Katalog

Gırnhuriyet fmtnz Sahibi: CUMHURIYET \AKFI SELÇUK Genel Yavın Yönetmeni: İbrahim Yıldız # Yazıışlen Müdürü: Safim A^)adan#Sorumlu Müdür. Mehmet Sucu • Haber Merkezı Müdürü: Hakan Kara Istihbarat Cengiz Yıldırım 9 Ekonomı: Özlem Vüzak 0 Kultür: Egemen Berköz O Spor. Ab- dülkadir Yücelman 0 Makaleler: Sami Ka- raören 9 Düzettme: Abdullah Yazıcı 9 Bıl- gı-Beige. Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen. Meh- met Faraç 9 Avrupa Temsılcısı: Güray Öz Yayın Kurulu İlhan Selçuk (Başkanl. Emre Kongar (Da- nışman),Orhan Erinç, Hikmet Çetinkaya. Şükran Soncr. İb- rahim Yıldız, Orhan Bursalı. Mustafa Balbay. Hakan Kara. Ankara Temsılcısr Mustafa Balbav AtatürkBulvanNo 125,Kat:4, BakanlıUar Tel 4l95020l7hat). Faks: 4195027 •IzmırTemsılcısı: SerdarKızık.H ZıyaBK 1352 S 2?Tel 4411220, Faks 4418745 0 Adana Temsılcısı Çetin Viğenoğlu, lnönü Cd 119 S No 1 1, Tel 363 12 11.Faks.363 12 15Antal>aTemsılcısı AhraetOrucoğlu Cumhunvet Cad 80 5 Tel. 0242 248OO5" 7 Fa\ 2430509 0Muessese Mu- • Cumhurivet Reklam: düru ErolErkut •Genel Mudür Oziem \vden 9 Bılgı Işlem • Genel Mudur 'lardımeısı AhmetKorulsan Semra \ancı Tel 10212)512 9 Satış Fazilet 41 19-512 48 30-512 4 1 78 Kuza Fa\ 10212)513 8463 \i)unli)iıı: ^ enı Gw Haber Aıam Baiin .e'li.ıncılık AŞ. Tüdocaâ (. ad .- U 4I Caş2İotJ ij>13Mlqanbu! PK 246-Sirio:f "i-4-435 !sı Td (Û212>512ıj> >ılı hati Fak> ı ı2]2ı 5] > V °* 'l3\gm -4irelı *aMjl Blikı:\iai«(arjttDeraBasim\aMncil]İSar \eTıc AS MakezC&aeDera Basım W.mcıliS«n veTıc \ S FanhMah Haon Ba>n t sd Samandın karal tsonbul Dlğranı: MeAez Dajınm Pazariama San. .eTıc 25TEMMUZ:004 Imsak: 3 56 Güneş 5 46 Ögle: 13.18 lkındı P.12 Akşam: 20 3" >atsı:22 17 Nictolson. t*ando'nnn evini atıı alacak • ANKARA (AA)- Hayata gzlerni yuman sinema efsanesi tarion Brando'nun Los Angeles'taki e^ni yalan dostu ünlü aktör Jack >>cholson sateı alıyvr. Intemetteki irdb sitesinin haberine göre, uzun yiarjakın bırdostluk sergilediği arkadaşı Marlon Brando'ya vefa borcunu ödemek isteyen Nicholson, aktörün Los Angeles Mulholland Drive'da senelerce oturduğu evini satın almaya hazırlanıyor. Birbirine komşu oturan ve ziyaretçilerin gemesini yıllarca elektrikli bir telle erçelleyen iki ünlü aktörden Brando ebdiyete uğurlanınca Nicholson da arladastnın evini almaya karar verdi. "Bıba" fîlminin efsane oyuncusu Mılon Brando, 2 Temmuz'da yaamını yitirmişti. a*de organ nakli tnyat kurtardı • İZMİR(AA)-Ege Üriversitesi (EÜ) Tıp Fakültesi Onan NTakli Merkezi'nde 5 yıldır Hoatit B *ye bağlı siroz nedeniyle tedıvi gören Hacı Kaya'ya (59), be^nindeki tümör nedeniyle hajatını kaybeden 10 yaşındaki Çibm Kordagezen'in karaciğeri naLIedıldi. EÜ'den yapılan açıdamada Ege Üniversitesi Tıp Faliiltesi Genel Cerrahi Anabilim Daı Öğretım Üyesi Doç. Dr. Murat Kılıç ve Yrd. Doç. Dr. Murat Zeytunlu'nunbaşkanlığındaki ekip tarifından gerçekleştirilen naklin başınyla tamamlandığı belirtildi. EÜOrgan Nakli Ekibi olarak şu ana dek 365 nakıl ger;ekleştirdiklerinı vurgulayan Murat Zeytunlu, "Merkez olarak yurtdışmdaki klıniklerle yarşıyoruz. Amacımız diğer organ bekleyen hastalarımızı da sağhğına kavuşturmak'" dedi. Ikiztepe kazıları başladı • SAMSUN (AA) - Samsun'un Bafra ilçesinde. 1974'ten bu yana aralıksız sürdürülen tkiztepe arkeolojik kazılannın bu yılki bölümü başladı. Samsun yakınlanndaki Dündartepe'de, 1940 yılında kazı yapan arkeologlar tarafından keşfedilen Ikiztepe'de, tstanbul Üniversitesi (ÎÜ) öğretim üyesi Prof. Dr. Önder Bilgi başkanlığındaki kazılann bu yılki bölümü Tepe 1 'de sürdürülecek. Prof. Dr. Bilgi, bu yıl kazılan geçen yıl olduğu gibi Tepe 1 'de bulunan Hediyeli Mezarlar'da sürdüreceklerini belirterek burada önemli bulgular elde edeceklerine inandıklannı söyledi. Bilgi, Geçen yıl MÖ 2500 yıllanna ait hediyeli mezarlarda iskelet ve çeşitü buluntular ortaya çıkanldığını belirterek "Bu yıl da kazılann ilk günlerinde önemli bulgular elde ettik. MÖ 2500 yıllanna ait 90 civannda dokuma tezgâhı ağırlıklan, ağırşaklar ve metal deliciler, aynca, bebek mezan kalınülan bulduk" dedi. Kazı 25 Ağustos'ta sona erecek. Postadaki yavru köpek öldü • VARŞOVA (AA) - Polonya'da satın aldıklan yavru köpeği, yetıştirme çiftliğine karton kutuyla postaya vererek geri gönderen çift hakkında, köpeğin ölmesi üzerine soruşturma açıldı. Başkent Varşova'da yayımlanan Zycie Warszawy gazetesine göre, Katovvice'de oturan çift, geçen ay satın aldıklan yavruyu beğenmeyerek yaklaşık 500 kilometre mesafede bulunan Torun'daki çiftliğe postayla göndenneye karar verdi. Haberde, karton kutuyla postalanan Labrador cinsi 10 hafîtalık "Frodo" adlı erkek yavrunun, havasızlıktan öldüğü belirtildi. Polonya yasalanna göre, köpeği satın alan çift, para ya da 2 yıl hapis cezasına çarptınlabilir. 600 ikîz bir arada • BERLİN (AA) - Almanya'nın Baden-Württemberg eyaletindeki Rust kentinde yaklaşık 600 ikiz bir araya geldi. Rust'taki Europa- Park"ta düzenlenen buluşmayı organize eden bir ilaç üreticisinin sözcüsü, Almanya'da bugüne kadar düzenlenen en büyük ikizler buluşmasına bir aileden 3 kuşak ikizlerin katıldığını söyledi. Sözcü, buluşmaya katılan en küçük ikizlerin 3 aylık. en yaşlı ikizlerin de 94 yaşında olduğunu kaydetti. Hava sıcaklıkları artacakHaber Merkezi - Ülke genelinde sıcaklıklann artmasıyla biriikte Istanbul'da yurttaşlar soluğu kent merkezine yakın deniz kıyılannda aldı. Son birkaç gün içinde artan sıcaklık ve nem oranlan bunalürken, yetkililer havanın hafta ortasında parçalı bulutlu olacağını açıkladı. Meteoroloji Işleri Genel Müdürlüğü'nden edinilen bilgiye göre, hafta başında mevsim normallerinin üstüne çıkacak olan sıcaklık, çarşamba günü 2-3 derece düşecek. Önümüzdeki haftalarda artmaya devam edecek sıcaklıklarla ilgili olarak yetkililer, kızgın güneşin etkisine karşı yurttaşlan uyanyor. Sıcak ve nemli hava özellikle güney bölgelerinde etkisini daha çok hissettiriyor. Tatil bölgelerindeki yerli ve yabancı turistJer, su parklanndaki organizasyonlarla serinlemeye çalışıyor. Sıcak hava hayvanlan da etkiliyor. Çanakkale sahilinde iki köpek denize girerken objektiflere yakalandı. Yenikordon Sitesi'nin sahilinden denize giren köpekler serinlemenin yolunu bulmuş görünüyor. (Fotoğraf: AA) Uzmanlara göre şiroterapi denen ağrı dindirme yöntemi beyin kanaması riskini arttırıyor Boynu ovdurarkendikkat Hastalık sigarayı bıraktırdı•• Unlü oyuncu Sharon Stone, yaşadığı beyin rahatsızlığı sayesinde alkol ve sigarayı bıraktığını açıkladı. Intemetteki "imdb" sitesinin haberine göre, şu günlerde "Kedi Kadın-Catwoman" filmiyle seyirciyi selamlayan 46 yaşındaki Stone, yaşadığı kötü hastalığa iyi yönünden bakıyor. Bu hastalığın içki ve sigarayı bırakmasını sağladığım anlatan Stone, "Beynimdeki rahatsızlık aslında benim hayatımdaki en iyi şey oldu. Bana daha iyi bir hayatın kapılarını açtı" dedi. Şimdi tüm zararlı alışkanlıklardan anndığını rfade eden Sharon Stone, "Öyle bir noktadayım ki şöyle diyorum; eğer benim meyvemi istemiyorsanız ağacımı sallamayın. Mutluluk kentindeyim, ama siz mutluluk kentinde yaşamak istemezseniz gidin" sözleriyle yeni yaşam felsefesini özetledi. Türkiye'ye hazinelerini kazandıran avukat, hukuk komitesinde Sanat lnrsızlanmıı avcısı OZGENACAR ANKARA-Türkiye'den ABD, îngiltere, Isviç- re'ye kaçınlan tarihsel, kültürel. dinsel mirasın Türkiye'ye gen kazandınlmasında önemli rol oynayan "Herrick. Feinstein Hukuk BürosıT avukatlarından Hovvard Spiegler New York Ba- rosu Sanat Hukuku Komıtesi'ne atandı. Bu seç- kin göreve üç yıllığına atanan Spiegler. ortağı avu- kat Larry Kaye ile biriikte Türkiye'yı 1986'dan bu yana çeşitli da\ alarda başanyla temsil etmiş- ti. Hukuk Bürosu. Karun Hazinesi, Elmalı De- finesi, Erdek arkaik heykel gövdesi, Birgi mınber kapısı, DhTİği Ulucami ahşap panel- len. Afrodisyas kabartmalan gibı çeşitli tarihsel mırası mah- keme yolu ya da ABD'de FBI'yı, İngiltere'de Scotland Yard"ıhareketegeçirerekTür- kiye'yegeridönmesinisağla- mışlardı. İkili ayrıca, Güney Amerika'dan bazı taş eserler ile 20. yüzyılın "avant-gard Hovvard Spiegler. (jenilikçi)'' ressamlarından Kazimir Male\ich'in çeşitli müzelerdeki yapıt- lannı mirasçılanna kazandırmıştı. îkilı. Nazi- lerce el konulan bazı sanat yapıtlannın gerçek sahiplerine geri veriknesi yolundaki çabalarını da sürdürüyor. tkilinin aynca kültürel haklar. telif haklan ko- nusunda da başanlı çalışmalar yaptığı biliniyor. Kaye ve Spiegler, gerek bu davalar ve gerek sa- nat hırsızhğı konusunda yazdıklan makaleler ile dünya çapında ün yaptılar. Herrick, Feinstein Hu- kuk Bürosu'nda 130 avukat çalışıyor. Özellikle uluslararası sanat hukuku alanında ün yapan bu şirketten Spiegler'in görevine 1 Eylül'de başla- yacağı açıklandı. ! Kenti ziyaret eden yabancı turistle- rin ço- ğuöğ- renci. ntikkentyalnızkaldı GURSUKUNT ANTALYA-Antalya'da sa- yısı 35'i bulan antik kentler- den biri olan Finike ilçesi sı- nırlan içindeki Limyra antik kentini, yılın ilk 6 ayında tek bir yerli turıst bile ziyaret et- medi. Aspendos Antik Tiyat- rosu 122 bin 675 yerli ve ya- bancı ziyaretçinin akınına uğ- rarken gölgede kalan Limy- ra'yı ziyaret eden yabancı sa- yısı yaklaşık 200'de kaldı. Likya'nın en önemli kent- lerinden biri olan ve tarihi MÖ 5. yüzyıla kadar dayanan, He- lenistik döneme ait heykel ve kabartmalanyla tanınan Limy- ra, tiyatrosu, nekropolü, çar- şısı, surlan, kaya mezarlan, lahitleriyle göz dolduran bir ta- rihi zenginliğe sahip. Ancak, antik kentin hemen yanında- ki yerleşim bölgesi Yuva kö- yündeki güvenlik sorunu, ken- tin bugüne kadar yeterince ta- nıtılmaması, Finike'ye tur dü- zenlenmemesi, Limyra'yı mahzun bırakan faktörler ara- sında yer alıyor. Finike Kaymakamı Ahmet ÖnaL, bölgenin bakım ve res- torasyona gereksinimi oldu- ğunu vurgulayarak "Limyra. Antah^'daki diğer antik kent- lerin gölgesi alünda kaldı. Ta- nıümı da yapılamadı" dedi. Boyun, Çe\iri Servisi - Başınız veya boynu- nuz ağndığında ilk akla gelen boynu ovmaktır. Baş ve bo\aın ağnsının yanı sıra \iicudun başka bölgelerindeki agn- lar katlanılmaz boyutta veya sıkhkta olursa masaj yaptırmak ve masajdan daha etkın bir yöntem olan şiroterapi Türkıye'de fazla tanınmasa da dünyada milyonlarca kişimn başvurduğu bir yöntem. Şiroterapi, genel olarak iskelet siste- minde, özellikle de mafsallarda biçim- siz hareket veya kireçlenme sonucu meydana gelen takılma ve İcenetlenmelerin ne- den olduğu ağnlan dın- dirmek içuı yapılan elle müdahaleye deniyor. Ağnlar hemen diniyor dinmesıne ancak, bazı uzmanlar boyun bölge- sine müdahale edilme- sinin beyin kanaması riskini arttırdığı yönün- deki yıllardır dile getiri- len kaygılann yerinde olduğunu savunuyor. Der Spiegel dergisin- de yayımlanan yazıya göre Essen Üniversitesi Nöroloji Klıniği Başhe- kimı Profesör Andreas Hufhagel bu sağlık uz- manlarından bın. Huf- nagel, şiroterapi uygula- nan bir hastasının tera- piden kısa bir süre sonra çift görmeye, midesi bulanmaya başladığuu ve bir bölümü hissizle- halk arasındaki tabirle' ovulurken beyne kan gönderen bir atardamarın zedelenmesi sonucu meydana gelen pıhtının beyne yürümesi kanamaya yol açabiliyor. şerek hastaneye kaldınldığını anlatıyor. Hastasının beyin kanaması geçırdığını anlatan Hufhagel, terapi sırasında bo- yundakj, be\ne kan gönderen atarda- marlardan bınnın zedelendiğini, bunun da beyındeki damarlardan birinin tı- kanmasına neden olduğunu belirtiyor. "Bu tür tedavi yöntetnleri ve beyin kanaması arasında bir bağlanü okhığu- na inannorum" diyen Hufhagel yalnız değil. Kalıfornıya Üni\ersitesi çatısı al- tında bir araştırma yapan bilim adamla- n da beyin kanaması geçiren 51 hasta- nın yedisinin düzenli olarak şiroterapıye git- tiğini gözler önüne se- riyor. Boyundaki atarda- marlardan biri zedele- nirse bu damarda yırtık oluşmasına ve kanın damann duvarlannda birikmesıne neden olu- yor. Bu damarda bir kan pıhtılaşması oluş- turururken bazı pıhtı parçacıklannın beyne yürümesi de burada bir tıkanıklığa ve dolayı- sıyla beyin kanamasma yol açıyor. Geçmişte de boyun bölgesine bilinçsızce yüklenilmesinin za- rarlı olduğunu savu- nan bilim adamlannın çalışmalan "risk ora- nı" verme konusunda henüz başlangıç aşa- masmda. AL GOZÜM SEYREYLE/IŞILÖZGENTÜRK Ha burası Karadeniz'dir!.. Trabzon'a bağlı Beşıkdüzü ilçesındey ım, daha doğrusu Beşıkdüzü Köy Enstitüsü me- zunlan ve daha önce Al Gözüm SeyTeyle'de sözünü ettiğım Musa Hoca'nın belgeselinı çekmek ıçin atölye olarak buradayız. Her şey çok güzel, 82 yaşındaki Musa Hoca, biz geliyoruz diye, günlerce dağdan kekik top- lamış \e onlan evine giden yola dikmış. Bı- zı kekık kokusuyla büyülemeye kararlıymış. Öyle de oluyor, kekık kokusu başımızı döndürmüş. evin önündeki avluda oturuyo- ruz. Inanılmaz bir manzara, göz alabildiği- ne uzanan çay bahçeleri ve avludaki bir sinı dolusu buğdaya doğru pike yapan serçeler. Musa Hoca serçelere öğretmış, serçeler buğ- daya pike yapmadan önce, Musa Bey "ın ıs- teğine uygun şık bir ötüşle ortalığı şenlen- diriyorlar, ardından pike yapıp haklanna dü- şeni alıyorlar. Musa Hoca'ya göre "Bir şeyi kazanmak için mutiaka emek vermek gere- Idyor". serçeler ıçın bile geçerli bu. Zaten geldiğı- mizden beri kendıni kut- luyor, çünkü ağır bir gün geçirmiş; çaylan topla- tıp yerine teslim etmış. işçılerine paralannı şa- kır şakır ödemış. çekim ekibine tam yedi yeni nevresim takımı alıp ya- takları hazırlamış, her odaya bir gece lambası taktırmış. Burası çekim üssü olarak kullanılacak, Musa Hoca karar vermış: "HepAmerikanüssüolacakdeğflya. bir de Musa Hoca üssü otsun." Az sonra av- lu doluyor, Musa Hoca'yı ve bizleri seven- lertoplanmış. laflıyoruz. tnanılmaz hikâye- ler anlatıyorlar. Hepımız gerçeklık duygusu- nu yitirmiş gıbıyiz. Burada her şey mizah do- lu. Kadın - erkek - çocuk fark etmiyor. her- kes bir başkasına bir oyun kuruyor ve bız ne- yin doğru neyin oyun olduğunu bir rürlü ka\ - rayamıyoruz. Ve tabıi tümüyle çu\ l allıyoruz. Bu arada ben, anlatılanlan not etmeye çalı- şıyorum, derdim sizlere anlatmak ama her şey öyle hızlı kı yetışemıyorum. "Artık not edebildikJerimk yetinsinter" diyorum ve tam o sırada tren kazasıru öğreniyoruz. Artık bulunduğum ortamın etkisiyie mı ya da en acı olayda bile mızahm yardıma gel- mesı nedeniyle mi bilmıyorum. ansızın bir ay önce ızledığim ve "Hayır.bu kadar daol- maz" dediğım bir olavı tüm avrıntılarıvla anımsıyorum ve çevTemdekılere anlatmaya başlıyorum. Bir ay önce bir televızyon ka- nalında şöyle bir haber ızledim. Hızlı tren çok hızlı gıdiyor. bu bılgiy i aklımzda tutun Son- ra belleğinizı yoklayın. Ankara - İstanbul tren yolunda çok sık geçiş yerleri görürsü- nüz. Tren geçerken bunlarkapatılır, tren geç- tikten sonra açılır Buralardan koyunlar, eşek- ler ve yayalar geçer. Şımdı hızlı tren söz ko- nusu olunca bu geçıt yerlenne demıryollan ıdaresi çadırlarkurdurmuş \ e buralarda var- diyalı olarak ışçılerbeklemeye başlamış. Ya- ni sabah akşam işçiler eşek. koyun ve yaya gözetlıyorlar \ e tren yaklaştığında duruma ' el koyuyorlar. Hatırladığıma göre Ankara - İstanbul yolunda tam yedi çadır varmış. Bu uygulama nereden geliyorsa aklıma gelıyor. anlatıyorum ve bir anlık bir sessiz- likten sonra a\ luda bir ses patlıyor: "Eşekbek- leme istasyonlan, bunu da yapnk >a!" Artık söylenecek ne söz kalıyor kı. bu ulke böyle. şundı sıra köprude. Bdım yaral- mıyor ve yukarıdakı *Şet- tiga>Ti'"demeye başladı. "Beni bu kadar istismar eöneyin!" Ve kaldığımız yerden devam ediyoruz. Neye mi. fıkra olamaya- cak kadar gerçek hikâ- yelere. Şımdı bölgede bir Aluğ Dayı v ar. ona neden bu lakap venlmiş kimse bilmiyor. O Aluğ Dayı, bu day ımızın elı bi- raz sıkıymış, öy le ki elma toplayan oğluna şöyle seslenirmış: "Sen düş de eüna düşme- sin." Bir gün bu Aluğ Dayı ilkokula giden oğ- lunuyanınaçağırmış. sormuş: "O^umsöy- le bakalım, okulda sana ne öğretiyorlar?" Çocuk sular seller gibi yanıt vermiş. "O\B top al". "Ali şeker al", "Sıma etaıayı ye".. Aluğ Dayı. başmı sallayarak dinlemış ve er-' tesi gün soluğu oğretmenın yanında almış. "Hocam hocara" demış. "Neden çocuktara şeker aL top aL diye öğretip kafalanna kötü düşünceler sokuyorsun?.. Şöyle demelisin; Ali taıiayı belle. Oya elma topla, Suna pazar- da annene yardun et" .. Hoca ne mı yapmış, tabıi Aluğ Dayf nın sözünü dinleyıp alfabeyı başka turlü okut- maya başlamış. Şimdilik buradan bu kadar. dahası olmaz mı. ha burası Karadenız! . isilozgenturkfa superonünexora