22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
20EYLÜL 2004 PAZARTESl CUMHURlYET SAYFA ROPORTAJ • * - ABDÜLCANBAZ TURHAN SELÇUK DİÎ3ÜSI TA3İA-LI İSTAN3UL EFENDÎ3Î A3DÜLCAN3AZ 1 EAHİKJLAD3 KA.C2PALA2I KISIM T2KMILİ 3İHDEN i l VAPTIk. BENANMEST,5£M 1922 mübadelesinde Rumlar boşalttı, Yunanistan'dangelengöçmen Türlderisebeğenipyerleşmedi BirefsanedirKavakö< ^P- %K** r -f*&&& Kayaköy 19. yüzjıl başında Fethiyeü Rum 'Kör Kasap' taraûndan kurulmuş. 100 yü kadar sonra Rumlar mübadeleyie köyü terk etmiş. •Efsane' bu süre içinde geçiyor. O rada bir efsane var... Efsane taş evlerle baş- lıyor. Taş taş üstüne konularak yapılmış evler. Geniş biryama- cayanyanave art arda sıralanmış ev- ler. Ama boş evler... Ve evlerin ara- sında adına sokak denemeyecekdar- lıkta parika yollar. Ama boş yollar... Burası Kayaköy. 1922'de Yunanis- tan'a göndenlen Rumlann terk etti- ği bir köy... Diyorlar ki, içine gire- bilmek içın sahibınin olmadığı. çal- mak ıçin kapısınvn bulunmadığı taş evleriyle hüzün dolubir köy. Ve hat- ta, insanlar evlerinden edildıği için, gende kalanlara utanç verenbır köy. Anadolu'da köy çok, ama böylesı pek yok. Kayaköy yolunda içimde bir his; sanki bir şeyler ters gidecek... Efsa- nenin foyası ortaya çıkacak! Otantlk. blraz da özentlk Fethiye'den Hisarönü'ne çıkınca soldakiyol Ölüdeniz'e iniyor, sağda- kiyolçamlarm arasındanKayaköy'e gidiyor. Kayaköy'e girer girmez bi- raz "otantik" bıraz da "özentik" pan- siyon ve lokantaya dayalı bir turizm havası esiyor. Aklına esen ise "hü- zün" dıyor, "utanç" diyor, kimileri- nin dilininucuna ise neredeyse ınsan- lık suçu diyesi geliyor... Kayaköy. 19. yüzyılbaşındakurul- muş... Rıvayet o ki önce Fethiyeli Rumlardan "Kör Kasap" gelmiş, sonradan padişahın yerleşim izniy- le ortaya büyük bir Rum mahallesı çıkmış... Güneşln gölgest düşmüyor Küçükdağlann arasuıda bir yayla düşünün... Rumlar, düzlüğü otlak yeri olarak hayvanlara bırakıpkuzeye bakanka- yahk yamaca kesme taşlardan evle- rini kurmuşlar. Bu yüzden güneş do- ğubatı çizgisinde giderken kuzeyde- ki evlen hep aynı görüyor... Fakat "uzmanlar" tarafından deniyor ki Rumlar evlenni öyle kurmuş ki bir evın gölgesı ötekı evin üstüne düş- müyor. tnanmayacaksınız, ama Ka- yaköy'dekı ıçıne güneş girenbu "ef- sanoi" yerleşim düzenine Pitago- ras'vn matematik formüllerini bile katanlar oluyor. Boştaş evlere bakıp da Kayaköy'de estinlen ve hattayann insanlık suçu dahı denilmesı olası utancın aslı as- tan, kökü kökeni nedir? Anadolu'dakı Kurtuluş Savaşı'nda, Büyük Zafer kazanılınca, 1922 kışın- da Kayaköy'deki Rumlar Yunanis- tan" a gönderilıyor... Karşıhğında Batı Trakya'dan ve özellikle Selanikyöresinden deTürk- ler köye geürilı- yor. 1924'teki bü- yükmübadeleden önceki bir müba- dele... Kayaköy'ün ya da Rumlann ver- diği adla Levissi köyünün tarihin- de Kurtuluş Sava- şı'nda ne olduğu anlatılmıyor... Köydeki Rumlar, komşu köydeki Türklere milis kuvvetleriyle sal- dırdı mı, yoksa iş- galci Yunan oTdu- su karşısında ta- rafsız mı kaldı bı- linmiyor. Bilinen Rumlann, Yuna- nistan"a gönderil- diği, evlerin boş kaldığı; taş evler- den gözyaşı aktı- ğı, o günden beri Kayaköy'ü hüzün sardığı. Bir kere müba- dele sırasında ev- ler boş kalmıyor. Batı Trakya'dan gelen göçmen Türkler Kaya- köy'e yerleşıyor. Fakat Türkler, al- tı ahır, üstü genel- likle bir göz oda- dan oluşan evler- de ve akarsuyu ol- mayanyoredeya- şayamıyor... Kayaköy, Türklere yurt olamıyor; beş on aile kahyor. gerisi evleri dev- lete bırakıp yenıden göç edıyor; bo- şalan evlere başkalan da gelip yer- leşmiyor. Abalızade Yunus'un köyü Yunanıstan'dan Kayaköy'e göçen TürklerınKayaköy'den deyenibirgö- çe çıkmasındaki zorluğu kimse an- latmıyor. Kimse bu hüznü yazmıyor. Jjatı Trakya 'dan gelen göçmen Türkler Kayaköy 'e yerle- şiyorfakat altı ahır, üstü genellikle bir göz odadan olu- şan evlerde ve akarsuyu olmayanyöredeyaşayamıyor... Niye? Türkler göçebe diye rru! Evet Türkler göçebe... Yerleşık düzene geçselerbile me\ r - sımlik göçler yapıyorlar. Ömeğin Fethiye'deki Abalızade- ler... Kurtuluş Savaşı'na Mustafa Ke- mal'ın fikir arkadaşı olarak katılan, devletin şeklini cumhuriyet olarak değıştiren Anayasa Komisyonu'na başkanlık yapanve Cumhuriyet dev- nmlerininsesiCumhuriyet gazetesi- nı kuran Yunus Nadi, 1880 yazında ailesinin yayla olarak geldiği Kaya- köy'dedoğuyor... Nerede Yunus Nadi'nindoğdu- ğuev? Çoktan yıkıl- mış... Kayaköy "deki taş evler koruma altında... Korunsun,ama ulusalkahraman- larımızdanYunus Nadi'nindoğdu- ğu ev de yenıden yapılsın! Aralık 1922'deki toplu göçle Atina'ya gıden 1903 Ka- yaköy doğumlu yıllar sonra bu- lupkonuşuyorlar, "Nikola Am- ca"nın "Levissi sokaklanisimsiz vekaldınmstzdr sözlerini tarihe kaydediyorlar... Ohaldehaydibu- yurun; Yunus Nadi'nindogdu- ğu evi yenıden yapamıyorsanız Kayaköy'ün o isımsiz sokakla- nndan birine *YiınıısNadi''de- yin de görelim! Kayaköy'ün bütün geçmişi yaklaşık200yıl... Anadolu tarihinde bir damla... 200 yılın neredeyse son 100yılı ise boş; tanhsiz! Ama Türkiye'de "entelektüer ol- mak adınaboşluğu öyle bir dolduru- yorlar kı, sormayın gitsin. Kalaylı tarlh devrl Vaktızamanındanüfusu 16 bine ka- dar ulaşanKayaköy'de geçımhay\an- cılık, tıcaret ve kalaycılık üzenney- miş... Cevre köylere kap kacak ka- laylamaya giderlermiş. Banagöre bugün Kayaköy'de "ka- laybtarih devri" yaşanıyor! Ama bunun bir de "cüah taş dev- ri" var: Antık çağdakı Lıkya döne- minde Kayaköy'ün yerinde Karmy- lassos kentı bulunuyor. Geriye nek- ropolünden mezar taşlan kalmış... Antik çağın yontulan, 19. yüzyıl- dan kalma kilısenin taşlan arasuıda duruyor. Tarihte herkes kendi dünyasımku- ruyor! kültür ve Tabiat Varhklannı Ko- rumuKurulu'nunkaranylakoruma- yagelince... Ne olacak bu Kayaköy'ün hali? imar planı çıkmıyor Çatısız, penceresız boş taş evler doğarunkarşısında taşlanrubirbir dö- küyor... Taşlann içinden incır ağaç- lan yükseliyor... Ağaçlann kökleri taşlan yerinden çıkartıyor... Kayaköy, korunurken yıkılıyor... Yıkılırken tartışılıyor: Türkiye'dekı her büyükelçıliğe bu- taş ev verilsın ve o ülkenin folkloru ile Kayaköy kültür amaçlı mı kulla- nılsın, yoksa yamaçtaki evler bir ya- tunmcıya ıhale edilsin tunstikbir te- sis mi yaratılsın? Kayaköy "de 2 binden fazla taş ev var. Bunlardan 50 kadan tapulu; ge- risi Hazıne'nın malı. Kayaköy'ün içinde 40 kadar aile yaşıyor; yama- cın önündekı ovaya ise 2 bin nüfus yerleşmiş... Ovadakı köylü, "bağ bahçe düzeni için imar planı" isti- yor.. Plan yok... Inşaatyasak... Ama Kayaköy kendı dünyasuu kurmaya devam edıyor. GÖRÜŞ SONMEZ TARGAN Ruhi Su'yu Anarken 6O'lı yıllann siyasal devinmelerinin sanat ve kül- tür alanındaki önemli adlarından biri de Ruhi Su idi. Türkü denince alanlarda, salonlarda hatta ço- ğumuzun bekâr odalannda onun gür sesi yankı- lanırdı. Çünkü alışılagetmiş halk ezgi ve türküle- rimize yeni bir yorum getirmiş, bunlara çoğul ve devrimci bir içerik kazandırmıştı. Içli halk ezgileri, yüzyıllarca çile içinde yaşamış Anadolu insanının feryadı onun sazında ve sesin- de kavgayadönüşür, direnmenin ve savaşım ver- menin coşku dolu umudu olurdu. Aslında Ruhi Su'nun kendi yaşam öyküsü de sanatı gibi acılar ve çitelerle doluydu. 1912'de Van'da yaşama gözlerini açtığında yanında ne anasını ne de babasını görmüştü. Birinci emper- yalist paylaşım savaşının ortada bıraktığı anasız- babasız nice öksüz ve yetim çocuktan birisi de oydu. Van'dan Adana'ya göçen yoksul bir ailenin ya- nında Çukurovatopraklanna ayak bastığında da- ha çocuk denecek bir yaştaydı, ama gür sesi gi- bi başı da daha o yıllarda dimdikti ve onu yaşa- mı boyu peşini bırakmayacak zorluklarla, acılar- la dolu çetin bir gelecek beklemekteydi. Ve sazı- nı adeta bir silah gibi kullanıp zorluklann üstüne üstüne gittı. Müziğe olantutkusu AnkaraMüzikOkulu'nagi- rişiyle daha bir gelişti. Hasanoğlan Köy Enstitü- sü'nde müzik öğretmenliğiyapmaklayetinmeyip 194O'lı yıllann başında Ankara Devlet Operası'na girerek sanat yaşamına atıldı. Ancakbu ortam onu bir başka ortama daha taşıyacaktı. Çünkü sa- natçı kişiliği yanında siyasal bir kimlik daha taşı- yordu. İçinden geldiği halkının acılannı dindirmek, ezilen, hotianan, sömürülen halkının özgüriüğü için savaşım vermek onun doğasında vardı. Taşıdığı düşüncelerden, inandığı siyasal çizgiden dolayı daha opera sanatçısı olduğu yıllarda (1952) gö- zaltına alınaraktutuklandı. Böylece devlet sanat- çıliğı da son buldu. Beş yıl süren mahkûmiyetyıllan Ruhi Su'nun tür- külerde odaklanmasının da temel dayanakların- dan birini oluşturdu. Artık yaşamının son nokta- sına değin hem çalıp hem söyleyecekti. Hem kendi yaptığı besteler hem de halk türkülerinden çıkardığı derlemeler devrimci bir söyleme dönü- şerek ilerleyecekti. Heryapıtında halkını bilinçlen- dirmeyi, kurtuluşagidenyolu muştulamayı sana- tının ayrılmaz bir parçası olarak görüyor, ünlü ozan Nâzım Hikmet'in şiirde yaptığını o sazı ve sözüyle yapmaya çahşıyordu. Ruhi Su bu çabayı kendisiyle de sınıriı tutma- dı. 1975 yılında Dostlar Tiyatrosu şemsiyesi al- tında kurduğu Dostlar Korosu ile bu sanatsal ça- basını toplumsallaştırdı. Yurtiçinde ve dışında ver- diği dinletilerte kendine özgü bu sanat anlayışını evrenselliğe taşıdı. 12 Eylül askersel devirmesi Türkiye'deki birçok genç, siyasetçi, sendikacı, aydın ve sanatçı gibi onu da vurdu. 1985 yılında kanser tanısı konma- sınave yurtdıştndatedavigörmesizorunhjluğu doğ- masına karşın pasaport verilmedi. Daha doğumunda acılarla dünyaya gözünü açan Ruhi Su, yine acılarta 20 Eylül 1985'te ya- şama gözlerini yumdu. Bugün aramızdan aynlışının 19. yılı. Ve biz onu acılarla, onca umut dolu bakışlarla bir kez daha anıyoruz. Hem de türkülerte... ÎLAN TC KAKTAL 2. AİLE MAHKEMESİ HÂKİMLtĞt'NDEN EsasNo 2003 418 Davacı Yusuf Onder Arslanboğa tarafından davalı Azıta Arslanboğan aleyhıne açılan boşanma davasının alınan ara karar uyannca; Davalıya belırtılen adreste da\-a dılekçesuun teblığ edılemedığı. adres araştvrmasmda adı geçetun adresı- mn bulunmadığı anlaşümakla 7201 sayılı kanunun 28-29 maddelen hükmüne bvnaen dava dılekçesının ılanen teblıgıne karar venlmıştu Davalının 04 11 2004 günü saat. 10.30'da mahke- memızde hazn" olması, bellı edılen gün ve saatte gel- mesı veya kendısını bu vekıl ıle temsıl ettırmesı, gel- medığı, mazeret beyan etmedığı \e delıl de ibraz et- medığı takdırde HUMKnun 213-377 maddelen ge- reğınce yargılamanm yokluğunda yapılacağı ve hü- küm kurulacağı dava dıkkçesı teblığî yenne geçerlı olmak üzere ılanen duyurulur Işbu ilan yayımlandığı tarihten 15 gün sonra tebliğ vapılmış savüacaktu. 15 07'2004 Basın: 42162 tLAN TC ŞİŞLt 1. AİLE MAHKEMESt'NDEN EsasNo: 2003 1085 Davacı Aysun Şener vekıli tarafından açılan vasi tayını davası sebebıyle venlen karar uyannca; Erzincan ıh, merkez ilçesı, Alıefendı, c: 2, hane: 110da nüfusa kayıth bulunan Ahmet ki2i Fatma'dan olma 1946 doğumlu Pervın Uçman'm hacu altına alınmasına, Kendısıne Istanbul, Fatıh, Müftüah. c: 56. h: 606'da nüfusa kayıth bulunan Kanber ve Pervın'den olma 1969 doğumlu kızı Aysun Cem'ın vası olarak tayınıne mahkememızın 07 04 2004 gün. 2003 1085 Esas. 2004 424 Karar sayılı üamı ile karar venlmış olmakla kevfıyet üan olunur. 20.04.2004 Basın- 42155 tLAN TC DtYARBAKIR tŞ MAHKEMESt'^fDEN Esas Ko: 2002 131 Davacı Nevzat Aksucu vekıli tarafvndan davalılar Mustafa Cızrelıoğlu, Muhıttın Erdoğan ve SSK Genel Müdurlüğü aleyhıne mahketnemızde açılan soyısim tashıhı davasuıın yapılan açık yargılaması sırasında venlen ara karan geıeğınce: Tüm araştumalara rağmen adresı tespıt edılemeyen davalı Mustafa Cızrelıoğlu'na ılanen teblıgat yapılma- sına karar venlmıştır: Adı geçenm dunışmaya gelerek belgelennı ıbraz etmesı gerektığı, aksı takdırde yargılamaya yokluğun- da devam edilerek karar verıleceğı ve duruşma günü- nün 30'9 2004 günü saat 9 15 olduğu tebliğ yerine ge- çerlı olmak üzere vlan olunur. Basın: 3960
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle