Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 13 EYLÜL 2004 PAZARTES
HABERLER
New York Times, AB zina nedeniyle tarih vermezse Erdoğan'ın sadece kendisini suçlayabileceğini yazdı
Tehlikeli biçimdegerid'ftf Haberler Servisi - AKP hükü-
metinin zinanın suç sayılmasını öngö-
ren yasa tasansı konusundaki ısran
Batı basınında yankı bulmaya devam
ediyor. Amerikan New York Times
gazetesı, TCY Tasansf nda kadınJa-
ra ilışkin baa maddelerin "tehükeli bir
biçimde gerici" olduğunu saMinarak
"Zina tasansı nedeniyte Avnıpa Bir-
fiği (AB) görüşmetarihi vermezseBaş-
bakan Recep Tavyıp Erdoğan kendi-
sinden başkasını suçlayamaz" diye
yazdı. Ingiliz The Observer da zina-
nın cezalandınlmasının namus cina-
yetlerini meşrulaştıracağına inanıldı-
ğını belirtti.
New York Times, Türk StiB Ka-
dın Haklan" başlıkJı başyazısmda
AKP'nin reform sürecinin bir parça-
sı olarak TCY'de büyük bir değişik-
lik önerdığmi, bu çabanın birçok olum-
• Türk Stili Kadın Haklan' başlıklı başyazısmda TCY'de kadmlan etkileyen bazı
maddelerin "tehlikeli bir biçimde gerici" olduğunu belirten New York Times, "AB'nin
insan haklanna ilişkin modern vizyonundan çok partinin muhafazakâr Islami köklerini
yansıtan inançlar ve uygulamalann yasalaştınlması amaçlanıyor" yorumunu yaptı.
lu yönleri olduğunu kaydetîi. Buna
karşın gazete. *\e yazık ki, kadmlan
etkileyen baa maddelertehlikeli birbi-
çimde gericidir ve AB'nin insan hak-
lannailişkin modern vizvonundan çok
partinin muhafazakâr tsfcuni kökleri-
ni yansıtan inançlar ve uygulamalan
vasallaşannayı amaçhyor" yorumu-
nu yaptı. Tasannın en çok itiraz edi-
len unsurunun zınanın cezalandınl-
ması olduğuna, erkeklerin "namus"
cınayetlerinden dolayı indırilmiş ce-
za ahnaya devam edecekJerine ve 15-
18 yaşlanndaki gençler arasındaki
cınsel ilişkılenn cezalandınlacağına
dikkat çeken gazete, zinaya ilişkin
maddenin geriye gitme anlamına gel-
dığini vurguladı. Af Örgütü'nün ye-
nı raporunun Türk kadınlannın en az
üçte birinin ev içi şiddetin kurbaru ol-
duğunu gösterdiğıni belirten gazete,
" Türkrve. bu körii muameleleri sona
erdirmek konusunda siyasi iradesini
kanıtiamaJT diye yazdı.
Gazete, tasannın gözden geçirilme-
mesi durumunda Türkiye'nin AB üye-
liğine karşı çıkan Avrupahlara aralık
ayında "hayır" oyu kullanmalan için
büyük bir gerekçe venleceğinı savu-
narak "Bövle bir dunımda Savm Er-
doğan. kendisinden başkasını suçla-
yamayacak1
" uyansını yaptı.
The Observer: İroni
The Observer gazetesi ise namus cı-
nayetine kurban gıden Güldünya Tö-
re'nin katillerinın yargılandığı davaya
dikkat çekerek genç bir annenin namus
cinayetine kurban gitmesi nedeniyle
"şoke" olan Türkiye'yi Islamı gele-
nekJenn altüst ettiğini öne sürdü. Ga-
zete, Güldünya'nın öldürülmesını pro-
testo edenler için bu cinayetle öneri-
len zina tasansı arasında "korkutucu'"
birbağ buJunduğunu vurgulayarak "Zi-
nanın cezalandınlmasuun namus ö-
nayederini meşrulastıracağına inanı-
vorlar. Hükümet, önerüen \ asanın va-
ratüg) büyüktepkrvcşaşırdığıizlenimi-
ni veriyor. Ancak bu nafta bu konuda-
kjhaberleruhıslararasmedyayaszma-
ya başlayınca bakanlar etkisini hisset-
meyebaşladr yorumunu yaptı. Gazete,
Türkiye'yi AB üyeliğine yaklaştırmak
için şimdiye kadaren çok çaba göste-
ren Türk hükümeti olan AKPhüküme-
tinin AB'nin tepki gösterdiği zina ta-
sansını gündeme getırmesini ironi ola-
rak değerlendirdi.
Belçika Dışişlen Bakanı Karel De
Gucht da TCY'de zina konusunda ya-
pılması planlanan değişikliğin Tür-
kiye'nin Avrupa Birliği'ne katılma
arzusuyla bağdaşmadığını öne sürdü.
Gucht, değişikliğin Avrupa değerle-
riyle uyuşmadığıru savundu.
Frankfurter Allgemeine Zeitung, Almanya, Fransa ve îngiltere'nin 'evet' dediğini ileri sürdü:
Türkiye'ye müzakere sözü verildi
• Üç ülkenin komisyon raporunu
beklemeden Türkiye'ye tarih sözü verdiğini
savunan gazete, "Türkiye işi tamam"
yorumunu yaptı. Yunanistan Başbakam
Kostas Karamanlis, "Avrupalı bir Türkiye
herkesin yaranna olur" diye konuştu.
Dış Haberler Servisi -
AB'nin en büyük üç dev-
leti olan Almanya, Fransa
ve tngütere'nin Türkiye'ye
müzakere tarihi sözü ver-
diği öne sürüldü.
Alman Frankfurter All-
gemeine Zeitung (FAZ)
gazetesi, 3 üJkenın daha
şimdiden komisyon rapo-
runu beklemeden Türki-
ye'ye tanh sözü verdiğini
savunarak "Türitiyeişita-
mam" yorumunu yaptı.
Nikolas Busse imzasıyla
yayımlanan makalede, AB
içindeki en büyük 3 dev-
letin "evet" demesinden
sonra diğer üyelerden *ha-
yır" karannın çıkmasunn
mumkün olmadığı savu-
nuldu. Erdoğan hüküme-
tinin Avrupa'ya yaptığı çı-
karmada kullandığı "Baü
ile Islam dünyas arasında
köprüjeostratejikzorun-
luluk, demokratikleşme"
gibı tartışmaların AB'li po-
litikacılan "candamann-
dan vurduğunu" kayde-
den FAZ, halkın karşı ol-
masına rağmen Türki-
ye'nin başdestekçisi Al-
manya'nın Dışişlen Baka-
nı Joschka Fischer'in,
"Türkiyçkarşıdannınayak
sürümesi, Müslüman bir
üikeyiHıristnan kulübün-
degörmekistememeierin-
dendir" şeklindeki sözle-
rinin bu taktiğin bir sonu-
cu olduğunu öne sürdü.
Terörefisolabiiir'
Yazıda aynca, Türki-
ye'nin AB'ye tam üyeli-
ğinin beraberinde inanıl-
maz politik yükler getire-
ceği; AJmanya, Fransa ile
Ingiltere üçlüsünün yanı-
na birdördüncü büyük dev-
leti ekleyeceği ve bunun
da birliği yönetılmez hale
düşüreceği ileri sürüldü.
Türkiye'nin üyeliğiyle
birlikte Ortadoğu'da hü-
küm süren paylaşım kav-
gasının bütün şiddetiyle
Avrupa'nın kapısına daya-
nacağı savunulduğu yazı-
da uluslararası terorizmin,
Türkiye'nin üyeliğiyle, ko-
layca Avrupa'ya sızabile-
ceği birüs elde edeceği id-
diasına da yer verildi.
Hıristiyanlar karşı
Alman Hıristiyan de-
mokrat partileri (CDU
CSU) Federal Meclis Gru-
bu sözcüsü Peter Hintze,
Türkiye'nin AB üyeliği-
nin, birliği siyasi, ekono-
mik ve sosyal açıdan zor-
layacağını öne sürerek
"Müzakereierebaşjamna-
sı konusunda önceden ve-
rilecek her karar büyük
bir hata olacakür" ıddi-
asında bulundu. ABHa-
ber.com sitesine göre hü-
kümet ve devlet başkan-
lannın bu "gerçelderi'' cid-
diye almalan çağnsında
bulunan Hintze, "Aiman
hükümeti için Türkive ile
müzakereiere başlanması
zaten kararlaşünhnış du-
rumda"dedi
Herkesin yaranna
Yunanistan Başbakam
KostasKaramanlis, Türki-
ye"nın üyelığine desteğıni
yineleyerek "Avrupah bir
Türkiye herkesin yaran-
naolur* derken Rum lide-
ri TasosPapadopulos. mü-
zakerelerle ilgili olarak
"Bir sonuca varmak için
daha çok erken" dedi.
Kıbns Haber Ajansı 'na
göre, Karamanlis, Türki-
ye'nin AB ile üyelik mü-
zakerelerinin başlaması
konusunda AB'de farklı
görüşlerin olduğunu be-
lirtti. Karamanlis, "Avru-
pah bir Türkiye'nin her-
kesin yaranna olacağTnı
kaydederek Türkiye'nin
AB özlemine olan deste-
ğini yineledi.
Tecrit yasasına tepkiler sürüyor
Yenj Ceza tnfaz Yasa Tasansı
dün düzenlenen ild ayn
eylemfc protesto edildi. Saat
13.00'teGalatasaray
Meydam'nda toplanan
Parüzan okurlan adına
yapılan açıklamada, yeni
tasannın tecrit koşullanıu
daha da ağuiaşünbğına dikkat
çekilerek "Tasan,
onurumuzun, geleceğiınizm ve
msanhğunızm efimizden
ahnmasıdır. 12 Eylül
karannğma geri dönmektir"
denildi Saat 14.00te Taksim
Gezi Parkı'ndatoplananTecrit
ve tnfaz Yasa Tasansı Karşıü
Bûük adına açıklama yapan
îsmail Karagöz de 19 Aralık
Hayata Dönüş operasyonuyia
dayaülan F ve Dtiplerinin12
Eylül'ün yuratüğı tahribaün
göstergesi olduğunu ifade etti.
Yeni Ceza Infaz Yasa
Tasansryla dayaülan tek tip
elbise, zorunlu çahşma
koşullannın cezaevkrindeki
yaşamı daha da çekibnez hale
getireceğüıi befirten Karagöz,
"Duyarb her insam, her
kurunıu biriiğimize omuz
vermeye, tasannın MecHs'ten
çıkmaması için mücadele
etmeye çağuTjonız" dedL
"Yeni infaz vasası geri
çeküsüT,
M
fek tip elbise
giymeyeceğiz'', "İçerde dışarda
hücreleri parçala" sloganJan
atan vaklaşık 100 kişüık grup,
açıklamanm ardından olav'sız
dağıldL (Fotoğraf: VEDAT
ARIK)
DeneÜeme
sırcısı
FransaMa
ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) -
AB Komisyonu'nun Genişlemeden
Sorumlu Üyesi Günter
Verheugen'in ardından bu kez
Fransız parlamenterler, AB
reformlannm uygulamasmı yerinde
görmek amacıyla Türkiye'yi
zıyaret edecek. AB'nin Türkiye ile
üyelik muzakerelerine geçme
konusunda aralık ayında alacağı
karar öncesinde gerçekleşecek
zıyaret, müzakerelerin başlamasnıa
soğuk bakan Fransız siyasetçilerin
ikna edihneleri açısuıdan önem
taşıyor. Fransa Ulusal Meclisi AB
Delegasyonu Başkanı Pierre
Lequfller'in başkanlığında altı
parlamenterden oluşan heyetin
bugün başlayacak temaslan 5 gün
sürecek. Fransız parlamenterler,
Istanbul, Ankara, Kars ve
Elazığ'da, siyasiler ve sivil toplum
örgütü temsilcileriyle görüşerek
Kopenhag siyasi kriterlerine
Türkiye'nin uyumunu
inceleyecekler.
5 gün sürecek
Bombacüar
ağırcezada
yargdantyor
ALPERTLRGLJT
Istanbul'u 15 ve 20 Ka-
sım 2003 larihlerinde sar-
san bombalı saldınlann
failleri olduklan sa\ lanan
69 sanık, ilk kez ağır ce-
za mahkemesınde yargı-
lanacak. Davanın kilit
isimleri de ilk kez mah-
keme karşısına çıkacak.
Bombalı saldınlann ar-
dından açılan davanın ilk
iki duruşması tstanbul
DGM'degörülmüş, 11 sa-
nık tahliye edilmişti.
15KasLm2OO3tarihin-
de Beth Israel ve Neve
Şalom sinagoglan, 20 Ka-
sım'da ise tngiltere Baş-
konsolosluğu \e HSBC
Bank Genel Müdürlü-
ğü'ne düzenlenen intihar
saldınlannda 58 kişi ha-
yatını kaybetti. Saldın-
larda, bombalı araçlan
kullanan dört terörist de
öldü. Aylar süren hazırlık
sonışturmasının ardından
50'si tutuklu 69 kişiye da-
va açıldı. 2004'ün Mayıs
ve Haziran aylannda sa-
nıklardan bir bölümü
DGM'yeçıkanldı. tstan-
bul 2 Nolu DGM'de te-
rörist saldınlarla ilgili da-
vannı ilk iki duruşmasın-
da 11 tahliye karan ve-
rildi. DGM'de başlayan
duruşmalar sürerken,
DGM'ler kaldmlmış ve
yerlerine ağır ceza mah-
kemeleri kuruluncaya ka-
dar mahkeme, esasa iliş-
kin işlem yapmamıştı.
Ağırcezada bugün baş-
layacak ve 5 gün sürecek
olan 3. duruşmada, mah-
keme esasa ilişkin işlem
yapabilecek. Davada 39'u
tutuklu 69 sanık yargıla-
nıyor.
Bundan önceki duruş-
malarda, sanık HarunD-
han sürekli gülümserken
bir diğer sanık Abdur-
rahman Sanoğlu, oru-
rum boyunca ayakta bek-
ledi ve eldivenlerini çı-
karmadı.
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr
Vakit gazetesi, sanırım Yahudi düş-
manlığının prim yaptığını düşünüyor.
Kendi tabanının hoşlandığı inancıyla,
fırsat buldukça bu tür haberler yapı-
yor. Kadının İnsan Haklan-Yeni Çö-
zümler Koordinatörü Liz Amado'nun
zina konusundaki açıklamasından yo-
laçıkarak "Zinada Yahudi Parmağı"
başlıklı bir haber daha yapmışlar.
Zina tartışması birdinler ve mezhep-
ler tartışması mı? Vakit gazetesi, an-
laşılan böyle görüyor, belki de böyle
görülrnesini istiyor. Zinanın suç ol-
maktan çıkanlmasını Yahudilerin kış-
kırttığını söyleyerek sanki yeni bircep-
heleşme yaratmak Vakit gazetesini
memnun ediyor. Zina konusunda, de-
ğişik görüşler olduğu bir gerçek. An-
cak, "Bunun arkasında Yahudilervar"
dediniz mi, tam anlamıy/a bir kamp-
laşmayı körüklemiş olursunuz.
Islamcı kesimlerde, tarihten ve ge-
leneklerden gelen, "her kötülüğün"
arkasında Yahudi parmağı aramak
gibi bir alışkanlık olduğunu biliyoruz.
Zinada Yahudi Parmağı Aramak
Hıristiyanlara karşı da böyle bir eği-
lim var, ancak Yahudiler daha da faz-
la bir şekilde bu kesimin hedefleri
arasındatar. Filistin sorununun çö-
zümsüzlüğe sürüklenmeşi ve Şa-
ron'un izlediği saldırgan siyaset Is-
lamcı kesimde yeni düşmanlıkları da
körüklüyor.
Bu düşmanlık, son yıllarda belli öl-
çülerde gerileşe de en geri kesimler-
de devam ediyor. Vakit de bu geri
kesimlerin duygularını tahrik etmek
amacıyla böyle tehlikeli bir yola baş-
vuruyor. Zina tartışması, bu ülkenin
topraklan içinde yapılıyor. Tartışma-
nın iki tarafı da bu ülkenin yurttaşla-
n. Tartışmanın taraflan da muhteme-
ien yüzde 99 Müsiüman kökenli. 67
milyonlukTürkiye'de, Yahudisi, Hıris-
tiyanı topu topu 100 bin civannda
gayrimüslim yaşıyor. Üstelik tektan-
rılı bütün dinlerin orijinal kaynakla-
rında "zina" ağır bir suç. Kuranıke-
rim'de, zinayla ilgili hükümler diğer iki
dine göre daha toleranslı. Bu neden-
le dinlerden yola çıkarak böyle bir
tartışma yapmak anlamsız.
Zina tartışması dini bir tartışma mı?
AKP hükümetinin bu konuyu günde-
me getirmesini eleştirenlerin bir kıs-
mı, bu ısrann dini amaçiı olduğunu
söylüyor. Vakit gazetesi de bu tavny-
lazinatartışmasının dini birsorun ol-
duğunu söyleyenlere destek vermiş
oluyor. Gerçekten zinanın suç sayıl-
ması, dini birzorunluluk mu? Bu ko-
nuda herkesin kafasında şüpheler
var. Demek ki Vakit gazetesinin yö-
neticileri de zinanın hapislik bir suç
olmasını inançlan nedeniyle zorunlu
görüyohar.
Türkiye laik bir ülke. Gündelik ya-
şamımıza dini kurallar değil, laik ya-
salar yön veriyor. Vakit gazetesi dini
kurallarla mı yönetilmemizi istiyor?
Diyelim ki öyle istiyor, o zaman onlar
gibi düşünmeyenler ne olacaklar?
Vakit gazetesinin sorumlu yazıişleri
müdürü Mehmet Aydın, üz Ama-
do'nun, zinanın hapislik bir suç olmak-
tan çıkanlmasını isteyenler arasında
yer almasını kullanıyor. "Türk toplu-
munun dejenere olmasını" isteyen-
lerin Yahudilerin arkasına takıldıklan
propagandasını yapıyor. Bir kere Uz
Amado Türk toplumunun bir üyesi.
Mehmet Aydın ne kadar üyesiyse o
da o kadar üyesi. Mehmet Aydın'ın
bir Islamcı olarak ondan daha fazla
hakkı ve yetkisi yok.
Vakit gazetesi yöneticilerinin, ge-
nerallerin kendileri aleyhine dava açıp
mahkûm ettirmelerini bir demokrasi
ve basın özgürlüğü konusu haline
getirdiklerini biliyoruz. Generallerin
ellerindeki ve arkalanndaki güçle böy-
le davrandıklarını söylemekten de
geri durmuyorlar. Vakit gazetesinin
yöneticileri de Türkiye'de kendileri-
nin Yahudilerden daha kuvvetli ol-
duklannı düşünüyor olabilirier. Doğ-
rudur da; fiziki güç olarak fanatik din-
ciler, Yahudilerden daha kalabalıklar.
Eğer gücü gücüne yeten diye düşü-
nüyorlarsa o zaman generallerin ken-
dilerini mahkûm ettirmelerinden ne-
den şikâyet ediyorlar?
Vakit gazetesi de bir basın kurulu-
şu. Bir basın kuruluşunun ırkçılığı,
din düşmanlığını kışki'tmaya hakkı
ve yetkisi yok. Basın özgürlüğü baş-
kasının özgürlüğünü çiğneme özgür-
lüğü değildir. Hele de bu ülkedeki
azınlıklara yönelik düşmanlık yap-
mak, tam anlamıyla bir insan hakla-
n ihlalidir. Bu türdüşmanlığın kimse-
ye biryarargetireceğini sanmıyorum.
Sinagoglann önünden herkes geçi-
yor. Orada patlayan bombalann ki-
mi öldüreceği de belli değil.
Kendimize gelelim.
2000
?
IJ YILLARDA
ERDAL ATABEK
Eğitimin Asıl Sorunu...
İlk ve ortaöğretim kurumlannda yeni dönem baş-
lıyor.
Her eğitim dönemi başlarken "ülkenin eğitim
sorunları" dile getirilir.
öğretmen eksikliği, kalabalık sınıflar, araç gereç
eksikliği, zorianan bağışlar vb.
Ama eğitimin bunlardan çok daha büyük bir so-
runu var: Eğitim felsefesi.
Birçocuk, yaşamı boyunca nasıl olması istene-
rek eğitilmelidir?
Eöitimın can alıcı noktası budur.
"Ozgürdüşünceliinsan" da, "dogmat/könyar-
gılı İnsan" da, "fedai" de eğitimle yetiştirilir.
Siz nasıl bir insan yetiştirmek istiyorsunuz?
Milli Eğitim Bakanı bir süredir bu soruya bir ya-
nıt veriyor: Ezberci öğretim kalkacak, sorgulayan,
düşünen, tartışan eğitim sistemi gelecek.
Benim de içlerinde olduğum çağdaş eğitimcile-
rin yıllardır söylediklerimizi AKP hükümetinin ba-
kanından duymak doğrusu şaşırtıcı, duraklatıcı,
düşündürücü oldu.
Ne demektir "sorgulayan, düşünen, tartışan in-
san eğitimi"?
Eleştirel düşünce eğitimi demektir.
Bütün gelışmiş ülkeler bu eğitim sistemiyle in-
san yetiştirmektedir.
Ezberci eğitim de "sorgulamadan kabul eden,
düşünmesi dondurulmuş, tartışmayan insan eği-
timi" demektir.
Şimdi demek ki ezberci eğitimden eleştirel dü-
şünce eğitirnıne geçeceğiz.
AKP'nin temel felsefesi "eleştireldüşünce"mi-
dir? Elbette ki değil.
AKP'nin temel felsefesi, geleneksel, tutucu (mu-
hafazakâr), din kökenlıdir.
Bunlar ise sorgulamaya da, düşünmeye de, tar-
tışmaya da kapalıdır.
Gelenek, tartışıldığı zaman gelenek olmaktan
çıkar.
Tutuculuk, özgür düşünceye hiç katlanamaz.
Din inancı sorgulanmaya kapalıdır, hiç sorgu-
lanmadan kabul edildıği zaman ınanç olur.
Şimdi nasıl oluyor da böyle bir kuruluşun prog-
ramı, temel felsefesıne zıt olabiliyor.
Yoksa, Milli Eğitim Bakanfnın "ezberci eğitim"
dediği, Atatürk devrimlerinin, Atatürk ilkelerinin
okullarda okutulup öğretilmesı mi?
Atatürk'ün düşüncelerinin, yaptıklarının doğru
anlatılıp öğretildiğini söylemiyorum.
Atatürk'ü doğru anlayıp doğru anlattığımız da söy-
lenemez.
Ama Atatürk şunu söylemiştir: "Fikri hür, irfanı
hür, vicdanı hür nesiller yetiştiriniz."
Işte eğitimin temel ilkesi bu olmalıdır.
"özgür düşünceli, özgür kültühü, özgür vicdan-
lı kuşaklar."
Eleştirel düşünce eğıtiminin temel ilkeleri budur.
Şimdi "eleştirel düşünce eğitimi" yapılacak öy-
le mi?
Türbanla başlarını örten kızlarımız bunu sorgu-
layabilecek mi?
"Neden dünyanın pek çok kadını başı açık ge-
zerken biz başımızı örtmeliyiz?" diyebilecekler
mi?
"Neden erkekler örtünmüyor da biz kadınlar ör-
tünüyoruz?"u sorabilecekler mi?
Imam hatip liselerinde din konusunda anlatılan-
lar tartışmaya açılabilecek mi?
Din tartışılabilecek mi?
Eleştirel düşünce eğitiminde tartışılamayacak
hiçbir konu yoktur.
Eleştirel düşünce eğitiminde hiçbir konu tabu de-
ğildir, dogma yoktur.
Cinler, periler tartışılabilecek mi?
Nazar, kemgöz, kader, alın yazısı sorgulanabile-
cek mi?
Hayır, bunların hiçbirisi sorulamayacak, tartışı-
lamayacak.
Buna cüret edenler -bu girişim cüret sayılacak-
tır- en hafifinden dışlanacak, dahası cezalara çarp-
tınlacaktır.
Hangi sorgulayan, düşündüren, tartıştıran eği-
timden söz ediyorsunuz?
Bu ilkeler "laik eğitim"\n ilkeleridir.
Laik eğitim ise laik ülkelerde yapılır.
Biz önce Atatürk'ün ülkesi olmayı başaralım.
Özgür düşünce de orada, sorgulamak da ora-
da, tartışmak da orada.
Geri yanı ise ortada.
e-mail: erdalatak@superonline.com
Faks.0 212513 90 98
ARl Hareketi'nden konferans
'Avrupa Türk
askerinemııhtaç'
Haber Merkezi -
"UhıslararasıGirveniik
Konferansı"nda konu-
şan Almanya Hür De-
mokrat Parti Grubu Gü-
venük ve Savunma Özel
Danışmanı FViedel H.
Eggehneyer, AB 'nin sı-
nırlannı tamamladığın-
da güvenlik konusunda
Türk askerine muhtaç
olacağım söyledi.
ARI Hareketi'nin
NATO işbirliğiyle ger-
çekleşrirdiği "LTuslara-
rasıGuvenlikKonferan-
sı"nın dünkü son otu-
rumunda, "Avrupa Gü-
vent^i'ndeTürkivç'nin
GefecektekiRoJü" konu-
su ele ahndı. Konferans-
ta konuşan Dışişlen Ba-
kanlığı Siyaset Planla-
ma Daire Şube Müdü-
rü Levent Gümrûkçü,
«AB ife Türkiye'nin çı-
karbnözeffikleterorizın
ve kide imha silahlan
konusunda uzun \ade-
de örtûşmektedk Tür-
kiye'nin hedefi Baü ile
tslam dünvası arasında
bir köprü kurmaktır.
Tûrkh'eAB'yekaohrsa
AvTupa'dakiMüshınıan
toplumlar bundan
olumlu olaraketküene-
cektir\vbucokgüçlübir
mesaj olacaktır" diye
konuştu.
Fridel H. Eggelme-
yer ise "Güvenlik ko-
nusunda Avrupa, Tür-
kiye'yi hâlâ birAvrupa
ülkesi olarak görmekte
zorlannor. Türk ordu-
sunun AB için üstlene-
bileceğjrolü reddedrvor.
Ancak genişleyen AB,
snurlarmı tamamladı-
ğında bu sınniannı ko-
nımak için askeri açı-
danTürkiye'ye muhtaç
olacakür" dedi.
Eggehneyer konuş-
masnun sonunda Tür-
kiye'ye 3 öneride bu-
lundu: "Kıbnssorunun-
daTürkiyeçözümübul-
mah, güv«nük konula-
nnda AB ile uzlaşmaya
gitmeli, ABD ve Rusya
ile ilişkilerini gözden
geçirmefi."