22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 16OCAK2005PAZAR 12 i m . t j 1^1 U \T LJ leyla.tavsanogluCc cumhuriyet.com.tr 'Sosyal güvenlikte reform zorunlu' SSK hastanelerinin Sağlık Bakanlığı 9 na devrinin sağlık sistemindeki dağınıklığı gidereceğini söyleyen Enis Yeter, 'Türkiye'nin sosyal güvenlik reformunu bir an önce gerçekleştirmesi gerektiğinV söyledi. Türkiye genç bir nüfusa sahip. Bir anlamda çalışan, istihdama takılan nüfusa sahip olmak demektir. İnsanlar 38yaşında emekli edildi. Bu da tabii ki sosyal güvenlik sisteminin çöküşünü hazırladı. (g SSK, bağımsız çalışanlara yönelik Bağ-Kur, devlet memurlarına yönelik de Emekli Sandığı değişik standartlar uyguluyor. Avrupa ülkeleri part- time çalışmayı getirmekle bayanların hayatlarını kolaylaştırmış oldular. y SÖYLEŞİ- LEYLATAVŞANOĞLU Çalışma ve Sosyal Güvenlik Ba- kanlığı bünyesinde çok tartışılan SSK hastanelerinin Sağlık Bakan- lığı'na devri çalışması çerçevesin- deyasa da çıktı. Ayrıca Sosyal Gü- venlik Yasa Tasarısı, bu çerçeve- de, yine pek çok uzmanın tartıştı- ğı aile hekimliği sistemi üzerinde de çalışmalaryapılıyor. Bu nokta- ları bir buçukyıldır Çalışma ve Sos- yal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar- lığı görevini sürdüren eski Kasta- monu Valisi Enis Yeter'le konuş- tuk. Her iki konuyu da savunan, özellikle SSK hastanelerinin Sağ- lık Bakanlığı 'na devrinin sağlık sis- temindeki dağınıklığı gidereceği- ni söyleyen Yeter, "Türkiye'nin sosyalgüvenlikreformunu bir an önce gerçekleştirmesi zorun- lu" dedi. Yeter'le, ayrıca Kasta- monu Valiliği dönemindeki koru- macılık çalışmalarını ve Tahhi Kent- lerBirliği'nin temelinin 2000yılın- da Kastamonu'da nasıl atıldığını da konuştuk. Söyleşimiz şöyle geliş- ti: - Siz Çalışma Bakanlığı Müsteşa- rı olarak Sosyal Güvenlik Yasa Ta- sarısı 'nı nasıl değerlendiriyorsunuz? YETER- Gelışmiş ülkeler de dahil, 21. yüzyılda dünya ülkelerinin en önemli sorunlarının başında sosyal güvenlik geliyor. Çünkü sosyal gü- venlik açıkları cıddi boyutlarda. Bu du- rum ülkemizde de açık bir biçimde görülüyor. Türkiye genç bir nüfusa sahip. Bu, bir ülke için büyük bir avan- taj. Genç nüfusa sahip olmak, bir an- lamda çalışan, istihdama takılan nü- fusa sahip olmak demektir. İnsanlar 38 yaşında emekli edildi - İyi de bu her zaman avantaj mı? Özellikle de Türkiye için? YETER - Türkiye bu genç nüfusu yeterince işgücü alanına sokamadığı, istihdamda tam kapasiteyi sağlaya- madığı ve büyük oranda işsizlik oldu- ğu için bu alanda önemli bir sorun ya- şıyor. 199O'lı yılların başına kadar Türkiye'de sosyal güvenlik alanında önemli bir sorun görülmedi. - Örnek verebilir misiniz? YETER- Örneğın OYAK Inşaat'ın belli oranda hissedan oldu. Istanbıü'da- ki Conrad Otel' in yapımına katkı sağ- ladı. Ama 1991 'den sonra, hele de er- ken yaşta emeklilik mevzuata dahil edildi. Ustelik de bu çok iyi bir uygu- lamaymış gibi kamuoyuna takdim edil- di. İnsanlar 38 yaşında emekli edildi. Bu da tabii ki sosyal güvenlik siste- minin çöküşünü hazırladı. Bakın, dört aktif çalışanın ödediği primlerle bir emeklinin maaşının karşılanması ge- rekir. 2030 yılında Almanya'nın bizim şu andaki durumumuza geleceği öngö- rüldüğü için şimdiden sosyal güven- likte reform yapma yoluna gittiler. Öte yandan bızim durumumuz daha önemli ve daha akut. Dolayısıyla da Türkiye'nin sosyal güvenlik reform- larını bir an önce gerçekleştirmesi la- zım. - HazineSSK'ye toplam ne kadar yardım yapıyor? Ayrıca da sadece SSK 'yi mifinanse ediyor? YETER- 2003 itibanyla Hazine'nın SSK'ye yaptığı mali yardım eski Türk Lirası değeriyle toplam 4.5 katrilyon. Bağ-Kur'a 5 katrilyon, Emekli Sandı- ğı'na verdiği destek 6 katrilyon. - Bunun ne anlatna geldiğini an- tatır mısınız? YETER - Toplanan primler ya da memurlar açısından emekli kesenek- leri gerek sağlık giderleri, gcrekse de emekli maaşlarını karşılayamıyor. Bu açığı kapatmak için de Hazine nakit yardımında bulunuyor. lşte, gerçekleştirmek istenen re- formlarla kendi ayakları üzerinde du- ran bir sosyal güvenlik sistemi oluş- turulmaya çalışılıyor. Her şeyden önemlisi de bir norm ve standart bir- liği sağlanmaya çalışılıyor. Bakın, şu andaki sistemde işçilere yönelik SSK., bağımsız çalışanlara yö- nelik Bağ-Kur, devlet memurlarına yönelik de Emekli Sandığı değişik standartlar uyguluyor. - Peki, yeni reformla bu geçmişte edinilen haklar ne olacak? ği, özürlüler gibi konularda da sorum- luluk bizim bakanlıkta. Biz tabii ki il- gili devlet bakanlığı ve ilgili devlet kurumlarıyla birlikte bu çalışmayı yü- rütüyoruz. Kadın-erkek eşitliği Özellikle kadın-erkek eşitliğıni bo- zacak bir sosyal güvenlik sistemi dü- şünmek doğru değil. Biliyorsunuz, son birkaç ay içinde AB mevzuatına uyum çerçevesinde kadınların doğum öncesi ve sonrası izinleri arttırtldı. Bu da önemli bir de- ğişiklikti. 1999'da yapılan bir deği- şikliklc emeklilik için kadınlarda 58, erkeklerde de 60 yaş belirlenmişti. Ama şu anda bu uygulanmıyor. Kademeli bir geçiş söz konusu ol- duğu için bu emeklilik yaşları 2023 yı- lında uygulamaya konulacak. - Bir de İş Kanunu 'nda 2003 'te yapılan değişiklikle esnek çalışma modelleri getirilmesi epeyce eleştiril- di. YETER - Evet, ama Batı ülkeleri- ne, örneğin Hollanda ve Danimar- da dikkat çekmek istiyorum. İşsizlik sadece parasal değil, aynı zamanda sosyal bir olay. Işsız insan bunalıma giriyor. Bayanlar açısından, ış sahibi yaparak onların topluma dahil edilme- leri aile eğitimi, ailenin huzuru, çocuk- ların geleceği açısından son derece önemli. - Türkiye AB üyesi olma yolunda ilerleyen bir ülke olduğuna göre ça- lışma hukııku AB müktesebatına ne kadar uygun? YETER - Türkiye son yıllarda AB müktesebatına uyum açısından gerek iş hukuku, gerekse de öbür kanunlar- da hayli çalışmalar yaptı; ciddi deği- şiklikler, ciddi düzenlemeler gerçek- leştirdi. Ama bunun tümünün bittiği- ni söylemek tabii mümkün değil. - Bir de işin uygulaması var. Bun- da uyum ne durumda? YETER- Dediğiniz gıbı uygulama çok önemli. En iyi standartları kâğıt üzerinde getirebılirsiniz, ama ııygula- mada sorunlar, tereddütler olıır. "21. yüzyılda dünya ülkelerinin en önemli sorunlarının başında sosyal güvenlik geliyor" diyen Enis Yeter, "Türkiye sosyal güvenlik reformunu bir an önce gerçekleştirmek zorunda" diye konuştu. (Fotoğraflar: KAAN SAGAN AK) YETER - Geçmişte edinilen mük- tesep haklar korunacak. Ama bundan sonra sisteme dahil olacak kişileri kap- sayacak. Yani müktesep haklara her- hangi bir şekilde dokunulmayacak. - Bu sosyal güvenlik yasastnm ka- dınları büyük ölçüde mağdur edece- ği, kadın-erkek ayrımcılığı yapıldı- ğı eleştirileri var. Siz bu konuda ne söylemek istersiniz? Gerçekten böy- le mi? YETER- Ben bu eleştiriye katılmı- yorum. Tam tersine... AB'nin sosyal politikalara yönelik standartlannı uy- gulama sorumlusu makam Çalışma Bakanlığfdır. Bunların Türk mevzu- atına uyumu ve uygulanması bızim bakanlığımızın sorumluluğunda. Dolayısıyla sadece çalışma, iş hu- kukunun, iş sağlığı ve güvenliği hu- kukunun dışında, kadın-erkek eşitli- ka'ya baktığınız zaman işsizliği bir anlamda bu modelle yenmişler. Kısmi (part-time) çalışmayı ele ala- lım. Birbayanın aile sorumluluğu var. lşte olsabile aklı çocuğunda, kocasın- da, evinde oluyor. Aklını tamamıyla işine ver, nasıl dersiniz? Bazı bayan- lar bunu yapabiliyor, ama bazıları da yapamıyor. Böylece gelişmiş Avrupa ülkeleri part-time çalışmayı getirmekle bayan- ların hayatlarını kolaylaştırmış oldu- lar. - Yani, bu ülkelerin kosullartna göre geliştirilen model, diyebilir mi- yiz? YETER - Evet. Diyelim ki bir ba- yan kısmı çalışmayı tercih ediyor. Bel- ki daha az ücret alacak, daha düşük sos- yal güvenlik primi ödeyecek, ama so- nuçta iş sahibi olacak. Burada şuna Çalışma hukuku açısından Türki- ye'nin bir avantajı Uluslararası Çalış- ma Örgütü'ne (İLO) üye olması ve ILO'nun birçok standardını kabul et- miş olmasıdır. Türkiye'nin 1949'dan itibaren Av- rupa Konseyi'ne üye olması, ILO'ya girmesi ve İLO standartlarının birço- ğunu çekınce koymadan imzalaması büyük avantaj sağlıyor. - Ne gibi? YETER- Örneğin, AB kamu görev- lilerine toplusözleşme vc grev hakkı tanınmasını istiyor. Bu konularda da gerekli çalışmalar yapılıyor, ama ta- bii şu anda daha fazla bir şey söyle- mek mümkün değil. - Kamu çalışanlan için toplusöz- leşme vegrev hakkmdan söz ettik. An- cak bııgün ülkemizde sendikal hare- ket neredeyse bitirilmiş durumda. En azından bııstıı sektöründen söz edecek olursak, bir Türkiye Gazete- ciler Sendikası var, ama bu sendika îşlerliğini kaybetmiş durumda. Tür- kiye eğer demokratik bir hukuk dev- letiyse sendika işlevi ve işlerliğinin kaybolmast nasıl hazmedilebilir? Siz bunu nasılyorumluyorsunuz? YETER - Sendikalaşma özellikle sanayi devriminden sonra ortaya çıkan bir olgu. Batı ülkelerine baktığımızda 19. yüzyılda şekillenmiş ve aradan geçen bunca zaman içinde de orurmuş. Sen- dikal hareket Türkiye'ye çok sonrala- n geldi. - Yalnız, hatırlatmuk istiyorum. 1960'tan sonra sendikalfaaliyetler çok güçlüydü. YETER- Öncelikle sosyal diyalog, sosyal birliktelik önemli kavramlar. Sosyal devlet AB'nin çok önem ver- diği bir kavram. Bızim iş hukukıunuza da bu kavram yeniden girdi. Çalışma ve Sosyal Gü- P O R T R İ ENİS YETER 1955, Elazığ doğumlu. Yükseköğrenimini IÜ Hukuk Fakültesi'nde tamamladı. Çeşitli yörelerde kaymakamlık ve vali yardımcılığı yaptı. 1985'te Içişleri Bakanlığı Mahalli Idareler Şube Müdürlüğü'ne atandı. Daire başkanı, ardından genel müdür yardımcısı oldu. 1996'ya kadar Mahalli Idareler Genel Müdürlüğü görevini yürüttü. 1997'de Kastamonu Valisi oldu. 2003'te Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşarlığı'na atandı. Yayımlanmış 50 makalesi ve beş kitabı var. venlik Bakanımızın başkanhğında iş- çi ve işveren kesiminin yılda üç defa bir araya gelerek sorunları konuşma tartışması noktasına geldik. Aynca Çalışma Meclisi 12 yıldan be- ri ilk kez 15-16 Eylül 2004'te Sayın Bakanımız Murat Başesgioğlu'nun başkanhğında toplandı. Bu sorduğu- nuz soru zaten sosyal diyalogla ilgi- li. Sendikal hareketin de mevcut şart- lar içinde kendine düşen görevi yap- ması gerekir. Pek de statükocu olma- malı. Örneğin, Danimarka'da sendikalar kendılerıne kayıtlı üyelerin sosyal ve parasal hakları kadar işsizlerın de hak- laıını korur. Bu çok önemli bir yakla- şımdır. Yoğun işsizliğin yaşandığı bir ülkede siz sadece kendi üyelerinizin haklarını ön plana getirerek scndika- cılık hareketini başarıyla yürütemez- siniz. Amaç insanlanmızı sağlık sigortası kapsarnına almah - Bir de genel sağlık sigortası ko- nusu var. Bu ne getirecek, ne götü- recek? YETER- Genel sağlık sigortası son derece önemli bir konu. Ülkemizde nüfusun yaklaşık yüzde 85'inin sağlık giderlerınin kamu tarafından karşılan- dığı bir gerçek. Ama, sağlıklı bir top- luma sahip miyız, diye sorarsanız, de- ğiliz, derim. Genel sağlık sigortası ça- lışmaları bızim bakanhğımız tarafın- dan yürütiilüyor. Genel sağlık sigorta- sından amaç tüm insanlanmızı sağlık sigortası kapsamına almak. Yani onla- rın muayenelerinın, tedavılerinin dev- let tarafından karşılanması. - Bu nasıl oluyor? YETER - Örneğin Almanya bu aile hekimliği sıstemini çok iyi bir biçim- de uyguluyor. Gereksizdurumlardada hastaneye gitme ıhlıyacı kalmıyor. Oy- sa bızde gerekli ya da gereksız sağlık şikâyetleri için hastanelerin önünde kuyruklar oluşuyor. Aile hekimliği yasası çıktı. Pilot ıl olarak Düzce'de uygulanacak. En kı- sa süre içinde bütün Türkiye'ye yayıl- ması öngörülüyor. Ben Kastamonu Valılığı görevim sü- resınce diyet uzmanlanndan, gıda mü- hendıslerinden, kız meslek lısesi ev ekonomısi öğretmenlerınden bir grvıp oluşturdum. Onlara sağlıklı yaşamı öğ- retme görevi verdim Ardından da sağ- lıklı yaşamCD'si hazırlandı. Dalıa son- ra buCD'yı bir bayana verdim. Bu ba- yan bir projeksiyon makinesiyle, okul aile birlikleriyle de işbırhği içinde sağ- lıklı yaşam konusunu işledi. Dört ay- da bayan ağırhklı dört bın kışiyi eğit- ti. Ailenin gerçek reisı kadın olduğu için bu eğitime kadından başladık ve çokbaşarılı oldu. -Peki, hanımlar sağlıklı yaşam uğ- rıına ağır yiyecekler, hantur işleri pi- şirmekten vaz geçtiler mi? YETER - O kadar ilginç oldu kı. Bu bayanlara, "Hamur işlerini misafırle- rinize ikram etmeyin" telkinıni yapı- yordıık. Bu da çok iyi sonuç verdi. - SSK hastanelerinin Sağlık Ba- kanlığı 'na bağlanınası çok tepki alır- ken hükümet yetkilileri de bunda amacın sağlık sektöründeki dağınık- lığı önlemek olduğunu söylüyorlar. Siz bu konuda ne diyorsunuz? YETER- Evet, bu yasa 1 BMM'den geçti. Biliyorsunuz, Türkıye'de sağlık- la ılgıli yapılanma çok dağmık SSK, Sağlık Bakanlığı, üniversite, vakıf ve özel hastaneler var. Aslında Çalışma ve Sosyal Güven- lik Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı ara- sında imzalanan protokolle 1 Ocak 2004'ten itibaren hastaneler karşılıklı olarak gerek sigortalı, gerekse de di- ğer kışilerın hızmetıne sunuldu. -Nasıl oldu? YETER - Artık sigortalılar da en geç şubat ayında serbest eczanelerden ilaçlarını alabilecekler Dolayısıyla da herhangi bir sıkıntı yaşanmayacak. Bu yenı sıstem, kamu ımkânlarının, kamu kaynaklarının tek bir elde top- lanması ve böylece ısrafm önüne ge- çılmesını amaçlıyor. Diyelim kı aynı yerde ıkı ayn statüde hastane olunca, yanı SSK ve devlet hastanesı, fazla masraf yapılıyor; fazla sayıda personel bulunduruluyor. Bunları önlemek için böyle bir bırleştırme öngöıiıldü. İşin esa- sında Sağlık Bakanlığı'nın bir koordı- nasyon kurumu olarak görev yapması var. Sağlık Bakanlığrnın daha sonra bu hastanelerı yerel yönetimlere, yani va- liliklere devretmesi öngörülüyor - Siz Kastamonu Valisi olduğunuz dönemde kültürel değerler ve doğa- ntn korunmasıyla ilgili çok ciddi ça- lışmalar yaptınız- Kastamonu Valili- ğiniz dönemindeki bu çalışmalarını- zı özlüyor musunuz? YETER - Valilik yaptığım altı yıl- lık süre içinde Kastamonu gibi tarih ve kültür zengini olan bir şehirde birçok restorasyon çalışmaları, ayrıca da el sanatlannı ayağa kaldırma çalışmala- nnı yürüttük. Kastamonu'da belkı çok iş yaptık, ama beni en çok sevindiren de öğrcn- cilere her gün valıhğe aldığımız bir arabayla tarihı ve kültür varlıklarını gezdirip onları tanımalarına yardımcı olmamızdı. Gençler bu şekilde şehir- lerini, kültürlenni tanıdılar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle