi ve 5 Moritanyalı, bölgede devriye görevi yapan Sahil Güvenlik ekiplerince kurtanldı. Teknede bulunan kaçak 4 Moritanyalının ise kaybolduğu bildirildi. Balıkçı teknesinin sahibi Ismail T. (18) ile Moritanya uynıklu 5 kişinin gözaltına alındığı belirtildi. 15. Kolopdu, tiimen oluyor • ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - Türk Silahlı Kuvvetleri'nın (TSK) soğuk savaş sonrası yeniden yapılanma planı kapsamında Izmit'te konuşlu T>ulunan 15. Kolordu, tumen seviyesine düşürülüyor. Daha önce bazı tugaylann lağv edilmesi ve bu-liklerin yeni tehdit algılamalanna göre konuşlanmasıyla başlayan plan önümüzdeki dönemde de sürecek. Sovyetlerin dağıhnası, soğuk savaşın sona ermesinin ardından tehdit algılamalannı yeniden değerlendiren TSK, kuv\r et yapısı ve yerleşme konusunda yeniden yapılanmaya gitme karan ahmştı. Patrikhaneyi protesto etti • tstanbul Haber Servisi - Fatih'te, "Bizans'ın çeşitli oyunlarla yeniden canlandınhnaya çalışıldığını'" öne süren MHP üyesi grup, Fener Rum Patrikhanesi'ni protesto etti. Saraçhane Parkı'nda toplanan grup, Istanbul'un fethinin 552. yılı dolayısıyla İstiklal Marşı ile Fatih Sultan Mehmet ve şehitler için dualar okudu. MHP Fatih tlçe Başkanı Murad Omurtag. patrikhanenin Istanbul'u Bizanslaştırmaya çahştığını öne sürerek "Fethin 552. yıldönümünde Istanbullu ve Fatihli olmanın onurunu, övüncünü yaşarken bunu korumanın da omuzlanmıza verdiği, getırdıği yükün bilıncinde ve ıdrakindeyiz" dedi. Düğünde silahlı kutlama: 2 yaralı • KONYA (AA) - Konya Fatih Işıklar Mahallesı Ahmet Kaplan Sokak'ta bır düğünde havaya ateş açılması sonucu Furkan Çetin (10) ve Eren Nevruz (8) adlı 2 çocuk yaralandı. Konya Numune Hastanesi'ne kaldınlan çocuklann sağlık durumlannın ıyi olduğu öğrenildi. Olayla ilgili soruşturma başlatan polis bir kişiyi gözaltma aklı.