22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4- CUMHURİYET 25 TEMMUZ 2004 PA ŞiMDiDEN ÖDEMEYE BASUIYANA EKRAN MiLYON EKRAN 549MİLYON EKRAN 829MİLYONŞımdı ılk taksıt Eylulde teslımat Ustelık 4 taksıt BuSata; 84ekrania3384S 72ekranda3472SF 70ekanda33 7 0S SN 5370 S modeller ıç n geçciıdir Son gun 31 Temmuz OLAYLAR VE GORUŞLER Boyle bır kanlı olaydan sonra bır şeyler yazmak kolay değıl1 Nıce usta olsan da, elın kolun bağlanır Ama bu kez, Sakar- ya'dakı olay bır "kaza" değıl1 Bıle bıle, goz gore gore yaşanan bır facıa1 Kımse ıste- mez boyle bır şeyı Hangı hukumet han- gı sorumlu yurttaşlannın olumu, yara/an- masını bınlerce yakınının acılar çekmesı- nııster Ama Sakarya olayı, bılgısızlığın, gorgu- suzluğun, başıboş davranışlann, açıkça- sı, kafasızlığın sonucu değıl mıdır? Istan- bul-Ankara yolunu beş saate ındıreceğız, vatandaş artık kolayca gıdıp gelecek dı- ye ılk hızlı trenı Ankara'dan uğurlayanlar, onemlı bır ış yaptıklarını sanarak bobur- lenenler ne dıyecek şımdı? Hıç sıkıntı duy- madan, "ölenlere rahmet, yaralananlara EVET/HAYIR OKTAY AKBAL Al Sana Hızlı Tren'... şıfa" mı? Ama kendı yanlışlarının başarı- sızlıklarının kendı bılgısızlıklerının kendı dar anlayışlarının kurbanı olanlara uç beş başsağlığı, hepsı bu' Tren kazaları olur, uçak kazaları olur, ge- mı kazaları olur, ama bunlar kazadır Araş- tırılır, sonuçlandınlır, suçlular aranır bulu- nur hesap sorulur. Ama Sakarya'da yaşamını yıtıren ınsan- lar, yaralananlar ve onların yakınlan kım- den hesap soracak? Kımı suçlu bulacak? Çunku Sakarya'da bır tren kazası yok, or- da goz gore gore ışlenmış bır suç var O suçun sorumluları var En baştaAKP hukumetı, Başbakanı, ba- kanları, uzmanları Başka bır ulkede boyle bır facıa yaşan- sa, ılk ış olarak ıktıdardakı hukumet ıstıfa eder Başbakan Tayyip Bey unlu "govde polıtıkası" ıle bu ışten de "ak" mı çıkacak? Kırk yıllık rayların guvenlığını bılımsel açı- dan hesaplamadan hızlı tren olayı yarat- mak bır ucuz tutum değıl mıydı? Uzman- lar uyarmamış mıydı? Ama "onlar' her şeyı bılırler? (şte sorumsuz, plandan, akıl- dan bılgıden deneyımden yoksun ınsan- ların ulke yonetımıne gelmesının bızlen surukledığı çıkmazlar, uçurumlar1 PENCERE Dünya Bankası'nın Sosyal Güvensizlik Dünyası Dunya Bankası, sosyaJ guvenlık kurumlarının fınansman sorunlannın çozumu ıçın emeklılık yaşının yukseltılmesını dayatmakta Âdet olduğu üzere, emeklı yaşının yukseltılmesı savunulurken. bır kısım Batı ülkelenndekı uygulamalarla karşılaştırma yapılması gene gundemdedır Alpaslan IŞIKLI B ır sure once Dun- va Bankası uz- manlarının Tur- kıye yı "genç emekîüer cenne- ti" olarak gorduklenne daır haberler basına yansıdı Hal- kın çoğunluğunun ışıyle aşıy- la hıçbır ılgısı bulunmayan ve yalnızca bırtakım borsa ve spe- kulasyon oyunları bakımın- dan anlam taşıv an gostergeler- den başkasına gozlerını ka- patmış olanlar, buna ınanabı- İırler Oysa, onemlı bır bolu- mu yoksulluk \e hatta açlık sınınnın altındakı bır gelırle yaşayan emeklılerın durumu- nu anlayabılmek ıçın ıstatıstık- lere eğılmeye de pek gerek yokrur, beledıye bufelerının onunde gıderek uzayan kuy- ruklar oluşturarak, başlıca gı- dalan olan ekmeğe ulaşabıl- mek ıçın saatlennı tuketen ın- sanlann bazılarıyla vurutule- cek kısa bır sohbet bıle bunun ıçın yeterlı olabılır Dunya Bankası, sosyal gu- venhk kurumlarının fınans- man sorunlannın çozumu ıçın emeklılık yaşının yukseltıl- mesuu dayatmakta Adet oldu- ğu uzere, emeklı yaşının yuk- seltılmesı sa\ r unulurken. bır kısım Batı ülkelenndekı uygu- lamalarla karşılaştırma yapıl- ması gene gundemdedır Bu- na karşıhk. oralardakı ortala- ma yaşam suresının yukseklı- ğı bır turlu gundeme gelme- mektedır Bızde erken emek- lılığı gudumleyen bır dığer faktor de çahşma yaşamının ucret, maaş v e saır bakımlar- dan cazıbesını gıderek kay- betmesı olmuşhjr Bıraz da bu nedenledırkı, emeklı aylığı, ça- lışırken sağlanan gelırden az da olsa emekhhğe razı olmak, gıderek yaygınlaşan bır eğı- lım halıne gelmıştır Ulkemız "genç emekJiler cenneti" olmak yenne, ulusla- rarası fınans kuruluşlarınm dayatmalan sonucunda. hızla genç ışsızler cehennemıne do- nuşmektedır Bugune dek, emeldılık yaşını mumkun ol- duğunca duşuk tutma yonun- dekı polıtıkalann ızlenmesın- de emeklı olanlann boşalttı- ğı ışlen çahşma yaşamına ye- nı atılan genç nufusa sunmak suretıv le. ışsızhk sorununa ça- re bulma beklentısı de ağır- lıklı bır yer tutmuştur Bugun ıse ışsızhğı onleyıcı cıddı hıç- bır onlem alınmadan bunun tersmın yapılması. genç ışsız- ler cehennemının ateşının bı- raz daha koruklenmesınden başka bır ışe yaramayacaktır Son yıllarda, sosyal guven- lık kurumlarının fmansman açıklarının devlet yardımla- nyla karşılanması buyuk tep- kılerle karşılanmakta \e bu kurumlann "karadelik" ola- rak nıtelendınlmelenne neden olmaktadır u Kara delik" ara- yanlann. oncehkle, ulusal ge- lınn uç katuıı aşmış bulunan dış borçlan ve horrumlanan zengınhklerı gormelen gere- kır Buna karşılık, sosyal gu- venlığın, ancak devletın ka- tılması olçusunde ısmıne ya- raşır bır ıçenğe kavuşabılece- ğı unutuhnaktadır Toplumsal gelınn sosyal adalet doğrulru- sunda yenıden dağılımı v e top- lumsal dayanışmanın gerek- len, ancak bu yolla gerçekleş- tınlebılır AJcsı takdırde sosyal guvenlık kurumlarının yap- tıklarının, basıt bır sıgorta fa- ahyetınden farkı kalmaz Oysa, bızım sıstemımızde hıçbırsosyal guvenlık kurumu- nun fınansmanına dev letın ka- tılması esası benımsenmış de- ğıldır Bu kurumlann fınans- manlannın ılke olarak ışçı \ e ışveren katkılanyla karşılan- ması ongorulmuşrur Gerçek- te ıse ışveren pnmlennın uc- retlere veya maaşlara yansı- tılması kolaylıkJa mumkun ol- duğundan, bağımh çahşanlar- la ılgılı kurumlann fınansma- nı da Bağ-Kur'da olduğu gıbı yalnızca çalışan kesımlenn sırtına yuklenmış olmaktadır Dolayısıvla. sosval guvenJık kunımlannın açık \ ermesı yu- zunden bunlann fınansmanı- na dev letın katkıda bulunma- sı bunyelennde me\cut bır eksıkhğın doğal sonucu v e ka- çınılmazgereğıdır Devlet,bu fınansman ıçın gereklı kay- naklan sosyal adalet ılkelen- ne uygun olarak yuksek gelır dıhmlerınden sağladığı olçu- de bu kurumlann sosyal gu- v enlığı gerçek anlamda sağla- ma yonundekı ışle\ len butun- luk kazanabılır Ulkemızde dev letın sosyal guvenhğe sağ- ladığı katkı, her şeye rağmen başlıca Batı v e Kuzey Av rupa ülkelenndekı durumla boy ol- çuşebılecek duzeye ulaşmış değıldır 2003 vılında. genel butçeden yapılan v ardımlann toplam SSK butçesı ıçındekı payı yuzde 17 54 "rur Başlıca Batı \ e Kuzev A\Tupa ulkele- nnde ıse sosyal guvenhğın fı- nansmanında devletın payı yuzde 50'nın uzenndedır Or- neğın Danımarka'da bu oran yuzde 80'den fazla olmuşrur Sosyal guvenhğın fınans- manına devletın de katılması gereğının benımsenmesı. bır yandan da çalışanların yarat- tığı değerden yalnızca kendı- lennın ve bağlı olduklan ış\ e- renlenn değıl, fum toplumun, ozellıkle de ulusal gelınn kav - mağını vıvenlerın yararlan- makta olduğunun bılıncıne va- rılmış olmakla bağlantıhdır Bunlar kımlerdır 1 Her yerde kureselleşmeden dem vuru- lurken, oncehkle bu konuda kuresel duşunmenın zamanı gelmıştır Artık bılınmesı ge- rekır kı dunya emekçılerının yarattıkları değerlere el ko- yanlar, kendılennı çalıştıran kapıtalıstlerden ıbaret değıl- dır Gunumuzde asıl aslan pa- yını alanlann, ışçı çalıştırmak gıbı bır kulfete gırmelenne de gerek kalmamjşnr Bunlar. zın- cırlennı koparmış bır yaratık gıbı. kuresel bır koye çevir- dıklen yeryuzunde ışık hızıy- la dolaştırdıklan sermayelen- nı, borsadan borsaya atlatarak dev boyutlara ula^tırmanın yollannı bulmuşlardır Ustelık. bu fur uluslararası malı mu- ameleler her turlu vergıden muaftır Sonuçta, dunya uze- nndekı 358 kışının zengınh- ğı, rum dunya nufusunun ya- nsına yakınının zengınhğme \ akın hale gelmıştır BM bun- vesınde vapılan hesaplara go- re bugun dunv adakı en zengın 400 dolar mılyarderının gelı- n, yuzde 4 oranında v ergılen- se yeryuzunde yoksulluğun koku kazınabılecek ve tum sağlık sorunları çozulebıle- cektır Sosyal guvenhğın fı- nansmanına kaynak aravan Dunya Bankası uzmanları, emeklıienn ayhklanna goz dı- keceklenne, bu zengınlere el atma gereğını asla gundeme getırmezler Çunku tum ulus- lararası malı v e ekonomık ku- ruluşlar gıbı Dunya Bankası da kuresel ıktıdann organlann- dan bınsı olarak ınsanlığın de- ğıl, çok kuçuk bır azınhğın hızmetındedır Bunlann sosyal guvenlık alanındakı asıl he- deflen ıse gunumuzdekı tele- volecı ıktısatçı rurunun en on- de gelenı \e bu uluslararası kuruluşlara yon v eren neohbe- ral ıdeolojının başlıca sozcu- su olan Sülton FriedmaıTın açıkça dıle getırdığı gıbı, sos- yal guvenlıksız bır dunya kur- maktan başka bır şey değıl- dır Çozum. oncehkle, ahtapota benzeyen bu yaratıklann kol- lannın etkı alanının dışına çık- maktadır Başka bır dunyanın kurulmasının volu da buradan geçer Insanlığın ortak ırade- sının urunu olan. somuruyu değıl, dayanışmayı esas alan, demokratık ve eşıtlıkçı bır uluslararası ıktıdar yapılan- ması bu volla sağlanabıhr AB, İçişlerimize Kanşıyor... Bızı kendı ıçıne almak ıstemedığı gun gıbı aşıkâr olan AB Topluluğu'nun üyesı olmak pahasma. devletımızın onurunu ayaklar altına almada hıçbır hukumetın aracı olmayın 1 Doç. Dr. Hüner TUNCER C umhunyet'tege- çenlerde yayım- lanan AB Ko- misyonu'nun, Turkı- ye'ye ılışkın "eksOdilder Bstesi" belgesını okudu- ğumda, benlığımı bır utanç duygusu, buyuk bır şaşkınlık ve uzuntu kapladı AB,tambağım- sızve egemen obnası ge- reken Turkije Cumhu- riyetiDe\feö"'niniçişleri- ne kanşarak. hükümet- ten \apnıasınıistediğiiş- leri şö\le sıralamaktaj- dı: Yargının bağımsızh- ğının v e ışlerlığının guç- lendırılmesı, savunma haklannın AB olçutle- n>le uyumlaştınhnası. yenı bırceza kanununun kabul edılmesı. devlet guv enlık mahkemelen- ıun feshedıhnesı, yargı pohsının oluşturulması, temel ozgurluklenn uy- gulanmasına ılışkın ge- nel bır çerçevenın sap- tanması, basın ve der- nekleryasalannda değı- şıkhklenn gerçekleştı- nhnesı. Musluman ol- mayan azınhklann kar- şı karşıya kaldığı guç- luklerın gıderılmesıne ıhşkın yasal duzenleme- lenn yaşama geçmhne- sı gıbı Hemen burada yakın geçmışunızden bır uy- gulamayı anımsamak- tan kendımı alıkoyama- dım Bılındığı gıbı, on- dokuzuncu yuzyjlın ıkıncı yansında. Osman- lı hnparatorluğu'nun gı- derek artan guçsuzluğu- ne ve Avrupa uluslannı saran ulusçuluk hareket- lenne koşul olarak. Bal- kanhalklanda bırerbı- rer Osmanlı'va karşı baş- kaldırılarda bulunmuş ve bu ayaklanmaların sonucunda \ a ozerklık- lerını va da bağunsızlık- lannı elde etmışlerdı Iş- te, bu ayaklanmalardan bın olan 1875 tarihla HersekAvakianmaa'nın ertesınde, Avrupa'nın Buyuk Guçlen, Osman- lı Imparatorluğu'nun ıçışlerıne karışmaktan kendılennı alıkoyama- nıışlar (1) ve Avustur- va- Macanstan împara- torluğu Dışışlen Baka- nı Kont Andr'ass>, ken- dı ısmıyle anılan ve ote- kı Buyuk Guçler'ın de ımzaladıklan bırNota'vı Osmanlı Devletı'ne su- narak, Osmanlı'nın soz vermış olduğu reformla- n denetlemek uzere, Av - rupalı devletlenn tem- sılcılennden oluşan bır denetlerae komisvonu- nun kuruknasını oner- mıştı Donemın Osmanlı Pa- dışahı Abdülaziz gıbı guçsuz bır kışıhğe sa- hıp olduğu bılınen bır Padışah bıle, Avrupa dev letlerının bu onen- sıne şıddetle karşı çıkmış \e A\rupa Guçlen nın bu davranışını, Osman- lı run "haysijetinikıncr bır davranış olarak nıte- lendınruştı Bır de bugune bakı- voruz AKPHûkûme- ti. bırakın Av rupalı dev- letlenn one surduklen koşullara ıtıraz etmeyı, kendılenne tt ev öde\i" \ enlen oğrencılenn ıta- atı ve ozenıyle. odevle- nnı en kısa zamanda ve *efendüeri"nı hoşnut bı- rakacak en etkın bıçım- de nasıl yenne getırebı- lır telaşı ıçınde Pekı, TC Dev letı 'nın Dışişle- ri Bakanlığı ve vıne TC'nın bırkurumu olan AB GenelSekreteıüğıbu duruma ne demekteler9 Bu ıkı kurum da, huku- metlenn değıl. devletın ıkı saygın kurumudur Bunlar,Hükümetinyan- hş ve "hayshet kuîcı" olarakgördükleripoliti- kalanna karşı ses çıkar- tamavacak kadar sindi- rilmiş midir? Bence, ış- te asıl uzucu ve duşun- durucu olan durum bu- dur Eğer dev letı ayakta tutan kunımlann başın- da gelen Dışışlerı Ba- kanlığı burokratlan ken- dı kışısel çıkarlannı on plana alarak, dev letın yuce çıkarlannı gozete- mevecek bır duruma duşmuşse va da duşu- rulmuşse, o zaman cıd- den TC Dev letı'nın \ ar- lığı da b^oık olçude teh- lıkeye gırmib demektır Ben buradan Dışişleri Bakanüğı'nın şu anda üst dü/ey bürokradan- nı oluşruran eski mes- lektaşlanraa şövle ses- lenmekisterim: Kısa su- relı çıkarlannız uğruna devletımızın uzun sure- h çıkarlannı tehlıkeye atmayın' Bu devletın, ne denlı guçluklerle \ e oz- \ en> le kurulmuş oldu- ğunu bır an dahı aklı- nızdan çıkarmayın1 Dev- letımızın uluslararası topluluktakı ıtıbarı on planda gelmelıdır Bizi kendi içine almak iste- medigi gün gibi aşikâr olanAB Topluluğu'nun iiyesi olmak pahasma, devlerinüzin onurunu ayaklar altına almada hiçbir hükümetin aracı olnıaMn! Buyuk Atarürk'un "banşın kurmaylan" olarak nıtelendırdığı de- ğerlı Dışişleri Bakanlığı mensuplan. toplumda- kı saygın konumlanna koşut olarak, uzerlenne duşen gorev len durust- çe \ e hıçbır hukumetın ">alakalıgı''m >apma- dan yennegetırmeh. hıç- bu- konuda devletımızın onurunu kıncı davTanış- larda bulunmamalı, bu- lunanlara da şıddetle kar- şı çıkmalıdır (1) 1856 tarihli Paris BanşAndaşmasıınann- ca İMupalı de\letler Osmanlı Deıletı 'nı Av- rupa Topluluğu nun bır u\esı olaıak kabuletme- lerının kaışıhğında Os- manlı De\letı 'nde vaşa- ı an ga\ ı ımuslım halk- lann haklannı konımak bahanesıvle Osman- lı 'nın sık sık ıçışlerıne karışmakta hıçbırsakın- ca gormennştı Sen Seni Bil!. Televızyonda ızledım Gazetecı, Başbakan'a soruyor "- Ulaştırma Bakanııle TCDD GenelMuduru tıfa etmeyı duşunuyorlar mû " Erdoğan'da surat ıkı karış1 Başbakan bozuk mu bozuk Gazetecıye dıyor kı "- Boyle soru sorulmaz'.." Sonra eklıyor "- Haddını bıl* " • Pek unlu bır tekerleme vardır "Sen senı bıL Sen senı Sen senı bılmez ısen Bıldınrler haddını " Pekı, Ulaştırma Bakanı ıle TCDD Genel Muduı hadlennı bılıyorlar mı? Bılımadamlan, uzmanlar, profesorterkırk yıllık ra^ larda hızlandınlmış tren tasanmının kafayı yeme olduğunu soyleyıp bu kışılerı uyanyorlar, ama, bı zımkılerde haddını bılmezlık had safhada1 Hem bunlar ıkı kafadar çok yakın ıkı omuzdaş al bınnı, vur otekıne' Başbakan Erdoğan "haddını bıldırdığı" gazete cıye bır de ders verdı Dedı kı "- Herkazada sonımlusu olan Bakan gorevder alınırmı? " Pekı, bu olay bır "kaza" mı9 Bılırn adamlan, uzmanlar, profesorler açıklama yaptılar "-Bu bır kaza değılı " - Pekı, ne? Gazetelenn manşetlennde neyın ne olduğu açık- ça yazıldı "Bu, bırkatlıam* " • Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 4 Hazıran da ıstasyon şefının kırmızt kasketını gıyerek hızlandı- nlmış trene 'bızzat' yol verdı Ne demek bu? Kırmızı şapkalı ıstasyon şefı, yol verdığı trenın so- rumunu ustune alır Recep Tayyip sorumludur 1 Başbakan Erdoğan bır kez ata bınerek gosterı yapmaya kalkışmıştı Âttan duştu Başbakan ıkı gun once traktor kullanmaya gınş- tı, bır AKP'lı mılletvekılını yere duşurdu Istasyon şeflığı yapmak hevesıyle kırmızı kaske- tı gıyıp hızlandınlmış trene yol verdı Sonuç ortada' • Tayyip Erdoğan olçulennde kantann topunu lyı- den lyıye elınden kaçırmış Dıncı basın zaten Erdoğan'dan yana Koskoca medyanın adı da Başbakan'a goygoy- culuğu yuzunden "yalaka"yaçıktı Ama bır gazetenın muhabırı Başbakan'a soru sorduğunda AKP lıderı ne dıyor "- Haddını bıl 1 " Tum yaşamında koskoca Ismet Paşa'nın ağzın- dan gazetecıye yonelık boyle bır lâf çıkmamıştır bu olayda haddını bılmeyen gazetecı değıl Ne yazık kı Başbakan'ın ta kendısı 1 Çızgının efendısı, sevgılı dostum, kardeşım Necati ABACIv yıtırdım. Karıkatur sanatına ve derneğımıze yaptığı katkılar unutulrraz Metın PEKER Karikatürculer Derneği Ba¥Kar ACIKAYBIMIZ Merhum Ibrahım \eraerhumeSafiye Tunak'ın kızlan, Se\ınç Yener Çığıl - Metın Yener'ın bıncık annelen, Ozlem Altuğ'un anneannesı kuçuk Sıla'nın babaannesı Nacı Yener'uı 48 vıllık sevgılı eşı FERİDE YENER 23 Temmuz Cuma gunu Hakk'ın rahmetıne kavıışmuştur Cenazesı 25 Temmuz Pazar gunu (bugun) Levent Camu'nde kılınacak oğle namazını muteakıp Kılyos Mezarlığı'nda toprağa venlecektır Allah rahmet eylesın AİLESİ YAYINEVİNE EDİTÖR ARANIYOR Tel: 0212 - 528 95 62
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle