Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 1 EKİM 2005 CUMARTESİ
HABERLER
DIEVYADABUGUN
ALt SİRMEN
Bu Kadar da Aptal
Olmayalım Lütfen!
Tarihi "3 Ekim"e şunun şurasında 48 saatten
az kaldı.
Kıyamet kopuyor...
Etraf tozduman...
48 saatten az kala müzakere çerçeve belgesi
hâlâ taslak halinde, içeriği belli değil.
Kendi açıklamalanna bakılırsa, Dışişleri Baka-
nı Abdullah Gül'ün Lüksemburg'a gidip gitme-
yeceği dahi kesin değil...
Bir yandan Kıbrıs Rum yönetimi, bir yandan
Avusturya yeni yeni unsuriar eklemeye çalışıyor-
lar, müzakere çerçeve belgesine...
Avrupa Partamentosu, "Ermeni soykınmı"n\n
tanınmasını istiyor.
Kamuoyu, bu tabiri amiyanesiyle "çingene
pazariığı" karşısında, şaşkın, öfkeli, nefesini tut-
muş bekliyor.
Avsalak takımından kimi yazarlar, kamuoyu-
nun tavrı karşısında, durumu kurtarmak için,
AB'ye yönelik, kıymeti harbiyesi olmayan, teh-
ditler savuruyorlar. "Tadında bırakın", "AKP sa-
bır taşı değil, sonra neler olur haa!" kabilinden
yazıların ne denli etkili olabileceğini takdirlerinize
bırakıyorum.
Aslında, Türkiye'den yükselen seslerin Avru-
pa'dan çok, Türk kamuoyunu yatıştırmaya,
uyutmaya yönelik olduğunu görmek gerek.
•••
Bir noktanın altını çizelim. Uluslararası müza-
kerelerin, alışkın olmayanlan şaşırtan, "çingene
pazariığı" gibi görünen yanı hep olmuştur.
Üstelik taraflardan biri her türlü baskıya açık,
her türlü ödüne hazır bir görüntü sunuyorsa,
karşı tarafın en son anda yeni koşullan sokuş-
turmaya çalışmasına şaşmamak gerek.
17 Âralık Brüksel zirvesinde de öyle olmamış,
son anda vaatlerle, resmi sözlerle bağdaşma-
yan koşullar metne sokuşturulmamış mıydı?
Ankara, tam o noktada kararlılık göstereme-
miş, bunları kabul etmiş, hatta 17 Aralık'ı bir za-
fer olarak sunmuş, şenliklerle kutlamamış mıy-
dı?
Bugünkü taleplerin o günkü tutumla hiç ilişkisi
olmadığını sanacak kadar saf olmayalım lütfen!
Şimdi olayın özüne bakalım. Türkiye'nin mü-
zakere çerçeve belgesinde kabul etmeyeceğini
açıkladığı üç husus var.
Bunlara, gülünç olmamak için "kırmızı çizgi"
adını vermeyelim. Çünkü kırmızı çizgi deyimi
AKP iktidarından bu yana artık gerçekten gü-
lünç bir anlam taşımaya başladı ve "ben bunlan
kabul etmek istemem, ama bunlan çiğnersen
de ses çıkaramayacağım" demek oldu artık.
Türkiye'nin müzakere çerçeve belgesinde yer
almasını kabul edemeyeceği hususlar, "imtiyazlı
ortaklık", "Kıbrıs'ta çözüm olmadan, Türkiye'nin
Rum yönetimini tanıması" ve "Ankara'nın Er-
meni soykmmını tanıması"dır.
• • •
Ermeni soykınmı sorunu, kararian istişari nite-
likte olan, ama yine de bir ağıriık taşıyan AP'nin
talebidir ve çerçeve belgesinde yer alması zaten
beklenmemektedir.
Ancak AP karan, AB'nin bu konudaki niyetle-
rini yansıtmaktadır yine de ve ilerki aşamalarda
konu, tekrar tekrar Ankara'nın önüne konacaktır.
Kıbns Rum yönetiminin tanınması konusunda
ise, Türkiye daha Gümrük Birliği için, Kıbrıs'ın
AB üyeliğini kabul ederken, zımni bir rıza gös-
termiştir ve er veya geç bu konu yine gündeme
gelecektir.
İmtiyazlı ortaklığa gelince:
17 Aralık 2004 belgesinin 26. maddesi, önce
amacın tam üyelik olduğunu belirttikten sonra,
müzakerelerin ucunun açık olacağını ak kâğıt
üzerine siyah mürekkeple kayıt düşerek, kalıcı
derogasyonlardan söz ederek adını açıkça bil-
dirmese bile, imtiyazlı ortaklığa benzer bir duru-
mu, hatta daha beterini öngörmektedir.
Yanılgıya düşmeyelim. İmtiyazlı ortaklık öneri-
si, 17 Aralık 2004 belgesinin 26. maddesinde
öngörülen duruma göre, daha hafif (çünkü birin-
cisi, görüşmelerin kesin bir sonuçsuzluğunu da
içermektedir) ve de daha açık sözlü bir tavırdır.
Aslında, 3 Ekim'in gelişi 17 Aralık'tan belliydi.
Ucu açık görüşmeleri kabul eden AKP'nin is-
tediği, yapılmaya niyetlenilenin yapılması, ama
bu yapılırken, fiilin açıkça nitelendirilmemesidir.
Gerçeği açıkça görelim, oynanan oyuna dü-
şecek kadar aptaJ olmayalım lütfen!
asirmen@cumhuriyet.com.tr
Yıhnaz Çdik tutuklandı
• tstanbul Haber Senisi - Şeriatçı terör örgütü
Hizb-ut Tahrir'in sözde Istanbul temsilcisi olduğu
ileri sürülen ve Fatih Camii'ndeki hilafet
gösterisine katılan Yılmaz Çelik tutuklandı.
Adana'da yakalandıktan sonra Istanbul'a getirilen
Çelik, Beşiktaş'taki Istanbul Adliyesi'ne sevk
edildi. Adliye girişinde hilafet yanlısı sloganlar
atan Çelik, çıkanldığı Nöbetçi 10. Ağır Ceza
Mahkemesi'nce "anayasal düzeni değiştirmek için
faaliyette bulunmak" suçundan tutuklandı.
Çelik'in ifadesinde Hizb-ut Tahrir'in Türkiye
temsilcisi olduğunu kabul ettiği öğrenildi.
İşkence iddiaları azaltf
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Emniyet
Genel Müdürlüğû Sözcüsü, Güvenlik Daire
Başkanı Ismail Çalışkan, Türk emniyet
teşkilatının, AB sürecinde üzerine düşen görevi
layüayla yapmaya çahştığını, işkence ve kötü
muamele iddialannın azaldığını söyledi. Sözcü
Çalışkan, düzenlediği haftalık basını bilgilendirme
toplannsında, "Pek çok uygulamada AB
standartlanndan daha iyi duruma gelindi" dedi.
Khol Türkiye'ye geliyor
• VİYANA (AA) - Avusturya Meclis Başkanı
Andreas Khol'ün 3-5 Ekim günlerinde Türkiye'ye
resmi ziyarette bulunacağı bildirildi. Khol'ün
Ankara'da TBMM Başkanı Bülent Annç'ın yanı
sıra Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Dışişlen Bakanı
ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül ve TBMM
Dış îlişkiler Komisyonu Başkanı Mehmet Dülger
ile birer görüşme yapmasının planlandığı belirtildi.
4. yasama yılının açış konuşmasını yapacak olan Sezer'in AB'ye mesajlar vermesi bekleniyor
Meclis silahsızaçılıyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
TBMM 4. yasama yılına bugün baş-
lıyor. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet
Sezer'in açış konuşmasında AB ile
ilişkiler konusunda önemli mesajlar
vermesi bekleniyor. TBMM günde-
minde, vetolu yasalarla sosyal gü-
venlik başta olmak üzere bir dizi
önemli yasal düzenleme bulunuyor.
TBMM Başkanı Bülent Armç, açılış-
tan önce "silahsız yaşam" çağnsın-
da bulunurken TBMM "Mflletvekfl-
leri Mecfis'e silahsız geüyor" yazılı
afişlerle donatıldı.
TBMM yeni yasama yılına bugün
öğleden sonra Cumhurbaşkanı Se-
zer'in açış konuşması ile başlayacak.
Sezer'in anayasa değişikliğinden
• TBMM Başkanı Bülent Annç, açılıştan önce "silahsız yaşam" çağnsında
bulunurken TBMM kulisleri ve koridorlan da "Silahsız yaşam/Milletvekilleri
Meclis'e silahsız geliyor" afişleriyle donatıldı.
AB'ye dek çeşitli konularda mesajlar
vermesi bekleniyor. TBMM Başkanı
Bülent Annç, akşam da açılış nede-
niyle bir resepsiyon verecek. Yeni ya-
sama yılının açılışının ardından AKP
milletvekilleri Kızılcahamam'da kam-
pa girecek. 4 Ekim Salı gününden iti-
baren çalışmalanna başlayacak olan
Meclis'te, öncelikle vetolu yasalar ile
Plan ve Bütçe Komisyonu'nda tümü
üzerinde görüşmeler tamamlanarak
maddelerine geçilen Sosyal Sigorta-
lar ve Genel Sağlık Sigortası Kanu-
nu Tasansı'mn ele almması bekleni-
yor.TBMM yeni yasama yılına hazır-
lanırken ısı merkezi yenilendi, kam-
pus içindeki yollar onanldı, miiletve-
kili odalanndaki halılar sökülerek ye-
rine parke yapıldı. Bazı milletvekil-
lerinin silah bırakma karannın ardın-
dan, TBMM Başkanı Annç da aynı
yönde bir çağn yaph. TBMM kulis-
leri ve koridorlan da "Silahsız ya-
şam/MilletvekilJeri Meclis'e silahsız
geüyor" pankartlan ile donatıldı.
îktidar partisi AKP, 4. yasama yı-
lında TBMM'deki rahatlığını yitirdi.
AKP anayasayı tek başma referan-
dum olasılığını öteleyerek değiştirme
olanağını kaybederken TBMM'de gru-
bu bulunan muhalefet partisinin de
artması bekleniyor. ANAVATAN'uı
20 milletv ekiline ulaşarak grup oluş-
tunnası durumunda, ihtisas komis-
yonlanndaki sandalye dağılımı da de-
ğişecek. Yeni yasama yıhnda
TBMM'yi yoğun bir gündem bekli-
yor. Genel kurul gündeminde 97 ta-
san, 42 öneri, 242 araştırma önerge-
si bulunuyor. Aynca, 1237 yazılı ve
394 sözlü soru önergesi Başbakan ve
bakanlar tarafından yanıtlanmayı bek-
liyor. ihtisas komisyonlannın günde-
minde, 108 yasa tasansı görüşülme-
yi bekliyor. TBMM gündeminde, Se-
zer'in geri gönderdiği 14 yasa da ye-
niden görüşülmeyi bekliyor.
Gensonı mesaisi
CHP, TÜPRAŞ, Kuşadası Lima-
nı ve Galataport ihaleleriyle ilgili
hükümet hakkındaki gensonı öner-
gesini salı günü TBMM Başkanlı-
ğı'na vermeye hazırlanıyor. CHP
önergesinde Kuşadası Limanı ve Ga-
lataport ihalesiyle ilgili başta Baş-
bakan Recep Tayyip Erdoğan olmak
üzere ÖYK üyesi 4 bakana görevi kö-
tüye kullanma ve ihaleye fesat ka-
nştırma suçlamasma yer verecek.
YÖNETİMDE YER ALACAKLAR
Sosyalgüvenlik
özeleemanet
• IMF güdümünde hazırlanan taslağa göre,
kurumun yönetiminde işveren ve kendi nam ve
hesabına çahşanlardan da birer temsilci
bulundurulacak. Kurum oluşturulurken sosyal
güvenlik kuruluşlarının tüm üst yönetimi
görevden alınacak, yerine yapılan atamalarda
ise Cumhurbaşkanı by-pass edilecek.
MURATKIŞLALI
ANKARA-Çahşmave
Sosyal Güvenlik Bakan-
lığı tarafından IMF gü-
dümünde hazırlanan "Sos-
yal Güvenlik Kurunıu Ka-
nunu Tasansı TaslağTna
göre, SSK, Emekli San-
dığı ve Bağ-Kur kaldın-
larak oluşturulacak Sos-
yal Güvenlik Kuru-
mu'nun yönetiminde, özel
sektöre de yer verilecek.
Taslağa göre, Sosyal
Güvenlik Kurumu'nu yö-
netecek olan yönetim ku-
rulu, taslakta yer alan
esaslara göre kurumun
genel kurulunca belirle-
necek. Buna göre, kuru-
mun genel kurulunda "en
fazla üveye sahip ilk üç iş-
veren sendikası konfede-
rasyonlannca üye sayüa-
nna orantıh olarak betir-
lenen 9 temsüci" ile "en
fazla üyeye sahip ilk üç
kendi nam ve hesabına
çahşanlann kanunla ku-
rulu meslek kuruluşun-
ca üye sayüanna orannh
olarak betirlenen 9 tem-
sflci" de yer alacak.
Sosyal Güvenlik Kuru-
mu'nun 11 kişilik yöne-
tim kurulunda da bu ke-
simleri temsilen birer üye
seçilecek. Yönetim kuru-
lunda bu üyelerin yanı sı-
ra kurum başkanı, Çalış-
ma ve Sosyal Güvenlik,
Maliye, Sağlık Bakanlığı
ve Devlet Planlama Teş-
kilan ve Hazine Müsteşar-
lığı'nı temsilen ilgili ba-
kan tarafından atanacak
birer temsilci ile işçileri,
kamu görevlilerini ve ku-
rumdan gelir veya aylık
alanlan temsilen genel
kurul tarafından seçile-
cek birer üye de buluna-
cak.Taslağın yasalaşma-
sıyla Sosyal Güvenlik Ku-
rumu'nun çatısı altında
birer genel müdürlük ola-
rak toplanacak SSK,
Emekli Sandığı ve Bağ-
Kur'un üst yönetiminde
görev yapan personel
"Bakanhk Müşaviri" ola-
rak kızağa çekıliyor.Tas-
lağm Geçici 4. Madde-
sinde "Devredüen kunnn-
lardayönetim kunıhı üye-
si, kurum başkaıu, yar-
dunosL,gend müdür yar-
dnnası,dairebaşkanı,ku-
rul başkanı ve 1. hukuk
müşavbi, bölge müdürü,
fl müdürü,sigorta müdü-
rü, sağhkişleri il müdürü
kadrosunda görev yapan
personel kadro şartıaran-
maksızınbakanhkmüşa-
\iri olarakatanmışsayıhr-
lar" hükmü yer aldı.
Hükümet bu yönetici-
lerin tamamını yeniden
belirleyecek ve bu ata-
malan yine taslağın 22.
Maddesi'ndeki "Genel
müdürler, genel müdür
yardımcıları, başkana
bağh daire ve kurul baş-
kanlan ile 1. hukuk mü-
şaviri, başkanın teklifi
üzerine bakan tarafın-
dan atanır" hükmüyle
Cumhurbaşkam'nı by-
pass ederek yapacak.
Yine taslağın geçici 4.
maddesinde de "Bunla-
ruı dışmdaki şahsa bağh
kadrolarda buhınanlarile
bu kanunla kadro ve gö-
rev unvanlan kaldınlan
ya da değişenlerin görev-
leri bu kanunun yayımı
tarihinde sona erer" hük-
mü yer aldı.
<£- Törene motosiUetlegeldi
Kırşehi
man
kan beldesindeki
Kalehöyük kazı alanının yakınında yapünlan
Japon Ânadolu Arkeoloji Enstitüsü Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan ve Japon Prensi Mi-
kasa tarafindan törenle açıldı. Başbakan Er-
doğan heUkopterle indigi beldenin ilköğretim
okulundan enstitünün açılış töreninin yapüa-
cağı alana kadar "Hazey Türk" adı verilen
bir aracı kullana-
rak geldi. Japon Prensi Mikasa, enstitünün,
u
Türk-Japon dostluğunu daha da pekiştirece-
ğuii" söyledi 280 metre çapında, 16 metre yük-
sekliğinde tipik bir Anadolu hövliğü olan Ka-
man-Kalehöyük kazılan Kültür ve Turiznı Ba-
kanlığı izniyle,Japorrva Ortadoğu Kültür Mer-
kezi tarafindan yürütülüyor. (Fotoğraf: AA)
Erdoğan'dan Baykal ve özelleştirme karşıtlanna tepki
6
Yaptddarmıız kıskatıılıyor
9
SEYFETTtV METE
ÇORUM - Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan, ana muhalefet
partisi CHP'nin özelleştirme
uygulamalanna yönelik eleşti-
rilerine CHP Genel
Başkanı DenizBaykalı
suçlayarak yanıt verdi.
Erdoğan, "Biz kapah
kapılar arkasında iş bi-
tirmiyoruz, bu sizin
mesleğuıiz" dedi.
Çorum'da 19 ayn açılış töre-
nine katılan Erdoğan. kente do-
ğalgaz gelmesi dolayısıyla Hür-
riyet Meydanı'nda düzenlenen
törende de yurttaşlara seslendi.
Kendi iktidarlan döneminde bir
tek bankanın batmadığını savu-
nan Erdoğan, CHP Genel Baş-
kam Baykal'm özelleştirme uy-
gulamalanna yönelik eleştiri-
lerine ise suçlayarak yanıt ver-
di. Erdoğan, "Muhalefet parti-
sinin lideri çıkmış konuşuyor.
Söjiüyorum bak, bu işleri biİmi-
Başbakan Erdoğan, CHP lideri Baykal'ı
suçlayarak "Kapah kapılar ardında iş
bitirmek sizin mesleğiniz" dedi.
yorsun. Boşuna uğraşma. Bu işin
piyasası var. Pryasas befll Biz ka-
pah kapılararkasındaiş bitinni-
yoruz, bu sizin mesleğiniz. Tüm
medyanın karşısında, sizler ek-
ran başında millet idryorbu özei-
leştirmeleri. Nasü oluyor da sı-
kılmadan, utanmadan kalkıp
diyorsunuz şöyle oldu, böyle ol-
du, peşkeş çekfldi Samimi değil-
ler. Ülkenin a>ağa kalkmasını
istemiyorlar" dedi.Erdoğan,
özelleştirme uygulamalanna
karşı çıkanlann, "süreci laskan-
____^ dığınT ileri sürdü.
Umman ve BAE'yi
kapsayan seyahatten
geldiğini anımsatan
Başbakan Erdoğan bu-
güne kadar o bölgele-
rin ihmal edildiğini
belirterek şöyle devam etti.
"Dünya buralara akrvor. bizden
ldmse gitmemiş. thracat yap-
makistiyorsan dotaşacaksm, ak-
si takdirde satamazsm. Aksi tak-
dirde bu güzel açıhşı yaptığunız
gibi hüzünlü bir şekilde yann
da kapanışuu yapanz."
PERİNÇEK:
ABDyeni
çorap
örüyor
tstanbul Haber Servisi
- Işçi Partisi Genel Baş-
kanı Doğu Perinçek, Av-
rupa Birliği'nin (AB),
Türkiye'nin tam üyeliği
için öne sürdügü şartlann
gerçekte ABD güdümlü
olduğunu vurgulayarak
"ABDTemsacflerMecB-
si Uluslararası îlişkiler
Komitesi, 15 Eylül'de al-
dıgı kararda, Türki>"e'nin
AB üyetigi için, sözde Er-
meni soylanmını kabul
etmesmi şart koşmuş, Av-
rupa Parlamentosu'nun
diğer tüm şartiaruu ka-
bul etmesi için de Türld-
ye'nüı zorlanmasını iste-
mişti" dedi.
Partisinin Istanbul II
Merkezi'nde düzenledi-
ği basın toplantısında,
ABD Temsilciler Mecli-
si Uluslararası Îlişkiler
Komitesi'nce alınan ka-
rarlan açıklayan Perinçek,
bu karann Türk ulusundan
gizlendiğini, karar met-
ninin, Türk Dışişlen Ba-
kanlığı internet sitesinde
bile bulunmadığını ifade
etti."3 Ekim sürecinde
ABD, Türkrye'nmbaşma
yeni bir çorapörüyor" di-
yen Perinçek, Avrupacı
gözüken, ama gerçekte
Amerikancı olan egemen
güçlerin ve basımn, artık
AB'nin dayattığı koşul-
lan gizlemekten vazgeç-
tiklerine dıkkat çekti. Pe-
rinçek, şöyle devam etti:
"AB'nin şarfJannın ar-
kasında ABD'nin bulun-
duğunu kamuoyundan
sakfa>oıiar. Çünkü AB sü-
red kesintiye uğradığı ko-
şularda,TürkiyeABD'nn
Büyük Ortadoğu Projesi
içindegörevlendBİhııekis-
teniyor. Zatenherkesn bü-
diği gibL uJkemizi AB ka-
pısına bağlatan da ABD.
AB macerasnun seçeneği,
ABDpiyonhığudeği. Tür-
kiye için tek çözüm, miDi
devktimizi yeniden yapı-
landırmak ve Kemalist
dpvrhni tamamlamaktır.'"
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr
Komet, sürprizlerle dolu bir in-
san. Bir anda karşınıza çıkabilir ve
sizi şaşırtabilir. Son sergisine şöyle
bir isim koymuş: "Gizli resimler
'ŞEY'/er ve allak bullak durumlaha
İlgili bir sergi.." Dirimart Sanat Ga-
lerisi'nde 22 Eylül-15 Ekim 2005
tarihleri arasında açık kalacak ser-
giyi, acaba Komet bu kez ne de-
mek istiyor diyerek dolaştım.
Tablolann önünde durup düşün-
meye başladım. Yere diz çökmüş
bir adam, arkasında belli belirsiz
bir merdiven görünüyor. Adam diye
baktığım görüntünün tam anlamry-
la bir insan olmadığını fark ettim.
Belki de hayvan insan karışımı bir
yaratık. Duvarda kahverengi yap-
rak benzeri bir şey asılı. Diz çöken
yaratık ona dönmüş yüzünü.
Tabloları keşfetmeyi sürdürüyo-
rum. Bir adam eteklikle oturmuş,
bir eli çenesinde. Arkasında kür-
küyle oturan ancak bacakları ol-
mayan bir kadın duruyor. Bakıyor-
lar ve düşünüyorlar. Renkler, bu-
Komet'in Sergisi... Kitaplar...
ğulu yüzler, insanı düşünmeye
sevk ediyor.
• * •
Yıllardır Paris'te yaşayan ressam
Komet'in bir ayağı da fstanbul'da.
Istanbul'da atölyesi bulunuyor. Ne-
den yapmıştı bu "ŞEV'leri. Eleştir-
men Necmi Zeka bu tablolan şöy-
le yorumluyor: "Komet'in yeni ya-
pıtlarında göze çarpan ilk özellik,
mekânsallık anlayışının önceki işle-
rine oranla daha da özgürleştiril-
mesi. Sahne oluşturma (sahne üs-
tüne ve dışına koyma) konusunda
özgün bir usta olarak tanınan Ko-
met, yeni çalışmalarında mekânı,
her türiü dışsal ya da verili belihe-
nimden, gönderme mantığından
büyük ölçüde anndınyor. Dörtgen
resim alanını ve ona tekabül eden
bakış geometrisini -alışılmadık dü-
şeyler ve yataylaha- açıkça sorgu-
lamaya başlıyor."
Necmi Zeka, tabloları yorumladık-
tan sonra Komet'in son sergisinde
geldiği noktayı şöyle yorumluyor:
"Komet, sorma/sorgulamadaki haz-
zı büyük bir keyif ve giderek artan
bir olgunlukla yaşıyor." Serginin açı-
lışında konuştuğumuz Komet, her
zamanki yeni keşifler peşinde koşan
Komet'ti. Soruyor, sorguluyordu.
Buna da o yakışıyordu.
• • •
Bir kitap okuru olarak benim ilgi
alanım özellikle son dönemde yakın
tarih. Bu konuda yeni çıkan kitapla-
nn peşine düşüyorum. Anılar bu ko-
nuda asıl ilgi alanımı oluşturuyor.
Seyfi Ongider'in hazırladığı
"Son Klasik Darbe" (12 Eylül Söy-
leşileri) başlıklı kitap, Aykın Güncel
Yayınları'ndan çıktı. Askeri darbe-
nin 25. yıhnda Ertuğrul Kürkçü,
Nuray Mert, Ömer Madra, Necmi
Demir, Pınar Selek, Metin Çulha-
oğlu, Mahir Sayın, Yılmaz Ensa-
roğlu, Ömer Ağın, Tevfik Çavdar,
Mihri Belli ve Melek Göregenli
gibi muhalif tavırlarıyla tanınan
isimlerle yapılmış söyleşiler, bu
darbeyi tahlil etmek ve anlamak is-
teyenlere önemli ipuçlan veriyor.
Agop Arslanyan Tokat'lı. 1934
doğumlu. Ailenin geçim kaynağı
değirmen kapanınca ortaokulu
okuyamaz. 1946 yıhnda belki de
orada okula gidebilirim diyerek To-
kat'tan Istanbul'a amcasının yanına
göç eder. 50'li yaşlanna geldiğinde
hep özlemini duyduğu Tokat hak-
kında yazmaya başlar. 1997 yıhnda
ailesiyle birlikte Kanada'nın Toron-
to şehrine yerleşir. "Adım Agop
Memleketim Tokat" başlıklı anı ki-
tabı Aras Yayınları'ndan çıktı. O
günlerin Tokat'ının ne kadar zengin
ve renkli bir yapıya sahip olduğunu
gözler önüne seriyor.
llgimi çeken kitaplardan birtsi de
ünlü Ingiliz gezgini mi desem, tem-
silcisi mi, casusu mu desem Get-
rude L. Bell'in "Mezopotamya'da
1915-1920 Sivil Yönetimi" başlıklı
raporudur. Bu rapor bir kitap olarak
Yaba Yayınlan'nca çevrilip Türkçe-
ye kazandınldı. O dönemde bölge-
de neler olup bittiğini anlamak açı-
sından çok öğretici kitap. Kürt so-
runu, Süryani sorunu gibi sorunlara
da açıklık getirecek bilgiler içeriyor.
"Sibirya Sürgünü Asuriler'in Anı-
lan" da (1949-1956) Yaba Yayınla-
rı'nca basıldı. Bu kitap geçen yıl
ölen Dr. Eliya Vartanov'un anılan.
1915 olaylanna da değinen ve bir
tanıklık sayılacak eser, daha çok
Sovyetler döneminde Mezopotam-
ya'dan göçen insanlann bu ülkede-
ki dramını anlatıyor. Tabii bu top-
raklarda başlayan acılann da hâlâ
sürüp gittiğini...
Birbirini tamamlayan anı kitapla-
rı, kendi ülkemizin yakın tarihine
yolculuk yapmamızı sağlıyor.