22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3AYFA + CUMHURİYET 25 HAZİRAN 2004 CUMA 2 OLAYLAR VE GORUŞLER AÇI MUMTAZ SOYSAL Dengesiz İlişki NATO'NUN istanbul Zırvesı, haftalardır yazılan- • arın aksıne, yalnızca bır uluslararası toplantıya ev sahıptlğı etme, gelenlerı ağırlayıp guvenlıklennı R . jağlama ya da boyle bır fırsatı ulke tanıtımt ıçın feullanma konusu değıldır Aşın onlemler yuzunden halkı tedırgın edıp et- neme konusu da değıl Toplantının kendısı, Turkıye Cumhunyetı'nın hâ- lâ saygın bır devlet olarak kalıp kalmadığını gos- terecek bır sınav sayılmalıdır Ûzellıkle de, Başkan Bush'un da katılışı dola- ^ısıyla, Turk-Amerıkan ılışkılerının nrtelığı açısın- dan, Batı dunyasının onemlı kışılen onunde verı- lecek bır sınav Turkıye, bu ılışkılerde kendısıne bıçılmek ıstenen rolu reddettığını herkesın gozu cnunde gostermek zorundadır • Ik bakışta, çok dengesiz bır ılışkı soz konusu I Son yıllarda ABD'nın Ankara'ya vermek ıstedı- Ğı rol hıç pariak sayılmaz Ikı eşıt ve onurlu dev- letın ılışkısı değıl bu Ne yazık kı, Amerıka, "stra- tejık muüefık"\ Turkıye'yı zaten haylı başarısız olan kendı Ortadoğu polıtıkalarının "maşa"sı ve 'taşeron"u durumuna sokma nıyetındedır AKP ıktıdarı, zırvedekı tutumuyla, bu nıyetın ne olçude gerçekleşıp gerçekleşmedığını herkesten once kendı halkoyuna gostermek sorumluluğu- ru taşıyor Çunku, bu halk, ulkesının NATO'ya ve buyuk olçude de Amerıka'ya "aldığmdan çok da- ha fazla verdığı" ınancındadır • kıncı Dunya Savaşı sonrasının gergınlık ortamın- I da Ittıfak'ın ve en başta Amerıka'nın Turkıye'ye guvenlı bır korunma kalkanı sağladığı doğrudur Ama unutmamak gerekır kı, Turkıye'nın evlatları, devletlerının boyle bır Ittıfak'a uye olabılmesı ıçın dunyanın obur ucunda, Kore topraklannın Kunu- n gıbı koşelennde sıkışmış Amenkalı askerien kur- tarmak uğruna olmuşlerdır Hem de yuzlerce ve yuzlerce, nıçın ölduklerını bıle tam anlamadan Arkada bıraktıkları devletlen de, tam yarım yuz- yılı aşkın sureyle Ittıfak'a asla ıhanet etmemış, "buyuk muttefık"e hıç oyun oynamamıştır Kendı Kıbrıs davasının en kntık aşamasında bır "Johnson Mektubu"y\a elı kolu bağlı tutulduğu hal- de Askerlerının başına geçınlen torbalar da ca- bası Butun bunlan duşununce, NATO'yu kıriı Irak Sa- vaşı'nın çırkefıne bulaştırma, Afganıstan'a kadar uzanan Amenkan jandarmalığının aracı du- rumuna sokma ve Batı dunyasını saçma bır Or- tadoğu Projesı'ne yamama turunden Amerıkan planlanna karşı çıkmak ıçın kendınde en çok hak gorebılecek tek devletın Turkıye olduğu sonucu- na varmamak mumkun değıldır Ev sahıplığı nezaketının buna engel olmaması gerekır Tam tersıne, konuklar, ama onlardan daha çok da boyle bır dengesiz ılışkıye sabıria katlanmış olan ulkenın ınsanları bunu Turkıye Cumhunyetı'nın hukumetınden beklerler Sosyalizm, Sosyal Demokrasi, Politikacılanmız Prof. Dr. Abidin KUMBASAR 4 ^ ^ osyatizm' v e 'sosyaKst' deyımle- C 1 n ılk olarak tngıltere'de Robert ^ ^ ^ Owen (1771-1856) tarafından 18201ı yıllarda yayunlanan "Co- operativeMagazine''dergısınde kullanılmıştır Endustn devrımının neden ol- duğu toplumsal değışıme bağlı sorunlann ço- zumu ıçın Ov\en*, kurulu duzenı sımgeleyen yonetımlere gu\ enme\ ıp toplumun kooperas- yon yontemıyle zorluklann ustesınden gelece- jşne ınanıyordu Umudunu karşılıkh v ardım ıl- kesıne dayalı "GonûDü BirliklerTne bağla- mıştı tngıltere'de bu gınşımlen, kısa sure ıçın- de kurulan uretıce ve tuketıcı kooperatıflennın ve sendıkalann oluşması ızledı Fransa'da sos- yalıst akım St Simon, Fourier ve Proudhon'un duşuncelennde vansımasını buldu Fransa'da- kı sosyalıst akımın onculen de kurulu duzene karşı olup, toplumu venıden duzenleme ama- cındaydılar** Hızla gelışen ve sadece kâr amacı guden ka- pıtalızmın acımasız somuru duzenı gıderek toplumlarda daha guçlu tepkıler varattı ve ya- şanan bunalımlı vıllann toplumdakı olumsuz etkılennın çozumu ıçın, Karl Marx (1818- 1883) ve Friedrich Engeb (1820-1895) Ko- munıst Manıfesto (1848)*** ıle ozetlenen du- şuncelennı gehştırdıler Boylece modern an- tıkapıtalıst tepkıler ıkı ana bıçımde gelıştı Bı- nncı grubu kokten ve hemen yapılacak değı- şımle uretım araçlannın uretıcı-emekçılenn denetımıne geçmesını ısteyen "KomünistDev- rimcrier oluştururken toplumda zaman ıçın- de gelışecek evnmle denge sağlanarak uretım araçlannda emekçılenn de etkın ve soz sahıbı olduğu bır toplum duzenının gelışmesını ıste- yen "Sosyal Demokrasi" yanlılan, ıkıncı gru- bu oluşturuyorlardı Ozetle, anükapıtalıst akım- lar ıkı ana bıçımde toplumlara yansıdı "Dev- rimci (ihtüaiciVTotaöter" nıtelıklı olan akım ve "Evrimci Sosyal Demokrat" akım Marksıst Komunızm, kapıtalıst duzenı devnm yoluyla yıkarak proletarya dıktatorluğu kurulmasının gerekhlığını savunuyor, evnmcı demokrat sos- v alıstlerse, kurşun v enne oy pusulası ıle >one- ttme gelıp emekçıden yana bır duzen kurula- bılıneceğını savunuyorlardı Demokratık sos- yalıstler, amaçlar mantıklılık ve ıçtenlıkle su- nulup savunulabılınırse halk kıtlelennce benım- senebıleceğıne ınanıyorlar, buna karşın komu- nıstler, demokratık sosyalıstlenn davranışlan- ru gerçeğı etkılemeyen ozellıkte, yapmacıklı \ e ıkıyuzlu olarak nıtelendınvorlardı Marx-En- gels oğretısı uvgulayıcılan ıle sosyal demok- rasının başta gelen teonsv enlennden KarlKa- utsky (1854-1938) arasındakı çatışmabu ıkı von- temın karşıtlığımn yansımasıdır Bırçok eko- nomıstın tanhın akışına aykın olarak gelıştı- ğını belırttıklen "Komünist DevTİm", kapıta- lızmın ılen boyutlara ulaşmadığı Rusya'da ger- çekleştı Endustn devnmının çok daha once ge- lıştığı Avrupa'nın bırçok ulkesınde ıse daha ınsancıl bulunan "Sosyal Demokrasi" benım- sendı ve "Sosyafizmin on gereksinimlerinin ge- lişmesindeki en iyi aracın demokrasi olması gi- bi, sosvaliame gjden yoDann da en kısa ve en gü- venlisi demokrasidir" dıyen Karl Kautslcv 'nın ongorulen gerçekleşmış oldu <\vnıpa'da "En- düstri Devrimi" ve onun toplumda oluşturdu- ğu smıflar arasmdakı çatışmalar surerken hâ- lâ "ortaçağ" tarım toplumu koşullannı yaşa- yan Osmanlı Devletı rum endustnyel gelışme v e duşunce akımlanndakı çağdaş değışımlere uzak ve duyarsız kaldı Ulkede emekçı suııfı gehşmedığı ıçm toplumsal orgutlenmeler olu- şamadı ve halk kıtlelennın kul-ummet nıtelık- lennındeğışımıgerçekleşemedı Ulkenın oku- muşlan (A> dın sozcuğunu ozellıkle kullanmı- yorum), çağdaş gelışmelen ızleyemedıler, top- lumumuzavansıtamadılar Sadece taklıtçı dav- ranışlann sorunlan çozebıleceğı yanılgısına duşuldu Ulkemız, "Aydmlanma Devrimi"nı gerçek- leştıren ve uygulayan Atatürk'un donemınde, çağdaş, toplumsal ve ekonomık duşencelerle değışımgeçırmeyebaşladı HalkEvlenveKoy Enstırulen bu değışımlen sağlamak amacıyla kuruldular Ataturk donemını ızleyen yone- tımler gıderek çağın ve ulkenın gerçeklennden uzaklaşarak ıktıdan duvgu ve ınanç somuru- suyle ele geçırme kolaycıhğına saptılar Çağ- daş duşunce akımlannı haksızca karaladılar Halk kıtlelenne "Komünizm T 'ı dınsızlık, ah- laksızlık ve cınsel anarşı olarak tanıttılar, "Sos- yal Demokrasi"yı de onunla ozdeş, Sovyet uşaklığı olarak nıteledıler Ulke aydınlan v e or- dunun gerçekleştırdığı 27 Mayıs 1960 Devn- mı'nın sağladığı ozgurluk ortamında kurulan çağdaş, sosyal demokrat nıtelıklı "Türkije tş- çi Partisi"nın gerçeklen dıle getırmesınden ur- kerek seçım v asalannı değıştınp parlamento- ya gırmesını zorlaştırdılar Kuruluş ılke ve amaçlanna gore devnmcı olması gereken CHP bıle bu vonde çaba gostenp ortanın solu gıbı urkek v e gerçekçılıkten uzak bır sov lemle gu- nah çıkarmava çalıştı Llkenın gerçek bılım- sel-sosval demokrasi yanlılan kıvıma uğratı- lırken sozde sosyal demokrat sıyaset erbabı bıhmsellıkten uzak yontemlerle halk kıtlelen- nı aldatarak ov kazanma>a çalıştılar Topluma sosv alızm v e sosv al demokrası>ı anlatıp benım- setecek verde "Kara Oğlan" ya da u Temel Reis" gıbı masalsı, ozentıh kımlıklerle başan- ya ulaşılabılıneceğını sandılar Somuru duze- nı butun açıklığıyla surer, ulke değerlen ve ge- lırlennın pa\ laşımındakı haksızhklar tum top- luma vansırken varsıllann çoğunluğu oluştur- duğu vorelerden oy almakla ovunen, yoksul- lan aydınlatarak kazanmalan gerekırken, oy v er- medıler dıye anlavışsızlıkla suçlay an partı yo- netımlen hâlâ sosv al demokrat olduklannı sov - leyebılmekte ve koituklanna sıvaşmaktalar Yerkurede -\sağıdan KureseOeşme" olgusu- nu sımgele>en ve gıderek guçlenen "DıinyaSos- >~al Forumu'1 **** vankı bulurken sozde sos- yal demokrat politikacılanmız bu akımlardan uzak, u>du tutumlannı surdurup dış guçlenn ınsafa gelmelenyle bır >erlere varabılecekle- nnın duşunu gormekteler Son yerel seçımler, ulkemızde sosyal demokrat olduklannı ıddıa eden sıyasal kurumlann ozeleştın >apmalan ıçın bır uyan olması gerekırken kavram karmaşa- sı yaratılarak suçlamalar uvutulup savuşturul- maya çalışılmaktadır Seçım sonuçlan sosyal demokrasi gemısının ozentı "Temel Reis"ler- le yuruyemeyeceğının gostergesıdır Bu v one- tımler v e yontemlerle gemı karaya oturmuş, de- nız bıtmıştır Sosyal demokrasının doğuş v e ge- lışımındekı gerçeklergozetılerek, çağdaş yon- tem v e yonetunlerle ulkemızde sosyal demok- rasi orgutlennı, halk kıtlelennı bılınçlendıre- rek venıden oluşhırmak ve yaşatmak kaçmıl- mazdır * Robert O\\en Yenı Toplum Goruşu Y K İ 1995 ** Wilham Ebensteın, Snası Felsefenm Bu- xuk Duşunurlerı Şule Yaunlan 1996 ***Marx/Engels, Komumst Manıfesto Bılım \eSos\alızm Yaymlan 1968 **** Şense\er Le\ent F Dun\a Sos\al Fo- rumu Ktetıs Yayınları, 2003 îşte Gerçek Yol Haritalan! tbrahim TÜRKEŞ Hukukçu/Felsefecı Y OKYasası'nınba- zı maddelerının Sayın Cumhur- başkanınca u \eto" edıl- mış olması, "cumhuriyet odağı" ıle kumar oynama gınşımlennı şımdılık en- gellemıştır Ancak, sıya- sette stratejüennı once "gergiıılik'', sonra **dur- gunluk" yontemı uzenne oluşturmuş olanlann gen çekıldığını varsaymak, he- nuz erken sayılabılecek bır ıyımserlıktır Çunku, 1950'lı yıllardan ben go- ruhnuştur kı, "bikcınnhu- riyefın kendısını karakte- nze eden kımı nıtelıklen- nı yıtırmesı, bu nıtelıkler uzennde açılan tartışma- yı once alevlendınp son- ra soğumaya bırakan bır taktığın sonucudur Bu I.Tarih Sanat Buluşması Resim Yarışması Bizans'tan Osmanlı'ya ve Cumhuriyet dönemine tamklık eden Eminönü ve civarı birbirinden değerli tarihi yapılara evsahipliği yapmaktadır. Yarışmanın amacı bu tarihi bölgeyi ve yapılarını sanatçı duyarlılığı ile topluma kazandıracak ve gelecek kuşaklara aktaracak bir sanat ortamı yaratmaktır. İTO Sanat Danışmanı / Sergi Kuratörü: Feriha Büyükünal Seçici Kurul: Prof. Süleyman Saim Tekcan / Ressam Prof. Mustafa Pilevneli / Ressam C Prof. Doğan Kuban / Mimarlık ve Sanat Tarihçisi Doğan Hızlan / Hürriyet Yayın Danışmanı ve Yazar Semih Balcıoğlu / Karikatür Sanatçısı Mehmet Yıldırım / İTO Başkanı Dr. Cengiz Ersun / İTO Genel Sekreteri Arzu Çekirge Paksoy / Yarışma Organizatörü- Arya Sponsorluk ve lletişim Danışmanlığ» Katılım Koşulları: Jjp • Yarışma tüm sanatçılara agktır. • Her sanatçı yarışmaya 1 eserle katılabiiir. • Eserler tuval üzeri (80 cm x 120 cm'den büyük olmamak şaüiyjlk yağlı boya veya akrilik tekniklerinde üretilmiş olmalıdır. • Eserler daha once sergilenmemiş olmalıdır. • Eserlerin 31 Ağustos - 3 Eylül 2004 tarihleri arasında; arkalarına kısa özgeçmiş, adres ve telefon yazılı beige yapıştırılmış olarak İstanbul Ticaret Odası Merkez Bina Başkanlık ve Genel Sekreterlik Şubesi'ne imza karşılığı teslim : edilmesi gerekmektedir. Derece alan eserlerin telif hakkı İTO'ya ait olacaktır. Ödüller: Birinci esere İkinciesere Üçüncü esere JOMifyar .j ^,5 Milyar TL |5MilyarTL Seçici kurul gerekli görduğü takdirde başarılı bulduğu yapıtlara " Özel Ödül" olarak 1 'er Milyar TL Mansiyon verebilecektir. adiye Caddesi 34112 Eminönü 12)455 60 45-455 60 54 J İstanbul Ticaret Odası tüm sanatçılarımıza başarılar diler. yuzden cumhuriyet, bır "taktik" ve "strateji" yor- gunudur Dunya sıyasal hantasında, kendı denı- zınde yaratılan fırtınala- nn oluşturduğ\ı dalgalar- la bu denlı acımasızca do- vulen başka hıçbır cumhu- nyeün bulunmadığını soy- lemek, abartı ohnasa ge- rekır Meslek lıselen kalkan edılerek ımam hatıplere alan dışı yuksekoğretım kapılarının ardına dek açıl- maya çalışılması da cum- hunyetı dovmeye yonelık dalga hareketlennden bı- ndır Gudulen amaç bel- lıdır Dıpten gelen bır dal- ga ıle laık Turkıye Cum- hunyetının "kûhür-teme- B"nı değıştırmek' Oysa, cumhunyetın kultur teme- lmın"laik''\e''bilimsel'' oğretım veren "Bse" ol- duğu, daha ılk yıllannda \tatürk tarafından tescıl edılmıştır Tanhsel kay- naklanna ınılınce de goru- lecektır kı, daha MO 335 yıllannda, \ristoteles'ın "sürülerikurtlardankonı- ma" anlamına gelen "Lykeion"unda (lıse) so- mutlaşan akılcı, bılımsel v e laık eğıtım, *nıyÖıos''a, u daimon"lara, "sihir"e dayalı evren tasvırlennı one çıkaran Apollon tapı- nağındakı "enniş"lenn tepkısmı çekmıştır Ans- toteles'ın Lykeıon'unda (lıse) somutlaşan bu "du- ruş", bu "tutum", ınsan- lık duşuncesırun aydınlan- maya yoneldığı onemlı adımlardanbındır Budu- ruşun onerrunı belırtmek ıçm, "Başka uluslann er- mişlerivar. Helen'lerin bil- gderi" der, unlu duşunur F. Nietzsche (>içe), çok sonralan Bu yuzden, buyuk Ata- turk'un, "cumhuriyeteği- timi"nm bu en onemlı bo- lumune "fise" adını verme- sı, rastlantısal değıl, kay- nağını bu aydınlık duruş- tan alan "tanhsel" bır •4 }Tİkieniş< *ın zorunlu so- nucudur Bugunku Batı uygarlığına yolunu ve yo- nunu gosteren bu tutum, modern Turkı\e'nın de yolu olmuştur Daha 1920lerde cızılen bu "rol haritasında", "din" ıle "de\1et"ın, "dindaş" ıle "yurttaş"ın, "kul" ıle Sa- tandaş"ın sınırları "hu- kukça" ve "felsefece" ke- sın olarak bırbınnden ay- nlmış, kımın nerede dura- cağı, tartışmaya yer ver- meyecek bır açıklıkla be- hrlenmıştır Bu "j'ol hari- tası"na ısmama> an İstan- bul "un Salih ve tzzetpaşa- lan. Ankara'da "mectis"! bıle zıyaret etmeden İs- tanbul'a donunce, Ata- turk, tarıhe şu notu duş- muştur "Ankara'ya bir tüıiu ısınamadılar, \'ah- dettın'e hizmeti Türk ulu- suna hizmete \eğleyip İs- tanbul'a dündüler." Turkıye Cumhurıyetı, 80 yıllık tanhının en bu- yuk "aüluıTlannı, "açt- hm"larını, "rüşvetsiz ka- zanım'"lannı, "'bortumsuz yatinm rı larmı, "onuriu" dış polıtıkalanm, "hakh" savaşlannı, bu "yol hari- taa"nın sarsümaz sağlam- lığında gerçekleştırmıştır Fakat, dun olduğu gıbı bugun de "Ankara'ya bir türiü tanama\-an", Salıh ve Izzet paşalann "avakizle- ri"nı taşıyan bır yolda yu- rumeye devam eden sıya- set aktorlen olmuştur, v ar- dır Kımı Ankara yenne Istanbul'a gomulmeyı yeğlemış, kımı Meclıs'te çoğunluk olduğuna baka- rak kendısınde "hilafeti bile geri getirme" gucu vehmetmış, kımı, "şe>h hazretleri"nın >anında kendıneyera>Trmıştır Du- yarlılıklannın alt eşığı ne Avrupa bırlığı, ne gum- ruk Bırlığı, ne "Paris şar- ö", ne "Londra Konfe- rans"dır Duvarlıhklannın alt eşığı "din"dır Bu yuz- den, bugun ımam hatıp- len "Bse''leştırememışler- se, hjç kuşkunuz olmasm, yann tum tt Kse"len"imam hatip"leştıreceklerdır Sa- yın Cumhurbaşkanı'nın "veto"su karşısmda, ana- yasanın24 maddesınıış- lenne geldığı gıbı yorum- lavıp "Devlet jeterli din eğitimi wremi>'or" savun- masına geçmelen, "Bse"le- n "imambatip''leştırecek- lerının ılk ışaretıdrr An- cak, bu yolu açmak, cum- hunyetın temel nıtelığı olan laıklığe savaş açmak demektır Hem anayasa- nın 81 maddesıne gore "Iaikcumhuri\et"ı koru- maya ant ıçıp, hem de ana- yasarun42 maddesıne ay- kın bır şekılde, ulusal eğı- tımı "imam hatipleştir- me"ye \e sonuçta "din- seDeştirmekt 'te dırenen bır ıktıdar. "meşrui>et" tar- tışmasmı da gundeme ge- tırmış demektır Çunku, "meşruijefın kaynağı, yalnızca "seçflmiş'' ve "gü- venmiı almış r olma değıl, bunun da otesınde, butun "yasama", "yürütme" v e "yargı" etkınlıklennde, "cumhurhetin temel nite- üklerine bağlı kalmak"tır PENCERE Hepimiz Işgalîmizle Meşgulüz... Bızım gazete Cağaloğlu'nda, vılayetın ustunde, Babıâlı de1 Bır sureden ben gazetede herkes kay- gılı, ust kattakıler konuşuyorlar - Önlem almalıyız, NATOtoplantısında Bush Is- tanbul'a gelıyor dıye her yer yasak, gazeteye gı- dıp gelmek olanağı yok, bır şeyler yapmalı - Ne yapmalı7 - Çevredekı otellerde yer tutalım, gerekli arka- daşlar eve gıtmesınler, bu cıvarda yatsınlar, sabah ışe yuruyerek gelsınler - Ulan bu ne bıçım ış'? Koskoca Istanbul'u Bush ve avenesı ışgal mı edıyorlar'? • Irak ışgal altında Fılıstın ışgal altında Afganıstan ışgal altında Turk'un yoğurt yıyışı başkadır, bız de ışgale go- nullu eyvallah dıyoruz Başımızdakı takıyyecı ıktıdar sozum ona dıncı, yanı şerıate bağlı, değıl mı? Softanın bın Bektaşı'ye sormuş - Erenler, soyle bakalım, Islamın şartı kaç? Bektaşı. -Bır' Yobaz kopurmuş - Daha Islamın şartının kaç olduğunu bılmıyor- sun be herrf Baba Erenler - Mınm, dıyeyanıtlamış, oruçla namaz bızde yok, hac ıle zekâtı da sız kaldırdınız, genye bır kelıme- ı şahadet getırmek kaldı Yunanıstan'ın nufusu 9 mılyon1 Istanbul'un 12 mılyon nufusunu Amenkan Cumhurbaşkanı Bush gelecek dıye eve hapsedıp ulke boyutunda bır kentın halkını cendereye sokmak Muslumanlığın şar- tı mı? • Recep Tayyip daha nenın nesı kımın fesı oldu- ğu bılınmıyorken Amerıka'ya gıdıp Cumhurbaşka- nı Bush tarafından kabul edılerek huzura varma- mış mıydı? Nedenlen şımdı ortaya çıkıyor, yakın- da yalnız istanbul değıl, butun Turkıye Amenkan ussune donuşup çıkacak, bız de seyrıne bakaca- ğız' BırtoplantıdaKuran'ın olağanustuluğunden soz açılıyormuş, Bektaşı lafa karışmış - Kuran'a dıyecek şey yoktur, olağanustudur, ama, yazısı berbattır Dınleyenler bozulmuşlar- - Sen nereden bılıyorsun? Bektaşı yanıtlamış - Alnımın yazısından mınm, alnımın yazısından Dunyadakı Muslumanlann alnının yazısına bak- tıkça, Kuran'a bel bağlayanlann ayaklar altında su- runduğunu gordukçe, Baba Erenler'e nasıl hak vermezsın? • Amerıka, Irak'ı ve Afganıstan'ı, Israıl, Fılıstın'ı as- kerle dupeduz ve açıkça ışgal ettıler, bızı ıse sıya- setle, dıplomasıyle, usle ışgal edıyoriar Bektaşı karpuzcuya uğramış - Mısafırım var, demış, iyi bır karpuz ver bana! Karpuzcu 'kurabıye gıbıdır' dıye bır karpuz ver- mış, Baba Erenler eve gıdıp kesınce, çuruyen kar- puzdan ortalığa pıs bır koku yayılmış Bektaşı ertesı gun karpuzcuya demış kı: - Senı tebrık ederım - Neden baba? - Ulan delmeden o karpuzun ıçıne nasıl sıçtın? Bızımkıler ulke açıkça ve resmen ışgal edılme- den bu memleketın ıçıne nasıl ettıler? Cumleye tebnkât' BARIŞ'a Bırakırsın kendını akşamdan, sabaha yoksun brter herşey senın ıçın, varsın kalanlar duşunsun pekı ozlemın adını ne koyacağız Sen guzeldın bılıyor musun? Gozlenn de. Dızlerın de guzeldı ama, bılemedın Sevgıh Ustun Ağabe> Sız bızım bılun oğretmenlerımızdendınız, \ ureğınız sınırsız ınsan sevgısı ıle doluydu Yurtseverdınız, Aydındınız, Sanatla bıhmı sentez edebılen ender ınsanlardandımz Otuz yıllık can dostumuz ağabejimızdınız Sız ne guzel bır ınsandınız Olum sıze hıç yakışraadı TEMEL, Gl'NSELİ ve BAŞ\K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle