25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 17 KASIM 2005 PERŞEMBE OLAYLAR VE GÖRÜŞLER EVET / HAYIR OKTAY AKBAL Size Göre Hukuk 'Guguk' mu? "llerde görürsünüz!" Negöreceğiz? Neyi göreceğiz? AKP iktidannın hukuka karşı direnişini mi? Başbakan da, Dışişleri Bakanı da, "Avrupa In- san Haklan Mahkemesi'nin kararian bizim umu- rumuzda değil" demek istiyoriaıi llerde bir gün, ıler- de bir tarih, o zaman göreceksiniz bu ülkede şe- riat yasalannın yerieşeceği ni; Atatürk Cumhuriye- tı'nden kalan ne varsa hepsınin ortadan kaldınla- cağını; hukukun yerini şeriat uygulamasının alaca- ğını mı? Avrupa'nın her dediğine uy, her istediğini ver, son- ra da uluslararası hukukun verdiği karara karşı di- renmeyi sürdür, gücün yeterse!.. Başbakan'ın eşinin başında bir çeşit hint sanğı! Dışişleri Bakanı'nın ki öyle, Meclis Başkanı'nın, birçok bakanın, AKP ileri getenlerinin, hepsıninki öyle!.. Sokakta, evde, çarşıda kimse kanşmıyor. Is- ter çarşaflı ol, ister hotozlu, ister türbanlı! Kimse kanşmaz, olsa olsa güler geçer ya da çağdaşlık- tan bu denli kopabilenlere acıma duyar! Ama bu ilkelliği okula, ünıversiteye, kamusal alanlara taşımaya kalkışırsan iç ve dış hukuk el- bette yolunu kesecektir... Seksen yıllık laik Türki- ye Cumhunyeti kendinı, onurunu, kişiliğini koruma- yı bilecektir. Bilmeyenlere de bildirecektir! Istedi- ğın kadar ben yüzde yirmi beş oyla ıktidarım, her şeyı yapanm, kimse beni durduramaz, hilafeti bi- le getinnm, padişah bile olurum, de!.. Menderes'ın eşinin başı açıktı. Bayar'ınkınin de öyle, Demokrat Parti'nirı önde gelenlerininkiler de... Nereden, nasıl, kimınie çıktı bu ille de kadın- ların başlarını kavun benzeri türbanla sarmak çir- kınliğı. "Sız ısterseniz hilafeti bile getirirsiniz" di- yen Menderes'in bile böyle bir uygulama aklından geçmemiştı! Ama ardından gelenler, seçim kazan- ma yolu dıye kadınların saçlannı, başlannı sımsı- kı örtmek hevesine kendilerini kaptırdılar! O gün bugün sürüp giden bu tutum, bir çeşit oy avcılı- ğı... Hukuku hıçe saymak kimseye yarar getırmez. Içlerinde hukukçular da var, nasıl oluyor da "Ha- yır, biz bu kararı beğenmiyoruz, uygulanmaz bu- luyoruz" diyebıliyorlar... Hatta Abdurrahman Di- lipakgibilen, on yedi devletın yargıçlannı "cahilin- sanlar" diye suçlamak cüretini gösteriyor! Tayyip Bey, Abdullah Bey için hukuk yok, uluslararası uy- garhğa saygı yok! Ama öte yandan Avrupa Bırii- ğı'ne gınyoruz diye ıçtensizJikle halkı aldatmak var! Hepimız biliyorduk ki AKP'nin Avrupalılığı, çağ- daşlığı, uygarlığı, bir çeşit masal! Kendilerine, ge- çicı de olsa yarar sağlama yolu! Şimdi işte, takke düştü kel ortaya çıktı! Hukukçulara değil dincilere, Başbakan'ın deyi- miyle "ulema "ya sormalı diyor. Sanki ülkemizde medreselervarmış, Türkiye laik Cumhuriyet değil- mış gibi! "Bız de mürekkep yaladık..." Ne yaladı- ğı, işteortada!.. CHP Kurultayı Yrd. Doç. Dr. Engin ÜNSAL M ustafa KemaL Kurtuluş Sa- vaşı'ndan sonra ülkenın eko- nomık, sosyal ve kültürel so- runlannı çözmek üzere halk- çılık ükesıne dayalı bir par- ti kurmak amacı ile 9 Eylül 1923 yılında Içiş- leri Bakanlığı'na başvurarak Halk Fırkasrnı kurdu. 10 Kasım 1924 tarihinde partinin adı Cumhuriyet Halk Fırkası olarak değiştırildi. Kuruluşundan 81 yıl sonra CHP 19-20 Ka- sım tarihleri arasında 31. olağan kurultayını yapmaktadır. Siyası tarihimızin en eski, en kök- lû, devleti kurmuş olan partisi Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana Cumhuriyet düşman- lannın en korkusuz olduğu ve Cumhuriyetin temel değerlerinın yok edilmek istendiği gü- nümûzde, kurucusu Mustafa Kemal'in vermış olduğu Kurtuluş Savaşı'nıyenidenvermekko- numundadır. Türkiye ikı önemli tehlikenin kıskacındadır. Birincı tehlıke emperyalizmın yenı ekonomik ve siyasal gücünü sımgeleyen AB ile ilgıhdir. Brüksel, Lozan'da Lord Curzon'un cebine koyduklanm teker teker geri almak istemek- tedir. Ekonomik yönden Türkiye'yi sömürge- leştirmek, siyasal yönden güçsüz ve yalnız bı- rakmak, Kurtuluş Savaşı'nı vermış ve çağdaş bir devlet kurmak için Mustafa Kemal'e des- tek vermiş orduyu sıradanlaştrrmak, memur ko- numuna indirgemek sevdasındadır. Ikinci tehlıkeyi Atatürk ve onun devrimle- rini hiçbır zaman özümsememiş kökdendın- cıler(radıkal îslamcılar) oluşturmaktadu-. Ül- kenin yaşadığı ekonomik çöküntü özellıkle bü- yük kentlenn varoşlannda bıreylen tarikatla- nn ağına düşürmüş, tarikatlann yıkadığı be- yinler de AKP'yı iktıdara getirmiştır. Her iki namlunun ucunda da CHP vardır. CHP, AB'nin hiçbir üye ülkeye dayatmadığı koşullara karşıdır. CHP haklı olarak AB'nin Türkiye'yi sömürgeleştirmesıne karşı diren- mektedir. Kökdendinciler Cumhuriyetin de- ğerlerini, özellikle laikliği, ısrarla savunduğu için CHP'yi siyasetten dışlamak istemekte- dirler. Cnıversıtesı Hukuk Fakültesı Öğretim Uyesi Bu iki tehlikeye karşı CHP, siyasal duruşu- nu bu kurultayda, altını çizerek daha da pe- kiştirmek durumundadır. CHP yetersiz mu- halefet yapmak ve AKP karşısmda etkisız kalmakla suçlanmaktadır. Bazılan AB'ye kar- şı olan tutumunu yanlış siyaset olarak değer- lendirmektedir. Avrupah sosyal demokratlar bu nedenle CHP'yi uluslararası ilişkilerde dışlamak çabası sergılemektedir. AB yandaş- lan CHP'run yerini alabilecek yeni bir sol partı oluşturmak istemektedirler. 14-15 Ekim tanhlennde DlSK'in Abant'ta düzenlediği toplantı bu yoldaki ilk adrmdır. Toplantınm sonuç bıldirgesınde, "halkmyenibir çtiaş ara- dbğı ve bu girişimin sokla yeni bir siyasal plat- form yaratma hedefiyle sürdürühnesi" görü- şüne yer verihmştir. Toplantıya katılan aka- demısyenler, sendıkacılar, köşe yazarlan CHP'nın yanında yeni bir sol partinin kurul- masım dile getirmışlerdir. DİSK parasal olarak güçlü bir işçi konfe- derasyonu değildır. Yetkih sendikanın belir- lenmesı aşamasrnda üyelen güçlenni yoğal- tan parasal zorluklar yaşamaktadu-. DİSK ça- lışanlanna ücretlerini ödemede zorluk yaşa- dığı günler olmuştur. DlSK Abant toplantı- suıı parasal yönden nasıl karşıladığına açık- lık getirmemiştır. Söylendiği gibi, eğer bu toplantı AB fon- lanndan karşılanmışsa (kişisel olarak bunun doğru olduğuna inanmıyonız), durum son de- rece ilginç bir nitelik kazanır. DlSK'in solun bölünerek hiçbir yere vanlamayacağını çok ıyi bılmesi gerekir. DlSK'in 1967 yılında Türk-lş'ten kopan sendikalar tarafından ku- rulduğu ve o günden bu yana işçi hareketinin, bölünmüşlük nedenı ile bır daha etkili bir bi- çımde ayakta duramadığı bilinen bir gerçek- tır ve asla unutulmamalıdır. Bu nedenle CHP'nin yerini alacak solda yeni bır girişim yerden kalkamayacak, kalk- sa bile asla CHP'nin yerini alamayacak bır gı- rişim olarak kalacaktır. Önemli olan CHP'yi bölmek değil, CHP'yi iktıdara taşıyacak des- teği verebilmektir. Günün koşullan bunu ge- rektirmektedir. Önümüzdeki günlerde Cumhuriyeti kolla- mak, demokrasiyi güçlendirmek ve iktidar olma yolunda sağlam adımlar atabümek için CHP'ye önemli görevler düşmekte ve bu ku- rultay, bu nedenlerle CHP'nin ve ülkenin ge- leceğı açısından, çok önemlidir. Kanımızca kurultay üç konuya öncelik vermelidir. CHP öncelikli olarak A\Tupa siyasetinde güçlü bir rüzgâr olarak esmeye başlayan ye- ni sol hareketten esinlenmeli ve onun daya- naklannı kendi yapısına taşımalıdır. Yeni Sol Hareket şündilik Ingiltere ve Almanya'da iv- me kazanmış ve parlamentoda temsil edil- meye başlamıştır. Özünde küreselleşme ve Amerikan yayıhnacıhğına sessiz kalan Ingi- Uz İşçi Partısı ve Alman SPDsı karşısında sen- dikalan, çevrecilen, sosyalistleri Müslüman azınlığın diri öğelennı kucaklayan yeni bır si- yasal tutum sergılemektedir. CHP, bu hareke- ti iyi incelemeli ve bazı dersler çıkarmalıdır. CHP ikinci olarak demokrasiye ve Cumhu- nyete sahip çıkacak yenı bir siyasal bilincin toplumda kök tutmasına çalışmalıdır. Artık Cumhuriyeti koruma ve kollama görevi ordu- dan ahnıp halka ve onun örgütlerine verilme- li ve toplumun örgütlü gücü bu görevi yük- lenmenin bılincine ermelidir. Bunun için de CHP'nin yoğun ve yaygın eğitim sürecini başlatması kaçınılmazdır. Son olarak CHP güçsüz halk kesimlerinin tarikatlar yenne CHP'ye güven duymasını sağlayacak yeni projeler üretmelidir. Örneğin kayıt dışı ekonomıde sendikalaşmayı sağla- malı, üye sayısı artacak sendikalann parasal gücünü ekonomıye yatınm olarak dönüştüre- cek yasal önlemler alınmalıdır. Sosyal devlet yeniden kurulmah ve halk, ço- kuluslu şirketler ve onlann yerli ortaklannın sömürüsünden kurtanlmalıdır. CHP'nin bu kurultayı biçbir iç çekişme ya- şamayacaktır. CHP yöneticileri siyaset ürete- memek konusunda hiçbir mazeretin arkası- na sığınamayacaktır. CHP bu kurultayda vaz- geçilemezliğini karutlayamazsa hem Ata- türk'ün kurduğu partiye ve hem de bu ülke- ye çok yazık olacaktır. Tersinden Anlaşılan Bir Demokrasi smaİl H a k k l D U R U Teorik Fizık Profesörü TÜBA Asli Üyesı 19 Kasım Cumartesi Selahattin Pınar GECESİ Udi Dr. Atilla Ovalı, solist Ayşe Sağyaşar ve Grup Ehl-i Keyf Selahattin Pınar'ın bütün eserlerini seslendirecek. Cuma - Pazar Türk müziği progra m ı elmadağmeyhanesi Rezervasyon. (0212) 241 03 20 - 23 Cumhuriyet Cad Pak Apt 6/C, Elmadağ (Dıvan Otelı yanı) ._? • ç yüdır yaklaşık yüzde otuz I oyla Meclis'te büyük bir \*J çoğunluk elde etmış olan AKP taranndan yönetilmekteyiz. Neredeyse tüm basın ve yayın kuruluşlan AKP'nin her ettığıni alkışlamakta. Mademki seçildiler, her yaptıklan haklandrr deniyor. Yanlış yaparlarsa bedelini izle- yen seçimde kaybetmekle öder- ler, demokrasilerde başka yaptı- nm yoktur, mantığı hâkim kıhnı- yor. Hiç düşünmüyormuyuz? Di- yelim AKP Kıbns'ı terk etti. Ya- nn nasıl geri alınacak? Böylesi bir marifetin bedeli seçim kazana- mamaktan ibaret olabilir mi? Üç yıldırüniversitelere araştır- ma görevhsi aluıması AKP hükü- metince engellenmekte. Bu engel- leme Türkiye'nin bilim ve tek- noloji üretim gücünü tahrip et- meye yöneliktir ve kanaatimce bilerek yapıhnaktadır. Meclis'te çoğunluğa sahip olmak ülkeye, millete bu büyük kötülüğü yap- mak hakkını da vermekte midir AKP'ye? Yitınhnış (en az) üç yı- h nasıl telafı edeceğiz? Bu yıllar- da mezun olan yetenekh ve heves- li gençlerin akademık taleplerinin yerine getirihnesı ve Türk bilı- mine kazanduılması nasıl müm- kün olacak? Her şeyi bir yana bı- rakalım, bu gençlerin sönen ha- yallerini, "Ne yapalım mifli irade böyle tecefli etti, seçümişler bunu uygun gördü" diyerek vıcdanı- mızda sindirebilecek miyiz? Yukanda sadece üniversite araş- tırma göre\iıleri ile ilgilı duru- mu vurguladım. Üniversiteler di- ğer konularda da aynı tür acrma- sız saldınlann hedefi durumun- da. Sadece üniversiteler değil, de\ letin bütün öteki kurumlan da şiddetli bir yıkıma uğramakta. Örneğın yakından bildiğim, göz- bebeğımız bir bilim ve teknoloji kurumu olan TÜBıTAK'ın oyun- cak edihnesi ile Türk bilim ve teknoloji araştırmalannı destek- leme ve yürütme politikalan or- tadan kaldırılmakta. Buraya kadarta örnekler mes- leki bakımdan içmde bulundu- ğum bilim ve teknoloji konulan ile ügüiydi. Öteki alanlar rarklı mı? Terör sorununa gelelim. Üç yıl- dır yurtseverler kan ağlamıyor mu? PKK bayraklan AB sevda- sı ile neredeyse serbestçe meydan- larda açılırken, Türk bayrağı ası- h binalar taşlanmıyor mu? Erme- ni iddialannı desteklemek ama- cıyla sözde bilimsel toplantılar örgütlenmiyor mu? Rauf Deok- taş Kıbns ulusal davamız ile il- gıli bir söz söyleyecek olsa Yu- nanlı ya da Rum sözcülerden ön- ce bizım hükümetten birileri çı- kıp Denktaş'ın agzmrn payını ver- me çabasına girmiyor mu? Yukanda çok, ama çok küçük birkısmmı hanrlatmaya çalışügım durumlar gerçek demokrasilerde içe sindırihp kabullenilebüır mı? Yoksa "şeriatın'' kestiği parmak acunaz mı dememiz gerekiyor? Baştaki sorularımı yineliyo- rum: "Seçümek" partilere geri dönüşü ohîıayan marifetleri yap- mak hakkını verir mi? Bu mari- fetlerin bedeli seçim kaybetmek- le ödenebilır mi? Daha da somut sorayım: AKP'ye "demokrasi" adına katlanmak vatana hızmet ile bağdaşabilir mi? Beko'dan çekici fırsat! Şimdi çamaşır makinesi alana elektrikli süpürge Beko'dan! Üstelik 42 YTL'den başlayan taksitler ve 17 aya varan vadelerle! PENCERE Bir Kibrit Çaksan.. Kişi için ne denin - Dokunsan ağlayacak.. Toplum ya da kişi için: - Bir kibrit çaksan patlayacak.. O kerteye geldik.. mi?. Isvıçre ulusal futbol takımına Istanbul'da yapı- lan çirkin gösten, ne olursa olsun önemli bir gös- terge.. Şemdinli'de esnafın ortaklaşa tepkisinin anla- mı ne?.. Yüksekova'da kabına sığamayanlann ölümcül eylemlerine dikkat!.. Attilâ llhan'ı son yolculuğunda uğuriayanlar yalnız şiirierini sevenler miydi?.. Doğu'da patlayan mayınlar.. ölenler.. Yaralananlar.. Şehitler.. Istanbul'da sokakta yürümek bir rizikolu serü- ven.. Kapkaççılar her yerde hazır ve nazır.. Polis ha var, ha yok.. Elın itı, kopuğu, sabıkalısı, uğursuzu özgür; ama, düzgün, dürüst, saygılı vatandaşın eli kolu bağh... Sıradan yurttaşa dokunsan ağlayacak... Bir kibnt çaksan toplum patlayacak... • Olayı zengindir, yoksuldur, Kürt'tür, Türk'tür, kentlidir, köylüdür, konduludur, gökdelenlidir di- ye ayırmak da olanaksızlaştı... Toplum tümüyle genlimli... Kimine dokunsan ağlayacak.. Kimisi bir kibnt çaksan patlayacak.. Ülke nasıl bu hale geldi?.. Birtürban sorunundaTürkiye'deki insanlan bo- ğaz boğaza gelecek duruma düşürenlerin hiç mi akıllan fikırleri yoktur?.. Bir iktidar, başına geçtıği ülkenın cumhurbaş- kanına, askerine, ordusuna, ünıversitesine, yar- gıtayına, bürokratına neden savaş ilan eder, ni- çın düşmanlaşır?.. Artık gerilim dorukta... Dostluklan ara ki bulasın... Düşmanlıklar körükleniyor... • Televızyonda her gün seyrediyoruz Başbaka- nımızı... Durgun bir yüz.. Gergin bır surat. Tepkilı bir suret.. Donuk bir çehre.. Ben Recep Tayyip'in bir gün güldüğünü gor- medim.. Gülümseyişıne rastlamadım.. AKP Genel Başkanı'nın yüzüne yansıyan geri- limi sanki Türkiye'yi sardı... Laik cumhuriyet, "ılımlı Islam devleti mode- //"ne dönüştürülecek diye bu kadar zorianır mı?.. Bir kibrit çaksan herkes patlayacak.. • Ve böyle giderse.. Toplum bu kadar gerilirse.. Insanlar dokunsan ağlayacak duruma düşer- lerse.. Sokaklar yürünmez hale gelirse.. Namussuzlar namus erbabının ensesinde bo- za pişirirse.. Kibrit çakılmasına da gerek kalmayacak!.. Bu kampanya 7 Kasım 2005 tarihinden itibaren geçerlıdir. Hediye oiarak verilecek elektrikli süpürge BKS 1260'trr. Bekohızmetmerkezi 4 4 4 1 4 0 4 0216 585 8 404 A <,; >•• b Mutfak Banyo Kapı Mobilya Dekorasyon Tasanm Uygulama Imalat A Nİl MUTFftK PandoraSok.11JDM» Tet.-0322 4S3 2137 ittMçiRtnararaııyor Koç ZEYTtNBURNU SULH HUKUK M4HKEMESt'NDEN EsasNo 2005 1223 K a r a r N o . 2005 1289 Hâkım: Kemal Gü- zel 20998 Kitip: Zarif Kalban- toğlu Mahkememize aıt 2005 1223 Esas 2005 1289 Karar sayılı 31 10 2005 tanhh ila- mı ile Bursa, Yenişe- hır, Tabakhane Mah cılt no' 6, hane no 65'te kayıtlı bulunan Ahmet ve Pakize'den olma 1956 d lu Leyla Çalı'nın vesayet altma ahnarak kendısıne ls- tanbul, Çatalca. Kale- içi, cilt nc 2. hane no: 467 'de kayıtlı bulunan Nurettın ve Nejla'dan olma 1974 d lu Canan Güngör vası tayın edılmıştir 31.10.2005 Basın: 53417
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle