18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
22 MAYIS 2005 PAZAR CUMHURİYET SAYFA 17 tarihf ıpek yoiunda Türkiye'nin ıhraç ürünlerinin sergilendigi bir tren sefen var. Tren sırasıyla iran, Türkmenistan, özbekistan, Tacikistan, Kırgızistan ve Kazakistan'a gidecek ve durup geri dönecek. Oysa tarihteki Ipek Yolu Çin'den başlardı. Anlaşılan Türkiye'nin yere göre sığdınlamayan ihracat gücü Çin'e kadar gitmeye yetmryor! Hükümet türbanı ürkekçe savunmuş. Ne çekiyorsak, ürkektikten ve erkeklikten! posta: denizsomvcuinhuriyetcom.tr KANAL D'NlN Haber Genel Yayın Yönetmenı Fatih Artaylı'nın Hürriyet gazetesinde yazdığına göre geçen gün şırketie büyük bir hengame yaşamışlar. Hengamenin yant gürüttü patırdı ya da kavga dövüşün nedeni bir inlemet sitesinde AJtaylı'nın şirketteki görevinden alındığı ve yerine Mehmet Ali Birand'ın getinldiği yoiunda bir haber yayırnlanmasjymjş. Burtun üzenne Fatih Altaylı, işin aslını astanni açıklamaya karar vermiş. Şirketin patronu Aydın Ooğan'ın kızı Araıhan Yalçındağın isteğı üzerine geçen yıl izlenme kaygısı duymadan Kanal D'nin haber bültenini magazınden anndırmışlar. Fakat izlenmede ikincılığe düşmüşler. Bunun üzerine Aydın Doğan, izlenme oranını tekrar yükseitmek için haberieri Fatih Altaylı'nın sunmasını istemiş, AJtaylı bir gerekçe öne sürerek fau teklifi kabul etmemiş. Bu Tefc 0.212£12 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 Her dört kişiden biri yoksulmuş... "Kalan üç kişi de zaten yok!" PANO DENİZKAVUKCUOĞLU işi kim yapar diye düşünmüşter ve Mehmet Ali Birand akıllanna gelmiş. Ne var ki aynı şirketin başka yerlerinde çalışan Birand da özellikle CNN Türk'teki rahatinı bozmak istemediğini söyleyip öneriyi gen çevirmış. öneriyi birkaç kez tekrarlamrşlar. Iki ay kadar önce de Bırand'a "Haziran başına kadar düşün, Kabul edersen gel, sadece sunma, haberin mutfağının da başına geç" demişler. Işte bu öneri. geçen gün bir ıntemet sitesine "Altaylı görevtnden alındı yenne Btrand getiriliyor" diye haber olmuş. Olay bundan ibaretmiş. Buraya kadar tamam... Aydın Dogan'ın "Haberieri sen sun" önerisîni geri çevirirken Fatih Attaylı'nın patronuna verdiği Taraf yanrta gelince. AJtaylı kendisi yauyor "Aydın Bey'e bunun dogru olmayacagını, benım taraflı bir köşe yazan olduğumu ve bu yönümün çok ağır bastığım, haberi sunmam halinde, haberin tarafssz bile olsa taraflı görüneceğıni ya da aksi takdirde Hürriyet'teki yazılanma zarar vereceğini söyledım. Fikrimi hakîı buidu." tşte fikir bu! Neymtş? Fatih Altayfı, neyın tarafı olduğu önemli değil ama "taraf'mış ve televizyonda önüne konan haber bülîenini okuması seyircide olumsuz bir izlentm yaratırmtş. Şu işe bakın ki "taraf' kişinin, ekrana çıkartılan herhangi bir sunucunun okuyacağı haber bültenîerinin haariamastnda "genel yayın yönetmeni" olarak noktasına ve virgüfüne kadar etkisinin ve yetkistnin bulunması ise seyircide hiçbir olumsuz izlenim yaratmryor. Bu da işin öteki tarafı. Bulmuşsunuz böyle milleti; seyrettirin gitsin! 'Oha Falan Olmak' Bır Cumhuriyet yazan için hiç kuşkusuz olunacak en son şeydir 'Oha falan olmak!", tabii ki okurlan için de. Ama rtıraf edeyim ki 19 Mayıs tarihti gazetemizde o habari okuyup ben de "oha falan" olunca anladtm kı "oha falan olmak" kişinin istenci dışında gelişen bir durum, özel bir "ruh hali" imiş. Bu ftiraftan sonra bir özür de kaçınılmaz oluyor Bugöne dek 'oha falan olan', daha doğrusu olduklan "oha falan" durumunu dillendirmeleri nedeniyle kendilerinı eleştirdiğim fıerkesten özür dilıyorum. Evet, "oha falan" olanın halinden ancak "oha falan" olan anlıyor, anlayabiliyormuş. Şimdi gelelim, bana "oha falan oima" durumunu yaşatan o haüere... Cumhunyet Ege Bürosu'nun haberinin ilk paragrahnı aynen aktanyorum: "izmir Resim ve Heykel Müzesi'nde sergılenmekte olan Namık Ismail'e ait 1925 tanhlı 'Yatan Çıplak' adlı tat>lo ile Şeref Akdik'e ait bir nü tablonun 'muzır' bulunarak Izmir tl Kültür ve 7urizm Müdünj Metin Atsal'ın talımatıyla kaldmldığı ileri sürüldü." Izmir, yüzü aydınlık bir kentimiz; bu kentte yaşayan sanatçılar, aydınlar, beyinleri ve yürekferi ışıklı insanlar bir araya gelmişler, bu çagdışılığı protesto ediyorlar. "80 yıl önce yapılmtş bir tablonun, 80 yıl sonra sergilenmesîne bile tahammüt edemeyen zihniyetin toplumumuzu nasıl bir karanlığa süruklemek istediğinin görütmesini istiyomz, bu, toplumumuz adına utanç verici bir skandaldır" diyorfar. En olmayacak insanfan bile "oha falan olma" noktasına getiren bu utanç verici uygulama karşısmda AKP iktidannda hâlâ "demokratik bir şeyler" bulmayı uman, en "oha falan oima" durumlannda bile bir "keramet" arayan postmodemdemokrat kaiemler nasıl bir tepki gösterecekler, köşelerinde nefer yazacaklar, (yazacaklar mı?) çok merak ediyorum. Gorünen köy kıtavuz istemıyor, AKP son zamanlarda Izmir'e abamyor, yükleniyor. Izmir dört bir yandan kuşatlıyor, kentin aydınlık yüzü karartılmak îsteniyor. llk başta pek fark edilmeyen btr "vitrin düzenleme" faaliyeti var; kente pek aykın düşmeyeceği düşünülen, göstermelik birtakım insanlar vitnne çıkartıtıyor. izmırlilerin vitnndeki görüntülere aldanıp vitnnin ardında planlananlan göremeyeceklen düşünülüyor. "llımlı Islam "ın gözünde Izmir "gâvur", özellikle de Karşıyaka, Bornova, Konak ve AKP'den oylannı esirgemış öbür ilçeier, beldeler. "Gâvur" Izmir'i Müslümanlaştıracaklar Izmir Resim ve Heykel Müzesı'ndeki "nü harekâtı" yalnızca bır test, bir deneme, sınama. Tahammülümüzün derecesını ölçüyorlar, akıllannca. öyle ya, kim büecek, kim takacak Namtk ismail'ı. Şeref Akdik'i? Böyle düşün üyorfar. Bakalım, Izmiriı sanatçı!ann, aydınlann, beyinleri ve yürekleri aydınlık Izmirlilerin direnişleri ne kadar sürecek? Izmir'deki "nü harekâtı" karşısında "oha falan olmak" biryana bugün bu ülkede kaç kişi Başbakan'ın, bakanlann, büyükşehir belediye başkanlannın eşlennın başlannda türbanla içende ve dışarıda resmi törenlere katılmalannı yadırgıyor? Kaç kışı Almanya Federal Cumhuriyeti Başbakanı Gerhard Schröder'in son ziyaretinde olduğu gibı devlet katmdaki resmi yemeklerde konuklara alkollü içkı sunulmamasını yadırgıyor? Yoksa siz yüksek düzeyde bir bürokratın bu tür protokol yemeklennde masasına servis yapan garsona, "Bana lütfen bir bardak şarap" dediğinı duydunuz mu? Duymamışsimzdır, çünkü bizim yüksek bürokratlanmız da aynen Suudi Arabistan'daki, İran'daki meslektaşlan gibi bunu diyemiyoriar. Levrek balıgtnın, hünkârbeğendinınyanındaşekerşerbeti, limonata, vişne şurubu ya da portakal suyu ile yetiniyoriar. 80 yılda nereden nereye, öyle değil mi? Insan önüne arkasına, sağına soluna baktıkça bırakın "oha falan" olmayı, "çüşşş falan" bile oluyor, elinde olmadan. Benim şu sıraJar sıkça olduğum gtbi yani... (eposta: dkavukcuoglu<» superonline.com) (Faks:0212234 68 73) SESSİZSEDASIZ(Î) Tekirdağ'ın 'Vali Bey' şarapları TEKİRDAĞ Vahsı Ahmet Öztürk kendinden öncekı vaiiler ıçin "Içmışler sarabı, gıtmişler" deyince Kamil Acar, "Acaba Vali Bey ne dernek tstedi" diye düşünmeye başlamtş: "Şımdıki vali 'Şarap benim ınanıştma göre haramdır, benden öncekıler şarap içerek günahkar olmuşiardır. Şarap ıçenler görev yapamaz, yapsaiar da yaptıklan işten hayır geimez' mı demek ıstedi yoksa 'Eskı valiler şarap içerek yanlış yaptılar, şarap yenne rakJ ıçrnelen gerekırdi. Çünkü Tekirdağ'ın rakısı meşhurdur. Bu durum Tekirdağ'ın tanıtımına darbe vurmuştur' demeye Yüksek Yerilim Hattı .com mı getirdı yoksa 'Eski valiler onca zamandır şaraplan ıçmtşler ve hesabı ödemeden bırakıp gitmişler, şimdi onlann hesabını kim ödeyecek' sorusuna yanıt mı aramak istedi yoksa, 'Eskı valilerin içtikten şaraplann şişelerinı toptamaktan ış yapamıyoruz, valılığe şarap kokusundan gıntmryor' mesajını vermeye mı çalıştı yoksa 'Valılikte şaraptan başka içecek bir şey yok mıT diye sormak ıstedi ama meramını tam anlatamadı. Anlayan bin açtklasın yoksa valiferie şarap arasındakı ılışkiyı buimak ıçın epey şarap ıçmem gerekecek!" Konya'nın ikanalizasyonu hiçbir arrtma yapılmadan Tuz Gölü'ne akıtılıyor ve 1 milyon kişinin dışkıst 70 milyon kişinin sofrasına tuz şeklinde dağılıyor. Tuzlama Zincirli Akif Kökçe: "ABD, NATO. AB, IMF, AİHM... Esktden ıplerımız ellerindeydi, şimdi zincirlenmız!" Hayatın içinde kendimi aramaya çıktım. Birazdan gelicem! ÇED KOŞESÎ OKTAY EKİNCt KİM KİME DLJM DUMA BEHİÇAK behicaki" turk.net 'Kentli Çocuklar' Için Tanhsel çevreyı koruma bılincinde "geç" kaldığımızın itiraf edıldıgı her konusmaya şu da eklenıyor "Bunun öneminl kuçök vaştan ögrpnebiİKvdîk, şiındi üzüntü du\ duğumuz hatalan da yapmazdık." Pekı kuçuk ya$tan nasıl öğrenecektik? örneğin eskı yapılann "esldmiş" sayılmamaian gerektığinı, onlann taşıdığı kültürel binkımtn *yeni'"yi de uygar ve külturlü kılacağmı nasıl kavrayabılecektık'1 Bugün, söz ne zaman "tarihsd dokiTdan açılsa, yaşı ileriemış hemen herkes "çocukhığundaki evieri" anlatıyor ve **Ah! lteşke~" diye hayıflanıp, onlann yerindekı apartmaniardarı vakınıyor... tste bu "pişnumhğm" karşılığı ise hıç değılse bundan sonra eğıtimde "kendiMk bilinci"ne ağıriık vernıek. Ne var kı bunda btle hâlâ **yüz luzartıcı'" bir ifaınalkârlık ıçindeyız.. Son yıllarda haşlatılan "çevre" dersleri, neredeyse dinler taIstanbul'iin kalabalık semtlerinden bırrnde yasayan Mert, hastalanan anneannesini zıyarete gıder. Anneannesının yaşadığı eskı evın tavan arasında bulduğu fes. Osmanh kentı tstanbul'unda Hamdi'ye aıttır. Osmanlı Sultanı'nın düzeniedagt şenhklerı ızlemelc ıçin sabırsızlanan Hamdı, ablasıyla gıttıkleri Kapalıçarşı'da mor laşlarla süslü bir ayna göriir. Mor ayna Bizans dönerninde yaşayan Helen'ındır Aılesıyle biriıkte Hıpodrom'da düzenlenen yanşian ızlemeye gıden Helen. bir dükkânda satılan eski bir parayla uplenır. Üstünde balık restmleri bulunan para. Bizantion döneminde balıkçılık yapan dedesıne yardım eden Miiya'nındır... Mılya ve dedesının kayığı balıklarla dolar Tannlara teşekkür etmek ıçın tapınakta düzeolenen torenden dönerken Mılya yolda eskı bir çöralek parçası bulur. 44 Bu parça, tarihönced"nde Istanbal yakınlannda bır ma|arada yaşayan "ketnik tokah taznın annesının yaptığı (jömlegin parçasıdır... Ç İ Z G Ü J K KÂMİL \LASAK\C.i kamilmasaraci': mynet.com 'Siyaşal tarih' yerioe 1 arihL imparatorlarta, krallarla. padişahlarla değil; insanlarla ve çocuklaria tanınıak... Keot tarv hini de sadece anıtsalyapüann kutsaJlığı ile deMîlya ffe dedesi balık tutarfarken ~ nhı kadar eskı olan "ağaç ve çiçeksevgja"uden öte>e geçebilmis değıl. Kenllerin kultürel ömlik değerlen konusunda ise hemen hıç ders yok... Bılebildiğımiz, sadece Sadetrin Tantan zamanından kaima bir tçişkri BakanJıgı Genetgea"... Vahlıklere denıyordu ki. thnizdeki ilköfretim ve lise öfreocüerine tarihİ binaian tanrtmak için Öğretici gezikr düzeoletku." Bu genelge bile acaba ne kadar uygulanıyor. büemiyoruz... &• r» nn ve çocüklann yaşadıklan evierie, sokakiaria ka\Ta>abQnıek... Kültürel nıırasa karşı " lı" kuşaklann yetışebilmesi ıçın artık ızlenmesı gereken ve yıllardır ılkögretimde sıyasal tarihın yenne yeglenmesini istediğimız "uygartık ve yaşam tarihi"'nın ışte örnek bu" çalısması... Desenlennı UNICEF'ın tebrik kartlanndan anımsayacağınız Betül Saym. aynı zamanda "•mfanar" olduğu ıçin de Istanbul'un tarıhsel güriınümlerine özel bır hassasiyet göstermiş. Kıtabı >a\ına hazırla>an Mnren Beykan da çocuklann her sayfada. farklı bır zamandakı lstanbul'la buluşmalannı sağlamış... 5 Çocuk 5 Istanbul'lar çoğalmalı MılhEfıtım'ınresmimüfreciatına alınmalı. Böylesı egitim çalışmalan tüm kentlerimîz için deyaygınlaşmalı; "gefeceğh miz" güvenceye alınmalı... Bugünkü. "kent kültiirü yoksunluğu"muzun yannlara taşınmaması içm tek umudumuz "kentfiçocukhu"**ımız degıl mP oekinct r' cumhuriyetcom.tr 1 H A R B t SEMtM POROİ BULMACA semihporoy <ı yahoo.com SOLDANSAĞA: 1 1/ Gök gürültüsünden aşın derecede korkma. 2/ "YTIbik, tutan k " gibi adlar da verilen si 5 | nir hastalığı... "Durur gibi dallarda kanlı büibüller" (.\hmet SEDAT YAŞAIAN 2 HAYAT EPtK TİYATROSU MLSTAFA BILGIS hayatoplkm mynetcom 5 çocuk, 5 tstanbul tşte bu aymazlıgımızı bır öiçüde giderebılecek önemli bir "ÖTBefc ya\in"la tanıştık. Gunışığı Kitapİığı ndan yayımîanan. Betül Sajının yazıp resunledıgi "5 Çocuk, 5 IstanbuT... Okulöncesı küçüklerle okurnaya yeni başlayanlar için. kentır.beştarihsddöneraibeşkahrimMÜa" anlatılıyor. Çocuklan adeta bır zaman parkında gunümuzden tarih öncesine kadar göturen kahramanlar bakın Idm TARİHTE BUGÜN MÎMTAZ ARIKAH mttc.mumtnz~firikan.com MitiVER SU6UM, Ç ARAIAKINDA Sı* ANrLAÇMA MAZALIYAIZAK. DEVLETLSR/"' CrfrEANILAN BıRÜĞı OtMÇTueDU. MUSSOÜUİ KtSA Sue£ ÖfJOE YAPTTSt Sie KONUÇMAM, "I2OKM ILE SeSÜfJ A£A£MJİ>AKl DİK£Y HAT'TAN SÖ2. ETMtŞ VE SUNUN TÜM AVRUPA ÜLK£UERİ IÇIM SıRl£fT7tSİCİ(!) SİG MİHV£RfeK££N) OiAOA6MI SÖYLSteİÇTİ. 22. AAAVtS 1S33'ÖA YAPlLAhi SĞZ. *£>MU£U AMUAÇMA, *Ç£UK mXT"ADtYLA PA TAMINACAK, SUKlA GÖtSE / /'*:/ PBVLJET, EBMANS BİH SAt/PlÇ DÜÜUMufJPA gifZBİgfHİ C . PAKTA, R. OüMyül SAVAÇl 'NA Bıü UVEBTÛR. O£NB8tÜRDİ.. d€ki j * m » « u » Söziin //u ht/k ve. tek anlamı: kiden hse derecesindeki okullara verilen ad.. üüzel kadm. 4/ Böcek ısırmasıyla oluşan yuraru... Nışan. S/Kesihni§ hayvanın ciğer. işkembe gibı ıç organJanyla baş ve ayaklan. f>l Tavlada " ü ç " sayısı... Sularda yaşayan tek hücrelı bır canlı. II Sınır nişanı... Süpürgeotu, funda. 8/Biryetkinin, biryasanı ya da bir karann yürürlüğe gajnnesine kar^ı çıkma hakkı,.. Müzikte üç ya da daha çok sesin bır arada tmlaması. 9/ Rüzgâr korkusu. YLTtARIDAN AŞAĞIY4: 1/Hatay ilindebir ırmak... Fiji'ninbaşkenti. 2/Kuran'da bir sure... Kuyudan su çekmekte kullanılan kaldıraca benzer aygıt. 3/Çekikrek balık avlamaya yarayan daire şeklinde el agı... Tanntanıtnaz. 4/ Karahindibanın sebze olarak yenen yapraklan... Kemiklerin yuvarlak ucu. 5/Tespihlerin baş tarafına geçirilen uzunca parça. 6/ Bir nota... Birgerçegi saklamaktan vazgeçip açıklama, 7/lspanyolların sevinç ünlemi... Geminin zinciri toplayıp demırinı kaldırmaya hazırbulunması. 8/Gereklı. tüzumlu... Afrika'da yaşayan bir antilop. 9/ Kan emıcL bır stnek... Nazılerin politikasında Germen ırkından kimselere yakıştırUan ad. f
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle