18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 13 OCAK 2005 PERŞEMBE HABERLER DUNYADABUGUN ALt SİRMEN Bu Ne Perhiz, Bu Ne Lahana Turşusu? Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Mosko- va gezisinde, Türk dış politikasının yeni boyutlar kazanması yolunda olumlu adımlar atılırken Ânka- ra'da da önemli görüşmeler olmaktaydı. Irak'ta 30 Ocak'ta mutlaka yapılacağı söylenen, ama nasıl yapılabileceği bir türlü belirlenemeyen seçimlerden önce, Irak ile ilgili heyetlerin Türkiye trafiği yoğunlaştı. Önceki gün ABD Merkez Kuvvetleri Komutanı John Abizaid, Ankara'da Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ile görüşürken In- cirlik Üssü'nün kullanımı konusunda bazı şikâyet- lerini dile getirmekte, yeni de talepler ortaya sür- mekteydi. Abizaid, Savunma ve Ekonomik Işbirliği Anlaş- ması çerçevesinde Incirlik'i kullandıkları zaman Ankara'nın kendilerinin karşısına, "TBMM'nin ona- yı gerekir" koşulunu çıkarmasından yakınıyordu. Kısacası yıllardır Türkiye'nin bütün talepleri kar- şısında, Kongre'nin onayı def'ini ileri süren ABD, Ankara'nın kendi yasama organının onayı görüşü- nü ileri sürmesinden rahatsız olduğunu belirtiyor- du. Abizaid ayrıca, üssün daha "operasyonel kul- lanımı!" için savaş uçaklarının uymaları gereken ku- ralların yumuşatılması ve yumuşatılan kuralların uygulamasının da esnekleştirilmesini talep ediyor, üsteki Amerikan uçaklarının sayılarının arttırılma- sı ve üssün daha geniş amaçlı olarak kullanılma- sı isteğini dile getirirken bütün bunları ABD'nin te- rör ile mücadelesine destek gerekçesine bağlı- yordu. • •• Dostları ABD'nin terörle mücadelesine destek vermeliydiler ve bu konuda Incirlik'in enformasyon amacıyla da kullanılmasını Ankara kabul etmeliy- di. Aynı sıralarda da, ABD'nin terör ile mücadele- sine BM şemsiyesi altında destek veren Türk Bir- liği Afganistan'a hareket ediyordu. Yani Türkiye, ABD'nin terör ile mücadelesinde kendine düşen desteği veriyor, Afganistan'da bir kez daha elini taşın altına koyuyordu. Aynı gün Ankara'da, Bilkent Otel'de yapılan ve Türkiye'yi Irak özel Temsilcisi Osman Korutürk'ün temsil ettiği, ABD tarafına da Avrupa ve Asya Iş- leri'nden sorumlu Müşteşar Yardımcısı Laura Ken- nedy'nin başkanlık ettiği, Türkiye-ABD-lrak üçlü toplantısında, kendisinden uluslararası terörle mü- cadele konusunda sürekli destek istenen ve elin- den geleni de ardına koymayan Ankara, çok hak- h olarak, PKK/KONGRA GEL'in Kandil Dağı'nda- ki faaliyetine son verilmesi ve bölgeye egemen olan ABD güçlerinin Türkiye'nin toprak bütünlü- ğüne yönelik tehditlerde bulunan terör örgütüne son verilmesi talebinde bulundu. Bu talebe karşılık ABD topu ismi var cismi yok Irak'ın temsilcisine atarken Bağdat da, Türkiye'ye siyasal çözüm yolunda yeni adımlar atılması ve çı- karılan topluma kazandırmayasasının sınırının ge- nişletilmesi nasihatini çekti. ••• Kısacası ABD Türkiye'den terörle mücadelesi- ne destek istiyor, ama Türkiye'ye yönelik terör için kendi sorumluluğu altına girmiş olan bölgede her- hangi bir şey yapmamayı sürdürüyor. Türkiye'den destek isteyen ABD Irak'a girme- den önce Türkiye'nin bölgedeki konumu PKK kar- şısında daha sağlamdı. Çünkü gerektiğinde sınır ötesi operasyonla, tedip hareketlerine girişebiliyor- du. Şimdi ABD terörist olduğunu resmen kabul et- tiği, amafiiliyattahiçbirşeyyapmadığı, hattatem- silcileriyle oturup konuştuğu PKK'yi sindirmiyor, Tür- kiye'nin müdahalesini de engelliyor. Sıkışınca da, ya topu Irak'a atıyor ya da Abiza- id'in Gül ile görüşmesinden sonra yaptığı açıkla- mada ileri sürdüğü gibi, şimdi yapacak başka iş- leri olduğunu, bu konuyu ilerde ele alabilecekleri- ni söyleyerek Ankara'yı uyutuyor. Pekyakında ABD'nin öze dokunmayan bir-iki gös- termelik sözde operasyonundan sonra Ankara'yı siyasi çözüm için sıkıştırması, Kandil Dağı'ndaki- leri de kapsayacak bir af talebinde bulunması kim- seyi şaşırtmasın. Bu konudaki baskıların tek odağının ABD olma- yacağı, yakında buna AB'nin de katılacağından kuş- kunuz bulunmasın. Acaba AKP hükümetinin perde arkasındaki ger- çek iktidar sahiplerinden olan ve Kürt politikası ko- nusunda söz hakkını elinde tuttuğu Amerikan çev- relerince de açıkça dile getirilen Cüneyd Zapsu bu baskılar karşısında ne der, ne yapar?.. asirmen(a)cumhuriyet.corn.tr Esenyurt Sol İttifak' 'Deniz Gezmiş' tabelasıyerine asıldı İstanbul Haber Servi- si -CHP, SHP, ÖDP, EMEP ve DEHAP Esenyurt belde örgütle- rinin temsilcılerinden oluşan"Solİttifak*,Na- mık Kemal Mahalle- si'nde bir süre önce kim- liği belirsiz kışilerce sö- külen "Deniz Gezmiş Caddesi" tabelasını ye- niden astı. Esenyurt Sol İttifak üyeleri dün.Namık Ke- mal Mahallesi Dcniz Gezmiş Caddesi'nde bir araya gelerek tabelayı tekrar yerine taktılar. Esenyurt Sol tttifakı Ba- sın Sözcüsü ve CHP Esenyurt Belde Başka- nı Engin Sankaya, bel- dedeki huzur ortamının bozulmasına izin ver- meyeceklerini belirte- rek "Bizgörevimizi yap- lık. Bazı insanlar belki buna 'ufak bir olay' di- yebilir. Ama bu ufak bir tabela değil, büyük bir olaydır. Tabelanın sökül- mesiylc ilgili art niyet aramadığınıız için bazı konuları daha çok deş- mekistemiyoruz" dedi. Sankaya, tabelanın sö- külmesiyle ilgili olarak Belediye Başkanı Nec- mi Kadıoğlu'nun tabela- nın tekrar yerine takıl- ması için lıiçbir şey yap- madığını ifade etti. CHP lideri Baykal, dokunulmazlık dosyalarmm dönem sonuna ertelenmesine tepki gösterdi: Parlamento sınıfla kaldı CHP Genel Başkaıu Deniz Baykal. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Anayasa-Adalet Karrna Ko- misyonu, 40 milletvekili hakkında- ki 44 dokunulmazlık dosyasının da- ha dönem sonuna bırakılmasına ka- rar verdi. Hakkında bir dosya bulu- nan CHP lideri Deniz Baykal toplan- tıya katılarak dokunulmazlığımn kal- dınlmasını istedi, ancak istemi kabul edilmedi. TBMM Anayasa-Adalet Karma Ko- misyonu 40 milletvekili hakkmdaki dosyaları görüşmek üzere dün sabah toplandı. Seçim döneminde giineş bat- tıktan sonra mitingde konuştuğu ge- rekçesiyle dokunuhnazhğının kaldı- nlması istenen CHP liden Deniz Bay- kal da toplantıya katıldı. Edinilen bil- giye göre, Baykal "savunma hakkını istemek için konuştuğumı" vurgular- ken şu görüşleri dile getirdı: "Savunma yapma hakkımı kullan- mama engelolmayınız. Hakkınıda id- dia var. 'Mitingde hava karardıktan sonra konuştun, yasa ihlali var' diye savcı fezleke hazırlanuş. Takdiri mah- • Seçim döneminde güneş battıktan sonra mitingde konuştuğu için hakkında dosya bulunan Baykal'ın dokunulmazlığımn kaldırılması istemi reddedildi. Baykal, "Parlamento çoğunluğu şeffaflık, insan haklarına saygı, hukuk devleti konulannda smıfta kalmıştır" dedi. kcnıe yapacaktır. Ben aleyhime de ol- sa kanunlann uygulanmasını isterim. Bundan şeref duyanm. Bunun uygu- lanmasına hrsat vermeyenlere bu du- rum şeref vermez. Ben dokunulmaz- lığınıı kalduın derken, hayır kaldır- ınayız diyenlere sorannı: Bu toplantı- ııııı anlarnı nedir? Bu toplantıya katı- lanlar bu soruya yanıt vermelidir. Ba- zılannın yargdanmamasını nıazurgös- termek için yargılanması gerekenleri yargılamamak izah edilemez." Komısyonun AKP'li üyeleri Mu- zaffer Külcüve Metin Kaşıkoğlu "Ken- dinizle ilgili konuşun, konuya gelin" diye itiraz edince tartışma çıktı. Bay- kal, "Tepkinizi yadırgadım. Ben ken- dimi savunmak zorunda değilim. Bıı- rada milletvekili dokunulmazlığı ile il- gili 83. maddeyi uygularken fabrikas- yon gibi davranmayın, diyorum. Beni engelliyorsunuz. I lııkuka saygui bir ta- vır değilbu. Bizim önlemekistediğinıi/ başka yargılanmalar var, önünü aç- mak istemiyoruzdiyorsanızbu topluin- fazdır. O zaman bu ayrı ayrı toplantı- ya negerek var" dedi. Koınisyon Baş- kanı Burhan Kuzu'nun "Herkes kal- dınlsm istiyor" sözleri üzerine de Bay- kal'ın "Kaldırın o zaman" dediği ak- tarıldı. AKP'lilerın laf atmayı sürdür- mesı üzerine tartışma çıktı. CHP'li Uğur Aksöz AKP'lilere "Burada bir genel başkan konuşuyor, saygılı olıın" diye seslenirken FeridunBaloğlu'nun da "Genel başkan çıksın, o zaman he- saplaşırız" dediği öğrenildi. Baykal, toplantıdan çıktıktan sonra yaptığı açıklamada, milletvekili doku- nulmazlığıyla ilgili 83. maddenin ana-,- yasanın "en yanhş, en ilkel" maddesi olduğunu söyledi. Demokrasiye, insan haklarına aykın bir düzenlemenin kıs- kançlıkla korunmak istendiğine dik- kat çeken CHP lideri, komisyonda do- kunulmazlığımn kaldırılmasını istedi- ğini aktardı. Baykal sözlerini şöyle sürdürdü: "Ne yazıkki başka bir seçenek yok- muş gibi dosyalar dönem sonuna bı- rakılıyor. Otomatik, fabrikasyon bir karar oluşturuldu. Kimse anayasanın arkasına saklanmasın. Savunma hak- kı en kutsal haktır. Bu hakkı kullan- manın yolu yargılanmaktır. Ben yar- gılanmakistiyorum. Gerçekten bir suç varsa Türkiye Cumhuriyeti yasaları- nın uygulanmasını istiyorum. Sana yargılanma olanağı verirsekbizim ört- bas etmek istediğimiz dosyaları niçin ertelediğimiz de sorulur demek isti- yorsunuz. Parlamento çoğunluğu şef- faflık, insan haklarına saygı, hukuk devleti konulannda sınıfla kalmıştır." Sarıgülcü vekillerin dosyasının görüşüleceği toplantıyı muhalifüyeler engellemeyiplanlıyor Disiplin kıınıhıiHİa 'zor' toplanb • 15 üyeden oluşan kurulun 2 üyesi disipline sevk edildiği için toplantıya katılmayacak. En az 10 kişiyle toplanabilen kurula, diğer muhalif 6 üyenin katılmamayı planladığı öğrenildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Iki üyesi hakkmdaki "rüşvet" savlarıyla sarsılan CHP Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) bugün, aralannda muhalif 15 milletvekilinin de bulunduğu toplam 132 kınama ve ihraç istemli dosyayı görüşmek için toplantıya çağnldı. Ancak 2 üyesi "ihraç" istemiyle disipline sevk edilen YDK toplantısına, muhalif 6 üyenin katılmamayı planladığı, bu nedenle kurulun toplanamayabi leceği belirtiliyor. YDK Başkanı tsmet Çanakçı, 13'ü Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sangül'ün yanında yer alan toplam 15 milletvekili ve örgütlerden gelen 117 ihraç dosyasını görüşmek üzere YDK'yi bugün için toplantıya çağırdı. Haklannda kınama istenen milletvekillerinin savunmalarını alacak olan kurulun, "kınama" cezası vermesi durumunda 15 milletvekili herhangi bir parti organına aday gösterilemeyecek. Ancak 3 Ocak'taki YDK toplantısında Mustafa Sangül'ün ihracına karşı çıkan üyelerin, kurula gelmeyerek toplantının yapılmasını engellemeyi planladığı öğrenildi. "Rüşvet" suçlamasıyla parti yönetiminin tedbirli olarak ihraç istemiyle disipline sevk ettiği YDK üyeleri Cafer Dursun ve Engin Baba, kurul toplantısına katılamayacağı için 15 üyeli kurulun üye sayısı otomatik olarak 13'e düşecek. Disipline sevk edilen üyelerin yerine yedek üyelerin toplantıya katılması olanaklı. Ancak Sangül'ün ihracına karşı diğer 6 üyenin katılmayarak bugün kurulun toplantısını engellemeyi planladığı öğrenildi. En az 10 üye ile toplanabilen kurul, 8 üyeyle ihraç kararı alabiliyor. 3 Ocak'taki toplantıda, Baba ve Dursun dışında Alper Karcıoğlu, Saniye Gül Barut, Şehriban Ercan, trfan Gürpınar, Ali Şahin ve Hasan Akyol, Sangül'ün ihracına karşı yönde oy kullanmıştı. CHP genel merkez yönetiminin de bu tablo karşısında, kurultay öncesinde karar çıkması yönünde ısrarlı olmayacağı dile getirildi. tĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN ABD TÜRKİYE Disiplin kuruluna sevk tebligatının iletilmediğini söylediler Dursun ve Baba'dan itirazANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - "Rüşvet" iddiaları nedeniy- le CHP Parti Meclisi tarafından ih- raç istemiyle tedbirli olarak disip- line sevk edilen YDK üyeleri Ca- fer Dursun ve Engin Baba disip- lin karanna itiraz etti. Baba ve Dursun, yaptıkları or- tak açıklamada, disiplin kurulu- na sevk edilmelerine rağmen, ken- dilerine henüz tebligat yapılma- dığını belirterek, PM kararının kendi lerine verilmesi için avukat- ları aracılığıyla CHP Genel Sek- reterliği'ne başvurduklarını, 11 Ocak'ta da disipline sevk karan- na itiraz ettiklerini, ancak genel merkezden bir yanıt alamadıkla- rını bildirdiler. 'Kurultay sürecine kaülmamız engelleniyor' Baba ve Dursun'un avukatı OğuzAkçay da genel merkezin, iki kez başvurmalanna rağmen mü- vekkillerinin disipline sevkini ön- gören PM karannın kendilerine verilmediğine dikkat çekti. Ak- çay, karann tebliğini beklemeleri halinde yakında gerçekleşecek olan kurultay sürecine müvekkil- lerinin katılamayacağını, seçme ve seçilme haklannın engellene- ceğini belirtti. "Genel merkez yönetimi, kara- nn nornıal tebligat sürecini bekle- yerek, kurultay sürecine katılma- mızıengeDemeyeçalışmaktadır'' di- yen Akçay, müvekkilleri hakkm- daki tedbirin kaldırılması için YDK'ye itiraz ettiklerini, tü- zük gereği, YDK'nin 7 gün için- de toplanarak tedbir konusunda karar vermek durumunda oldu- ğunu söyledi. BAŞSAVCILIK, RAPORU ÇABUKLAŞTIRMASINI İSTEDİ Adli Tıp Kurumu'nu Erbakan için uyardı MÜLKİ ÎDARE KESlMÎ DE YAK1NDI Hükümete 'vicdan- cüzdan' hatırlatması ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, ka- patılan Ri r nin Genel Başkanı Necmet- tin Erbakan hakkmdaki raporu yak- laşık 1 aydır göndermeyen Adli Tıp Kurumu'nu "uyardı". Başsavcılığın kuruma gönderdiği yazıda, Erbakan'ın ceza infazının sağlık sorunları nede- niyle ertelenip ertelenmeyeceğine iliş- kin raporu çabuklaştırnıası istendi. Kapatılan RP'nin il ve ilçe teşkilat- larına dağıtılmayan Hazine yardımı- nm dağıtılmış gibi gösterilmesi nede- niyle açılan "Kayıp r frilyon" davasın- da, "evrakta sahtecilik" suçundan 2 yıl 4 ay hapıs cezasına mahkûm olan Erbakan, 1 ayı aşkın süredir cezaevi- ne girmemek için sağlık raporu alma- ya çalışıyor. Erbakan, süre bitımine az bir zaman kala 10 Aralık'ta Adli Tıp Kurumu'nda sağlık kontrolünden geç- ti. Adli Tıp Kurumu, bazı tetkiklerin tam teşekküllü devlet hastanesinde yapılmasını istedi. Bunun üzerine Er- bakan, 24 Aralık 2004 tarihinde An- kara Numune Hastanesi'nde, üre, kan, kolesterol ve ciğerlenne iliş- km bazı tahliller yaptırdı.Adli Tıp Kurumu'nun daha önce kendismin yaptığı tetkikler ile Numune Has- tanesi'nin verdiği rapora göre Er- bakan'ın cezasının infaz edilip edil- meyeceğine ilişkin rapor düzenleme- si gerekiyordu. Ancak söz konu- su rapor henüz Ankara Cumhuri- yet Başsavcılığı'na ulaştınlmadı. Çavuşoğlu cezaevinde " Kayıp Trilyon" davasında ceza alan ve hakkında gıya- bi tutuklama karan çıkan ka- patılan RP'nin eski Bartın II Başkanı Fikret Çavuşoğ- luemniyet ekiplerince gö- zaltına alındı. Çavuşoğlu, daha sonra tutuklanarak Bartın Kapalı Tip Ceza- evi'ne konuldu. ANKARA (ANKA) - Mül- ki ıdare kesiminden de hükü- mete "vicdan-cüzdan" hatırlat- ması geldi. Mülkiye Başmüfettişi Ah- met Apan, "İdarecinin Sesi" dergisinde yayımladığı "Vic- dan mı? Bütçe Dengeleri mi?" başlıklı yazısında, mülki ida- re amirlerinin de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la ay- nı şekilde "geçinememesıkın- tısı" çektiğini dile getirdi. Apan, mülki idare amirleri- nin, hâkını ve savcılardan 852 milyon lira daha az maaş al- dığına dikkat çekti. Personel Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan "maaş tablosu verilerTnı örnek göste- ren Apan, mülki amırlerle ay- nı yerde görev yapan hâkim ve savcılann 2 milyar 747 milyon, mülki amirlerin ise 1 milyar 895 milyon aylık aldığına işa- ret etti. Gerekli düzeltmelerin yapıl- masını isteyen Apan, şunları dedi. "Buçarpıkhğıdüzeltmek için İçişleri Bakanlığı zaman zaman çeşitli teklif ve tasanlar yapmışnr. Ancak ne hikmetse diğer meslekgruplannuı (özel- likle adli ve askeri kesinün) ge- Ur durumu ve yaşam kalitesi devletin iisl makamlannın ilgi ve teveccühüne mazhar olur- ken, mülki amirlerin maaş se- viyesi iyileştirihnemiştir." Apan, personele ilişkin özlük haklannın düzenlenmesine yö- nelik yasa tasanlannın Maliye Bakanlığı tarafından "bütçe dengeleri" gerekçe gösterile- rek engellendiğini ileri sürdü. Apan, "Aynı Maliye Bakan- lığı personeli ortalama yüzde 55daha fazlamaaşalıyor" dedi. Dokunulmazlık Ulkü AİHM'ye gidiyor ŞAHAPAVCI tZMİR-CHP Izmir Mil- letvekili ve eski Aliağa Be- lediye Başkanı Hakkı Ül- kü, dokunulmazlığınınkal- dınlması için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AlHM) başvuracağını açıkladı. Ülkü hakkında, başkan- lığı döneminde, "beledi- yeye ait akaryakıt istasyo- nundan,belediye araçlan- na akaryakıtsaünalnıak" suçlamasıyla dava açılmış, Ülkü de yargılanmak için dokunulmazlığımn kaldı- nlması istemiyle TBMM Anayasa ve Adalet Komis- yonu'nabaşvurmuştu. Par- lamentoda dokunulmazlı- ğımn kaldınlması için her yolu denedığini belirten Ülkü, başvuruların dikka- te alınmaması nedeniyle AİHM'ye gideceğini söy- ledi. AKP'nin dokunul- mazhklan kaldırmak için ısteklı davranmadığını be- lirten Ülkü, yargılanma hakkını kullanmak istedi- ğini bildırdi. Ülkü, bu istemi en son TBMM'de, 2005 mali yı- lı bütçesinin görüşülmesi sırasında gündeme getir- diğini belirterek "CHP grubu olarak hakkunızda açdan davalarda yargılan- mak isüyoruz. Grup ola- rak bizim sayımız yeterli değil. AKP de bu konuda pek iştahlı değil. Ben de AİHM'yebaşvurmaya ka- rar verdim. AİHM'de alı- nacakolumlu bir karar, di- ğer dokunulmazhklariçin örnekolur" dedi. Baykal da katıldı toprağa verildi İstanbul Haber Servisi- Geçirdiği kalp krizi sonu- cu yaşamını yitiren CHP Güngören İlçe Yönetim Kurulu üyesi ve kurultay delegesi Durdu Özpolat dün toprağa verildi. CHP İstanbul Milletve- kili MehmetAliÖzpolat'ın yeğeni olan Durdu Özpo- lat, Cem Vakfı Pir Koca Ahmet Yesevi Ceme- vi'ndeki cenaze namazı- nın ardından Büyükçek- mece Mezaıiığı 'nda topra- ğa verildi. Cemevindeki törene katılan CHP Genel Başkanı DenizBaykal, Öz polat'ın yakınlanna taziye- lerini sundu. Baykal, Dur- du Özpolat'ın, Istanbul'da CHP'ye büyük emek ve hizmct verdiğini belirte- rek "Ölümü hepimiz için darbe oldu" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle