22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 1 EKİM 2005 CUMARTESİ HABERLER DIEVYADABUGUN ALt SİRMEN Bu Kadar da Aptal Olmayalım Lütfen! Tarihi "3 Ekim"e şunun şurasında 48 saatten az kaldı. Kıyamet kopuyor... Etraf tozduman... 48 saatten az kala müzakere çerçeve belgesi hâlâ taslak halinde, içeriği belli değil. Kendi açıklamalanna bakılırsa, Dışişleri Baka- nı Abdullah Gül'ün Lüksemburg'a gidip gitme- yeceği dahi kesin değil... Bir yandan Kıbrıs Rum yönetimi, bir yandan Avusturya yeni yeni unsuriar eklemeye çalışıyor- lar, müzakere çerçeve belgesine... Avrupa Partamentosu, "Ermeni soykınmı"n\n tanınmasını istiyor. Kamuoyu, bu tabiri amiyanesiyle "çingene pazariığı" karşısında, şaşkın, öfkeli, nefesini tut- muş bekliyor. Avsalak takımından kimi yazarlar, kamuoyu- nun tavrı karşısında, durumu kurtarmak için, AB'ye yönelik, kıymeti harbiyesi olmayan, teh- ditler savuruyorlar. "Tadında bırakın", "AKP sa- bır taşı değil, sonra neler olur haa!" kabilinden yazıların ne denli etkili olabileceğini takdirlerinize bırakıyorum. Aslında, Türkiye'den yükselen seslerin Avru- pa'dan çok, Türk kamuoyunu yatıştırmaya, uyutmaya yönelik olduğunu görmek gerek. ••• Bir noktanın altını çizelim. Uluslararası müza- kerelerin, alışkın olmayanlan şaşırtan, "çingene pazariığı" gibi görünen yanı hep olmuştur. Üstelik taraflardan biri her türlü baskıya açık, her türlü ödüne hazır bir görüntü sunuyorsa, karşı tarafın en son anda yeni koşullan sokuş- turmaya çalışmasına şaşmamak gerek. 17 Âralık Brüksel zirvesinde de öyle olmamış, son anda vaatlerle, resmi sözlerle bağdaşma- yan koşullar metne sokuşturulmamış mıydı? Ankara, tam o noktada kararlılık göstereme- miş, bunları kabul etmiş, hatta 17 Aralık'ı bir za- fer olarak sunmuş, şenliklerle kutlamamış mıy- dı? Bugünkü taleplerin o günkü tutumla hiç ilişkisi olmadığını sanacak kadar saf olmayalım lütfen! Şimdi olayın özüne bakalım. Türkiye'nin mü- zakere çerçeve belgesinde kabul etmeyeceğini açıkladığı üç husus var. Bunlara, gülünç olmamak için "kırmızı çizgi" adını vermeyelim. Çünkü kırmızı çizgi deyimi AKP iktidarından bu yana artık gerçekten gü- lünç bir anlam taşımaya başladı ve "ben bunlan kabul etmek istemem, ama bunlan çiğnersen de ses çıkaramayacağım" demek oldu artık. Türkiye'nin müzakere çerçeve belgesinde yer almasını kabul edemeyeceği hususlar, "imtiyazlı ortaklık", "Kıbrıs'ta çözüm olmadan, Türkiye'nin Rum yönetimini tanıması" ve "Ankara'nın Er- meni soykmmını tanıması"dır. • • • Ermeni soykınmı sorunu, kararian istişari nite- likte olan, ama yine de bir ağıriık taşıyan AP'nin talebidir ve çerçeve belgesinde yer alması zaten beklenmemektedir. Ancak AP karan, AB'nin bu konudaki niyetle- rini yansıtmaktadır yine de ve ilerki aşamalarda konu, tekrar tekrar Ankara'nın önüne konacaktır. Kıbns Rum yönetiminin tanınması konusunda ise, Türkiye daha Gümrük Birliği için, Kıbrıs'ın AB üyeliğini kabul ederken, zımni bir rıza gös- termiştir ve er veya geç bu konu yine gündeme gelecektir. İmtiyazlı ortaklığa gelince: 17 Aralık 2004 belgesinin 26. maddesi, önce amacın tam üyelik olduğunu belirttikten sonra, müzakerelerin ucunun açık olacağını ak kâğıt üzerine siyah mürekkeple kayıt düşerek, kalıcı derogasyonlardan söz ederek adını açıkça bil- dirmese bile, imtiyazlı ortaklığa benzer bir duru- mu, hatta daha beterini öngörmektedir. Yanılgıya düşmeyelim. İmtiyazlı ortaklık öneri- si, 17 Aralık 2004 belgesinin 26. maddesinde öngörülen duruma göre, daha hafif (çünkü birin- cisi, görüşmelerin kesin bir sonuçsuzluğunu da içermektedir) ve de daha açık sözlü bir tavırdır. Aslında, 3 Ekim'in gelişi 17 Aralık'tan belliydi. Ucu açık görüşmeleri kabul eden AKP'nin is- tediği, yapılmaya niyetlenilenin yapılması, ama bu yapılırken, fiilin açıkça nitelendirilmemesidir. Gerçeği açıkça görelim, oynanan oyuna dü- şecek kadar aptaJ olmayalım lütfen! asirmen@cumhuriyet.com.tr Yıhnaz Çdik tutuklandı • tstanbul Haber Senisi - Şeriatçı terör örgütü Hizb-ut Tahrir'in sözde Istanbul temsilcisi olduğu ileri sürülen ve Fatih Camii'ndeki hilafet gösterisine katılan Yılmaz Çelik tutuklandı. Adana'da yakalandıktan sonra Istanbul'a getirilen Çelik, Beşiktaş'taki Istanbul Adliyesi'ne sevk edildi. Adliye girişinde hilafet yanlısı sloganlar atan Çelik, çıkanldığı Nöbetçi 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nce "anayasal düzeni değiştirmek için faaliyette bulunmak" suçundan tutuklandı. Çelik'in ifadesinde Hizb-ut Tahrir'in Türkiye temsilcisi olduğunu kabul ettiği öğrenildi. İşkence iddiaları azaltf • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Emniyet Genel Müdürlüğû Sözcüsü, Güvenlik Daire Başkanı Ismail Çalışkan, Türk emniyet teşkilatının, AB sürecinde üzerine düşen görevi layüayla yapmaya çahştığını, işkence ve kötü muamele iddialannın azaldığını söyledi. Sözcü Çalışkan, düzenlediği haftalık basını bilgilendirme toplannsında, "Pek çok uygulamada AB standartlanndan daha iyi duruma gelindi" dedi. Khol Türkiye'ye geliyor • VİYANA (AA) - Avusturya Meclis Başkanı Andreas Khol'ün 3-5 Ekim günlerinde Türkiye'ye resmi ziyarette bulunacağı bildirildi. Khol'ün Ankara'da TBMM Başkanı Bülent Annç'ın yanı sıra Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Dışişlen Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül ve TBMM Dış îlişkiler Komisyonu Başkanı Mehmet Dülger ile birer görüşme yapmasının planlandığı belirtildi. 4. yasama yılının açış konuşmasını yapacak olan Sezer'in AB'ye mesajlar vermesi bekleniyor Meclis silahsızaçılıyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM 4. yasama yılına bugün baş- lıyor. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in açış konuşmasında AB ile ilişkiler konusunda önemli mesajlar vermesi bekleniyor. TBMM günde- minde, vetolu yasalarla sosyal gü- venlik başta olmak üzere bir dizi önemli yasal düzenleme bulunuyor. TBMM Başkanı Bülent Armç, açılış- tan önce "silahsız yaşam" çağnsın- da bulunurken TBMM "Mflletvekfl- leri Mecfis'e silahsız geüyor" yazılı afişlerle donatıldı. TBMM yeni yasama yılına bugün öğleden sonra Cumhurbaşkanı Se- zer'in açış konuşması ile başlayacak. Sezer'in anayasa değişikliğinden • TBMM Başkanı Bülent Annç, açılıştan önce "silahsız yaşam" çağnsında bulunurken TBMM kulisleri ve koridorlan da "Silahsız yaşam/Milletvekilleri Meclis'e silahsız geliyor" afişleriyle donatıldı. AB'ye dek çeşitli konularda mesajlar vermesi bekleniyor. TBMM Başkanı Bülent Annç, akşam da açılış nede- niyle bir resepsiyon verecek. Yeni ya- sama yılının açılışının ardından AKP milletvekilleri Kızılcahamam'da kam- pa girecek. 4 Ekim Salı gününden iti- baren çalışmalanna başlayacak olan Meclis'te, öncelikle vetolu yasalar ile Plan ve Bütçe Komisyonu'nda tümü üzerinde görüşmeler tamamlanarak maddelerine geçilen Sosyal Sigorta- lar ve Genel Sağlık Sigortası Kanu- nu Tasansı'mn ele almması bekleni- yor.TBMM yeni yasama yılına hazır- lanırken ısı merkezi yenilendi, kam- pus içindeki yollar onanldı, miiletve- kili odalanndaki halılar sökülerek ye- rine parke yapıldı. Bazı milletvekil- lerinin silah bırakma karannın ardın- dan, TBMM Başkanı Annç da aynı yönde bir çağn yaph. TBMM kulis- leri ve koridorlan da "Silahsız ya- şam/MilletvekilJeri Meclis'e silahsız geüyor" pankartlan ile donatıldı. îktidar partisi AKP, 4. yasama yı- lında TBMM'deki rahatlığını yitirdi. AKP anayasayı tek başma referan- dum olasılığını öteleyerek değiştirme olanağını kaybederken TBMM'de gru- bu bulunan muhalefet partisinin de artması bekleniyor. ANAVATAN'uı 20 milletv ekiline ulaşarak grup oluş- tunnası durumunda, ihtisas komis- yonlanndaki sandalye dağılımı da de- ğişecek. Yeni yasama yıhnda TBMM'yi yoğun bir gündem bekli- yor. Genel kurul gündeminde 97 ta- san, 42 öneri, 242 araştırma önerge- si bulunuyor. Aynca, 1237 yazılı ve 394 sözlü soru önergesi Başbakan ve bakanlar tarafından yanıtlanmayı bek- liyor. ihtisas komisyonlannın günde- minde, 108 yasa tasansı görüşülme- yi bekliyor. TBMM gündeminde, Se- zer'in geri gönderdiği 14 yasa da ye- niden görüşülmeyi bekliyor. Gensonı mesaisi CHP, TÜPRAŞ, Kuşadası Lima- nı ve Galataport ihaleleriyle ilgili hükümet hakkındaki gensonı öner- gesini salı günü TBMM Başkanlı- ğı'na vermeye hazırlanıyor. CHP önergesinde Kuşadası Limanı ve Ga- lataport ihalesiyle ilgili başta Baş- bakan Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere ÖYK üyesi 4 bakana görevi kö- tüye kullanma ve ihaleye fesat ka- nştırma suçlamasma yer verecek. YÖNETİMDE YER ALACAKLAR Sosyalgüvenlik özeleemanet • IMF güdümünde hazırlanan taslağa göre, kurumun yönetiminde işveren ve kendi nam ve hesabına çahşanlardan da birer temsilci bulundurulacak. Kurum oluşturulurken sosyal güvenlik kuruluşlarının tüm üst yönetimi görevden alınacak, yerine yapılan atamalarda ise Cumhurbaşkanı by-pass edilecek. MURATKIŞLALI ANKARA-Çahşmave Sosyal Güvenlik Bakan- lığı tarafından IMF gü- dümünde hazırlanan "Sos- yal Güvenlik Kurunıu Ka- nunu Tasansı TaslağTna göre, SSK, Emekli San- dığı ve Bağ-Kur kaldın- larak oluşturulacak Sos- yal Güvenlik Kuru- mu'nun yönetiminde, özel sektöre de yer verilecek. Taslağa göre, Sosyal Güvenlik Kurumu'nu yö- netecek olan yönetim ku- rulu, taslakta yer alan esaslara göre kurumun genel kurulunca belirle- necek. Buna göre, kuru- mun genel kurulunda "en fazla üveye sahip ilk üç iş- veren sendikası konfede- rasyonlannca üye sayüa- nna orantıh olarak betir- lenen 9 temsüci" ile "en fazla üyeye sahip ilk üç kendi nam ve hesabına çahşanlann kanunla ku- rulu meslek kuruluşun- ca üye sayüanna orannh olarak betirlenen 9 tem- sflci" de yer alacak. Sosyal Güvenlik Kuru- mu'nun 11 kişilik yöne- tim kurulunda da bu ke- simleri temsilen birer üye seçilecek. Yönetim kuru- lunda bu üyelerin yanı sı- ra kurum başkanı, Çalış- ma ve Sosyal Güvenlik, Maliye, Sağlık Bakanlığı ve Devlet Planlama Teş- kilan ve Hazine Müsteşar- lığı'nı temsilen ilgili ba- kan tarafından atanacak birer temsilci ile işçileri, kamu görevlilerini ve ku- rumdan gelir veya aylık alanlan temsilen genel kurul tarafından seçile- cek birer üye de buluna- cak.Taslağın yasalaşma- sıyla Sosyal Güvenlik Ku- rumu'nun çatısı altında birer genel müdürlük ola- rak toplanacak SSK, Emekli Sandığı ve Bağ- Kur'un üst yönetiminde görev yapan personel "Bakanhk Müşaviri" ola- rak kızağa çekıliyor.Tas- lağm Geçici 4. Madde- sinde "Devredüen kunnn- lardayönetim kunıhı üye- si, kurum başkaıu, yar- dunosL,gend müdür yar- dnnası,dairebaşkanı,ku- rul başkanı ve 1. hukuk müşavbi, bölge müdürü, fl müdürü,sigorta müdü- rü, sağhkişleri il müdürü kadrosunda görev yapan personel kadro şartıaran- maksızınbakanhkmüşa- \iri olarakatanmışsayıhr- lar" hükmü yer aldı. Hükümet bu yönetici- lerin tamamını yeniden belirleyecek ve bu ata- malan yine taslağın 22. Maddesi'ndeki "Genel müdürler, genel müdür yardımcıları, başkana bağh daire ve kurul baş- kanlan ile 1. hukuk mü- şaviri, başkanın teklifi üzerine bakan tarafın- dan atanır" hükmüyle Cumhurbaşkam'nı by- pass ederek yapacak. Yine taslağın geçici 4. maddesinde de "Bunla- ruı dışmdaki şahsa bağh kadrolarda buhınanlarile bu kanunla kadro ve gö- rev unvanlan kaldınlan ya da değişenlerin görev- leri bu kanunun yayımı tarihinde sona erer" hük- mü yer aldı. <£- Törene motosiUetlegeldi Kırşehi man kan beldesindeki Kalehöyük kazı alanının yakınında yapünlan Japon Ânadolu Arkeoloji Enstitüsü Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Japon Prensi Mi- kasa tarafindan törenle açıldı. Başbakan Er- doğan heUkopterle indigi beldenin ilköğretim okulundan enstitünün açılış töreninin yapüa- cağı alana kadar "Hazey Türk" adı verilen bir aracı kullana- rak geldi. Japon Prensi Mikasa, enstitünün, u Türk-Japon dostluğunu daha da pekiştirece- ğuii" söyledi 280 metre çapında, 16 metre yük- sekliğinde tipik bir Anadolu hövliğü olan Ka- man-Kalehöyük kazılan Kültür ve Turiznı Ba- kanlığı izniyle,Japorrva Ortadoğu Kültür Mer- kezi tarafindan yürütülüyor. (Fotoğraf: AA) Erdoğan'dan Baykal ve özelleştirme karşıtlanna tepki 6 Yaptddarmıız kıskatıılıyor 9 SEYFETTtV METE ÇORUM - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ana muhalefet partisi CHP'nin özelleştirme uygulamalanna yönelik eleşti- rilerine CHP Genel Başkanı DenizBaykalı suçlayarak yanıt verdi. Erdoğan, "Biz kapah kapılar arkasında iş bi- tirmiyoruz, bu sizin mesleğuıiz" dedi. Çorum'da 19 ayn açılış töre- nine katılan Erdoğan. kente do- ğalgaz gelmesi dolayısıyla Hür- riyet Meydanı'nda düzenlenen törende de yurttaşlara seslendi. Kendi iktidarlan döneminde bir tek bankanın batmadığını savu- nan Erdoğan, CHP Genel Baş- kam Baykal'm özelleştirme uy- gulamalanna yönelik eleştiri- lerine ise suçlayarak yanıt ver- di. Erdoğan, "Muhalefet parti- sinin lideri çıkmış konuşuyor. Söjiüyorum bak, bu işleri biİmi- Başbakan Erdoğan, CHP lideri Baykal'ı suçlayarak "Kapah kapılar ardında iş bitirmek sizin mesleğiniz" dedi. yorsun. Boşuna uğraşma. Bu işin piyasası var. Pryasas befll Biz ka- pah kapılararkasındaiş bitinni- yoruz, bu sizin mesleğiniz. Tüm medyanın karşısında, sizler ek- ran başında millet idryorbu özei- leştirmeleri. Nasü oluyor da sı- kılmadan, utanmadan kalkıp diyorsunuz şöyle oldu, böyle ol- du, peşkeş çekfldi Samimi değil- ler. Ülkenin a>ağa kalkmasını istemiyorlar" dedi.Erdoğan, özelleştirme uygulamalanna karşı çıkanlann, "süreci laskan- ____^ dığınT ileri sürdü. Umman ve BAE'yi kapsayan seyahatten geldiğini anımsatan Başbakan Erdoğan bu- güne kadar o bölgele- rin ihmal edildiğini belirterek şöyle devam etti. "Dünya buralara akrvor. bizden ldmse gitmemiş. thracat yap- makistiyorsan dotaşacaksm, ak- si takdirde satamazsm. Aksi tak- dirde bu güzel açıhşı yaptığunız gibi hüzünlü bir şekilde yann da kapanışuu yapanz." PERİNÇEK: ABDyeni çorap örüyor tstanbul Haber Servisi - Işçi Partisi Genel Baş- kanı Doğu Perinçek, Av- rupa Birliği'nin (AB), Türkiye'nin tam üyeliği için öne sürdügü şartlann gerçekte ABD güdümlü olduğunu vurgulayarak "ABDTemsacflerMecB- si Uluslararası îlişkiler Komitesi, 15 Eylül'de al- dıgı kararda, Türki>"e'nin AB üyetigi için, sözde Er- meni soylanmını kabul etmesmi şart koşmuş, Av- rupa Parlamentosu'nun diğer tüm şartiaruu ka- bul etmesi için de Türld- ye'nüı zorlanmasını iste- mişti" dedi. Partisinin Istanbul II Merkezi'nde düzenledi- ği basın toplantısında, ABD Temsilciler Mecli- si Uluslararası Îlişkiler Komitesi'nce alınan ka- rarlan açıklayan Perinçek, bu karann Türk ulusundan gizlendiğini, karar met- ninin, Türk Dışişlen Ba- kanlığı internet sitesinde bile bulunmadığını ifade etti."3 Ekim sürecinde ABD, Türkrye'nmbaşma yeni bir çorapörüyor" di- yen Perinçek, Avrupacı gözüken, ama gerçekte Amerikancı olan egemen güçlerin ve basımn, artık AB'nin dayattığı koşul- lan gizlemekten vazgeç- tiklerine dıkkat çekti. Pe- rinçek, şöyle devam etti: "AB'nin şarfJannın ar- kasında ABD'nin bulun- duğunu kamuoyundan sakfa>oıiar. Çünkü AB sü- red kesintiye uğradığı ko- şularda,TürkiyeABD'nn Büyük Ortadoğu Projesi içindegörevlendBİhııekis- teniyor. Zatenherkesn bü- diği gibL uJkemizi AB ka- pısına bağlatan da ABD. AB macerasnun seçeneği, ABDpiyonhığudeği. Tür- kiye için tek çözüm, miDi devktimizi yeniden yapı- landırmak ve Kemalist dpvrhni tamamlamaktır.'" IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr Komet, sürprizlerle dolu bir in- san. Bir anda karşınıza çıkabilir ve sizi şaşırtabilir. Son sergisine şöyle bir isim koymuş: "Gizli resimler 'ŞEY'/er ve allak bullak durumlaha İlgili bir sergi.." Dirimart Sanat Ga- lerisi'nde 22 Eylül-15 Ekim 2005 tarihleri arasında açık kalacak ser- giyi, acaba Komet bu kez ne de- mek istiyor diyerek dolaştım. Tablolann önünde durup düşün- meye başladım. Yere diz çökmüş bir adam, arkasında belli belirsiz bir merdiven görünüyor. Adam diye baktığım görüntünün tam anlamry- la bir insan olmadığını fark ettim. Belki de hayvan insan karışımı bir yaratık. Duvarda kahverengi yap- rak benzeri bir şey asılı. Diz çöken yaratık ona dönmüş yüzünü. Tabloları keşfetmeyi sürdürüyo- rum. Bir adam eteklikle oturmuş, bir eli çenesinde. Arkasında kür- küyle oturan ancak bacakları ol- mayan bir kadın duruyor. Bakıyor- lar ve düşünüyorlar. Renkler, bu- Komet'in Sergisi... Kitaplar... ğulu yüzler, insanı düşünmeye sevk ediyor. • * • Yıllardır Paris'te yaşayan ressam Komet'in bir ayağı da fstanbul'da. Istanbul'da atölyesi bulunuyor. Ne- den yapmıştı bu "ŞEV'leri. Eleştir- men Necmi Zeka bu tablolan şöy- le yorumluyor: "Komet'in yeni ya- pıtlarında göze çarpan ilk özellik, mekânsallık anlayışının önceki işle- rine oranla daha da özgürleştiril- mesi. Sahne oluşturma (sahne üs- tüne ve dışına koyma) konusunda özgün bir usta olarak tanınan Ko- met, yeni çalışmalarında mekânı, her türiü dışsal ya da verili belihe- nimden, gönderme mantığından büyük ölçüde anndınyor. Dörtgen resim alanını ve ona tekabül eden bakış geometrisini -alışılmadık dü- şeyler ve yataylaha- açıkça sorgu- lamaya başlıyor." Necmi Zeka, tabloları yorumladık- tan sonra Komet'in son sergisinde geldiği noktayı şöyle yorumluyor: "Komet, sorma/sorgulamadaki haz- zı büyük bir keyif ve giderek artan bir olgunlukla yaşıyor." Serginin açı- lışında konuştuğumuz Komet, her zamanki yeni keşifler peşinde koşan Komet'ti. Soruyor, sorguluyordu. Buna da o yakışıyordu. • • • Bir kitap okuru olarak benim ilgi alanım özellikle son dönemde yakın tarih. Bu konuda yeni çıkan kitapla- nn peşine düşüyorum. Anılar bu ko- nuda asıl ilgi alanımı oluşturuyor. Seyfi Ongider'in hazırladığı "Son Klasik Darbe" (12 Eylül Söy- leşileri) başlıklı kitap, Aykın Güncel Yayınları'ndan çıktı. Askeri darbe- nin 25. yıhnda Ertuğrul Kürkçü, Nuray Mert, Ömer Madra, Necmi Demir, Pınar Selek, Metin Çulha- oğlu, Mahir Sayın, Yılmaz Ensa- roğlu, Ömer Ağın, Tevfik Çavdar, Mihri Belli ve Melek Göregenli gibi muhalif tavırlarıyla tanınan isimlerle yapılmış söyleşiler, bu darbeyi tahlil etmek ve anlamak is- teyenlere önemli ipuçlan veriyor. Agop Arslanyan Tokat'lı. 1934 doğumlu. Ailenin geçim kaynağı değirmen kapanınca ortaokulu okuyamaz. 1946 yıhnda belki de orada okula gidebilirim diyerek To- kat'tan Istanbul'a amcasının yanına göç eder. 50'li yaşlanna geldiğinde hep özlemini duyduğu Tokat hak- kında yazmaya başlar. 1997 yıhnda ailesiyle birlikte Kanada'nın Toron- to şehrine yerleşir. "Adım Agop Memleketim Tokat" başlıklı anı ki- tabı Aras Yayınları'ndan çıktı. O günlerin Tokat'ının ne kadar zengin ve renkli bir yapıya sahip olduğunu gözler önüne seriyor. llgimi çeken kitaplardan birtsi de ünlü Ingiliz gezgini mi desem, tem- silcisi mi, casusu mu desem Get- rude L. Bell'in "Mezopotamya'da 1915-1920 Sivil Yönetimi" başlıklı raporudur. Bu rapor bir kitap olarak Yaba Yayınlan'nca çevrilip Türkçe- ye kazandınldı. O dönemde bölge- de neler olup bittiğini anlamak açı- sından çok öğretici kitap. Kürt so- runu, Süryani sorunu gibi sorunlara da açıklık getirecek bilgiler içeriyor. "Sibirya Sürgünü Asuriler'in Anı- lan" da (1949-1956) Yaba Yayınla- rı'nca basıldı. Bu kitap geçen yıl ölen Dr. Eliya Vartanov'un anılan. 1915 olaylanna da değinen ve bir tanıklık sayılacak eser, daha çok Sovyetler döneminde Mezopotam- ya'dan göçen insanlann bu ülkede- ki dramını anlatıyor. Tabii bu top- raklarda başlayan acılann da hâlâ sürüp gittiğini... Birbirini tamamlayan anı kitapla- rı, kendi ülkemizin yakın tarihine yolculuk yapmamızı sağlıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle