Katalog

SAYFA CUMHURİYET 27 NİSAN 2004 SALI HABERLER îstanbul'daki kapkaç olaylanrun son kurbanı Yunanlı gazeteci Haritos ve yazarımız Aslı Selçuk oldu Korku semtiBeyoğluECENİT KILIÇ / ÖZGÜR ERBAŞ Istanbul Film Festivali'nin konu- ğu olarak gelen Yunanlı gazeteci ve sinema eleştirmenı EWmitris Hari- tos ile gazetemiz yazan ve Yıldız Teknik Universitesi öğretim görev- lısı Ash Sdçuk'un, îlçe Emniyet Mü- dürlüğü'ne 50 metre vızaklıkta kap- kaççılann saldırsına uğraması Beyoğ- lu'nun güvenliğini yeniden günde- me getirdi. Cinayetlerin işlendiği Beyoğlu'nda. emniyetin kendi veri- lenne göre günde ortalama 50 kişı kapkaççılann saldınsı na uğruyor. Bellı bölgelere girmediklerini be- hrten ilçe emniyet müdürlüğü yet- kilileri, "Taksim'de geçimini hırsız- takla sağlayan yaklaşık 5 bin kişi var. Buna karşıhk görev yapan poBs sa- yısı çok az" dediler. Çizerimiz Turhan Selçuk'un kızı Cezalar caydırıcı değil Kapkaçta yüzde 20 artış • Barlarda işlenen cinayetlerle gündeme gelen Beyoğlu'nda kapkaç artık sıradan bir olay haline geldi. Öğle saatlerinde Beyoğlu Emniyet Müdürlüğü'ne 50 metre mesafede saldınya uğrayan Yunanlı gazeteci Dimitris Haritos ve Aslı Selçuk olaydan küçük yaralarla kurtulurken, polisin 'çaresizlik' açıklamalan bölgede can güvenliği tehdidinin her geçen gün arttığını ortaya koyuyor. ve yazanmız Aslı Selçuk ile Ulus- lararası Istanbul Film Festivali'nin konuğu olarak kente gelen Yunanlı Dimitris Hantos, önceki gün saat 13.45 sıralarında Tarlabaşı'nda 3 kapkaççının saldınsına uğradı. İlçe emniyet müdürlüğünün 50 metre uzağında meydana gelen olay- da Selçuk ile Haritos vücudunun çe- şitli yerlerinden yaralandı. Kapkaç- çılar, Selçuk'un çantasını, Haritos'un ise cep telefonunu gasp etti. Tarlabaşı'na nöbetçi eczaneden ilaç almak için gittiklerini söyleyen Aslı Selçuk olayı şöyle anlattı: "Eczanenin yakınında birden et- raftmtn 20'M yaşlarda 3 kişi sardı. Üstümüze atlayıp bizi yere yıkmaya çahşülar. Benim çantamı almaya ça- hşülar bu sırada yere düştüm. Hari- tos'u ise yere yaünp, cebinden cep te- lefonunu aldılar. Iltimizi yerde sü- rükleyen ve çantamı alaıı gaspçılar Tarlabaşı'ndan aşağı doğnı kaçma- ya başladılar. Hemen poüse haber vermemize ve emniyet müdürlüğü- nün olay yerine > akın olmasına kar- şın polisler kapkaççılann paşinden gjtmedi. Haritos, geçen yaz açık kalp ame- TARKANTEMUR Emniyet Genel Mü- dürlüğü Asayiş Daire Başkanlığf nın veri- lerine göre kapkaç ve gasp olaylannda ge- çen yıla oranla 2004'ün ilk dört ayın- da yüzde 20 artış ol- du. Kapkaç ve hırsız- lıktaki artışın ekono- mik koşullann kötü- leşmesinin yanı sıra cezalann caydıncı ol- mamasıyla da ilgisi bulunduğu belirtili- yor. Yetkililer, kapka- çın "gasp" olarak ka- bul edilerek daha ağır cezalar verilmeye baş- lanmasının ise bu su- çun önüne geçilme- sindeki etkilı yöntem- lerden bıri olduğunu ifade ediyorlar. Yanke- sicilik ve kapkaç olay- lan her geçen gün ar- tarken daha ağır ce- zalar öngören kanun teklifi bir yıldır TBMM'de görüşül- meyi bekhyor. Terör tirmanryor Emniyet Genel Mü- dürlüğü verilerine gö- re Türkiye'de 2000 yı- Iındal2bınl2,2001 yıhnda 16 bin 309, 2002 yıhnda 12 bin 602, 2003 yıhnda 12 bin 793 kapkaç ve yankesicılik suçu iş- lendi. Geçen yıl İstan- bul'da5 bin 175 kap- kaç ve yankesicilik olayı yaşandı. Bu olaylardan 3 bin 435' inin faili buluna- madı. Istanbul, nüfusunun yoğunluğuyla orantı- lı olarak kapkaçın en çok yaşandığı yer olurken, Sinop'ta po- lise yansıyan kapkaç ve yankesicilik olayı yaşanmadı. Diğer ba- zı ıllerdeki kapkaç va- kalan ise şöyle: tzmir'de 2 bin 430, Bursa'da 972, Antal- ya'da 734, Ankara'da 598, Dıyarbakır'da 525, Adana'da 183, Kocaeli'de 175. Kapkaç terörü mağ- durlarırun yüzde 97 'si- nin kadın olduğu belir- tilırken, tstanbul'un kapkaç olayı bulunma- yan Adalar, Şile, Siliv- ri ve Çatalca ilçeleri ise en güvenilir bölge olarak kabul ediliyor. Resmi kurumların kapkaça karşı mücadelesi, korunma yöntemlerini aniatmaktan öteye gidemedi. Büyükter planlıyor, çocuMar çalıyor Haritos, 12 yıldır istanbul'a geliyor tstanbul Haber Servisi- Umut Çocuklan Derneği Başkanı Yusuf Kuka, Türkiye'nin en önemli sorunlanndan birinin "suça bulaştınlan çoculdar" olduğunu kaydetti. Çocuklann suçu bir meslek haline getirdiklerini dile getiren Kulca, "Çocuklar, gasp, kapkaç, yankeskiük suçlannda büyükler tarafindan kullanılryorlar. 7-11 yaş arası çocuklara işletilen suçlar çeteler tarafindan yürütülüyor. Bu çocuklar küçük olduldan için ceza abnryor" dedi. Beyoğlu'nda saldınya uğrayan Dimitris Haritos, 12 yıldır Istanbul Uluslararası Film Festivali konuğu olarak İstanbul'a geliyor. Yunanistan'da yayımlanan Anti Magazine dergisinin yazan olan Haritos, fihn festivalinin geçen yıl jüri üyeliğini de yaptı. Eski Yunan Film Merkezi Başkan Yardımcısı ve eski Yunan Ulusal Bankası yöneticisi olan Haritos, Yunan Sinema Eleştirmenleri Birliği'nin de kurucu üyesi. Hyatı gecirmişti. Daha kötü olaylann yaşanmasından korktum. Kalp kri- zi geçirebiürdL Babası bu kentte do- ğan Haritos, 12 yüdan beri fihn fes- thaünjn konuğu olarak Türkiye'ye geliyor. Geçen yıl da festivalin juri üyeleri arasında yer alıyordu. Yunanistan'ın ilk ve teksiyasi kültür dergisi olan Anti - Magazine'i ya\ımlayan Haritos, TürkiyeveTürk- leri çok sevjyor." 'Tariabaşı'na giremiyoruz^ Polisin kendisıne "Tarlabaşı'na giremiyoruz* dedığıni vurgulayan Selçuk,* Polis, Içindeki para ve de- ğerli eşyaları aldıktan sonra çanta- nızı atarlar' dedi. Bunun üzerine 'Bölgeye bakacakmısınız değil mi?' diye sordum. Ancak,' Biz bölgeye giremiyoruz. Tehlikeli yer. Ancak, kendiniz gidip bakabilırsiniz' yanı- tını verdiler. Ben de 'Sizin silah- la giremediğiniz yere ben tek ba- şıma nasıl gidebilirim9 ' dedim. Daha sonra bazı sabıkahlann fo- toğraflaruu gösterdiler. Çantamı gasp eden kişîye benzer 5 kişiyi teşhis ettim. Ama polisler bu kez de' 5 kişiyle uğraşamayız. Yanlız- ca birkişiyi seçebilirsiniz' diyeko- nuştular. Ben de gaspçıya en çok benzeyen kişiyi seçtim" şeklinde konuştu. Selçuk, kendisinin kara- kolda olduğu zaman içinde biri Po- lonyalı diğer Hollandah 2'si turist 5 kişinin de aynı şikâyette bulun- duğunu ifade etti. 5 bin profesyonel hırsız Tarlabaşı ve Hacı Hüsrev ma- hallelerinde suç örgütlerinin etki- li olduğunu kaydeden Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürlüğü yetkılı- leri, iki mahallede geçimini hır- sızlıkla sağlayan yaklaşık 5 bin ki- şinin bulunduğunu bildirdiler. Hafta sonlan Taksim'e yaklaşık 3 milyon kişinin geldiğini anla- tan yetkililer "Buna karşıhk Be- yoğlu'nda görev yapan poHs say> mız Karaköy ve Haliç dahil 700. Bu sayuun da her gün 200'ü nö- bet izninde. Suç oranı en çok olan bölge burası. Aynca 4 binden faz- la eğlence yeri var" dedi. Delibaş'ın etkisi sûrtiyor Istanbul dışından Beyoğlu'na gelip kapkaççılık yapan Idşiler bu- lunduğunu vurgulayan yetkililer. şöyle devam etti: "Beyoğlu'nda kapkaç çetesi kuran " Çakmaktaş " lakaph Fırat Delibaş'uı tutuklan- masınm ardından kapkaç olayian görece olarak azaldL Ancak Deb- baş'ın adamlaruun çoğunun sab- verihnesi>1e suç oranıyeniden art- n. Kapkaççıhk organize bir örgût haline geldiği ve olaylan münferit olarak degeıiendirmemekgerekir.'' Türkiye, BM'nin Sınıraşan Örgütlü Suçlara Karşı Mücadele Sözleşmesi'nin ek protokolünü onayladı Silalı kaçakçıhğına karşı işbirliğı• Türkiye"nin imza attığı ek protokolle ateşli silahlar, parçalan ve aksamlan ile mühirnmatınrri yasadışı üretimi ve kaçakçıhğına karşı devletlerarası işbirliği, uluslararası bir belgeye kavuşturulmuş oldu. ANKARA(ANKA> Türkiye, ateşli si- lahlar, parçalan ve aksamlan ile mü- himmatının sınıraşan üretimini ve ka- çakçılığını önlemek, bunlarla müca- dele etmek ve bunlan tamamen orta- dan kaldırmak amacıyla devletler ara- sında işbirliği yapılmasını öngören Bir- leşmiş Milletler (BM) Sözleşmesi'nin ek protokolünü onayladı. "Sınıraşan Orgütiu Suçlara Karşı BM Sözleşmesine Ek Ateşli Silahlar, Parça- lan veAksamlan ileMühimmaonın Ya- sadışı İ retimine ve Kaçakçıhğına Kar- şı Protokolün" onaylanmasına ilişkin karar Resmi Gazete'de yayımlandı. Onay karanyla Türkiye'nin taraf haline geldi- ği ek protokolle, ateşli silahlar, parçala- n ve aksamlan ile mühimmatının yasa- dışı üretimi ve kaçakçıhğına karşı dev- letlerarası işbirliği, uluslararası bir bel- geye kavuşturulmuş oldu. Protokol, ateşli silahlar, parçalan ve aksamlan ile mühimmatının yasadışı üretim ve kaçakçıhğını önlemeyi, bun- larla mücadele etmek ve bunlan ta- mamen ortadan kaldırmak için taraf devletler arasında işbirliğini geliştirme- yi, kolaylaştırmayı ve güçlendirmeyi amaçlıyor. Protokole göre sınıraşan örgütlü suçlarla mücadelede taraf dev- letler, ateşli silahlann yasadışı yollar- dan üretimi ve kaçakçılığına karşı, bil- gi ahşverişinde de bulunacaklar. Protokole göre, taraf devletler bu mücadelede, iç hukuklannda da deği- şikhklere gidecek. Protokole taraf dev- letler arasında iç hukuklarından da kaynaklanabilecek herhangi bir uyuş- mazlık. bu devletlerden birinin talebi halinde tahkime sunulacak. Tahkimde de mutabakat sağlanamaması halinde yine taraf devletlerden herhangi biri uyuşmazlığı, Uluslararası Adalet Divanı'na götürebilecek. HAYATİTEHLİKEYİATLATTI Gazeteci Semra Çetin trafik kazası geçirdi ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) -Vatan Gaze- tesi Ankara Bürosu Ha- ber Müdürü Semra Çetin. geçirdiği trafik kazası so- nucu ağır yaralandı. Kal- dınldığı hastanede başan- h bir ameliyat geçiren Çe- tin'in hayati tehlikeyi at- lattığı öğrenildi. Alınan bilgiye göre Tu- ran Güneş Bulvan üzerin- de Çetin'in kullandığı özel otomobil,06PHS78pla- kalı kamyona arkadan çarph. Başından ve aya- ğından ağıryaralanan Çe- tin, Güven Hastanesi'nde ameliyata alındı. Hastane yetkilileri, Çetin'in ame- liyahnın başarüı geçtiğini, topuğunda ve dizindeki kınk ve kesiklerin de te- davi edildiği bıldirdi. Ha- yati tehlikeyi atlatan Çe- tin'inyoğun bakımda göz- lem altında tutulduğu öğ- renildi. Bu arada olay yerinde incelemelerde bulunan yetküiler, Çetin'in otomo- bilinin kullanıbnaz hale geldiğini, açılan ha\a yas- tığının parçalandığını ve kazayerinde hiç fren izi ol- madığını belirlediler. Kasadan taşan reklampanosu üç can aldı Erzincan-Sivas karayolunda, kannonun taşıdığı ve kasadan yola taşan 5 metre 40 santimetreHk reklam panosuna, karşı yönden gelen bir yolcu minibüsü çarpü. Kazada minibüste bulunan Bahattin Şeker ile henüz kimlikleri belirleneme>en iki kişi ölürken, 4 kişi yaralandı. Kaza yapüan yohın genişh'ğinin 7 metre olduğu belirtildL (Fotoğraf: AA) SALI ORHAN BURSALI Bugün ve Gelecek Ülkemizde tarikatçılığın gelişmesinin, Islam kö- kenli siyasetin iktidar olmak için geniş seçmen des- teği bulmasının nedenleri şüphesiz çok çeşitlidir. Bu akımların toplumumuzda yer bulmasının, he- le Cumhuriyet Türkiyesi'nde yaygınlaşmasının an- laşılır toplumsal nedenleri ve kökleri vardır. Ancak toplumların gelişme süreçlerinde, hele Türkiye gibi aydınlanmasını ve bu anlamda de- mokratik devrimini esas olarak başarmış bir ül- kede (tepeden inme mi, tabandan hareketle mi.. na- sıl başardığı bence belirleyici önemde değil!), şim- di çağdaş ülkelerdeki gelişmenin tersi bir sürece girildiği görüntüsü, yaman ve kışkırtıcı bir çelişkiyi veya tartışmayı ortaya çıkartır... Oyle ya, ülke çağdaşiaşma rotasında, pupa yel- ken okyanustayol alıyor... Arada sırada esen ters rüzgârlan kabul etsek bi- le geminin, bir yelken ileri iki yelken geri değil, iki yelken ileri bir yelken geri gitmesı gerekir... Tartışılması gereken birkaç nokta var: Acaba AKP'nin iktidar olması, Fethullahçı ve diğer tarikat- çılığın gündemi meşgul etmesi, tam tersi bir gidiş midir? Yoksa "yarım tersi" bir gidiş midir? Yoksa görünüşe çok aldanmayalım ve olaylann altlann- daki ana dinamiklere mi bakalım? Veya ne? Problem zor, yanıtlar muhtelif, önlem önerileri farklı, toplumsal süreçlen kavramak her zaman ko- lay değil. Eldeki şablonlar, bugünü anlatmaya ve kavramaya yeterli değil. Zaten bilim de her durumun kendine özgü ko- şulları, özellikleri olduğunu söyler ve bunları bulup ortaya çıkarmamızı ıster... Yoksa, havandasu döv- me tehlikesi vardır, en kötüsü de bunun farkında olmamaktır... • • • Ben, Islam kökenli siyasetin iktidar olması ve ta- rikatçılığın gündemde bulunması tartışmasında, iki nokta veya neden üzerinde duracağım. BirincisJ, son seçimlerde, laik demokratik düze- nin ürünleri ve dayanaklan gibi görünen "merkez" partilerin önce Türkiye'yi yıllarca süren uzun uğraş- larsonucu çökertmeleri, sonra da kendilerinin çök- mesi. Seçmen, daha önce "denenmemiş" MHP ve DSP'yi bir umut olarak ıktidara taşıdı. Ancak bun- lar da çökertici partiler çıkınca, son seçimde onla- n da göçertti. Böylece seçmenin karşısında, esas olarak AKP kalmıştı. Islamcı kökenli bu partınin söylemini be- liriî oranlarda değiştirmiş olması da, seçmenin ona yönelişini kolaylaştırdı. CHP ise başka konu... • • • Şimdi geniş bir bakışla şu saptama yapılabi- lir: a) Aslında Cumhuriyetin aydınlanma ve demok- ratik devrimi önemli ölçülerde tutmuştur. Çünkü, bu- güne kadar bir şeriatçı partiye iktidar yolunu, seç- men hiç açmadı. Bu açıdan, Türkiye tersine giden raya girmemiştir. b) AKP, veya Islam kökenli siyaset, iktidar olabil- mek için görünüşte ve/veya esasta önemli ölçüde değişmekzorunda kalmıştır. (Bu "değişimin" nite- liği ve niceliği tartışılabilir).. c) Seçmenin islami kökenli partiyi iktidar yapma- sı için bu da yetmemiş, diğer partilerin de iflası ge- rekmiştir. Bunlardan, gelecek için şu sonuç da çıkartılabi- lir: Gündem ve Türkiye normaüeştikçe ve seçmen kendi kulvanna geri çekildikçe (Bu süreç beklen- melü), AKP iktidarda kalabilmek için çok daha bü- yük çaba göstermek zorundadır! Şeriatçılık kokacak her davranışı, AKP'yi iktidar- dan ve çoğunluk partısi olmaktan uzaklaştıracak- tır! Bu bakış ve tahlil doğruysa, Türkiye'nin; a) Cumhuriyetin, kuruluşla biriikte çizdiği ana çizgisinin tersi yola girmesi çok zordur veya henüz bunu ileri sürmek çok erkendir; b) AKP daha da değişmek ve Cumhuriyetin de- mokratik, laik ve sosyal niteliğiyle daha çok uyum sağlama gayreti içinde olmak zorundadır... (Bunun işaretleri var mı, yoksa yok mu?) Sürecin ikinci önemli ve tayin edici noktası ise gelecek yazıda. Kıbns: Denktaş'm evetçilere teşekkür edeceği aklınıza gelir miydi? Odasında yalnız kaldığında sevinçten göbek attığını düşleyebiliyorum! Türki- ye'yi her bakımdan köşeye sıkıştıran, önünü ve yo- lunu kapayan Kıbns'ın üzerinde örülü örümcek ağ- lan kavga dövüş yırtılınca hem Türkiye, hem Kıb- ns Türk kesiminin üzerinde güneş açtı! Düzeltme: Pazar günkü yazımia ilgili Raşit Por bazı düzeltmeler yaptı: "Milgem projesi benim de- ğil, Deniz Kuvvetleri'nin çok boyutlu projesidir, oradaki rakam da doğru değil, projenin sürmesi de bana bağlı değil. Ben konumla ilgiliprojeleriyaz- dım, yazıda belirtildiği gibi, bütün teknik yazılımını değil." obursalifa cumhuriyet.com.tr. Cüvenlik soruşturması Askeri öğrenciyi 'boşanma' kurtardı ANKARA (ANKA)- Güvenlik soruşturma- sı kapsamında babası- nın mahkûmiyeti gerek- çesiyle okuldan atılan askeri okul öğrencisi, anne-babasınm boşan- dığı ortaya çıkınca oku- la geri dönebildi. Jandarma Genel Ko- mutanlığı Jandarma Okullar Komutanlığı Astsubay Okulu'na gi- ren öğrenci hakkında yapılan güvenlik soruş- turmasında, öğrencinin babasınm hırsızhk su- çundan 6 kez mahkûm edildiği ortaya çıktı. Bu- nun üzerine öğrencinin. 2002 yılında, sınıf okul- lanna giriş koşullannı taşunadığı gerekçesiy- le okulla ilişiği kesildi. 13 yaşında anne ve babasının ayrıldığmı, velayetinin annesine ve- rildiğini ve babasıyla ilişkisinin bulunmadı- ğını belırten öğrenci, bunun üzerine işlemin iptali için Askeri Yük- sek Idare Mahkeme- si'ne (AYtM) başvur- du. AYİM, davacının babasının hırsızhk suçundan birden fazla mahkûmiyetinin bulun- masına rağmen, anne ve babasının öğrenci henüz 13 yaşındayken boşandığına dikkat çekerek okuldan atılma işlemini iptal etti.