Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmtiyaz Sahibi: CUîVlHURİYET VÂKFI
«fana tLHAN SELÇUK
Genel Yavın Yönetrneni: İbrahim
Yıldız # Yazıışleri Müdürü: Safim
Alpaslan^Sorumlu Müdür Mehmet
Sucu # Haber Merkezi Müdürü:
HakanKara
Istıhbarat Cengiz Yüdınm • Ekonomi: Özlem
V'üzak # Kültür: Egemen Berköz # Spor: Ab-
düjkadir Yücelman • Makaleler: Sami Ka-
raörcn # Düzeltme: Abdullah Yazıcı 0 Bıl-
gı-Beige. Edibe Buğra • Yurt Haberlen: Meh-
met Faraç • Avrupa Temsılcisr Güray Öz
Yayın Kurulu: tlban Selçuk
(Başkan). Emre Kongar (Da-
nışman). Orban Erinç. Hiknıet
Çetinkaya, Şükran Soner, İb-
rahim Yddız, Orhan Bursalı,
Mustafa Balbav. Hakan Kara.
AnkaraTemsılcısj Mustafa Balbav AtaturkBuhan \o 125,Kat.4. #Müessese Mü-
Bakanlıklar Tel'4195020(7hat), Faks 4195027 •IzmirTemsılcısı dürü ErolErkut
S*rdarKızık,H ZıyaBh 1352 S 2 3TeJ 4411220. Faks 4418745 # Bılgı İşlem
• Adana Temsılcısı Çetin V iğenoğlu. tnönu Cd 119 S No 1 1. Ahmet Korulsan
Tel.363 12 11.Faks 363 12 15 Antal>aTemsılcısı. AhroetOruçoglu # Satiı, Fazilet
Cumhunvet Cad 80 5 Tel 0242 248005
7
Fax 2430509 Kuza
# Cumhuriyet Reklam
•Genel Müdür Öztem A> deı
• Genel Müdur Yardımcısı
Seınra \ aacı Tel 10212)51.
41 19 -512 48 30 -512 47 7İ
Fa\ (0212ı 513 84 6^
\«>inüa\an:'ıenıGunHaber \ıaibi Bi,ııneVavıncılıl. \Ş TurkocaâıCad *» 41 Caialoelu W *4 Isonbul PK :46-Sırkecı34435laTel
Faks (Oİ12|5IJ85 95 Baskı: MerkezGazaeDe'rgı Basım Yayıncılık San. \eTıc - ^ Barbân* Bul\an No J25Beşık&j-îst Dıgttm: Merice
0212)512 05 05ı:0hat|
MericezDagıOmPatarlaııaSarneTıc AŞ 25 HAZİRAN 2004 İmsak:3.24 Güneş: 5.26 Öğle. 13 J4 İkındı. -\kşam:2û49 Vatsı: 22 41
Geleneksel buluşma 6 gün boyunca düşünme ve düşündüğünü söyleme meraklılannı ağırlayacak
'Utopyanızı alında gelin'En güzel film
müzikleni
• ANKARA (AA) - Sinema
şaheserleriyle özdeşleşen
birbirinden güzel fîlm
müzikJerinin yanşında, 1939
yapımı "Oz Büyücüsü"
filminden "Over the
Rainbovv" birinci çıktı.
Amerikan Film Enstitüsü'nün
(AFI) oyuncu, film yapımcısı,
eleştinnen ve yazariardan
oluşan 1500 üyesinin katıldığı
oylamada, "Casablanca"
fılminin müzigi "As Tirne
Goes By" ikinci, "Singin' in
the Rain" üçüncü oldu.
Internetteki "msnbc" sitesinin
haberine göre AFI üyelerinin
oylaması sonucunda tüm
zamanlann en iyi 100 film
müziği seçildi. 400 aday
arasından yapılan elemede ilk
100'e girenler arasında, ünlü
şarkıcılar da bulunuyor.
"Titanic" filminin Celine
Dion tarafindan seslendirilen
parçası "My Heart vvill Go
on" listenin 14. sırasmda.
Haliç'in güzeHiğini
Uman 2'den göriin
• Haber Merkezi - tstanbul
Hasköy'deki Rahmi M. Koç
Müzesi 1936 yılına ait tarihi
Liman 2 Romörkörü ile 2003
yazında başladığı Nostaljik
Haliç Gezileri'ni kaldığı
yerden sürdürüyor.
Yaz aylan boyunca hafta
sonlan müzenin nhtımından
demir alacak olan Liman 2,
konuklanna farklı bir deneyim
vaat ediyor. Liman 2, 1936
yıhnda inşa edilmiş ve
restorasyonu Rahmi M. Koç
Müzesi'nceyapılmıştı. Hafta
sonlan günde dört kez tura
çıkacak olan Liman 2,40
dakika süren seferlerinde
Haliç'in tüm güzelliğini
gözler önüne serecek. Liman
2 buharlı gemisi, çeşitli
organizasyonlar için 12 kişilik
turlar düzenlemek üzere de
kiralanabiliyor.
Şanslılar
hediyelene kavuştu
• Haber Merkezi - Rozi
tarafindan düzenlenen,
Ingiltere Dil Eğitim
Kampanyası talihlileri
noterde yapılan çekilişle
belirlendi. 100 kişi dil
eğitim seti paketlerini teslim
aldı. îngiltere'de dil eğitim
programına katılım hakkı
kazanan 15 şansh ise
Ingiltereye gidecek.
Kampanya dahilinde
verilen hediye paketleri
içinde bir kişiye dünyanın en
saygın eğitim merkezlerinden
biri olan Cambridge'de 9 ay
British Council onaylı EF
Akademik Yıl Dil Eğitim
Programı bünyesinde
Ingilizce eğitimi, 4 kişiye
yaz döneminde 2 aylık, 10
kişiye yaz döneminde
1 aylık sertifikalı Ingilizce
Dil Eğitimi programı,
100 kişiye de Dil Eğitim
Paketi yeralıyor.
B;
ilim adamlan,
düşünürler,
' yazaHar,
çizerler, işsizler,
çalışanlar, kadınlar ve
erkekler,tamgaz
gidenler. yvrulanlar, «
ytânıdar, ~
küskünler,
umudunu
koruyanlar,
nuıtbtlarve
mutsuzlar
geleneksel
buluşmalannda
birkezdaha
ütopyalan,
ütopyalannı
anlâtacak,
tartışacaklar.
SERDARKIZIK
İZMÎR-11. Ütopyalar Toplantı-
sı. 1 Temmuz'dayineKaraburun'da
başlıyor. Konu
Lbaşhğı bu
, kez, "İnsan-
| larütopyala-
n sever*.
Böyle midir
acaba, salt
! sevgı mı'.' Değil gibi...
Melih Er-
gen'e benzer,
bu konudaki yaklaşımım.
Eski ütopyalar toplan-
.tılannın bırınde Er-
gen, "ütop-
ya" sözcüğünün
olup-olmayan 'yer' anlamına gelip-
gelmediğı, Latincesi-Farsçası-Türk-
çesi derken, ondan ilimsel-bilimsel
anlamda ne anlamamız gerektiği
bolca terennüm edilecek ve tabii ki
oldum olası yaşanan şu hayatlardan,
ya da düzenlerden sıkılıp da bunu
topyekûn reddeden nice kullann
uzunlamasına yatıp heyecanla kur-
duklan bir hayal, yani talep ettikle-
ri yeni hayata ilişkin bir özlemden
ibaret olup olmadığı da söyİenecek
deyip, konunun salt aşkla çerçeve-
lenmesıne ıtiraz ederken şöyle ta-
mamlamıştı sözlennı:
"Oysa yaşanas yenibir dünya dü-
zenine ait önermelerin biitüncül ve
kurumlar arası -zorunhı- bir man-
ûki bağla örülü olması gereği, ya-
şanmakta olan diinya -ülke bik de-
ğU- düzenlerinin zorunlu bir eleşti-
risini de banndıracak, banndırmak
ne söz, işe tam da bu noktadan baş-
lamakj^rekecektir.ÇünJaiteranebb'
'hayal' aşk bileolamayacak, ashnda
bütüncül olma ve zorunlu bağlan
arama ka>gısı,ütopyayı hayalden çı-
kanp.onubir 'tasarlama' edimi ola-
rak anlamanın önkoşıüu olacaktır.
Ötesi; yani en azudan nereden bak-
bğumza ba$ı veseçüen inançJann öte-
sinde önerilen her rürden ütopya,ya
iyi niyet kumkumalanıun hezeyanı,
ya da temelsiz inşaata kalkışan taşe-
ron evierine benze\ecektir ki, böyle-
si bir kördövüşün yaratacağı ütop-
yalann gidecekleri yer, bak işte o za-
man hiç olmayacaktır."
Işte böyle... Hayatın kendısi gibı
ütopyalar, anlaşılır ve anlaşılmaz
yüzüyle yansıyor. Sıkıcı ve neşele-
ri, terslikleri, yakınlıklan, çelişme-
leri ve uzlaşmalan, tekil yanı çoğul
çehresi, iyi. kötü, çirkin güzel, sade
ve aşure, binbir çehresi. Say saya-
bilirsen...
Ütopyalar buluşmalannın emek-
çisi SavaşEmek, bizi "etkinligindıj-
yımıcusu" olarak görevlendirip, ön-
cekılerde olduğu gibı, "Daha habe-
ri yazmadın mı" uyanlanyla sıkbo-
ğaz ederken, "Bu kezBörktüce,Şeyiı
Bedreddin \ar, Nâzını \ar Karabu-
run'da" demışti, "bunun alûnı çiz-
sek iyi ohır"
Çizelim... Bilindiği gibi Karabu-
run, düzene bayrak açan Şeyh Bed-
reddin'in askeri işler sorumlusu
BörklüceMuslafa'nınyurdu. Sultan
tkinci Murat döneminde, Şeyh Bed-
reddin'le birlikte ayaklanmıştı ya
hak ve adalet için, Bayezit Paşa'nın
ipınde sallanmak oldu sonu, yiğit-
lenyle birlikte...
Sonra Nâzun oturdu. anlattı hıkâ-
yeyi "Şeyh Bedreddin Destanında.
Dedi ki, "Ölümüne Karar Verilenle-
rin Yorumsuz Öyküsü'nde:
"Bedreddin'in öhıstl kemiksiz, sa-
kalsız, bıyiksız, gözün bafaşı. dilin
sözü, göğsün soluğu gibi dirilecek.
Bunu bilirim işte» Biz Bedreddin in
kulu\ıız, ahrete, kıyamete inanma-
yız ki,dağıian,fena bulan bedenin yi-
ne bir araya toplanıp dirileceğine
inanaJmı. Bedreddin yinegelecek di-
yorsak, sözü, bakışı, soluğu bizûn
aranuzdan çıiapgelecektir, diyoruz."
6 Temmuz'a değin ütopyalar bu-
luşmasında Bilge Umar, Yaşar Ak-
soy,Börklüce ve Karaburun'uanla-
tacaklar. Kâmil Masaracı'nın çiz-
gilen düşündürecek. Aydm Müftü-
oğtu,GedizAkdeniz, Sema Bulutsuz,
Asü Delikara, Armagan Öztuksa-
vul,Şenel Ergin. Gürhan Tümer, Le-
vent Gedizlioğlu, Ender Helvacıog-
lu, Nesrin Çobanogiu, Beno Kuryel,
Acar Savacı, Tıjen tnaltong, \edim
Atiüa, Aipaslan Bilen ve dıgerleri
ütopyalannı anlâtacak, tartışacak.
Yaza merhabam m
Unlü modacı Cemil Ipekçi, Antalya'da
düzenlediği defile ile yaz kreasyonlannı tanıtb.
'Sahire' adlı 2004 yaz defilesindeki
koleksryonda, Şamanizmden Islamiyete
geçişi simgeleyen tasanmlar sunuldu.
Uğur Erez'in koreografısini yaptiğı
defilede, mankenler Tülin Şahin, Ceyian
Saner, Ebru Ürün, Sinem Güven, Selin
Toktay ve Ece Sürkan yer aldı. Siyah, kırmızı
ve beyazın hâkim olduğu koleksiyonda, ham
ipek, keten ve şcfonlar üzerine yapılan ebru ile el
işlemeleri göz kamaşbrdı. (Fotoğraf: AA)
Tuluvhan Uğurlu Hattuşa'da piyanosunu konuşturacak
Uygarhğm beşiğinde konser
Haber Merkezi - Tuluyhan Uğurlu'nun
piyanosu Nemrut Dağı'ndan sonra
Hititler'in başkenti Hattuşa'da. 4000 yıllık
tarihi kentin kalıntılan üstünde verilecek
konserde Tuluyhan Uğurlu, "Üç Altın
Kentin Anahtan: Hattuşa, Tuşba, Truva"
isimli eserini ilk kez seslendirecek.
Uluslararası Çorum-Hitit Fuar ve Festivali
çerçevesinde antik kentte verilecek konser
daha sonra Hitit, Urartu ve Truva
uygarlıklannın eserlerinin sergilendiği
îstanbul Arkeoloji Müzesi Bahçesi ve
Truva antik kentinde tekrarlanacak. 4
Temmuz Pazar akşamı Kültür
Bakanlığı'nın katkılan ile Çorum
Belediyesi tarafindan düzenlenen
Uluslararası Çorum Hitit Festivali
çerçevesinde Boğazköy'de antik
Hattuşa'da ilk kez dinleyici önüne çıkacak
olan "Üç Altın Kentin Anahtan- Hattuşa,
Tuşba, Truva" isimli eserde Tuluyhan
Uğurlu konseri boyunca bu üç kentle ilgili
öykülerin anlatılacağı tablo ve
fotoğraflardan oluşan multivizyon
görüntülerinden de yararlanacak.
Seslendireceği bu yeni çalışmasında
sanatçı, dünden bugüne uzanan yöresel
ezgilere de yer verecek.
Hayv;
9 yıldır bekletilen tasarı kabul edildi
an haklanna AB standardı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
TBMM'de 9 yıldır beklen'len, bu sürede
"4 başbakan esktten" Hayvan Haklan Ya-
sa Tasansı genel kurulda kabul edildi.
Yasayla hayvan hakJarma aykın davraruş-
larda bulunanlara, hayvan başına 50 mil-
yon liradan 7 milyar 500 milyon li-
raya kadar değişen oranlarda pa-
ra cezalan uygulanacak. Tasan
ile getirilen düzerüemeler şöyle:
• Bir hayvr
anı sahiplenen ve-
ya ona bakan kişi, hayvanı bann-
dırmak, gereksinimlerini karşılamak, sağ-
lığına dikkat etmekle yükümlü olacak.
• Bir hayvan neslini yok edecek her
türlü müdahale yasaklanıyor. Bu tür mü-
dahalelerde hayvan başına 7.5 milyar li-
ra para cezası uygulanacak.
• Hayvanlann ticari amaçla film çeki-
mi ve rekjam için kullanılması izne bağ-
lanıyor.
• Hayvanlan başka bir canlı hayvanla
dövüştürmek yasaklanıyor.
• Hayvanlann kesilmesi, dini kuralla-
nn gerektirdiği özel koşullar dikkate alı-
narak hayvanı korkutmadan, ürkütmeden,
en az acı verecek şekilde, hijyenik ku-
rallara uyularak yapılacak. Bu kural-
lara uymayanlara hayvan başına 500
milyon lira ceza uygulanacak.
• Pitbull, Terrier, Japanese Tosa gi-
bi tehlikeli hayvanlan üretmek, sahip-
lendirilmesini, ülkemize girişini, satı-
şını ve reklamını yapmak, takas etmek, ser-
gilemek ve armağan etmek yasaklanıyor.
• Her ilde il hayvanlan koruma kurulu
oluşturulacak.
• Hayvanlann korunması ve refahı için
TRT ile özel televizyon kanallannda ay-
da en az 2 saat, özel radyo kanallannda
ise ayda en az yanm saat eğitici yayuıla-
nn yapılması zorunlu olacak.
İç çamaşırı reklamının yarısı yok. Çünkü müstehcend)
Reklama
AKP sansuru
GLIRSU KUNT
ANTALYA - Kadınlara yönelik ürün reklamlan
Antalya'da ilginç bir yasakla karşılaştı. Antalya
Vakıflar Bölge Müdürü Mustafa Emek. bu
firmaya kiraladığı kurumun duvanna, T-box
markasının bir kadını iç çamaşınyla gösteren
reklam panosunu müstehcen olduğu
gerekçesiyle astırmadı Mustafa Emek, Vakıf
îşhanı duvannı ajanslara bir yıihgına kiraladı.
Kadın t-shirt ve iç çamaşırlan satan T-box
firması da 5 x 8 metre boyutundaki reklam
panosunu, işhanının duvanna asmak üzere, bir
ajansla anlaştı. Ancak Bölge Müdürü Emek,
panodaki kadın fotografinı görünce tepki
gösterdi. Reklam panosunda. atlet ve külotlu
kadın fotoğrafinın ilk yansını gören Bölge
Müdürü Mustafa Emek, "toplumun genel
ahlaki yapısma avian" olduğu gerekçesiyle
ikinci yansının asılmasına izin vermedi. Vakıf
Îşhanı'nın reklama uygun iki duvan
bulunduğunu belirten Vakıflar Bölge Müdürü
Emek, "Reklam içeriğinden haberimiz yoktu.
Reklam. toplumun genel ahlaki yapısma ve
içerik olarak bizim şartnamelerinıize avknn.
Buravı kiraya verhorsak, reklamın içerigi
hakkında da bilgimizin oiması gerekirdi. İlk
yanyi görünce, ikinci yannın asılmasına
müdahale ettik" dedı. Firmanın reklam
sorumlusu Necla Zarakol ise "Gerekli izinleri
akük. Şimdi tepkinin genekçesine bir türlü
anhm veremiyoruz. Benzer panolar. Antah^a
HavaGmam'nda da var" şeklinde konustu.
Antalya Büyükşehir
Belediye Başkanı
Menderes Türel,
"Kale Kapısı'nın tarihi
dokusu nedeniyle,
metropole zarar
vereceği gerekçesiyle
duvann reklam
amaçlı kiralanmasının
uygun olmadığını"
söyledi.
ESKİŞEHİR'DE İÇKİ YASAĞI
ESKlŞEHtR (Cumhariyet) - Eskişehir Emniyet
Müdürü Savaş \'ücei, halka açık yerlerde içki
içilmesinin yasaklandığıru açıkladı. Vali Kadir
Çabşıcı, tepİci çeken karann yanlış anlaşıldığını
belirtti. Emniyet Müdürü Savaş Yücel, önceki gün
gazetecileri "miijdeli bir haber" vermek için
çağırarakVali Çalışıcı'mn halka açık yerlerde içki
içilmesini yasakladığı karannın Resmi Gazete'de
yayımlandığını belirtti. Gezüıti alanlannda ve
parklarda içki içilmesinin yasaklanması tepki
çekince Vali Kadir Çalışıcı açıklama yaptı Karann
yanlış anlaşıldığını vurgulayan Vali Kadir Çalışıcı,
"Bu karar kapkaççılan. baİkikri ve hotiganlan
önlemek içindir" diye konuştu
SÖYLESİ ATTİLÂİLHAN
"...Nepimanoî'un'Diyalektiği'!.."
(...aklın yolu o zaman da birdi; en azından onlar, yâni
kötü geçen XIX. yy'dan XX. yy'a, yeni özgüriük ve ba-
ğımsızlık ümidlenyle geçmek ısteyen Türkier için! Bilmem
o yüzden midir, Nerimanofun 'ulusalcılığa yatkın Sos-
yalizm'ı, uzaktan mı yakından mı bilemem ama, bana, Yü-
suf Akçura'nın, iki türlü 'ulusalcılık' tanımlamasını hatır-
latıyor: Savunmacı Ulusalcılık, Saldıncı Ulusalcılık!
(bkz: Cumhuriyet, 4 Haziran 2004). Haklı ve yerinde bir
çağnşım bu, üstelikçoğu 'So/cu'nun açıklayamadığı, ba-
zı şeyleri de açıklıyor.
Dln ve dil konusundalci tutumu
Meselâ neyı mi? Meselâ din ve dil kavramlanna olan
yakın ilgısinı, onlara verdiği önemi; bakar mısınız,
neler yapmış:
"...N. Nerimanof, Sovyetdevjet düzeni koşulian al-
bnda, dini problemlerin çözümüne özel kaygı göster-
miş; (bu) siyasetinin, en önde gelen sorunlanndan ol-
muş ve ulusal devlet anlayışında önemli yer tutmuş-
tur. Onun düşüncesinde, Komünizm iie Islâmiyeti ba-
nştırmak fikri önemli yer tutuyordu..." (a.g.e. s.27)
Türkçe'ye alâkası da. bundan aşağıya kalmıyor:
"..^zenbaycan dilinin devlet statüsü hakkında N. Ne-
rimanof un siyaseb ile ilgili araştrma gösterir ki, Ne-
rimanof'un ulusal devtetçilik anlayışında, Azerbay-
can diline kaygısı başlıca yer tutmuştur. Azerbaycan
dili, Nerimanof'un karanyla 'devlet dili' statüsü aimış;
bütün idarelerde, Rusça'nın yanı sıra Azerice'nin kul-
lanılmasına bu arada karar verilmiş; Inkılâp Komite-
si'nin özel kararnamesi ile okullarda 'ana dil'in kulla-
nılması karara bağlanmıştır..." (a.g.e. s.25/26)
Bolşeviklik 'doz/ann/'Stalin'egöreayarlayanlar, bu tu-
tumu yüzünden Nerimanofa 'parti'ye karşı'(anti-parti-
ya) davrandığı suçlamasıyla karşı çıkmışlardı; oysa Ha-
sanof Hasan Azizoğlu'nun saptadığı üzere, "...sömü-
ren egemen halkın ulusalcılığının mahiyeti, sömürdü-
ğü halkı dininden, dilinden uzaklaştırmayı içerir; sö-
mürülen halkın ulusallığı ise öz dilini, dinini ve tarihi
mirasını koruyup saklamaktan ibarettir." (ag.e. s.2);
çünkü din, dil ve tarihi mirasın önemi, ulusal kültürün (uy-
garlığın), eski fakat temel bileşenleri arasında, bulunma-
sından geliyor; bunun 'inanmak' ya da 'inanmamak'\a
bağlantısı yok; doğrudan doğruya, toplumsal gelışme-
nin, diyalektiği ile ilgili!
Yoksa 'sömürenlerin ulusalcılığı', niye 'önce onlan
yok etmek' ıstesin?..)
Nerimanof konuya nasıl yaklaşıyor?
Nerimanofun konuya yaklaşımı, gerçekten ilginç; Ha-
sanof Hasan Azizoğlu, onu şöyle özetlıyor:
"...Neriman Nerimanofun 'ulusalcılığa yatkın' si-
yasetinin kökleri, XIX yy'ın ilk yansından XX. yy'ın
başlangıcına kadar gelişmiş olan ulusal eğitim/öğre-
tim, ulusal düşünce ve ulusal özgürlügün gelişmesi
gibi süreçlerden doğan, bir ideoloji idi. Nerimanof un
kendisi de, Komünist/Bolşevik 'ideolojisi'nden çok,
bu gelişmelerin doğurduğu bir sonuçtun çözülmesi
zorunlu ulusal sorunlara çözüm istekleri, onu Komü-
nist ideolojisine gen'rmiştin o, bu sayede, milletin kar-
şısında duran problemlerin, daha çabuk çözüleceği-
ne inanıyordu. Onun 'ulusalcılığa yatkın' tutumu ay-
nca, 'ulusalcılığa', XIX. ve XX. yy. öncesindeki ikili
yaklaşımın, tabiatından ileri gelmişti; Sömüren Hal-
kın Ulusalcılığı ve Sömürülen Halkın Ulusalcılığı!.."
"...Sömüren egemen halkın 'ulusalcılığının' ma-
hiyeti, sömürdüğü halkın dininden, ulusal dilinden
ve tarihinden uzaklaştırmayı içerir, sömürülen hal-
kın ulusalcılığı ise, öz dilini, dinini ve tarihi mirası-
nı, koruyup saklamaktan ibarettir. Bu koşullar al-
tında N. Nerimanof'un 'Ulusalcılığa yatkın' Komü-
nist ideolojisi, tesadüften ya da bunu görev saydı-
ğından değil; 'Ulusallık' idealinin gelişme sürecin-
den doğan bir sonuçtu.
Araştrmacı A. Ahmedofun fikrince, Azeri halkın-
da 1917 yılına gelinceye kadar, ulusallık sınrfsallık-
tan; 1918yılı mart ayındaki olayfardan sonraysa, ulu-
sallık particilikten üstün sayılıyordu. N. Nerimanof
bu koşullar altında yönetimin başına gelmiş ve ta-
rihe 'ulusalcılığa yatkın' adıyia geçmiş olan siya-
setini' uygulamıştır..."
Öğrenecek ne çok sey var!..
"...N. Nerimanof, o yıllann Azerbaycanlısı için, Bol-
şevikliğin tezâhürü olarak değil, ulusal bir polrakacı
olarak nam kazanmıştır. 'Ulusalcılığa yatktn Komünîsf
kavramını, doğrudan Nerimanofun anlayışında kabul
etmek lâzımdır; yeni Azerbaycanlılar, başka halklann
meraklanna dokunmadan, Azerbaycan'da tam ulusal
gelişme ve ülkelerini yönetme haklanna sahip olma-
iıdıriar. Nerimanof buna riayet edilmezse, Bolşevikli-
ğin itibardan düşeceğini, daha o zaman söylemişti:
onun başını çektiği 'ulusallığa yatkın siyaset', sonra-
lan Nerimanofculuk diye adlandınlan cereyana dönüş-
türmüştür..."
Ne dersiniz? Ülkemizde, 'Komprador (sömürücü)
Alafrangalığı' basbayağı 'ilericilik' zanneden 'Sosyalist
Soi'un, Neriman Nerimanofdan ögreneceği, pek çok şey
yokmu?
e-mail:tilahan iisnet.net.tr
http://www.bilgiyayinevi.com.tr/ailhan
Faks:0-212 / 260 19 88