19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 5 KASIM 2005 CUMARTE 14 J V U J L J J I LJxi. [email protected] •• •• HalukLevent'in ve Bulutsuzluk Ozlemi'nin eski gitaristi Serdar Oztop ikinci solo albümünü yaptı 'Sükût'un ardından selenAPTÜLKADtR E1ÇİOĞLU Eski 'Yeşilçam' filmJerininjeneriği hep başrol oyunculanrun ismiyle başlardı. O zaman diliminde tek farklı jenerik ise; "Bu Bir Metin Erksan Filmidir" diye başlayaruydı. Bu her ne kadar başrol yıl- dızının önüne geçejı bir ibare olsa da, biz onu gene de "Erler Füm tftiharla Sunar" gibisinden bir şey olarak düşünür ve baş- rol oyuncusunun ismiyle filmı anardık. Belki ilk farkına vardığımız yönetmen Yıl- maz Güney'di ama onu da aynı zamanda oyunculuk yapmasımdan bilirdik. O ne de olsa bizim 'Çirkin Kral'ımızdı. Sonrala- n Taksim Sıraserviler'deki Sinematek ve Atilla Dorsay'ın TRT TV'sindeki film su- numlan ve yazılan derken ufaktan yönet- menin ismine ahşır olduk. Böylece film- lerin yönetmeniyle anılmasının biraz ha- va yapmasıyla da asıl kahramanın yönet- men olduğunu anlayacaktık. Ve tabii Me- tin Erksan ın yıllar önce yaptığı şeyin yüceliğinin de ancak farkına varacaktık. Btze Blçllen Dell Gömlefll Bu yaklaşımımız sadece sinemaya öz- gü değildi. Müzikte de dikkatimiz hep şar- kıcıya yöneliktir. Bunun böyle olması bi- zim bize benzememizden de kaynaklan- maz. Çok eskilerde hem folk, hem de sa- nat müziğimizde çalgıcılara ve bestecile- re ayn bir önem yüklenirdi. Ancak bir za- man diliminden sonra Batı'nın bize biç- tiği "deli gömlekleri"nden biri olarak giren popüler kültür ilgiyi soliste gere- ğinden çok çekecekri. Bu "deli gömleği"ni yırtabilenler, genellikle caz ve rocksever- İerdi. Söz konusu rürlerin topluluk müzi- ğini esas alması da bu seçimde önem ka- zanıyordu. Birçok insan için yıldızlaşan kimi za- man gitarist, kimi zaman basçı oluyordu. Tabii müzik bütünüyle kavranıyordu. Fa- kat ülkemiz popüler müziginin pastasın- da rock dilimi artınca aynı yıldız sistemi bu alanda da kendıni gösterecekti. Yıllar önce Metin Erksan'ın sinemada yaptığı nafile onur girişimini, şimdilerde Türk rock müziğinde Serdar Öztop yap- tı. Kimse umursamadı deniyor. Öztop, 15 yıl öncesi 'Blue Line' topluluğunda gi- tarist olarak başladığı süreci, 90'lardan sonraki rock bar ortamında Indians'la de- vam ettirecekti. Topluluk müziginin için- de geçen yılların ardından Haluk Le- vent'in gitaristliğini yapan Serdar Öztop, en son olarak da Bulutsuzluk Özlemi'nde çahşmıştı. Ardından onu 2002 yıhnda 'Sükûf adlı solo albümüyle görecektik. Bu çalışma, ülkemizin pek alışık olmadı- TA. opluluk müziginin içinde geçen yıllann ardından Haluk Levent'in gitaristliğini yapan Serdar Öztop, son olarak da Bulutsuzluk Özlemi'nde çahşmıştı. Ancak onu 2002 yılında 'Sükût' ismini verdiği solo albümüyle tanıdık. Bu çalışma, ülkemizin pek alışık olmadığı 'Virtüöz Gitarist Albümü' kavramını sunacaktı. Az sayıdaki ilgilisinin dışında pek kimsenin fark etmediği 'Sükûf albümü, ilerki on yıllarda arananlar arasrnda yerini almayı beklerken Öztop'u bu sefer de ikinci albümü "MutluluğunjGözyaşlan" ile ğı 'Virtüöz Gitarist Albümü' kavramı- nı sunacaktı. Baştan sona enstrümantal parçalardan oluşan ve gitann solo özel- îiklerini yansıtan bu albüm, alanmda bir 'ilk' olma vasfını da taşıyacaktı. Az sa- yıdaki ilgilisinin dışında pek kimsenin fark etmediği 'Sükûf albümü, ilerki on yıllarda arananlar arasında yerini almayı beklerken Öztop'u bu seferde ikinci albü- mü 'Mutluluğun Gözyaşları' ile karşı- mızda bulduk. Bu sefer Öztop, gitanyla birlikte vokal yanını da ortaya koyuyor. Bu ilk planda insanımızın vokalsiz, enstrüman- tal çalışmalara pek ilgi göstermediğinden kaynaklanan, satış kaygısıyla yapılmış bir çaba gibi görülse de; Serdar'ın gizli ka- lan bestecilik yanını öne çıkarması açısın- dan endişelerimize son veriyor. Zira Ha- luk Levent'in topluluğunda çalışırken yap- tığı besteler gözden kaçmıştı ve şimdi bu yönünü hem besteci hem de söz yazarı olarak görmemiz mümkün hale gelmiş. Her parçada ayn davulcu ve basçı Serdar Öztop albümünde her parça için farklı bascı ve davulcuyla çalışmış. Böy- lece de karşımıza Türkiye'nin virtüözite açısından bir panoraması çıkmış. Volkan Öktem, Cengiz Baysal, Cem Aksel, Ar- bak Dai gibi davulcular ve Demirhan Baylan, Tarkan Gözübüyük, Murat Tü- kenmez, Jsmail Soyberk gibi basçılann konuk olduğu albümde seçilen elemanla- ra bakıldığmda değişik renklerin bir ara- ya gelirken bütünlüğe zarar vermemesi de hayli önemli olsa gerek. Cüneş Doğudan Yüksellr' Genelde Batı'da gördüğümüz virtüöz gi- tarist albümlerinde alışılageldik teknik maharet gösterisinin yanı sıra Öztop, vir- tüöz gitaristlerde pek alışık olmadığınuz toplumsal kaygılara da gırmiş. Müzikal dertlerin sorgulanması böylece politik ve sosyolojik tartışma platformlanna taşına- bilmiş. Bunu derken sözlerin politik söy- lemler içerdiği falan gibi şeyler gelmesin akla. Geçen albümün isminde olduğu gi- bi sükût içinde, tamamen müzikal dertler- den ortaya çıkan bir tavır söz konusu olan. Albümü ilk dinlediğüıizde yaylı ve ne- fesli sazlann katılımının da payı ile bir arabesk etkisi içinde kendinizi buluyorsu- nuz. Ardmdan yerel motif ve ezgilerin ka- tılımmı görüyorsunuz. Ama albümün bü- rününe baktıgınız zaman geçen çalışma- daki Serdar Oztop tavnnın korunduğuna şahit oluyorsunuz. Son yıllarda "bizden bir şeyler kata- üm" ya da "Doğu-Batı sentezi yapabm" gibisinden yaklaşımların hakimiyetinin aksine Serdar, Batılı müzisyenlerin Doğu müziğini alarak, tıkanan müziklerine çı- kış yolu bulmalannı gözönüne alarak işe başlamış. Öyle ki bunlar zaten bizim top- raklanmızda var. bunlarla beslenmemiz- de bir tersliğin olmadıgına kanaat getirmiş ve bizim müzikal birikimimizden fazlasıy- la yararlanmaya başlamış. Böylece 'Gü- neş Doğudan Yükselir' adlı parçasında- ki başhğı, müzikal boyutta da anlamlı hale getirmiş. MİAM'dan 1yiMüzik Garanti: Divertimento Iki Kültür Servisi - ITÜ, Dr. Erol Üçer Müzik Ileri Araştırmalar Merkezi'nin (MıAM) Garanti Bankası sponsorluğunda bu yıl ikincisini düzenlediği 'Diverti- mento Iki' 14-18 Kasım tarihJe- ri arasmda, ITÜ Maçka Mustafa Kemal Amfisi'nde yapılacak. Et- kinlik, 14 Kasım saat 20.00'de "MİAM Oda Orkestrası" eşli- ğinde Kardeş Türküler konse- riyle başlayacak. 15 Kasım'da Replikas toplulu- ğu ile MÎAM Oda Orkestrası 'nın konser vereceği şenlik, 16 Ka- sım'da MİAM Bestecileri ve Çağdaş Dans gösterisiyle süre- cek. 17 Kasım'daki "Çağımızın Ustalan: İlhan Usmanbaş" ız- lencesini 18 Kasım Cuma günü Burban Öçal, Pieter Snapper, Reuben De Lautour ve "Mİ- AM Elektroakusrik Topluiu- ğu"nun konseri izleyecek. Etkinliğin öncüsü, uzun yıllar Istanbul Kültür ve Sanat Vak- fı'nın genel müdürlüğünü yap- mış olan Melih Fereli'nin danış- manlığında MİAM Genel Koor- dinatörü Fuad Abdullah'ın dü- zenlediği "Divertimento Iki", sanatseverlere birbirinden farklı deneysel ve yenilikçi işler sun- mayı amaçhyor. Tüm müzikse- verlere açık olan şenliğin biletle- ri, etkinlik günleri öğrenci 5 YTL, tam 10 YTL'den satılacak. Etkin- lik MİAM öğrencilerine ise üc- retsiz. (0 212 2471733-133) SANATA BAKIŞ SELMt ANDAK Müzikte 82 Yıl Atatürk'ün olağanüstü çağdaş, ulusal ve ev rensel görüş ve bilinçle önerdiği ve uygulattığı "Mü zikDevrimi", 1 Kasım 1934 günü TBMM'desöy lediği şu sözlerle ilk işaretini vermişti: "Bir ulusun yeni değişikliğinde ölçü, musikidt değişikliği alabilmesi, kavrayabilmesidir." Büyül anlam taşıyan bu sözler, Atatürk'ün her alandc yarattığı inkılapların doğrultusunda müzik evrimi- ni zorunlu saydığını göstermektedir. Nitekim, Bü- yük önder'in daima yanındakilere, "Musikisiz in- kılap olmaz!" dediği belgelere geçen anılardan bi- linmektedir... "Tekseslilik, çokseslilik, ulusallık, evrensellik" konulanna yön kazandırmada gene Atatürk'ün 1934'te Meclis'te söylediği şu önemli sözler ışık tutmaktadır: "Bugün dinletilmeye yeltenilen mu- siki, yüz ağartıcı olmaktan uzaktır. Bunu açıkça bil- meliyiz. Ulusal, ince duygulan, düşünce/erianla- tan yüksek ifadeleri, söyleşileri toplamak ve on- lan bir an önce, son musiki kurallanna göre işle- mek gerekir. Ancak bu düzeyde Türk ulusal mü- ziğiyükselebilir, evrenselmüzikteyerinialabilir..." 1935-36 yıllarında ülkemize gelerek Türk mü- zik yaşamı konusunda önemli bir rapor veren bü- yük besteci ve pedagog Paul Hindemrth'in "Ne Yapmalı"önerisinde: "Türk/ye'debestecilereyön veren çağnlar yok değildir. Dünyada dinlenecek senfoniler, operalar ve diğer çoksesli, çağdaş eseıieryazın! Avrupa ülkelerindekilere eşdeğer- de yaratmalar verin, ancak aynı zamanda su ka- tılmamış Türk olduğunuzu da göstehn..." Atatürk'ün o çağın ünlü tarihçi-yazarı Emil Lud- wig ile bir konuşmasında, Batı'nın teksesfilikten çoksesliliğe geçebilmek için dört yüz yıl bekle- diğini duyunca: "Bizim bu kadarzaman bekleme- ye vaktimizyoktur! Bunun için, çoksesli çalışma- lara hemen başladığımızıgörüyorsunuz..." demesi çok ilginçtir. Hindemith'in, bu yolda Türk halk müziginin, kökeni ve temel unsurları oluştura- cağını söylemesi de dikkat çekicidir. Bayramınızı kutluyorum. Kopernik'in mezarı bulundu • VARSOVA (AA) - Polonyalı arkeologlar, gökbilimci Mikolaj Kopernik'in mezarmı bır kilisede bulduklanna manıyorlar. Pultusk bölgesindeki Arkeoloji ve Antropoloji Enstitüsü Başkanı Jerzy Gassowskı, 4 kişiden oluşan ekibin başkent Varşova'nın 300 kilometre kuzeyindeki Frombork kentinde Roma Katolik kılisesinin altındaki mezarlarda bir yıl süren bir arama yaptıktan sonra ağustos ayında Kopernik'e ait olduğunu sandıkları kafatasını bulduğunu söyledi. Mezann çok kötü durumda olduğunu ve Kopernik'e ait olduğunu düşündükleri kalıntılann tamamının bulunmadığını açıklayan Gassowski, DNA testleri yapmak için Kopernik'in yakınlannı bulmaya çahşacaklannı belitti. Gassovvski, adli tıp uzmanlarının, Kopernik'in kendi portresinde olduğu gibi kırık burun ve yüzünün diğer görünümlerini göz önüne alarak kafatasının üzerinde çalıştığını ve yüzünü yeniden canlandırdığını söyledi. Kopernik'e ait olduğu sanılan kafatasmda sol gözün üzerindeki kesiğin, Kopernik'in kendi portresindeki yara izine benzedıği ve uzmanlann kafatasının 70 yaşmdayken ölmüş bir kişiye ait olduguna karar verdikleri belirtildı. Atatürk sevdigi operayla anılacak • ANKARA (A.A.) - Atatürk, asken ataşe olarak genç yaşta gittiği Bulgaristan'da izleyip sevdiği. her bölümünü ezbere bildiği ve kimi zaman gözyaşları içinde dinlediği 'Tosca' eşliğinde anılacak. Ankara Devlet Opera ve Balesi (ADOB), Ata'nın ölümünün 67. yıldönümü olan 10 Kasım'da, UIu Önder için en sevdiği operanın iki bölümden oluşan konser versiyonunu seslendirecek. Orkesrrayı Bujor Hoinic'in yöneteceği konserde, ADOB Korosu'nu ise Emil Minev yönetecek. Baş karakter 'Florica Tosca'yı Nilgün Akkerman'ın seslendireceği konserde, Ihsan Ekber, Mithat Karakelle, Suat Ankan, Sabri Karabudak, Cem Akyüz ve Levent Akev izleyici karşısma çıkacak. www.perarekiam.com.tr • (0212) 293 89 78 Kasım 2005 Oyun Otızeni istııbul itittl liialrısı Taksim Sahnesi Sbsım Kaktüs Çiçeği Yazan^ Banlto yç Groty 8-9-10-11-12 Kasıra Leenane'in Güzel/ik KraJiçesi Yajan MJrtln McOonajh Müfettiş Yaao N V Göf 22-2Î-24-25-26 Kasım Çok Yaşa Komedi Yazan iıtwı Çehov Don Kişot ÇocukOyımj Yazao Cemntes »1(1300 AKM Oda Tiyatrosu Sersemfer Evi M-I0-1I-12 T5-T6-J7-TB-TS Kasım Tek Kışilik Diiet Tazan Tom Ktmpmsk AKM Aziz Nesin Sahnesi 22-23-24-25-26 K»ım Ful Yapraklan 2S-3O Kasm Yangın Duası Vaıan Berkun Oya 6-13-20-27 Hıstm AJfanKız (ÇooâOymı) Yaza" teva Apostafcva Sbun Ben Ruhi Bey Nasılım fazan Edıp Cansever AKM Büyûk Salon 8-9-1 J-l 1-12-29-30 fasnt Kamyon taıan Memet Bayöur 15-16-!7-!)-!9 Kasım Benercj Kendini Niçin ÖldürrJö Yazan Nazım Hıhmet 22-23-24-2S-2S Kasım Leenane'in Güzellik Kraliçesi Yalafl Mârtın McDonagli *-!J-27«asm Kurşun Askerin l/tancı !Çoa*0yımı> fazan Hılukljık D^STLAR TİYATRvSU AYMAZOĞLU -KUNDAKÇILARItzm Max Fnsch Uyarte)ttiı-ySi!eten 3enco Erkal Tasann Oaude Leon MOziK Tolga ÇeOı Oyuncular Genco Erkal Meral Çetınkaya. Erdem Akakçe, Metın Coşkuın, Tilbe SaJım, Beyb Engın 18 Kasım Cuma 20.30 19 Kasım Cumartesı 18.90 20 Kasım Pazar 15.00 _ ^ Musnıtncr Ksracs TîyjUosu (0212)252 59 35 T C «Lfejr v^ Tunzm 6axarı|ıg nn maddı katiolanvla. OyuHun hidan ONK Ajans tar al n n ş t ' EFES PUsen KUMARBAZIN SEÇIMI n-iM3^i819-20 Kasım 2005 vazan. Patrick Mâftoer - Çeviren ve YBOÖ»; Cengiz Bozkurt Mhı: Cûneyt Türei. Köteai Ernjûr Esgtn HepBeri. 0ten YaiaS*. tei*tjia8ûtemŞak* ilk oyun 25 Kasım 2005 CumaGECE MEVSİMİ raan- Rcbecca Lenkiewicz - Yinstsn: Mehmet Bîrkiye Opaysr*»- V«te Kenter, Setek Yûnton. Vşiro (ûxa« Oemet Evgar Bvan Borân, Üırot Teırezs^. Gsman Somnt EFES Püsen 0212 4480600 I I www.tkArauritcom EFES Pilsen'in kühür ve sanata katkılan artarak sürecek. I EFES Pilsen'in kültür ve sanata katkıları artarak sürecek. 1 2 . G B C 6 W. SHAKESPEAHE 11 Kasım Cuma 20 30 12 Kasım Cumartesı 2030 13 Kasım Pazar 15:30 Memo'nun Önlenemez Yükselişi 30 Ekım Pa2ar 12 00/13 Kasım Pazar 13 30 Nasreddin Hoca 6 Kasım Pazar 11 00 Izmit Suleymaıı Deı SEMAVER KUMPANrA Çevre Tlyatrotu - Kocamuttafapasa Tel |O212) 585 59 35 • www semaverkumpanya.com I TOEVUK SADRI ALIŞ/K KÜLTÜR MERKEZİ II. DÖNEM OYUNCULUK KURSU BAŞLIYORÜ! 5 = — ? ! CIHANGIR'DEKI YENİ BINAMIZA BEKLİYORUZ.. EĞfTIM KADROMUZ "atfabetlk sırayta" ALİYE UZUNATAĞAN, AŞUMAN DABAK, CBIAL KADRI KINOĞLU, OOLPAN İLHAN, DİLEK ÖZTEKIN, GÜLSEN TUNÇER, HULYA AKSULAR, MEDN BELGIN, NURSELIIDİZ. RUHI SARI, SELÇUK YÖNTEM, TANER BARLAS (Beden Dılı, Dans, Diksıyon / Fonetk, Dramaturgı, Mım, Oyunculuk Bıtgisı. Yaratıcı Drama, Sahne Estetığı, Sahne Tatbıkatı...] I. Dönem Oyunculuk Kursu mezunlanmızdar seçilen 20 öğrenci SAKM oyunlannda oynama şansını etde ettiler. Şimdi bu fırsatı size sunuyoruz! BA9VURULAR 18 KASIM'A KADAR DEVAM EDİYOR... ISadr Alışık Kultûr Merkezi : Islıklal Cad. Atlas Pasajı No: 209 Beyoglu/lsta-ıbul I web: wv«w.sa<inalısikkuHurmericra com / Tel: 0212- 2 « 6 2 76/0212. 29239 19-20 I HADİ CAMAN YEDİTEPE OYUNCULARI "llanlannız İçin: 0212.293 89 78
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle