14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 EKİM 2005 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER ABDÜLCANBAZ TURHAN SELÇUK ÎK5ANCADÜZIM- DEN VILA.N tiS&m, 5öM Hatay'daki Medeniyetler Buluşması'nda hükümetin ve DinayetIşleri'nin mesafeliyaklaşımı dikkatçekti AKP hoşgörüyesoğuk HATAY VALİSİ SARI: Medeniyetler çatışması en büyük tehlike ALİSOLAK ANTAKYA-Hatay Valisi Abdıd- kadirSan, "Medeniyederçaüşına- s, insanhğın geleceği ve evrensel ba- nş için. dünyamızın vaşadığı doğal afederden çok daha büyük tehlike arz etmektedir" dedı. San, "lMnci Hatay Medeıüyeder BuluşmasT kapsamında yapılan et- kinliğin sonuç değerlendirmesin- de, dini ve toplumsal meselelerde tespitlerde bulunmak, yol göster- meyi hedeflemek, dünyanın ihtiya- cı olan banş ve huzura, banş ve hu- zur kenti Antakya'dan katkıda bu- lunmayı amaçladıklarau söyledi. Vali San Dünyanın huzur ve ba- nşını tehdit eden ve bir insanlık ayı- bı sayılabilecek açlık, bulaşıcı has- talıklar, bencillik, adaletsiz, payla- şım, silahlanma ve savaşlann doğur- dugu sorunlara çare bulmak için dinlerin adalet ve erdemliliği teşvik eden öğretilerinden faydalanılma- sı gerektiğine dikkati çekti. San şöyle konuştu "Banşı sağ- lamayı amaçlayan dinler, şkklet ve terörün asla gerekçesi olamaz. Bir- likte çoktuk, çokhıkta birtik anlayı- ŞL, çaöşma ve kaosun değfl, ahenkve uyunıun göstergesi ofanahdır. İnsan- lar arasındaki fakuhklar düşmanb- ğm değil, karşnikn sevgj ve saygının aracı kabul edilmeHdir. Bugün,ki- miçevTderceönemBpotitikprobtem- lerin kaynağı olarak algüanan İs- lam, sadece bir kimhk ve kültür de- ğil, aym zamanda bir inanç ve din- dir. Dünyamızın doğal kaynaklan- nın tamamına yakınını kullanan egemengüçJer,biınu sürdürebflmek için yer yer dini ve etnik farkhhlda- n çaüşmaya döndürmekte, demok- rasi, insan haklan, banş, kardeşük, hoşgörü gibi kavramlan da içini bo- şalüp bu çaoşma kültürünün argü- manlan olarak kuUanmaktadniar. Medeniyetler çaaşmaa,insanhğm ge- leceği ve evrensel banş için, dünya- nıızın yaşadığı doğal afederden çok daha büyük tehlike arz etnıektedir. Bunun alternatifi,yalnızca medeni- yeder buluşmasıdû:'' 'DİNLER KULLANILMAMALI' ABD Wisconsin Üniversitesi Öğ- retim Üyesi Prof. Dr. Kemal Kar- pat da dınlerve medeniyetlerin, in- sana huzur, saadet ve kardeşlik ver- mesi için yaranldığını söyledi. Aynı medeniyetlerin, birçok sa- vaş ve kötülüklere sebep olduğunu belirten Karpat, bunlann sona erme- si gerektiğuü ifade etti. Dinlerin şiddeti meşrulaştırma vasıtası ol- maması gerektiğini belirten Kar- pat"Bukonferans,şiddetinkötiikul- lanıhnasına hayır haykınşmı Haçh seferlerinde olduğu gibiterörekar- şıda kuDanmıştır.Antakya medeni- yeder, dinler arşividir. 3 dinin Bder- İerinin burada toplanması ve bu et- kinlik Türkiye'nin düm m a açılma- sına vesüe olmuştur" dedi. MİYASEİLKNUR ANTAKYA-Hatay, l'inciMedeni- yetler Buhışması nedeniyle olağanüs- tü bir beş gün yaşadı. Semavi dinle- rin farldı mezheplerine mensup din ve bilim adamlan ile gazetecilerden olu- şan 750 katılımcı, buluşma nedeniy- le Hatay'da bir araya geldi. Hatay Va- liliği ve Evrensel Değerleri Koruma Demeğı'nce düzenlenen uluslarara- sı etkinlik, yerli ve yabancı medya kuruluşlan aracılığıyla tüm dünyaya duyuruldu. Ruhani liderlerin etkinlik boyunca bir arada oturması, birbirlerinin ma- betlerini zıyaret etmesi ve ayinlerine kaülması Hatay'da özlenen hoş görün- tüler oluşturdu. Ek Protokol'ü onaylamayan Avru- pa Parlamentosu'nun üyelik için "Er- meni soykınmmı tanıma" koşulu ge- tirdiği bir dönemde Türkiye, Hatay • Birinci Medeniyetler Buluşması nedeniyle semavi dinlerin farklı mezheplerine mensup din adamlan ve akademisyenlerin bir araya geldiği Hatay'da banş, hoşgörü ve dostluk mesajlan verildi. Birbirlerinin mabetlerini ziyaret eden din adamlan Hatay'daki hoşgörü ortamını dünyaya örnek gösterdiler. Ancak gerek hükümet gerekse Diyanet Işleri Başkanlığı'nın Medeniyetler Buluşması'na mesafeli yaklaşması bu önemli olaya gölge düşürdü. fotoğrannı gerektiği gibi kullanama- dı. Zira fotoğrafta ev sahibi olarak sa- dece yerel yöneticiler yer aldı. Hü- kümet üyeleri, iktidar partisinin mil- letvekilleri ve Diyanet tşleri Başkan- lığı Hatay fotoğrafinda yer almadı. HÜKÜMET MESAFELİ Başbakan RecepTayyip Erdoğan ın sadece açılış töreninde hazır bulun- ması, törenden sonra bir ilçedeki açı- lış bahanesıyle Vali Abdülkadir Sa- n'nın kendisi ve diğer konuklar onu- runa verdiği resepsiyona katılmayı- şı, AKP Hatay milletvekillerinin de sadece Başbakan'ıngeldiği açılış tö- renine katılıp bir daha ortalıkta gö- rünmeyişi Medeniyetler Buluşması öncesinde ^Hatay Vatikanlaşönlı- yor" iddialannı ortaya atan tslami kesimin söylemlerinden AKP'nin de etkilendigi izlenimini doğurdu. Medeniyetler BuJuşması için Ha- tay'a gelen ruhani liderler üç gün bo- yunca etkinlikleri ızledi, kutsal ve ta- Hatay Valisi Abdülkadir San (sağda) ve Belediye Başkanı Mehmet Yeloğlu (solda), Medeniyetler Buluşma- sı'na katlan Türk Musevi Cemaati Haham Başı Izak Haleva'yı kucaklayarak uğurladı. (ortada) (Fotoğraf: AA) rihi mekânlan ziyaret ettiler. Buna karşılık ev sahibi konumundaki Di- yanet Işleri Başkanı Ali Bardakoğlu. oturum başkanı olduğu birinci gün- kü sempozyuma katıldıktan sonra Ankara'ya döndü. BARDAKOĞLU KATILMADI Birinci gün öğleden sonra Istanbul Rum Ortodoks Patriği Bartholome- osl, Türkiye Ermenileri Patriği Mes- robll, Türkiye Musevileri Hahamba- şı kak Haleva, Türkiye Süryani Or- todoks Patrik Vekili Metropolit Mor Filüksinos YusufÇetin, Türkiye Sür- yani Katolik Patrik Vekiu Korepisko- pos Yusuf Sağ, Vatikan'daki Papalı- ğı temsilen gelen ruhani liderler Ha- tay'daki mabetleri ziyaret ettiler. Ziyarete Habib-i Neccar Ca- mii'nden başlandı. Ruhani liderler Habib-i Neccar Camii'ne geldiğinde gözler Diyanet tşleri Baş- kanı Ali Bardakoğlu'nu ara- dı. Ev sahibi olarak Habıb- i Neccar Camii'ne gelme- yen Bardakoğlu, St. Pierre Kilisesi, Havra, Katolik, Ortodoks ve Protestan ki- liselerini ziyarete de karıl- madı. Türkiye'deki tek Er- meni köyü olan Samandağ ilçesine bağlı Vakıflı Kili- sesi'nde düzenlenen ayini Ermeni Patriği Mesrob n, Ortodoks Kilisesi'ndeki ayini ise Rum Ortdoks Pat- riği Bartholomeos I yönet- ti. Vatikan temsilcileri ise dün Katolik Kilisesi'nde bir ayin düzenledı. Bu arada Ermeni köyü Vakıflı'da 1920'lerde ya- pılan tarihi bina, tl Özel Idare, Samandağ Kayma- kamlığı ve Köy Muhtarlı- ğı'nın işbirliği ile restore edilerek 2'nci ValafPansi- yonu olarak hizmete açıl- dı. Köyü ziyarete gelen konuklan ağırlamak ama- cıyla restore edilen Vakıf Pansiyonu'nun açılışına Hatay Valisi Abdülkadir San, CHP Hatay Milletve- kili Fuat Çay, Ermeni Pat- riği Mesrob II ve Türkiye Musevileri Hahambaşı tzak Haleva da katıldı. Medeniyetler buluştu Aleviler izledi B ütünü ele alındığmda olduk- ça başanlı olan Medeniyetler Buluşması etkinliği amacına ulaştı. Ilki olması ve Hatay Valiliği ile yerel birimlerin oluşturduğu Ev- rensel Değerleri Koruma Derne- ği'nce sınırlı bir bütçe ile yapılması nedeniyle katıhmcılar organizasyon- daki eksiklik ve aksaklıklan önem- semedi. Amaç Hatay'ın tanıtımmı en iyi şekilde yapmaktı. Hatay'm ta- rihi, çok kimlikli ve çok inançlı ya- pısı, zengin mutfağı ve halkının ko- nukseverliği alt ve üst yapı yetersiz- liğine karşın başanlı bir şekilde dün- yaya tanıtıldı. Hatay'm en önemli renkJerinden Nusayrilik olarak bilinen Arap Ale- viliğinin, Medeniyetler Buluşma- sı'nda temsil edilmeyişi en büyük eksiklikti. Her ne kadar organizasyon ko- mitesinde bir Nusayri üyenin bulun- duğu belirtilse de sempozyumlar- EVDEKİ HESAP ÇARŞIYA UYMADI, BÜTÇE AŞILDI Medeniyetler Buluşması için Başbakanlık Tanıtma Fonu'ndan 280 bin YTL. kaynak aynlmıştı. Bunun dışında valilik büyük holdinglerden biri ile sponsorluk anlaşması imzalamıştı. Ancak etkinliğin başlamasmdan bir gün önce bu holding sponsorluk sözleşmesini tek taraflı feshetti. Yurtiçinden ve dışından toplam 750 konuğun ağırlandığı Medeniyetler Buluşması için Tanırım Fonu'ndan gönderilen 280 bin YTL. yetmedi. Dünyanın birçok ülkesinden, Istanbul ve Ankara'dan gelen konuklann uçak bileti, Adana Havalimanı'ndan transferi, konaklama ve yemek bedelleri, toplantı için hazırlanan tanıtım dosyalan ve CD'leri ile Hatay'm tarihi ve turistik yerlerine düzenlenen gezilerin giderleri 650 bin YTL'yi aşrı. Hatay Valisi Tanıtım Fonu'ndan ek bütçe verilmesi için Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a ricada bulundu. da "NusajTüiği'' konu alan bir teb- liğ sunubnaması ve Nusayrilik ko- nusunda çalışma yapmış bilim adamlanrun konuşmacı olarak çağ- nlmayışı Nusayrilerin kınlmasına neden oldu. Sadece çarşamba günkü oturum- da kendisini "Nusayri" olarak tanı- tan, ancak Nusayriler tarafından "Şi- Ueşmelde" suçlanan Ehlibeyt Vak- fi'nın Hatay Şube Başkanı AH Yar- h'nın oturum başkanmdan söz iste- mesi ve Samandağ'da Nusayrilerin kutsal mekânlanndan "Hıdır Tür- besi''nin ziyaret edilmesi üzerine ko- nu gündeme geldi. Aynca Aleviler adına davet edilen tek örgüt Ehlibeyt Vakfi'ydı. Baş- kanı önce RP'den sonra da AKP"den milletvekili adayı olan Fermani Al- tun'un Ehlibeyt Vakfı'nın davet edil- mesi eleştiri konusu oldu. Nusayrilerin sitemleri hatırlatıl- dığında organizasyon komitesinde Nusayrilerin de temsil edildiğini be- lirten Hatay Valisi Abdülkadir Sa- n, sempozyumda Nusayriliğin ko- nu edilmemesini "Biz mezhepler toplanüsı yapmıyonız. Bu, medeni- yefler buluşmasıdu-" diyerek prog- ramın doğru tespit edildiğini savu- nuyor. Ancak diğer dinlerin farklı mezhep ve inançlan sempozyumda hem temsil edildi hem de konu edil- di. Anlaşılan Diyanet Işleri Başkan- hğı'nm geleneksel "Biz Aleviliğide temsil edryoruz" yaklaşunı sempoz- yumda da örnek alınmış. GEÇMJŞTEN GELECEĞE ORHANERtNÇ Paranoya Yaygmlaşıyor Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki üyelik müzakerelerinin varacağı noktayı geçmişi de anımsatarak dile getirenlere "paranoyak" tanısı koyanlar vardı ya Son yazıp söylediklerine bakınca onların bir bölümünün de eleştirdikleri gruba yaklaşmakta olduklan görülüyor. Bir de 25'lerin büyük bölümünün, Başbakan Erdoğan ile kimi işadamlarımızı yüceltirken, yurttaşlanmızı aşağılama yanşına girmiş olduklannın ayırdına varsalar, Türkiye daha güçlü bir konuma gelecek. Avrupa Birliği daimi temsilcileri, Avusturya'nın "imtiyazlı ortaklıK" direnişini kıramadılar. Aslına bakarsanız kırmak isteyip istemedikleri de kuşkulu. Anlaşmazlık konusu gerçekte bir zamanlama farklılığından kaynaklanıyor. Bir grup, "imtiyazlı ortaklık" statüsünü Müzakere Çerçeve Belgesi'ne ekleyelim diyor, öteki grup ise "ucu açık müzakere" kavramı zaten bu statüyü de içeriyor. Belgeye yazıp da karnımızdakini şimdilik dışanya vurmayalım diye direniyor. Bugün Ekim'in ilk günü. şunun şurasında müzakerelerin başlaması için verilen tarihe iki gün kaldı. Daha müzakerenin hangi koşullarda gerçekleşeceğine ilişkin AB görüşü resmen ortada yok. Yok ama, Avusturya'nın isteği dışındaki görüş birliği sağlanmış böJümler üç aşağı beş yukan biliniyor. AB'nin gönülsüzlüğünü ve ipe un sermesini eleştirmek mümkün. Onlar da bize uyup yumurta kapıya gelinceye kadar beklemeyi yeğliyorlar. Peki bizimkiler için ne denilmeli? Başmüzakerecimiz aylar önce belirlendi. Ama müzakere ekibi oluşturulmadı. Eksiğimiz yalnız bununla sınırlı olsa neyse. AB Genel Sekreteri Büyükelçi Murat Sungar'ın istifasıyla boşalan koltuk hâlâ daha yenı sahibini bekliyor. Belirsizlik bununla kalmıyor. Dışişleri Bakanı Gül, müzakerelerin başlaması konusunda ciddi problemlerle karşı karşıya olunduğunu açıklıyor. Başbakan Erdoğan ise Türkrye'nin durumunu değil AB'yi değerlendiriyor: "Ben çok ciddi problemlerinin olduğunu sanmıyorum." Bu nedenle Başbakan'ın Türkiye'nin durumunu nasıl değerlendirdiğini öğrenemiyoruz. • • • Oysa vaziyet hiç de iç açıcı değil. Avrupa Parlamentosu'nun 2004 yıiında reddettiği "Ermeni soykınmmı tanıma" koşulu, bu kez dayatılan bir önkoşula dönüştürülüyor. Bizimkiler vurdumduymaz bir yaMasımda. Dedikleri de şu: "Avrupa Parlamentosu 'nun kararlan tavsiye niteliğindedir. Bağlayıcı değildir." Tabii tavsiyeleri ciddiye almamak bize özgü bir alışkanlık. Ama Avrupalı bize benzemiyor. Benzemediğinin kanıtı da ortada. önce üyelik müzakerelerinin başlamasını isteyen AP kararı karşısında bizimkilerin sevincini, ardından da müiakeretere başlama tarihini açıklayan belgede AP kararının koşullanna atıfta bulunulmuş olduğunu anımsayalım yeter de artar bile. Ankara Büromuzun hazıriadığı ve "Lozan'ı delme girişimi" başlığı ile verilen haberde, müzakere çerçeve belgesinin sekiz maddesi alt alta sıralanmış. "Kırmızı çizgiler" olarak nitelendirdiği sekiz konuda istenilen ödünlerle karşı karşıya bırakılıyor Türkiye. "Bundan önce de kırmızı çizgilerimiz vardı ama, aşılmasına ses çıkanlmadı" derseniz haklısınız. Ama bu seferkiler doğrudan Türkiye'nin geteceğine yönelik. Bu nedenle de ciddiye almak durumundayız. oerinc@cumhuriyet.com.tr. TıtrizmeiBanmer'denyenişirket Hedef, 'beş yıldızh beldeler' ÖZCANYAŞAR Avrupa Türkiye Turizm Iş Konseyi Başkanı Hü- seyin Baraner. turizmdeki 27 yıllık yöneticilik döneminden sonra kurduğu "TravelNetwork''ad- lı şirketiyle yeni projelere hazırlanıyor. Projele- ri arasında "Türkiye'nin hiç turist ahnnadığı ül- kelere yönehnek" ve "5 yıkfazhoteOer gibi,turis- tik yörelerde 5 yıkfazh bekkler ohışturmak" bu- lunuyor. Merkezi Brüksel'de bulunacak şirketiyle ilgili bilgi veren Baraner, şirketin kunıluş amacuun, gelişmekte olan Türk turizminin önünü ve uf- kunu daha da açabilecek yeni projeleri gerçek- leştirmek olduğunu söyledi. Türkiye'nin, turizm potansiyeli bakımından dünyanın sayılı ülkele- rinden biri olduğuna dikkat çeken Baraner, son yülardaki gayretlere rağmen Türk turizminin halen arzu edilen yer- de olmadığını vurguladı. Hüse- yin Baraner, yeni kurduğu "Tra- vel Nerwork" adlı şirketin ilgi alanına giren konular hakkında da şu bilgileri verdi: • "TourEspi" adı altında Av- rupa'dan Türkiye'ye satış yapan 45 bin seyahat acentesüıda ça- hşan 120 bin satış elemanını bir kulübe dahil etmek. • Kulüp, otel, seyahat acentelerindeki satış elemanı ve tur operatörleriyle uçak şirketleri arasındaki günlük satış akışına vereceği des- tekle Türkiye'ye olan sarışlan arttırmaya yar- dımcı olmak. • Tur operatörlerinin kataloglannda bulunma- yan ürünleri bu kanal üzerinden ilk kez satış noktalanna ulaştırmak. • Avrupa ülkelerine seferler düzenleyen Türk uçak şirketlerine hukuki danışmanlık vermek. • Türkiye'ye olanuçuşlann aksamaması için Avrupa'daki kuruluşlarla temas sağlamak. • Türkiye'ye hiç turist gelmeyen ülkelerde tanıtım faaliyetlerinde bulunmak. "Travel Netvork" adlı şirket, tt pa2aıiama", "markalaşma", "PR" ve "yaünm ortakhğt9 gibi konularda faaliyet verecek. HüseyinBaraner.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle