Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
\
10 EKİM 2005 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
J V l J LJ J. U 1 \ [email protected] 15
HAYATIN ÖTE YAKASI FERİDUN ANDAÇ
Svuingle Singers Ankara'da
• ANKARA (AA) - Svvıngle Singers, Bilkent
Senfonı Orkestrası eşliğinde Çankaya Beledi-
yesi Gösteri Merkezı'nde başkentli sanatse-
verlerle buluştu. Bilkent Senfoni Orkestrası
eşliğinde film müziklennden Beatles'ın ta-
nınmış parçalanna kadar uzanan repertuvannı
sunan topluluk, bugüne kadar dünyanın dört
bir yanında 4 bine yakın konser gerçekleştir-
di. 1963'ten bu yana varhğını koruyarak vo-
kal topluluklar arasında en uzun soluklu grup
olmayı başarmış olan Svvingle Singers, Beat-
les'tan Bach"a uzanan repertuvanyla dikkatı
çekiyor. Bundan 42 yıl önce Paris'te başlattığı
bır geleneğı hâlâ büyük bir başanyla sürdüren
topluluk, bugüne kadar 5 Grammy Ödülü ka-
zandı. Grup, konserde film müziklerini yo-
rumladıgı 'Screen Tested' adlı albümündeki
parçalan Türkiye'de ilk kez seslendirdi.
Kohar'la dostiuk köprüsü
• Kiiltür Senisi - Ermenistan"ın en tanınmış
müzik topluluklanndan Kohar Senfonik Or-
kestra ve Korosu, Lütfı Kırdar Uluslararası
Kongre ve Sergi Sarayı'nda bugün, yann ve 12
Ekim tarihlerinde saat 20.30'da üç konser vere-
cek. Genel sanat yönetmenliğini Sebuh Apkar-
yan'ın üstlendiği Kohar Senfonik Orkestra ve
Korosu, 1988 yılında Gümrü'yü yerle bir eden
depremden hemen sonra kuruldu. Depremin ar-
dından yalnızca ön cephesı kalan Gümrü'nün
en görkemli binalanndan biri, Ermeni besteci
Aram Haçaturyan'ın çocuklannca restore edil-
di ve bestecinin anısına, annelerinin adıyla
'Kohar Müzik Okulu' olarak hizmete açıldı.
Okulun orkestra ve korosu ıse o tarihten bu ya-
na pek çok konser verdi ve albüm yaptı.
Hikmet Şimşek anılıyor
• ANKARA (AA) - Ünlü or-
kestra şefı Hikmet Şimşek, ölü-
münün 4. yıldönümü olan 12
Ekim'de 4 orkestra ile 2 koro-
nun sahne alacağı görkemli bir
etkinlikle anılacak. Opera-Bale
Sanatlannı Gelıştirme Vakfı ta-
rafindan Devlet Resim ve Hey-
kel Müzesi'nde ücretsiz olarak düzenlenen et-
kinlik öncesinde, sanatçrnın eşi Nihal Şimşek
bir sergi açacak. Konserde, Devlet Opera ve
Balesi Genel Müdürlüğü Orkestrası, Bursa
Devlet Senfoni Orkestrası, tzmir Devlet Sen-
foni Orkesrrası, Cumhurbaşkanlığı Senfoni
Orkestrası TRT Çocuk Korosu ve Devlet
Çoksesli Korosu sahneye çıkacak.
Kapanan zamanın aralığındaVüs'at O. Bener'i düşündüğümde, aramızda
kalan zamanın izlerine dönüp bakanm. Buluştu-
ğumuz anlarm getirdiği sözlerle çıktıgımız yol-
culuklarda hep yazının, insana doğru gitmenin
anlarm vardı.
Metinlerine gitmek kadar zenginleştiriciydi
onunla söz söze durmanız. Gülümserdiniz, iro-
nisinin aralanan kapısından girince, her bir sö-
zünü tartarak konuşmasının anlamının nereye
çıkabileceğini düşünürdünüz ister istemez.
Son konuşmalanmızdan birinde ona şu soru-
lan yöneltmiştim: Yazma duygunuzu sürekli kö-
rükleyen nedir? Bir olay, bir görüntü, bir atmos-
fer, sizde derin iz bırakan bir acı ya da toplum-
daki o sarsıntı. Sizi yazmaya iten nelerdır?
Belirgin olarak belirttiğiniz hususların hemen
hemen hepsinin bir ölçüde etkisinin olduğunu
kabul etmek gerekir. Bunlann oluşmasına ya da
anlatıma bir katkısı olur. Fakat birebir olan iliş-
kilerde -çok derinden, sarsan ılişkilerde- bunlar
bir yerde birikmeye bırakıhyor. Oluşuyor, beni
rahatsız edecek boyutlara vanyor. Mayalamyor
iyice. Yalnız tabii iyice pişmiş olması gerektiği-
ni de söyleyebilirim. Benim üzerimdeki etkisi
büyük ölçüde oluştuğu zaman ben bunu kaleme
almaya başlayabiliyorum. Sonra tabii o serüven
başka bir şey, kalem serüveni ayn.
Özünü yansıtmaya çalışmalc
Peki oraya geleceğiz de... Orda bir simyager
tavn var aslında sizde. Yazdıklannızda çok ka-
palı gibi gözükse de bir metın. Diyelim ki çok öz
bir şeyi veriyorsunuz. Mesela ben o kapalılıktan,
o örtük gibi gözükenden şunu anlıyorum: Hani
meyvenin bir özü vardır. Siz ona başka şeyler de
kattığınızda o genleşir, çoğalır da. tki şey var: Bi-
rincisi, bütün olumsuzluklan ayıklıyorsunuz,
özünü yansıtmaya çalışıyorsunuz. Üancisi ise,
bir kez okunup geçilmiyor yazdıklanmz. Tekrar
döndürüyor. Yavaş yavaş bir şrnngayı vurur gi-
bi ya da şok geçirtir gibi... Okurken sancı duy-
duğumu hissediyorum bazen. Özellikle Ka-
pan'daki öykülerde. Okurken bir yerimin incin-
diğini hissediyorum. Yazınızda aslında kışkırtan
bir yan var. Siz yazarken de o sancıyı hissediyor
musunuz?
Gerçek anlamdabir acırun bende yoğunlaşma-
sı, benı son derece rahatsız etmesi diyelim ona.
0 oluşmazsa zaten öyküyü olmuş olarak saymı-
yorum. O çok garip bir şey. Mutlak bende de bir
tepki uyandırmalı, öfkelenmeliyim, hatta ağla-
mahyım. Neden böyle oluyor bu öykü, neden be-
m bu taraflara çekip götürüyor. Okuru ben ne-
den daha acı taranma sürüklüyorum? Kendili-
ğinden oluşuyor...
Şimdi o günün notlanna göz atınca, ne çok şe-
OKUMA ÖNERILERI
* Vüs'at O. Bener: Bütün yapıtlan Yapı Kredi
Yavınları tarafından vayımlanıvor: (Öykü): Dost,
1952; Yaşamasız, 1957; Siyah/Beyaz, 1993; Mızıkah
Yürüyüş, 1997; Kara Tren, 1998; Kapan, 2001,
(Roman); Buzul Çağının Virüsü, 1984; Bay Muannit
Sahtegi'nin Notlan, 1991. (Oyun): Ihlamur Ağacı,
1962; İpin Ucu, 1989. (Şiir); Manzumeler, 1994.
* Semih Gümiiş: Vüs'at 0. Bener: Anlatı Yazan,
2000, Adam Yav, 137s.
* Vüs'at 0. Bener 'Bir TuhafYalvaç', Yay. Haz.:
Alpagut Gültekin, 2004, Norgunk Yay., 222 s.
BELLEKKUTUSU
"Ciddi biçimde vakanüvislik için gerekti notlarım yok, ama belleğime oldukça
güveniyorum. Pek vurucu noktalar vardır, onları notlarımda olduğu gibi
kullanmışımdır, ama geri kalanı büyük ölçüdeyaşanmıslığa dayanır.
Yaşayamadığım, bir bakıma yaşamayı tasarlayamadığım şeyleri kolayca yazıya
dökemedim. Kurgu ustalığı Erhan Bener'in gücünde bir şey. Onda kurgulama çok
güçlü, ayn birplanda, bende oyok. Yaşamadığım şeyleripek iyiyazamıyorum
galiba. Şimdi vakanüvislik derken de, tabii. tanık olduğum şeyleri de ilginç
noktalarda, belli nirengi noktalan olarak yazılanmda, öykülerimde
kullanmışımdır. Tam değil ama bu var. Keske daha aynntılı notlar alabilseydim
diyorum, o zaman da belki kuru biryazar olur çıkardım, bilemiyorum."
Vüs at 0. Bener
yi konuştuğumuzu görüyorum. Defterimde Be-
ner'e dair yazdıklanmın arasında Kasım
2001 'deki buluşmamıza daır uzun bir metın (Ka-
panan Gün) var, bir de o günün güncesi. Bir ye-
rinde şunlan yazmışım:
26 Kasım, Pazartesi
Ankara'nın kara mı kara bir soğuğunda, Oran
Şehri ayazından geçip Çankaya"nın duldasında-
ki Sedat Simavi Sokağı'na girdiğimde, Vüs'at
Bey'in o küçümencik yazıevi canlanıvermişti
gözümde.
"Bütün bir ömrü yaşadık duygusu"nu ve-
ren son anlatılarının toplamı Kapan'ın yaşattığı
bellek şokuna bir kez daha düşmemek için son
kez kapağını açmaya yanaşmamış, biraz önce
Oran Şehri'nde söze durduğumuz Erhan Be-
ner'in anlattığı Yalnızlar romanının öyküsüyle
Buzul Çağımn Virüsü'nün eş yanlannın neler
olabileceğini düşünmeye başlamıştım. Oysa, ak-
lımda başka sözler vardı... Kitaplannı bir bir ko-
nuşmaktansa; onun yazısının debisine, ondakı
yazma duygusunun anakarasına doğnı bir yol-
culuğa çıkmaktı düşüncem. Öyle de oldu! Ka-
panan zamanın aralığından bakıyonım onun yaz-
dıklanna şimdi. Yeni baştan okuma duygusu sa-
nyor beni. Sesi kulağımda. Gülümsemesi, ka-
pandığı yerden çıkıp hayata yazının ucuyla bak-
ması... Yazdıklanyla edebiyatımıza açtığı kapı-
mn her an yeni'anlamlı, bakılıp yorumlamaya
değer ohnası az şey değil. Ama benim için daha
da önemlisi bu geçip gidilen dünyada öyle bir ya-
zı ustasını tanımak, yazıda acının nasıl sağalabi-
leceğini öğrenmek oldu. Yazı ki, ölüme karşı ha-
yatı savunmuyor sürekli... Gidencandı, kalan ise
söz ve sesi oldu onun... Iç coğrafyamızın rengi-
ni yazıda gösterendi çünkü o.
tlhan Selçuk ve Turgut Özakmanın katıldığı panel büyük ilgi gördü. (UĞUR DEMÎR)
'Anadolu
y
yu işgalden 'Şu Çılgın
Türklefdeki özellikler kurtardı'
BAKIRKÖY 2. tCRA MÜDÜRLÜĞÜ MENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI
Esas No: 2005 2264 Tal.
Bır borçtan dolayı hacızli ve aşağıda cins, miktar ve kıymetlen yazılı mallar satışa çıkanlmışttr.
Bınncı arttırma 27.10.2005 günü saat: 13.00 ıle 13 10 saatlen arasında Genç Osman Mah. Semız Sok. No: 24
bodrum kat Güngören adresinde yapılacak ve o günü kıymetlerının % 60'ına isteklı bulunmadığı takdirde
01.11 2005 günü aynı yer ve saarte 2 arttırma yapılarak satılacağı, şu kadar ki, artırma bedelınin malın tahmın edı-
len kıymetm % 40'ını bulması ve satış ısteyenın alacağına rüçhan olan alacaklının toplamından fazla olması ve bun-
dan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflannı geçmesının şart olduğu, mahcuzun satış bedeli üzerinden %..
oranında KDV'nın alıcıya ait olacağı ve satış şartnamesının ıcra dosyasında görülebıleceği, masrafı verildıği takdir-
de şartnamenın bır örneğının ısteyene göndenleceğı. fazla bılgı almak isteyenlerm yukarıda yazılı dosya numarasıy-
la daıremıze başvurmalan ilan olunur. 30.09.2005.
Muhammen kıymeti
Lira Adedi Cinsi, mahiyeti ve nitelikleri
320 000.00 YTL 8 Shima Seıkımarka elektronik örgü ma
kınası model MFG
SES 234 FF-14 G-6426 seri no'lu
SES 234 FF-14 G-7654 sen no'lu
SES 234 FF-14 G-7659 sen no'lu
SES 124 S-12 G-1849 seri no'lu
SES 234 S-12 G-7233 seri no'lu
SES 234 S-12 G-7363 sen no'lu
SES 122 RT-12 G-2574 sen no'lu
SES 122 RT-12 G-2573 seri No'lu
20.000.00 YTL 2 Shime Seıkı SDS-1-40 ve SDS-11-428
sen no'lu desen bılgısayan.
(lc. If. K. 114 1. 114/3)
Yönetmelik Örnek No: 25 Basın: 46798
SELCEN AKSEL
Türkiye'nin en çok satan
kitaplan arasında birincı sıra-
daki yerini koruyan Kurtuluş
Savaşı'nm romam "Şu Çıl-
gm Türkler"in yazan Tur-
gut Özakman ve Gazetemiz
İmtiyaz Sahibi tlhan Selçuk,
24. TÜYAP Kitap Fuarı kap-
samında düzenlenen panelde
dinleyicilerle buluştu. Sel-
;uk, Türklerin, Anadolu'nun
şgalinden "Şu Çılgın
rürkler" kitabında
inlatılan özellikleri sa-
yesinde kurtulduğuna
ışaret etti.
"Şu Çılgın Türk-
ler" kitabının "bay-
raklaşmasının" bir
kültür hareketi olduğu-
nu kaydeden Selçuk,
"Bir durumdayız a- •
ma ne durunıda olduğumu-
zu bilnıek gerek" dedi. Kita-
bm adının bir gerçeği dile ge-
tirdiğuıi söyleyen Selçuk,
"Anadolu'ya geliyoruz ve
Osmanlı devletini kuruyo-
ruz, az buz bir devlet değil.
Celdiğimizde burada olan
Eıristiyanlarla birlikte ya-
şımayı başarıyoruz. Öyle
bir imparatorluk kuruyo-
raz ki her tür insan var ve
bunlara ilişmiyoruz. 600 > ıl-
lık imparatorluğun son dö-
nemlerindeki gibi değil,
müthiş bir örgütlenme, çıl-
gın Türklüğün bir başka
göstergesi. Sonra Osmanlı
düşkünleşiyor. Batı'daki bi-
lim devrimi, aydınlanma sü-
reciyle" diye konuştu.
Selçuk, Türklerin işgalden
kurtulmasının kitapta anlatı-
lan özelliklerin Atatürk ve
ona destek veren insanlarda
ortaya çıkmasıyla mümkün
• TÜYAP Kitap Fuarı kapsannnda
düzenlenen panele 'Şu Çılgın Türk-
ler' kitabının yazan Özakman'la bir-
likte katılan Selçuk, Türklerin işgal-
den kurtuluşunun kitapta anlatılan
özelliklerin Atatürk'te ortaya çıkma-
sıyla mümkün olduğunu belirtti.
olduğunu belirtti. Selçuk, ko-
nuşmasında şunlan kaydetti:
"Bu mücadeleyi anlatan bu
kitap aynı zamanda bir me-
saj, şiir, edebi değer, bir bi-
linç. Sevr, Avrupa'nın ese-
ri, nitekim o günlerden bu-
güne kalan birtakım şeyle-
ri de yeniden gündeme ge-
tirmeye çabşıyorlar, Bir Er-
meni soykınmı savı, Rum-
luk davası neden bu za-
manda çıktı? Anadolu üze-
rindeki bütün emellerini
AB müzakarelerine yansıt-
mak için ellerinden geleni
yaptılar. Şu anda Türki-
ye'ye baktığmız zaman
ılımlı İslam modeli uygu-
lanmaya başlandı." AB'nin
"dışa dönük yüzünün em-
peryalist" olduğunu belirten
Selçuk, buna en iyı örneğı İn-
giltere'nin Irak işgalinin
oluşturduğunu söyledi. Sel-
çuk, "AB'ye girelim ama
insan gibi girelim, ta-
rihimiz bize bu hakkı
veriyor" dedi.
Türklerin Orta As-
ya'dan Anadolu'ya gel-
dıklerinde kimseyi ken-
dilerine benzetmeye
çalışmadığını anlatan
Ozakman ise Osman-
lı'mn bugün anılan
"muhteşem hanedan-
larının", "şairleriyle, mi-
marlanyla, sanatçilarıyla"
var olduğuna dikkat çekti.
Anadolu halkının Avrupa ta-
rafından kendisine biçilen ke-
feni -giymediğini belirten
Özakman, "Aşağılık duygu-
su, son iki yüz yılda Osman-
lı İmparatorluğu'nu yöne-
tenlerin en büyük zaafı ola-
rak ortaya çıkmıştı. Ama bu
kronik bir hastalık, arada
bir nüksedivor" dedi.
İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ BAŞKANLIĞFNDAN
Dosya No: 2000 4
Davacı Müflıs Mannara Bankası AŞ Iflas ldaresi tarafından davalılar Yaşar Akar. lsmaıl Şener Kaya mirasçılan
Şerife Gülseren Kaya, Ahmet Faık Kaya. llkay Necibe Kaya, llter Faik Kaya aleyhıne açılan alacak davasının yargı-
laması sonunda mahkememızın 2000 4 esas. 2005 482 kârar sayılı 21.7.2005 tanhlı ılamı ıle taleple suıırlı olarak
davanın kabulüne, tahsılde tekerrür olmamak kaydıyla toplam 53.473.902.365.-TL'nin 30.12.1999 dava tarihinden
itıbaren 7.725 976.365.-TL esas alacak bölümüne yürütülecek yıllık % 112.5 temerrüt faizi ve faızın %5'ı oranmda
BSMV'sı ıle birlikte davalı ve diğer davah mırasçılanndan tahsili ile davacıya venlmesine, yargı giderlerının davalı-
ya yüklenmesıne dair verilen işbu hüküm özetı, adresi zabıta araştırmasına rağmen tespıt edilemeyen davalılar Yaşar
Akar, Ismail Yener Kaya mirasçılan Şerife Gülseren Kaya, Ahmet Faık Kaya. llkay Necibe Kaya, llter Faık Kaya'ya
ılanen tebliğ olunur. Basın: 46649
İLAN
ÇAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
Sayı: 2004/459
Nuray Işık tarafından Melih Işık aleyhine açılan bosanma davasının mahkememızde yapılan açık yargılaması sıra-
sında dava dılekçesi davalıya tebliğ edilememış olup ilanen tebliğıne karar venlmekle:
Bartın. Kumcaşile Kapısuyu köyü nüfusuna kayıtlı ve Gürpınar merkez Yenı Alttnteknik Sitesi B Blok. Da: 1,
Bölüm: 11 Büyükçekmece'lstanbul adresinde mukım Feyzi ve Şengül oğlu 1973 doğumlu MELİH IŞIK'm duruşma
günü olan 6 12.2005 günü saat 9'da bızzat veya vekil aracılığı ile duruşmada hazır bulunması, aksi halde yokluğun-
da karar verileceğı hususu teblıg yenne kaım olmak üzere ılan olunur. 28.9.2005 Basın: 46623
TC
KÜÇÜKÇEKMECE 3. AİLE MAHKEMESİ'NDEN
Esas No: 2004/129
SERKANT VATANPERVER'E İLANEN TEBLIGAT
Da%acı Mıhriban Vatanperver tarafından, davalı Serkant Vatanperver aleyhine açılan şiddetlı geçimsizlık nedeni
ile boşanma davasmda dava dilekçesınde özet olarak davahdan boşanmalanna karar venlmesmı ıstemıştır.
Davahnın Istanbul Caddesı. N: 21 Menekşe Florya Bakırköy Istanbul adresine çıkartılan teblıgat tannımadığın-
dan bahısle iade edılmış, kolluk kuvvetlennce yapılan araştumada da davalınm adresi tespit edilemediğinden Samı
ve Muazzez oğlu Kırklarelı. Lüleburgaz Kocasinan C 4 H 244'de nüfusa kayıtlı davalı Serkant Vatanperver'in du-
ruşma günü olan 26.12.2005 günü saat: 09.20'de mahkememız duruşuma salonunda bu davayla ilgili tüm kanıtlan
ıle bırlıkte hazır ohnası veya kendisinı bır vekil ile temsil ettırmesı. mazeretsız olarak duruşmaya katılmadığı takdiı-
de yargılamanın yokluğunda yapılarak karar venleceği ılanen tebliğ olunur. Basın: 46717
Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. Mehmet Deniz İHTlYAROĞLU
THE OBSERVER'IN İDDIASI
Nobeljürisinde
'Pamuk'kriy
• îngiltere'de yayımlanan Observer
gazetesi, Nobel Edebiyat Ödülü
jürisinin, Orhan Pamuk konusunda
bölündüğünü yazdı. The Observer,
ödülü alan ismin açıklanmasının bu
nedenle geciktiğini öne sürdü.
LONDRA (ANKA) - Nobel Edebiyat
Ödülü jürisinin, ödülün Orhan Pamuk'a
verilmesi konusunda bölündüğü, bunun
sonucunda ödül sahibüıin ilanının geciktiği
belirtildi.îngiltere'de yayımlanan The Ob-
server gazetesi, çalışmalan çok gizli bir
biçimde sürdürülen Nobel Edebiyat Ödülü
jürisinin, Pamuk konusunda bölündüğünü
yazdı. Gazete, gecikme sonucu ödülün son
10 yılda ılk defa diğer Nobel ödülleriyle
aynı haftada ilan edilmediğine dikkat çekti.
Nobel ödülleriyle belirli bir alanda hayat
boyu başannın ödüllendirildiğini, ödülün
tutannın 10 milyon Isveç Kronu (yaklaşık
1.74 milyon YTL) olduğunu kaydeden ga-
zete, edebiyat ödülünün perşembe günü
ilan edilmesinin öngörüldüğünü yazdı.
Pamuk'un edebiyattaki üstün yeteneğini
gösterdiğini belirten gazetede "Ancak ya-
zar, bu yılın daha erken bir tarihinde bir
gazeteyİe yaptığı söyleşide Türk devleti-
nin 20'nci yüzyılda Ermeniler ve Kürt-
lere karşı işlenen bir soykırımdan so-
rumlu olduğunu beyan etmesi nedeniyle
tartışmalıdır. Bu açıklamalan nedeniyle
bir dava ile karşı karşıya" denildi.
Gözlemcilere göre, AB'nin "Pamuk da-
vasını kınamadan" Türkiye ile üyelik
müzakerelerini başlatma karan nedeniyle
Nobel Edebiyat Ödülü'nü veren Isveç
Akademisi'nin bazı üyelerinin siyasi yön-
den zor durumda hissettiklerini belirten
gazete. Nordstedts Yayıncılık şirketinden
Svante VVeyler'in "Eğer gerçekten bir
Pamuk kavgası varsa, akademinin istek-
sizliğinin siyasi veya tartışmalı olma
korkusundan değil, edebiyatın siyaset
tarafından gölgelenmesi kaygısından
kaynaklamyor" sözlerine yer verdi.
The Observer, Pamuk konusundaki tar-
tışmamn Salman Rüşdü konusunda yaşa-
nanlan annnsattığını belirterek 1989 yılnı-
da Isveç Akademisi üyelerinden Kerstin
Ekman'ın diğer üyeleri Salman Rüşdü
hakkındaki fetvayı kınamaya çağırdıgını,
ancak ret yanıtı aldığuıı, bunun üzerine
Ekman ve diğer bir üye olan yazar Lars
Gyllensten'in Nobel ödülü seçim sürecin-
den istifa ettiklerini anımsattı.