Katalog

228 MAYIS 2005 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Gözyaşlarıyla uğurlandı Börtücene'ye lıüzünlü veda İstanbul Haber Seryisi - Antalya'da tedavi gördüğü Akdeniz Ünıversitesi Tıp Fakülte- si'nde beyin enfarktüsü sonucu yaşamını yı- tıren ekonomist tcen Börtücene, (68) dün Üsküdar Selimiye Camisi'nde öğleyin kılı- nan cenaze namazının ardından Karacaah- met Mezarlığı'nda toprağa verildi. Törene, Börtücene 'nin ailesı. yakın- lan ve dostlan ıle SHP Mıl- letvekili Ah- met Güryüz Ketenci, Ziya SÖZÇIZGMN •ıı Müezanoğhı, İlhanKeski, AtiDa Karaos- manoğlu, Fii- sün Akath, Ay- dın Engin ve çok sayıda Börtücene'nin cenazesi, öğie namazın- dan sonra KaracaahmetlVlezarlığı'nda toprağa verfldL(SERKAN Y1LDIZ) yurttaş katıldı. 1992-1994 yıllan arasında îstanbul Büyükşehir Beledıyesi Genel Sek- reter Yardımcılığı görevinı yürüten Börtücene, 1994 yılından ben Zeytınoğlu Grubu'nda çeşitli görevlerde bulunuyordu. Börtücene'nin çeşitli konularda makale, araşhrma ve kitaplan yayımlandı. SCHRÖDER'İN, YEŞİLLER'LE. DEĞER: THY PARAYI CERİ İSTEDİ DÎYARBAKIR (Cumhurivet Bürosu) - Diyarba- kır'da 8 Ocak'ta düşen uçakta yaşamını yitıren ya- bancılann yakınlanna Türk vatandaşlanna oranla 9 kat fazla tazminat ödendiği tartışmalan sürerken CHP Diyarbakır Milletvekili MesutDeğer, THY'nin bazı mağdur aılelerine fazla ödeme yapıldığı iddı- asıyla parayı geri ıstediğini söyledi. Mesut Değer. düşen uçakta yakınlarını yıtiren Eyüp Kıran. Süleyman Demirkot ve yaralı olarak kurtulan Gencei Ğüneş, Cetal Tokmak ıle bırlıkte CHP Diyarbakır II Örgütü'nde basın toplantısı dü- zenledi. Kaza sonrası açıklanan kaza kınm raporu ıle meteorolojık rapor arasında çehşkiler olduğunu vurgulayan Değer, bırinde hava durumunun iyi, di- ğerinde ise sısli olduğu ifadelerinin bulunduğunu belirtti. THY'yi tazminatlar konusunda aynmcılık yapmakla suçlayan Değer, şöyle devam etti: "Bd- ti bir süreden sonra THY mağdur aileterden ve ya- rahlardan yolculann kinıBkbflgüerini istemiştir. Ai- ieiere gönderdiğiyazıiarda bazıyolculann vasfsız ol- duğunu belirterek. fazladan verdikkri parayıgeri is- temişlerdir. Bu, vahametin ayn bir boyunıdur" t t T t KONTÖR YADA 15DAKİKA IMOKIA V XI li I 1 1 K SHUBUODAN RESIM. MELODİ KAMPANYA KAT1L1M KOŞULLARI | Tatıhlı oiiraK hat sahıbı esas aimacaMır KazanantiUnww.ı - 26.06 2005 tanhındc Akşam gazetesırdc ıtan edvtecektır Kazanan asil ve yedek talihlıtere taahhütlû posta ile tebitgal yapıtacaktır Asıl tal.hlıler için son başvuru tarihi 16.07.2005: yedek talıhlıier ıçın son başvuru tarıhi 05.08.2005tıt. Çekılış 21 06.2005îanhınde Tumeı&Tumeı Tanıtım A Ş Buyükdere Cad. Akabe Ticaret Merkezı No 78 Kat: 3 Mecidiyeköy-Istanbul adcesınde saat 15.001e yapılacaktır 18 yaşından küçükler. Turkcell İletışım Hızmetlen A.Ş ve TumeriTumer Tanıtrm A Ş çalışanlan kampanyaya - ~~ kat ılaTtazlar. Katılıp kazansalar dahı hedıyelerıni leslim atamaztar Hedryetenn I lesJtrn yen İslanbuidur. OTV I ve KDV harıç tum yasat 1 yûkûmkjfükler talihlı tarafından karşılanacaktır. Katıhmcılar, katılırrt noklasına ulaşlıklan sayı kadar cckti.şe kalılma hakkma sahıptırter. Ancak günlük kalılım lımılı 20 olarak belııtenmiştir * wap.turkcell.com.tr enşımı ıçın standart tanle uygulanacaktır Bu kampanya Mtllı Pıyango Idaresı'nın 23 03.2005 tarıh ve B 07 I MPI0.1300 02/460-1718 sayilı iznryte düzenlenmışhf ^ sıî ms? 15 Nisan -15 Haziran 2005 tarihleri arasında cep telefonundan ~wap.turkcell.com.tr adresine gir. İpucunun gösterdiği servisi tıkla, VVAPLA KAZAN Katılım Noktası'ndan çekiliş hakkı kazan! VVAP'a daha çok gir, daha çok tıkla, daha çok kazan. I IP'lı hayat, oh ne rahat! âenilenen Turkcell WAP sitesi ile bilgi ve eğlenceye birkaç tıkla anında ulaş. Logo ve melodi indir. e-postalarını oku. sohbet odalarının keyfini çıkart. Yani hayatını _*>' kolaylaşttr,onayeniltkve eğlence kat. WAP ayarlarını henüz yapmadıysan VVAPyaz, boşluk bırak, cep telefonunun modelini ekleyip 2222'ye kısa mesajla yolla (Örnek: WAP 6600). WAP ayarların cebine gelsin. Ayrmlılı bılgı wap.turkceN.com.tr vr: www.turkcell.cC4n.trdr' ' Konlör ve konuşrna hediyelen Turkcell'den Turkcell'e yapılan koııuşnıalarda <)eçeılıdır. HAZIR KART TURKCELL Turhan Selçuk ARASI BOZULDU.. Engelliler için... Ingütere'nin Dorking kentinde yaşayan Nergis Tükel Fradd (28), engelli sporculara destek o\- nıak amamla düzenlenecek Londra- Paris bisik- let turuna tek Türk ve bayan sporcu olarak kab- lacak. tngiliz Sam Fradd ile evli olan Nergis Tü- kel Fradd, tngiltere'de spastik özürlüler okulun- da \ öneticilik ve terapistÜk yapı>or. Fradd, 23-26 Haziran tarihlerinde bedensd engelli sporculara destek olmak amacn la Londra'nuı Redhill ken- tinden başlavacak 260 kilometrelik bisiklet turuna kaölacağını bildirdL (Fotoğraf: AA) 'Düşlepinizi Anlatın' yarışması • İstanbul Haber Servisi - "Içımdekı Çocuk" adlı ayhk eğitim ve ıletişım dergisinin düzenlediğı "Düşlerinizı Anlatın'" resım ve kompozısyon yanşmasında derece alanlara ödüllen bugün saat 13.00"te dergı Isinasında törernlT verilecek. Anaokulu öğrencılennin yaptığı çalışmalar "Salih Omurtak Caddesi No: 38 Koşuyolu-Kadıköy,îstanbul" adresindeki dergi binasında sergıleniyor. Aynntılı bilgi için 0216/428 7 5 56 No'lu telefona başvurulabilir. Çınarcık'a vapur seferleri yentden • İstanbul Haber Servisi - Büyükşehır Belediyesf ne de\Tedilen istanbul Şehirhatlan Işletmesi, tanfede yer almasına rağmen gemi ve yolcu sayısının yeterli olmamasından dolayı bir süredir yapamadığı Sırkeci-Çınarcık vapur seferlerine yenıden başladı. istanbul Deniz Otobüsleri'nden yapılan yazılı açıklamaya göre seferler kış tarifesı kapsamında 12 Haziran 2005 tarihine kadar düzenli gıdış-dönüş olarak gerçekleştınlecek Sırkecı kalkışh Çınarcık seferlerinin, hafta içi saat 17.30, hafta sonu ise saat 09.15'te yapılacağı bildirildi. Seferlerin, 12 Haziran'dan sonra ise yaz tarifesine uygun olarak yapılacağı kaydedildı. Boya fabrikasında yangın • İstanbul Haber Servisi - Tuzla'da Tepeören mevkıınde bulunan Tuzla Boya ve Vernik Organize Sanayi Bölgesi"ndeki "Hob" adlı boya fabrikasında yangın çıktı. Kocaelı, Gebze ve Istanbul'dan yaklaşık 15 ıtfaiye aracının müdahale ettiğı yangın, kontrol altına alınarak söndürüldü. Fabrikada çalışan işçilerden birinin karbonmonoksit gazından zehirlendiği, ancak sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildli. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Demokrasi 1974 yılında; "Siyasal Teori" bilım dalında, "De- mokrasi Teorisi" başlıklı doçentlik tezimi yazar- ken, o günkü olanaklar çerçevesinde bıle demok- rasinin sayısız tanımını bulmuştum. Bu tanımların hemen hepsi doğruydu. Ancak, demokrasiyi farklı açılardan tanımlıyorlardı. Bunlar arasında; benim en sevdiğim ve doğru bulduğum tanım, (biraz da kendim geliştirdim,) şudur: "Demokrasi, bir top- lumda insanların kendilerini ilgılendiren ve de ilgi- lendirebilecek olan her konuda, kararların oluşum sürecine katılımlandır". Yani demokrasi, "katılım"d\r. Neye katılımdır? Et- kileseniz de etkilemeseniz de, belirleyebılsenız de belirleyemeseniz de, kararların "oluşum sürecine" katılımdır. Hangi kararların? Beni ılgilendıren ya da ilgilendirebilecek olan tüm kararlann... • • • Demokrasiyi diğer rejimlerden ayıran temel bazı "olmazsa olmaz" özellikler vardır. Bunların en baş- ta gelen ikisi, "özgür ve dürüst seçimler" ve "Ço- ğunluk karşısındaki azınlığın devletin koruyucu ka- natlan altında yaşayabilmesi ve iktidara talip ola- bilmesidir". Yani demokraside, özgürlük ortamı içınde yapı- lacak özgür ve dürüst seçimlerin sonrasında, nasıl bir iktidar oluşursa oluşsun; o ıktidar, azınlıkta ka- lan rakibini ya da rakiplerini "boğmaya" çalışma- yacak; tam tersine, devletin tüm olanaklarıyla bu rakiplerin özgürce yaşamasına, propaganda yap- masına ve iktidara talip olmasına olanak sağlaya- caktır. Bu nokta, demokrasinin en önemli özelliklerinin başında gelır. Zira bir çoğunluk, her yerde, her re- jimde vardır. Fakat çoğunluk karşısında azınlık ve bu azınlığın özgüriüğü, sadece demokraside vardır. Eğer bir demokraside çoğunluk, azınlığı ortadan kaldırmaya ya da engellemeye çaiışırsa, ortada de- mokrasi kalmaz. Hatta kimı zaman bunu, "demok- rasiyi korumak adına" yapariar ki, fevkalade an- lamsız bir şeydir. Zira demokrasiyi korumak adına, demokrasiyi ve özgürlükleri kısıtlarsanız. ortada korunacak bir şey kalmamış demektir. • • • Türkiye, 1950-60 arasında ve özellikle 1957 son- rasında, bu dramı çok acı bir bıçimde yaşadı. Ha- talannı, (maalesef) canıyla ödeyen Adnan Mende- res, arkasında olan "çoğunluk iradesini", kendin- ce, "milli irade" olarak yorumladı. Ve cumhunyeti- mizin (ve elbette M. Kemal'ın) temel ilkesi olan, "Egemenlik kayıtsız şartsız ulusundur", ilkesi çer- çevesinde her istediğini yapabileceğıni zannetti. Bu, çok büyük bir yanılgıydı. Bir demokraside ege- menlik, elbette ulusundur ve ilke düzeyınde, elbet- te bu egemenliğin hiçbir sının yoktur. Ancak ger- çek yaşamda; eğer bu egemenlik hakkı, çoğunluk karşısındaki azınlığı ortadan kaldırmak yönünde kullanılırsa, o zaman biraz yukanda da vurguladığı- mız üzere, ortada savunulacak bir demokrasi kal- maz. Bu hatalı yorum, hem Menderes ve DP'nin so- nunu hazıriadı ve hem de, "askerlenmızın, kışladan çıkmak" gibisinden, yanlış bir alışkanlık edinmele- rine sebep oldu. Oysa ki Atatürk, orduyu siyasal yaşamın dışında tutmak ve kışlasında, salt dış düşmanla uğraşmasına zemin hazıriamak amacın- daydı. Fakat o dönemde, bir "iç düşman" yoktu. Ne zaman ki bir iç düşman, yani laik cumhurıyet ve halk egemenliği konusunda tenlike bulutları belirdi; zaten bir kısmı uzun zamandır "hevesli" olan as- kerieri frenlemek, mümkün olmadı. • • • 27 Mayıs devrimini, daha sonrakı askeri harekât- lardan ayıran temel özellik budur. 27 Mayıs'ın eseri olan 1961 Anayasası, "tepki anayasası" olarak ısimlendirilir ve bu nedenle çok eleştınlır. Işin doğ- rusu, bu anayasa bir tepki anayasasıdır. Ancak bir tepki anayasası olmasının, eleştirilecek hiçbir yani yoktur. Çoğunluk iradesini, sınırsız bir irade zanne- dip; çoğunluk karşısındaki azınlığı ortadan kaldır- maya ya da en azından ezmeye çalışan bir iktidar dönemine karşı, daha sonraki dönemdeki azınlıkla- rın haklannı güvence altına alacak duzenlemeler getirilmiştir. 1961 Anayasası'na göre; egemenlik, elbette ulu- sundur. Ancak bu hak kullanılırken, "çiğnenmeye- cek" haklar vardır ve bu haklar, yasalarla güvence altına alınmıştır. Yani egemenlik hakkı, yasalar çer- çevesinde kullanılacaktır. Acaba böyle bir düzenleme, demokrasinin ve halk egemenliğinin ruhuna zarar verir mi? Doğru- su, bu soruyu yanıtlamak pek kolay değıldir. Benim gönlüm, halk egemenliğinin, "kayıtsız şartsız olma- sı", yani hiçbir sınırlama getirilmemesidir. Ancak hem tarihe baktığım zaman, hem de 1957 sonrası Türkiyesi'ni düşündüğüm zaman, bu türden kısıtla- malan gerekli görüyorum. örneğin; başta HrHer ve Mussolini olmak üze- re, insanlığın utanç vesilesi olan diktatörlerden bü- yük bir çoğunluğu, kayıtsız şartsız bir halk ege- menliğinin ortaya çıkardığı "tiranlardır". Bu bir ger- çektir. Fakat halk egemenliğine kısıtlama getirdiği- niz zaman da, demokrasi yara almaktadır. Bu işin çözümü yoktur. Ve bu çelışkiyle birlikte yaşamak zorundayız. Zaten yaşamın hangi nokta- sındaçelişkiyokki... Not: Ermeni Konferansı ile ilgili görüşlerimi salı günkü yazımda dile getireceğim. Cinayet Masası'na yazı yazılacak Dönmez cinayetinde görgü tanığı çıkmadı İstanbul Haber Servisi- Beyoğlu'nda "Academy 14" adlı barda boğazı kesile- rek öldürülen Banş Dönmez davasında görgü tanığı bulunamıyor Beyoğlu 3. Ağır Ceza Mahkemesı'ndeki duruşmaya "kasten adam öldürmek" suçundan hak- lannda 30 yıl hapis cezası ıstenen tutuk- suz sanıklar tbrahim Biberoğlu ve Ömer Faruk Saral katıldı. Duruşmada tanık olarak dinlenen Nejat Tarayan, Aca- demy 14 adlı bardan olay geTçekleşme- den önce aynldığını, olayla ılgıli bilgisi- nın olmadığını söyledi. Gayrettepe Ci- nayet Masası'na yazı yazılarak cinayetle ilgili ayn bir soruşturmanın açılıp açıl- madığı konusunda aynntılı bilgi isten- mesine de karar veren mahkeme heyeti, eksikliklerin giderilmesı amacıyla duruşfcayı ileri bir tarihe bîlraktı.