Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1 HAZİRAN 2004 SALI CUMHURİYET SAYFA
KULTUR kulturfr; cumhuriyet.com.tr 15
Genç yazar Berrin Karakaş, 'Sidre'de farklı yaşamlarm pencerelerini aralıyor
Bir içyolculuk serüveniNENA ÇALtDtS
Çoğumuz Berrin Karakaş ı
'Terapo' dergisindeki 'Cool Ba-
kış' köşesindeki müzik yazılanyla
tanıyoruz. Karakaş şimdilerde ilk
öykü kitabı 'Sidre' (Okuyan us Ya-
yın) ile çıktı karşımıza.
Arapça bir sözcük olan ve Ara-
bistan kirazı anlamına gelen Sid-
re'de Karakaş, okuru Doğu'nun
mistisizminin içinde bir gezintiye
çıkanyor. Fonda ise tütsü kokusu,
Ummü Gülsüm şarkılan, Antep'in
geniş avlulu evleri... Bir de anneler
var Berrin Karakaş'ın öykülerinde,
amao bildiklerimizin çok dışında...
12 şifreli öykünün yer aldığı ki-
tapta şifre, son öykü olan ve tersten
okunması gereken 'Demma-
hum'da çözülüyor belki de.
- Bütün öykülerinizin özünde
bir sorgulama saklı...
BERRIN KARAKAŞ - Doğru
söylüyorsunuz. Bunlar herkesin yap-
ması gereken varoluş sorgulamalan
esasen. Benim de kendimden yola çı-
karak yaptığım keşifler. Kendim de-
diğım şeylenn ıçınde. filozoflar var,
şiirler var, sokaktaki yüzler var...
Alle kafes görevl görüvor
- 'Anne', çok önemli rol oynu-
yor öykülerinizde; fakat bu anne-
leri toplumun belirlediği mode-
lin çok dışında marjinal kadın-
lar oluşturuyor...
KARAKAŞ - Varla yok arasında
öykülerimdekı anneler. Mesela an-
nesi ölmüş ve babası bu yüzden
ölen çocuğun hikâyesinde şöyle der
çocuk: 'Anne baba gibi bir yükü
sırtında taşımadığım için çok
mutluyum". Aile. bütün insanlar-
da bence 'kafes' görevi görüvor.
Belki 'anne' tamamen 'anneyi'
sımgeliyor birazcık o öykülerde.
Kahramanlann hepsinin ya deli ya
da kaybolup gitmiş anneleri var.
Bunlan açıklamak terapistlerin işi
ı.rapça bir sözcük olan ve Arabistan kirazı anlamma gelen Sidre'de
Berrin Karakaş, okuru Doğu'nun mistisizminin içinde bir gezintiye
çıkanyor. Fonda ise tütsü kokusu, Ümmü Gülsüm şarkılan, Antep'in
geniş avlulu evleri... Bir de anneler var Berrin Karakaş'ın öykülerinde,
ama o bildiklerimizin çok dışmda...
ashnda. Ben yazarken tüm bunlan
düşünmüyorum. Belki de kendi
içımde bir yerde takılmıştır böyle
bir anne figürii. Öykülerimdeki an-
ne ve babalar ashnda ortada olma-
yan kahramanlar. Kım bilir belki de
o öykülerdeki anne de benimdir.
Aynca anne ve anneden aynlmak
da çok önemli insan hayatında. Bir
öyküde şöyle diyorum mesela; "Ne
kaldı geriye diye sorduklannda,
'Sadece anne vedası' dedi.".
- Öykülerinizdeki Doğu etke-
nin , özünde mistisizmi simgele-
diğini söyleyebilir miyiz?
KARAKAŞ - Doğu, benım içim-
de çok karmaşık bir şey. Türk roma-
nına baktığınız zaman Doğu ve Ba-
tı meselesiyle uğraşan pek çok ya-
zara rastlarsınız. 'Asude Asude'
öykümde; "Asude, Nemrut'a tu-
rist gezmesine gittî" diye bir cüm-
le var örneğin. Ashnda Nemrut
Türkiye'de bir yer. Tırnak içinde
söylüyorum, çoğu kez oralara tu-
rist gibi gidip geliyoruz. Kendi içi-
mize de 'öteki' gibi bakıyoruz as-
hnda biraz.
-'Ölüm'ü korkulacak değil ak-
sine çok olağan bir şeymiş gibi
gösteriyorsunuz öykülerinizde...
KARAKAŞ -Hepımiz öleceğiz
sonuçta ve her ölüm yeni birbaşlan-
gıç bence. Ölüm bu dünyada anla-
madığımız pek çok noktayı anlata-
cak bir basamak. Aynca bir gün
öleceğini bilerek yaşamak, pek çok
şeyi değiştiriyor insan hayatında.
- Öykülerinizde müziğin önemli
bir yeri var; müzik yazarı olmanız
bu noktada nasıl bir rol oynadı?
KARAKAŞ - Müziğin bu metin-
lerde oluşması büyük ihtimalle dil-
le ilgili. Içimde böyle bir ritim var
benim. O ritme göre yazıyorum.
Herhalimin farklıritimlerivar. Ka-
rakterlerim müzik dinliyor ve bu
,öykülerimde hoş bir görüntü ola-
rak da yansıyor.
- Öyküleriniz sondan başlayıp
başta çözümleniyorlar. Son öykü-
nüz olan 'Demmahum'u tersten
okuduğumuzda 'Muhammed'
adı çıkıyor...
KARAKAŞ -Kitap sondan başa
dönüyor ve bir çember çiziyor esa-
sen. tlk öykü 'Ayn Ue Tab'daki kız,
yüzünü bilmediği bir sevgiliyi bul-
mak için Antep'ten yola çıkıyor.
Hz. Muhammed' in yüzünü bilmi-
yor olmak çok gizemli geliyor ba-
na. Hiçbir yerde çizilmemiş keza.
Son öykü Demmahum'un sonun-
da; "Ben de şimdi adımı ters çe-
vireni bulmaya gidiyorum" der.
Burada da kitap başa döner. Kutsal
kitaplann. yazılarım içerisindeki
yeri önemli. Tüm bu kitaplara fan-
tastik öyküler olarak bakıyorum
ben. Bütün peygamberleri de güzel
yürekli yazarlar, şairler olarak gö-
rüyorum.
Yazt bir yazaı
- Yazıyı kendi yaşamınızın bir
'yazgı'sı olarak görüyorsunuz?
KARAKAŞ - Bu kendime biçti-
ğim bir yazgı. Yazma yazgısını en
iyi yazan insanlar bilebilir. Ancak
sen ona, bana zarar veriyorsun de-
diğin zaman o durabilir. Bir de gü-
zel buluşmalar yaşadım bu kitabı
yazarken. Bu buluşmalann özellik-
le bir anlamı olduğunu düşünüyo-
rum. Bu buluşma çemberi içinde
gezinirken yazdıklanmın aynısını
başka insanlann da yazdığını gör-
mek çok güzel.
- Bugüne ilişkin tek öykünüz
' 10', onun biraz hikâyesinden söz
eder misiniz?
KARAKAŞ -10, tıpkı öyküdeki
gibi. '10 öykü yazmahyım' sözü
verilerek çıkmış bir öykü. Diğerle-
rine kıyasla bayağı genç bir öykü.
Bugün başlayan 8. Ankara Öykü Günleri kapsamında pek çok yazar okurla buluşma olanağı bulacak
Onur ödülü Erhan Bener'e verilecek
Bener, ödülünü bugün yapılacak bir törenle alacak.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Türkiye'nin çeşitli illerinden ve yurt-
dışından öykü yazan, eleştirmen, aka-
demisyen ve yayıncılar, "8. Ankara
Öykü Günleri"nde buluşacak. Türk
edebiyatını dünyaya tanıtmayı, Türkı-
ye ile dünya arasında kültür ve sanat
köprüsü kurmayı amaçlayan etkinlik,
bugün başlayıp 6 Haziran'a kadar sü-
recek.
Edebiyatçüar Derneği ile tmge Düş-
ler Öyküler dergisi tarafından bu yıl
8'incisi düzenlenecek
olan etkinlikte Onur y
Ödülü, yazar Erhan
Bener'e verilecek. Et-
kinliğin onur konuğu
ise eleştirmen Semih
Gümüş olacak.
Ödül töreni Çankaya
Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merke-
zi'nde 5 Haziran'da gerçekleştirilecek.
Törene Çankaya Belediye Başkanı
Muzaffer Eryılmaz, Kültür Bakam
ve Turizm Bakanı Erkan Mumcu, Dil
Derneği Başkanı Sevgi Özel, Edebi-
yatçüar Derneği Genel Başkanı Gök-
han Cengizhan ve Düşler ve Öykü-
ler Dergisi Genel Yayın Yönetmeni
Özcan Karabulut da katılacak. 8.
Ankara Öykü Günleri'nin programı
şöyle:
1 Haziran: Ünlü Rus yazar Çehov,
"Ölümünün 100. Yıldonümünde
Çehov" başhklı panelle anılacak. Sa-
at 15.OO'te başlayacak olan panele Ay-
şegül Yüksel ve Birsen Karaca katı-
lacak. Günün ikinci paneli ise "Ya-
zarlığımn 56. Yılında Romandan
Öyküye Erhan Bener" olacak. Onur
ödülüne değer görülen Bener'in de ka-
tılacağı panelde Feridun Andaç, Sev-
v) Haziran'a kadar devam edecek olan Türk
edebiyatını dünyaya tanıtmayı, Türkiye ile dünya
arasında kültür ve sanat köprüsü kurmayı amaçlayan
etkinliğin onur konuğu ise eleştirmen Semih Gümüş.
gi Özel, Aysu Erden konuşacak.
2 Haziran: Saat 19.00'da başlaya-
cak "Ankara'da Aşkı ve Düşleri
Yazmak" adh panele Nazlı Eray,
Sevgi Özel, Çetin Öner, Attila Şen-
kon katılacak.
3 Haziran: Metin Turan'ın "öykü-
de mekânı"ı anlatmasınm ardından
Ömer Ayhan Ahmet Hamdi Tanpı-
nar'ın öykücülüğünü ele alacak.
"2000'lerde Gerçekçiliğe Bakış:
Öykünün Bugünü" panelinde ise
Gürsel Korat, Cihan Demirci, Ke-
mal Gündüzalp, Hüseyin Su, Hasan
Özkılıç konuşacak.
4 Haziran: Mehmet Hakkı Yazıcı,
"Büyük Öykülerinin Gizi" ile öykü
severlerin konuğu olacak. Semih Gü-
müş, Ömer Lekesiz, Aysu Erden,
Sezer Ateş Ayvaz, Behçet Çelik'in
katılacağj, "öykü Eleştirisinde Gü-
nümüz Ölçütleri" konulu panel saat
19.00'da başlayacak.
5 Haziran: Gazetemiz yaza-
n Işık Kansu'nun hazırladığı
Çocukluğuna Yolculuk" baş-
hklı etkinlik gerçekleştirilecek.
Etkinliğin sunumunu Devlet
Tiyatrosu sanatçısı Tülay Bur-
sa yapacak. Öykü Günleri'nin
ödülleri ise yapılacak törenle sahiple-
rine verilecek.
6 Haziran: Etkinliğin son gününde
Molla Demirel ile "Alman Medyası-
nın Türkiyeli Sanatçılara Bakışı"
ele ahnacak. "Günümüz Öykücülü-
ğünde Eğilimler" başhklı panele ise
M. Sadık Aslankara, Feyza Hepçilin-
girler, Nalan Barbarosoğlu, Ahmet
Yıldız ve Ömer Avhan katılacak.
ITI-UNESCO TÜRKİYE MERKEZİ YÖNETİMÎNDE İLK GENEL KURULDA DEĞİŞİKLÎK BEKLENİYOR
Refik Erduran: 'Yönetime gençler gelsin'
Kültür Servisi- Birleşmiş Milletler'ın
sahne sanatlan örgütü ITI- UNESCO Tür-
kiye Merkezi Icra Komitesi Başkanı Refik
Erduran ilk Genel Kurul'da görevi bırak-
ma karannda olduğunu söyleyerek neden-
lerini açıkladı.
"Ülkemizin dünyaya onurla açılabil-
mesinde kültür ve sanatımızın ulusla-
rarası tanıtımının büyük rol oynadığını,
ödenekli tiyatrolarımmn o yönde üstle-
rine düşeni yapma çabasında olduğu-
nu, şu sırada Devlet Tiyatrosu'nun Rus-
ya'nın en ünlü sahnesi Mali'de temsil
verdiğini, tstanbul Şehir Tiyatrosu'nun
da Galata Köprüsü'nde düzenlenecek
festivalde 16 ülkeden topluluklara ev sa-
hipliği yapacağım" söyleyerek başlayan
Erduran şöyle devam etti: "Devletimiz
vaktiyle Muhsin Ertuğrul'un girişimiyle
bu işİerin önemine akıl erdirip Bakan-
lar Kurulu kararıyla ITI-UNESCO
Türkiye Merkezi'ni kurmuş. Haldun Ta-
ner'in ölümünden sonra başkanlığı ben
üstlendim. Genel bütçeden sağlanan cü-
zi olanaklarla, tstanbul'da Dünya Kong-
resi düzenlemek gibi pek çok büyük
çaplı uluslararası etkinlik gerçekleştir-
dik.
Başka ülkelerde yapılan bütün kongre-
lerde de Türkiye'nin temsil edilmesini
sağladık.
Uçak blletlnl Turk Eğltlm Vakfı ödedl
Ben Uluslararası Yönetim Kurulu'na
seçildim. Ama yıllardır Kültür Bakanlı-
ğı uluslararası aidatı ödediği halde içe
karşı yasal yükümlülüğünü yerine getir-
mediği ve merkezimizi görmezden geldi-
ği için oradan çekildim. Yıldız Sara-
yı'ndaki büromuzun tek sekreter ayhğı-
nı ve ısınma gibi cari giderlerini dahi Ic-
ra Komitesi üyeleri ceplerinden karşıla-
dılar. Ama bunun sonu yok. Telefonumuz
yok. Birikmiş 650 milyon liralık borcu
için büro eşyamızın haczedileceği bildi-
rildi."
Erduran, daha sonra, şu sırada (29 Mayıs-
4 Haziran) Meksika'da yapılmakta olan
Dünya Kongresi'nde Türkiye'yi temsil e-
den Emre Erdem'i oraya nasıl gönderebil-
diklerini anlattı."Bütün yerel giderleri
Meksika Merkezi üstleniyor. Bir tek
uçak bileti gerek. Onun sağlanıp sağla-
namayacağımn bildirilmesini Kültür Ba-
kanlığı Müsteşarlığı'ndan 5 Mayıs günü
yazıyla rica ettim. Yanıt alamadım. Be-
reket versin Türk Eğitim Vakfı uçak bi-
leti sağladı, Kültür ve Dışişleri bakanlık-
larındaki ilgililerin kişisel çabalarıyla
son dakika vizesi abndı da temsilcimiz gi-
diyor; Türkiye geleneksel hasımlanmı-
zın çok faal olacağı önemli bir toplantı-
da kültür fiyaskosu yaşamaktan kurtu-
luyor. Türk Eğitim Vakfı'na ve söz konu-
su bakanlık görevlilerine yürekten teşek-
kür ederim."
"Başkanlığa aday olmayacaflım"
Erduran sözlerini "Karar sahibi yetki-
lilerin akıl almaz ölçüde sorumsuzca
davranışlarının olsa olsa tcra Komitesi
üyelerimiz arasındaki bir ya da birkaç is-
me -bilmediğim nedenlerîe- duyulan ki-
şisel alerjiden kaynaklanabileceğini dü-
şünüyorum. Zaten göre\in gençlere dev-
rinde yarar var. O nedenle, yapılacak ilk
Genel Kurul'da başkanlığa aday olmaya-
cağım" diyerek noktaladı.
Minimalizmve Tarantino
• Kültiir Servisi -
Sinema üzerine yazılan
iki kitap daha raflardaki
yerini aldı. Pelin
Özdoğru'nun yazdığı ve
minimalist sinema
üzerine dünya çapında
yapılan ilk kapsamlı
çalışma olan
•Minimalizm ve Sinema'
adh kitapta, sinema
* >— J^~ tarihinde avant-gardist
hareketîerin ızını sürerek başlanan yolculukta,
çeşitli sanat disiphnlenndeki mınımahst
yaklaşımlara uğranarak sonunda sınemaya
vanhyor. 'Bir Quentin Tarantino Kitabı' adh,
Şenol Erdoğan'ıfl derlemesiyle çıkan ve
Tarantino üzerine ülkemizde yayımlanan ilk kitap
olma özelliğini de taşıyan yapıtta ise,
Tarantino'nun sinema yolculuğunu
çocukluğundan başlatarak bugünlerde dünyayı
sarsan Kill Bill filmine kadar getiriyor.
Daglarca'ya doktora
• Kültür Servisi - Türk şiirinin ustalanndan
Fazıl Hüsnü Daglarca'ya, Türkiye Yazarlar
Sendikasf nın (TYS) önerisi üzerine Mimar
Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi tarafından
'Doktora' unvanı verilecek. Türkiye Yazarlar
Sendikası konuyla ilgili bilgi vermek üzere 3
Haziran Perşembe günü saat 11.00'de Mimar
Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Güzel Sanatlar
Lokantası'nda bir basın toplantısı yapacak.
TYS'nin yayınladığı basın bildirisinde
Daglarca'ya doktora verilme gerekçesi şöyle dile
getiriliyor: "Türkçe'mızın 'şiirbayrağV, yeryüzü
kültürü düzeyinde övüncümüz Fazıl Hüsnü
Dağlarca 90 yaşındadır. Bütün yaşamı boyunca
üretken olmuş, sayısız yapıt yaratmış olan Fazıl
Hüsnü Dağlarca bugün de Türk dilinin,
kültürünün bekçiliğinı yapmaktadır".
Haldun Dormen Salonu
• Kültür Servisi
- Avrupa Koleji
öğrencileri,
öğrermen ve
yöneticileri, geçen
cuma günü Haldun
Dormen'e,
sanatımıza yaptığı
katkılardan ve
onlarca sanatçıyı
yetiştiren eğitimci
kimliğinden dolayı
teşekkür etmek amacıyla okullannın tiyatro
salonuna 'Haldun Dormen Salonu' adını verdiler.
îzzet Günay, Göksel Kortay gibi sanatçı
dostlannın katıhmıyla gerçekleşen törende
Haldun Dormen, böyle bir olaydan büyük
mutluluk duyduğunu belirtirken Avrupa
Koleji'nde Almanca, Lngilizce ve Türkçe oyunlar
sergilendiğını öğrendiğinde çok sevindiğini ve
bundan sonra bu salondan çok yetenekli gençlerin
çıkması için elinden geleni yapacağım söyledi.
Troya'nın atı Japonya'da
• TOKYO (AA) - Yönetmenliğinı Wolfgang
Petersen'in yaptığı, başrollerini Brad Pitt, Eric
Bana, Orlando Bloom ve Diane Kruger gibi
oyunculann paylaştığı 'Troya' filmi Japonya'yı
da kasıp kavuruyor.Filmin gösterimde olduğu 29
sinemadan biri olan, Şincuku ilçesinin Kabukiço
semtindeki Cine Ciry, daha fazla izleyici
çekebilmek için ilginç bir yola başvurdu. Sinema
önüne filmde kullanılan Troya atının 12 metre
yüksekliğindeki bir benzeri dikildi. öte yandan,
Japonya'dan Türkiye'ye tur düzenleyen turizm
şirketleri, film gösterime girmesinin ardından
gazetelere verdiklen reklamlarda, Çanakkale'deki
Troya hazinelerini ön plana çıkarmaya başladılar.
AKSAV'da yeni yönetim
• Kültür Servisi - Antalya Kültür Sanat Vakfi
(AKSAV) Olağanüstü Genel Kurulu, 29
Mayıs'ta, Antalya Kültür Merkezi"nde yapıldı.
AKSAV Yönetim ve Denetim Kurulu
Seçimleri'ni Menderes Türel ve ekibinin
kazandığı genel kurulda Vakıf Senedi'nin
ilgili maddelerinde yapılacak değişiklikler
görüşüldü; adres de'ğişikliği, işbirliği
kapsamının genişletihnesi, kurucular kurulu
üyelıklennin Medeni Yasa'ya göre
sımrlandınlması, Vakıf Yönetim Kurulu üye
sayısı gibi konularda da oy birliğiyle değişikliğe
gidilmesi kararlaştınldı. Kenan Değer'in Divan
Başkanlığı yaptığı genel kurulda Antalya Kültür
Sanat Vakfı (AKSAV) Yönetim Kurulu'na
Menderes Türel, Erdal Öner, Güngör Pekşen,
Hasan Akıncıoğlu, Erol İşbilir, Ünal Uzun;
denetim kuruluna ise Şafak Otuzaltı, Mustafa
Gököz ve Abdullah Aykut getirildi.
BUGÜN
• İSTANBUL USESt'nin düzenlediğı '13.
Kültür Haftası Etkinlikleri' kapsamında
10.00'da 'Resimli Osmanh Tarihi' adh oyun,
11 30da Savaş Dinçel ve Hakan Altıner'le
'Türkiye'de Tiyatro Yapmak' konulu
söyleşi, 13.45'te Fua
t Güner'le söyleşi.
(0 212 514 15 70)
• İŞ SANAT'ta Istanbul Lisesi'nin
düzenlediği 13. Kültür Etkinlikleri'
kapsamında 'Oğrenci Müzik Gecesi'nin
konseri. (0 212 316 10 83)
TİYATRO FESTİVALİNDE BUCÜN
AZİZ NESfrs SAHNESl'nde 20 30'da
• KENTER TlyA T R
osu nda 20 30 da tki
Hayat Sonra' adh O
yun
(0 216 556 98 00)
• NARMANLI HAN'da 21.30'da 'Home
Sweet Home' adh o y u n (0 2
l6 556 98 00)
• BIZANS BlVÜK SARAY'da 20.30'da
'Gökkuşağı Dam|a
' a
dh oyun.
(0 216 556 98 0b)