23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 16OCAK2005PAZAR 4 HABERLER DÖVYADABUGtN ALt SİRMEN Denizden, ÇöMen,Amdan Yana Cengiz Tacer Sevgili, Her zaman Nâzım Hikmet Abidin Dino'ya so- racak değil ya, "Mutluluğun resmini çizebilir mi- sin, Abidin?" diye. Bir defasında da, yine Paris'te bu kez Tuilleries Bahçeleri'nde, Sencer Divitçioğlu, erguvana dö- nüşmemiş havuzun suyuna bakarak soruvermiş Cengiz Tacer'e: - Suyun mutluluğunu çekebilir rnisin, Cengiz? lyi de etmiş. Çünkü Cengiz takmış kafasına su- yun mutluluğunu, güneşin kumlarla sevişmesini.. ışığın, Ege fırtınasında yarattığı mucizeleri çekme- yi ve koyulmuş yola. Sinemayı, tiyatroyu içeren, amma illa ki, objek- tifsiz geçmeyen elli yıllık sanat yaşamının kimi seç- kin ömeklerini, bu hafta başından beri, Milli Reasü- rans Sanat Galerisi'nde sergiliyor Cengiz. Sevgili, 26 Şubat'a kadar açık olan sergiyi "Mut- laka git, gör!" derim. Istanbul 15 milyon nüfuslu bir kent ama, galeri- lerin, kitapçıların, tiyatro salonlarının Istanbul'u kü- çük.. her gittiğinde oralarda mutlaka birtanıdığına rastlıyorsun. Ben de dostum Ruhi'ye rastladım orada. • • * Atila Alpöge ile birlikte gitmeyı kararlaştırmıştık, orada rastiaşmadık. Ama sergiyi iyice gezdikten son- ra, eşi Gülçin Hanım ile de birlikte Cengiz bizi yu- karı bir şeyler içmeye davet etti. Tabii konu eski yıllardan, dostlarımın sanat ya- şamlarından, artık aynı olayı okuya okuya, senin de tahmin edebileceğin gibi, Atila Ağabeyimizin, "Genç Oyuncular" ile ilgili olan ve on yılı aşkın süredir ha çıktı, ha çıkıyor diye tezgâhta bekleyen kitabından açıldı. Laf buraya gelince Erdek Şenlikleri'ne değinme- mek ne mümkün!... Cengiz, 1959 yılında, Erdek Şenliği sırasında yap- tığı alternatif şenliği ve hemen meydandaki "maili inhidam " (yıkılmaya yüz tutmuş) evde açtığı fotoğ- raf sergisini anlatıyordu ki, bir ara, - O sırada onlar da, oyunların yanı sıra kahveler- de şiir ve edebiyat matineleri düzenliyor, kendi ürünlerini okuyorlardı, dedi. - Biliyorum, hatta aralarında Yıldız Hanım da var- dı ve onun okuduğu şiir çok enteresandı, dedim. - Sen de orada mıydın? Ben seni hatırlamıyorum, dedi Cengiz. - Yok diye yanıtladım, ben o sözünü ettiğimiz çıkmamış kitaptan okudum bütün bunları. Cıkmamış kitaptan olayların nasıl okunacağının esrarını bırakalım da bir yana, çok kişinin bilmedi- ği, Yıldız Kenter'in o ilginç şiir öyküsüne bakalım Sevgili. • * * Yukarıda da belirttiğim gibi, 1959 yılında, 2. Er- dek Şenliği yapılmaktadır ve gündüz meydanda edebiyat matinesi sırasında, Yıldız Hanım şiir oku- yacaktır. Dönemin DP'li Turizm Bakanı Sıtkı Yırca- lı (ki kendisi Erdek Şenlikleri konusunda, gençlere en fazla destek olan kişidir) da oradadır. Yıldız Hanım tam şiiri okuyacakken, Sıtkı Yırca- lı'yı görür, yanına gider, kulağına bir şeyler fısıldar.. Sıtkı Yırcalı, eliyle "Tabii olur canım, neden olma- sın?" der gibi bir işaret yapar ve Yıldız Hanım şiiri okumaya başlar: "O mavigözlü bir devdi./Minnacık bir kadını sev- di./Kadının hayali minnacık bir evdi..." DP'nin önde gelen bakanlarından, Sıtkı Yırca- lı'nın önünde, halk içinde, Erdek'in meydanında Yıldız Hanım Nâzım Hikmet'in şiirini okuyordu. Yıl 1959'du, 27 Mayıs'ın eli kulağındaydı. Biryıl sonra, aynı günlerde gençlere böylesine sıcak dav- ranan Sıtkı Yırcalı Yassıada'da olacaktı. Dostlarım Sıtkı Yırcah'yı sevgiyle anarlarken, bir de Ergun Göknar'ın bir öyküsünü naklettiler ki, bu- nu seninle paylaşmak isterim Sevgili. Altmışlı yılların ortalarına gelinmiştir. Yassıada davaları bitmiş, Kayseri'deki hapis günleh de ge- ride kalmış, DP'liler çıkmışlardır. Ergun Göknar Ankara'da, Kızılay Bulvarı'ndayü- rürken karşıdan gelen Sıtkı Yırcah'yı görür, elinde olmadan sevinçle haykırır, "Beyfendi!..".. Sıtkı Bey kafasını çevihrveyürümesini sürdürür. Ergun Gök- nar koşar peşinden ve - Beyfendi, der, beni tanımadınız mı, ben Ergun Göknar. Sevimli, ama acı bir gülümsemeyle yanıt verir Yırcalı: - Tanıdım oğlum, tanıdım da.. sen beni tanımak ister misin, onu bilmiyordum. öykü bitti. Etrafı bir sessizlik kapladı. Sonra ka- dehlerimizi Sıtkı Yırcah'nın şerefine kaldırdık. Sana bunları da, Sevgili Sıtkı Yırcah'yı bir kez da- ha rahmetle anmamıza vesile olsun diye anlatıyorum. asirmen@cumhuriyet.com.tr SHP lideri Karayalçın: 'Partimizin rakibi CHP değil, AKP' ANKARA(Cumhu- riyetBürosu)-SHP Ge- nel Başkanı Murat Ka- rayalçın, CHP'deki ku- rultay mücadelesinde taraflardan birinin ya- nında ya da karşısında olmadıklannı belirte- rek "Ancakönümüzde yeni bir durum var. Bu durumıı fırsatçı olma- yan bir anlayışladeğer- lendirmeliyiz. Bu işleri oluruna bırakamayız ve bir sosyal demokrat partinin sıkınnlannıeli- miaovuştıırarakizleye- meyiz" dedi. Murat Karayalçın, SHP Parti Meclisitop- lantısından önce yaptı- ğı açıklamada, barajın indirilmesi ve seçim it- tifaklanna olanak ta- nınmasına yönelik ola- sı düzenlemelerin, AKP ve CHP'nin siya- set alanına koyduğu "ipoteğin" kaldınlma- sı açısından önem taşı- dığını söyledi. SHP'nin rakibinin AKP olduğunu savu- nan Karayalçın, "CHP bir kurultay süred ya- şıyor. Kurultaymücade- lesi içinde olan taraf- lardan herhangi biri- nin yanında ya da kar- şısında degiliz. DSP ve CHP'ninilerlenıesi bi- zi üzmez, gerilemesi de sevindirmcz.Çünkü biz DSP ve CHP üzerinden siyaset yapmayı öngö- ren bir parti değiliz, farklı bir partiyiz" di- ye konuştu. Yalnızca kurbanlık alımı için 1 katrilyon lira harcanacak. 200 bin Türk tatili yurtdışmda geçirecek Piyasaya bayramdopingi 1ĞNELÎ FIRÇA ZAFER TEMOÇtN *taÖNp I ( tDİVg. / \ i AINKARA(CumhuriyetBü- rosu) - Ankara Ticaret Odası (ATO), yaklaşan Kurban Bay- ramı öncesınde yalnızca kur- banlık alımı için 1 milyar Ye- ni Türk Lirası (1 katrilyon li- ra) harcanacağını ve 200 binı aşkın Türk'ün de bayram tatı- lıni yurtdışında geçireceğini belirtti. ATO'nun "Bayram Ekono- mis" raporuna göre, Kur- ban Bayramı'nda çeşit- li sektörler "bir koyun- dan adeta 40 post çı- karacak." Bayramın ekonomiye etkileri şöyle: # Kurban Bayramı'nda tatı- lini yurtdışında ge- çirecek Türk yurttaşlarının sa- yısının 200 bini geçmesi bek- leniyor. 0 Türkiye'de 2 milyonu aş- kın küçükbaş, 250 bıni aşkın da büyükbaş hayvan kesılıyor. # Geçen yıl tatil boyunca 345 trilyon lira tutannda kart- lı harcama yapıldı. Bu raka- mın 400-450 tnlyon lirayı aş- ması bekleniyor. # Harcamaların yaklaşık yüzde 30'u market ve alışve- riş merkezlerinde, yaklaşık yüzde 20'si benzin istasyonla- nnda, yüzde 10' u gıyım ve ak- sesuvar sektöründe, yüzde 5'i yiyecek, yüzde 4'ü ise teleko- münikasyon sektöründe ger- çekleşecek. # 120 bin Türkhacınınyüz- • ATO'nun raporuna göre bayram boyunca kredi kartlarıyla toplam 400 - 450 trilyon liraya varan harcama yapılacak. de 90*ı Suudi Arabıstan'da kurban kesecek. Buna göre Türk hacılann cebinden de top- lam 15-18 milyon dolar ara- sında bir para çıkacak. # Kurban derısi toplamak için resmı ıznı bulunan Türk Hava Kurumu (THK) geçen yıl,l milyon 105 bin deri top- ladı. Deri sayısının bu yıl 1 milyon 300 bini aşması bekle- niyor. # Standartlara göre kesil- miş ve tuzlanmış yaş koyuri derisi ortalama 5-10 YTL. 2 milyon koyun kesildiği hesap edildığinde bunun ekonomik değeri 20 milyon YTUyi aşı- yor. 9 Büyükbaş hayvanlann de- risi ise kılo başına ortalama 1.5-2 YTL'den alıcı buluyor. 350 kiloluk bir dana- dan yaklaşık 60 kilo de- n çıkıyor. Yaklaşık 250 bin büyükbaş hayvan kesildiği dikkate alındı- ğında ise ekonomik de- ğer 20-30 milyon YTL arasında değişiyor. # Türk halkı 1 yıl içerisin- de tükettiği şeker, lokum ve çi-' kolatanın yüzde 45'ini iki di- nı bayramda tüketiyor. # Günlük kazancı 5 ile 100 YTL arasında değişen işporta-1 cılann satışları da bayram ön- cesinde katlanıyor. Bayram ön- cesinde en az 150 milyon YTL'lik bir pazar oluşuyor. ' RADARLAR 24 SAAT ÇALIŞACAK ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Içişleri Bakanlığı, bayram tatili süresince trafik ka- zalarının önlenmesi için yoğun tedbir alın- masını istedi. Buna göre, her 30 kilometre- de bir trafik ekibı denetleme görevi yapacak, radar araçlan 24 saat esasına göre çahşacak. Içişleri Bakanı AbdülkadirAksu imzasıy- la, Jandarma Genel Komutanlığı ve 81 il va- liliğine bir genelge gönderildi. Genelgede, bay- ramlarda trafik kazalannın artışına dikkat çekilerek 2001 yılında 190, 2002 yılında 58,2003 yılında 114,2004 yılında ise 60 ki- şinin yaşamını yitırdiği vurgulandı. Bayram süresince kar yağışı olması halin- de, TIR türündeki araçlar ile gerek görülme- si halinde ağır tonajlı diğer araçların, uygun yerlerde kısa süreler ile trafik akışı norma- le dönünceye kadar bekletilmesine dikkat edi- lecek Video-kamera radarlı ekip araçları- nın, bayram tatili süresince daha da etkili ola- rak 24 saat esasına göre faaliyet gösterme- leri sağlanacak. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr CHP'nin bir yönetim sorunu yok mu? Tabii ki var. Deniz Baykal yö- netiminin halkta bir iktidar umudu ya- ratamadığı birgerçek. CHP'nin Bay- kal tarafından olağanüstü kurultaya götürüldüğü şu koşullarda temel il- gi, "Kim genel başkan olsun" nok- tasınaodaklanıyor. Başkanın kim ola- cağı önemli değil mi? Tabii ki önem- li. Başkanın kimliği, siyasi duruşu, soruniarı çözüm noktasındaki tezle- ri çok önemli. Bütün bunlar önemli, ancak bun- dan daha da önemlisi, solun siyasi ufuksuzluk içine girmesi. Geçen ge- ce birtelevizyon kanalındataıiışırken alt alta sıraladığım bazı temel konu- ları yine alt alta sıralamak istiyorum: 1) 1982 Anayasası, 2) Yüksek öğre- tim Kurumu (YÖK), 3) Radyo Tele- vizyon Üst Kurulu (RTÜK), 4) Avrupa Birliği, 5) Kürt sorunu, 6) Azınlıklar, 7) Kıbrıs sorunu, 8) Gelir adaletsizliği, 9) Sendikal haklar ve örgütlenme öz- gürlüğü. Bu konuları daha da arttıra- biliriz. Bunların hepsi de demokratik CHP'nin Sorunu Solun Sorunu ve eşitlikçi birTürkiye için hayati so- runlar. önce CHP yönetiminin bu konu- larda hangi çözümleri ürettiğini bir düşünelim? Sizce Baykal yönetimi- nin bu konularda tam olarak ne dü- şündüğünü biliyor muyuz? 1982 Ana- yasası'nın toptan yeniden yazılıp de- mokratik bir hale dönüştürülmesi ko- nusunda Baykal'ın gerçekten ne dü- şündüğünü bilmiyoruz. Bildiğimiztek şey, AKP yönetiminin "Gelin anaya- sayı değiştirelim" teklifine Baykal'ın verdiği cevap: "Dokunulmazlıklann kaldırılmasını kabul etmezseniz ana- yasanın değiştirilmesine destek ver- meyiz." Bu sözlerle anayasayı de- ğiştirmekAKP'nin derdi olarak görül- müş olmuyor mu? Solun böyle bir derdi olmaması garip değil mi? YÖK konusunda CHP, eski YÖK sisteminin değiştirilmesine sonuna kadar direndi. 12 Eylülcü bir despo- tik sistemin bir sosyal demokrat par- ti tarafından savunulması acı değil mi? AB konusunda CHP yönetiminin tam olarak ne düşündüğünü bugü- ne kadar anlamış değilim. Ancak şun- ları hatırlıyorum. AB Uyum Yasaları müzakere tarihi yaklaştığı için birbiri ardına çıkarılırken Baykal'ın tepkisi şöyle olmuştu: "Yeterartık, önümü- ze ha bire uyum yasası getirip dur- mayın." Halbuki o çıkarılan kanunlar Türkiye'nin demokratikleşmesinin önünü açıyordu. Üstelik daha yeni- lerinin çıkarılması gerekiyordu. ör- neğin AB müktesebatında yer alan sendikal hak ve özgürlüklehn yeter- lı olmadığı ve bu konularda düzenle- me yapılması talebi yerine getirilme- mişti. CHP yönetimi bu konuda du- yarlı davranamaz mı? Neyse bildiğimiz konuları yeniden tekrar etmek istemiyorum. Burada- ki temel mesele, solun genel durumu. Sol, ülkenin bu çok önemli konula- rında net, anlaşılabilir ve toplumun önünün açılmasına yardımcı olacak siyasetler üretemiyor. Belirsizlik, an- laşılmazlık sanki bir siyaset haline dönüşmüş durumda. Tabii bu arada milliyetçi-muhafazakârlarla, demok- rasi ve özgürlük yanlılan arasında ka- rarsız kalan solcuların önemli bir ke- siminın giderek milliyetçi-muhafaza- kâr siyasetlerin etkisi altında kalma- sıdır. CHP'nin renginin solmasının, ça- resizliğe düşmesinin arkasında bu belirsizlik bulunuyor. Sol Türkiye'nin değişen gerçeklerini anlamaktagüç- lük çekiyor, 1970'lehn Türkiyesi'nde yaşadığını sanıyor ve bu nedenle o günlerin siyasetleriyle bir başarı elde edeceğini sanıyor. CHP kurultayları ne yazık ki sürek- li liderlik bazında bir yarışmaya ne- den oluyor. Siyasetler, projeler arka plana gidiyor, gölgede kalıyor. CHP güç kaybediyor. Yalnız CHP değil solun tamamı güç kaybediyor. Bu derdin birçaresini bulmalıyız. CHP kurultayı, henüz böyle bir tartışmayı yapacak noktaya gelebildi mi? Tabii ki Deniz Baykal önderliği bu sorun- lara çözüm üretebilecek bir başarı gösteremedi, gelecek için de umut vermiyor. O zaman ne yapacağız: Arayış de- vam edecek. Sol, muhalefette eriyen bir güç olarak siyasetin geleneksel ka- lıplarını altüst ediyor. Böyle giderse de erimeye devam edecek. Ancak Türkiye'nin muhalefete ihtiyacı var. Toplumdaki gelir dengesizliği büyü- meye devam ediyor. AKP, tek parti ik-' tidarı olmanın başı dönmüşlüğü için- de sürekli böyle bir iktidarın devam' edeceğini sanıyor. CHP'nin sorunu solun sorunu. CHP kurultayı yine de bir arayış olduğunu gösteriyor. Umarız bu arayış artık da- ha sağlam bir siyasi arayış ve yeni- leşmeye neden olur. Bilgjyi hızlı ve doğru kullanma becerisi edinmek istiyorsun. Daha fazla pratik yapmaya ihtiyacın var. Tam öğrenme' yöntemiyle konuları daha iyi anlayacaksın. Böylece, soruları çözerken kendine güvenin artacak. Bu süreçte, MEF öğretmenlerini daima yanında bulacaksm. Sürekli yenilenen 60,000 özgün soruluk soru bankasına her an erişerek kazandığın becerileri rahatça kullanacaksm. MODtRN eÖİTİM FCN V DCftSHANeLCRl www.mefdershanelerl.com Beşiktaş: 0212 260 7200 Kadıköy-V 0216 346 2758-62 Kadıhöy-Z: 0216 347 0097-98 Bakırköy: 0212 543 7998
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle