Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 27 EKİM 2005 PERŞEMBE
HABERLER
DUNYADABUGUN
ALİ SİRMEN
Orhan Pamuk'u
Rahat Bırakın Artık!
Orhan Pamuk geçen pazar Frankfurt Kitap Fu-
an'nda Alman Yayıncılar Birliği'nin Banş ödülü'nü
aldı. Daha önce de aynı ödül Yaşar Kemal'e veril-
mişti.
Her iki isim de uluslararası çapta, her türiü ödü-
lü hak etmiş, değerti yazarlardır. Bu tür yazar ve
sanatçıJann variığı, kendi uluslanna da yarar sağ-
lar. Onlann kendi toplumlannı sevip sevmemeleri
de önemli değildir.
Celine Fransa'nın gelmiş geçmiş en büyük ro-
mancılanndan biridir. Yiğit Bener'in üstün Fran-
sızca ve Türkçesiyte olağanüstü çeviriyle dilimize
kazandırdığı "Gecenin Ucuna Yolculuk"\a Celine,
Fransız toplumunu ve ordusunu kıyasıya eleştirir,
hatta yerin dibine batınr.
Krtabı okurken, "Fransız olsaydım, herhalde ne-
fesim tutulurdu" demiştim kendi kendime.
Üste/ik Celine, onulmaz bir Yahudi düşmanıdır,
ırkçı damgasını naksız olarak yememiştir.
Ama Fransa, Celine'in huyunu, suyunu, karak-
terini (burada karakteri bozuk demek istemiyo-
aım) enine boyuna tartışsa da, edebi değerini ka-
bul eder. Yazarian ve sanatçılan meydana getiren,
onlann aykın yönleridir bir anlamda. Orhan Pamuk
da bu toplumdaki çoğu insana aykın gelen, ulus-
lararası çapta bir yazar.
• • •
Bir zamanlar, Nâzım'ı da öyle görüyordu top-
lum.
Kemal Tahir'i, Cumhuriyet'i algılayışı, Atatürk'e
ve devrimlerine bakışıyla ciddi biçimde incelediği-
nizde, bugün bile aykın bulabilirsiniz. Ama onun
büyük bir romancı olduğunu yadsıyamazsınız.
Ustelik Kemal Tahir, kendine özgü sentezini
oluşturmuş, kendine söylenenleri, kendi görüşü-
nün süzgecinden geçirmiş bir yazardı.
Orhan Pamuk ile aralanndaki en büyük fark ise,
onun toplumunun tarihini çok iyi bilmesiydi.
Başka farklı yanlan da vardı. Nitekim Orhan Pa-
muk, ödül törenine devletten kimsenin gelmeme-
sinin kendisi için "şeref" olduğunu söylediğinde
(oysa Frankfurt Başkonsolosu Salih Bogaç Gül-
dere'nin gidip kendisini kutladığı resmen açıklan-
dı) Kemal Tahir ile yıllar önce yaptığımız bir konuş-
mayı anımsadım.
Kemal Tahir, SSCB içinde yaşayan Türklere
oranla çok daha mutlu olduğumuzu söylüyor ve
şöyle diyordu:
- Bizim devletimiz var, biz şanslıyız, onlannsa
devleti yok.
Kemal Tahir'i devlet yıllarca hapiste yatırmıştı ve
bu büyük yazar devletin resmi ideolojisine karşıy-
dı.
Ama o devleti ortadan kaldırmak değil, niteliğini
değiştirmek amacını güdüyordu.
Doğrusu Orhan Pamuk'un, bugünkü niteliği, ek-
siği gediği ne olursa olsun, aslında antiemperya-
list bir kurtuluş savaşı ile kurulmuş olan devletine
bu öfkesi ve kini ile Kemal Tahir'in devletine bakı-
şını karşılaştırmak çok ilginç.
• • •
Sanıyorum, olayın bir de benim bilgi alanıma
girmeyen psikolojik boyutlan da olabilir.
Orhan Pamuk, her konuşması, her çıkışı ile olay
oluyor, karşıtlanyla yandaşlan hemen onun sözle-
rinin açıklamalannın üstüne atlıyoriar.
Vaktinin büyük bölümünü, büyük bir özveriyle
odaya kapanmış, eserlerini meydana getirmekle
geçiren bu değerli yaratıcı yazan, karşıtlan da yan-
daşlan da biraz daha rahat bıraksalar, devlet de
Orhan Pamuk'u düşünceleri yüzünden kovuştur-
maktan vazgeçip, biraz daha çağın gerektirdiği
hoşgörüyü gösterse, yazanmız, daha bir huzura
erecek, söylediklerini daha tartmak geregini belki
duyacaktır.
Bir buçuk milyon Enmeni, otuz bin Kürt öldürdü-
ğümüz yolundaki sözleri üzerine onu mahkemeye
sürüklemek yerine, savlannın delillerini, belgelerini
ortaya koymasını istemek, kızmadan, saldırmadan
tartışmak, hem yazanmızın, hem de toplumumu-
zun aıh sağlığı açısından daha yerinde bir hareket
olmaz mı? Çünkü bu gibi insanlar, istesek de iste-
mesek de, edebiyat tarihimizdeki yerlerini alacak-
lar, ulusun manevi zenginliğine katkıda buluna-
caklardır.
Onları düşman görüp üstlerine gitmek, ya da
eserlerini değeriendirecek yerde, onlann kimi söz-
lerini alarak, kendi görüşlerini desteklemek için
öne çıkanp, onlan da hep sahnenin önünde gergin
bir ruh haieti içinde tutmak, ne onlara yarar sağlı-
yor, ne de topluma.
Evet, Orhan Pamuk'u biraz rahat bıraksak artık,
diyorum.
asirmen(a cumhuriyet.com.tr
Kadınlardan imzalı destek
Cumhuriyet Kadınlan Derneği îzmir Şubesi,
Van 100. Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.
Yücel Aşkın'ı desteklemek amacıyla topladık-
lan imzaJan YÖK Başkanı Erdoğan Teziç'e
volladL Aşkın'ı desteklemenin laik, biflmseL,
çağdaş eğhiıni ve Cumhum eti savunmak ol-
duğunu söyleyen Şube Başkanı Pınar GüL,
"Aşkm, Saidi Nursi'nin 100 yılhk medrese
projesini yaşama geçirmek isteyen Nurculara
engel olmuştur. Siyasi iktidann ve irticacılann
Aşkına düşmanca davranmalannın nedeni,
üniversftenin Nurcu-Hizbullahçı ekibin eline
geçmesine engel olmasıdır. Üniversite'de görev
yapan Atatürkçü, laik, cumhıuiyetçi kadrolar
tasfiye edihnek isteniyor" dedi Ziraat Faküi-
tesi Dekanı Prof. Dr. Fırat Cengiz'in de ölüm-
le tehdit edildiğini anımsatan Gûl, "MiIK mü-
cadelemMn kahraman kadınlan gibi ulusal
egemenliğinıiz, bağunsızhğınuz ve cumhuri-
yetimiz için göreve hazuTz" diye konustu.
YÖK Başkanı, Rektör Aşkın'ın tutuklanması sürecinde devre dışı bırakıldıklannı söyledi
Teziçhukuk dersiverdiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Te-
ziç, Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektö-
rü Prof. Dr. Yücel Aşkın'ın rutuklan-
ma sürecinde Danıştay ve YÖK'ün
devre dışı bırakıldığını belirterek "M>-
leybol kurailarryla basketbol oynan-
maz" dedi. Prof. Dr. Aşkın'ı cezaevin-
de ziyaretleri sırasında Aşkın'la cam
bölmenin ardından görüştüklerini
söylerken gözleri yaşaran Teziç, hü-
kümete hukuk dersi verdi.
YÖK Başkanı Prof Dr. Erdoğan Te-
ziç, CNN Türk'te katıldığı program-
da, Prof. Dr. Yücel Aşkuı'ın tutuklan-
masıyla ilgili süreci degerlendirdi.
Prof. Dr. Aşkın'ın 1999'da göreve
başladığını anımsatan Teziç, rektö-
• Prof. Dr. Erdoğan Teziç, yasaya göre soruşturma sürecinin YÖK tarafindan başlatılması
gerektiğine işaret etti. Aşkın'ın tutuklanmasında bir "usul hatası" yapıldığını belirten Teziç, "Bir
voleybol müsabakası, basketbol kurallanyla oynanmaz. Bugün yapılan o maalesef" dedi.
rün bu tarihten itibarenpek çok sıkın-
tıyla karşılaştığını belirtti. Teziç, "O
üniversiteyi TürkiyeCumhuriyeti'nin
bir üniversitesi hâlme getirirken ver-
digi uğraş o yörede buna sıcak bak-
mayanlan rahatsız etmeye başlannş-
ö" dedi. Aşkın'a destek olmak üze-
re Van'a gitmelerine yönelik eleşti-
rilere de yanıt veren Teziç, ziyaretle
Aşkın'a olan desteklerini ifade et-
mek istediklerini söyledi. Teziç, "Bu
dayanışma YÖK Yasası'nm bize tanı-
dığı hukuk yolunu, usulünü kullana-
mamanın sikmtısını onunla beraber
payiaşmakistedik. BEgayretimiri kul-
landık, kendnnirihukukplanmda ife-
de etmeye çahşük ama başaramadık.
Onun süanösı da var içimizde. Bir
hukukdevietindeonu gerçeidesarane-
mekten mahcubuz" dıye konuştu.
Son günlerde hükümet kanadından
kendilerine yöneltilen eleştirilerin "bü-
gieksikBğinden" kaynaklandığını vur-
gulayan Teziç, yasaya göre, soruştur-
ma sürecinin YÖK tarafindan başla-
tılması gerektiğine işaret etti. Prof.
Dr. Aşkın'ın evinin "tarihieserkaçak-
çıhgT iddiasıyla arandığını, daha son-
ra da savcılıktan kendilerine "görev-
sizfik karan" geldiğini dile getiren
Teziç, "An alan Csküdar'ı geçti. Rek-
tör, kamuoyunda boşunatarihieserka-
çakçıhgryla ithanı edüdT dedi. Aş-
kın'ın tutuklanmasında, bir "usul ha-
tas" yapıldığını belirten Teziç, "Bir
voleybol müsabakası, basketbol ku-
raflarryia oynanmaz. Bugünyapılan o
maalesef. Bilgi eksildiği burdan ka\-
naklanryor. Bu bize intikal etseydi bu
kadarzaman kaybedümezdL Biz var-
grya müdahale edebilecek berhangi
bir açddamada bulunmadık'' dedi.
Kendilerine yöneltilen eleştirilerin
hukuki zemini bulunmadığına işaret
eden Teziç, "Açsınlar2547SayıhKa-
nun'a, Anayasa'ya baksmbr. Hangi-
lerinde hata yapok bunu söylesinler,
ben de cevabmı vereyim. Ama soyut
iddialara cevap vennem doğru değil,
bilgi eksikügıne dayanan şeyierde ce-
vap vennem bana da yaktşmaz" gö-
rüşünü kaydetti.
Aşkın'ı ziyaretleri su^sında ara-
madan geçirilmelerinin anunsanlma-
sı üzerine de Teziç, "KuraOar içeri-
sinde kofluk kuvvetieri sizden bir ta-
fcpte buhmuyoıiarsa,uymakvatandaf-
hk görevidir'' dedi. Teziç, Sezer'in
29 Ekim resepsiyonunun kendilerini
gururlandydığını da ifade etti.
Baykal: Hükümet yaklaşımını değiştirmeli
'YÖKdeğişikliğinde
işbirliğV önerisine ret
Baykal, partisinüı il başkanlanyia vapoğı toplanü öncesi genel merkez binası önünde fotoğraf çekfirdL (AA)
Erdoğaıı'uı çifte standardı
Bugün Aşkın 'a destekziyaretini eleştiren Başbakan, kendisi
cezaevindeyken destekziyaretine gelenleri unutmuş görünüyor
tstanbul Haber Servisi - Yüksek naolandestegıne. "örgütienmişkit- şi tarafindan uğurlandı. Erdoğan'ın
Ögretim Kurumu (YÖK) Başkanı
Prof. Dr. Erdoğan Teziç ve rektör-
lerin, Van 100. Yü Üniversitesi Rek-
törü YücdAşkm'a destek için Van'a
gitmelerini "çiridn bir davranış"
olarak nıteleyen Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan, cezaevinde kaldı-
ğı yıllarda, tdris GüDüce ve danış-
manı olan Cüneyt Zapsu'nun da
aralannda bulundugu çok sayıda si-
yasetçı tarafindan ziyaret edildi. Bu-
gün ise 70 rektörün meslektaşlan-
telerce" araçlan yumruklanarak en-
gel olunmaya çalışıldı. AKP'Iiler
ise "hukuka müdahale edüdiği"
eleştirilerini yapıyorlar.
Siirt'te okiıdufu şin nedeniyle
Diyarbakır DGM tarafindan
TCK'nin 312. maddesüıden yargı-
lanarak 10 ay ceza alan Erdoğan, In-
faz Yasası'na göre Pınarhisar Ceza-
evi 'nde 120 gün yatmak için bugün
Türkiye siyasetine yön veren siya-
setçilerinde bulundugu bınlerce kı-
mahkûmiyetkaran almaması için ka-
muoyu oluşturulmasına çalışıüna-
sınakarşın, Diyarbakır DGM Erdo-
ğan hakkında 10 ay hüküm verdi.
Öylesine ki, Erdoğan'a "destekiçm
her gün çok saytda" yandaşı ilçeye
geliyor ve cezaevı önünde kuynık-
lar oluşuyordu. Aşkm'a yönelik ka-
muoyunda oluşan destek ise Erdo-
ğan hükümetinin "değişim söyiemi-
ran asfayhgpm kanrtyan fipnrrf" nla-
rak zihınlerdeta yerıni aldı.
ANKAIU(QunhuriyetBürosu)-CHP
Genel Başkanı Deniz Baykal, YÖK'le il-
gili Anayasa değişikliği konusunda hü-
kümetle ışbırhğı yapmalannuı "kesinlik-
lesözkonusu olamayacağuu" söyledi.
CHP ıl başkanlan, Baykal'ın başkan-
lığında, parti genel merkezinde toplandı.
Toplantı öncesınde gazetecilenn sorula-
nnı yanıtlayan Baykal, Başbakan Tayyip
Erdoğan'uı YÖK'le ilgili anayasa değı-
şıkhğı konusunda CHP'nın "mutabaka-
ü"nı arayacaklanna ılişkin
sözlerinin anımsatılması
üzerine, hükümenn ünrver-
siteler konusundaki tutu-
munun son dönemde net
olarak ortaya çıknğını söy-
ledi. Eğitim ve üniversite-
lerin ciddi sorunlan bulun-
duğunu, bunlarla ilgili uy-
gun noktada anayasal de-
ğişikliğe gereksinim oldu-
ğunu kaydeden Baykal, an-
cak hükümetın üniversite
ve eğitim sorunlanna bakış
açısı dikkate ahndıgında böyle bir anla-
yışla işbirliği yapmalannın çok güç gö-
riindüğünü ifade etti.
Anayasa değişıkhği için muhalefet par-
tilerinin katkılan olmadan artık iktidann
tek başına harekete geçmesinin mümkün
olmadığını kaydeden Baykal, önceki gün-
kü bütçe ile ilgili anayasa değişikliği oy-
lamalannda bunun birkez daha görüldü-
ğünü ifade etti. Baykal, YÖK gıbı tarrış-
malı bir anayasa değışıklıgının şu aşa-
mada gündeme getirilmesinin doğru ol-
mayacağını beürterek, bu değişiklıiklerin
yapılabilmesi için hükümetin üniversite
ve YÖK'e yaklaşımında yeni bir anlayış
içinegirmesı gereküğini söyledi. AKP hü-
kümetinin Türkiye'nin temel kurumla-
nyla ciddi bir çatışma içine sürüklendi-
ğiıi vurgulayan Baykal, "Bu caüşmayıbi-
zim paytaşmamız, bu konuda hükümete
destek vennemiz kesinBkle söz konusu
olamaz. Hükümetanlayışun değjştirecek.
ana\asamızın temel kurumlanrusahipie-
necekve onlarla uyumlu biçimde çahşma
gereğini öğrenecek" dedi.
• Baykal, AKP'nin
Türkiye'nin temel
kurumlanyla ciddi
bir çatışma içine
sürüklendiğini
vurgulayarak "Bu
konuda hükümete
destek vermemiz
söz konusu olamaz"
dedi.
'Seçiıne hazır ohın'
tl başkanlanndan, 2006'da
yapılacak olası erken seçime
dönük çalışmalannı isteyen
Baykal, AKP'nin mutlaka
"sandıkta yenilmesi'' gerekti-
ğini yineleyerek
u
Bu seçim,
geçmiştekflerden çokfarkhoia-
cakveinamyonun ki rmıdaka
sandıktan demokrasi çıkacak"
dedi. Baykal, AKP'nin Cum-
huriyerin temel kazanımlannı
hedef alan uygulamalanna dikkat çeke-
rek
u
Bu seçim geçmiş yıOardaki seçnnle-
re göre çok faridı bir anlamtaşıyor.O ne-
denle bu seçim, 'o parti biraz fazla mil-
letvekili çıkardı, oyumuzu iktidar ortağı
olacak se\ıyede tutalım yeter' anlayışuun
çok ötesüıde bir anlam taşıyacak. Bu se-
çimlerde sandıktan demokrasivi çıkar-
mak zorundayTz" görüşünü dile getirdi.
Geçen seçimlerde AKP'nin konjonktürü
değerlendirerek iktidara geldiğini anlatan
Baykal, CHP'nin konjonktürü çok iyi de-
ğerlendirmesi gerektiğini vurguladı.
Mumcu hem YOK'ü, hem hükümeti eleştirdi
'Saym Başbakan, artık bu
intikam duygusunu bırakın'
ANKARA (Cumhurryet Bürosu) - Anavatan
Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu Van
100. Yıl Üniversitesi Rektörü Yücel Aşkın'ın
tutuklanması ve sonrasındaki gelişmelerle il-
gili olarak YÖK ve hükümeti eleşurdi. Mum-
cu, partisinin grup toplanrısında Van'daki
olaylarla ilgili olarak bir kutuplaşma, toptan-
laştirma yanhşuıa düşüldüğünü söyledi. "Biz
hiçbir tarafta değJnz" diyen Mumcu, YÖK
Başkanı Erdoğan Teziç'e "Cumhuriyetin de-
ğetîeri saMinuluvormuş. Olmadı hocam. Biz
bunu hiç duymanıış olalun. Bağunsız Türk
yargısuıda bir yargdama >Tİrütülüyorsa de-
mek ki ciddi birtakım isnadar var. Tutukiama
olayı ayn. Bir avukat olarak bu tutukiama ba-
na da pek nornıal görünmüyor. Ancak soruş-
turma sonunda yargı, bu dos\ada sabit yol-
suzhüdar tespit eder ve ceza verirse, cumhuri-
yetin değerieri mi cezalandırünuş olacak?" di-
yerek tepki gösterdı. Mumcu, Başbakan Re-
cep Tayyç Erdoğan'uı tavnnı da "Niye ağh-
yorsunuz, getirin anayasa değişikliğini, 12 Ey-
lül darbesi döneminde ünrversitelerin av^ağma
bir pranga gibi vurulan YÖK'ü kaldırahm.
Taslağnnız da hazır. Bizimle anlaşmak istemi-
yorsanız, gidin CHP fle anlaştn" sözleriyle
eleştirdi. Hükümetin özerk üniversite değil,
YÖK yönetiminde daha fazla temsil edihne-
yi istediğini vurgulayan Mumcu, Erdoğan'ın
her yurtdışına çıkışuıda kızlannın başörtüsü-
nü anımsadığına dikkat çekerek "Orhan Pa-
muk yurtdışında ülkesini şikâyet edh or diye
mahkemeye veriyorsunuz. Başbakan da aynı
biçimde davranıyor' dedi. Mumcu, Erdo-
ğan'ın şiir okuyup hapse girdiği dönemde
barolann kendisine sahip çıkmadığına ilişkın
sözleriyle ilgili olarak da "Siz şör okuduğu-
nuz zaman yannuzda durmayanlann adalet
aramaya hakkı yok, öyle mi? Bu ne intikam
duygusu? Bir şiir okumak daha ne kadar sö-
mürülebiür? Bu miUet sizin mağduriyetinize
inandı, sizi başbakan yapü. Artık bu duruma
ahşm, intikam duygusunu bırakın'' dedi.
Anavatan
Partisi Genel
Başkanı
Mumcu,
Van'daki
olaylarla ilgili
olarak "Biz
hiçbir tarafta
değüjz" dedi.
68'liler Birliğl
Vakfı'ndan kınama
Haber Merkezi - 68'liler Bir-
liği Vakâ Başkanı Sönmez Tar-
gan, yazıh bir açıklama yaparak
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rek-
törü Prof. Dr. Yücel Aşkın'a yö-
nelik "baskı ve ternpleri'' kınadı
Aşkuı'a yönelik kampanya ve
tertiplerin, ilerici güçlerin yü-
lardır hissettigi baskılanrı yeni
bir örneği olduğunu belirten
Targan, "YÖK'ü intikamcdüda
suçJayan AKP iktidarnun kendi-
si intikamcüık peşinde koşmak-
ta, ünn ersrtede gerici düşünce-
ye, tarikatçı örgütienmeve karşı
çıkan ilerici yöneticüeri ve öğre-
tim üyelerini yTİdırmaya çabş-
tnaktadır" dedi. Aşkın'a destek
vermek üzere Van'a giden rek-
törlerlere kimi dinci çevreler ta-
rafindan saldırdmasının tertibin
boyutlannı ortaya koyduğunu
ifade eden Targan, "Üniversite-
ler, aydmlanmanın ve Cumhuri-
yetin kalderidir. Öyle kaiacak-
lanhr. Aşkuı'a vapılan haksızhk-
lar ulusa yapıunışar. Aşkm'ı sa-
vunmak, Cumhurrveti sanıın-
makta esanlamhdır" dedi.
Türk Ceza Hukııku
Derneği
DONMEZER ÖDÜLU
Türk Ceza Hukuku Derneği, büyük hukukçu Ord. Prof. Dr. Sulhi DÖNMEZER'in anısını
yaşatmak amacıyla "Dönmezer Yanşması" düzenlemiştir.
Yanşma konusu : "Ceza Yargılaması Hukukunda Istinaf Kanun Yolu -
Bölge Adlrye Mahkemesi"dir.
Yanşma sonucu, 10 Şubat 2006 tarihinde düzenlenecek anma töreninde
ilan edilecektir.
Yanşmada birinci olan çalışma sahibine, 5.000.—YTL ödül verilecektir.
Yanşma birincisi ile övgüye değer çalışmalar, kitap haJinde yayınlanacaktır.
Jüri: Prof. Dr. Duygun YARSUVAT
Prof. Dr. Uğur AU\CAKAPTAN
Prof. Dr. Erol CİHAN
Prof. Dr. ErdenerYURTCAN
Prof. Dr. Köksal BAYRAKTAR
Av. Zuhal DÖNMEZER - ÇAKIROĞLU
Av. Önder ÖZTÜREL
Av. H. Fehmi DEMİR
Av. Fikret İLKİZ
Yanşma Koşullan:
1) Yanşmaya 40 yaş altındaki bütün hukukçular katılabilirler.
2) Yanşmaya sunulacak bilimsel eserin en az 50 sayfa ve daha önce hiçbir
yerde yayınlanmamış olması gerekmektedir.
3) Hazırlanacak eser A-4 kâğıdına, 1.5 satır aralığı ile yazılacaktır.
4) Çalışma 10 nüsha ve bir disket ya da CD ile birlikte gönderilecektir.
5) Yanşmaya katılmak isteyenler, çalışmalannı, en geç 15 Ocak 2006 tarihine
kadar, Galatasaray Üniversrtesi Hukuk Fakürtesi, Dönmezer - Erman -
Kunter Ceza Bilimleri Kriminoloji ve Insan Haklan Araştırma ve
Uygulama Merkezi'ne gönderebilirler.
6) Aynntılı bilgi için : 0212 - 227 44 80 / dah. 361 'e başvurulabilir.
V\